Çeviri

Friday, September 26, 2025

Para onlardaymış ... şöhret de onlardaymış!

Son günlerde neredeyse her eğlence mekanında çalınan, insanların bir yandan söyleyip bir yandan da dans ettiği, aşağıda sözleri yer alan şarkı, tıpkı  TV dizileri gibi, sosyokültürel dejenerasyonu, ayrışmayı, bireyselciliği ve kibiri topluma telkin etmek amacıyla kullanılan araçlardan biri niteliğindedir.

"Para bizde Şöhret bizde

Düşmanlarla yarışırız para çok para çok
Mankenlerle yarışırız güzeliz çok çok
Bütün gözler üstümüzde çekemeyen çok çok
Fiyakalı arabamız var havamız çok

Para bizde, şöhret bizde
Sizde ne var haydi söyle
Hayat bizde, herşey bizde
Sizde ne var haydi söyle

Çakallarla yarışırız para çok para çok
Sosyeteye karışırız kaliteyiz çok çok
Ailemiz zirvede markayız çok çok
Bomba gibi geliyoruz gezeriz çok

Para bizde, şöhret bizde
Sizde ne var söyle, söyle
Hayat bizde, herşey bizde
Sizde ne var haydi söyle

Para bizde, şöhret bizde
Sizde ne var söyle, söyle
Hayat bizde, herşey bizde
Sizde ne var haydi söyle

Çek saksafoncu çek, çek, çek, çek

Para bizde, şöhret bizde
Sizde ne var söyle, söyle
Hayat bizde, herşey bizde
Sizde ne var haydi söyle

Para bizde, şöhret bizde
Sizde ne var söyle, söyle
Hayat bizde, herşey bizde
Sizde ne var haydi söyle

PARA BİZDE"

Ayet örnekleri vasıtasıyla yorum yapmaya dahi gerek bırakmayan bu şarkının sözleri, zengin - fakir  düalitesi temelinde materyelizmi, tekasüre dayalı sosyal ayrışmayı, bölünmeyi, kıskançlık, kin, nefret ve düşmanlık duygularını körüklemeyi hedeflemektedir.

Böyle bir şarkının sözde "eğlence" amacıyla çalınıp söylendiği bir toplum ise ancak tedaviye muhtaç "hastalıklı bir toplum" olabilir.

Ayrıca bkz.

https://kuranilmi.blogspot.com/2025/08/paravirus.html?m=1


Monday, September 22, 2025

Elektron hızı

Kainatın özü, madde aleminin kaynak kodu ve yaşam cevheri olan Hidrojen atomunun elektronunun ortalama hızı 2,2 × 10^6 m/s olup, bu hız, ışık hızının yaklaşık 1/137’sine denk gelmektedir.

https://brainly.com/question/23902993

https://www.gauthmath.com/solution/EiZRN0qgBkc/In-the-Bohr-model-of-the-hydrogen-atom-in-the-lowest-energy-state-the-electron-o#:~:text=Physics-,In%20the%20Bohr%20model%20of%20the%20hydrogen%20atom%2C%20in%20the,5.3%C3%9710%E2%81%BB%C2%B9%C2%B9%20m

Kur'an'da iki ayette yer alan "Asğar el miskale zerrat" (Atom ağırlığının daha küçüğü) ifadesinin, bir atom altı parçacık (atomdan küçük parçacık) olan "Elektron" kelimesine işaret etmesi kuvvetle muhtemeldir. Bu ayetlerde, müteşabih nitelikli olan "Atom altı parçacıkların dahi Rab'den gizlenemeyeceği" ifadesi yer almaktadır. Bu ifadelerin teşbihen ve dolaylı olarak "kaçma, kaçma hızı" kavramlarıyla ilintisi düşünülebilir.

10/61 Ve (1) ma (2) tekunu (3) fi (4) şe'nin (5) ve (6) ma (7) tetlu (8) min (9) hu (10) min (11) kur'anin (12) ve (13) la (14) ta'melune (15) min (16) amelin (17) illa (18) kunna (19) aley (20) kum (21) şuhuden (22) iz (23) tufidune (24) fi (25) h (26) ve (27) ma (28) ya'zubu (29) an (30) rabbi (31) ke (32) min (33) miskali (34) ZİRRATİN (35) fi (36) el (37) erdi (38) ve (39) la (40) fi (41) el (42) semai (43) ve (44) la (45) ASĞARA (46) min (47) zalike (48) ve (49) la (50) ekbera (51) illa (52) fi (53) kitabin (54) mubin (55)

( Ve ne iş içinde olursan ol, Kur'an'dan ne okursan oku, siz ona dalmışken, üzerinize şahitler olacağımız iş haricinde iş yapmazsınız. Yerde ve gökte ZERRE ağırlığı ölçüsünden hiçbir şey Rab’binden gizli kalamaz. Bundan DAHA KÜÇÜĞÜ ve daha büyüğü apaçık kitapta olması haricinde yoktur. )

34/3 Ve (1) kale (2) ellezine (3) keferu (4) la (5) te'ti (6) na (7) el (8) saah (9) kul (10) bela (11) ve (12) rabb (13) i (14) le (15) te'tiye (16) enne (17) kum (18) alimi (19) el (20) ğayb (21) la (22) ya'zubu (23) an (24) hu (25) miskalu (26) ZERRATİN (27) fi (28) el (29) semavati (30) ve (31) la (32) fi (33) el (34) erdi (35) ve (36) la (37) ASĞARU (38) min (39) zalike (40) ve (41) la (42) ekberu (43) illa (44) fi (45) kitabin (46) mubin (47)

( Ve o inkar edenler "Bize saat gelmez." dediler. De ki: "Bilakis ve Rab’bim, size kesinlikle gelecektir. Gaybı bilendir. Ne göklerde, ne de yerde zerre ağırlığı ölçüsü bile O’ndan gizli kalamaz. Bundan DAHA KÜÇÜĞÜ ve daha büyüğü apaçık kitapta olmasının haricinde yoktur." )

Yukarıdaki iki ayette yer alan "Asğar" (Daha küçüğü) ifadesi "Elektron"'a işaret etmekte gibi olup, ayetlerde, en yukarıda verile sayısal değerlerle nümerolojik uyum da görülmektedir.

- İlk ayetteki "Asğar" kelimesinin sıra numarası 46 (4+6 = 10 ... 1) olup, ayette 55 (5+5 = 10 ... 1) kelime bulunmaktadır. Bu durum iki adet 1 tezahürü ile 11 sayısının bir temsili gibidir.

- İkinci ayetteki "Asğar" kelimesinin sıra numarası 38 (3+8 = 11) olup, ayette 47 (4+7 = 11)  kelime bulunmaktadır.

- Ortaya çıkan 11 nümerolojisi, elektronunun ortalama hızını m/s cinsinden ifade eden "2,2 x 10^6" kodundaki rakamların toplamına (2+2+1+0+6 = 11) eşittir.

- Ayrıca elektron hızının, ışık hızına oranını temsil eden "1/137" ifadesi de nümerolojik olarak 1 ve 11 (1+3+7 = 11) sayılarını içermek suretiyle konu bağlamında nümerolojik uyum arzetmektedir.

- "Asğar" kelimesinin 2 (1+1) ayette geçmesi de 11 sayısına bir işaret addedilebilir.

Sunday, September 21, 2025

Tek ve Çift sayılar

Sayısal kodların özünü oluşturan 10 adet sayı bulunmakta olup, bunlar "tek haneli sayılar" olarak adlandırılan 0 ile 9 arasındaki sayılardır.

Tek haneli sayılardan 5 tanesi "Tek", 5 tanesi ise "Çift" sayıdır.

Tek sayıların toplamı: 1 + 3 + 5 + 7 + 9 = 25 ... (2+5 = 7)

Çift sayıların toplamı: 0* + 2 + 4 + 6 + 8 = 20 ... (2+0 = 2)

olmaktadır. Bu sayıların nümerolojik değerlerinin 7 ve 2 olması, yaratılışın temel kodlarından olan ve evvelce defaatle incelenmiş olan "Seb'an minel mesani" (İkili Yedi) kavramı açısından dikkat çekmektedir.

* Bir n sayısı "2n + 1" biçiminde ifade edilebiliyorsa "Tek sayı", "2n" olarak ifade edilebiliyorsa "Çift sayı" olarak kabul edilir. 0 sayısı 2n (2x0 = 0) olarak ifade edilebildiği için çift sayı kabul edilmektedir.

Fecr suresinin aşağıdaki ayeti "Tek sayı" ve "Çift sayı" kavramlarına da işaret etmekte gibidir.

89/3 Ve (1) EL (2) ŞEF'İ (3) ve (4) EL (5) VETR (6)

(وَالشَّفْعِ وَالْوَتْرِۙ)

( Ve ÇİFT ve TEK, )

- Ayetteki "El şefi" (Çift) kelimesi ayetin 2. kelimesi, "El vetr" (Tek) kelimesi ise ayetin 5. kelimesidir. Bu kelimelerin sıra numaraları olan sayılar, kelimelerin anlamlarına uygun olarak, sırasıyla çift ve tek sayılardır.

- "El şefi" (الشَّفْعِ) (Çift) kelimesinin ebced değeri 481 olup, bu sayının nümerolojik değeri olan 4 sayısı bir çift sayıdır. (4+8+1 = 13 ... 1+3 = 4)

- "El vetr" (الْوَتْرِۙ) (Tek) kelimesinin ebced değeri 637 olup, bu sayının nümerolojik değeri olan 7 sayısı bir tek sayıdır. (6+3+7 = 16 ... 1+6 = 7)

- Ayetin kodunun numerolojik değeri 2 (8+9+3 = 20 ... 2), ayetteki "El şefi" ve "El vetr" kelimelerinin sıra numaralarının toplamı ise 7 (2+5 = 7) olmaktadır. Bu durum da bir "İkili Yedi" tezahürü olarak dikkat çekmektedir.

- Ayrıca "El şefi" (الشَّفْعِ) ve "El vetr" (الْوَتْرِۙ) kelimeleri 5'er harften oluşmaktadır. Bu durum, tek haneli sayıların 5 adet çift, 5 adet tek sayıdan oluşmasıyla uyum arzetmektedir.

Kun (Ol!)

"Yok" halinden "Var" haline geçiş ilahi nizamın temel düalitesini ve döngüsünü temsil eden ikilidir. Bu halden hale geçiş ve hal değişimi fenomeninin kaynağı, kitapta Rab'bin "kelimesi" olan "Kun" (Ol) fiili ile temsil edilmektedir.

"Kun" (Ol) fiili kitapta ilk kez Bakara suresinin aşağıdaki ayetinde, geçit portalını, halden hale geçişi, düaliteyi, döngüyü simgeleyen 11 sayısı, döngüyü, döngü sonunu, tamamlanmayı, olgunlaşmayı, "olmayı" simgeleyen 7 sayısı ve döngüsel düaliteyi simgeleyen "İkili yedi" kavramı ile uyumlu şekilde yer almaktadır. 

2/117 Bediu (1) el (2) semavati (3) ve (4) el (5) ard (6) ve (7) İZA (8) KADA (9) EMRAN (10) FE (11) İNNE (12) MA (13) YEKULU (14) LEHU (15) KUN (16) FE (17) YEKUN (18)

( O gökleri ve yeri yaratandır. BİR İŞE HÜKMETTİĞİNDE, KESİNLİKLE ONA "OL." DER DE O OLUR.  )

- Ayetin kodunun nümerolojik değeri 11 olmaktadır.

- "İza (1) kada (2) emran (3) fe (4) inne (5) ma (6) yekulu (7) lehu (8) kun (9) fe (10) yekun (11)" (Bir işe hükmettiğinde, kesinlikle ona "Ol!" der de o olur.) cümlesi 11 kelimeden oluşmaktadır.

- "Kun fe yekun" (كُنْفَيَكُونُ) (Ol ve olur.) ifadesinin ebced değeri olan 236 sayısının nümerolojik değeri 11 olmaktadır. (Kef 20 + Nun 50 + Fe 80 + Ya 10 + Kef 20 + Vav 6 + Nun 50 = 236 .... 2+3+6 = 11) 

- Kur'an'da Rab'bin "Oldurma" emrini temsil edem "Kun" (Ol) fiili 10 kere, "Kunu" (Olun) fiili ise 10 kere tekrar edilmekte olup, bu durum da bir 11 tezahürü niteliğindedir.

- "Kun" (كُنْ) (Ol) kelimesinin ebced değeri olan 70 sayısının nümerolojik değeri 7 olmaktadır.

- Ayet numarası olan 117 sayısı, 11 ve 7 sayılarını yani "İkili Yedi"'yi içermesi açısından dikkat çekmektedir.

- Ayetin ebced değeri olan 4111 sayısının nümerolojik değeri 7'dir.

İncil'de, her şeyin "Kelime" ile var olduğunun bildirildiği aşağıdaki ayet de, kodu itibarıyla 7 ve 11 sayılarına işaret etmektedir.

43-John-1-1 Başlangıçta KELİME vardı. KELİME Tanrı'yla birlikteydi ve KELİME Tanrı'ydı.

- Ayetin sure numarası olan 43 sayısının nümerolojik değeri 7 olup, ayetin numarası olan 1-1 de 11 sayısına işaret etmektedir. Bu durum da bir "İkili Yedi" tezahürüdür.

Teveat'ta, Rab'bin "Ol" emrine işaret eden ayet 

Genesis 1-3 Va (1) yomer (2) Elohim (3) YEHİ (4) or (5) va (6) YEHİ (7) or (8)

(Ve dedi Tanrı "Işık OLSUN" ve ışık oldu.)

- Ayetteki "Yehi" (Olsun) kelimesinin gematria değeri 25 olup, bu sayının nümerolojik değeri 7'dir. Ve bu kelime ayette 2 kere tekrarlanmaktadır. .... İkili Yedi

- Ayetteki "Yehi" kelimelerinin sıra numaralarının toplamı da 11 (4+7 = 11) olmaktadır. 

15/87 Ve lekad ateynake SEB'AN MİNEL MESANİ vel kur'anel azim

( Ve biz sana İKİLİLERDEN YEDİYİ ve büyük Kur'an’ı verdik. )

Friday, September 19, 2025

Güneş Yılı ve Ay Yılı hesabı

Dünya’nın, Güneş etrafında bir tam turunu tamamlaması süresini esas alan zaman dilimine (periyod) Güneş Yılı (Solar Year), Ayın evrelerinin (yeni aydan yeni aya) 12 kez tamamlanması ile oluşan zaman dilimine is Ay Yılı (Lunar Year) adı verilmektedir. 

Ay’ın evrelerinin toplam süresini yani 29.5 günü baz alan, Ay Yılı, 354 gün (12 ay *29.5 gün) olup, Güneş yılına (365 gün) göre 11 gün daha kısadır. “Hicri Takvim”, Ay Yılı’na göre oluşturulmuştur.

6/96 Faliku (1) el (2) isbah (3) ve (4) ceale (5) el (6) leyle (7) sekenen (8) ve (9) el (10) ŞEMSE (11) ve (12) el (13) KAMERA (14) husbana (15) zalike (16) takdiru (17) el (18) azizi (19) el (20) alim (21) 

( Sabahı yarıp açan ve geceyi sükunet, GÜNEŞ'i ve AY'ı hesaplama kılandır. Bu, yüce bilenin takdiridir. )


“Güneş’in ve Ay’ın hesaplama" olduğuna dikkat çekilen yukarıdaki ayetteki “Şems” (Güneş) kelimesinin sıra numarasının 11 olması, Güneş ve Ay Yılları arasındaki gün farkına işaret olabilir.

Yunus suresinin aşağıdaki ayetinde ise “Ay’ın evreleri bazında sene belirleme” kavramına yani Ay Yılı sistemine (Hicri Takvim), “Ay’a duraklar takdir ettik / ölçülendirdik.” ifadesiyle dikkat çekilmekte gibidir.

10/5 Huve (1) ellezi (2) ceale (3) el (4) şemse (5) diyaen (6) ve (7) el (8) KAMERA (9) nuran (10) ve (11) KADDERA (12) hu (13) menazile (14) li (15) ta'lemu (16) adede (17) el (18) sinine (19) ve (20) el (21) hisab (22) ma (23) haleka (24) allahu (25) zalike (26) illa (27) bi (28) el (29) hakk (30) yufassilu (31) el (32) ayati (33) li (34) kavmin (35) ya'lemun (36) 

( Senelerin adedini ve hesabını bilmeniz için Güneş’i ışık, AY’ı aydınlık kılan ve ona duraklar ÖLÇÜLENDİREN O'dur. Allah bunu gerçek haricinde yaratmadı. Bilen kavim için ayetleri ayrıntılandırıyor. )

- Ayetteki “Kamer” (Ay) ve “Kadderna” (Ölçülendirdik) kelimelerinin sıra numaralarını temsil eden sayılardaki rakamların toplamı 12 (9+1+2 = 12) olmaktadır ki bu sayı Ay Yılı’nı gün cinsinden ifade eden 354 sayısının nümerolojik değeridir.

- Ayette, hesaplamaya işaret eden “Kadderna” (Ölçülendirdik) kelimesinin sıra numarasının 12 olması da yine 354 sayısına nümerolojik açıdan bir işaret gibidir. 

- Ayrıca Ay Yılı'nda 12 ay evresi bulunması da, ayetteki “Kadderna” (Ölçülendirdik) kelimesinin sıra numarasıyla uyum arzetmektedir. 

Rahman suresinin aşağıdaki ayetinde de Güneş ve Ay ile ilgili hesaplamalara dikkat çekilmektedir.

55/5 El (1) şemsu (2) ve (3) el (4) kameru (5) bi (6) husban (7) 

( Güneş ve Ay hesap iledir. )

Ayetin numarası olan 5 sayısı ile ayetteki kelime adedi olan 7 sayısının (ki 7. kelime “Husban” (Hesap) kelimesidir) toplamı, yine Ay Yılı’nı gün cinsinden ifade eden 354 sayısının nümerolojik değeri yani 12 olmaktadır. (5+7 = 12)


Yeri delemezsin

Dünya’nın yüzeyinden merkezine olan ortalama uzaklık yaklaşık 6.371 km’dir. 


                                              


En'am suresinin aşağıdaki ayetindeki "Yerde delik açmak" ifadesi ve ilgili nümerik yapı vasıtasıyla "yerin yarıçapına" yani yüzeyden "yerin merkezine olan uzaklığa" işaret edilmekte gibidir.

Aşağıdaki ayette, "yerde delik açmak" ve "göğe merdiven dayamak" ifadeleriyle, müteşabih olarak "yerin merkezine inmek" ve "göğe yükselmek" kavramlarına işaret edilmektedir.

6/35 Ve (1) in (2) kane (3) kebura (4) aley (5) ke (6) i'radu (7) hum (8) fe (9) in (10) isteta'te (11) en (12) tebteğiye (13) NEFEKAN (14) Fİ (15) EL (16) ERDİ (17) ev (18) sullemen (19) fi (20) el (21) semai (22) fe (23) te'tiye (24) hum (25) bi (26) ayeh (27) ve (28) lev (29) şae (30) allahu (31) le (32) cemea (33) hum (34) ala (35) el (36) huda (37) fe (38) la (39) tekun (40) enne (41) min (42) el (43) cahilin (44)

( Ve eğer onların dönmeleri sana büyük sıkıntı olduysa, o halde YERİN İÇİNDE DELİK veya göğe merdiven aramaya istidatın varsa, haydi onlara ayet getir. Şayet Allah dileseydi, onları yönlendirme üzerinde toplardı. O halde kesinlikle cahillerden olma. )

- Ayetin, "Nefekan fil erdi" (Yerde delik açma) ifadesiyle sonlanan ilk cümlesinde 17 kelime bulunmakta olup, "Erd" (yer) kelimesi 17. kelimedir. Bu sayı, dünyanın merkezine olan uzaklığı km cinsinden ifade eden 6371 sayısının nümerolojik değeridir. (6+3+7+1 = 17)


Dağa erişemezsin

Nepal'de bulunan ve "Himalayalar" olarak isimlendirilmiş olan sıradağların en yüksek noktası olan "Everest" tepesinin deniz seviyesinden yüksekliği 8849 metredir. 

Everest'e ilk tırmanış 29 Mayıs 1953 tarihinde Edmund Hillary ve Tenzing Norgay tarafından gerçekleştirilmiştir.

https://tr.wikipedia.org/wiki/Everest_Da%C4%9F%C4%B1


Kur'an'da "Dağın yüksekliği" temasına en net vurgu yapılan ayetler İsra ve Mürselad surelerinin aşağıdaki ayetleridir. 

İsra 37 - Ve (1) la (2) temşi (3) fi (4) el (5) erdi (6) meraha (7) inne (8) ke (9) len (10) tahrika (11) el (12) erda (13) ve (14) len (15) tebluğa (16) el (17) CİBALE (18) TULA (19) 

( Ve yerde gösteriş yaparak yürüme. Kesinlikle sen yeri yaramazsın ve DAĞA DA BOYCA ERİŞEMEZSİN. )

- Everest tepesinin deniz seviyesinden yüksekliğini metre cinsinden ifade eden 8849 sayısının nümerolojik değeri 11 olmaktadır. (8+8+4+9 = 29 ... 2+9 = 11)

- Everest tepesine ilk tırmanış tarihindeki günü temsil eden 29 sayısının nümerolojik değeri de 11'dir.

- Yukarıdaki ayetin numarası olan 37 sayısı ile ayetteki kelime adedini ifade eden 19 sayısının toplamının nümerolojik değeri de 11 olmaktadır. (37+19 = 56 ... 5+6 = 11)

Konuyla ilgili ikinci ayette de benzer nümerolojik yapı mevcutur.  

Mürselad 27 - Ve (1) cealna (2) fi (3) ha (4) REVASİYE (5) ŞAMİHATİN (6) ve (7) eskayna (8) kum (9) maen (10) furaten (11) 

( Ve onun içinde YÜKSEK DAĞLAR oluşturduk ve size tatlı su akıttık. )

- Ayetin numarası olan 27 sayısı ile ayetteki kelime adedini ifade eden 11 sayısının toplamının nümerolojik değeri de 11 olmaktadır. (27+11 = 38 ... 3+8 = 11)

Allah’ın “Yer”i geniştir

Dünya’nın yüzölçümü 510 milyon km2’dir. 

https://en-m-wikipedia-org.translate.goog/wiki/Earth?_x_tr_sl=en&_x_tr_tl=tr&_x_tr_hl=tr&_x_tr_pto=tc

https://brainly.com/question/43229113

Bu sayının nümerolojik değeri 6 (5+1+0 = 6) olup, aşağıdaki ayetlerde bu bilgiyle semantik ve nümerik uyum arzeden ifadeler bulunmakta gibidir.

"Allah'ın yeri geniştir." ifadesi ilk kez aşağıdaki ayette geçmektedir.

4/97 İnne (1) ellezine (2) teveffa (3) hum (4) el (5) melaiketu (6) zalimi (7) enfusi (8) him (9) kalu (10) fi (11) ma (12) kuntum (13) kalu (14) kunna (15) mustad'afine (16) fi (17) el (18) ard (19) kalu (20) E (21) LEM (22) TEKUN (23) ERDU (24) ALLAHİ (25) VASİATEN (26) fe (27) tuhaciru (28) fi (29) ha (30) fe (31) ulaike (32) me'va (33) hum (34) cehennem (35) ve (36) saet (37) mesira (38) 

( O meleklerin vefat ettirdikleri kesinlikle nefislerine zulmederler. "İçinde ne oldunuz?" derler. "Bizler yerin içinde zayıf bırakılanlar olduk." derler. "ALLAH’IN YERİ GENİŞ DEĞİL MİYDİ? Orada hicret edip ayrılsaydınız ya." derler. İşte onlar, onların mekanları cehennemdir. Ne kötü varış yeridir. )

- Ayette yer alan “E (1) lem (2) tekun (3) erd (4) allahi (5) vasiah (6) ” (Allah’ın yeri geniş değil miydi?) cümlesi 6 kelimeden oluşmaktadır. 

- Yukarıdaki cümleyi oluşturan kelimelerin ayetteki sıra numaralarının toplamının nümerolojik değeri de 6 sayısını vermektedir. (21+22+23+24+25+26 = 141 ... 1+4+1 = 6)

- 3 kelimeden oluşan “Erd allahi vasiah” (Allah’ın yeri geniştir.) ifadesi Kur’an’da iki kere (4/97 ve 39/10 kodlu ayetler) geçmektedir. Dolayısıyla toplam 6 kelime söz konusu olmaktadır ki bu sayı Dünya’nın  yüzölçümünün nümerolojik değeridir.

Thursday, September 18, 2025

Miskale zerrah

Her maddenin 1 molünde 6,022×10^23 adet atom bulunmaktadır. Bu sabit sayı, İtalyan kimyager Amedeo Avogadro'nun ismiyle anılmakta olup, sayıya Avogadro Sayısı denmektedir. 

Maddenin en küçük yapı taşı olan "Atom" kelimesinin Arapçadaki karşılığı "Zerre" kelimesidir. "Zerre" kelimesi Kur'an'da 6 kere tekrarlanmakta olup, bu kelimenin ilk kez geçtiği ayetteki nümerik yapı Avogadro Sayısı ile uyum arzetmektedir.

4/40 İnne (1) allahe (2) la (3) yazlimu (4) MİSKALE (5) ZERRAH (6) ve (7) in (8) teku (9) hasenetey (10) yudaif (11) ha (12) ve (13) yu'ti (14) min (15) ledun (16) hu (17) ecran (18) azima (19) 

( Kesinlikle Allah ZERRE AĞIRLIĞINDA dahi zulmetmez. Eğer iyilik olursa onu kat kat artırır ve indinden büyük ödül verir. )

- Kur'an'da 6 kere tekrarlanan "Zerre" kelimesi, ilk kez geçtiği yukarıdaki ayette de 6. kelimedir. Bu sayı Avogadro Sayısı'nda virgülden önce yer alan sayıdır.

- Ayetin numarası olan 40 sayısının nümerolojik değeri olan 4 sayısı, Avogadro sayısında 6'dan sonraki virgülün ardından gelen "022" sayısının nümerolojik değeridir.

- Ayetin sure numarası olan 4 sayısı ile ayetteki kelime adedini temsil eden 19 sayısının toplamı da 23 sayısını vermektedir ki bu sayı Avogadro sayısında "6,022" sayısından sonra gelen "x 10^23" ifadesindeki üs değerine eşittir.

- "Miskale zerrah" (مِثْقَالَ ذَرَّةٍۚ) kelime ikilisinin ebced değeri olan 1576 sayısının nümerolojik değeri 19 olup, bu sayı ayetteki kelime adedine eşittir.

- "Miskale zerrah" (مِثْقَالَ ذَرَّةٍۚ) kelime ikilisinin ebced değerinin ikinci dereceden nümerolojik değeri 10 (1+9 = 10) olup, bu sayı Avogadro sayısındaki kök kısım olan "6,022" sayısının nümerolojik değerine eşittir. (6+0+2+2 = 10)


Kenarlarından eksiltme ve Telomer kısalması

Telomerler*, kromozomların uçlarında bulunan ve koruyucu kalkan işlevi gören DNA dizileridir. Telomerlerin varlığı, kromozom uçlarının birbirlerine yapışmalarını ve buna bağlı olarak genetik karışıklık oluşmasını engellerler.

* Telos (Uç, Son, Kenar, Sınır) + Meros (Parça, Bölüm, Kısım, Birim) (Uç Parça) (gre.)

Telomerler her hücre bölünmesinde kısalmaktadırlar. Bir insanın normal bir ömür süreci içinde, doğum ve ölüm arası ortalama telomer kısalması %50 seviyesindedir. Bi başka deyişle, doğum safhasında telomer uzunluğu ortalama olarak 10000 bp (baz çifti) iken bu sayı ölüm safhasında 5000 bp seviyesine kadar gerilemektedir.

https://revistapesquisa.fapesp.br/en/telomere-degradation-determines-lifespan/


Yaşlanma Süreci ve Telomer kısalması

Dünyanın hammaddesi olan su ve topraktan yaratılmış olan insan, anatomik özellikleri itibarıyla dünya ile özdeş niteliklere haizdir. 

Ra'd suresinin aşağıdaki ayet ikilisindeki ifadeler, insan - dünya benzerliği bazında dikkate alındığında, "telomer kısalması" fenomenine işaret etmekte gibidir.

13/40 Ve in ma nuriyenneke ba'dallezi neiduhum ev NETEVEFFEYENNEKE fe innema aleykel belağu ve aleynel hisab

( Ve eğer sana o vaad ettiğimizin bazısını gösterirsek veya SENİ VEFAT ETTİRİRSEK, artık kesinlikle ulaştırma senin üzerine ve hesap bizim üzerimizedir. )

13/41 E (1) VE (2) LEM (3) YERAV (4) ENNA (5) NE'Tİ (6) EL (7) ERDA (8) NENKUSU (9) HA (10) MİN (11) ATRAFİ (12) HA (13) ve (14) allahu (15) yahkumu (16) la (17) muakkibe (18) li (19) hukmi (20) h (21) ve (22) huve (23) seriu (24) el (25) hisab (26) 

( YERE NASIL GELDİĞİMİZİ VE ONU KENARLARINDAN EKSİLTTİĞİMİZİ GÖRMÜYORLAR MI? Ve Allah hükmeder. O’nun hükmünü batıl kılacak kimse yoktur. O hızlı hesaplayandır. )

- Yukarıdaki ilk ayette "Vefat" yani "Ölüm"den, ikinci ayette ise "Kenarlardan eksilme" fenomeninden bahsedilmektedir. Bu ifadeler "Telomer kısalması sonucu ölüm" kavramına işaret niteliğindedir.

- İkinci ayetin, "Kenarlardan eksilme" fenomeninden bahsedilen ilk cümlesi 13 kelimeden oluşmakta olup, ayette 26 kelime bulunmaktadır. İlk cümlenin, kelime adedi bazında ayetin%50'lik (13/26) kısmını oluşturması, bir ömür süresi boyunca gerçekleşen ortalama telomer kısalması oranına eşittir.

Enbiya suresinin aşağıdaki ayetinde ise, "İnsan ömrü" ve  "Kenarlardan eksilme" kavramlarının ilişkilendirilmiş olması, söz konusu ayetlerde "Telomer kısalması"na işaret edildiğini teyid eder niteliktedir.

21/44 Bel (1) metta'na (2) haulai (3) ve (4) abae (5) hum (6) hatta (7) TALE (8) ALEY (9) HİM (10) EL (11) UMUR (12) e (13) fe (14) la (15) yeravne (16) enna (17) NE'Tİ (18) EL (19) ERDA (20) NENKUSU (21) HA (22) MİN (23) ATRAFİ (24) HA (25) e (26) fe (27) humu (28) el (29) ğalibun (30)

( Bilakis, işte onları ve onların babalarını faydalandırdık. Hatta ÖMÜR ONLARA UZUN GELDİ. Peki, YERE NASIL GELDİĞİMİZİ VE ONU KENARLARINDAN EKSİLTTİĞİMİZİ görmezler mi? O halde, galipler onlar mıdır? )

Ayetteki "Umur" (Ömür)* ve "Atraf" (Kenarlar) kelimelerinin sıra numaraları 12 ve 24 olup, yine %50 oranı dikkat çekmektedir. 

*Analizde "Ömür" kelimesinin referans alınmasının sebebi "kenarlardan eksilmenin" anatomik olarak "ömür" ile ilgisi olmasındandır.

Teleportasyon (Işınlama) fenomeni

Teleportasyon, bir nesnenin belirli bir konumdan başka bir konuma fiziksel olarak aktarılması anlamıa gelen teorik bir kavramdır. Bu kavram “ışınlanma” olarak da bilinmektedir.

Teleportasyon şu anda sadece kuantum seviyesinde yani “qubit” seviyesinde gerçekleştirilebilmektedir. Bir başka deyişle şu anda sadece fotonlar, süperiletken qubitler veya atomik yapılar gibi tek parçacık veya çok küçük sistemlerin kuantum durumları taşınabilmektedir. Fiziksel nesnelerin veya nesne & insan  topluluklarının teleportasyonu halen gerçekleştirilebilmiş değildir. 

“Bir fotonun ışınlaması” başlıklı basın haberi linki aşağıdadır.

https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-40618322

                         

Teleportasyon fenomenindeki bazı önemli kavramlar şöyledir.

Qubit : bilgisayar yazılım teknolojisinde sadece 0 ve 1 değeri alabilen “Bit”in, superpozisyon arzeden hali olup, hem 0 hem 1 durumunda bulunabilme özelliğine sahiptir.

Dolanıklık: İki qubitin ayrı sistemler olmayıp, tek bir kuantum sisteminin parçaları olma durumu. Yani herhangi bir uyarana aynı anda tepki vermeleri durumu.

Korelasyon: Bir qubit ölçüldüğü anda, diğerinin durumunun da anında ve uzaktan belirlenmesi durumu

Bell Durumu : Bell Durumu, iki kuantum bitinin (qubit) dolanık olduğu özel bir kuantum süperpozisyon hali olarak tanımlanmakta olup, kuantum teleportasyon ve kuantum iletişimde bilgi taşıyan ve iki qubitin ayrı değil tek bir sistem olarak davranmasını sağlayan yapıtaşıdır. Bell Durumu’nun dört farklı hali bulunmakta olup, sayısal bazda şu şekilde formüle edilmektedirler. (Her Bell Durumu, dört boyutlu vektör uzayında normalleştirilmiş bir vektördür.)

Bell Durumu 1 

Φ = 1/ √2(00+11) .... Sayısal vektör olarak 0,7071, 0, 0, 0,7071

%50 olasılıkla 00, %50 olasılıkla 11 sonucunu veren, artı fazlı dolanık Bell durumu.

Bell Durumu 2

Φ = 1/ √2(00-11)  .... Sayısal vektör olarak 0,7071, 0, 0, -0,7071

%50 olasılıkla 00, %50 olasılıkla 11 sonucunu veren, fakat aralarında eksi işaretli faz farkı bulunan dolanık Bell durumu

Bell Durumu 3

Ψ = 1/ √2(01+10) .... Sayısal vektör olarak 0, 0,7071, 0,7071, 0 

%50 olasılıkla 01, %50 olasılıkla 10 sonucunu veren, artı fazlı dolanık Bell durumu

Bell Durumu 4

Ψ = 1/ √2(01-10) .... Sayısal vektör olarak 0, 0,7071, -0,7071, 0

%50 olasılıkla 01, %50 olasılıkla 10 sonucunu veren, fakat aralarında eksi işaretli faz farkı bulunan dolanık Bell durumu

Yukarıda görüleceği üzere Bell Durumu’nun nihai değerleri olan tekrarlı sayısal vektör 0,7071 ve nihai 11 (ve 0,1 ve 10) sonucu, 7 ve 1 sayıları itibarıyla, düalitenin, döngünün ve halden hale geçişin sembolü olan “11” ve “İkili Yedi” kavramlarına işaret etmekte gibidirler.

Kur’an’ın her ayeti, yaratılışın kaynak kodlarının bir yansıması olup, Neml suresinin  aşağıdaki ayet üçlüsünde de “Teleportasyon” fenomenine ilişkin semantik ve nümerik kodlar yer almakta gibidir. 

27/38 Kale (1) ya (2) eyyu (3) ha (4) el (5) meleu (6) eyyu (7) kum (8) ye'ti (9) ni (10) bi (11) arşi (12) ha (13) kable (14) en (15) ye'tu (16) ni (17) muslimin (18) 

( "Ey ileri gelenler, bana teslim olanlar olarak gelmelerinden önce, hanginiz bana onun tahtını getirir." dedi. )

27/39 Kale (1) ifritun (2) min (3) el (4) cinni (5) ene (6) ati (7) ke (8) bi (9) hi (10) kable (11) en (12) tekume (13) min (14) mekami (15) k (16) ......

( Cinlerden İfrit "Ben onu sana, sen makamından kalkmadan önce getiririm. ......)

27/40 Kale (1) ellezi (2) inde (3) hu (4) ilmun (5) min (6) el (7) kitabi (8) ene (9) ati (10) ke (11) bi (12) hi (13) kable (14) en (15) yertedde (16) iley (17) ke (18) tarfu (19) k (20) ........

( Kitaptan o ilmi indinde olan "bakışının sana dönmesinden önce* ben sana onu getiririm." dedi. ...... )

*Bir göz kırpma süresinden daha kısa süre içinde

- Ayet grubunun  ilk ayetinin kodunun nümerolojik değeri 11 olmaktadır. (2+7 = 9 ve 3+8 = 11 ... 9+1+1 = 11)

- Ayet grubunun ilk ayetinin numarası olan 38 sayısının nümerolojik değeri de 11 (3+8 = 11) olmaktadır.

- Ayet grubunun ilk ayetinin numarası olan 38 sayısının nümerolojik değeri olan 11 sayısı ile ayetteki kelime adedi olan 18 sayısının nümerolojik değeri olan 9 sayısındaki rakamların toplamı 11 (1+1+9 =11) olmaktadır.

- Surenin numarası 27 olup, bu sayıdaki 2 ve 7 rakamları “İkili Yedi” kavramına işaret niteliğindedir.

- Ayet üçlüsündeki ayetlerin numaralarındaki rakamların toplamı da 27 sayısını vermektedir. (3+8+3+9+4+0 = 27)

- Yukarıdaki ayet üçlüsünün son iki ayetinin, ana mesajı içeren, ilk cümlelerinde sırasıyla 16 ve 20 kelime bulunmaktadır ki bu sayıların nümerolojik değerleri 7 (1+6 = 7) ve 2 (1+1)'dir. 

Sonsuzluk sembolü "Altın"

“Altın” elementi, sembolü “Au”* olan ve periyodik tablonun 6. periyodunda ve 11. grubunda yer alan metal bir elementdir. Altının kimyasal olarak oldukça inert olması, çoğu aside, oksitleyiciye veya normal çevre koşullarına karşı dayanıklı, paslanmaz olması onu mistik sembolizmde “sonsuzluk” kavramının sembolü yapmıştır.

*”Au” sembolünün kaynağı Latince “Aurum” (Altın) kelimesidir ki bu kelimenin köknei de “Aura” (Atmosfer, Nefes, Çevreleyen atmosfer, Işık halesi, Çevreleyen parlaklık” kelimesidir. Spritüalizmde, insanı çevreleyen ve ışık halesi olarak tasvir edilen enerji alanı “Aura” olarak adlandırılmaktadır.


Sonsuzluk kavramının sembolü olan 8 sayısı ile Altın arasında nümerik bir ilinti dikkat çekmektedir.

- Altının periyodik tablodaki grup numarasında ile periyod numarasında yer alan rakamların toplamı 8 sayısını vermektedir. (1+1+6 = 8)

- Altının atomik ağırlığı 197 u olup, bu sayının nümerolojik değeri de 8 olmaktadır. (1+9+7 = 17 ... 1+7 = 8)

- Altının, kristal yapısı, FCC (Face-Centered Cubic) nitelikli olup, 8 köşeli kübik bir yapı arzetmektedir. Bir başka deyişle katı haldeki Altın atomları tek tek dolaşmayıp, daima 12 atom içeren kübik bir yapı halinde bulunmaktadırlar. (Küpün sekiz köşesinde birer atom, küpün dört yüzünde de birer atom)

Altın atomlarının FCC (Face-Centered Cubic) formatındaki kübik konumlanması

“Zeheb” (Altın) kelimesinin Kur’an’daki tezahürü 8 sayısı ile ilintili bir durum arzetmektedir.

- “Zeheb” (Altın) kelimesi ayetlerde 8 kere tekrarlanmaktadır.

- “Zeheb” kelimesinin geçtiği ayetlerin numaralarının toplamı 350 olup, bu sayının nümerolojik değeri de 8 (3+5+0 = 8) olmaktadır. 

Al’i İmran 14 ve 91, Tevbe 34, Kehf 31, Hacc 23, Fatir 33, Zuhruf 53 ve 71 .... (14+91+34+31+23+33+53+71 = 350 ... 3+5+0 = “8”)

- "Zeheb" kelimesinin, Fatir suresinde geçtiği ayetin numarası 33 (3+3 = 6), bu kelimenin ayetteki sıra numarası ise 11 olup, bu durum Altının periyodik tablodaki koordinatlarına (6. grup, 11. periyod) işaret niteliğindedir. 

Fatir 33 Cennatu (1) adnin (2) yedhulune (3) ha (4) yuhallevne (5) fi (6) ha (7) min (8) esavira (9) min (10) ZEHEBİN (11) ve (12) lu'lua (13) ve (14) libasu (15) hum (16) fi (17) ha (18) harir (19) 

( İkamet bahçeleri, oraya gireceklerdir. Orada ALTINdan ve inciden bilezikler takınacaklar. Orada elbiseleri ipektir. )

- “Zeheb” kelimesinin son kez geçtiği surenin ismi “Zuhruf” (Süs, Zinet, Yaldız, Altın) olup, “Zeheb” kelimesinin bu surede yer aldığı ayetlerin numaralarının nümerolojik değerleri de 8 olmaktadır. (53 ... 5+3 = 8 ve 71 ... 7+1 = 8)

- “Zeheb” kelimesinin ilk kez geçtiği ayet Al’i İmran suresinin aşağıdaki ayetidir.

3/14 Zuyyine (1) li (2) el (3) nasi (4) hubbu (5) el (6) şehevati (7) min (8) en (9) nisai (10) ve (11) el (12) benine (13) ve (14) el (15) kanatiri (16) el (17) mukantarati (18) min (19) el (20) ZEHEB (21) ve (22) el (23) fiddati (24) ve (25) el (26) hayli (27) el (28) musevvemeti (29) ve (30) el (31) en'ami (32) ve (33) el (34) hars (35) zalike (36) metau (37) el (38) hayati (39) el (40) dunya (41) ve (42) allahu (43) inde (44) hu (45) husnu (46) el (47) meab (48)

( Kadınlardan, oğullardan, kantarlarca biriktirilmiş ALTINDAN ve gümüşten, salınmış işaretli atlardan, hayvanlardan,  ekinlerden şehvetle sevilenler insanlar için süslenmiştir. Bunlar dünya hayatının faydasıdır. Allah ki varış yerinin güzeli O'nun indindedir. )

- Ayetin kodunu oluşturan rakamların toplamı 8 sayısını vermektedir. (3+1+4 = 8)

- Ayetin numarası olan 14 sayısıyla, “Zeheb” kelimesinin sıra numarası olan 21 sayısının toplamının nümerolojik değeri de 8 olmaktadır. (14+21 = 35 ... 3+5 = 8)

- Ayetin numarası olan 14 sayısıyla, ayetteki kelime adedini temsil eden 48 sayısının toplamının nümerolojik değeri de 8 olmaktadır. (14+48 = 62 ... 6+2 = 8)

- Ayetin kodunu oluşturan 3, 1, 4 rakamları, Pi (π) sayısını (3,14) oluşturan rakamlardır. Pi sayısı, matematiksel olarak "sonsuzluk" kavramı ile doğrudan ilintilidir. Zira Pi (π) sayısı, ondalık açılımı "sonsuz" olan yani tekrar etmeden sonsuza kadar devam eden bir ondalık sayıdır ki bu tip sayılara "irrasyonel sayı" denmektedir. Pi (π) sayısı ayrıca, hiçbir rasyonel sayı veya cebrik denklem ile tam olarak ifade edilemeyen transandantal bir sayı olma özelliği de taşımaktadır.

Bir dairenin çevresi Pi (π) sayısıyla hesaplanır ki daire, kendi içinde kapalı ve "sonsuz" döngüyü ifade eden geometrik bir şekil ve semboldür.

Wednesday, September 17, 2025

Yehi or (Işık olsun)

Işık hızının, boşluktaki sabit hızı 299.792.458 m/s olarak ölçülmüştür. Bu sayının matematiksel ifadesi "3x10^8 m/s" olarak kabul edilmektedir. 

https://tr.m.wikipedia.org/wiki/I%C5%9F%C4%B1k_h%C4%B1z%C4%B1n%C4%B1n_de%C4%9Fi%C5%9Fmezli%C4%9Fi_ilkesi

https://www.cuemath.com/ncert-solutions/the-speed-of-light-in-vacuum-is-3-10-8-m-s-sunlight-takes-about-8-minutes-to-reach-the-earth-express-distance-of-sun-from-earth-in-standard-form/

Tevrat'ta ilk "Or" (Işık) (ibr.) kelimesi 1-Genesis 1-3 kodlu ayette geçmektedir.

Genesis-1-3 וַיֹּאמֶר אֱלֹהִים יְהִי אוֹר וַיְהִי אוֹר

(Va yomer Elohim yehi or va yehi or)

(Ve dedi Tanrı "Işık olsun" ve ışık oldu.)

Bu ayetin İbranice alfabeye göre Gematria (İbrani ebcedi) değeri 813 olmaktadır.

Vav (6) + Yod (10) + Alef (1) + Mem (40) + Resh (200) + Alef (1) + Lamed (30) + He (5) + Yod (10) + Mem (40) + Yod (10) + He (5) + Yod (10) + Alef (1) + Vav (6) + Resh (200) + Vav (6) + Yod (10) + He (5) + Yod (10) + Alef (1) + Vav (6) + Resh (200) = 813

813 sayısını oluşturan 8, 1 ve 3 rakamlarının, ışık hızı değerini veren matematiksel formüldeki (3x10^8 m/s) rakamlar olması dikkat çekmektedir.

Ayrıca, İbranice'de harflerin sağdan sola doğru yazıldığı dikkate alındığında formüldeki rakamlar 813 sayısına işaret etmekte gibidir.

Ayetin numarasının 1-3, ayetteki kelime adedinin ise 8 olması da 813 sayısına ve dolayısıyla 3x10^8 değerine işaret niteliğindedir.

Ayette 8 kelime bulunmakta olup, Güneş ışınları Dünya'ya 8 dakikada ulaşmaktadır.

Kur'an'da ise ilk "Diya / Ziya" kelimesinin geçtiği ayette, yukarıda zikredilen 813 sayısının nümerolojik değeri olan 12 sayısı tezahür etmektedir. 

10/5 Huve (1) ellezi (2) ceale (3) el (4) şemse (5) DİYAEN (6) .....

(Güneş'i IŞIK kılan O'dur. .... )

Ayetin kodundaki rakamlar ile "Diya" kelimesinin sıra numarasının toplamı 12 olmaktadır. (1+0+5+6 = 12)

Tuesday, September 16, 2025

Berr (Kara)

Dünya’nın toplam yüzey alanı 510 milyon km2 olup, Kara alanı 149 milyon km2, Deniz alanı ise 361 milyon km2, 'dir.

https://en.wikipedia.org/wiki/Earth

https://www.universetoday.com/articles/surface-area-of-the-earth

"Berr" (Yer, Toprak) kelimesi Kur'an'da ilk kez En'am suresinin aşağıdaki ayetinde "Bahr" (Deniz) kelimesiyle birlikte geçmektedir.

6/59 Ve indehu mefatihul ğaybi la ya'lemuha illa hu ve ya'lemu ma fil BERRİ vel BAHR ve ma teskutu min verakatin illa ya'lemuha ve la habbetin fi zulumatil erdi ve la ratbin ve la yabisin illa fi kitabin mubin

( Ve gaybın anahtarları O’nun indindedir. Onları O’ndan başkası bilmez. KARADA ve DENİZDE ne varsa bilir. Yaprak düşmez ki O onu bilmesin. Yerin karanlıklarında ne bir tohum tanesi, ne yaş, ne de kuru bir şey yoktur ki apaçık kitabın içinde olmasın. 

Ayetin sure ve ayet numarasını oluşturan sayılar, Dünya'nın alanını ve Dünya'daki Kara alanını temsil eden sayılarla nümerolojik uyum arzetmektedir.

Dünya'nın alanı 510 m km2 ... 5+1+0 = "6" ... Sure numarası "6"

Kara alanı 149 m km2 ... 1+4+9 = 14 ... 1+4 = "5" ... Ayet numarası 59 ... 5+9 = 14 ... 1+4 = "5"

Büyük Hadron çarpıştırıcısı (LHC)

Protonların çarpıştırılarak enerji elde edildiği dünyanın en büyük ve en güçlü parçacık çarpıştırıcısı LHC (Large Hadron Collider / Büyük Hadron Çarpıştırıcısı) Cenevre yakınlarında, Fransa-İsviçre sınırının altındaki 27 kilometre uzunluğunda ve derinliği 175 metreyi bulan dairesel bir tünel boyunca uzanmaktadır.

LHC Tüneli

LHC, 4 ana, 3 küçük olmak üzere 7 detektör içermektedir. (ATLAS, CMS, ALICE, LHCb, TOTEM, LHCf, MoEDAL)

Higgs Bozonu, Standart Model’in öngördüğü ve kütle kazanım mekanizmasını açıklayan parçacık olup, CERN’deki Büyük Hadron Çarpıştırıcısı (LHC) proton–proton çarpışmaları sayesinde 2012’de ATLAS ve CMS dedektörlerinde tespit edilmiş, LHC’nin yüksek enerji ve yoğun proton demetleri Higgs Bozonu'nun kısa ömürlü varlığını gözlemlemeyi mümkün kılmıştır.

Tek bir proton–proton çarpışmasında açığa çıkan enerji yaklaşık 2,2 μJ (mikrojoule) düzeyindedir. Bu enerjinin elektronvolt olarak karşılığı şöyledir.

1 J ≈ 6,242 × 10¹⁸ eV

2,2 × 10⁻⁶ J × 6,242 × 10¹⁸ eV/J ≈ 1,37 × 10¹³ eV ≈ 13,7 TeV (LHC merkez-enerjisi ile uyumlu)

Kur'an'da "Dakk" (Çarpmak, Çarptırmak, Vurmak, Vurdurmak) fiilinin, konuyla semantik ve nümerik uyum arzedecek şekilde yer aldığı iki ayet bulunmaktadır.

İlk ayet;

69/14 Ve (1) HUMİLETİ (2) el (3) ARDU (4) ve (5) el (6) CİBALU (7) fe (8) DUKKETA (9) DEKKETEN (10) VAHİDET (11) 

( Ve YER ve DAĞLAR YÜKLETİLİP de TEK ÇARPMA İLE ÇARPILDIĞINDA, )

- Evvelce "Elementer Elektrik Yükü Sabiti" başlıklı bölüm kapsamında da incelenen bu ayette, muhtelif yorumları olabilecek bir "çarpışma"dan bahsedilmektedir.

- Ayetin sure numarasının nümerolojik değeri (6+9 = 15 ... 6) ile ayet numarasının nümerolojik değerinin (1+4 = 5) toplamı 11 sayısını vermektedir.

- Ayetteki kelime adedi de 11'dir. 

- Ayette "birbirlerine çarptırıldıklarından" bahsedilen "Ardu" (Yer) ve "Cibal" (Dağlar) kelimelerinin sıra numaraları sırasıyla 4 ve 7 olup, bu sayıların toplamlarıda 11 (4+7 = 11) olmaktadır.

Yukarıda bahsedilen, iki protonun çarpışmasında açığa çıkan enerjiyi TeV cinsinden ifade eden 13,7 sayısının nümerolojik değeri de 11'dir.

İkinci ayet;

89/21 Kella (1) iza (2) DUKKETİ (3) el (4) ardu (5) DEKKEN (6) DEKKEN (7) 

( Hayır yer ÇARPILIP PARÇALANDIĞINDA, )

- Ayetin sure numarasının nümerolojik değeri (8+9 = 17 ... 8) ile ayet numarasının nümerolojik değerinin (2+1 = 3) toplamı yine 11 sayısını vermektedir.

- Bu ayetin kodunun nümerolojik değeri olan 2 (8+9+2+1 = 20 ... 2) ile ayetteki kelime adedi olan 7 sayısı, yanyana 27 sayısını oluşturmaktadırlar ki bu sayı LHC'nin "dairesel" tünelinin uzunluğunu km cinsinden ifade eden sayıdır. (27 sayısı, döngüsel düalitenin sembolü olan "Seb'an minel mesani" (İkili Yedi) kavramı açısından da dikkat çekmektedir.)

- LHC'nin 7 detektör içermesi de bu ayetteki kelime adedi olan 7 sayısıyla uyumludur.

Nükleer Fisyon (Çekirdeksel Yarılma)

Nükleer Fisyon (Çekirdeksel Yarılma), kütle numarası çok büyük bir atom çekirdeğinin parçalanarak kütle numarası küçük iki veya daha fazla çekirdeğe dönüşmesi olayıdır. Fisyon reaksiyonlarında radyoaktif elementler kullanılır. Reaksiyon sonucunda kararsız çekirdekler ve nötron oluşur. Oluşan nötronların her biri yeni bir uranyum atomu ile tepkimeye girer. 

Bir atom çekirdeğinin fisyonunda açığa çıkan toplam bağlanma enerjisi, tam parçalanmaya göre değişir, ancak U-235 için açığa çıkan enerji 20.000 ton TNT'nin enerjisine eşittir ki bu da ortalama 200 MeV seviyesindedir.



https://tr.m.wikipedia.org/wiki/N%C3%BCkleer_fisyon

https://world-nuclear.org/information-library/nuclear-fuel-cycle/introduction/physics-of-nuclear-energy#:~:text=The%20total%20binding%20energy%20released,about%20210%20MeV*%20per%20fission

En'am suresinin aşağıdaki ayetinde yer alan "İnfilak el habb" (Çekirdeğin yarılması) ifadesi, "Nükleer Fisyon" fenomenine işaret etmekte gibidir.

6/95 İnne (1) ALLAHE (2) FALİKU (3) el (4) HABBİ (5) ve (6) el (7) neva (8) yuhricu (9) el (10) hayye (11) min (12) el (13) meyyiti (14) ve (15) muhricu (16) el (17) meyyiti (18) min (19) el (20) hayy (21) zalikum (22) allahu (23) fe (24) enna (25) tu'fekun (26) 

( ÇEKİRDEĞİ ve tohum tanesini YARAN kesinlikle ALLAH'tır. O ölüden diriyi çıkarır ve diriden de ölüyü çıkarandır. İşte Allah budur. O halde nasıl döndürülürsünüz? )

- Ayetin ilk cümlesindeki kritik kelimeler olan "Allah", "Falik" (Yaran) ve "Habb" (Çekirdek, Tohum tanesi) kelimelerinin sıra numaralarısırasıyla 2, 3 ve 5 olup, bu sayılar nükleer fisyon fenomenine konu olan radyoaktif Uranyum elementinin kodunaki (U235) rakamlardır.

- U235 fiyonunda açığa çıkan enerjinin 20.000 ton TNT'nin enerjisine eşit olduğu yani ortalama 200 MeV seviyesinde olduğu belirtilmektedir. Bu sayıların nümerolojik değeri olan 2 sayısı, ayetin kodundaki (6/95) rakamların toplamı olan 20 sayısının nümerolojik değerine eşittir. (6+9+5 = 20 ... 2)

Çöller

Arabistan Yarımadası’ndaki çöl alanı 2.330.000 km² olarak kayıtlarda yer almaktadır. Bu alanın dağılımı aşağıdaki gibidir.

Rub’ el-Hali (Boş Çeyrek) = 650.000 km²

Diğer çöller (El Nafud, El Dahna, vb.) = 1.680.000 km²

https://tr.wikipedia.org/wiki/Arabistan_%C3%87%C3%B6l%C3%BC

Kur'an'da "Bedv" (Çöl) kelimesi sadece Yusuf suresinin aşağıdaki ayetinde yer almaktadır.

12/100 Ve (1) rafea (2) ebevey (3) hi (4) ala (5) el (6) arşi (7) ve (8) harru (9) lehu (10) succeda (11) ve (12) kale (13) ya (14) ebeti (15) haza (16) te'vilu (17) ru'ya (18) iye (19) min (20) kablu (21) kad (22) ceale (23) ha (24) rabb (25) i (26) hakka (27) ve (28) kad (29) ahsene (30) bi (31) i (32) iz (33) ahrace (34) ni (35) min (36) el (37) sicni (38) ve (39) cae (40) bi (41) kum (42) min (43) EL (44) BEDVİ (45) min (46) ba'di (47) en (48) nezeğa (49) el (50) şeytanu (51) beyn (52) i (53) ve (54) beyne (55) ihveti (56) i (57) inne (58) rabb (59) i (60) latifun (61) li (62) ma (63) yeşa (64) inne (65) hu (66) huve (67) el (68) alimu (69) el (70) hakim (71

( Ve ana babasını arş, taht üzerine yükseltti ve yere kapanarak ona eğildiler. "Ey baba, bu önceki rüyamın yorumudur. Rab’bim onu gerçek kıldı. Şeytan benimle kardeşlerimin arasını bozduktan sonra, beni zindandan çıkardığında ve sizi ÇÖLDEN getirdiğinde Rab’bim bana en güzelini yaptı. Kesinlikle Rab’bim dilediğine latiftir. Kesinlikle O, O bilendir hakimdir." dedi. )

- Ayette "El Bedv" kelimesi, başındaki öneki olan "El" artikeli ile birlikte olmak üzere 44. kelimeden itibaren tezahür etmektedir. Bu sayının nümerolojik değeri olan 8 sayısı, aynı zamanda Arabistan Çölü'nün alanını km2 cinsinden temsil eden 2.330.000 sayısının da nümerolojik değeridir. (4+ = 8 ve 2+3+3 = 8)

- Ayetteki kelime adedini temsil eden 71 sayısının nümerolojik değeri de 8 olmaktadır. (7+1 = 8)

- Dünya'daki toplam çöl alanı ise yaklaşık 44 Milyon km2 olup, 44 sayısı, yukarıdaki ayetteki "El Bedv" kelimesinin de sıra numarasına eşittir. Dünyadaki çöllerin isimleri, konumları ve km2 cinsinden alanları şöyledir.

Antarktika (Antarktika) = 14.000.000
Arktik Çöl (Kuzey Kutbu, Grönland ve Kanada) =13.900.000
Sahra (Kuzey Afrika) = 9.200.000
Arap Çölü (Arabistan Yarımadası) = 2.330.000
Gobi (Çin, Moğolistan) = 1.295.000
Kalahari (Botswana, Namibya, Güney Afrika) = 900.000
Patagonya (Arjantin) = 670.000
Büyük Victoria (Avustralya) = 647.000
Büyük Kum (Çin) = 337.000
Sonoran (ABD (Arizona, Kaliforniya), Meksika) = 260.000
Namib (Namibya) = 81.000
Thar (Hindistan, Pakistan) = 200.000
Dasht-e Kavir (İran) = 77.600
Dasht-e Lut (İran) = 51.800


Toplam çöl alanının Dünya'nın alanına (510 milyon km2) oranı %8.6 olup bu sayı da "El Bedv" kelimesinin sıra numarasının nümerolojik değerine yakın bir değer olarak dikkat çekmektedir.



 



Düşünme ki uyuyasın, Uyu ki düşünmeyesin

Bir insanın, uykuya dalabilmesi için düşüncelerden sıyrılması gerekir. Zira herhangi bir düşünceye odaklanmış olan zihnin uyku moduna geçmesi genellikle çok zordur.

"Muhsin"lerin yani "İyilik yapanlar"ın "geceleri az uyuduklarının" bildirildiği aşağıdaki ayetlerde esasen, "gece tefekkürü (düşünmesi) nedeniyle uyumama" kavramına işaret edilmektedir.

51/16 Rab’lerinin onlara verdiğini alarak, kesinlikle onlar, bundan önce muhsinler (iyilik yapanlar) oldular. 

51/17 GECEDEN O UYUDUKLARI ÇOK AZ OLDU. 

51/18 Ve SEHER VAKİTLERİNDE onlar AF İSTERLERDİ.

İnsanların "düşünmelerini" engellemek, kitlesel tahakküm sisteminin temel kuralıdır. Bunun gerçekleşebilmesinin yegane yolu da muhtelif dikkat dağıtıcı ve düşünce farklılaştırıcı uyaranlar vasıtasıyla insanları, onlar düşünsel olarak aktif olduklarını yani düşündüklerini sanarlarken esasen onları sürekli olarak "Uyku modunda" tutmaktır. 

Aşağıdaki alıntılar İngiliz yazar George Orwell'ın 1949 yılında yazdığı ve distopik sistemi betimlediği 1984 isimli romanına aittir. Alıntılarda, insanların düşünmelerini engelleyebilmek yani "zihin kontrolü" için kelime dağarcığının ve kelimelerin anlamlarının yeniden belirlendiğinden, bazı kelimelerin yasaklanmak suretiyle kullanımdan kaldırıldığından ve yeni bir dil (Yeni Söylem) oluşturulduğundan bahsedilmektedir. "Özgürlük", "Bağımsızlık" gibi kelimeler ise "sapkın düşünce" olarak nitelendirilmektedir.

"YENİ SÖYLEM KELİMELERİ çevresinde dönen incelikli zihin eğitimi, onu, neyle ilgili olursa olsun derin  DÜŞÜNME KONUSUNDA İSTEKSİZ VE YETENEKSİZ KILAR."

"İNSANLAR KELİMELERLE DÜŞÜNDÜKLERİNE GÖRE, YENİ SÖYLEM TÜMDEN BENİMSENDİĞİ VE ESKİ SÖYLEM TÜMDEN UNUTULDUĞUNDA, HER TÜRLÜ "SAPKIN DÜŞÜNCE" OLANAKSIZ KILINMIŞ OLACAKTIR. Yeni Söylem'in söz dağarcığı, bir Parti üyesinin dile getirmek isteyebileceği her anlamı tümüyle doğru ve çoğu zaman da çok ustaca karşılayacak, buna karşılık tüm öteki anlamları ve onlara dolaylı yöntemlerle ulaşma olasılığını oradan kaldıracak biçimde oluşturulmuş; bu da, bir ölçüde yeni kelimeler icat ederek, ama daha çok, istenmeyen kelimeleri ayıklayarak 

ya da bu tür kelimeleri sapkın anlamlarından ve her türlü ikincil anlamlarından elden geldiğince arındırarak gerçekleştirilmiştir."

"BAĞLILIK, DÜŞÜNMEMEK DEMEKTİR, DÜŞÜNMEYE GEREK DUYMAMAK DEMEKTİR. BAĞLILIK BİLİNÇSİZLİKTİR." 

"İşin asıl inceliği de buradaydı: bilinçli bir biçimde bilinçsizliği özendirmek, sonra da, bir kez daha, az önce uygulamış olduğunuz UYKUYA YATIRMANIN AYIRDINDA OLMAMAK. ..."

Tarikat sistemlerindeki mürid yetiştirme metodunun da bir tanımı niteliğinde olan ve özünde "düşündürmeme" olan yukarıdaki ifadeler, güncel durumda Yapay Zeka destekli olarak da sürdürülmektedir.

Denizde akanlar ve Yüzme fenomeni

Bir cismin suda yüzebilmesi için yoğunluğunun suyun yoğunluğundan az olması gerekmektedir. Örneğin yoğunluğu, suyun yoğunluğuna eşit olan bir gemi, tamamı su yüzeyinin altında kalacak şekilde yüzer ancak dibe batmaz. Geminin, alt kısmının bir bölümünün suyun altında, üst kısmının büyük bölümünün suyun üzerinde kalacak şekilde yüzebilmesi için yoğunluğunun suyunkinden çok küçük (örneğin suyun yoğunluğunun %30'u gibi) olması gerekmektedir.

Tatlı suyun yoğunluğu (ρ) 1000 kg/m3,

Deniz suyunun ortalama yoğunluğu ise 1026* kg/m3'tür.

*Deniz suyunun, bölgeye ve sıcaklığa göre değişkenlik gösteren tuz oranı, yoğunluğunun da bölgesel olarak farklılık göstermesine neden olmakla birlikte ortalama değer olarak 1026 kg/m3 kabul edilmektedir.

https://globec.whoi.edu/globec-dir/sea_water_density_description.html

https://www.chegg.com/homework-help/questions-and-answers/density-seawater-1-026-kg-m-3-sea-level-determine-density-seawater-ocean-floor-2-000-m-dee-q17793582

https://hypertextbook.com/facts/2002/EdwardLaValley.shtml

Şura suresinin aşağıdaki ayetinde "geminin suda yüzmesi" fenomenine semantik ve nümerik açıdan işaret edilmekte gibidir.

42/32 Ve (1) min (2) ayati (3) hi (4) el (5) CEVARİ (6) fi (7) el (8) BAHRİ (9) ke (10) el (11) A'LAM (12) 

(وَمِنْ اٰيَاتِهِ الْجَوَارِ فِي الْبَحْرِ كَالْاَعْلَامِۜ)

( Ve DENİZDE DAĞLAR gibi AKANLAR ayetlerindendir.  )

Ayette "Bahr" (Deniz) kelimesinin geçmesine istinaden, deniz suyunun yoğunluğunu m3 cinsinden ifade eden  1026 sayısının nümerolojik değeri olan 9 sayısı dikkate alındığında, bu sayının ayetteki "Bahr" kelimesinin sıra numarasına eşit olduğu görülmektedir.

Ayetteki diğer iki kritik kelime "Cevari" (Akanlar) ve bu kelimeyi temsil eden "A'lam" (Dağlar) kelimeleridir ki bunların sıra numaralarının (6 ve 12) toplamının nümerolojik değeri de 9 olmaktadır. (6+12 = 18 ... 1+8 = 9) (Ayrıca 6 ve 12 sayıları, deniz suyunun yoğunluğunu m3 cinsinden ifade eden  1026 sayısındaki rakamlardan oluşmaktdadır.

Yoğunluk eşitliği yani 1026 kg/m3 değeri esasen "batık olarak yüzmeyi" ifade etse de referans değeri olması açısından önem arzetmekte ve dikkat çekmektedir.

Ayrıca, Suda yüzme fenomeni, "iki" olgunun (su ve nesne), "bir" sayıya göre durumuna bağlı olarak gerçekleşmektedir. Bu bağlamda, ayyetteki iki önemli kelime olan "Cevari" (جَوَارِ) (Akanlar) ve "Bahri" (بَحْرِ) (Deniz) kelimelerinin ebced değerlerinin 210 olması yani birbirlerine eşit olması da konu bağlamında dikkat çekmektedir. Bu sayının 2 ve 1 rakamlarından oluşması da yukarıda yer alan "iki" olgunun (su ve nesne), "bir" sayıya göre durumu" ifadesiyle de uyum arzetmektedir.

Monday, September 15, 2025

Kıraat, Tertil, Tilavet

Kur'an okuma usülü, kitapta üç kategoriye ayrılmak suretiyle bildirilmektedir. Kıraat, Tertil ve Tilavet

"Kıraat" kelimesi, "Karaa" (Okumak, Sesli okumak) fiilinin isim hali olup, Kur’an ayetlerinin doğru telaffuz edilmesi, harflerin mahreçlerine ve tecvid kurallarına riayet edilerek okunması anlamına gelmektedir.

96/1 İKRA bismi rabbikellezi halak

( O yaratan Rab’binin ismi ile OKU. )

10/94 Fe in kunte fi şekkin min ma enzelna ileyke fes'elillezine YAKRAUN el kitab min kablike lekad caekel hakku min rabbike fe la tekununne minel mumterin

( Eğer o sana indirdiğimizden şüphe içinde olursan, o senden önce kitabı OKUMUŞ olanlara sual et. Sana Rab’binden gerçek geldi. O halde, şüphecilerden olma. )

Kıraat ile ilgili olan "Tecvid" kelimesi "Cevvede" (Güzelleştirmek, En iyi hale getirmek, Kusursuz yapmak) fiilinin isim hali olup, "Güzelleştirme" anlamına gelmekte ve kıraatın nasıl yapılacağını belirten kuralları temsil etmektedir. Ancak bölümün sonunda değinildiği üzere maalesef Tecvid, bir araç olmaktan ziyade amaca dönüştürülmüş durumdadır.

"Tertil" kelimesi, "Retl" (Tane tane okumak, Düzgünce sıralamak) fiilinin isim hali olup, Kur’an’ın ağır ağır okunması, ayetlerin ve kelimelerin anlamlarının düşünülmesi, yorumlanması, harflerin ve kelimelerin açık bir şekilde telaffuz edilmesi anlamına gelmektedir.

73/4 Ev zid aleyhi ve RETTİL el kur'ane tertilen

( Veya onun üzerine artır. Kur'an’ı düşünerek yavaş yavaş OKU. )

73/5 İnna senulkiy aleyke KAVLEN SEKİLEN

( Kesinlikle biz senin üzerine AĞIR SÖZ atacağız. )

Yukarıdaki ayet ikilisinin ikinci ayeti, Kur'an'ı "Kavlen sekil" (Ağır söz) olarak  tanımlamakta ve bu teşbih vasıtasıyla, Kur'an okumanın diğer okumalardan çok farklı olduğunu, "okumak" fiilinin bu noktada anlamının çok derinleştiğini ve farklılaştığını da dolaylı olarak bildirmektedir.

Zira bu ayet ikilisinden sonra gelen aşağıdaki ayet, "Retl" kelimesi kapsamında farklı bir kavrama, "Tebtil" ( Yönelme, Yönelim) kavramına dikkat çekmektedir. "Tebtil" esasen odaklanma, konsantrasyon ve dış etkenlerden ve mekandan soyutlanma gibi anlamları da barındırmaktadır ki bunlar "okunanın anlaşılmasına, içselleştirilmesine" vasıta olan unsurlardır.

73/8 Vezkurisme rabbike ve TEBETTEL ileyhi TEBTİLEN

( Ve Rab’binin ismini hatırla ve YÖNELİM ile O’na YÖNEL.)

"Tilavet" kelimesi ise "Tela" (Peşinden gitmek, Takip etmek) fiilinin isim hali olup, Kur’an’ı okumakla beraber ayetlerin gereğini yapmak, emir ve yasaklara uymak, Kur'an'ı yaşamın içine almak, hayatla bütünleştirmek anlamına gelmektedir.

2/121 Ellezine ateynahumul kitabe YETLUNEhu hakka TİLAVETih ulaike yu'minune bih ve men yekfur bihi fe ulaike humul hasirun

( O kendilerine kitap verdiklerimiz onu gerçekten TİLAVETİ ile OKURLAR. İşte onlar ona inanırlar. Kim onu inkar ederse işte onlar hasarlanırlar. )

Aşağıdaki ayet, Kur'an okuma hususunu yanlış anlayıp, yanlış uygulayanların veya tilavetten uzak ancak riyaya yakın olanların yani ayetlerin gereğini yapmamalarına rağmen Kur'an okuyormuş, dua ediyormuş gibi yapanların durumuna işaret etmektedir.

107/5 Ellezine hum an salatihim sahun

( Onlar dualarında habersizdirler. )

Yukarıda, okuma sürecinin daha ilk safhasında yani "Kıraat" kapsamında bahsedilen ve esasen bir araç olan "Tecvid" hususunun maalesef amaca dönüştüğü gözlemlenmektedir. Buna en somut örnekler kadim bir yanılgı olan "ayetleri anlamadan ancak Arapça okuma" ve "ayetleri, adeta şarkıya, gazele dönüştürülmüş şekilde okuma" eğilimidir. Özellikle bazı ezan okumalarının, sadece cümle sonlarındaki "a" sesinin "aaaaaaa" gibi uzatılmasından ibaret hale getirilmiş olması da bir özden kopuş durumunun varlığını teyid eder niteliktedir. 

Ayrıca bkz.

https://kuranilmi.blogspot.com/2021/08/ezandaki-uslub-ve-tilavet.html?m=1

Serap fenomeni

"Saraba" (Ortaya çıkmak, Belirmek, Görünmek) fiilinden türeme olan "Serab" (سَرَابٍ) kelimesi öz anlamı itibarıyla "Görme, Gösterme, Belirtme, Yansıtma, Ortaya çıkma, Belirme, Yansıma" anlamlarına gelen bir kelimedir.

"Serab" kelimesi genel olarak ise "Göz yanılsaması, Hayal, Optik illüzyon; Çölde veya sıcak zeminlerde, ufukta su yüzeyi gibi görünen, sıcak hava katmanlarının ışığı kırmasıyla oluşan optik yanılsama" anlamında kullanılmaktadır.

Serap fenomeninin temel özelliği, oluştuğu zeminin üstünde bulunan olgunun fiziksel görüntüsünü ayna gibi, su gibi yansıtmasıdır. Zira "Serab" kelimesinin batı dillerindeki karşılığı olan "Mirage" (ing., fra.) kelimesinin kökündeki "Mirer" (Bakmak, Görmek) fiili, "Ayna" anlamına gelen "Mirror"(ing.) ve "Miroir" (fra.) kelimelerinin de köküdür.

Kur'an'da iki kere tekrarlanan "Serab" (سَرَابٍ) kelimesinin ilk kez geçtiği ayette serap fenomeni nümerik olarak temsil edilmekte gibidir.

24/39 Ve (1) ellezine (2) keferu (3) a'malu (4) hum (5) ke (6) SERABİN (7) bi (8) kiy'atin (9) yahsebu (10) HU (11) el (12) zam'anu (13) maa (14) hatta (15) iza (16) cae (17) hu (18) lem (19) yecid (20) hu (21) şey'e (22) ve (23) vecede (24) ALLAHE (25) inde (26) HU (27) fe (28) veffa (29) hu (30) hisabe (31) h (32) ve (33) allahu (34) seriu (35) el (36) HİSAB (37) 

( Ve o inkar edenler. Onların çalışmaları, düz yerlerdeki SERAP gibidir. Susuzlukta olan ONU su sanar. Nihayet ona geldiğinde bir şey bulamaz da ONUN indinde Allah'ı bulur. Artık ona hesabını vefa etmiştir. Allah hızlı HESAPLAYANDIR. )

- Ayetteki "Serab" kelimesinin sıra numarası 7, ayetin sonunda serabın ilişkilendirildiği "Allah" kelimesinin sıra numarası ise 25 (2+5 = 7)'tir. Bu ikili durum, "7 yansıması" vasıtasıyla serap fenomenini nümerik olarak simgelemekte gibidir.

- Ayetin ilk cümlesinde 7. sırada bulunan "Serab" kelimesi aynı cümlenin 11. sırasındaki "Hu" (O) zamiriyle bir kez daha temsil edilmektedir. Bu durum hem 11, hem de "İkili Yedi" (11 ve 7) tezahürü olup, ikiliğe, yansımaya, düaliteye sembolik işaret niteliğindedir.

- "Serab" (سَرَابٍ) (Serap) kelimesinin ebced değeri olan 263* sayısının nümerolojik değeri de 11 olup, bu sayının iki adet 1'den oluşması da, "1 yansıması" itibarıyla Serap fenomenini simgelemekte gibidir.

* Sin 60 + Ra 200 + Elif 1 + Be 2 = 263 ... 2+6+3 = 11

"Serab" kelimesi, ikinci ve son kez geçtiği aşağıdaki ayette de 7. sıradadır. Bu durum, iki adet 7 yansıması vasıtasıyla serap fenomenini nümerik olarak temsil etmekte ve "İkili Yedi"'ye de işaret etmekte gibidir.

78/20 Ve (1) suyyireti (2) el (3) cibalu (4) fe (5) kanet (6) SERABEN (7) 

( Ve dağlar seyirttirilmiştir de SERAP olmuştur. )

Doğular, Batılar, İki Doğu ve Dönenceler

Dönence (Tropika*), yeryüzü üzerinde sıcak kuşağın kuzey ve güney sınırlarını oluşturan, Ekvator'un 23° 27′ (23,45°) kuzey ve güneyinden geçtiği varsayılan ve güneş ışınlarının yılda her birine bir kez dik açı ile geldiği iki enlemden her birine verilen isimdir. Yani Yengeç Dönencesi 23° 27′ (23,45°) Kuzeyde, Oğlak Dönencesi 23° 27′ (23,45°) Güneyde yer almaktadır. Bu iki enlem arasındaki bölgeye tropikal kuşak denmektedir. 

(*Tropika = Trepein (Çevirmek, Dönmek), Tropos (Dönüş, Dönme, Çevrim) + ikos (ile ilgili) )


İki dönence arasındaki enlem farkı 46° 54′ (23° 27′ + 23° 27′ ) yani 46.9° (23,45° + 23,45°) olup, iki dönence arasındaki mesafeyi hesaplama formülü şöyledir; 46.9° x (Dünya’nın çevresi 40.075 km / 360°) = 5221 km. 

Güneş her gün doğuda farklı bir noktadan doğmakta, batıda ise farklı bir noktadan batmaktadır. Bir başka deyişle Güneş’in doğduğu farklı “doğuş noktaları” ve battığı farklı “batış noktaları” bulunmaktadır.

Güneş, 21 Haziran’da, “en kuzeydeki doğuş noktası” olan Yengeç Dönencesi hizasına ulaştığıda Yaz Gündönümü, 21 Aralık’ta “en güneydeki doğuş noktası” olan Oğlak Dönencesi hizasına ulaştığında ise Kış Gündönümü olmaktadır. Yani iki gündönümü esasen “İki Doğu”yu temsil etmektedir.



Kur’an’da yer alan “Meşarik” (Doğular), “Meğarib” (Batılar) ve “Meşrikeyni” (İki Doğu) kavramları vasıtasıyla yukarıdaki bilgilere işaret edilmektedir. Bu kelimelerin yer aldığı aşağıdaki ayetlerde, döngünün ve düalitenin sembolü olan 11 sayısı ve dönencelerin koordinat değerlerinin nümerolojik tezahürü dikkat çekmektedir. 

7/137 Ve (1) evrasna (2) el (3) kavm (4) ellezine (5) kanu (6) yustad'afune (7) MEŞARİKA (8) el (9) erdi (10) ve (11) MEĞARİBE (12) ha (13) ELLETİ (14) barakna (15) fi (16) ha (17) ve (18) temmet (19) kelimetu (20) rabbi (21) ke (22) el (23) husna (24) ala (25) beni (26) israile (27) bi (28) ma (29) saberu (30) ve (31) demmerna (32) ma (33) kane (34) yesneu (35) fir'avnu (36) ve (37) kavmu (38) hu (39) ve (40) ma (41) kanu (42) ya'rişun (43) 

( Ve o zayıf düşmüş olan kavmi de yerin bereketlendirdiğimiz DOĞULARINA ve BATILARINA varis kıldık. Rab’binin, İsrailoğullarına olan o güzel kelimesi sabırlarından dolayı tamamlandı. Biz de Firavun'un ve kavminin o ürettiklerini ve o yapmış oldukları evleri mahvettik. )

- Ayetteki “Elleti” (ki o, ki onlar) kelimesi, “Meşarik” (Doğular) ve “Meğarib” (Batılar) kelimelerini temsil eden bir zamir olup, bu zamirin sıra numarası olan 14 sayısı, iki dönencenin koordinat değerlerinin (23° 27′ (23,45°) ) nümerolojik değerine eşit olmaktadır. (2+3+2+7 = 14 veya 2+3+4+5 = 14)

- Ayetin numarası olan 137 sayısının ve ayetteki “Meşarika” ve “Meğaribe” kelimelerinin sıra numaralarının (8 ve 12) toplamının nümerolojik değeri 11 olmaktadır. Düalitenin ve döngünü sembolü olan bu sayı  vasıtasıyla “İki Dönence”ye işaret edilmekte gibidir.

- Ayetin sure numarasının 7 ve ayet numarasının 137 yani nümerolojik olarak 11 olması, döngüsel düalitenin sembolü olan ve evvelki bölümlerde defaatle incelenmiş olan "Seb'an minel mesani" (İkili Yedi) kavramına işaret etmektedir. (Bilindiği üzere 2 (1+1) sayısı "düalitenin, döngünün", 7 sayısı ise "döngünün, döngü sonunun, tamamlanmanın, olgunlaşmanın" sembolüdür.)

37/5 Rabbu (1) el (2) semavati (3) ve (4) el (5) erdi (6) ve (7) ma (8) beyne (9) huma (10) ve (11) rabbu (12) el (13) MEŞARİK (14) 

( Göklerin, yerin ve o onların aralarındakilerinin Rab’bidir. DOĞULARIN da Rab’bidir. )

- Yukarıdaki ayette 14 kelime bulunmakta olup, 14. kelime “Meşarik” (Doğular) kelimesidir ki bu sayı, yukarıda da belirtildiği üzere, iki dönencenin koordinat değerlerinin nümerolojik değeri olmaktadır.

43/38 Hatta (1) iza (2) cae (3) na (4) kale (5) ya (6) leyte (7) beyne (8) i (9) ve (10) beyne (11) ke (12) BU'DEN (13) MEŞRİK (14) EYNİ (15) fe (16) bi'se (17) el (18) karin (19) 

( Nihayet bize geldiğinde "Ey keşke seninle aramda İKİ DOĞU kadar UZAKLIK olsaydı. Ne kötü arakadaş." der.  )

- Yukarıdaki ayette yer alan “Meşrikani” (İki Doğu) ifadesi ayetin 14. kelimesinden itibaren tezahür etmektedir ki böyelikle yine iki dönencenin koordinat değerlerinin nümerolojik değerine işaret söz konusudur.

- Ayetin numarasının (38) ve surenin numarasının (43) nümerolojik değerleri sırasıyla 11 ve 7 olup, bu sayılar da döngüsel düalitenin sembolü olan "Seb'an minel mesani" (İkili Yedi) kavramına işaret etmektedir. 

- Ayetteki "Meşrikeyni" (مَشْرِقَيْنِ) (İki Doğu) kelimesinin ebced değeri olan 700 sayısının nümerolojik değerinin 7 olması da kelimenin anlamı ve sayısal değeri itibarıyla "döngüsel düaliteye" yani "İkili Yedi"'ye işaret etmektedir. (Mim 40 + Şın 300 + Ra 200 + Kaf 100 + Ya 10 + Nun 50 = 700 ... 7)

- Meşarik (مَشَارِقَ) (Doğular) kelimesinin ebced değeri olan 641 sayısının nümerolojik değerinin 11 olması, “Meşrikeyni” (مَشْرِقَيْنِ) (İki doğu) kavramı çerçevesinde dikkat çekmektedir. (Mim 40 + Şın 300 + Elif 1 + Ra 200 + Kaf 100 = 641 ... 6+4+1 = 11)

- “İki doğu arası uzaklık” ifadesinin yer aldığı tek ayet olan bu ayette 19 kelime bulunmaktadır. 19 sayısının nümerolojik değeri olan 10 veya 1 sayısı, “iki dönence” arası mesafeyi km cinsinden ifade eden 5221 (5+2+2+1 = 10 ... 1) sayısının nümerolojik değeri olmaktadır.

70/40 Fe (1) la (2) uksimu (3) bi (4) rabbi (5) el (6) MEŞARİKİ (7) ve (8) el (9) MEĞARİBİ (10) in (11) na (12) le (13) KADİRUN (14) 

( O halde DOĞULARIN ve BATILARIN Rab’bine yemin olsun. Kesinlikle biz GÜCÜ YETENLERİZ. )

- “Meşarik” ve “Meğarib” kelimelerinin zikredildiği yukarıdaki ayetteki kelime adedi 14 olup, yine iki dönencenin koordinat değerlerinin nümerolojik değerine işaret söz konusudur.

- Ayetin kodundaki rakamların toplamı olan 11 sayısı ile de yine “iki dönence” temsil edimekte gibidir.

Not: Yukarıdaki verilerde yer alan 14 sayısı, 2x7 işleminin sonucu olup, 2 ve 7 sayıları, Kur'an'da yer alan, döngüsel düalitenin sembolü olan ve evvelki bölümlerde defaatle incelenmiş olan "Seb'an minel mesani" (İkili Yedi) kavramına işaret etmektedir. Bilindiği üzere 2 (1+1) sayısı "düalitenin, döngünün", 7 sayısı ise "döngünün, döngü sonunun, tamamlanmanın, olgunlaşmanın" sembolüdür. 

Sunday, September 14, 2025

Bir döşektir Dünya

Yerkürenin yani Dünya'nın alanı 510 milyon km2 olarak kayıtlara geçmiştir.

https://en-m-wikipedia-org.translate.goog/wiki/Earth?_x_tr_sl=en&_x_tr_tl=tr&_x_tr_hl=tr&_x_tr_pto=tc

https://brainly.com/question/43229113

Bakara suresinin 2/22 kodlu ayetinin ilk cümlesinde "Yer" ile ilintilendirilen "Firaş" kelimesi Dünya'nın "yüzeyini, yüzey alanını" temsil etmekte gibidir. Zira aynı cümlede gögün de "bina" kılındığından yani "göğün yüksekliğinden" bahsedilmektedir.

2/22 Ellezi (1) ceale (2) lekum (3) el (4) ERDA (5) FİRAŞEN* (6) ve (7) el (8) semae (9) binaa (10) .....

( O size YERİ DÖŞEK ve göğü bina yaptı. .......  )

* Firaş = Yatak, Döşek, Yere serilen şey, Yere yayılan şey

Ayetin kodunun nümerolojik değeri (2+2+2 = 6) ve ayetteki "Firaş" kelimesinin sıra numarası olan 6 sayısının, Dünya'nın yüzölçümünü milyon km^2 cinsinden ifade eden 510 (5+1+0 = 6) sayısının da nümerolojik değeri olması dikkat çekmektedir. 

Ayrıca "Firaş" (فِرَاشاً) kelimesinin ebced değeri olan 582* sayısının nümerolojik değeri de 6'dır. (5+8+2 = 15 ... 1+5 = 6)

* Fe 80 + Ra 200 + Elif 1 + Şın 300 + Elif 1 = 582

Ayrıca "Meddel erda" (Yerin uzatılıp döşenmesi" ifadesinin yer aldığı Ra'd suresinin aşağıdaki ayetinin ilgili ilk cümkesinde 6 kelime bulunmaktadır.

13/3 Ve (1) huve (2) ellezi (3) medde (4) el (5) erda (6) ...

(Ve yeri uzatıp döşeyen O'dur. .... )


"Yarılan" Ay ve Dördün Evresi

İçerdiği muhkem ve muteşabih anlamları olan ayetlerden biri de Kamer suresinin ilk ayetidir. (Bu ayetin muhtemel anlamları evvelki bölümlerde incelenmiştir.)

54/1 İkterabeti (1) el (2) saatu (3) ve (4) inşakka (5) el (6) kamer (7) 

(اِقْتَرَبَتِ السَّاعَةُ وَانْشَقَّ الْقَمَرُ)

( Saat yaklaştı ve Ay yarıldı. )

Belirli bir zamana yani bir "eceli musemma"'ya yaklaşıldığının bildirildiği bu ayette, zaman hususu Ay ile ilişkilendirilmekte ve Ay'ın evrelerinden biri olan Dördün Evresindeki "yarılmış" Ay'a yani "YARIM* Ay'a" işaret edilmektedir. "Dördün" olarak bilinen bu evre Ay döngüsünün 7. ve 22. günlerinde oluşmaktadır ki bu iki zaman İlk Dördün ve Son Dördün olarak adlandırılmaktadır. (*"Yarım" kelimesiyle "Yarmak" kelimeleri ortak "Yar" kökündendirler.)

- Ayette 7 kelime bulunması, 29.5 günlük sinodik döngüsü içinde, Ay'ın ilk kez "yarım" halini aldığı yani "yarıldığı" (inşakka) 7. günü ile uyum arzetmektedir.

- "Kamer" (قمر ) (Ay) kelimesinin ebced değeri de 7'dir. (Kaf 100 + Mim 40 + Ra 200 = 340 ... 7)

- İlk Dördün ve Son Dördün'ün başlangıç günlerini temsil eden 7 ve 22 sayılarının toplamının nümerolojik değeri 11 olmaktadır.

- Ayetin numarasındaki (54/1) rakamlar ile ayetteki "İnşakka" (انْشَقَّl) (Yarıldı) kelimesinin ebced değeri olan 451 sayısındaki rakamların aynı olması ve her iki sayının nümerolojik değerlerinin 1 olması, dolaylı bir 11 sayısı tezahürüne vasıta olmaktadır.

- Ayetin numarasındaki rakamlar ile ayetteki en önemli iki kelime olan "İnşakka" (Yarıldı) ve "Kamer" (Ay) kelimelerinin sıra numaralarının toplamı, Son Dördünün başlangıç gününü temsil eden 22 sayısını vermektedir. (5+4+1+5+7 = 22)

Halüsinasyon fenomeni

Halüsinasyon, gerçekte var olmayan bir görüntünün, sesin, kokunun, tadın veya dokunma hissinin kişi tarafından gerçek gibi algılanmasına dayalı duyusal algı bozukluğu, hayal görme durumu olarak tanımlanmaktadır. Bu kavram genellikle görsel algı yanılsaması ile özdeşleşmiştir.

"Sihir, Büyü" fenomeninin özünde de esasen halüsinasyonla ilişkili bir durum söz konusudur. Zira sihir, "olmayanı var göstermeye" veya "olanı yok göstermeye" dayanan okült bir pratiktir.

Hicr suresinin aşağıdaki ayet ikilisinin, evvelki bölümlerde incelenen anlamları dışında, halüsinasyon fenomenine işaret ediyor olması da muhtemeldir. Zira ayette, yukarıdaki veriler ile uyumlu olan "Racaa" (Yükselmek), "Sekrat el ebsar" (Gözlerin sarhoşluğu) ve "Sihr" (Büyü) kavramları birbirleriyle ilintili olarak yer almaktadır.

15/14 Ve (1) lev (2) FETAHNA (3) aley (4) him (5) BABEN (6) min (7) el (8) semai (9) fe (10) zallu (11) fi (12) hi (13) YA'RUCUN (14) 

( Ve şayet onların üzerine gökten KAPI AÇSAK da oradan YÜKSELMEYE başlasalar, )

15/15 Le (1) kalu (2) inne (3) ma (4) SUKKİRAT (5) EBSARU (6) NA (7) bel (8) nahnu (9) kavmun (10) MESHURUN (11)

( "Kesinlikle GÖZLERİMİZ SARHOŞ OLDU. Bilakis biz SİHİRLENMİŞLER kavmiyiz." derlerdi. )

Halüsinasyonun ve sihirin "halden hale geçiş" fenomenleri olduğu dikkate alındığında, ayette yer alan ve idraki değişimi simgeleyen "gökten kapı açılması ve yükselme" ile "sihirlenmişler" ifadeleri konuyla dolaylı uyum arzetmektedir. Ayrıca ayetlerdeki bu semantik uyum, 11 nümerolojisi ile nümerik olarak da desteklenmekte gibidir. 

İlk ayetin kodunun nümerolojik değeri 11 (1+5+1+4 = 11) olup, ayetteki "zallu fihi ya'rucun" (oradan yükselmeye başlarlar) ifadesi 11. kelimeden itibaren başlamaktadır.

İkinci ayette ise 11 kelime bulunmakta olup "Meshurun" (Sihirlenmişler) kelimesi 11. kelimedir.