Çeviri

Saturday, May 23, 2020

Vatikan'ın teleskopları ve Lucifer!!

Ezoterik kaynaklar ve kutsal kitaplardaki ayetler incelendiğinde yıldızların, kaba madde alemi olan dünyadaki varlıkların süptil alemdeki tekamül etmiş astral projeksiyonları ( yıldız yansımaları ) yani koruyan ve yönlendirme sağlayan Vazifeli Varlıklar ( Melekler ) oldukları hususu ortaya çıkmaktadır. 

Necm ( Yıldız ) suresinde yıldızın vahiy vesilesi olduğuda bildirilmektedir.

53/1 - Ven NECMİ İZA HEVA ( Ve YILDIZ AŞAĞI İNDİĞİNDE )
53/2 - Ma dalle sahıbuküm ve ma ğava ( Arkadaşınız sapmadı ve azmadı. )
53/3 - Ve ma yentıku anil heva ( Ve hevese göre konuşmaz. )
53/4 - İn huve illa VAHYUN YUHA ( Kesinlikle o ancak VAHYEDİLMİŞ VAHİYDİR. )
53/5 - Allemehu şedidul kuva ( Onu kuvveti şiddetli olan öğretti. )
53/6 - Zu mirrah festeva ( Akıl ve görüş sahibidir. Böylece doğrulup dikildi. )
53/7 - Ve hüve bil ufukıl a'la ( Ve o en yüksek ufuktadır. )
53/8 - Sümme DENA FE TEDELLA ( Sonra YAKLAŞTI DA SARKTI. )
53/9 - Fe kane kabe kavseyni ev edna ( Artık mesafesi iki yay kadar veya daha yakındı. )
53/10 - Fe EVHA ila abdihi MA EVHA ( Böylece kuluna o VAHYETTİĞİNİ VAHYETTİ. )

Yıldız kelimesinin göksel varlığı tanımlamak için kullanılmış olduğu diğer Kur'an ayetleri şöyledir.

37/6 - İnna zeyyennes semaed dünya bi ZINETİL KEVAKİB ( Kesinlikle biz en yakın göğü YILDIZ SÜSÜYLE süsledik. )
37/7 - Ve hıfzan min külli şeytanin marid ( Ve tüm inatçı azgın şeytanlardan koruduk. )
37/8 - La yessemmeune ilel meleil a'la ve yukzefune min külli canib ( Onlar yüksek ileri gelenleri duyamazlar. Her taraftan atılırlar. )
37/9 - Dühuran ve lehüm azabün vasıb ( Uzaklaştırılarak. Sürekli azap onlaradır. 
37/10 - İlla men hatfel hatfete fe etbeahu ŞİHABIN SAKİB ( Kaptığını kapanlar haricinde. Artık onu DELİP GEÇEN KIVILCIM takip eder. )

72/9 - Ve enna künna nak'udü minha meka'ıde lis sem'ı fe men yestemi'ıl ane yecid lehu ŞİHABEN RESADEN 
( Ve kesinlikle biz orada oturma yerlerinde duymak için oturmaktaydık. Artık şimdi kim duyarsa, ona GÖZETLEYEN KIVILCIM. )

16/16 - Ve alamat ve bin NECMİ HÜM YEHTEDUN 
( Ve alametler. Onlar YILDIZLA YÖNLENİRLER. )

86/1 - Ves semai vet TARİK ( Ve gök ve SABAH YILDIZI. )
86/2 - Ve ma edrake met TARİK ( Ve SABAH YILDIZININ ne olduğunu sana ne bildirir? )
86/3 - En NECMÜS SAKİB ( Kesinlikle DELİP GEÇEN YILDIZDIR. )

İncil'de yıldız kavramı, göksel süptil vazifeli varlık ( haberci ) olan Mesih İsa için de kullanılmaktadır. 

40-Matthew-2-2 şöyle dediler: "Yahudiler'in Kralı olarak doğan çocuk nerede? Doğuda O'nun YILDIZINI gördük ve O'na tapınmaya geldik."

66-Revelations-2-28 Galip gelene SABAH YILDIZINI da vereceğim.

Elbette kainattaki düalite gereği üst süptil boyutlarda da negatif tesirli obsedör varlıklar ( cinler ) bulunmaktadır. 

Bu minvalde Vatikan tarafından yönetilen iki önemli gözlemevindeki teleskoplar dikkat çekmektedir. ( Vatican kelimesinin Vatis ( Kavga ) ve Can ( Cin, Yılan ) kelimelerinden oluşarak "Yılanın / Cinin Kavgası" anlamına geldiği, Vatican oditoryum binasının içinin ve dışının yılan sembolzimiyle dolu olduğu evvelki bölümlerde incelenmişti. )

Dünyada Vatikan tarafından yönetilen iki gözlemevi bulunmaktadır.

1- İtalya'da Castel Gondolfo'da yer alan Vatican Observatory


2- Amerika Arizona'da yer alan Mount Graham International Observatory. Buradaki teleskobun ismi VATT ( Vatican Advanced Technology Telescope ) olarak geçmektedir.





Arizona'daki teleskobun isminin LUCI yani LUCIFER* olması oldukça dikkat çekicidir. Teleskobun isminin açılımındaki kelimelerin baş harfleri teleskobun kısa ismi olmuştur. Bu noktada büyük bir zorlama yapıldığı görülmektedir.!! ( * Lucifer ( Işık Getiren ) veya Lus-i Fer ( Işık Çalan ) kelimeleri şeytanı sembolize eden kelimelerdir. )

Large Binocular Telescope Near-infrared Spectroscopic Utility with Camera and Integral Field Unit for Extragalactic Research




Gözlemevinin kodunun "G83" olması da farklı boyuta geçiş portalının nümerolojik sembolü olan 11 ( 83 ... 8+3 = 11 ) sayısı açısından dikkat çekmektedir.

Vatikan bu teleskoplarla neleri, kimleri gözlemlemekte veya neleri, kimleri beklemektedir?


Aslan ve Güneş sembolizmi

"Aslan" figürü satanik tarikatlarda ve cemiyetlerde farklı boyuttaki pagan ilah şeytanın sembolü olnak üzere "Güneşi" ve "Ateşi" temsilen kullanılmaktadır. Güneş sembolizminin Mesih İsa figürlerinde de uygulandığı ve böylelikle İsa figürüne batıni olarak şeytan anlamı da yüklendiği evvelki bölümlerde incelenmişti. ( Ayrıca Bkz. "Yıldızın Batıni Anlamı", "Horus Meselesi" )

Mecusiler* olarak bilinen tarikatte de Güneş ve Ateş temel tapınma unsurlarıdır. 

* MECus = MAGus = MAGic ( Büyü ) ; MAGnetik ( Manyetik ) kelimesinin kökünde de "Tesir iletisiyle yönlendirme" anlamı yatmaktadır. 

Kur'an'ın aşağıdaki ayetlerinde Güneş'i ilah edinme sapkınlığından bahsedilmektedir. Cinlere kulluk eden ( Kur'an 34/41 ) satanistlerin Güneşi kutsal addetmelerinin sebebi "cinlerin ateşten yaratılmış olmalarıdır."  

27/24 - Vecedtüha ve kavmeha YESCÜDUNE LİŞ ŞEMSİ min dunillahi ve zeyyene lehümüş şeytanü a'malehüm fe saddehüm anis sebıli fe hüm la yehtedun

( Ve onu ve kavmini Allah’tan başka GÜNEŞ İÇİN YERE KAPANIRLARKEN buldum. Şeytan yaptıklarını onlara süslü kıldı da onları yoldan döndürdü. Artık onlar yönlenemezler. )

41/37 - Ve min ayatihil leylü ven neharu veş şemsü vel kamer LA TESCÜDU LİŞ ŞEMSİ ve la lil kameri vescüdu lillahillezı halekahünne in küntüm iyyahü ta'büdun

( Ve gece, gündüz, Güneş ve Ay O’nun ayetlerindendir. NE GÜNEŞ İÇİN, ne de Ay için YERE KAPANMAYIN. Eğer sadece O’na kulluk etmekteyseniz, onları yaratan Allah için yere kapanın. )

Boyutlar arası geçiş kapısı olan "Star Gate" ( Yıldız Kapısı ) kavramı da Güneş ile ilintilidir. Satanik okültizmde, ilah addedilen cinlerle temas seanslarında cinlerin farklı süptil boyuttan kaba madde boyutuna ( dünya ) geçişleri Star Gate ve Aslan figürleriyle sembolize edilir. Küreselcilere ait olan Metro Goldwynn Mayer isimli prodüksiyon şirketinin isminde ve logosunda "Aslan" ve aslanın geldiği "Star Gate" ( Yıldız Kapısı ) sembolizmi açıkça görülmektedir. 


Metro Goldwyn Mayer kelimesinin "Altın Kazandıran Büyüğün Geçişi" anlamını taşıması kuvvetle muhtemeldir. Altın, küresel şeytanlar için maddi değer anlamının yanısıra kontrolü ve kutsallığı simgeleyen manevi anlam da taşımaktadır.

Metro = Geçiş
Gold = Altın ( Altın da Güneş sembolizmiyle ilnitilidir. ) 
Wyn = Kazanım
Mayer = Büyük, Yönetici ( Major, Majeur kelimeleri de aynı kökendendir. )

Aslan başı figürünün bir başka kullanım alanı da "Kapı tokmakları"dır. Kapı, bir geçiş noktası olup, kapı tokmağı kompozisyonunda "Aslan'ın izniyle boyut portalından ( Star Gate ) geçiş." veye "Boyut portalı ( Star Gate ) kanalıyla Aslan ile iletişim" kavramı sembolize edilmektedir. 

                                                          
                 .Aslan başlı kapı tokmağı

Okült cemiyet üyesi Walt Disney'in ürettiği bir karakter olan "The Lion King" ( Aslan Kral ) de aslında şeytanın diğer bir sembolizmidir. ( Bkz. "Aslan Kral’dan “Yeni Düzen” mesajı !" başlıklı bölüm. )


The Lion King filminin posterinde Aslan karakterinin Güneş ile ilintilendirildiği görülmektedir.

Açık bir cemiyet olarak faaliyet gösteren ancak küresel agendaya hizmet eden "LIONS Club" da bu bağlamda dikkat çekmektedir. Bu cemiyetin logosunda ters yönlere bakan iki aslan kafası yer almaktadır.


LIONS Club logosu

Rothschild Ailesi'nin logosunda da Aslan figürü yer almaktadır. Logoda ayrıca Ejderha ve Horus da yer almaktadır. Logoda ayrıca Baphomet'in kafasında bulunan ve şirkin ifadesi olan Teslisi ( Üçleme ) sembolize eden "Üç Çatal", "Üç Taç" ile tasvir edilmiştir. ( Logonun altında yazan "Concordia Integritas Industria" kelimelerinin başlarında yer alan C, I ve In harfleri dikkate alındığında ortaya "CIIN" kelimesi çıkmaktadır. )


                                                           
                     Rothschild Ailesi Logosu













Cannibalism meselesi

"Cannibal" kelimesi "insan eti yiyen insan" anlamına gelen bir kelimedir. Şeytani tesirlerin bir sonucu olan "cannibalism" hususu Hucurat suresinin 12. ayetinde dolaylı bir misalle bildirilmiştir.  

49/12 - Ya eyyühellezine amenüctenibu kesıran minez zanni inne ba'daz zanni ismün ve la tecessesu ve la yağteb ba'duküm ba'da e yühıbbü ehadüküm en YE'KÜLE LAHME EHIYHİ MEYTEN fe kerihtümuh vettekullah innellahe tevvabür rahim

( Ey o inananlar zannın çoğundan kaçının. Kesinlikle zannın bazısı günahtır. Bazınız bazınızı araştırmasın ve çekiştirip arkadan konuşmayın. Sizlerden biriniz ÖLMÜŞ KARDEŞİNİN ETİNİ YEMEYİ sever mi? Ondan tiksindiniz. Allah’tan sakının. Kesinlikle Allah tevbeyi kabul edendir merhametlidir. )

2/173 - İnnema HARRAME ALEYKÜMÜL MEYTETE VED DEME ve lahmel hınzıri ve ma ühille bihı li ğayrillah fe men idturra ğayra bağın ve la adin fe la isme aleyh innellahe ğafurun rahım

( Kesinlikle ÖLÜYÜ, KANI, domuz etini ve o Allah’tan başkası için kesilmiş olanı SİZE HARAM KILDI. Ancak, kim zorda olup mecbur kalır da, ölçüyü kaçırmazsa ve hududu aşmazsa ona günah yoktur. Kesinlikle Allah affedendir merhametlidir. )

Kaynaklarda kelime kökenine ilişkin muhtelif varsayımlar bulunmakta olup, kelimenin kök ayrışımının aşağıdaki gibi olması kuvvetle muhtemeldir.

Cann = Cin
İ = -bağlaç
Ba'l = Büyük, Ulu ( Okültizmde İblis'in bir ismi de "Baal"'dır. )

Cann-i Bal

Bu durumda ortaya "Büyük Cin" anlamı çıkmaktadır. Peki bu anlamın, kelimenin bilinen anlamı ile ne ilgisi olabilir?

"Cann" kelimesi Kur'an'da da yer aldığı üzere "Cin" ve "Cin Lideri" anlamına gelmektedir. 

15/27 - Vel CANNe halaknahü min kablü min naris semum

( Ve CİN, onu önceden, içe işleyen zehirli ateşten yarattık. )

27/10 - Ve elkı asak fe lemma raaha tehtezzü ke enneha CANNün vella müdbiran ve lem yüakkıb ya musa la tehaf innı la yehafü ledeyyel murselun

( Ve asanı at. Böylece onu kesinlikle YILAN gibi titreşirken gördüğünde arkasına dönmeden, ardına bakmadan kaçtı. "Ey Musa korkma. Kesinlikle benim. Gönderilenler huzurumda korkmazlar." )

Satanizmdeki "Baal" karakteri, muhtelif formlarda tasvir edilen cin lideri İblis'in reptilian ( sürüngen ) formu dışındaki Baphomet formuyla ifadesidir. Satanizmde İblis'i yüceltmek amacıyla çocukların şeytana adak olarak verildiği ve bu ritüelin bugün de artarak devam etmekte olduğu bilinmektedir. Aşağıdaki figür Baal'e adak sunusunu resmetmektedir.


Cannibalism konusuna değinen İncil ayetleri ise şöyledir; 

İncil 46-1 Corinthians-10-20 Hayır, yok! Dediğim şu: Putperestler kurbanlarını Tanrı'ya değil, cinlere sunuyorlar. Cinlerle paydaş olmanızı istemem.

66-Revelations-2-14 Ne var ki, birkaç konuda sana karşıyım: Aranızda Balam'ın öğretisine bağlı olanlar var. Putlara sunulan kurbanların etini yemeleri, fuhuş yapmaları için İsrailoğulları'nı ayartmayı Balak'a öğreten Balam'dı.

66-Revelations-19-18 "Kralların, komutanların, güçlü adamların, atlarla binicilerinin, özgür köle, küçük büyük, hepsinin etini yemek için toplanın, Tanrı'nın büyük şölenine gelin!"

Bu noktada İncil'de Mesih İsa'ya ait olan ve teşbih içeren şu sözleri de şeytanlar tarafından çarpıtılmaktadır.

43-John-6-54 Bedenimi yiyenin, kanımı içenin sonsuz yaşamı vardır ve ben onu son günde dirilteceğim.

Küresel şeytanların bir kurumu olan ve kitlesel zihin programlama metoduyla küresel satanik agenda iletişimini yapmak ile vazifeli Holywood, cannibalism konusunda muhtelif filmler yapmış ve yapmaktadır. Filmler açık cannibalism sahneleri içermektedir. Milyonlarca dolar harcanarak çekilen bu filmler aslında birer kitlesel ritüel ve hipnoz aracı olarak kullanılmakta ve satanizmin dünya dini olarak telkin edilmesi sürecine katkı vermektedir. Bunlardan bazıları Soylent Green ( 1973 ), Silence of the Lambs ( 1991 ), Hannibal ( 2001 ), Red Dragon* ( 2002 ), Cannibal Holocaust ( 1980 ), The Green Inferno ( 2013 ), We Are What We Are ( 2013 ), The Farm ( 2018 ), Cannibal! The Musical ( 1993 ), Cadaver ( 2020 ), Hostel serisi vb. olarak sıralanabilir.

* Cannibalism içeren filmin isminin "Red Dragon" ( Kırmızı Ejder ) olması da dikkat çekmektedir.

"Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı’nda konuşan Stockholm Ekonomi Okulu profesörü Magnus Soderlund, iklim değişikliğiyle mücadele etmek adına oldukça sıra dışı bir tavsiyede bulunarak ‘insan eti yemeyi’ önerdi." ( Basından 10.09.2019 )


     Çevre Konferansı'ndaki sunum görselleri

"Chupa Chups" ( Em Em ) markalı şekerleme ürünlerinin ise açıkça nekrofili  ( ölüsevicilik ) ve cannibalism ( yamyamlık / insan eti yemecilik ) öğelerini içerdiği görülmektedir.

Aşağıda yer alan şekerleme ürünlerinin kutularında "Aklını uçurur.", "Yeni fikirlere açık ol!", "Çok düşünme hemen ye!" gibi zihin kontrolü temalı ve bilinçaltına talimat gönderen cümleler ile  "Kafatası" ve "Kemik"* figürleri yer almaktadır. Zaten muhtelif metodlarla ( büyü, teknoloji vb. ) dünya insanlarının düşünmeyen, idrak edemeyen, robotlaşmış bir kitleye dönüştürülmek istendiği bu blogda defaatle vurgulanmaktadır.  ( * Kafatası ve kemik figürleri "Skull and Bones" ( Kafatası ve Kemikler ) isimli okült satanik cemiyeti de çağrıştırmaktadır. )
























Friday, May 22, 2020

Victor Hugo'nun gizemi

Victor Hugo 1802-1805 yılları arasında yaşamış Fransız bir yazardır. Hugo'nun en ünlü eserleri "Les Miserables" ( Sefiller ) ve "Notre Dame" ( Notre Dame'ın Kamburu ) olarak bilinmektedir. 

Ancak Victor Hugo okültizm ve spiritüalizm ile de yakından ilgilenmiş olup bu yönünü açıkça dile de getirmiştir. Deneyimlerini derlediği bir dökümantasyonda "Sanatını icra edebilmek, çalışmalarını üretebilmek için kendisine yardımcı olan spiritüel varlıklarla iletişim kurduğunu" ifade etmiştir.

Freemasons, Rosicrucians gibi ezoterik cemiyet üyesi olduğu yönünde hakkında kesin bilgi bulunmayana ancak düşünce yapısı ve felsefesi açısından bu cemiyetler ile uyum arzeden Victor Hugo okült sembolizm içeren sürrealist resimler de üretmiştir.


Horoz Kafası ( Şeytanın sembolü olan Horus sembolizmi. Horus "Tek Göz" ile yani "Herşeyi gören göz" ile sembolize edilmektedir. )

                         
Mantar ( Resimde satanik sembol olan "Tek Göz" figürü bulunmaktadır. )


Dantel ve Hayaletler ( Hayalet olarak cinlerin resmedildiği görülmektedir. Yüz figüründe yine "Tek Göz"'e vurgu yapılmıştır. )

Victor Hugo'nun spiritüalizm ile ilintisini konu alan "Victor Hugo's Conversations With the Spirit World" isimli bir kitap da yayımlanmıştır.


"Selected Poems of Victor Hugo" isimli derlemede yer alan bir şiiri küreselcilerin kadim planlarıyla büyük uyum arzetmektedir.



Şiirin tercümesi şöyledir.

"Babil'deki Cyrus gibi,
O geniş elinin altında,
Dünyayı tek bir taç,
Ve insan türünü tek topluluk yapmak istiyordu." !!!!

Şiirin her kelimesi Siyonizm'in* kadim satanik idealini yansıtır niteliktedir. Cyrus, Tevrat'ta yer alan Pers Kralının ismidir. Ezra 1-2 bölümünde "Cyrus'un tüm dünyaya hakim olması ve İsrail'deki Yeruşalim'de** ( Kudüs ) Rab !! için bir tapınak yapmasından bahsedilmektedir. ( *Siyon = Zion = Tanrı Gibi Olma ) ( ** Yeruşalim, Arapça'daki Darüs Selam ( Selamet / Kurtuluş / Barış Yurdu ) kelimesinin farklı telaffuz edilmiş halidir. Kur'an'da Darüs Selam, Cennet'i ifade etmek üzere kullanılır. Sözde cenneti dünyada Büyük İsrail toprakları içinde kurma gibi bir düşünce söz konusudur.) 

15-Ezra-1-2 "Pers Kralı Cyrus şöyle diyor: 'Göklerin Tanrısı RAB yeryüzünün bütün krallıklarını bana verdi. Beni Yahuda'daki Yeruşalim Kenti'nde kendisi için bir tapınak yapmakla görevlendirdi.

Bu kavram satanist cin hibridi küresel ailelerin binlerce yıldır ulaşmak için dünyayı komplolar denizine çevirdikleri kadim siyonist hedefleridir. Hedef, Tek Dünya Devleti'ni kurmak, tüm insanları tam kontrol altına almak, bu devletin dinini satanizm olarak ilan etmek ve Rab kelimesini ardına gizlenerek sembolize ettikleri İblis'i ( Baal ), yeniden inşa etmeyi planladıkları Süleyman Tapınağı'ndaki tahtına oturtmaktır.

Şiirde geçen Babil'de Kur'an'da ve İncil'de satanik faaliyetlerin ( cinlere kulluk, büyü, fuhuş, cinayet, gasp vb. ) dünyaya yayıldığı merkez olarak tasvir edilmektedir.

66-Revelations-17-4 Kadın, mor ve kırmızı giysilere bürünmüş, altınlar, değerli taşlar, incilerle süslenmişti. Elinde iğrenç şeylerle, fuhşunun çirkeflikleriyle dolu altın bir kâse vardı.
66-Revelations-17-5 Alnına şu gizemli ad yazılmıştı: GİZEMLİ BÜYÜK BABİL, FAHİŞELERİN VE DÜNYA İĞRENÇLİKLERİNİN ANASI.
66-Revelations-17-6 Kadının, kutsalların ve İsa'ya tanıklık etmiş olanların kanıyla sarhoş olduğunu gördüm. Onu görünce büyük bir şaşkınlığa düştüm.

Bakara 2/102 Ve o Süleymanın mülkünün ve hükümdarlığının üzerine o şeytanların okuduğuna tabi oldular. Süleyman inkar etmedi ve lakin şeytanlar inkar ettiler. İnsanlara sihiri ve Babil’ de iki melek olan Harut ve Marut’ un üzerine indirileni öğretiyorlardı. "Kesinlikle biz sınavız. O halde inkar etmeyin." diyene kadar ikisi kimseye öğretmezlerdi. Onlardan erkeğin ve eşinin arasını neyin ayırdığını öğrenirlerdi. Onlar onunla Allah’ ın izni olmadıkça kimseye zarar veremezlerdi. Onlara ne zarar verebilir ne fayda vermez öğrenirlerdi. Onu satana ahirette nasip olmadığını bilirlerdi. O nefislerini sattıkları ne kötüdür. Keşke bilmiş olsalardı.

Victor Hugo'nun en meşhur eseri addedilen "Notre Dame" ( Notre Dame'ın Kamburu ) romanındaki ana tema "Nefsani arzular uğruna Allah'a isyan etme" temasıdır. Kitaptaki ana karakter olan kambur Quasimodo'nun yanısıra, Quasimodo'yu evlat edinmiş olan rahibin çalgıcı bir çingene kıza olan şehveti tutkusu nedeniyle işlediği günahlar konu edilmektedir. Notre Dame kilisesi, Gargoyle adı verilen cin sembolizmi ile donatılmış olması açısından dikkat çekmektedir. 


                                                       
                 Notre Dame Gargoyle'ları

Notre Dame'ın Kamburu ismiyle çekilen filmlerin birindeki son sahnede Quasimodo'nun bir Gargoyle'a sarılma görüntüsü yer almaktadır. Gargoyle'un bir Baphomet ( İblis / Baal ) sembolü olduğu açıkça görülmektedir. Notre Dame operası için bestelenen Belle ( Güzel ) isimli şarkının sözlerinde “Lucifer’e yakarış” bulunmaktadır.


Okült sembolizm tutkunu olduğu görülen Victor Hugo'nun "Les Miserables" ( Sefiller ) romanında da aslında Siyonistlerin insana bakış açısının ve yeni dünya düzenindeki insanın arzu edilen durumunu tasvir edip etmediği ayrı bir soru işaretidir. ( Siyonistler, Goyim olarak adlandırdıkları insanın, kendilerine hizmet etmek üzere yaratılmış hayvanlar olduklarına inanmaktadırlar. )

1988 yılında, ABD'nin New York şehrinin Cold Spring Harbor isimli beldesinde "The Human Genome Organisation HUGO" ismiyle bir proje başlatılmıştır. Projenin amacı insanın gen / genom haritasının çıkarılması ve DNA'daki enzimlerin baz diziliminin belirlenmesidir. Küresel aileler tarafından finanse edilen bu proje, yeni dünya düzeninin "tek tip insan neslinin" oluşturulması hedefine hizmet etmektedir. Organizasyonun isminin Victor Hugo'nun soyadına atfen verilip verilmediği net olmamakla birlikte Hugo'nun şiirinde yer alan "Qu'un peuple du genre humain" ( İnsan türünden tek topluluk ) cümlesi projenin amacıyla uyum arzetmektedir.



http://www.hugo-international.org

Victor Hugo'nu "La Fin de Satan" ( Şeytanın Sonu ) ve "Dieu" ( Tanrı ) isimli kitapları da dikkat çekmektedir.


















Thursday, May 21, 2020

Topluluk bilincinin zaferi

İnsanları "tek nefisten" yaratan Allahü Teala, bu nedenle inananları Ünite / Vahdet ( Birlik ) bilincine eriştirmek için ayetlerinde daima insanlara birlik olmaları, toplu halde hareket etmeleri, nefsaniyetten ve bireysellikten uzaklaşarak birbirlerinin menfaatini gözetmeleri gerektiğini hatırlatmakta, öğütlemektedir.

Ayrıca Bkz.


6/98 - Ve hüvellezi enşeeküm min nefsin vahıdetin fe müstekarrun ve müstevda kad fassalnel ayati li kavmin yefkahun

( Ve sizi tek nefisten inşa eden O'dur. Artık durak yeri ve emanet yeri vardır. Ayetleri, anlayan kavim için ayrıntılandırdık. )

8/63 - Ve ellefe beyne kulubihim lev enfakte ma fil erdı cemıan ma ellefte beyne kulubihim ve lakinnellahe ellefe beynehüm innehu azızün hakım

( Ve kalplerinin aralarını birleştirdi. Şayet yerde ne varsa topluca harcasaydın bile kalplerinin aralarını birleştiremezdin. Lakin onların aralarını Allah birleştirir. Kesinlikle O yücedir hakimdir. )

2/161 - İnnellezine keferu ve matu ve hüm küffarun ülaike aleyhim la'netüllahi vel melaiketi ven nasi ecmeın

( Kesinlikle o inkar eden olarak ölen o inkar edenler, işte onlar, Allah, melekler ve tüm insanlar topluca onlara lanet ederler. )

2/208 - Ya eyyühellezine amenüdhulu fis silmi kaffeh ve la tettebiu hutuvatüş şeytan innehu leküm adüvvün mübin

( Ey o inananlar, hepiniz topluca barışın içine girin. Şeytanın adımlarına tabi olmayın. Kesinlikle o sizlere apaçık düşmandır. )

3/103 - Va'tesumu bi hablillahi cemıan ve la teferraku vezküru nı'metellahi aleyküm iz küntüm a'daen fe ellefe beyne kulubiküm fe asbahtüm bi nı'metihı ıhvana ve küntüm ala şefahufratin minen nari fe enkazeküm minha kezalike yübeyyinüllahü leküm ayatihı lealleküm tehtedun

( Ve Allah’ ın ipine topluca sarılıp bağlanın. Kısımlara ayrılmayın ve Allah’ ın üzerinize olan nimetini hatırlayın. Zamanında düşman olmuştunuz da kalplerinizin arasını birleştirdi. O’nun nimeti ile kardeşler oldunuz. Ateşten çukurun üzerindeydiniz de sizi oradan kurtardı. İşte Allah ayetlerini size böyle açıklar. Umulur ki yönlenirsiniz. )

İncil’in aşağıdaki ayetinde de insanların daima birbirlerinin menfaatlerini gözetmeleri gerektiği, nefsaniyetten ve bireysellikten uzaklaşmaları gerektiği bildirilmektedir.


46-1 Corinthians-10-24 Herkes kendi yararını değil, başkalarının yararını gözetsin.

İnsan olsun, cin olsun kötülük üreten negatif enerjili varlıkların iyilik, doğruluk ve sevgi gibi kavramlardan uzak olmaları nedeniyle var görünen birlikteliklerinin aslında mevcut olmadığı, aksine aralarında şiddetli bir kıskançlık, hırs ve tahakküm mücadelesi olduğu Haşr suresinin 14. ayetinde bildirilmektedir. Bu nedenle müşrik küresel şeytanların aldatıcı birliklerinin yok olmaya mahkum olduğu aşikardır. 

59/14 - La yukatiluneküm cemian illa fi kuran muhassenetin ev min verai cüdürin be'sühüm beynehüm şedidun tahsebuhüm cemian ve kulubühüm şetta zalike bi ennehüm kavmün la ya'kılun

( Sağlam korunmuş üstün şehirlerde veya duvarların arkasında olmaları haricinde sizinle topluca savaşamazlar. Onların kendi aralarında kötülükleri zorlukları şiddetlidir. Toplanmış olduklarını sanarsın. Onların kalpleri dağınıktır. Bu kesinlikle onların akıl etmeyen kavim olmalarındandır. )

Dolayısıyla tekamül yolcusu inananların korkmadan, hüzünlenmeden, gevşemeden doğruluk yolundaki mükellefiyetlerini sabırla ve ilimle ifa etmeleri, haksızlığa ve zulme karşı mücadelelerini aralıksız sürdürmeleri gerekmektedir. Bu husus ayetlerde de açık şekilde belirtilmiştir.

2/277 - İnnellezine amenu ve amilus salihati ve ekamüs salate ve atevüz zekate lehüm ecruhüm ınde rabbihim ve la havfün aleyhim ve la hüm yahzenun

( O inananlara, iyilikler yapanlara, duaya kalkanlara, zekatı verenlere, Rab’lerinin indinde onlara kesinlikle ödülleri vardır. Onlara korku yoktur ve onlar hüzünlenmezler. )

3/139 - Ve la tehinu ve la tahzenu ve entümül a'levne in küntüm mü'minın

( Ve gevşemeyin ve hüzünlenmeyin. Eğer inananlarsanız sizler üstünsünüz*. )

*İnancın büyük bir güç ve üstünlük kaynağı olduğu vurgulanmaktadır. Mesih İsa'nın, inanç yetersizliği nedeniyle kendilerindeki sonsuz yetenekleri açığa çıkaramayan havarilerini "Kıt imanlılar" olarak nitelediği İncil ayetleri hatırlanmalıdır.





#insankodasığmaz

Şehirler arası "seyahat izni almak"! için "seyahat kodu"! alma zorunluluğu getirilmiştir. "Hayat Eve Sığar" isimli mobil uygulama üzerinden alınacak, tek seferlik kod ( HES Kodu ) sayesinde insanların nereye gideceğinin, kimlerle yolculuk yapacağının kayıt altına alınacağı ve birilerinde hastalık tespit edildiği takdirde o yolculukta bulunan herkesin durumunun kontrol altına alınmaya çalışılacağı belirtilmektedir. Bu uygulama “Kontrollü sosyal hayatın en iyi şekilde uygulanması için yeni girişimlerde bulunuyoruz” söylemiyle hayata geçirilmektedir. Kontrollü sosyal hayat?! Kim, kimi,  neyi, neden kontrol ediyor?!

HES Kodu alma akışını gösteren görsel de internete konmuştur.

Bu uygulama, dijital teknoloji vasıtasıyla tek tip küresel köle insan yaratma projesi kapsamında 2016 yılında, dünyadaki kimliksiz insanları ve mültecileri kayıt altına alma söylemiyle başlatılan  ID2020 isimli dijital kimlik projesinin lokal bir yansımasıdır. İçinde bulunulan yıl ve deneyimlenen virüs salgını süreci dikkate alındığında  projenin ismi oldukça manidar görünmektedir.


Küresel ailelerin bilişim sektöründeki neferleri Bill Gates ve Elon Musk'ın çipleme konusundaki söylemleri de medya vasıtasıyla  insanlara telkin edilmeye çalışılmaktadır. Son olarak Elon Musk, yeni doğan oğluna X Æ A-12 ismini koyarak kitlelere "dijital insan" / "koddan ibaret insan" mesajını vermeye çalışmaktadır. IOT ( Internet of Things / Şeylerin İnterneti ) adı verilen konseptin içine insanın da "şey" olarak dahil edilmesi planlanmaktadır. Yeni dünya düzeninde insana layık görülen budur.

Aydın insanlar kendilerine sık sık şöyle özeleştiride bulunmakta, hep gelişmeler olduktan sonra farkına vardıklarını, şikayet ettiklerini ancak  gelişmeler olurken bir şey yapmadıklarını kendilerine itiraf etmektedirler.

İşte mesela şimdi  çok gerekli olmayan ve aslında özgürlüğe ve insan haklarına müdahale niteliğinde olan zorunlu "Seyahat Kodu" uygulamasına kitlesel tepki verilmesi gerekmektedir. Tüm insanları ilgilendiren bu duruma bu aşamada bir tepki verilmemesi, ileride gündeme gelecek ve özgürlüğü daha da çok kısıtlayacak diğer uygulamalara da yol verecektir.

Ayrıca  bu tip uygulamalar, virüs salgını! sebep gösterilerek, toplum görüşü alınmadan ve geri dönüşü olmayacak şekilde küresel bazda hızlıca devreye alınmaya çalışılmaktadır. Bu durum da ayrıca etik bir problem teşkil etmektedir.

Unutmamalıdır ki "İnsan müsaade etmedikçe özgürlüğü elinden alınamaz." ve "Hayat eve sığsa da insan koda sığmaz."

#insankodasığmaz




Süleyman ve Tapınak Şövalyeleri

Esas ismi Pauperes Commilitones Christi Templique Solomonici / Süleyman Tapınağı ve İsa'nın Fakir Askerleri olan Tapınak Şövalyeleri tarikatı Fransız Hugues de Payens tarafından 1119 yılı civarında Kudüs'te Hıristiyan hacıları korumak gerekçesiyle 9* şövalyeden oluşacak şekilde kurulmuştur. ( 9 sayısı satanik okültizmde sihirin ve düalitenin negatif yönünün sembolüdür. ) Tapınak inşaatı yapan tarikat zaman içinde bina yapıcılığı, para yönetimi, okült ilimler ve sihir konularında faaliyetlerini geliştirmiş ve satanik uygulamaların kaynağı haline gelmiştir. 

*27/48 - Ve kane fil medıneti tis'atü rahtın yüfsidune fil erdı ve la yuslihun

( Ve şehirin içinde, yerde bozgun yapan ve iyileştirmeyen, iyileşmeyen dokuz çete vardı. )

Tapınak Şövalyesi

Tapınak Şövalyeleri'nin sembolü üzerinde "Kırmızı Haç" bulunan kalkandır. Bu işaret, Rosicrucians Society'nin ( Gülhaç Cemiyeti ) ismine ve Alman asıllı Rothschild Ailesi'nin soyadına da yansımıştır.

Aşağıdaki ayetlerde Allahü Teala tarafından Süleyman'a kitap ve yüksek ilim verildiği, kuşların konuşmasının öğretildiği, cin şeytanlarına hükmetme yetisinin verildiği ve cin şeytanlarının kendisi için yer üstünde ve yeraltında yapılar inşa ettikleri bildirilmektedir. Böylelikle Tapınak Şövalyeleri'nin cin şeytanları ile olan okült ilişkilerine dikkat çekilmektedir.

21/82 - Ve mineş şeyatıni men yeğusune lehu ve ya'melune amelen dune zalik ve künna lehüm hafizın

( Ve şeytanlardan ona dalgıçlık yapanları ve bundan başka işler yapanları. Onlara koruyucu, gözetici olduk. )

27/17 - Ve huşira li süleymane cünudühu minel cinni vel insi vet tayri fe hüm yuzeun

( Ve cinlerden, insanlardan ve kuşlardan oluşan orduları, askerleri Süleyman için toplandı. Artık onlar düzenlenip hizalanıyorlardı. )

34/12 - Ve li süleymaner rıha ğudüvvüha şehrun ve ravahuha şehr ve erselna lehu aynel kıtr ve minel cinni men ya'melü beyne yedeyhi bi izni rabbih ve men yeziğ minhüm an emrina nüzıkhü min azabis seır

( Ve Süleyman için rüzgar. Onun gidişi bir aydı ve onun dönüşü bir aydı. Ona erimiş bakır pınarı gönderdik. Önünde çalışanlar Rab’binin izniyle cinlerden kimselerdi. Onlardan kim emrimizden çıkarsa, ona ateş azabından tattırırız. )

34/13 - Ya'melune lehu ma yeşaü min meharıbe ve temasıle ve cifanin kel cevabi ve kudurir rasiyat ı'melu ale davude şükra ve kalılün min ıbadiyeş şekur

( Ona mihrablardan, timsallerden resimlerden heykellerden, havuzlar gibi çanaklardan ve sabit çömleklerden ne dilerse yaparlardı. Şükrederek çalışın Davud ailesi. Kullarımdan çok azı şükreder. )

38/37 - Veş şeyatıne küllü bennain ve ğavvas ( Ve şeytanlar ki hepsi bina yapıcı ve dalgıç*. )

*Ayette "Bennain" ( Bina Yapıcılar ) oldukları belirtilen cin şeytanlarının aynı zamanda "Gavvas" ( Dalgıç ) oldukları da yani yeraltında yapılar, tüneller inşa ettikleri de bildirilmektedir.

İngiltere'de Shifnal civarında Shropshir 'de Caynton Caves adı verilen ve Tapınak Şövalyeleri tarafından yapıldığı belirtilen yeraltı geçitleri ve yapıları bulunmuştur.



                                                          
                     Caynton Caves İngiltere

İsrail'de de eski Akko ( Acre ) şehrinde Tapınak Şövalyeleri tarafından yapılmış olan yeraltı tünelleri bulunmuştur.


                                                                   
                         Akko Tüneli / İsrail

Bakara suresinin 102. ayetinde ise Süleyman'dan ve sihir uygulamaları yapan cin şeytanlarından bahsedilmektedir.

2/102 - Vettebeu ma tetlüş şeyatınü ala mülki süleyman ve ma kefera süleymanü ve lakinneş şeyatıne keferu yüallimunen nasas sıhra ve ma ünzile alel melekeyni bi babile harute ve marut ve ma yüallimani min ehadin hatta yekula innema nahnü fitnetün fe la tekfur fe yeteallemune minhüma ma yüferrikune bihı beynel mer'i ve zevcih ve ma hüm bi darrıne bihı min ehadin illa bi iznillah ve yeteallemune ma yedurruhüm ve la yenfeuhüm ve lekad alimu men işterahü ma lehu fil ahırati min halakın ve le bi'se ma şerav bihı enfüsehüm lev kanu ya'lemun

( Ve o Süleymanın mülkünün ve hükümdarlığının üzerine o şeytanların okuduğuna tabi oldular. Süleyman inkar etmedi ve lakin şeytanlar inkar ettiler. İnsanlara sihiri ve Babil’ de iki melek olan Harut ve Marut’ un üzerine indirileni öğretiyorlardı. "Kesinlikle biz sınavız. O halde inkar etmeyin." diyene kadar ikisi kimseye öğretmezlerdi. Onlardan erkeğin ve eşinin arasını neyin ayırdığını öğrenirlerdi. Onlar onunla Allah’ ın izni olmadıkça kimseye zarar veremezlerdi. Onlara ne zarar verebilir ne fayda vermez öğrenirlerdi. Onu satana ahirette nasip olmadığını bilirlerdi. O nefislerini sattıkları ne kötüdür. Keşke bilmiş olsalardı. )

Tapınak Şövalyelerinin son büyük üstadının Jacobus Burgundus Molensis ( Jacques de Molay ) olduğu bilinmekte olup, IBM ( International Business Machines ) olarak bilinen firmanın ismindeki harflerin de Jacobus Burgundus Molensis ismindeki kelimelerin baş harflerini temsil ettiğine ilişkin bilgiler bulunmaktadır.

Tapınak Şövalyeleri, satanizmi din edinmişlerdir. Bugün Siyonizm / Zionism ) olarak bilinen satanik felsefe de Tapınak Şövalyeleri kaynaklıdır. Tapınakçılar tüm uygulamalarını bu sapkın felsefeye temellendirmişlerdir. Tarikat, kilisenin baskısıyla dağılmış gibi görünse de faaliyetlerini gizli olarak yeraltında sürdürmüş ve daha sonra ismini Maçon ( Mason ) ( Duvarcı Ustası ) kelimesinden alan bir cemiyet olarak tekrar tezahür etmiştir. Mason Localarında kullanılan temel sembolizm unsurları kılıç, Süleyman Tapınağı'nın iki kolonu, ortasında G harfi bulunan pergel ve gönye, duvarcı ustası önlüğü, beyaz eldiven ( Hz. Musa'nın Firavun'a ayet olarak elini koynuna sokması ve bembeyaz çıkarması ayetine dayanır. ) ve damalı zemindir. ( Bu sembollerin detayları için Bkz. "Okültizm ve Okült Sembolizm" başlıklı bölüm )


Fizikçi olarak bilinen ancak aslında okültist ve alşimist olan mason Isaac Newton, Süleyman Tapınağı'nın kroki çizimleri üzerine çalışmalar yapmıştır.




Siyonizmin temsilcileri olan ve bugün küresel şirketlerin sahibi aileler olarak açık ve gizli faaliyetlerini sürdüren Tapınak Şövalyeleri'nin amacı Tek Dünya Devleti'ni kurmak, genişletilmiş İsrail topraklarını bu devletin merkezi yapmak ve Kudüs'te Süleyman Tapınağı'nı yeniden inşa ederek şeytanın bu tapınakta dünya krallığını ilan etmesini sağlamaktır. ( Siyon Liderlerinin Protokolleri isimli kitap Siyonistlerin satanik dünya hakimiyeti felsefesi konusunda detaylı bilgiler içermektedir. )







Allah'ı zikreden Kalp

Kalp atışının ritmi ve sesi incelendiğinde bir birim "Düalite"'nin idrakine varılmaktadır. Kalp, karşıt niteliğe sahip iki hareket olan Sistol ( Kasılma ) ve Diastol ( Gevşeme ) vesilesiyle bir titreşim ( frekans ) yayıcı olarak işlev görmektedir.



Kalp, her bir düal harekette sanki "Allah" kelimesini zikrediyormuş izlenimi vermektedir. Zira Allah kelimesi iki heceden oluşmakta olup, kalp atışı da kalbin iki farklı durumundan oluşmaktadır. Kalp atış frekansını gösteren kardiyogramdaki yüksek çizgi sistol hareketini, sonrasındaki alçak çizgiler ise diastol hareketini göstermektedir. Allah kelimesinin Arapça yazılışları yanyana konduğunda ortaya kardiyogram benzeri bir görüntü çıkmaktadır.


Yetişkin bir kimsenin 10 dakikalık bir istirahatın ardından dakikadaki kalp atış adedi 60-100 aralığı nda olup, 60'ın altındaki atış adedi durumu Bradikardi ( Yavaş Nabız ) olarak adlandırılmaktadır. Görüleceği üzere kalp atışı konusunda 60 sayısı ( nümerolojik olarak 6 sayısı ) önem arzetmektedir. ( Ayrıca 1 dakikanın 60 saniyeden oluşması da bu bağlamda uyum arzetmektedir. )

Allah kelimesi Arapça "Elif, Lam, Lam ve He" harflerinden oluşmakta olup, bu harflerin ebced değerleri sırasıyla 1, 30,30 ve 5 olmaktadır. Bu sayıların toplamı ( 1+30+30+5 = 66 ) ise 66 sayısını vermekte ve yine 6 sayısı öne çıkmaktadır. ( 6 sayısı yaratılışın sembolü olup, ayrıca düalitedeki pozitif enerjiyi temsil etmektedir. )

Kur'an'da "Kalb" ( Kalp ) kelimesi inancın, bilginin, vicdanın ve idrakin merkezi olarak tanımlanmaktadır. Şuara suresinin aşağıdaki ayetlerinde "Kur'an ilminin kalbe indiği" ve "Kalbin Allah'ı zikrederek tatmin olduğu" bildirilmektedir.

26/193 - Nezele bihir ruhul emın ( Onu güvenilir ruh indirdi. )

26/194 - Ala KALBİKE li tekune minel münzirın ( Uyarıcılardan olman için senin KALBİNE, )

26/195 - Bi lisanin arabiyyin mübın ( Apaçık Arapça lisanı ile, )

26/196 - Ve innehu lefı zübüril evvelın ( Ve kesinlikle o evvelkilerin kitaplarında da vardı. )


13/28 - Ellezine amenu ve tatmeinü kulubühüm Bİ ZİKRİLLAHİ TATMEİNUL KULUB
( Onlar inanırlar ve kalpleri, Allah' ın hatırlanması ile tatmin olur. İyi bilin ki, KALPLER ALLAH'IN ZİKRİ / HATIRLANMASI İLE TATMİN OLUR. )

Ayetteki "Bi (1) zikri (2) allahi (3) tatmein (4) el (5) kulub (6)" ( Kalpler Allah'ın zikriyle tatmin olur. ) cümlesinde 6 kelime bulunmakta oluğ, Kalp kelimesi 6. kelimedir. Kalbin her atışında Allah'ı zikretmesi teşbihiyle ile bu cümle büyük bir uyum arzetmektedir.

Ayrıca "Tatmin" kelimesi "Tamamlanma" kelimesinin de kök olup, ilgili cümle "Kalpler Allah'ı zikrederek tamamlanır" olarak ifade edildiğinde de anlamlı bir durum ortaya çıkmaktadır. Zira kalp , hareketini bir birim düalite ( sistol ve diastol / zikir ) sonrasında tamamlamaktadır.










Wednesday, May 20, 2020

Matrix 4 REBORN !

İlki 1999 yılında vizyona girmiş olan ve birçok okült ezoterik mesas ve sembolizm içeren Matrix film serisinin sonuncusu olan "Matrix 4"'ün 21 Mayıs 2021 tarihinde vizyona gireceği belirtilmektedir. 


Filmleri dini ritüel ve agenda iletişim aracı olarak kullanan küresel şeytanların filmin vizyon tarihini  daha ilk filmin vizyon tarihi olan 1999 yılından da önce planlamış olmaları kuvvetle muhtemeldir.

Matrix 4 filminin teması REBORN yani "Tekrar Doğan" yani DİRİLEN olarak belirtilmektedir. Bu kavram, içinde bulunulan döngü sonu süreci ( Kıyamet / Ayağa Kalkış Günü ) itibarıyla çok şey ifade etmektedir. 

Filmin vizyona giriş tarihi ve teması Kur'an'ın 21. suresi olan Enbiya ( Haberciler ) suresinin 21. ayetiyle hem sayısal hem anlamsal uyum arzetmektedir.

21/21 - Em ittehazu aliheten minel erdı hüm YÜNŞİRUN
( Yerden ilahlar edindiler de onlar mı ÖLÜLERİ DİRİLTECEKLER? )

Ayetteki "Dirilme" kelimesinin bir anlamı da "Ruhsal ve Düşünsel Uyanış" olup, REBORN kelimesinin öncelikli anlamı da "Ruhsal Diriliş"'tir. 

21 sayısının Ruh'un sayısal sembolü* olması da okült ve nümerik sembolizmin tamamlayıcı bir yönüdür. ( * Ruh kelimesi Kur'an'da 21 kere tekrarlanmaktadır. ) 

Ayrıca Neo karakterinin filmde "Ölüyü dirilten" ve "İlahlaştırılan" bir karakter olarak tasvir edilmesi dikkat çekmektedir. Bu minvalde Neo, "Mesih" gibi tasvir edilmekte ve Mesih İsa'nın ikinci gelişi / yeniden doğuşu da** sembolize edilmektedir. Ancak bu noktada kastedilenin Mesih İsa' mı yoksa İblis mi olduğu önem arzetmektedir. Zira satanistler Haç adı verilen Mesih İsa'nın çarmıha gerilmiş  figürünü İblis'in Mesih İsa karşısındaki zaferinin sembolü addetmektedirler.

** Esas itibarıyla Mesih İsa'nın ikinci gelişi insanlar arasında Ünite / Vahdet anlayışının ve Kolektif Bilincin tesisini ve buna bağlı ruhsal uyanışı ifade etmektedir. İncil'de Mesih İsa, İnsanoğlu olarak da tanımlanmaktadır. İncil'deki şu ayetler "Ruhsal Diriliş" kavramı açısından önemlidir.

46-1 Corinthians-15-42 Ölülerin dirilişi de böyledir. Beden çürümeye mahkûm olarak gömülür, çürümez olarak diriltilir.
46-1 Corinthians-15-43 Düşkün olarak gömülür, görkemli olarak diriltilir. Zayıf olarak gömülür, güçlü olarak diriltilir.
46-1 Corinthians-15-44 Doğal beden olarak gömülür, RUHSAL BEDEN OLARAK DİRİLİR. Doğal beden olduğu gibi, ruhsal beden de vardır.
46-1 Corinthians-15-45 Nitekim şöyle yazılmıştır: "İlk insan Adem yaşayan can oldu." Son Adem'se yaşam veren ruh oldu.

Bu çerçevede Kur'an'daki Enbiya ( Haberciler ) suresinin numarasının 21 olması da ayrı bir uyum arzetmektedir.

Sonuç itibarıyla benzeri çok olan bu tip tespitler, mevcut olan tek ilmin, Allahü Teala'nın bahşettiği kutsal kitaplarda yer alan ve tüm bilimlere kaynak teşkil eden ilahi kozmik bilgiler olduğunu ispatlar niteliktedir. Bu bilgilerin ne yönde kullanılacağını ise varlıkların ruhsal tekamül seviyeleri belirlemektedir.

MPD ( Multiple Personality Disorder / Çoklu Kişilik Bozukluğu )

Bilindiği üzere Travma Bazlı Zihin Kontrol ve Programlama metodunda süjeler, kendilerinde travma etkisi yaratacak deneylere ( duygusal ve fiziksel ihtiyaçlardan mahrum bırakılma, şiddete, cinsel tacize maruz bırakma vb. ) tabi tutulmakta ve böylelikle dirençleri kırılarak zihinde bilgi ekimi  ve programlama yapılabilecek alanlar yaratılmaktadır. Bir süjeye travma anında dışarıdan verilen kodlar ( kelimeler, sayılar ) vasıtasıyla süje uzaktan kumandalı bir robota dönüştürülebilmektedir. Söz konusu kodlar dışarıdan talimat niteliğinde iletilecek bir ses frekansı, bir işaret, bir sembol, bir kelime veya bir sayı stimülasyonuyla istenildiği zaman aktive edilebilmekte ve süje bu talimatları icra eder hale getirilmektedir. 

Böylelikle süjede, istenildiği anda dışarıdan aktive edilebilen veya pasifize edilebilen ikinci kişilik oluşmaktadır. Ancak süje, ikinci kişiliği ile yaptığı faaliyetlerini ilk kişiliğine geri döndürüldüğünde hatırlamamaktadır. Dolayısıyla oluşturulmuş olan ikinci kişilik icraatlarını bilinçsiz bir şekilde, robot gibi yapmaktadır. Bu sendrom MPD ( Multiple Personality Disorder / Çoklu Kişilik Bozukluğu ) veya DID ( Dissociated Identity Disorder / Ayrışmış Kişilik Bozukluğu ) olarak anılmaktadır.

MPD sendromu gizli tarikat müridlerinde, gizli cemiyet üyelerinde, ajanlarda, sanatçılarda ve muhtelif alanlardaki ( iş, politika vb. ) öne çıkan kişilerde görülebilmektedir. Bunun sebebi, bu insanların toplumun tam kontrolüne yönelik küresel şeytani hedefler doğrultusunda sistem görevlisi olarak kullanılmakta olmalarıdır. Ancak sistem görevlilerinin, zihin programlama süreçlerinde maruz bırakıldıkları bireysel travmatik uygulamaların benzerleri toplumlara da savaş, ekonomik kriz, salgın gibi unsurlarla deneyimletilebilmektedir. 

MPD sendromu Kur'an'da "La Yeş'urun*" ( Farketmezler ) fiili vesilesiyle bildirilmektedir.
( * Yeş'urun fiili Şuur ( Bilinç ) kelimesinden türemiş olup, ayette bozgunculuk yapanların yaptıklarının bilincinde olmadıkları vurgulanmaktadır. )

2/11 - Ve iza kıle lehüm la tufsidu fil ardı kalu innema nahnü müslihun
( Ve onlara "Yerde bozgun yapmayın." denildiğinde, "Kesinlikle bizler iyileştirenleriz." derler. )

2/12 - E la innehüm hümül müfsidune ve lakin LA YEŞ'URUN
( İyi bilin ki kesinlikle onlar bozgunculardır ve lakin FARKETMEZLER. )

3/69 - Veddet taifetün min ehlil kitabi lev yüdılluneküm ve ma yüdıllune illa enfüsehüm ve ma yeş'urun
( Kitap sahiplerinden bir grubunuz sizi saptırmayı arzuladılar da nefisleri haricindekini saptırmazlar ve farketmezler. )

Ayetlerde yaptıklarının potansiyel sonuçlarını algılama yetisinden yoksun kalmış insanlardan bahsedilmektedir. 

MPD sendromu, münafıklıktan ( ikiyüzlülük ) farklı bir durum, bir mağduriyettir. Oysa ikiyüzlülük fenomeninde kişi bu tutum ve davranışının farkındadır. Hatta kendisini bu yolla menfaat elde etmede başarılı dahi addetmektedir. Ancak onun da bu tutum ve davranış içerisinde olmasının nedeni cin şeytanlarının illetikleri negatif enerji ve sihir ( büyü ) tesirleridir. 

Şeytanların büyü metodları için;

Bkz.