"İslam" kelimesi "SLM" kökünden türemiş olan ve "Teslimiyet, Kurtuluş" anlamlarına gelen bir kelimedir. Selim, Selâm, Salim, Selamet kelimeleri de aynı kökten türemiş diğer kelimelerdir.
"İman" kelimesi ise "MN" kökünden türemiş olan ve "İnanç, Güven, Emin olma" anlamlarına gelen bir kelimedir. Amin, Emanet, Emniyet kelimeleri de aynı kökten türemiş diğer kelimelerdir.
"İslam" ve "İman" kelimeleri, Kur'an ayetlerinde anlam farklılıkları vurgulanacak şekilde yer almakta ve "İmanın", "İslamdan" yani "İnancın", "Teslimiyetten" anlam derecesi olarak daha yüksek olduğu bildirilmektedir. Hucurat suresinin 14. ayetinin ilk cümlesi bu hususa açık bir misal teşkil etmektedir.
49/14 Kaletil a'rabu AMENNA kul LEM TU'MİNU ve lakin kulu ESLEMNA ve LEMMA YEDHULİL İMANU Fİ KULUBİKUM ve in tutiy'ullahe ve rasulehu la yelitkum min a'malikum şey'a innellahe ğafurun rahim
( Araplar "İNANDIK." dediler. De ki: "İNANMADINIZ. Lakin "TESLİM OLDUK." deyin. İNANÇ KALPLERNİZİN İÇİNE GİRMEDİ. Eğer Allah’a ve O’nun resulüne itaat ederseniz, size çalışmalarınızdan hiçbir şey eksiltmez. Kesinlikle Allah affedendir merhametlidir." )
Ayette "İnancın", "İslam" sonrası kalplerde yeşeren bir olgu olduğuna dikkat çekilmektedir. Zira inkarcı bir insanda inanç oluşabilmesi için öncelikle onu inkarından vazgeçirecek, inkar faaliyetlerini sonlandıracak yani ilk önce onun "teslim olmasını" sağlayacak bir durumun hasıl olması gerekmektedir. Zira aşağıdaki ayette de belirtildiği üzere "teslimiyet inanca yönlendirilme vasıtası" niteliğindedir.
3/20 Fe in haccuke fe kul eslemtu vechiye lillahi ve men ittebean ve kul lillezine utul kitabe vel ummiyyine e eslemtum fe in eslemu fe kadihteden ve in tevellev fe innema aleykel belağ vallahu besirun bil ibad
( Eğer seninle tartışıp mücadele ederlerse, De ki: "Ben yüzümü Allah’a teslim ettim ve o bana tabi olanlar da." O kitap verilenler ve okuma yazma bilmeyenler için "Teslim oldunuz mu?" Eğer teslim olurlarsa yönlendirilmiş olurlar. Eğer yüz çevirirlerse, senin üzerine olan kesinlikle ulaştırmadır. Allah kullarını görendir. )
Kur'an'da "İslam" ( Teslim olma ) ve "İman" ( İnanma ) kavramlarının yer aldığı bazı ayet örnekleri şöyledir. ( Kur'an'da "Allah'a iman" ifadesi daima "Ahirete iman" ifadesi ile birlikte yer almaktadır. )
2/8 Ve minen nasi men yekulu amenna billahi ve bil yevmil ahiri ve ma hum bi mu’minin
( Ve insanlardan kimileri Allah’a ve sonraki güne inandık derler de onlar inananlar değillerdir. )
2/131 İz kale lehu rabbuhu eslim kale eslemtu li rabbil alemin
( Zamanında Rab’bi ona "Teslim ol." dedi. "Alemlerin Rab’bine teslim oldum." dedi. )
3/52 Fe lemma ehasse iysa minhumul kufra kale men ensari ilellah kalel havariyyune nahnu ensarullah amenna billah veşhed bi enna muslimun
( Böylece İsa onlardan inkarlar hissettiğinde, "Allah’a yardımcılarım kimlerdir?" dedi. Havariler, "Allah’ ın yardımcıları bizleriz. Allah’a inanırız ve kesinlikle bizim teslim olanlar olduğumuza şahit ol." dediler. )
2/112 Bela men esleme vechehu lillahi ve huve muhsinun fe lehu ecruhu inde rabbihi ve la havfun aleyhim ve la hum yahzenun
( Bilakis. Kim yüzünü Allah’a teslim ederse ve o iyilik yapan olursa böylece Rab’binin indinde ödülü onadır ve üzerlerine korku yoktur ve onlar hüzünlenmezler. )
4/125 Ve men ahsenu dinen min men esleme vechehu lillahi ve huve muhsinun vettebea millete ibrahime hanifa vetettehazellahu ibrahime halila
( Ve din olarak, iyilik yapan ve birleyip doğruluğa yönelen olarak İbrahim' in milletine tabi olarak yüzünü Allah’a teslim edenden daha güzel kimdir? Ve Allah İbrahim’ i sadık samimi dost edinmişti. )
31/22 Ve men yuslim vechehu ilellahi ve huve muhsinun fe kad istemseke bil urvetil vuska ve ilellahi akibetul umur
( Ve kim yüzünü Allah’a teslim ederse ve o iyiyse, artık sağlam kulba tutunmuştur. İşlerin sonu, sonucu Allah’adır. )
No comments:
Post a Comment