Dünya hayatını mutsuzluk ve huzursuzluk ortamına yani
cehehheme dönüştürmeye çalışan İblis ve onun neferi insan ve cin şeytanlarının
düşünsel nitelikleri ve sıfatları, ayet kodlarıyla örneklendirilmek suretiyle aşağıda
özetlenmiştir. ( "Şeytan" kelimesi bir isim değil sıfat olup Arapça'da "Helak olan/eden, Mahvolan/Mahveden, Yanan/Yakan, Kaynayan/Kaynatan, Uzaklaştıran" anlamlarına gelmekte ve hem insanlar hem de cinler için kullanılmaktadır. Bu kelime İbranice'de "Satan" olarak telafuz edilir ve "Düşman" anlamında kullanılır. )
Öncelikle İblis kelimesinin anlamını ve bu kelimeden
türemiş bazı kelimeleri incelemek gerekir.
İblis = Ümit yitirten, Ümitsiz kılan, Ümidi ortadan
kaldıran
30/49 - Ve in
kanu min kabli en yünezzele aleyhim min kablihı le MÜBLİSIN (Ve kesinlikle onlara indirilmesinden önce, ondan önce ÜMİTSİZLER
idiler. )
Oblivion = Farkında olmama, Bilincinde olmama, Unutma
( 58/19 Şeytan onların üzerini istila etti de onlara Allah' ı hatırlamayı UNUTTURDU. İşte onlar şeytanın grubudurlar. İyi bilin ki, kesinlikle şeytanın grubu, onlar hasarlanırlar. )
( 58/19 Şeytan onların üzerini istila etti de onlara Allah' ı hatırlamayı UNUTTURDU. İşte onlar şeytanın grubudurlar. İyi bilin ki, kesinlikle şeytanın grubu, onlar hasarlanırlar. )
Oublier = Unutmak ( Fr. )
Obelisk = Dikilitaş ( Kur'an'da münker addedilir. )
Obelisk = Dikilitaş ( Kur'an'da münker addedilir. )
Abolish = Bozmak, İptal Etmek, Feshetmek, Ortadan Kaldırmak
Ablation = Toksik madde sebebiyle vücudun bir kısmının
kaybedilmesi veya vücudun bir kısmının fonksiyonun kaybedilmesi
İblis’in etkisiyle ruhsal bozulmaya maruz kalan insan veya
cin şeytanı;
KİBİRLİDİR ( MÜTEKEBBİR ) :
Kendisini belirli açılardan veya her açıdan diğer
kimselerden üstün görür, özel ve hatta
ilahi olarak seçilmiş bir kimse olduğuna kendini inandırır. Aynı alem içindeki
yaratılmışlar arasında üstünlük veya hiyerarşi olmadığı, sadece eşitlik olduğu
gerçeğini inkar eder. Kibir kavramı, “Yaratılışın” ve “Ruhsal Tekamül”
olgusunun tezahür etmesinin temel sebebidir. ( 40/27, 40/35 )
KÜÇÜMSEYEN / AŞAĞILAYANDIR ( MUDHİN ) :
Kibir özelliğinin bir sonucu olarak, toplum içerisinde
kendisini öne çıkarabilmek ve üstün gösterebilmek amacıyla diğer kimseleri
aşağılayıcı, küçümseyici tutum ve davranış sergiler. ( 56/81 )
ADALETSİZDİR / HAKSIZDIR ( Bİ GAYRİL HAKK / ADL ) :
Olaylara ve olayların sonuçlarına ilişkin olarak daima
kendi menfaatine ve lehine olacak
şekilde veya kendisine menfaat sağlama
potansiyeline sahip olduğuna inandığı kimselerin lehine olacak şekilde hükümler
verir. Bu noktada haksız ve adaletsiz şekilde zarar gören kimselerin varlığı
umurunda olmaz. Hatta onların bu şekilde karşılık almalarının gerektiğine
kendisini ikna eder. ( 2/61, 7/33-146, 10/23, 28/39, 40/75, 41/15, 42/42, 46/20
)
YALANCIDIR ( KAZİB ) :
Sonucunda ferdi ve maddi menfaat olmasına bağlı olarak her
durumda ve koşulda yalan söyleyebilir.
( 6/28, 9/42 )
DEDİKODUCUDUR ( HEMMAZ ) : Menfaati doğrultusunda tehdit addettiği insanların
arkasından konuşur, onları çekiştirir, laf taşır ve insanların itibar kaybetmelerini sağlamaya
çalışır. ( 68/11 )
BOZGUNCUDUR ( MÜFSİD ) :
Kendisine menfaat sağlamak, kendisi hakkındaki farkındalığı
artırabilmek, ön plana çıkabilmek ve kendisini üstün kılabilmek için düzen
içinde akan bir sistemi, sonunda kendisinin de zarar göreceğinin farkında
olmadan, fitne ve tuzak mekanizmalarıyla bozmayı göz alabilir. ( 2/12 )
ÖFKELİDİR ( ĞADBAN )
Sürekli olarak şüphe ve korku duygularının esareti altında
olmasından dolayı kendine ve çevresine karşı öfke doludur. En basit iletişimde
dahi aniden öfkelenip, kontrolünü kaybedebilir. ( 1/7, 2/90, 7/71 )
ZORBADIR ( CEBBAR ) :
Dünyevi menfaat elde etme ve kibir duygusunu tatmin etme hırsının
etkisiyle, diğer kimseleri belirli bir tutum ve davranış içinde olmaya zorlayabilir. ( 11/59, 14/15 )
İNATÇIDIR ( MARİD / ANİD ) : Nefsani arzularına ulaşabilmek konusunda obsesyon derecesinde saplantılı ve inatçıdır. Ferdi menfaatini elde edebilmek için, her yolu mübah saymak suretiyle ilerlemekten geri durmaz. ( 11/59, 37/7 )
ZALİMDİR ( ZALİM) :
Adaletsiz ve haksız davranışlarının diğer kimseler için
yaratacağı olumsuz sonuçları dikkate almaz, hatta bu sonuçların tezahür etmesi
için bizzat çaba sarfeder. Olumsuz sonuçlardan etkilenen kimselerin mağduriyeti
karşısında ise soğukkanlı ve duyarsız bir tutum sergiler. ( 2/95-140-145-193, ........... )
KISKANÇTIR ( HASİD ) :
Kendi konumunu, durumunu ve imkanlarını daima diğer
kimselerinkiyle karşılaştırır. Bu karşılaştırma sonucunda, kendi sübjektif
algısına ve değerlendirmesine göre bir kimsenin herhangi bir konuda kendisine
göre daha iyi durumda olduğunu düşündüğü takdirde o kimse hakkında nefret ve
öfke duygularını üretmeye başlar ve onu düşman ilan eder. ( 48/15, 113/5 )
AKILSIZDIR ( SEFİH ) :
En akıllı ve zeki kimsenin kendisi olduğuna kendisini ikna
etmek ve inandırmak suretiyle en büyük akılsızlığı yapmakta olduğunun farkında
değildir. Ona göre diğer kimseler sadece akılsız, beceriksiz ve dışarıdan akıl
verilmeye muhtaç bir güruhtan ibarettir. ( 2/13-130, 72/4 )
HAİNDİR ( HAİN ) :
Kolektif bilinç, Birliktelik ve Teklik ( Singülarite ) kavramları
gelişmemiş olduğu için, yine ferdi menfaate dayalı bir durum ile
karşılaştığında, bulunduğu duruma birlikte ulaştığı veya o durumu birlikte
sürdürmekte olduğu kimselere sırtını dönebilir, onları zor duruma sokacak ve zarar
görmelerini sağlayacak tutum ve davranışlar sergileyebilir. ( 4/105-107, 5/13, 8/58, 22/38, 40/19 )
AHLAKSIZDIR ( FAHİŞ ) :
Ferdi menfaat beklentisi olması durumunda, “özgürlük” ve
“deneyerek öğrenme” kavramlarının ardına sığınmak suretiyle toplumsal değerlere
ve dini sınırlara aykırı olacak her türlü tutum ve davranışı sergileme
potansiyeli mevcuttur. ( 2/169-268, 24/19 )
TUZAK KURANDIR ( MAKİR ) :
Diğer kimseleri kullanmak suretiyle dünyevi ve maddi
hedeflerine erişebilmek amacıyla yalan söylemler ve davranışlarla tuzak
niteliğinde gerçek dışı senaryolar üretebilir ve yandaşlarını, işbirlikçilerini
bu yönde organize edebilir. Eş, dost ve akraba gözetmeksizin çevresindeki
kimselerin bu aldatıcı yönlendirmeden zarar görmelerine sebebiyet verebilir.
Nihayetinde oluşan sonuç ile yani tuzak kurmuş olması ile kibirlenebilir.
Kurduğu tuzaktan zarar görmüş olan kimseleri de, onlar için olası en iyi
sonucun bu olduğuna ikna etmeye çalışır. ( 3/54, 6/123-124, 8/30, 10/21, 12/102, 13/42, 16/26, 27/50-70,
35/10, 71/22 )
ALDATANDIR ( HADİ ) :
Yalan söylemler, samimi olmayan tutum ve davranışlar ile hedefinde
olan kimseleri yanlış yönlendirir ve onların zarar görmelerine sebebiyet verir.
Gerçek dışı olana itibar etmek ve diğer kimseleri de aynı tutuma sevketmek
suretiyle başta kendisi olmak üzere herkesi aldatır. ( 2/9 )
İNKARCIDIR ( KAFİR ) :
Apaçık gerçeği kabul etme veya etmeme seçimi yapmak
durumunda kaldığında, ferdi menfaat muhasebesi yapar. Bu hesap sonucunda
zararlı çıkacağını ve zorluklarla karşılaşmak durumunda kalacağını düşünmesi
halinde tereddüt etmeden gerçeği inkar eder. ( 2/19-24-34, 3/32, 4/144 )
İKİYÜZLÜDÜR ( MÜNAFIK ) : Farklı ortamlarda, farklı kimselere
daima farklı farklı davranışlarda ve
söylemlerde bulunur. Tutum ve davranışları durumsallık arzeder ve menfaat
prensibine göre tezahür eder. Bir başka deyişle bir konu hakkında bir kimseye
ifade ettiği düşüncelerinin tam tersini bir başka kimseye ifade edebilir. Bu
tutumu “ilişkileri çok iyi yönetmek” olarak addeder. ( 3/167, 4/61, 4/88-140 )
KORKAKTIR ( FEŞİL ) :
Kendisini çevresine “çok güçlü kimse” olarak yansıtmaya
çalışmasına rağmen zorluklar karşısında en çok paniğe kapılan ve korkan
kendisidir. Hatta kendisinin halletmesi gereken sorunlar ile yüzleştiğinde,
korkusundan dolayı bu sorunun çözümünü evvelce aşağıladığı, küçümsediği,
aldattığı, ihanet ettiği, inkar ettiği ve zulmettiği kimselerden talep eder. ( 8/43 )
KATİLDİR ( KATİL ) :
İçinde bulunduğu konumun ve durumun, kendi
değerlendirmesine göre, imkan vermesi halinde ferdi menfaatine engel olma
potansiyeli gördüğü masum kimseleri öldürmekten çekinmez. Hatta işlediği
cinayetin diğerlerinin ve toplumun selameti için gerekli bir eylem olduğuna
kendisini ikna edebilir. ( 2/72-91, 3/183, 33/26, )
HIRSIZDIR ( SARİK ) :
Menfaat elde etme hırsının etkisiyle, imkanlarını
genişletebilmek amacıyla doğrudan veya dolaylı olarak çevresindeki kimselerin
imkanlarının kısıtlanmasına sebebiyet verir. ( 5/38, 12/70-73-81, 15/18, 60/12 )
İFTİRACIDIR ( MÜFTERİ / EFFAK ) :
İşlediği veya kimin işlediğini bildiği suçları ve günahları
tereddüt etmeden diğerlerinin üzerine atabilir. “Ben yapmadım.” veya kayırdığı
kimse için “O yapmadı.” diyemeyecek kadar zor durumda kalması durumunda ise
“Diğerleri yüzünden yaptım.” veya “Yaptı.” diye uydurarak ( iftira atarak ) suçu
yine dolaylı olarak diğerlerinin üzerine atabilir. ( 3/24, 4/50, 5/103, 6/24-112-137-138, 7/53, 10/30-60-69,
11/21, 16/87-105-116, 25/4, 26/222, 28/75, 29/13, 45/7, 46/28, 60/12 )
SUÇLUDUR ( MÜCRİM ) :
İblis’in zihin kontrolü altında olması nedeniyle sürekli
olarak toplumsal vicdana ve dini hususlara aykırı tutum ve davranış sergilemektedir. ( 6/55-123-124-147, 7/40-84-133, 8/8 ..... )
GÜNAHKARDIR ( FASIK / ESİM ) :
Tutum, davranış ve düşünceleri Allahü Teala’nın bildirdiği
dini kurallara aykırı olup, günah kapsamına girmektedir. ( 2/26-99-197 ..... 44/44, 68/12, 83/12 )
DÖNEKTİR ( MÜRTED / NAKİS ) :
Olayların seyrinin ferdi menfaatine ters sonuçlanacağını
hissetmesi durumunda, birlikte hareket etmekte olduğu yoldaşlarıyla yolunu
ayırabilir. Hatta kendisinin zarar görmemesi için, zarar sonucunu doğuracak unsurların
sadece yoldaşlarını etkilemesini sağlayabilmek için çalışır. ( 2/217, 5/54, 8/48 )
AZGINDIR / İLERİ GİDENDİR ( MU’TED / MÜFRAT ) :
Kibir ve menfaat beklentisinin yoğun etkisiyle her türlü
vicdani, ahlaki ve dini sınırı aşma eğilimi gösterir. ( 5/87, 6/119, 7/55, 9/10, 10/74, 50/25, 68/12, 83/12 )
ACİZ KILMAYA ÇALIŞANDIR ( MUACİZ ) :
Doğrudan veya dolaylı ilişki de olduğu kimseleri, gücü
nispetinde, zayıf düşürmeye, aciz ve çaresiz bırakmaya çalışır. Böylelikle
onlar üstünde hakimiyet kurmayı planlar. ( 6/134, 8/59, 9/2-3, 10/53, 11/20, 11/33, ...... 34/38,
72/12 )
ŞÜPHECİDİR ( MÜMTER / MÜRTAB / MURİB ) :
Asla kimseye güvenmez, herkesten ve her şeyden şüphe duyar,
herkesi ve her şeyi kendisi için bir risk faktörü olarak görür. ( 2/147, 3/60, 6/114, 10/94, 40/34, 50/25 )
SAVSAKLAYAN ( MÜAVVİK ) :
Bir işi gereği gibi yapmak yerine, yapmış gibi görünerek
durumu idare etmeye çalışır. İşini gereği gibi yapmaması nedeniyle oluşacak
sorunlardan dolayı da çevresindekileri suçlar. ( 33/18 )
BATILCIDIR ( MÜBTIL ) :
Menfaatine ters olan gerçekleri ve doğruları batıl kılmaya,
böylelikle kendisine fayda üretmeye çalışır. ( 7/173, 29/48, 30/58, 40/78, 45/27 )
HIRSLIDIR ( HARİS ) :
Hedeflediği ferdi menfaate erişmek hususunda saplantılı
arzuya kapılmıştır. Bu hedefine erişebilmek için kendisi dahil olmak üzere
herkese zarar verebilir. ( 2/96 )
SAPIKTIR ( DALL, MÜDILL ) :
Daimi olarak doğruluk ve gerçek yönünde tutum ve davranış
sergileme yeteneğinden yoksundur. Doğruluktan sapmıştır. ( 1/7, 18/51, 26/20,
28/15, 37/69, 56/92 )
MÜSRİFTİR ( MÜSRİF ) :
Hedefleri doğrultusunda nimeti heba etmeyi göze alır.
Örneğin 2 birimlik nimete dayalı ferdi menfaati için 10 kişinin menfaat
sağlayacağı 10 birimlik nimeti yok edebilir. ( 5/32, 6/141, 7/31, 7/81, 10/12, 10/83, 21/9, 26/151,
36/19, 40/28, 40/34, 40/43, 43/5, 44/31, 51/34 )
ORTAK / EŞ KOŞANDIR ( MÜŞRİK ) :
Kibir obsesyonu ve hırs nedeniyle kendisini ilahi bir mevkide addederek Allah'a şirk koşar ve çevresindekilerin de kendisini ilah gibi yüceltmelerini bekler. Ayrıca menfaat sağlamayı umduğu diğerlerini de Allah'a ortak koşarak, onlara biyad ve kulluk eder. ( 2/96 )
ORTAK / EŞ KOŞANDIR ( MÜŞRİK ) :
Kibir obsesyonu ve hırs nedeniyle kendisini ilahi bir mevkide addederek Allah'a şirk koşar ve çevresindekilerin de kendisini ilah gibi yüceltmelerini bekler. Ayrıca menfaat sağlamayı umduğu diğerlerini de Allah'a ortak koşarak, onlara biyad ve kulluk eder. ( 2/96 )
GÖSTERİŞ YAPANDIR ( MÜRAİ ) :
Tüm eylemlerini samimiyetsiz şekilde icra eder. Tek amacı bu
sahte davranışlarla itibar elde edebilmek, diğer kimselerin aciz ve yoksun
hissetmelerini sağlayabilmek ve bu yolla aldatıcı tatmin elde edebilmektir. (
107/6 )
SAVURGANDIR (
MÜBEZZİR ) :
Nimetlerin kıymetini bilmez. İhtiyaç fazlasının ihtiyacı olup
da yoksun kalmışlara verilmesindeki erdemden habersiz olarak nimetleri ziyan
eder. ( 17/26-27 )
Aşağıda yer alan “Şeytanlık Testi” sorularının cevap
anahtarı vicdanda gizlidir.
1- Kendinizi özel,
farklı ve diğer insanlardan üstün görür müsünüz?
2- Her girdiğiniz
ortamda öne çıkmayı ve ilgi odağı olmayı arzular mısınız?
3- Daima en son sözü
söyleyen olmayı ister misiniz?
4- Paranın satın
alamayacağı hiçbir şey olmadığına inanır mısınız?
5- İnsanın hayattaki
amacının güç, makam ve paraya ulaşmak olduğunu düşünür müsünüz?
6- En fazlaya ulaşmaya
mı en azla yetinmeye mi çalışırsınız?
7- Başkaları zarar
görecek dahi olsa, menfaat hedefiniz doğrultusunda yalan söylemeyi uygun bulur
musunuz?
8- Çevrenizdeki
insanların size hizmet etmek için yaratılmış oldukları hissine kapılır mısınız?
9- İnsanın insanı
yönetmesinin gerekliliğine inanır mısınız? Bir başka deyişle toplumda
yönetenler ve yönetilenler olması gerektiğine inanır mısınız?
10- İnsanlara asla
güvenilmemesi ve herkesin, her şeyin kontrolünüz altında olması gerektiğini
düşünür müsünüz?
11- Hiç ihanet ettiniz
mi?
12- Ortama ve duruma
göre mi davranış ve tutum sergilersiniz, yoksa her ortamda daima karakteriniz
doğrultusunda tutum ve davranış mı sergilersiniz?
13- Sizce “ahlaki
değerler” kavramı kişiden kişiye göre değişen göreceli bir kavram mıdır?
14- “Dostluğun” da bir
çeşit menfaat ve karşılıklı çıkar ilişkisi olduğunu düşünür müsünüz?
15- Hayatta her zaman
adil olmak gerekmediğine inanır mısınız?
16- Çevrenizde gelişen
veya sebebi olduğunuz, ancak sonucunda menfaat sağlayacağınız bir çatışma,
huzursuzluk ve kaos ortamını destekler ve
bundan haz alır mısınız?
17- Fiziksel görünüm,
zeka ve maddi imkan unsurlarının insanlar arasındaki derecelendirme kriterleri
olması gerektiğine inanır mısınız?
18- Gelir farklılıklarının,
toplumsal dinamikler açısından gerekli olduğuna inanır mısınız?
19- İnsanın kendi
kaderini kendisinin yarattığını, her türlü sonucu kendisinin
belirleyebileceğini düşünür müsünüz?
20- Sizce bir hedef
doğrultusunda gösterilen gayret, hedeflenen sonuca ulaşılıp ulaşılamamasından
daha önemli olabilir mi?
21- Kötülüğün de
iyiliğin de insanların değer yargılarına
göre değişebilen göreceli kavramlar olduklarını düşünür müsünüz?
22- İnsanları size risk
ve tuzak potansiyeli olarak görüp sürekli endişe ve korku duyar mısınız?
23- Menfaat için
başkalarını aldattığınız ve tuzağa düşürdüğünüz oldu mu?
24- Hiç birisine iftira
attınız mı?
25- Sevilmeyi mi,
korkulmayı mı tercih edersiniz?
26- «Ben onlara yapmasam, onlar bana yapacak.» düşüncesiyle
yapmış olduğunuz ve başkalarının zarar gördüğü eylemleriniz oldu mu?
No comments:
Post a Comment