Çeviri

Wednesday, July 9, 2025

"Her şey tek noktadan .... "


Bir şirket yetkilisinin dijital dönüşüm yatırım süreçleriyle ilgili dile getirdiği yukarıdaki ifade, pandemi vasıtasıyla 2019 yılından itibaren iyice hızlandırılan "yeni dünya düzeni ve tek dünya devleti" (küresel diktatörlük) projesinin nihai hedefinin tek cümlede özetini niteliğindedir.

Pandemi döneminde, tek merkezden küresel diktatörlük sistemi DSÖ kanalıyla test edilmiştir. 

Plana uygun olarak, pandemiyle başlatılan dijital dönüşüm yani dijitalizm, küresel diktatörlüğün de anahtarı konumuna getirilmiştir.

Bugün bir çok ülke yönetiminin de fiilen tek merkezli hatta tek kişili diktatörlük birimlerine dönüştüğü görülmektedir. Zira merkezcil küresel diktatörlüğün tesisi için öncelikle tüm bileşenlerin (ülkelerin) kendi içlerinde bu yapıya dönüşmeleri gerekmektedir.

Kur'an, insanlık için çok kritik bir eşik oluşturan bu hususa "halkçı, demokratik ve paylaşımcı" mesaj veren bir ayetle değinmektedir.

42/38 Vellezinestecabu li rabbihim ve ekamus salate ve EMRUHUM ŞURA BEYNEHUM VE MİN MA RAZAKNAHUM YUNFİKUN

( Ve Rab’lerini kabul edenler ve duaya kalkanlar, onların İŞLERİ ARALARINDA HEYETTİR / MECLİSTİR. O RIZIKLANDIRDIKLARIMIZDAN HARCARLAR. )

Ayetin sonunda yer alan cümle de büyük önem taşımaktadır. Zira, bu cümlede, Allah'ın kendilerine bir sınav niteliğinde kısmet ettiği, bahşettiği nimeti (rızkı) gasp edip çoklamak ve insanları nimetten yoksun bırakmak yerine, eşitliği sağlamak için diğer insanların yararına harcayanlardan bahsedilmektedir. Bu hususa aşağıdaki ayette de ters misalleme yoluyla değinilmektedir.

16/71 Ve Allah, rızıklarda bazınızı bazınıza üstün kıldı. Ancak o üstün kılınanlar RIZIKLARINI O ELLERİNİN MALİK OLDUKLARINA VERMEZLER Kİ ONDA EŞİT OLSUNLAR. Yani Allah’ın nimeti ile cihad mı ediyorlar?

Netice itibarıyla dijitalizm, great reset, transhumanizm, IOT, iklim değişikliği, yeni dünya düzeni, tek dünya devleti vb. gibi ortaya atılan ve ortak gizli gündemi barındıran kavramların ardında hep "99 koyun 1 koyun" meselesi yatmaktadır. (38/23)

No comments:

Post a Comment