Çeviri

Sunday, February 3, 2019

Alın Bölgesi

66 Vahiy 7-3 "Biz Tanrımız'ın kullarını ALINLARINDAN mühürleyene dek karaya, denize ya da ağaçlara zarar vermeyin!"

66 Vahiy 9-4 Çekirgelere yeryüzündeki otlara, herhangi bir bitki ya da ağaca değil de, yalnız ALINLARINDA Tanrı'nın mührü bulunmayan insanlara zarar vermeleri söylendi.

66 Vahiy 13-16 Küçük büyük, zengin yoksul, özgür köle, herkesin sağ eline ya da ALNINA bir işaret vurduruyordu.

66 Vahiy 14-1 Sonra Kuzu'nun Siyon Dağı'nda durduğunu gördüm. O'nunla birlikte yüzkırkdört kişi vardı. ALINLARINDA kendisinin ve Babası'nın adları yazılıydı.

66 Vahiy 14-9 Onları üçüncü bir melek izledi. Yüksek sesle şöyle diyordu: "Bir kimse canavara ve heykeline taparsa, ALNINA ya da eline canavarın işaretini koydurursa,

66 Vahiy 17-5 ALNINA şu gizemli ad yazılmıştı: Gizemli büyük Babil, fahişelerin ve dünya iğrençliklerinin anası.

66 Vahiy 20-4 Bazı tahtlar ve bunlara oturanları gördüm. Onlara yargılama yetkisi verilmişti. İsa'ya tanıklık ve Tanrı'nın sözü uğruna başı kesilenlerin canlarını da gördüm. Bunlar, canavara ve heykeline tapmamış, ALINLARINA ve ellerine onun işaretini almamış olanlardı. Hepsi dirilip MESİH İLE BİRLİKTE BİN YIL* EGEMENLİK SÜRDÜLER.

( * 22/47 - Ve yesta'ciluneke bil azabi ve len yuhlifellahü va'deh ve inne YEVMEN ınde rabbike ke ELFİ SENETİN min ma teuddun ( Ve azabı senden acele isterler. Allah vaadine ihtilaf etmez. Kesinlikle Rab’binin indinde BİR GÜN, o sizin saydıklarınızdan BİN SENE GİBİDİR. )

İncil’in 66 Vahiy 20-4 ve Kur’an’ın 22/47 kodlu ayetlerinde geçen “Bin Yıl” ifadesi ile Din Günü ( Yevmed Din ) / Kıyamet Günü ( Ayağa Kalkış Günü ) ( Yevmel Kıyameh ) / Ayrışım Günü ( Yevmel Fasl ) / Hesap Günü ( Yevmel Hısab ) yani “Altın Çağ” ifade edilmektedir. Altın Çağ, Allah yolunda olup tekamül edenler için esenlik, sapmış olanlar için ise azap dönemi olacaktır. Bu gerçek İncil’de “Mesih ile birlikte bin yıl egemenlik sürmek” ifadesi ile bildirilmektedir. Kur’an’ın 2/96 kodlu ayetinde bahsedilen “Müşriklerin bin sene ömür sürmeyi arzuladıkları” bildirilir. ) Ancak bu dönemde, tekamül etmiş olanların henüz tekamül edememiş olan kardeşlerine yardımcı olmaları ve onları azaptan kurtarabilmek içn gayret göstermeleri gerekecektir. Zira amaç ve aslolan, gerçekleşmese bile, toplu tekamül yolunda gösterilen gayrettir.

66 Vahiy 22-4 O'nun yüzünü görecek, ALINLARINDA O'nun adını taşıyacaklar.

Akaşik Kayıtlardaki yani Ümmül Kitap’taki ( Ana Kitap ) kainat yazılımına erişimi sağlayan “Alın Çakra” ( Üçüncü Göz / Epifiz Bezi ) İncil’de ve Kur’an’da “Alın” kelimesiyle zikredilmektedir. “Alın “kelimesinin İncil’de “8” kere tekrarlanması da önem arzetmektedir. Halk arasındaki “Alın Yazısı” ifadesi, kader adı verilen ilahi yazılımın birey bazındaki kodlarını ifade etmektedir. 


“Alın” anlamına gelen “Nasıyet” ve “Cebh” kelimeleri Kur’an’da toplam “6” kere geçmektedir.

9/35 - Yevme yuhma aleyha fı nari cehenneme fe tükva biha CİBAHÜhüm ve cünubühüm ve zuhuruhüm haza ma keneztüm li enfüsiküm fe zuku ma küntüm teknizun ( O gün onların üzerlerinde cehennem ateşi kızdırılır da onlarla ALINLARI, yanları ve sırtları dağlanır. İşte bunlar o nefisleriniz için biriktirip haznettikleriniz. Haydi, o haznetmiş olduklarınızı tadın. )

37/103 - Fe lemma eslema ve tellehu lil CEBIN ( Böylece teslim olduklarında, onu ALNI üzerine yatırdı. )

11/56 - İnnı tevekkeltü alellahi rabbi ve rabbiküm ma min dabbetin illa hüve ahızün bi NASIYETİha inne rabbi ala sıratın müstekım ( Kesinlikle ben Rab’bim ve Rab’biniz olan Allah’a  dayanıp sığınırım. O’nun ALNINDAN tutup yakalamadığı debelenen yoktur. Kesinlikle Rab’bim doğru yol üzerindedir. )

55/41 - Yu'rafül mücrimune bi simahüm fe yü'hazü bin NEVASIY vel akdam ( Suçlular simalarından bilinip tanınırlar. Böylece ALINLARINDAN ve ayaklarından yakalanırlar. )

96/15 - Kella lein lem yentehi le nesfe'an bin NASIYEH ( Asla, imtina edip vazgeçmezse ALINI tutup, savurarak sürükleriz. )

96/16 - NASIYETİN KEZİBETİN HATIEH ( HATALI, YALANLAMIŞ ALINI. )

Ayetlerde Rab’bin, tüm varlıkların alın bölgelerini bir kodlama merkezi ve ana yazılıma erişim arayüzü olarak takdir ettiği bildirilmekte gibidir. Zira “Üçüncü Göz Çakra” veya “Epifiz Bezi” alın bölgesinde yer almaktadır.

“Nasiyet” ( Alın ) kelimesinin Kur’an’da ilk kez 11/56 kodlu ayette geçmesi de “11” nümerolojisi açısından ilginçtir. 11ve 56 ( 5+6 = 11 )

“Alın Çakra” ( Üçün Göz Çakra / Epifiz Bezi ) insandaki 7 çakradan “6”.sıdır. “Alın” kelimesinin Kur’an’da “6” kere tekrarlanması bu açıdan ilginçtir.
                           

Astral Çıkış veya Astral Projeksiyon olarak adlandırılan fenomen, Astral Bedenin ( Süptil Madde Olan Varlık ) Fiziksel Beden'den ( Kaba Madde ), yaşam bağı olan Gümüş Bağ'ı koparmadan, ayrılması ve kainatta seyir ve gözlem deneyimine mazhar olması halidir. Bu fenomenin alın bölgesi merkezli olarak gerçekleştiği kaynaklarda belirtilmektedir.


Ayrıca insan beyninin, kafatasının alın ksımının ardındaki ön lobu olan ve Prefrontal Cortex adı verilen bölümü algıyı, düşünceyi, doğru ve yanlışı ayırt etmeyi sağlayan bölümdür. 96/16 kodlu ayet "Yalanlayan alın" ifadesiyle dikkat çekmektedir.

96/16 - NASIYETİN KEZİBETİN HATIEH ( HATALI, YALANLAMIŞ ALINI. )










Saturday, February 2, 2019

Tek Topluluk ... Ama Nasıl Bir Topluluk?

Ayağa Kalkış Günü ( Yevmel Kıyameh ) / Din Günü ( Yevmed Din ) / Ayrışım Günü ( Yevmel Fasl ) olan Altın Çağ'da idrak seviyeleri yükselen insanlar arasında bir kolektif bilinç şebekesinin tezahür edeceği ve bu şebekenin onları "Tek Topluluk" yapacağı evvelce belirtilmişti. Bu durumu bilen inkarcı satanistler de, dünya insanlarının çoğunluğunu kendi kontrolleri altında tutabilecekleri şekilde saptırılmış ve azmış bir "Tek Topluluk" tesis etme gayreti içindedirler. Bunu sağlayabilmek içinde dijital teknolojiyi kötü emelleri uğrunda acımasızca kullanmaktadırlar.

Kur'an'da geçen "Ümmeten Vahideten" ( Tek Topluluk ) kavramı düal ( ikili ) anlam içermektedir. Bir başka deyişle hem "iyi", hem "kötü" nitelikteki iki farklı topluluğa atıfta bulunulmaktadır. Zira insanların tek topluluk iken ayrıştırılmaları, reenkarnasyonlar vesilesiyle birey bazında muhtelif sınavlara tabi tutulabilmeleri için bir gerekliliktir. Tek Topluluk iken azmış ve Allah'a ihtilaf etmiş olan topluluk ayrıştırılmış ve bireysel sınavlar vesilesiyle tekamül ettirilmiş, aralarında kolektif bilinç tesis edilmiş, Allah yolunda olan bir başka Tek Topluluk zuhur ettirilmiştir. Dolayısıyla döngü sonunda tezahür edecek iki tür Tek Topluluk söz konusudur. Tekamül ederek üst planlara geçiş liyakatine erişecek  Altın Çağ Topluluğu yani Hizbullah ( Allah'ın Topluluğu ) / Ashabul Cenneh ( Cennet Topluluğu ) ve  70,000 yıllık reenkarnasyon döngüsü sonunda hala şeytanın yolunda olan, tekamülünü tanamlayamamış ve tekrar reenkarnasyon döngülerine tabi tutulmak suretiyle dünya cehenneminde kalacak olan Hizbuşşeytan ( Şeytanın Topluluğu ) / Ashabul Cehennem ( Cehennem Topluluğu ) Ancak bu dönemde, tekamül etmiş olanların henüz tekamül edememiş olan kardeşlerine yardımcı olmaları ve onları azaptan kurtarabilmek içn gayret göstermeleri gerekecektir. Zira amaç ve aslolan, gerçekleşmese bile, toplu tekamül yolunda gösterilen gayrettir.

Aşağıdaki ayetlerde "Ümmeten Vahideten" ( Tek Topluluk ) kavramına ilişkin bilgiler verilmektedir.

2/213 - Kanen nasü ÜMMETEN VAHİDETEN fe beasellahüm nebiyyıne mübeşşirıne ve münzirıne ve enzele meahümül kitabe bil hakkı li yahküme beynen nasi fımahtelefu fıh ve mahtelefe fıhi illellezine utuhü min ba'di ma caethümül beyyinatü bağyen beynehüm fe hedellahüllezıne amenu li mahtelefu fıhi minel hakkı bi iznih vallahü yehdı men yeşaü ila sıratın müstekım ( İnsanlar TEK TOPLULUKTULAR. Allah onlara müjdeleyen ve uyaran haberciler gönderdi. O ihtilaf ettikleri hakkında insanlar arasında hükmetmeleri için onlarla birlikte gerçek olarak kitabı indirdi. Onlara açık deliller olarak o getirilenden sonra, sadece onu alanlar aralarında azgınlıkla ihtilaf ettiler. Böylece Allah o inananları, kendi izni ile, hakkında  ihtilaf ettikleri gerçeğe yönlendirdi. Allah dilediğini doğru yola yönlendirir. )

5/48 - Ve enzelna ileykel kitabe bil hakkı müsaddikan li ma beyne yedeyhi minel kitabi ve mühayminen aleyhi fahküm beynehüm bima enzelellahü ve la tettebı' ehvaehüm an ma caeke minel hakk li küllin cealna minküm şir'aten ve minhaca ve LEV ŞAELLAHÜ LE CEALEKÜM ÜMMETEN VAHİDETEN ve lakin li yeblüveküm fı ma ataküm festebikul hayrat ilellahi merciuküm cemıan fe yünebbiüküm bima küntüm fıhi tahtelifun ( Ve sana da, kitaplardan o ondan öncekileri doğrulayan ve onları kollayan kitabı gerçek ile indirdik. O halde, onların aralarında Allah' ın indirdiği ile hükmet. Onların heveslerine tabi olarak, sana o gerçekten gelen üzerine sapma. Biz, sizlerden herkes için yol ve usül oluşturduk. ŞAYET ALLAH DİLESEYDİ SİZİ TEK TOPLULUK KILARDI. Lakin o size verdikleri hakkında sizi sınamak içindi. Öyleyse hayırlara ilerleyin. Hepinizin dönüşü Allah’a dır. Artık, o hakkında ihtilafa düştüklerinizi size o haber verir. ) 

10/19 - Ve ma kanen nasü illa ÜMMETEN VAHIDETEN fahtelefu ve lev la kelimetün sebekat min rabbike le kudiye beynehüm fıma fıhi yahtelifun ( Ve insanlar TEK TOPLULUKTAN başkası değillerdi de ihtilafa düştüler. Şayet Rab’binden geçmiş kelime olmasaydı, o ihtilaf ettikleri hakkında aralarında hüküm verilirdi.)

11/118 - Ve LEV ŞAE RABBÜKE LE CEALEN NASE ÜMMETEN VAHİDETEN ve la yezalune muhtelifınn ( Ve ŞAYET RAB'BİN DİLESEYDİ İNSANLARI TEK TOPLULUK KILARDI da ihtilaf etmekten geri durmazlardı. )

16/93 - Ve LEV ŞAELLAHÜ LE CEALEKÜM ÜMMETEN VAHİDETEN ve lakin yüdıllü men yeşaü ve yehdı men yeşa' ve le tüs'elü enne an ma küntüm ta'melun ( Ve ŞAYET ALLAH DİLESEYDİ SİZİ TEK TOPLULUK KILARDI. Lakin dilediği kimseyi saptırır ve dilediği kimseyi yönlendirir. O yapmakta olduklarınızdan kesinlikle sual edileceksiniz. )

21/92 - İnne hazihı ümmetüküm ÜMMETEN VAHİDETEN ve ene rabbüküm fa'büdun ( Kesinlikle bu topluluğunuz TEK TOPLULUKTUR. Ben Rab’binizim. O halde bana kulluk edin. )

23/52 - Ve inne hazihı ümmetüküm ÜMMETEN VAHİDETEN ve ene rabbüküm fettekun ( Ve kesinlikle bu topluluğunuz TEK TOPLULUKTUR. Ben de Rab’binizim. O halde benden sakının. )

42/8 - Ve LEV ŞAELLAHÜ LE CEALEHÜM ÜMMETEN VAHİDETEN ve lakin yüdhılü men yeşaü fı rahmetih vez zalimune ma lehüm min veliyyin ve la nesır ( Ve ŞAYET ALLAH DİLESEYDİ ONLARI TEK TOPLULUK KILARDI.. Lakin, dilediği kimseyi rahmetine sokar. Zalimler, onlara ne dost ne de yardımcı yoktur. )

43/33 - Ve lev la en yekunen nasü ÜMMETEN VAHİDETEN le cealna li men yekfüru bir rahmani li büyutihim sukufen min fiddatin ve mearice aleyha yazherun ( Ve şayet insanların TEK TOPLULUK olma durumu olmasaydı, Rahman' ı inkar eden kimselerin evleri için gümüş çatılar, tavanlar ve onun üzerine çıkmaya merdivenler oluştururduk. )

"Ümmeten Vahideten" ( Tek Topluluk ) kavramının geçtiği "9" ayet bulunması da ilahi mühür sayısı olan 6 sayısının tersi ve satanizmin sembolü olan "9" sayısı tezahürü açısından dikkat çekmektedir.

Allahü Teala'nın insanları Kıyamet ( Ayağa Kalkış ) Gününde ( Altın Çağ ) toplayacağı Al'i İmran suresinin 3/9 kodlu ayetinde bildirilmektedir.

3/9 - RABBENA İNNEKE CAMİUN NASİ Lİ YEVMİN LA RAYBE FIH innellahe la yuhlifül mıad ( RAB'BİMİZ KESİNLİKLE SEN İNSANLARI HAKKINDA ŞÜPHE OLMAYAN GÜNDE TOPLAYANSIN. Allah vaade, vadeye kesinlikle ihtilaf etmez. )

43/33 kodlu ayette insanların tek topluluk olma durumunda azacakları bildirilmektedir.
Bu husus Tevrat'ın Tekvin suresinde aşağıdaki ayetlerinde bildirilir. Ayetlerde kendi metodlarıyla göklere erişmek gibi bir ihtirasa kapılaarak azan insanların bireysel bazda tekamül sınavına tabi tutulabilmeleri için tek topluluk sisteminin ortadan kaldırıldığı ve kavimlerin tezahür ettiği bildirilmektedir. 

1 Tekvin 11-4 Sonra, "Kendimize bir kent kuralım" dediler, "Göklere erişecek bir kule dikip ün salalım. Böylece yeryüzüne dağılmayız."

1 Tekvin 11-5 RAB insanların yaptığı kentle kuleyi görmek için aşağıya indi.

1 Tekvin 11-6 "Tek bir halk olup aynı dili konuşarak bunu yapmaya başladıklarına göre, düşündüklerini gerçekleştirecek, hiçbir engel tanımayacaklar" dedi,

1 Tekvin 11-7 "Gelin, aşağı inip dillerini karıştıralım ki, birbirlerini anlamasınlar." 

1 Tekvin 11-8 Böylece RAB onları yeryüzüne dağıtarak kentin yapımını durdurdu.

1 Tekvin 11-9 Bu nedenle kente Babil adı verildi. Çünkü RAB bütün insanların dilini orada karıştırmış ve onları yeryüzünün dört bucağına dağıtmıştı.

Atatürk'ün Nutuk'undaki şu cümle "Tek Topluluk / Tek Dünya Devleti" hususuna ilişkin görüşlerini açıkça ortaya koymaktadır.

"Çeşitli milletleri, ortak ve genel bir ad altında toplamak ve bu çeşitli unsurlardan oluşan kitleleri eşit haklar ve şartlar altında bulundurarak güçlü bir devlet kurmak, parlak ve çekici bir siyasî görüştür. Fakat aldatıcıdır. Hattâ, hiçbir sınır tanımayarak, dünyadaki bütün Türkleri bile bir devlet halinde birleştirmek, varılması imkânsız bir hedeftir. Bu,yüzyılların ve yüzyıllarca yaşamakta olan insanların çok acı, çok kanlı olaylarla meydana koyduğu bir gerçektir." ( Nutuk - Sayfa 227 ) 









Friday, February 1, 2019

Allah Yolunda Savaş ... Bilginin Aktarımı

Döngü Sonunun deneyimlendiği yani Ayağa Kalkış Günü'nün ( Yevmel Kıyameh ) ilk safhalarının idrak edildiği bu dönemde Allahü Teala'nı  bahşettiği zihni ve kalbi açılış ( feth ve inşirah ) vesilesiyle idrak yükselişine nail olan insanların, vakıf hale geldikleri ilahi bilgileri birbirleriyle paylaşmaları ve birbirlerinin tekamüllerine vesile olmaları gerekmektedir. Reenkarnasyon döngüsünün her safhasında olduğu üzere döngü sonunda da bu bilgi paylaşımına ve aydınlanmaya önderlik edecek, yükselişin başlangıç noktası olacak kavimler öne çıkacaktır. Bunlardan biri ve en önemlisi de Türkiye'dir. Gerek küresel, gerekse de Türkiye bazında deneyimlenen dejenerasyon süreci yerini rejenerasyona bırakacaktır.

İşte bu ışığı ve bilgeliği yayma sürecinde en büyük mücadele, bilgilerin insanlar arasında paylaşımını engellemeye çalışan inkarcı satanistler ve onların kurdukları sistemi sorgulamadan kabul etmiş neferleri olacaktır. İşte bu kitleye karşı girilecek olan mücadele Kur'an'da "Kıtal" ( Savaş ) olarak tanımlanmaktadır.

Allahü Teala "bilgi" ve "aydınlanma" mücadelesini vermeyen yani en temel rızık olan "bilginin" insanlara ulaştırılması konusunda yeterli gayreti göstermeyen kavimleri helak edeip onların yerine başka kavimlere bu sorumluluğu vereceğini ayetlerinde bildirmektedir. 

9/38 - Ya eyyühellezine amenu ma leküm iza kıle lekümünfiru fı sebılillahis sakaltüm ilel ard e radıytüm bil hayatid dünya minel ahırah fe ma metaul hayatid dünya fil ahırati illa kalıl ( Ey o inananlar, ne oldu size de "Allah yolunda savaş için seferber olun." dendiğinde yerde ağırlaştınız. Ahiret yerine dünya hayatına mı razı oldunuz? Dünya hayatı faydası ahiretinkine göre azın haricindeki değildir. )

9/39 - İlla tenfiru yüazzibküm azaben elımen ve yestebdil kavmen ğayraküm ve la tedurruhu şey'a vallahü ala külli şey'in kadır ( Eğer savaş için seferber olmazsanız, O size elim azap ile azap eder. Sizden başka bir kavim ortaya çıkarabilir. Siz O’na şey kadar bile zarar veremezsiniz. Allah herşeye gücü yetendir. )

47/38 - Ha entüm haülai tüd'avne li tünfiku fı sebılillah fe minküm men yebhal vallahül ğaniyyü ve entümül fükara' ve in tetevellev yestebdil kavmen ğayraküm sümme la yekunu emsaleküm
( Ha sizler işte o Allah yolunda harcamaya çağırılanlarsınız. Sizlerden kimileri cimrilik ediyor. Allah ganidir ve sizler fakirsiniz. Eğer yüz çevirirseniz, sizden başka bir kavime değiştirir. Sonra sizin aynılarınız gibi olmazlar. )

"Başka bir kavimle değiştirmek" ifadesinin son kez geçtiği 47/38 kodlu ayette yer alan "Allah yolunda harcamak" cümlesi hem bahşedilen maddi imkanları hem de "bilginin" paylaşımını ifade etmektedir. ( Ayet kodundaki "11" nümerolojisi dikkat çekmektedir. 47 ... 4+7 = 11, 38 ... 3+8 = 11 ( Kavmin bir başka kavimle ikame edilmesi döngüsel bir olgudur. ) )

İncil ayetleri;

40 Matta 21-43 "Bu nedenle size şunu söyleyeyim, Tanrı'nın Egemenliği sizden alınacak ve bunun ürünlerini yetiştiren bir ulusa verilecek.

44 Elçilerin İşleri 2-17 `Son günlerde, diyor Tanrı,tüm insanların üzerine Ruhumdan dökeceğim. Oğullarınız ve kızlarınız peygamberlik edecekler. Gençleriniz görümler, yaşlılarınız da düşler görecek.

Ayette döngü sonunda insanların birbirleriyle ilahi bilgileri paylaşacakları bildirilmektedir.


Kalplerin Birleştirilmesi ve Altın Çağ

Evvelce de defaatle değinildiği üzere 70,000 yıllık reenkarnasyon döngüsünün son aşaması spiritüel terminolojide Altın Çağ olarak bilinir. Altın Çağ kavramı Kur'an'da Yevmel Kıyameh ( Ayağa Kalkış Günü ) / Yevmel Hısab ( Hesap Günü ) / Yevmel Fasl ( Ayrışım Günü ) olarak yer alır. Bu dönemde dejenerasyon ( soysuzlaşma ) sona erecek ve rejenerasyon başlayacaktır.

Altın Çağ'da, tüm inananların yani beklenen tekamülü göstererek üst planlara / boyutlara / alemlere intikal etme liyakatine ermiş olanların bir araya getirilmesi, birleştirilmesi ve tam kolektif bilincin tesis edilmesi söz konusudur. Tekamül liyakatine erememiş olup tekrar 70,000 yıllık reenkarnasyon döngüsüne tabi olacaklar topluluğu ile kolektif bilinç topluluğu arasında da kesin ve net bir ayrışım olacaktır. ( Yevmel Fasl ( Ayrışım Günü ) )

Kolektif bilincin tesis edilmesi için insanların birleştirilmesi kavramı Kur'an'da "Kalplerin Birleştirilmesi" olarak yer almaktadır.

8/63 - Ve (1) ELLEFE (2) BEYNE (3) KULUBİ (4) HİM (5) lev (6) enfakte (7) ma (8) fi (9) el (10) erdı (11) cemıan (12) MA (13) ELLEFTE (14) BEYNE (15) KULUBİ (16) HİM (17) ve (18) lakinne (19) ALLAHE (20) ELLEFE (21) BEYNE (22) HÜM (23) inne (24) hu (25) azızün (26) hakım (27) ( Ve kalplerinin aralarını birleştirdi. Şayet yerde ne varsa topluca harcasaydın bile kalplerinin aralarını birleştiremezdin. Lakin onların aralarını Allah birleştirir. Kesinlikle O yücedir hakimdir. )

- Sure numarası "8"'dir.
- Ayet kodunun ( 8/63 ) nümerolojik değeri de "8" sayısını vermektedir. ( 8+6+3 = 17 ... "8" )
- Ayette "27" kelime bulunmaktadır. ( İkili Yedi )

Tekamül zafiyeti arzeden inkarcı satanistlerin inananları yani Altın Çağ'ı idrak edecek insanları "Ayrıştırma" ve "Bozgunculuk" gayretleri Bakara suresinin 2/27 kodlu ayetinde açıkça bildirilmiştir. Ayet, "Kutsal Kitapların ayrı ayrı tutularak kitlelerin ayrıştırılması, bölünmesi" mesajını da içermektedir. ( Çok anlamlılık her zaman hatırlanmalıdır. )

2/27 - Ellezine (1) yenkudune (2) ahde (3) allahi (4) min (5) ba'di (6) mısakı (7) h (8) ve (9) YAKTAUNE (10) MA (11) EMER (12) ALLAHÜ (13) Bİ (14) HI (15) EN (16) YUSALE (17) ve (18) yüfsidune (19) fi (20) el (21) ard (22) ülaike (23) hümü (24) el (25) hasirun (26) ( O verdikleri sözleri sonrasında Allah’a  olan ahdini bozanlar ve Allah’ ın birleştirilmesini emrettiğini kesip ayıranlar ve yerde bozgun yapanlar, işte onlar hasarlananlardır. )

- Ayet kodunun nümerolojik değeri "11" sayısnı vermektedir. ( 2+2+7 = "11" )
- Ayet numarası 27 olup bu sayı İkili Yedi kavramını sembolize etmektedir.
- Ayette 26 kelime bulunmaktadır. 2+6 = "8"
- Ayetteki “Yusale” ( Birleştirme ) kelimesi 17. kelimedir. ( 1+7 = “8” )

"Birleştirmeden" bahsedilen yukarıdaki iki ayette özellikle "8" ve "27" sayılarının tezahürü dikkat çekmektedir.



Tuesday, January 29, 2019

Fürkan ... Fark Yaratan

"Maddelerin tezahür imkânlarını gerçekleştirebilmeleri, muhitlerinde gösterecekleri faaliyetlere bağlıdır. Hâlbuki hareketsiz faaliyet olmaz. Yâni bir maddenin faaliyeti demek, onun hareket göstermesi demektir. MADDELERDE HAREKETİN ZUHUR EDEBİLMESİ ise MUVAZENE DEĞİŞMELERİ ile mümkün olur. Binaenaleyh âlemimizdeki maddenin bünyesinde hareketin husule gelebilmesi için evvelâ, muvazeneyi temin eden iİKİ ZIT UNSURUN mevcut olması, sonra da bu unsurlardan BİRİSİNE FAZLA DEĞER EKLENMEK suretiyle muvazenenin tekrar teessüs etmek üzere bozulması lâzım gelir. İşte maddedeki bu zıt unsurların mevcudiyeti ve o unsurlar arasındaki değerlerin farklandırılması, DÜALİTE PRENSİBİ ve DEĞER FARKLANMASI realitelerini ifade eder. Maddenin bünyesi ile ilgili olan DÜALİTE PRENSİBİ ve DEĞER FARKLANMASI mekanizmasının mütalaası, maddedeki hareketlerin izahını mümkün kılmaktadır."

İlahi Nizam ve Kainat kitabında yer alan yukarıdaki paragraf "Düalite" ve "Değer Farklanması" kavramlarını izah etmektedir. Yaratılışta bir değişim, bir farklılaşma, bir tekamül olabilmesi için mutlak surette bir değer farklanması yani mevcut durağanlığı, dengeyi, statükoyu bozacak bir değer alma veya verme tezahürü gerekmektedir. 

Yaratılıştaki "Döngüsel" yapı da "Düalitenin" yani "Değer Farklanmasının" bir yansımasıdır. ( "Ankh ... Alfa ve Omega" başlıklı yazıda da bu konuya değinilmişti. )

Furkan ( Fark Yaratan ) suresi, "Düalite", "Döngü" ve "Değer Farklanması" kavramları açısından ve bu kavramları sembolize eden "8", "11" ve "14" ( İkili Yedi ) sayılarının nümerolojik tezahürü açısından dikkat çekmektedir.

25/1 - Tebarake (1) ellezi (2) nezzele (3) el (4) FÜRKANE (5) ala (6) abdi (7) hı (8) li (9) yekune (10) li (11) el (12) alemıne (13) nezıra (14) ( FARK YARATANI, alemlere uyarıcı olması için kullarının üzerine o bereketli olan indirdi.

Ayette, inananların tekamül ederek kaba madde alemini terkedebilmeleri ve üst planlara / boyutlara geçebilmeleri için gerekli olan "Değer Farklanması"nı temin edecek olanın ( Allah Kelamı, Kur'an ) indirildiği bildirilmektedir.

- Furkan suresi 25. suredir. 2+5 = "7"
- "Furkan" kelimesinin ilk kez geçtiği ayetin kodunun ( 25/1 ) nümerolojik değeri "8" olmaktadır. ( 2+5+1 = 8 )
- "7" ve "8" nümerolojisi, kaba madde alemindeki ( Dünya ) reenkarnasyon döngüsünden (7) çıkarak yeni plandaki ( alemdeki ) yeni döngü başlangıcına erişmeyi sembolize etmektedir.
- Ayette "14" kelime yer alması da yine düaliteyi ve döngüyü sembolize eden "İkili Yedi" ( 2x7 ) kavramı açısndan önem arzetmektedir.

"8/29" - Ya (1) eyyü (2) ha (3) ellezine (4) amenu (5) in (6) tetteku (7) allahe (8) YEC'AL (9) LEKÜM (10) FÜRKANEN (11) ve (12) yükeffir (13) an (14) küm (15) seyyiati (16) küm (17) ve (18) yağfir (19) leküm (20) ve (21) allahü (22) zü (23) el (24) fadli (25) el (26) azım (27) ( Ey o inananlar, Allah’tan sakınırsanız, o size FARK YARATANI OLUŞTURUR. Kötülüklerinizi örter de size af eyler. Allah büyük üstünlük sahibidir. )

Ayette, sakınan kullar için Allahü Teala'nın "Fark Yaratanı Oluşturacağı" yani "Değer Farklanması" yaratarak tekamül sağlayacağı bildirilmektedir. 

- Ayetin sure numarası "8" ve ayet numarası ise 29 yani "11" ( 2+9 ) olmaktadır. 

- Ayetteki "Fürkan" kelimesi "11." kelimedir.

- Ayette 27 kelime bulunmaktadır. "İkili Yedi" ( 2 ve 7 )






Monday, January 28, 2019

Saymak ve 11 Nümerolojisi

Blogdaki son yazılarda ağırlıklı olarak, düalite ve döngü  kavramlarının sembolü olan ve İp Teorisi'ne ( String Theory ) göre kainattaki boyut adedini ifade eden "11" sayısı üzerinde durulmuştur.

Yaratılışın kodları sayısal bir düzen içinde Kur'an'da yer almaktadır. "Saymak" fiili incelenecek olduğunda Kur'an'da geçen iki kelime ile karşılaşılmaktadır. "Ahsa" ve "Add" fiilleri...

Ahsa = Saymak

Add = Hesaplamak, Saymak ( Add fiili batı dillerindeki "To Add" ( Eklemek - İng. ), "Addition" ( Toplama - Fra. ) ve "Addieren" ( Toplamak - Alm. ) kelimelerinin de kökünü teşkil etmektedir. )

Kur'an'da "Ahsa" ( Saymak ) fiili "11" kere tekrarlanmakta olup, son geçtiği ayetin numarası da "29"dur. ( 2+9 = 11 )


"Add" ( Hesaplamak, Saymak ) fiilinin ilk kez geçtiği ayet ise İbrahim suresinin 14/34 kodlu ayetidir. Ayette "Add" fiili ikinci tekil şahıs halinde "Teuddu" olarak ve "11" sırada geçmektedir.

14/34 - Ve (1) ata (2) küm (3) min (4) külli (5) ma (6) seeltümu (7) h (8) ve (9) in (10) TEUDDU (11) nı'mete (12) allahi (13) la (14) TUHSU (15) HA (16) inne (17) el (18) insane (19) le (20) zalumün (21) keffar (22) ( Ve O’na her sual ettiğinizden size verdi. Eğer Allah' ın nimetini SAYMAK isterseniz onları SAYAMAZSINIZ. Kesinlikle insan zalimdir, inkar edendir. )

Srinivasa Ramanujan

Srinivasa Ramanujan 22.12.1887 yılında doğmuş ve 26.04.1920 yılında ölmüş olan ve dahi kabul edilen Hintli bir matematikçidir. Hayatına ilişkin detaylı bilgiler webden edinilebilir.


https://en.wikiquote.org/wiki/Srinivasa_Ramanujan

Ramanujan'ın üzerinde çalıştığı konular;

Rakam Teorisi
Sihirli Kare
Sonsuzluk Teorisi
Eliptik Fonksiyonlar
Devamlı Kesirler
Sonsuz Diziler

Ramanujan'ın doğum ve ölüm tarihleri ile çalışma konuları arasında nümerolojik uyum bulunmaktadır.

Sihirli Kare : Matristeki rakamlar hangi yönden toplanırsa toplansın veya hangi bitişik dörtlü kare grubu içinde toplanırsa toplansın sonuç 139 olmaktadır.


139 sayısının nümerolojik değeri "13" sayısını vermektedir.

Matrisin ilk satırındaki rakamlar Ramanujan'ın doğum tarihidir. 22.12.1887 ... 139 ... "13"

Ramanujan'ın ölüm tarihi 1920 olup, bu sayının nümerolojik değeri "13" sayısını vermektedir. ( 1+9+2+0 = 13 )

Şu sözü meşhurdur. “An (1) equation (2) means (3) nothing (4) to (5) me (6) unless (7) it (8) expresses (9) a (10) thought (11) of (12) GOD (13)” ( Bir denklem, TANRI’nın bir düşüncesini ifade etmedikçe benim için anlam ifade etmez.) Bu cümlede “13” kelime bulunmaktadır.

http://www.blameitonjamie.com/blog/2016/11/13/an-equation-means-nothing-to-me-unless-it-expresses-a-thought-of-god-srinivasa-ramanujan
https://quotefancy.com/quote/1572046/Srinivasa-Ramanujan-An-equation-means-nothing-to-me-unless-it-expresses-a-thought-of-God
https://www.pinterest.com/pin/323062973239402832/

13 sayısındaki 3 sağa doğru yan yatırıldığında ve 1 sayısının soluna alındığında “Elif Lam Lam” harfleri oryaya çıkmaktadır. Bu harfler Allah kelimesinin Arapça yazılışındaki harflerdir.

13. sure olan Ra’d suresinin 13/9 kodlu ayeti de içerdiği anlam ve ayet kodunun nümerolojik değeri olan “13” sayısı açısından dikkat çekmektedir. ( 1+3+9 = “13” )

Ramanujan "Sonsuzluk Teorisi" üzerinde çalışmalar yapmıştır. Kur'an'da "Halid" ( Seonsuz, Ebedi ) kelimesi 85 kere tekrarlanmaktadır. ( 8+5 = "13" )

"Halid" kelimesi Kur'an'da son kez 104/3 kodlu ayetin 5. kelimesi olarak geçmektedir.

104/3 - Yahsebü (1) enne (2) male (3) hu (4) AHLEDE (5) h (6)Malının onu ebedi kılacağını sanar. )

13/9 – Alimü (1) el (2) ğaybi (3) ve (4) eş (5) şehadeti (6) el (7) kebiru (8) el (9) müteal (10) ( Gaybı ve şahit olunanı bilendir. Yücelerin büyüğüdür. )

Ayetteki kelime adedi ilahi mühür sayısı olan “10” sayısına eşittir.

Ramanujan, 1729 sayısının iki kübün toplamı olarak iki farklı yolla ifade edilebilecek en küçük sayı olduğunu belirtmiştir. 

1729 = 13 + 123 = 93 + 103

1729 sayısının nümerolojik değeri "19" olmaktadır. Birinci küp toplamı işlemine konu olan sayılar 1 ve 12'dir. Bu sayıların toplamı "13" sayısını vermektedir. İkinci küp toplamı işlemine konu olan sayılar 9 ve 10'dur. Bu sayıların toplamı "19" sayısını yani nümerolojik olarak “10” sayısını vermektedir.

Ramanujan'ın geliştiriği fonksiyonda tezahür eden "24" sayısı evrenin 11 boyuttan oluştuğunu ortaya atan "Sicim Teorisi" ( İp Teorisi ) hesaplamalarına baz teşkil etmektedir. Ramanujan fonksiyonundaki her 24 modu her bir ipin fiziksel titreşimine denk gelmektedir. Ramanujan'ın doğum yılı 1887 olup bu sayının nümerolojik değeri "24" olmaktadır. ( 1+8+8+7 = 24 )

Ramanujan'ın ölüm tarihini ( 26.04.1920 ) oluşturan rakamların toplamları "24" sayısını vermektedir. Ramanujan 33 yaşında ölmüştür. ( 33 sayısının nümerolojik değeri ilahi mühür sayısı olan "6"'yı vermektedir. )






Akaşik Kayıtlar - Ana Kitap - Yaşam Kitabı

Spiritüalizmde yer alan bir kavram olan "Akaşik Kayıtlar" ( Akashic Records ), kainatta meydana gelmiş, gelmekte olan ve gelecek tüm olayların, tüm düşüncelerin eterik plan ( esiri / maddi olmayan ) olan süptil cevhere kayıtlanmış halini tanımlamaktadır. "Akaşik" kelimesi "Göksel", "Eterik", "Esiri" anlamlarına gelmekte olup, Sanskritçe kökenlidir. Medyumluk gibi psişik yeteneği olan kimseler Allahü Teala'nın izni olması durumunda bu kayıtlara bilinçli veya bilinçsiz şekilde erişebilmektedirler.

                         

Kainatın tüm bilgisini içerdiği bilinen Akaşik Kayıtlar kavramı kutsal kitaplarda da farklı isimlerle zikredilmiştir. Tevrat ve İncil'de "Yaşam Kitabı", Kur'an'da "Ana Kitap" ( Ümmül Kitab ) olarak.

"Yaşam Kitabı" kavramı Tevrat'ta sadece Mezmurlar suresinde yer almaktadır.

19 Mezmurlar 69-28 YAŞAM KİTABINDAN silinsin adları, Doğrularla yan yana yazılmasınlar!

Ayet numarasını ( 69-28 ) oluşturan rakamların nümerolojik değeri "7" sayısını vermektedir. ( 6+9+2+8 = 25 ... 2+5 = "7" )

"Yaşam Kitabı" kavramı İncil'de ise "7" ayette yer almakta olup, ilk kez geçtiği ayetin numarasının nümerolojik değeri de "7" sayısını vermektedir. ( 4+3 = "7" )

50 Filipililer 4-3 Evet, gerçek yoldaşım, sana da yalvarırım, bu kadınlara yardım et. Çünkü onlar benimle, Klement'le ve adları yaşam kitabında bulunan öbür emektaşlarımla birlikte Müjde konusunda mücadele ettiler.

66 Vahiy 3-5 Galip gelen böylece beyaz giysiler giyecek. Onun adını yaşam kitabından hiç silmeyeceğim. Babam'ın ve meleklerinin önünde o kişinin adını açıkça anacağım.

66 Vahiy 13-8 Yeryüzünde yaşayan ve dünya kurulalı beri boğazlanmış Kuzu'nun yaşam kitabına adı yazılmamış olan herkes ona tapacak.

66 Vahiy 7-8 Gördüğün canavar bir zamanlar vardı, ama şimdi yok. Biraz sonra dipsiz derinliklerden çıkacak ve yıkıma gidecek. Yeryüzünde yaşayan ve dünya kurulalı beri adları yaşam kitabına yazılmamış olanlar canavarı görünce şaşacaklar. Çünkü o bir zamanlar vardı, şimdi yok, ama yine gelecek.

66 Vahiy 20-12 Tahtın önünde duran küçük büyük, ölüleri gördüm. Sonra kitaplar açıldı. Yaşam kitabı denen başka bir kitap daha açıldı. Ölüler kitaplarda yazılanlara bakılarak yaptıklarına göre yargılandı.

66 Vahiy 20-15 Adı yaşam kitabına yazılmamış olanlar ateş gölüne atıldı.

66 Vahiy 21-27 Oraya murdar hiçbir şey, iğrenç ve aldatıcı işler yapan hiç kimse asla girmeyecek; yalnız adları Kuzu'nun yaşam kitabında yazılı olanlar girecek.

Kur'an'da ise "Ümmül Kitab" ( Ana Kitap ) kavramı yer almakta olup, bu kavramın ilk kez geçtiği ayetin kodunun ( 13/39 ) nümerolojik değeri de "7" sayısını vermektedir. ( 1+3+3+9 = 16 ... 1+6 = "7" )

13/39 - Yemhullahü ma yeşaü ve yüsbit ve ındehu ümmül kitab ( Allah neyi dilerse imha eder ve sabit kılar. Ana kitap O’nun indindedir. )

"Ümmül Kitab" ( Ana Kitap ) kavramının yer aldığı diğer sure 43. sure olan Zuhruf suresidir. Bu surenin numarasının nümerolojik değeri de "7" sayısını vermektedir. ( 4+3 = "7" ).

"Ümmül Kitab" kavramı 43. surede iki ayetlik bir set içinde yer almakta olup, bu ayetler sırasıyla 3. ve 4. ayetlerdir. ( 3+4 = "7" ) Bu ayetlerde Kur'an'ın, "Ümmül Kitab" ( Ana Kitap ) içinden bir bölüm olduğu bildirilmektedir.

43/3 - İnna cealnahü kur'anen arabiyyen lealleküm ta'kılun ( Kesinlikle biz onu Arapça Kur'an kıldık. Umulur ki akıl edersiniz. )

43/4 - Ve innehu fı ÜMMİL KİTABİ ledeyna le aliyyün hakım ( Ve kesinlikle o, yanımızdaki yüce hakim ANA KİTABIN içindedir. )

Yukarıda belirtilen "7" nümerolojisi, evvelki bölümlerde incelenen Sicim Teorisi'nde ( İp Teorisi ) yer alan 11 boyuttan, insan tarafından algılanamayan "7" boyutu mu işaret etmektedir? ( İnsan tarafından algılanabilen 4 boyut Uzunluk, Genişlik, Derinlik ve Zaman'dır. )












Sunday, January 27, 2019

Ankh ... Alfa ve Omega

"Ankh", kökeni antik Mısır'a ait olduğu bilinen ancak evrensel olan ve "Yaşam"ı sembolize eden bir figürdür.


"Ankh" sembolünün Yunan alfabesindeki "Alfa" ( Elif ) ve "Omega" harflerinin birleşmesinden oluştuğu, "Alfa"nın erkekliği, "Omega"nın ise kadınlığı sembolize ettiği ve ikisinin birleşmesinden de "Yaşam" sembolünün tezahür ettiği bilinir.


66 Vahiy 1-"7" İşte BULUTLARLA* geliyor! Her göz O'nu görecek, O'nun bedenini deşmiş olanlar bile. O'nun için dövünecek yeryüzünün bütün halkları. Evet, böyle olacak! Amin.

( * "Bulut" teşbihi, döngü sonundaki gelişin sembolü olarak Kur'an'da da yer almaktadır. "52/44" - Ve in yerav kisfen mines semai sakıtan yekulu SEHABUN MERKUM ( Ve eğer parçayı gökten düşerken görseler, "TOPLANMIŞ BULUT." derler. ) ( Döngü sonunu haber veren bu İncil ve Kur'an ayetlerindeki "7" ve "8" nümerolojisi de önem arzetmektedir. İncil'deki Vahiy suresinin 7. ve 8. ayetleri ve Kur'an'ın 52/44 kodlu ayeti 52 ... "7" ve 44... "8" )

66 Vahiy 1-"8" VAR OLAN, VAR OLMUŞ* ve GELECEK OLAN, Her Şeye Gücü Yeten Rab Tanrı, "ALFA VE OMEGA BEN'İM" diyor.

66 Vahiy 21-6 Bana, "Tamam!" dedi, "ALFA VE OMEGA, İLK VE SON BEN'İM. Susayana YAŞAM suyunun pınarından karşılıksız su vereceğim.

43 Yuhanna 11-25 İsa ona, "Diriliş ve yaşam Ben'im" dedi. "Bana iman eden kişi ölse de yaşayacaktır.

43 Yuhanna 11-26 Yaşayan ve bana iman eden asla ölmeyecek. Buna iman ediyor musun?" *

( * Ayetteki "8" ve "11" nümerolojisi de dikkat çekmektedir. )

İncil'in 66. suresinde İsa'nın geri gelişi tasvir edilmektedir. "İsa" veya "İs" kelimesi kök anlam olarak "Olmak" anlamına gelmekte, İngilizcedeki "Is" ve Almanca'daki "Ist"fiil köklerine kaynak teşkil etmektedir. Ayrıca Fransızca'da "Benim" veya "Ben Varım" anlamına gelen cümlenin "Je Suis" şeklinde yazılıyor olması da İsa'nın aynı zamanda "Var Oluş"un ve "Yaşam"ın sembolü olduğunu da ortaya koymaktadır.

Omega harfi minüskül olarak ω şeklinde yazılır. Bu karakter yan yatmış 3 sayısına benzemektedir. Alfa ( Elif ) harfinin şekli olan 1 ve Omega harfinin şekli olan 3 düşünüldüğünde, Alfa ve Omega harfleriyle Allah kelimesinin Arapça yazılışının ortaya çıktığı görülür.


Haberci İsa'nın 12 havarisi ile birlikte "13" kişilik bir grup oluşturması da Alfa Omega kavramı açısından dikkat çekmektedir.


Alien veya Grey olarak tanımlanan üst boyut varlıklarının formlarının Ankh sembolüne benzemesi dikkat çekicidir. İsa'nın da üst boyut varlığı olduğu gerçeği bu kapsamda önem arzetmektedir.


İsa'nın Brezilya'daki heykelinin, Alfa ve Omega birleşmesinden oluşan Ankh formatında ( Grey Alien formunda ) olması da ilginçtir.


"Ankh" kelimesinin kökeni Farsça'da "Kapı" anlamına gelen "Ank" kelimesidir. Bu çerçevede Ankh işareti, "Kapı" ve "Kapı Açılması"nı sembolize etmektedir. Bir başka deyişle üst boyutlara / alemlere / planlara / frekanslara portal / kapı açılmasının sembolü Ankh'tır.

"Ankebut" ( Örümcek ) kelimesi de "Ank" ( Kapı ) ve "Bud" ( Var Olan, Var Eden ) kelimelerinin birleşmesinden oluşmaktadır. "Ank-i Bud" ( Var Olan / Edilen Kapı ). Zira örümceğin ördüğü "ağ" bir "kapı" işlevi görmektedir. Haberci Muhammed mağarada iken mağaranın girişine ağ ören örümcek esas itibarıyla bir "kapı" inşa etmiştir.

Elektrik akımına ilişkin iki nokta arasındaki "Potansiyel Farkı"'nın birimi "Volt", formülü ise ;

V = I x R

olarak gösterilir. Formülde ;

V = Potansiyel Farkını ifade eden "Voltage" kelimesinin baş harfi
R = Direnci ifade eden "Resistance" kelimesinin baş harfi
I = Akımın şiddetini ifade eden "Intensity" kelimesinin baş harfi

Potansiyel Farkı'nın dolayısıyla elektrik akımının tezahürünü sağlayan iki değişken olan I ve R'nin birimleri sırasıyla Amper ve Ohm'dur. Amper "A" harfi ile Ohm ise "Ω" harfi ile sembolize edilir. Her iki harf te Grek alfabesinde yer almakta olup, "A" ( Alfa ) 1. harf, "Ω" ise 24. ve son harftir.

İncil'in aşağıdaki ayetinde

66 Vahiy 21-6 Bana, "Tamam!" dedi, "ALFA VE OMEGA, ilk ve son benim. Susayana YAŞAM suyunun "PINARINDAN" karşılıksız su vereceğim.

"PINAR" kelimesi bir "Akışı / AKIMI" ifade eder. Bu noktada "Elektrik Akımı", "Alfa" ve "Omega" harfleri ve "Yaşam" kelimesi ilginç bir kompozisyon oluşturmaktadır. Madde alemi olan kainatın özünde "Düalite" ( İkilik ) yani "Değer Farklanması" prensibi bulunmaktadır. ( Bu kavramın sembolü de son yazılarda sıklıkla değinilen "11" sayısıdır. ) Bir başka deyişle "Yaşam Vibrasyonlarının / Titreşimlerinin" oluşabilmesi için ikili bir yapı gerekmektedir. Söz konusu ikili yapıyı oluşturan unsurlardan birinde hasıl olan ve diğerine göre farklılık arzeden durum, nötrlüğü ortadan kaldırarak titreşime ve bu da yaşamın  tezahürüne sebebiyet vermektedir. Bu çerçevede, "Potansiyel Farkı" ve "Değer Farklanması" ifadeleri "Yaşam Vibrasyonlarının / Titreşimlerinin" oluşması veya "Yaşam Veren Akımın" oluşması anlamları açısından özdeşlik arzetmektedir.

Nikola Tesla'nın geliştirdiği "Elektrik Osilatörü"'nün formu da Alfa ve Omega harflerinin birleşmesinden oluşan "Ankh" sembolü açısından dikkat çekicidir.






































İp Teorisi ( Sicim Teorisi ) ve Allah'ın İpi

"İP Teorisi" / "SİCİM Kuramı"'ne ( STRING Theory ) göre evrende "11" boyut bulunmaktadır. ( Evvelce incelenen "M Teorisi" ( M Theory ) "Mother of All STRING Theory" ( Tüm İP / SİCİM Teorilerinin Anası ) konusunda da 11 boyut hususu incelenmişti. ) 

Kaba Madde Alemi olan Dünya'da insanların algılayabildikleri 4 boyut bulunmaktadır. 

1. Boyut : Genişlik
2. Boyut : Uzunluk
3. Boyut : Derinlik
4. Boyut : Zaman

Ancak İp / Sicim Teorisi'ne göre evrende toplam "11" boyut bulunmaktadır. 

https://www.quora.com/What-are-the-11-dimensions-in-string-theory
https://www.learning-mind.com/dimensions-string-theory/
https://khosann.com/buyuk-patlamada-sasirtan-varsayim-evren-2-boyutlu-basladi-4-boyutlu-oldu-ve-gelecekte-5-boyutlu-olacak/

İp / Sicim Teorisi'ne göre henüz insanlar tarafından algılanamayan "7" boyut bulunmaktadır. Yani "11" boyuttan "7"'si algılanamamaktadır. İnsanın ruhsal tekamülü, kaba madde formunda olduğu kaba madde planından / boyutundan ( Dünya ) ayrılıp, süptil madde olarak üst planlara / boyutlara geçebilme liyakatine erişmesine bağlıdır. İnsan, ancak o zaman henüz algılayamadığı 7 boyutun da idrakine varacaktır.

Sicim ( İp ) Teorisi, parçacık fiziğinde, kuantum mekaniği ile Einstein'in genel görelilik kuramını birleştiren bir teori. "Sicim" adı, klasik yaklaşımda "sıfır boyutlu noktalar" şeklinde tarif edilen atomaltı parçacıkların, aslında "bir boyutlu ve İPLİKSİ varlıklar" olabileceği varsayımına dayanır. Bir başka deyişle Sicim Teorisi yaratılışın özünün yani atom altı parçacıkların "İP" gibi yapılardan oluştuğunu ileri süren fizik kuramıdır. Bu kurama göre madde alemi olan kainattaki en küçük yapılar Plank Sabiti olan 10^-33 cm uzunluğundaki İPliksi yapılardır. ( Plank Sabitinin nümerolojik değeri içinde yaratılışın kaynak kodu olan "6" (3+3 ) ve "1" sayıları mevcut olup, bu iki sayının toplamı da 7 sayısını vermektedir. )

Arapça "Habl" ( İp ) kelimesinin Kur'an'da "7" kere geçmesi ve "Hablillah" ( Allah'ın İpi ) tanımlamasının yer aldığı 3/103 ve 3/112 kodlu ayetlerdeki "7" ve "11 nümerolojisi nedeniyle "İp Teorisi" ve "Allah'ın İpi" kavramları arasında bir bağlantı olması yani "Allah'ın İpi" kavramının "11 Boyut"u ve/veya "7 Boyutu" sembolize etmesi kuvvetle muhtemel görünmektedir. Yukarıda sözü edilen "Liyakat", ancak "Allah'ın İpi"'ne yani Kur'an'daki kelimeler ile verilmiş olan yaratılış kodlarına tutunmak suretiyle elde edilebilecektir. ( Kur'an'daki kelimelerin teşbihi olarak birden çok anlam barındırdıkları hatırlanmalıdır. )

3/103 - Ve (1) a'tesumu (2) bi (3) HABLİ (4) allahi (5) cemıan (6) ve la teferraku vezküru nı'metellahi aleyküm iz küntüm a'daen fe ellefe beyne kulubiküm fe asbahtüm bi nı'metihı ıhvana ve küntüm ala şefahufratin minen nari fe enkazeküm minha kezalike yübeyyinüllahü leküm ayatihı lealleküm tehtedun ( Ve Allah’ ın İPİNE topluca sarılıp bağlanın. Kısımlara ayrılmayın ve Allah’ ın üzerinize olan nimetini hatırlayın. Zamanında düşman olmuştunuz da kalplerinizin arasını birleştirdi. O’nun nimeti ile kardeşler oldunuz. Ateşten çukurun üzerindeydiniz de sizi oradan kurtardı. İşte Allah ayetlerini size böyle açıklar. Umulur ki yönlenirsiniz. )

3/112 - Duribet (1) aley (2) him (3) üz (4) zilletü (5) eyne (6) ma (7) sükıfu (8) illa (9) bi (10) HABLİN (11) min (12) allahi (13) ve (14) hablin (15) min (16) en (17) nasi (18) ve (19) bau (20) bi (21) ğadabin (22) min (23) allahi (24) ve (25) duribet (26) aley (27) him (28) ül (29) meskeneh (30) zalike (31) bi (32) enne (33) hüm (34) kanu (35) yekfürune (36) bi (37) ayati (38) allahi (39) ve (40) yaktülun (41) el (42) enbiyae (43) bi (44) gayri (45) hakk (46) zalike (47) bi (48) ma (49) asav (50) ve (51) kanu (52) ya'tedun (53) ( Onların üzerine zilletlik vurulmuştur. Her nerede olurlarsa ancak Allah’tan İPE ve insanlardan ipe tutunsunlar. Allah’tan öfkeye uğradılar da onların üzerine yoksulluk vuruldu. Bu kesinlikle onların Allah’ ın ayetlerini inkar etmiş olmalarından ve habercileri haksızca öldürmelerinden dolayıdır. Bu, o isyan etmelerinden ve hududu aşmalarından dolayıdır. )

- "HABLillah" ( Allah'ın İPi ) kelimesinin ilk kez geçtiği ayetin kodununu ( 3/103 ) nümerolojik değeri "7" olmaktadır. ( 3+1+0+3 = 7 )

- 3/103 kodlu ayetteki "Habl" ( İp ) kelimesi 4. kelime olup, ayet kodunun nümerolojik değeri olan 7 sayısı ile 4 sayısının toplamı "11" sayısını vermektedir.

- "HABLillah" ( Allah'ın İPi ) kelimesinin ikinci kez geçtiği ayetin kodununu ( 3/112 ) nümerolojik değeri de "7" olmaktadır. ( 3+1+1+2 = 7 )

- 3/112 kodlu ayetteki "Habl" ( İp ) kelimesi "11." kelimedir.

- "Habl" ( İp ) kelimesi Kur'an'da "7" kere tekrarlanmaktadır.


Ayrıca "Habl" ( İp ) ve "7" nümerolojisi fenomeni "7 Çakra" ve "7 Gök" kavramları ile de ilintili görünmektedir.

DNA'dan ( Deoksiribonükleik Asit ) oluşan kromozomlar da "ipliksi" bir yapı arzederler. DNA genellikle "DNA String" ( DNA İpi ) olarak anılır.


DNA String






Maya Takvimi 21.12.2012 - 12. Gezegen ve Zekeriya Siccin

Maya Takvimi'nin 21.12.2012 tarihinde sonlanması kaba madde alemi olan Dünya / Yerküre için döngü sonu sürecinin başlangıcını işaret etmektedir. Söz konusu tarihi oluşturan rakamların toplamları ( nümerolojisi ) döngü ve düalite sembolü olan "11" sayısını vermektedir.

21.12.2012 tarihinin diğer ilginç bir yönü de 1 ve 2 sayılarının gün ve ay bölümünde düal bir şekilde tezahürüdür. 2 ve 1 ile 1 ve 2. Ve yılı ifade eden sayının da son iki hanesi 1 ve 2 sayılarından oluşmaktadır.

Ayrıca Kur'an'daki Kıyamet ( Ayağa Kalkış ) suresinin sıra numarası da 75 olup bu sayının nümerolojik değeri de 12 ( 7+5 = 12 ) sayısını vermektedir. Yevmel Kıyameh ( Ayağa Kalkış Günü ) döngü sonunda insanlarda ve doğada frekans değişiminin vuku bulacağı süreci tanımlamaktadır. Bu süreçte ruhsal ve idraki yükseliş yaşayan insanlar ve diğerleri arasında bir ayrışım tezahür edecektir. Bu nedenle Yevmel Kıyameh, Kur'an'da Yevmel Fasl ( Ayrışım Günü ), Yevmed Din ( Din Günü ), Yevmel Hısab ( Hesap Günü ) olarak da zikredilmektedir.

Azerbaycan'lı araştırmacı yazar Zekeriya Siccin "12. Gezegen" isimli kitabında döngü sonu için Dünya'ya yaklaşan Nibiru isimli bir gezegenin varlığından bahsetmektedir. İlahi Nizam ve Kainat isimli kitapta da Dünya'ya yaklaşan bir gezegenin artan manyetik alan etkisiyle yerkürede doğa olaylarının başlayacağı ve gezegenin Dünya'ya en yakın mesafeye geldiğinde kutupların yer değiştireceği, yerlatındaki volkanların fışkıracağı, denizlerin yükselip kara parçalarını ve kıtaları kaplayacağı ve yaşam döngüsünün sonuna gelineceği bildirilmektedir. Sözkonusu gezegenin Dünya'dan uzaklaşmasına bağlı olarak manyetik alan etkisinin azalacağı, Dünya'nın coğrafi yapısının yeniden şekilleneceği ve yeni yaşam döngüsünün başlayacağı ifade edilmektedir.

Bu hadiseler Kur'an'da aşağıdaki ayetler ile bildirilir.

69/13 - Fe iza nufiha fis suri nefhatun vahidet ( Böylece borunun içine tek üfleme ile üflendiğinde. )
69/14 - Ve (1) HÜMİLETİ (2) EL (3) ARDU (4) VE (5) EL (6) CİBALU (7) FE (8) DÜKKETA (9) DEKKETEN (10) VAHİDET (11) ( Ve YER VE DAĞLAR YÜKLETİLİP DE TEK ÇARPMA İLE ÇARPILIP DÜZLENDİĞİNDE,)

69/15 - Fe yevmeizin veka'atil vakı'at ( Artık o gün vaki olacak olan vaki olur.)

69/14 kodlu ayetteki "Yükletilmek" ve "Tek Çarpma" ifadeleri Dünya'nın manyetik alanı ile yaklaşan gezegenin manyetik alanının karşılıklı etkileşimlerinin tezahürünü tasvir etmektedir. Bu ayette "11" kelime bulunması döngü ve düalite kavramları açısından önem arzetmektedir. ( 21.12.2012 tarihinde olduğu gibi )

"O gün vaki olacak olan vaki olur." ifadesini yani döngü sonu haberini içeren ayet setinin son ayetinin kodunun ( 69/15 ) nümerolojisi "21" sayısını vermektedir. ( 1 ve 2 sayıları )

Zekeriya Siccin'e ilişkin ilginç bir nümerolojik durum da söz konusudur.

- Doğum tarihi 11.07.1920
  Ölüm Tarihi   09.10.2010

Doğum ve ölüm yıllarında 12 ve 21 nümerolojisi bulunmaktadır. 1920 ... "12" ve 2010 ..."21"

Doğum / Ölüm gün ve ayları ise "19" nümerolojisini vermektedir. 11.07 ve 09.10 ... 1+1+0+7+0+9+2+0 = "19"

Ayrıca doğum ve ölüm günlerinin ( 11 ve 9 ) nümerolojisi de "11" sayısını içermektedir. 1+1+9 = "11"

Döngü sonundan, Haberci İsa'nın ilk doğumundan ve yeniden doğumundan / gelişinden bahsedilen  Meryem suresinin ilk ayetleri de nümerolojik açıdan, Zekeriya kelimesi açısından ve döngü sonu kavramı açısından dikkat çekmektedir.

19/1 - Kaf (1) ha (2) ya (3) ayn (4) sad (5) ( Kaf ha ya ayn sad  )*
19/2 - ZİKRU (1) rahmeti (2) rabbi (3) ke (4) abde (5) hu (6) ZEKERİYYA (7) ( Rab’binin rahmetinin kulu ZEKERİYA' ya HATIRLATILMASIDIR. )

* Bu huruf seti evvelce aynı başlık altında incelenmişti.

Önemli Not: Kur'an'ın semantik ve nümerik bir kodlama kitabı olduğu, yaratılışın yazılımını temsil ettiği, ihtiva ettiği kelimelerin ve sayıların birden çok anlam barındırdığı ve birden çok hususa işaret ettiği unutulmamalıdır. Dolayısıyla "Zekeriya" kelimesiyle ilgili analize bu açıdan yaklaşılmalıdır.

Meryem suresinin ilk ayetinin kodunun nümerolojik değeri "11" sayısını vermektedir. ( 1+9+1 = "11" )

"Zekeriya" kelimesinin geçtiği ikinci ayetin kodunun nümerolojik değeri ise "12" sayısını vermektedir. ( 1+9+2 = "12" )

İlk iki ayette toplam "12" kelime bulunmaktadır. İkinci ayette yani 19/2 kodlu ayette "7" kelime bulunması ise döngü sonu mesajı açısından önem arzetmektedir. Zekeriya Siccin "12. Gezegen" isimli kitabında, belirli peroyodlarda Güneş Sistemi'ne girip Dünya yakınından geçerek döngü sonlanmasına sebebiyet veren ve Güneş Sistemi'nin 12. gezegeni olarak tanımlanabilecek Nibiru'dan bahsetmektedir. Bu noktada da yine 12 nümerolojisi uyumu tezahür etmektedir.

19/2 kodlu ayette Zekeriya'ya bir bilgi hatırlatılması yapıldığı bildirilmektedir. 








Friday, January 25, 2019

Tuzak Kodu 666

Allah'ın insanlığa eşit olarak bahşetmiş olduğu dünya nimetlerini gasp etmiş küçük bir satanist kitlenin, tüm insanlığı köleleştirmek ve Allah yolundan saptırmak için Adem'den bu yana muhtelif tuzaklar kurmakta oldukları defaatle dile getirilmiştir. Döngü sonundaki insanlık için tertip edilen en büyük tuzak, Allahü Teala'nın nimeti olan teknolojinin kötü amaçlı kullanımıdır. Özellikle dijital teknoloji, tabanlı AI ( Artificail Intelligence / Yapay Zeka ), Sibernetik, Robotik, Transhumanism vb. gibi projeler insanlığın yararına kullanılacak gibi lanse edilmekte olsa da gerçekte tam aksi yani tam kontrol ve tecrit planlanmaktadır.  

İncil'in 66. suresi olan Vahiy suresinin aşağıdaki ayetlerinde insanların "çiplenmek suretiyle kontrol altına alınmasını" betimleyen ifadeler yer almakta ve 666 sayısından bahsedilmektedir. 

66 Vahiy 13-16 Küçük büyük, zengin yoksul, özgür köle, HERKESİN SAĞ ELİNE YA DA ALNINA BİR İŞARET VURDURUYORDU.

66 Vahiy 13-17 Öyle ki, bu İŞARETİ, yani canavarın adını ya da adını simgeleyen SAYIYI TAŞIMAYAN NE BİR ŞEY SATIN ALABİLSİN, NE DE SATABİLSİN. 

66 Vahiy 13-18 Bu konu bilgelik gerektirir. Anlayabilen, canavara ait SAYIYI hesaplasın. Çünkü bu SAYI insanı simgeler. SAYISI ALTIYÜZALTMIŞALTIDIR.

- Ayet numaralarını ( 13-16, 13-17,13-18 ) oluşturan sayıların toplamı "36" sayısını vermektedir. 36 sayısı 6x6 işleminin sonucu olmakla birlikte aynı zamanda 3 ve 6 sayılarının yanyana tezahürü nedeniyle 3 adet 6 yani 666 sayısını da sembolize etmektedir. ( Ayrıca "Sağ ele ve alına işaret vurulması" kavramının yer aldığı 66  13-16 kodlu ayetin kod numarasının nümerolojik değeri "23" ( 6+6+1+3+1+6 = "23" ) sayısını vermektedir. "23" sayısı, "Nakitsiz Toplum" planının uygulama başlangıç tarihi olan 20"23" tarihine mi işaret etmektedir? )

Radyo frekansı kanalıyla veri aktarımını sağlayan ve ödeme aracı olmak üzere de bir çok alanda kullanılan RFID ( Radio Frequency Identification ) teknolojisindeki yüksek frekans ( high frequency ) değeri 13,56 Mhz'dir. Bu sayının nümerolojik değeri de "6" sayısını vermektedir. ( 1+3+5+6 = 15 ... 1+5 = "6" )

6 sayısı Allahü Teala'nın ilahi mühürü olup, 666 sayısı ise "Teslis"*( Üçleme ) yani "Şirk" ( Ortak Koşma ) sembolüdür.

* 4/171 - Ya ehlel kitabi la tağlu fı dıniküm ve la tekulu alellahi illel hakk innemel mesıhu ıysebnü meryeme rasulüllahi ve kelimetüh elkaha ila meryeme ve ruhun minhü fe aminu billahi ve rusülih ve LA TEKULU SELASEH intehu hayran leküm innemellahü ilahün vahid sübhanehu en yekune lehu veled lehu ma fis semavati ve ma fil ard ve kefa billahi vekıla ( Ey kitap sahipleri, dininizde azgınlık etmeyin ve Allah üzerine gerçek haricindekini söylemeyin. Meryem oğlu İsa Mesih, kesinlikle Allah' ın resulü, Meryem'e atmış olduğu kelimesi ve O’ndan ruhtur. O halde, Allah’a  ve O’nun resullerine inanın ve ÜÇTÜR DEMEYİN. Kendi hayrınıza bundan imtina edin, vazgeçin. Kesinlikle ki Allah tek ilahtır. O, çocuk sahibi olmaktan yücedir. Göklerde ne varsa ve yerde ne varsa O’nadır. Vekil olarak Allah kafidir. )

* 5/73 - Lekad keferallezıne kalu İNNELLAHE SALİSU SELASEH ve ma min ilahin illa ilahün vahid ve in lem yentehu an ma yekulune le yemessennellezine keferu minhüm azabün elım ( O "KESİNLİKLE ALLAH, ÜÇÜN ÜÇÜNCÜSÜDÜR." diyenler inkar etmişlerdir. Tek ilahtan başka ilah yoktur. Eğer o söylediklerinden vazgeçmezlerse, kesinlikle onlardan o inkar edenlere elim azap dokunacaktır. ) )

Kur'an'ın En'am suresinin 6/123 kodlu ayet de gerek içerdiği anlam ve gerek içerdiği 666 nümerolojisi açısından dikkat çekmektedir.

"6/123" - Ve (1) ke (2) zalike (3) CEALNA (4) FI (5) KÜLLİ (6) KARYETİN (7) EKABİRA (8) MÜVRİMI (9) HA (10) Lİ (11) YEMKÜRU (12) FI (13) HA (14) ve (15) ma (16) yemkürune (17) illa (18) bi (19) enfüsi (20) him (21) ve (22) ma (23) yeş'urun "(24)" ( Ve işte böyle, HER ŞEHRİN BÜYÜKLERİNİ, ORADA HİLE YAPIP TUZAK KURMALARI İÇİN ORANIN SUÇLULARI KILDIK. Nefislerinden, kendilerinden başkasına hile yapıp tuzak kurmazlar ve farketmezler. )

- Sure numarası "6"'dır. 

- Ayet numarası 123 olup, bu sayının nümerolojik değeri "6" olmaktadır. 

- Ayette 24 kelime bulunmakta olup, 24 sayısının nümerolojik değeri "6" sayısını vermektedir. ( 2+4 = 6 )

Ayette "666" nümerolojisi bulunmaktadır.

Tahrim suresinin 66/6 kodlu ayetinde de 666 sayısının sembolize ettiği şeytaniyet ve bunun sonucu olan ateş azabı bildirmekte ve inananların sakınmaları gerektiği öğütlenmektedir.

66/6 - Ya eyyühellezine amenu ku enfüseküm ve ehliküm NAREN vekudühen nasu vel hıcaretu aleyha melaiketun ğulazın şidadin la ya'sunallahe ma emerehüm ve yef'alune ma yu'merun ( Ey o inananlar, nefislerinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ATEŞTEN koruyun. Onun üzerinde kaba şiddetli melekler vardır. Allah’a , onlara emrettiğine isyan etmezler. Ne emredildilirse yaparlar.

En'am suresinin 6/66 kodlu ayetinde de "Yalancı" kavimden bahis bulunmaktadır.


6/66 - Ve kezzebe bihı kavmüke ve hüvel hakk kul lestü aleyküm bi vekıl ( Ve senin kavmin onu yalanladı. O gerçektir. De ki: " Ben sizin üzerinize vekil değilim." )

Ayrıca, şeytanın sinsiliğinin bildirildiği Nas suresinin son üç ayetinin her birinde "6" kelime bulunması da bir başka 666 tezahürüdür.

114/4 - Min (1) şerri (2) el (3) vesvasi (4) el (5) hannas (6) ( Sinsi vesvesecinin kötülüğünden, )
114/5 - Ellezi (1) yüvesvisü (2) fi (3) suduri (4) en (5) nas (6) ( O insanların göğüslerine vesvese veren, )
114/6 - Min (1) el (2) cinneti (3) ve (4) en (5) nas (6) ( “Cinlerden ve insanlardan ." )


3

Wednesday, January 23, 2019

İnsanın Boynuna Elzem Kılınan Kuş

17/13 - Ve külle insanin ELZEMNAHU TAİRAHU FI UNUKIH ve nuhricü lehu yevmel kıyameti kitaben yelkahü menşura ( Ve her insana, KUŞUNU BOYNUNA ELZEM KILDIK. Ayağa kalkış gününde onlara, yayımlanmış olarak atılan kitabı çıkarırız. )

Ayette yer alan "Elzemnahu tairahu fı unukıh" ( Kuşunu boynuna elzem kıldık.) ifadesinin "Tair" kelimesini müteşabih olarak ( teşbihsel / benzetmeli ) içerdiği görülmektedir. "Tair" kelimesi "Uçan, Uçucu, Kuş" anlamlarını barındırmaktadır. 

8/12 - İz yuhıy rabbüke ilel MELAİKETİ ennı meaküm  fe sebbitüllezıne amenu seülkıy fı kulubillezıne keferur ru'be FADRİBU fevkal A'NAKI vadribu minhüm külle benan ( Zamanında Rab’bin MELEKLERE "Kesinlikle ben sizinle birlikteyim. İnananlara sebat verin. İnkarcıların kalplerine korku atacağım. O halde BOYUNLARININ üstüne VURUN ve onların tüm parmaklarına vurun." diye vahyediyordu. )

8/12 kodlu ayette de yine "A'nak" ( Boyun ) kelimesi geçmekte ve boyunlara vurulmasından, dolanmasından* bahsedilmektedir. "Tair" ve "Melek" kelimelerinin "A'nak" ( Boyun ) kelimesi ile birlikte kullanılması "Tair" ( Uçan, Kuş ) kelimesiyle "Melek" kavramının ifade edilmekte olduğu izlenimi oluşturmaktadır. Fatir suresinin 35/1 kodlu ayetinde "Meleklerin ikişer, üçer, dörder kanatlı resuller olduklarının" bildirildiği dikkate alındığında, insanın "Uçan" olarak algılayacağı bir varlıktan yani melekten söz edilmiş olma ihtimali ortaya çıkmaktadır.

* Ayette geçen "Fadribu" ( O halde vurun ) fiilinin de esas itibarıyla 24/31 kodlu ayette geçen "Yadribne" ( Dolasınlar ) anlamında yani "Dolamak" anlamında kullanılmış olma ihtimali güçlenmektedir.

24/31 .... ve YADRİBNE bi humurihinne ala cüyubihinne .... ( ..... örtülerini, bezlerini yakalarının, koyunlarının üzerine DOLASINLAR. )

Meleklerin insana vekil olma durumu 32/11 kodlu ayette geçen "Ölüm meleğinin insana vekil olması" kavramından hatırlanabilmektedir. Dolayısıyla "Uçanın / kuşun insanın boynuna elzem kılınması" ifadesi, meleklerin döngü sonunda insanların akıbetleri hususunda sorumlu ve vazifeli olduklarını göstermektedir.

Ayrıca, her ayet gibi çoklu anlamları olan bu ayette yer alan “Tayr” ( Kuş ) kelimesinin, her varlığın yaşam süreci içindeki düşüncelerini, söylemlerini ve eylemlerini yani faaliyetlerini içeren “Veri Tabanını” ( “Kitabını” ) temsil ediyor olması da kuvvetle muhtemeldir.