Çeviri

Tuesday, February 28, 2023

Frekans, Rakam ve Kelâm

"Her şey kelimedir." cümlesi, yaratılmış varlık algısı itibarıyla Rab'bin, ruh ve maddenin yaratılışını kelimeleriyle gerçekleştirdiğini, yaratılışın kodlarının kelimeler olduğunu ve her varlığın esasen bir "kelime" olduğunu ifade etmektedir. 

Bazı platformlarda, kelimeler olmadan, sadece doğadaki varlıkların, nesnelerin tasvirlerinin ( şekillerinin ) görsel olarak hatırlanması  vasıtasıyla da düşünülebileceğini savunan ve ruhaniyeti ( soyut kavramları, maneviyatı ve duyguları ) ihmal eden materyalist görüşlere rastlanmaktadır. Ancak bu görüşler ilmi anlamda maalesef eksik kalmaktadır. Bunun sebebi ise düşüncenin özünün de kelime olmasıdır ki zaten yaratılışın da kelimeler vasıtasıyla tezahür ettiğine yukarıda değinilmiştir. Yani yokluk durumundan varlık durumuna geçiş kelimeler vasıtasıyla mümkün olmuştur. Örneğin yokluk durumunda iken evrenin, içindeki yıldızların, gezegenlerin ve gezegenlerin içindeki varlıkların ruhani ve cismani hallerinin yaratılabilmesi için ilahi düşüncenin özünü teşkil eden nitelik tanımlayıcı kelimelere ihtiyaç bulunmaktadır. Zira uzun-kısa, aydınlık-karanlık, iyi-kötü, yumuşak-sert vb. gibi ruhani ve cismani kavramlar ( kelimeler ) olmadan ruhun ve maddenin nitelik kazanması ve tezahürü mümkün değildir. Kelimelerin, yaratılışın kodları olduğunu teyid eden bazı ayetler şöyledir.

4/171 .... innemel mesihu iysebnu meryeme rasulullahi ve KELİMETUH elkaha ila meryeme ve RUHUN minhu ....

( ... Meryem oğlu Mesih İsa, kesinlikle Allah’ın resulü, Meryem'e atmış olduğu KELİMESİ ve O’ndan RUHTUR. ... )

10/82 Ve yuhikkallahul hakka bi KELİMATİHİ ....

( Ve Allah gerçeği KELİMELERİ ile gerçekleştirir. .... )

İncil'den;

43 John 1-1 Başlangıçta KELAM vardı. KELAM Tanrı'yla birlikteydi ve Kelam Tanrı'ydı.

43 John 1-2 Başlangıçta O, Tanrı'yla birlikteydi.

43 John 1-3 Her şey O'nun aracılığıyla var oldu, var olan hiçbir şey O'nsuz olmadı.

En başta belirtildiği üzere kelimeler, "idrakli varlık algısına göre" yaratılışın kodu niteliği arzetmektedir. Kelimelerin ardındaki kaynak kodların ise ancak "Frekans" kelimesiyle yetersiz şekilde ifadesi mümkün olabilmektedir. Kökünde "Fark" kelimesini barındıran, düalite ve döngü kavramlarının özünü oluşturan ve "Farklanma" anlamına gelen "Frekans" kelimesi, sabit bir halden farklı bir hale geçişi tanımlamaktadır. Spiritüalizmde bu fenomen "Değer Farklanması" olarak adlandırılmaktadır ki en temel frekans "Yokluk" ve "Varlık" düalitesidir. İdrakli varlıkların görsel algısı itibarıyla "Yokluk" halinden "Varlık" haline geçişin en küçük seviyedeki tasviri bir "Noktanın" tezahürü ile oluşan ve bu noktanın "tekrarlanma adedine" ( frekansına ) bağlı olarak değişim gösterecek şekildir. Diğer tüm şekiller muhtelif "sayıda" noktaların birleşmesinden ibarettir. Keza bir harfin şekilsel tasviri de belirli sayıda noktanın birleşmesinden ibarettir. Bu nedenle "sayıların", yaratılışın kaynak kodları oldukları düşünülebilir.

Yaratılış sisteminin kaba madde planındaki bir nevi ilkel kopyası olan bilgisayar yazılım sistemlerinin temel yapısının dijital ( sayısal ) nitelik arzetmesi bu bağlamda dikkat çekmektedir. Zira, bilgisayar ekranında görülen her türlü kelime, resim, grafik veya duyulan her türlü ses esasen temel bir düalite arzeden 1 ve 0 sayılarından ( binary codes / ikili kodlar ) oluşan kodlardır.

Vahiy mekanizmasının da, ruhsal plandan madde planına ( kâinata ) iletilen "frekansların" ( farklanma adetlerinin, sayıların ) vazifeli varlıklar tarafından anlamlılaştırılmak üzere kelimelere dönüştürülmesi ve kelimelerin kaba madde planına iletilmesi yoluyla işlemekte olması muhtemeldir.

Müşrik küreselcilerin, dijital olarak ruhun sentetik bedene kopyalanabileceğini, insan zihninin ( bilinç, ruh ) bilgisayar şebekesine bağlanabileceğini, her türlü hastalığın dijital olarak tedavi edilebileceğini ve hatta sözde ölümsüzlüğün dahi mümkün olabileceğini iddia etmelerinin nedeni sayıların ruhani yaratış tesirlerini keşfetmiş olmalarından ve onları diledikleri gibi manipüle edebileceklerini zannetmelerinden kaynaklanmaktadır. Hatta bu müşrikler daha da ileri giderek dijitalizmi, yeni dünya düzeninin yeni ve tek dini, yapay zekayı da ( yani dolaylı olarak kendilerini ) bu sözde dinin ilahı ilan etmeyi planlamaktadırlar.

Kur'an'da "Ahsa" ( Saymak ) kelimesinin 11 kere* tekrarlanması 11 sayısının frekansın ( düalitenin, döngünün, halden hale geçişin ) sembolü olması açısından dikkat çekmektedir. ( Türkçede halden hale geçişin, ani değişimin "BİRdenBİRe" ( 1 ve 1 ... 11 ) birleşik kelimesiyle ifade edilmesi ve masal anlatıları başında söylenen "BİR Varmış BİR Yokmuş" cümlesi de konu bağlamında önem arzetmektedir. )

* Ayet kodları 14/34, 16/18, 18/12, 18/49, 19/94, 36/12, 58/6, 65/1, 72/28, 73/20, 78/29 

İbrahim suresinin 34. ayetinde "Adde" kelimesiyle ifade edilen "Saymak" kelimesinin sıra numarası da 11'dir.

14/34 Ve (1) ata (2) kum (3) min (4) kulli (5) ma (6) seeltumu (7) h (8) ve (9) in (10) TEUDDU (11) ni'mete (12) allahi (13) la (14) TUHSU (15) ha (16) inne (17) el (18) insane (19) le (20) zalumun (21) keffar (22) 

( Ve O’na her sual ettiğinizden size verdi. Eğer Allah’ın nimetini SAYARSANIZ onları SAYAMAZSINIZ. Kesinlikle insan zalimdir, inkar edendir.  )

Nahl suresinin aşağıdaki ayetinin kodu ( 16/18 ), Altın Oran olarak bilinen matematiksel değerin ( 1,618 ) tezahürü olup, bu ayetin ana temasının "Saymak" olması da ayrıca uyum arzetmektedir.

16/18 Ve (1) in (2) TEUDDU (3) ni'mete (4) allahi (5) la (6) TUHSU (7) ha (8) inne (9) allahe (10) le (11) ğafurun (12) rahim (13) 

( Ve eğer Allah’ın nimetini SAYARSANIZ, onları SAYAMAZSINIZ. Kesinlikle Allah affedendir merhametlidir. )

Altın Oran adı verilen 1,618 değeri, birbirleriyle toplanan sayılardan oluşan Fibonacci Dizisi'ndeki 13. sayı olan 144'ün  bir önceki sayı olan 89'a bölümü ile tezahür etmekte ve 144'ten  sonra sabitlenmektedir. Ayette 13 kelime bulunması, 144 sayısının dizideki 13. sayı olması açısından dikkat çekmektedir.

Dizi : 0, 1, 1, 2, 3, 5, 8, 13, 21, 34, 55, 89, 144, 233, 377, .... 

( 89/55 = 144/89 = 1,61797, 233/144 = 1,618, 377/233 = 1,618 ) 

"Ahsa" ( Saymak ) kelimesi son kez Nebe suresinin 29. ( 2+9 = 11 ) ayetinde geçmekte olup, bu ayette yer alan "Kitapta her şeyin saydık." ifadesi yaratılışın kaynak kodları olan sayılara işaret etmektedir.  

78/29 Ve (1) kulle (2) şey'in (3) AHSAYNA (4) hu (5) kitaben (6) 

( Ve kitapta olmak üzere herşeyi SAYDIK. )

Mutaffifin suresinin 9. ayetinde de "Rakamlandırılmış kitap" ifadesi yer almaktadır.

83/9 Kitabun merkum

( Rakamlandırılmış kitap. )

Ayrıca bkz.

https://kuranilmi.blogspot.com/2021/08/altn-oran.html?m=1

https://kuranilmi.blogspot.com/2016/03/fibonacci-saylar-ve-altn-oran.html

https://kuranilmi.blogspot.com/2019/10/saylar-ve-cahit-arf.html?m=1


No comments:

Post a Comment