Çeviri

Wednesday, September 28, 2022

Doğruluk ve Eğrilik

Kula kulluğu yani İblis'e ve neferlerine kulluğu din edinmiş şeytanların en dikkat çeken özelliği dünyevi, maddi ve nefsani menfaat durumuna göre her yöne eğrilebilmeleri, dönebilmeleri, belirli bir duruşları ve gerçekten savundukları bir davalarının olmaması yani karaktersiz olmalarıdır. Bu niteliğe sahip insanlar her yerde bulunmaktadırlar. Bu sefil şeytani niteliğe Enfal suresinin 48. ayetinde, "insanları önce aldatan sonra da zorluğu görünce döneklik yapan seytan" misaliyle değinilmiştir. 

8/48 Ve iz zeyyene lehumuş ŞEYTANU a'malehum ve kale la ğalibe lekumul yevme minen nasi ve inni carun lekum fe lemma teraetil fietani NEKESA ALA AKİBEYHİ ve kale inni beriun minkum inni era ma la teravne inni ehafullah vallahu şedidul ikab

( Ve ŞEYTAN, onlara çalışmalarını süslü gösterdiği zaman, "Bugün insanlardan size galip gelecek yoktur. Kesinlikle ben size yardımcıyım." dedi. İki topluluk göründüğünde TOPUKLARI ÜZERİNDE DÖNDÜ ve "Kesinlikle ben sizden beriyim. Kesinlikle ben sizin görmediklerinizi görüyorum ve kesinlikle ben Allah’tan korkarım. Allah azabı şiddetli olandır." dedi. )

İnsanları saptırmayı ilke edinmiş olan dönek şeytanlar Kur'an ayetlerini eğriltmeyi yani kendi çıkarları doğrultusunda yorumlamayı veya hiçe saymayı da ana metod edinmişlerdir.

Kur'an'da bir kavram düalitesi olarak yer alan "Mustekim" ( Doğru ) ve "İveca" ( Eğrilik ) kelimelerinin geçtiği ayetler yukarıdaki husus kapsamında derin bilgiler ve uyarılar içermektedir.

"Doğru yolu" tanımlayan ayet örnekleri;

3/51 İnnellahe rabbi ve rabbukum fa'buduh haza siratun mustekim

( Kesinlikle Allah Rab’bimdir ve Rab’binizdir. O halde O’na kulluk edin. Bu doğru yoldur. )

4/175 Fe emmellezine amenu billahi va'tesamu bihi fe seyudhiluhum fi rahmetin minhu ve fadlin ve yehdihim ileyhi siratan mustekima 

( Allah’a  inanıp O'na sarılanları, kendisinden rahmet ve lutfa sokacak ve onları kendisine varan doğru yola yönlendirecektir. )

5/16 Yehdi bihillahu men ittebea ridvanehu subules selami ve yuhricuhum minez zulumati ilen nuri bi iznihi ve yehdihim ila siratin mustekim

( Allah onunla rızasına tabi olanları selamet yollarına yönlendirir. Onları, izniyle karanlıklardan aydınlığa çıkarır. Onları doğru yola yönlendirir. )

6/153 Ve enne haza siratiy mustekimen fettebiuh ve la tettebius subule fe teferraka bikum an sebilih zalikum vassakum bihi leallekum tettekun

( Ve kesinlikle doğru yol budur. O halde ona tabi olun. Sizi O’nun yolundan ayıracak yollara tabi olmayın. Bunlar size emrettikleridir. Umulur ki sakınırsınız. )

6/126 Ve haza siratu rabbike mustekima kad fessalnel ayati li kavmin yezzekkerun

( Ve bu Rab’binin doğru yoludur. Biz hatırlayan kavim için ayetleri ayrıntılandırdık. )

10/25 Vallahu yed'u ila daris selam ve yehdi men yeşau ila siratin mustekim

( Ve Allah selamet yurduna çağırır ve dilediği kimseyi doğru yola yönlendirir. )

19/36 Ve innellahe rabbi ve rabbukum FA'BUDUH HAZA SİRATUN MUSTEKİM

( Ve kesinlikle Allah Rab’bimdir ve Rab’binizdir. O halde O’NA KULLUK EDİN. BU DOĞRU YOLDUR. )

"Eğri yolu" tanımlayan ayet örnekleri;

3/7 Huvellezi enzele aleykel kitabe minhu ayatun muhkematun hunne ummul kitabi ve uharu muteşabihat fe emmellezine fi kulubihim zeyğun fe yettebiune ma teşabehe minhubtiğael fitneti vebtiğae te'vilih ve ma ya'lemu te'vilehu illellah ver rasihune fil ilmi yekulune amenna bihi kullun min indi rabbina ve ma yezzekkeru illa ulul elbab

( Kitabı sana indiren O'dur. Onda kitabın anası olan açık anlamlı, sağlam ayetler vardır. Diğerleri benzetmelidirler. Ama o kalplerinin içinde şüphe, vesvese, eğrilik, ayrılık olanlar, onlardan fitneyi aramak ve kendi yorumlarını aramak  için o benzetilmiş olanlara tabi olurlar. Onun yorumunu Allah haricinde kimse bilmez. İlimde derinleşmiş olanlar "Ona inandık. Hepsi Rab’bimizin indindendir." derler. Akılları olanlar haricindekiler hatırlamaz. )

3/99 Kul ya ehlel kitabi lime tesuddune an sebilillahi men amene tebğuneha ivecen ve entum şuheda ve mallahu bi ğafilin an ma ta'melun

( De ki: "Ey kitap sahipleri, şahit olmanıza rağmen, onu eğriltmeyi arayarak, neden o inananları Allah yolundan döndürüyorsunuz. Allah o yaptıklarınızdan habersiz değildir." )

7/16 Kale fe bima ağveyteni le ak'udenne lehum siratakel mustekim

( "Öyleyse, beni azdırmandan dolayı, onlara karşı, senin doğru yolunun üstüne oturacağım." dedi. )

7/45 Ellezine yesuddune an sebilillahi ve yebğuneha iveca ve hum bil ahirati kafirun

( Onlar, Allah yolundan döndürürlerdi ve onu eğriltmeyi isterlerdi. Ahireti de inkar ederlerdi.  )

7/86 Ve la tak'udu bi kulli siratin tuidune ve tesuddune an sebilillahi men amene bihi ve tebğuneha iveca vezkuru iz kuntum kalilen fe kesserakum venzuru keyfe kane akibetul mufsidin

( Ve tehdit ederek, vaad ederek, O’na inananları Allah yolundan menederek ve o yolun eğriliğini arayarak her yola oturmayın. Hatırlayın, zamanında azdınız da o sizi çoğalttı. Bakın bozguncuların sonu nasıl oldu.  )

11/19 Ellezine yesuddune an sebilillahi ve yebğuneha iveca ve hum bil ahirati hum kafirun

( O Allah yolundan döndürenler ve onu eğriltmeyi arayanlar ve onlar ahirete de inkarcılardır. )

14/3 Ellezine yestehibbunel hayated dunya alel ahirati ve yesuddune an sebilillahi ve yebğuneha iveca' ulaike fi dalalin beiyd

( Onlar dünya hayatını ahiret üzerine severler. Allah yolundan döndürürler ve onu eğriltmeyi ararlar. Onlar uzak, derin sapıklık içindedirler. )

16/9 Ve alellahi kasdus sebili ve minha cair ve lev şae le hedakum ecmein

( Ve doğru yol Allah’a dır. Ondan eğri olan da vardır. Şayet dileseydi sizi topluca yönlendirirdi. )





No comments:

Post a Comment