Çeviri

Tuesday, May 28, 2019

Tükürükteki şifa

Tıbbi araştırmalar insan tükürüğünün iyileştirici gücü olduğunu ortaya koymaktadır. Tükürükte  hücre büyümesi ve yenilenmesinde etkili olan büyüme faktörleri, bakterilerin hücre duvarını parçalamakla sorumlu olan ve bakteriyel enfeksiyonlara engel olan lizozim enzimi, ağızdaki yaraların derimizdekilere kıyasla katlarca kez daha hızla iyileşmesini sağlayan histatin adlı protein gibi birçok bileşen, 1000’in üzerinde protein, 3000 farklı RNA molekülü, 400 çeşit faydalı bakteri, çeşitli tuzlar ve enzimler gibi iyileştirici gücü olan bileşikler bulunmaktadır. Bir başka deyişle bir insan bir günde yaklaşık 1-1,5 litre seviyesinde antibakteriyel, antiviral ve antifungal özelliklere sahip bir sıvı üretmektedir. Yakın zamanda Tükürük kremleri, pomatları, merhemleri eczanelerde kutu içinde satılır hale gelebilecektir.

Üzerinde çalışılmakta olan “Tükürük Haritası” projesi, tükürüğü kanser dahil pek çok hastalığın teşhisinde kullanabilmeyi hedeflemektedir. UCLA laboratuarlarında “Oral Fluid NanoSensor Test” (OFNASET) cihazı geliştirilmiştir. Bu cihaz aracılığıyla bir tükürük damlasından kişinin ne hastalığı olduğunun tespit edilebileceği, böylelikle kanser teşhisinde kullanılan X ışını görüntüleme, ultrason ve manyetik rezonans görüntüleme gibi hastaya zarar verebilecek yöntemlerden kurtulunacağı ve erken teşhisin kolaylaşacağı bildirilmektedir. Tükürüğün AIDS hastalığına sebebiyet veren HIV virüsünü de yok ettiği deneyler ile kaıtlanmıştır. ( Bilindiği üzere HIV virüsü oral yolla bulaşmamaktadır. )

İncil’de Mesih İsa’nın şifa sürecinde “Tükürük”ten faydalandığını bildiren aşağıdaki ayetler mevcuttur.

41 Mark 7-33 İsa adamı kalabalıktan ayırıp bir yana çekti. Parmaklarını adamın kulaklarına soktu, TÜKÜRÜP onun diline dokundu.
41 Mark 7-34 Sonra göğe bakarak içini çekti ve adama, "Effata", yani "Açıl!" dedi.
41 Mark 7-35 Adamın kulakları hemen açıldı, dili çözüldü ve düzgün bir şekilde konuşmaya başladı.

41 Mark 8- 23 İsa körün elinden tutarak onu köyün dışına çıkardı. Gözlerine TÜKÜRÜP ellerini üzerine koydu ve, "Bir şey görüyor musun?" diye sordu.
41 Mark 8-24 Adam başını kaldırıp, "İnsanlar görüyorum" dedi, "Ağaçlara benziyorlar, ama yürüyorlar."

43 Yuhanna 9-6 Bu sözleri söyledikten sonra yere TÜKÜRDÜ, TÜKÜRÜKLE çamur yaptı ve çamuru adamın gözlerine sürdü.
43 Yuhanna 9-7 Adama, "Git, Şiloah Havuzu'nda yıkan" dedi. Şiloah, gönderilmiş anlamına gelir. Adam gidip yıkandı, gözleri açılmış olarak döndü.

-        Tükürüğün PH değeri 6-7 aralığındadır. “İsa’nın tükürük ile şifa vermesi” misalinin son kez geçtiği ayetler Yuhanna suresinin 9. Bölümünün “6.” ve “7”. ayetleridir.

-        Tükürüğün net PH değeri ise 6.2 olup, bu sayı yukarıda “Tükürük” kelimesini içeren ayetlerin numaralarının toplamı ile uyum sergilemektedir. 33+23+6 = “62”

-        Tükürük 3 ana bileşenden oluşmaktadır.

1-     Su
2-     Organik Bileşenler
3-     İnorganik Bileşenler.

“İsa’nın tükürük ile şifa vermesi” misali 3 ayet grubunda yer almaktadır. “Mark 7”, “Mark 8” ve “Yuhanna 9”






Monday, May 27, 2019

Göz şimşek çakıp görüş keskinleştiğinde....

50/20 - Ve nufiha fis sur zalike yevmul veıyd ( Ve borunun içine üflenir. Bu vaad edilen gündür. )
50/21 - Ve caet küllü nefsin meaha saikun ve şehid ( Ve her nefis beraberinde sevkeden ve şahit ile gelir. )
50/22 - Lekad kunte fi ğafletin min haza fe keşefna anke ğıtaeke fe BESARUKEL YEVME HADİD ( Bundan habersizlik içinde oldun. Üzerinden örtünü kaldırdık. Artık BUGÜN GÖZÜN, GÖRÜŞÜN KESKİNDİR.)

75/6 - Yes'elu eyyane yevmül kıyameti ( "Ayağa kalkış günü ne zaman?" diye sual eder. )
75/7 - Fe İZA BERİKAL BESARU ( Böylece GÖZ ŞİMŞEK ÇAKTIĞINDA )

Yukarıdaki ayetlerde, Döngü Sonu sürecinde ( Vaad Edilen Gün / Ayağa Kalkış Günü ) insanların idrak seviyelerinin yükseleceği, algılarının genişleyeceği, ilimlerinin aratacağı, yanlışı ve doğruyu, batılı ve gerçeği net bir şekilde tanımlayabilecekleri "Gözün şimşek çakması"* ve "Gözlerin kerskin olması" teşbihleriyle bildirilmektedir.

* "Gözün şimşek çakması" teşbihi, yoğun bir ışık aydınlığı ile her şeyin net ve apaçık görülmesi anlamına işaret etmekte gibidir.

Ayağa Kalkış Günü ( Döngü Sonu ) sürecinde olunan şu dönemde insanların farkındalıklarının arttığı, spiritüel konulara yoğunlaşma oluştuğu, düşünsel senkronizasyonların tezahür ettiği ve genel bir uyanışın hasıl olduğu gözlemlenmektedir. Yevmel Fasl ( ayrışım Günü ) olarak da anılan Döngü Sonu ( Ayağa Kalkış / Kıyamate ) süreci, insanlar arasında kolektif bilincin tam tesisine vesile olmakta ve onları doğrunun yanlıştan, gerçeğin batıldan kesin çizgilerle ayrışacağı aşamaya yaklaştırmaktadır.





İkili Yedi -2-

15/87 - Ve (1) lekad (2) ateyna (3) ke (4) seb'an (5) min (6) el (7) mesanı (8) ve (9) el (10) kur'an (11) el (12) azım (13) ( Ve biz sana ikililerden yedi taneyi ve büyük Kur'an' ı verdik. )

"Seb'an Minel Mesani" ( İkililerden Yedi / İkili Yedi ) kavramı, evvelki bölümlerde incelendiği üzere, yaratılıştaki düalitenin nümerik sembolüdür. 

"İkili Yedi" kavramının ilk ve son kez geçtiği ayetin kodunu ( 15/87 ) oluşturan rakamlar ile ayetteki kelime adedini oluşturan rakamların (13 ) toplamının nümerolojik değeri "7" sayısını vermektedir. ( 1+5+8+7+1+3 = 25 ... 2+5 = "7" )

Göklerin ve Yerin yaratılışında "İkili Yedi" olgusunun bulunduğu, Talak suresinin 65/12 kodlu ayetinde bildirilmektedir.

65/12 - Allahüllezi haleka seb'a semavatin ve minel ardı mislehünne yetenezzelül emru beynehünne li ta'lemu ennallahe ala külli şey'in kadirun ve ennallahe kad ehata bi külli şey'in ilmen ( Allah, o yedi gökleri ve yerden de onların aynısını yaratandır. Emir, kesinlikle Allah' ın herşeye gücü yeten olduğunu bilmeniz için onların arasından iner. Kesinlikle Allah herşeyi ilmen kuşatmıştır. )

Ayet kodunun nümerolojik değeri 14 ( 6+5+1+2 = 14 ) sayısına eşit olup, bu sayı bir "İkili Yedi" tezahürüdür. ( 2 x7 veya 7+7 = 14 )

Ayrıca "Yedi Gökler" ( Seb'a Semavat ) ifadesi Kur'an'da 7 kere tekrarlanmaktadır. İlgili ayetler şöyledir;

2/29 - Hüvellezi haleka leküm ma fil erdı cemıan sümmesteva iles semai fe sevvahünne SEB'A SEMAVAT ve hüve bi külli şey'in alim ( O size yerde olanları topluca yaratandır. Sonra göğe seviyelendi ve onu YEDİ GÖKLER olarak düzenleyip seviyelendirdi. O herşeyi bilendir. )

17/44 - Tüsebbihu lehüs SEMAVATÜS SEB'U vel erdu ve men fıhinn ve in min şey'in illa yüsebbihu bi hamdihı ve lakin la tefkahune tesbıhahüm innehu kane halimen ğafura ( YEDİ GÖKLER yer ve onun içinde olan kimseler O'na övgü sözleri söyler. Kesinlikle O' nu övgü sözleri ile öven haricinde hiçbir şey yoktur. Lakin onların övgülerini anlamazsınız. Kesinlikle O yumuşaktır affedendir. )

23/86 - Kul men rabbüs SEMAVATİS SEB'I ve rabbul arşil azım ( De ki: "YEDİ GÖKLERİN Rab’bi ve büyük arşın, tahtın Rab’bi kimdir?" )

41/12 - Fe kadahünne SEB'A SEMAVATİN fı yevmeyni ve evha fı külli semain emraha ve zeyyennes semaed dünya bi mesabıha ve hıfza zalike takdırul azızil alim ( Böylece onları YEDİ GÖKLER olarak iki günde koyup oturttu. Her göğe işini vahyetti. En yakın göğü kandillerle, lambalarla süsledik ve koruduk. Bu yüce bilenin ölçüdüdür, takdiridir. )

65/12 - Allahüllezi haleka SEB'A SEMAVATİN ve minel ardı mislehünne yetenezzelül emru beynehünne li ta'lemu ennallahe ala külli şey'in kadirun ve ennallahe kad ehata bi külli şey'in ilmen ( Allah, o YEDİ GÖKLERİ ve yerden de onların aynısını yaratandır. Emir, kesinlikle Allah' ın herşeye gücü yeten olduğunu bilmeniz için onların arasından iner. Kesinlikle Allah herşeyi ilmen kuşatmıştır. )

67/3 - Ellezi haleka SEB'A SEMAVATİN tıbakan ma tera fi halkır rahmani min tefavutin ferci'ıl basare hel tera min futur ( YEDİ GÖKLERİ tabakalar olarak o yarattı. Rahman' ın yaratışında farklılık, uygunsuzluk görmezsin. Haydi gözü döndür. Kusur, çatlak görüyor musun? )

71/15 - E (1) lem (2) terev (3) keyfe (4) haleka (5) allahü (6) SEB'A (7) SEMAVATİN (8) tıbakan (9) ( Allah' ın yedi gökleri tabakalar olarak nasıl yarattığını görmediniz mi? )

"Seb'a Semavat" ( Yedi Gökler ) kavramının son kez geçtiği ayetin kodunun ( 71/15 ) nümerolojik değeri "14" ( 7+1+1+5 = 14 ) yani "İkili Yedi" ( 7+7; 2x7 ) olup ayetteki "Seb'a" ( Yedi ) kelimesi 7. kelimedir.

Kur'an'da "7" ayet içeren "2" sure bulunmaktadır. Fatiha ve Maun sureleri. Fatiha suresi 1. sure, Maun suresi ise 107. suredir. İki surenin numaraları da "İkili Yedi" fenomenine işaret etmektedir. 1 ve 107 ... 1+1 = "2" ve "7"

Her iki surenin de ilk ayetleri "7" kelimeden oluşmaktadır.

Fatiha 1/1 Bi (1) ismi (2) allah (3) er (4) rahman (5) er (6) rahim (7) ( Rahman ve rahim olan Allah'ın ismiyle )

Maun 107/1 E (1) raeyte (2) ellezi (3) yükezzibü (4) bi (5) ed (6) din (7) ( O dini yalanlayanı gördün mü? )

Ayrıca Fatiha suresinde toplam 49 kelime bulunmaktadır. ( 49 ... "7x7" ... İkili Yedi )

"7" kelimeden oluşan "Besmele" Kur'an'da "2" ayette geçmektedir.

Fatiha 1/1 Bi (1) ismi (2) allah (3) er (4) rahman (5) er (6) rahim (7) ( Rahman ve rahim olan Allah'ın ismiyle )

27/30 - İnne (1) hu* (2) min (3) süleymane (4) ve (5) inne (6) hu (7) bi (8) ismi (9) allah (10) ir (11) rahman (12) ir (13) rahım (14) ( Kesinlikle o Süleyman’ dandır. Kesinlikle o şefkatli merhametli Allah' ın ismi iledir. )

* Ayetteki "Hu" zamiri bir önceki ayetteki "Kur'an" kelimesini işaret etmektedir.

27/30 kodlu ayette, besmeleye kadar olan kısımda "7", besmelenin olduğu kısımda ise "7" ayet bulunmaktadır. 7+7 = 14 ... İkili Yedi

Kur'an'da Melek kelimesinin 88 kere ve Şeytan kelimesinin 88 kere tekrarlanması da düalitenin sembolü olan "İkili Yedi" tezahürüdür. Zira 88 sayısının nümerolojik değeri "7" ( 8+8 = 16 ... 1+6 = 7 ) sayısını vermektedir. Bir başka deyişle Melek ve Şeytan kelimelerine ilişkin bu İkili Yedi durumu "iyi" ve "kötü" düalitesinin temsili niteliğindedir.





















Kutup koordinatları

Enlem (Latitude), yeryüzündeki herhangi bir noktanın ekvatordan uzaklığını derece, dakika ve saniye cinsinden belirtir. Bir noktanın enlemi, o yerle Ekvator arasındaki meridyen yayının derece, dakika ve saniye cinsinden açı değerini belirtir. Aynı enlem açılarını birleştiren paralel çizgilere enlem çizgileri ya da paralel denir. 0° paraleli ya da enlemi ekvator, 90°N Kuzey Kutbunu ve 90°S Güney Kutbunu gösterir. Görüldüğü gibi, ekvator yerküreyi kuzey ve güney olarak yarıkürelere bölmektedir.

Kutuplarda altı ay gece, altı ay gündüz olur.

Kutuplara ilişkin bu bilgiler ile Kasas suresinin aşağıdaki ayetlerinde semantik ve nümerolojik uyum bulunmaktadır.

28/71 - Kul (1) e (2) raeytüm (3) in (4) ceale (5) allahü (6) aley (7) küm (8) el (9) leyle (10) sermeden (11) ila (12) yevmi (13) el (14) kıyameti (15) men (16) ilahün (17) ğayru (18) allahi (19) ye'ti (20) küm (21) bi (22) dıya' (23) e (24) fe (25) la (26) tesmeun (27) ( De ki: "Eğer Allah geceyi üzerinize ayağa kalkış gününe kadar daim kılsaydı, size ışığı getirecek ilah Allah’tan başka kimdir görüp düşündünüz mü? O halde duymaz mısınız?" )

28/72 - Kul e raeytüm in cealellahü aleykümün nehara sermeden ila yevmil kıyameti men ilahün ğayrullahi ye'tıküm bi leylin teskünune fıh e fe la tübsırun ( De ki: "Eğer Allah gündüzü üzerinize ayağa kalkış gününe kadar daim kılsaydı, içinde sükunetle dinlenmeniz için size geceyi oluşturacak ilah Allah’tan başka kimdir görüp düşündünüz mü? O halde görmez misiniz?" )

- "Gecenin ve gündüzün daim olması" kavramından bahsedilen ilk ayet olan 28/71 kodlu ayetin kodunun nümerolojik değeri "9" sayısını vermektedir. ( 2+8+7+1 = 18 ... 1+8 = "9" ) 

- 28/71 kodlu ayette 27 kelime bulunmakta olup, bu sayının nümerolojik değeri de "9" sayısını vermektedir. ( 2+7 = 9 )

Gecenin ve gündüzün altı ay boyunca daim olduğu kutupların koordinatlarının ( enlem değerleri ) ( 90 derece ) nümerolojik değeri de "9" sayısını vermektedir.











Windows işletim sistemi ve 11

11 sayısının, kozmik ilim ve okült spiritüalizm kapsamında, boyutlar arası geçiş portalinin ve düalitenin sembolü olduğu, bilgiye sahip olanın olumlu veya olumsuz yönde kullanabileceği bir fenomen olduğu evvelki bölümlerde belirtilmişti.

Adeta global bir tekel olan Microsoft firmasının meşhur işletim sistemi olan Windows'un son olarak "Windows 10" isimli işletim sistemi kullanıcılara sunulmuştur. Microsft firması birkaç yıl önce "Windows 11" isimli işletim sisteminin ( yeni versiyonun ) olmayacağı, 2019 yılında doğrudan "Windows 12"'nin lansmanını yapacağını açıklamıştır.



https://www.techradar.com/.../microsoft-confirms-there-will-be-no-windows-11-1293...

https://windowsreport.com/microsoft-windows-12/

Aynı şekilde "Windows 9" versiyonu da atlanmıştı. 9 ve 11 versiyonları atlanmaktadır. 9/11 ... Atlanan versiyonların nümerolojik değeri 9+1+1 = "11" sayısını vermektedir. 



Internet'in ( Web'in ) bir portal olduğu ve okült ezoterik nümerolojide "11" sayısının boyutlar arası geçiş portalinin sembolü olduğu düşünüldüğünde, "11" sayısı yok sayılarak insanların kaba madde boyutuna hapsedilmeleri ritüeli yapılmakta gibi görünmektedir. 11 sayısının sembolü olan İkiz Kuleler'in 09.11.2001 yılında yıkılması da bu bağlamda değerlendirilebilir görünmektedir.

11 sayısı üst boyuta geçiş portalinin sembolü olması nedeniyle esas itibarıyla, insanlar arasında yayılmakta olan Kolektif Bilinç ( “Ben senim, sen de bensin” bilinci..) sayesinde tezahür edecek olan “Birlik” anlayışı kapsamında “yükselişin” de sembolüdür.

Windows işletim sistemi altında çalışan "Office" programlarından olan "Outlook" programında e-mail yazarken kullandırılan standart yazı karakteri "Calibri ( Body ) 11"'dir. 

"Calibri Body*" kelime seti 11 harften oluşmaktadır. Ayrıca karakter ölçüsü de 11'dir. 

"Calibri" kelimesi "Kalibre" ( Belirli ölçüye ayarlama ) kelimesi kaynağına dayanır. "Calibri Body*" kelime seti "Vücudu ( İnsanı ) Kalibre Et" yani "Onu ayarla" anlamını taşıyan okült sübliminal bir kod mudur? 

* "Body" kelimesinin kökeni Arapça "Abd" ( İbadet eden, Kul ) kelimesidir.























Sunday, May 26, 2019

Din adamlarının ihaneti...

İlahi ilmi öğretmeleri ve yaymaları gereken din adamlarının, cin tasallutuna boyun eğmek suretiyle kutsal emanete ihanet ederek tarih boyunca insanları nasıl saptırdıkları, dünyevi menfaat arayışı içinde en kutsal değerleri nasıl heba etmeye çalıştıkları, her türlü nimeti ve bilgiyi ahlaksızca nasıl istismar ettikleri ve etmekte oldukları kitaplarda aşağıdaki ayetler ile bildirilmektedir.

5/63 - Lev la yenhahümür RABBANİYYUNE vel AHBARU an kavlihimül isme ve eklihimüs suht le bi'se ma kanu yasneun ( RAB’BE ADANMIŞLARIN ve BİLGİNLERİNİN, onları günah sözlerinden ve haram yemelerinden men etmeleri gerekmez miydi? O üretmiş oldukları ne kötüdür. )

9/31 - İttehazu AHBARAHÜM ve RUHBANEHÜM erbaben min dunillahi vel mesıhabne meryem ve ma ümiru illa li ya'büdu ilahen vahıda la ilahe illa hu sübhanehu an ma yüşrikun ( Onlar, Allah’tan başka BİLGİNLERİNİ ve RAHİPLERİNİ ve Meryem oğlu Mesih'i de kendilerine Rabler edindiler. Oysa onlar, tek ilah olan Allah’a  kulluk etmeleri haricinde emrolunmamışlardı. O’nun haricinde ilah yoktur. O, onların ortak koştuklarından yücedir. )

9/34 - Ya eyyühellezine amenu inne kesıran minel AHBARİ ver RUHBANİ LE YE'KÜLUNE EMVALEN NASİ BİL BATILİ VE YESUDDUNE AN SEBILİLLAH vellezine yeknizunez zehebe vel fiddate ve la yünfikuneha fı sebılillahi fe beşşirhüm bi azabin elım ( Ey o inananlar, kesinlikle BİLGİNLERİN ve RAHİPLERİN BİR ÇOĞU İNSANLARIN MALLARINI BATIL İÇİN YERLER VE ALLAH YOLUNDAN DÖNDÜRÜRLER. O, altın ve gümüşü haznedip, onları Allah yolunda harcamayanlar, onları elim azap ile müjdele. )

İncil'in aşağıdaki ayetleri "Din Bilginlerinin / Din Adamlarının" yoldan saptıkları ve cin tesiri altına girdikleri detaylı olarak bildirilmektedir. "Vay halinize din bilginleri" ifadesi ve "Sizi yılanlar, engerekler soyu" teşbihi dikkat çekmektedir. Ayrıca, kimsenin kendisini "Önder", "Rab" ilan etmemesi gerektiği, insanların "Önder", "Rab" ( Öğretmen ) addecekleri tek kişinin Allah'ın resulü, habercisi olan Mesih İsa olduğu özellikle bildirilmektedir.

40 Matta 23-2 "DİN BİLGİNLERİ ve Ferisiler Musa'nın kürsüsünde otururlar.
40 Matta 23-3 Bu nedenle size söylediklerinin tümünü yapın ve yerine getirin, ama onların yaptıklarını yapmayın. Çünkü söyledikleri şeyleri kendileri yapmazlar. 
40 Matta 23-4 Ağır ve taşınması güç yükleri bağlayıp başkalarının sırtına yüklerler, kendileriyse bu yükleri taşımak için parmaklarını bile oynatmak istemezler. 
40 Matta 23-5 "Yaptıklarının tümünü gösteriş için yaparlar. Örneğin, hamaillerini büyük, giysilerinin püsküllerini uzun yaparlar. 
40 Matta 23-6 Şölenlerde başköşeye, havralarda en seçkin yerlere kurulmaya bayılırlar.
40 Matta 23-7 Meydanlarda selamlanmaktan ve insanların kendilerini 'Rabbî', 'Rabbî' diye çağırmalarından zevk duyarlar.
40 Matta 23-8 "Kimse sizi 'RABBİ' diye çağırmasın. Çünkü sizin tek öğretmeniniz var ve hepiniz kardeşsiniz.
40 Matta 23-9 Yeryüzünde kimseye 'Baba' demeyin. Çünkü tek Babanız var, O da göksel Baba'dır.
40 Matta 23-10 Kimse sizi 'ÖNDER' diye çağırmasın. Çünkü tek ÖNDERİNİZ var, O da Mesih'tir.
40 Matta 23-11 Aranızda en üstün olan, ötekilerin hizmetkârı olsun.
40 Matta 23-12 Kendini yücelten alçaltılacak, kendini alçaltan yüceltilecektir.
40 Matta 23-13 "VAY HALİNİZE EY DİN BİLGİNLERİ ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Göklerin Egemenliği'nin kapısını insanların yüzüne kapıyorsunuz; ne kendiniz içeri giriyor, ne de girmek isteyenleri bırakıyorsunuz!
40 Matta 23-14 "VAY HALİNİZE EY DİN BİLGİNLERİ ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Dul kadınların malını mülkünü sömüren, gösteriş için uzun uzun dua eden bu kişilerin cezası daha ağır olacaktır."
40 Matta 23-15 "VAY HALİNİZE EY DİN BİLGİNLERİ ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Tek bir kişiyi dininize döndürmek için denizleri, kıtaları dolaşırsınız. Dininize döneni de kendinizden iki kat cehennemlik yaparsınız.
40 Matta 23-16 Diyorsunuz ki, 'Tapınak üzerine ant içenin andı sayılmaz, ama tapınaktaki altın üzerine ant içen, andını yerine getirmek zorundadır.'
40 Matta 23-17 BUDALALAR, KÖRLER! Hangisi daha önemli, altın mı, altını kutsal kılan tapınak mı?
40 Matta 23-18 Yine diyorsunuz ki, 'Sunak üzerine ant içenin andı sayılmaz, ama sunaktaki adağın üzerine ant içen, andını yerine getirmek zorundadır.'
40 Matta 23-19 EY KÖRLER! Hangisi daha önemli, adak mı, adağı kutsal kılan sunak mı?
40 Matta 23-20 Öyleyse sunak üzerine ant içen, hem sunağın hem de sunaktaki her şeyin üzerine ant içmiş olur.
40 Matta 23-21 Tapınak üzerine ant içen de hem tapınak, hem de tapınakta yaşayan Tanrı üzerine ant içmiş olur.
40 Matta 23-22 Gök üzerine ant içen, Tanrı'nın tahtı ve tahtta oturanın üzerine ant içmiş olur.
40 Matta 23-23 "VAY HALİNİZE EY DİN BİLGİNLERİ ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Siz nanenin, dereotunun ve kimyonun ondalığını verirsiniz de, Kutsal Yasa'nın daha önemli konularını -adaleti, merhameti, sadakati- ihmal edersiniz. Ondalık vermeyi ihmal etmeden asıl bunları yerine getirmeniz gerekirdi.
40 Matta 23-24 EY KÖR KILAVUZLAR! Küçük sineği süzer ayırır, ama deveyi yutarsınız!
40 Matta 23-25 "VAY HALİNİZE EY DİN BİLGİNLERİ ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Bardağın ve çanağın dışını temizlersiniz, oysa bunların içi açgözlülük ve taşkınlıkla doludur.
40 Matta 23-26 Ey kör Ferisi! Sen önce bardağın ve çanağın içini temizle ki, dıştan da temiz olsunlar.
40 Matta 23-27 "VAY HALİNİZE EY DİN BİLGİNLERİ ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Siz dıştan güzel görünen, ama içi ölü kemikleri ve her türlü pislikle dolu badanalı mezarlara benzersiniz.
40 Matta 23-28 Dıştan insanlara doğru görünürsünüz, ama içte ikiyüzlülük ve kötülükle dolusunuz.
40 Matta 23-29 "VAY HALİNİZE EY DİN BİLGİNLERİ ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Peygamberlerin mezarlarını yapar, doğru kişilerin anıtlarını donatırsınız.
40 Matta 23-30 Atalarımızın yaşadığı günlerde yaşasaydık, onlarla birlikte peygamberlerin kanına girmezdik' diyorsunuz.
40 Matta 23-31 Böylece, peygamberleri öldürenlerin torunları olduğunuza kendiniz tanıklık ediyorsunuz.
40 Matta 23-32 Haydi, atalarınızın başlattığı işi bitirin!
40 Matta 23-33 "SİZİ YILANLAR, ENGEREKLER SOYU! Cehennem cezasından nasıl kaçacaksınız?
40 Matta 23-34 İşte bunun için size peygamberler, bilge kişiler ve din bilginleri gönderiyorum. Bunlardan kimini öldürecek, çarmıha gereceksiniz. Kimini havralarınızda kamçılayacak, kentten kente kovalayacaksınız.

Göklerin ve Yerin Nuru

Kur'an'da "Nur" ( Aydınlık ) kelimesinin ilk kez geçtiği ayet Bakara suresinin 2/17 kodlu ayetidir. 

2/17 - Meselü (1 ) hüm (2) ke (3) meseli (4) ellezi (5) istevkade (6) nara (7) fe (8) lemma (9) edaet (10) ma (11) havle (12) hu (13) zehebe (14) allahü (15) bi (16) NURİ (17) him ve terakehüm fı zulümatin la yübsırun

( Onların misali o ateş yakmayı isteyenin misali gibidir. Yakıp da çevresindekileri aydınlattığında Allah aydınlıklarını giderir ve onları karanlıkların içinde terkeder de onlar görmezler. )

- Ayet kodu olan 2/17, allah kelimesinin Kur'an'daki tekrar adedi olan 2701 sayısındaki rakamları içermektedir. Bu rakamların toplamı ilahi mühür sayısı olan ve Allahü teala'nın birliğini sembolize eden "10" sayısını ( 1+0 = "1" ) vermektedir.

- Ayetin numarası "17" olup, ayetteki "Nur" ( Aydınlık ) kelimesinin sıra numarası da "17"'dir. ( 17 sayısı nümerolojik olarak, "yeni döngü başlangıcı" kavramının sembolü olan "8" sayısını ( 1+7 = 8 ) vermektedir.

"Nur" ( Aydınlık ) kelimesinin ilahi anlam içerdiği Mason cemiyetinin ve Amerika'nın kuruluş tarihlerindeki 1 ve 7 sayısı tezahürü dikkat çekmektedir.

- İlk Mason Locası'nın, 1717 tarihinde Londra'da kurulduğu bilinmektedir. 

- Illüminati adı verilen cemiyet ise 1771 tarihinde, Adam Weishaupt isimli bir profesör tarafından Almanya'nın Bavarya kentinde kurulmuştur.  

- Amerika Birleşik Devletleri de 1771 yılında kurulmuştur.

Masonik okültizmde "Işık" ve "Aydınlık" kavramları önemli yer tutmaktadır. Latince Lucifer ( Işık Getiren ) ( Luci ( Işık ) + Fer ( Getiren ) ) kelimesi şeytana atfedilmektedir. Bu kelimenin Arapça kökeni incelendiğinde ise ortaya Lussifer ( Işık Hırsızı ) ( Luss ( Hırsız ) i + Fer ( Işık ) )* kelimesi çıkmaktadır. ( * 47 2 Korintliler 11-14 Buna şaşmamalı. Şeytan da kendisine ışık meleği süsü verir. )

- Türkiye'de Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Locası Tepebaşı "Nuri Ziya Sokak"'taki* "111" numaralı binada bulunmaktadır. Bu adres kısaca "Tepebaşı 111"** olarak da anılmaktadır. ( "Nuri Ziya" kelimesi "Işık Aydınlığı" anlamına gelmektedir. )

"Karanlıklardan aydınlığa çıkmak" yeni döngü başlangıcının bir başka ifadesidir. Bu ifade Kur'an'da ilk kez Bakara suresinin 2/257 kodlu ayetinde yer almaktadır. Bu ayette 35 kelime bulunmakta olup 35 sayısının nümerolojik değeri de "8" sayısını vermektedir. Ayetin 35. kelimesinin "Halidun" ( Ebedidirler ) olması da 8 sayısının sonsuzluk kavramını temsil etmesine vurgu niteliğindedir.

2/257 - Allahü (1) veliyyü (2) ellezıne (3) amenu (4) yuhricü (5) hüm (6) min (7) ez (8) zulümati (9) ila (10) en (11) nur (12) ve (13) ellezine (14) keferu (15) evliyaü (16) hümü (17) et (18) tağutü (19) yuhricune (20) hüm (21) min (22) en (23) nuri (24) ila (25) ez (26) zulümat (27) ülaike (28) ashabü (29) en (30) nar (31) hüm (32) fı (33) ha (34) HALİDUN (35)

( Allah o inananların dostudur. Onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır. O inkar edenler, onların dostları azgındır ki onları aydınlıktan karanlığa çıkarır. Onlar ateşin sahipleridirler. Onlar onun içinde ebedidirler. )

** "Karanlıklardan aydınlığa çıkmak" ifadesinin son kez yer aldığı ayette ise "11" nümerolojisi dikkat çekmektedir. ( Hatırlanacağı üzere 11 sayısı, düalite ve portal açılması ile boyutlar arası geçiş kavramlarını sembolize etmektedir. )

65/11 - Resulen (1) yetlu (2) aley (3) küm (4) ayati (5) allahi (6) mübeyyinatin (7) li (8) yuhrice (9) ellezine (10) amenu (11) ve (12) amilu (13) es (14) salihati (15) min (16) ez (17) zulümati (18) ila (19) en (20) nuri (21) ve (22) men (23) yü'min (24) bi (25) allahi (26) ve (27) ya'mel (28) salihan (29) yudhıl (30) hu (31) cennatin (32) tecri (33) min (34) tahti (35) ha (36) el (37) enharu (38) halidine (39) fi (40) ha (41) ebeden (42) kad (43) ahsene (44) allahü (45) lehu (46) rizkan (47)

( O inananları ve iyilikler yapanları karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için üzerinize Allah' ın ayetlerini açık delil olarak okuyan resulü. Kim Allah’a  inanırsa ve iyilik yaparsa, onu altlarından nehirler akan, içinde ebediyen ebedi olacakları bahçelere sokar. Allah ona rızkı güzelleştirmiştir. )

- Ayet kodunda 11 ve 11 nümerolojisi bulunmaktadır. ( 65 ... 6+5  11 ve 11 )

- Ayette 47 kelime bulunmakta olup, bu sayının nümerolojik değeri de 11 sayısını vermektedir. ( 4+7 = 11 )

Allahü Teala, ilk kez Nur suresinin 24/35 kodlu ayetinde "Nur" olarak tanımlanmaktadır. 

24/35 - ALLAHÜ (1) NURU (2) es (3) semavati (4) ve (5) el (6) ard (7) meselü (8) NURİ (9) HI (10) ke (11) mişkatin (12) fı (13) ha (14) mısbah (15) el (16) misbahu (17) fı (18) zücaceh (19) ez (20) zücacetü (21) ke (22) enne (23) ha (24) kevkebün (25) dürriyyün (26) yukadü (27) min (28) şeceratin (29) mübaraketin (30) zeytunetin (31) la (32) şerkıyyetin (33) ve (34) la (35) ğarbiyyetin (36) yekadü (37) zeytü (38) ha (39) yüdıy'ü (40) ve (41) lev (42) lem (43) temses (44) hü (45) nar (46) NURUN (47) ala (48) NUR (49) yehdi (50) allahü (51) li (52) NURİ (53) hı (54) men (55) yeşa' (56) ve (57) yadribü (58) allahü (59) el (60) emsale (61) li (62) en (63) nas (64) ve (65) allahü (66) bi (67) külli (68) şey'in (69) alim (70)

( Allah göklerin ve yerin aydınlığıdır. O’nun AYDINLIĞININ misali, içinde lamba olan kandil gibidir. Lamba camın içindedir. Cam da, kesinlikle o incili yıldız gibidir. Ne doğuya meyleden, ne batıya meyleden, yağı bereketli olan ağaçtan tutuşturulup yakılır. Şayet ona ateş dokunmasa bile yağı yittikçe yanar. AYDINLIK üzerine AYDINLIKTIR. Allah dilediği kimseyi AYDINLIĞINA yönlendirir. Allah misalleri insan için beyan eder. Allah herşeyi bilendir. )

- Ayet numarası 35 olup, bu sayı yine "8" nümerolojisini vermektedir. ( 3+5 = 8 )

- 24. sure olan Nur suresinde "64" ayet bulunmaktadır. 64 sayısı nümerolojik olarak "10" sayısına ( 6+4 = 10 ) eşittir. ( 2701 sayısındaki "10" nümerolojisi 64 sayısında da bulunmaktadır. )

İnsan, 6, 666 ve 9 sayısı

"İnsan" kelimesiyle "6" ve "9" ( 666 ... 6+6+6 = 18 ... 1+8 = "9" ) sayıları arasında ilinti bulunmaktadır. Bu sayıların insanın kodlanmasıyla ilgili olması kuvvetle muhtemeldir. 

Kutsal kitaplardaki sure adetleri şöyledir.

Kitabı Mukaddes "66" sure ( Tevrat 39 sure, İncil    25 sure )
Kur'an 114 sure ( 114 ... 1+1+4 = "6" )

Kutsal kitaplardaki sure adetleri açık bir 666 nümerolojisi sergilemektedir.

66 Vahiy 13-18 Bu konu bilgelik gerektirir. Anlayabilen, canavara ait sayıyı hesaplasın. Çünkü BU SAYI İNSANI* SİMGELER. Sayısı ALTIYÜZALTMIŞALTIdır.

100/6 - İnne (1) el (2) İNSANE (3) li (4) rabbi (5) HI (6) le (7) KENUD (8) ( Kesinlikle insan Rab’bine nankördür. )

İnsan'ın Rab'bine nankörlük edeceği yani şeytana tabi olacağı ayetteki 6, 66 ve 666 nümerolojisiyle bildirilmiştir.

- Ayet numarası "6"'dır.
- Ayette insanı temsil eden "İnsan" kelimesinin sıra numarası "3", "Hı" zamirinin sıra numarası "6"'dır. 3 ve 6 sayılarının insan için kullanılması 3x6 veya 3 adet 6 ... 666 nümerolojisini ortaya koymaktadır.
- Ayet kodunu oluşturan rakamlar ( 1,0,0,6 ) ile ayetteki kelime adedi ( 8 ) toplamının nümerolojik değeri yine "6" sayısını vermektedir. ( 1+0+0+6+8 = 15 ... 1+5 = "6" )

Kur'an'ın "NAS" ( İnsanlar ) suresinde de 6, 66 ve 666 nümerolojisi tezahürü bulunmaktadır. ( Ayetlerin kelime adetleri de parantez içinde belirtilmiştir.

114/1 - Kul (1) e'uzü (2) bi (3) rab'bi (4) en (5) NAS (6) ( De ki: "İNSANLARIN Rab’bine sığınırım." ) ( 6 kelime )
114/2 - Meliki (1) en (2) NAS (3) İNSANLARIN malikine. ) ( 3 kelime )
114/3 - İlahi (1) en (2) NAS (3) İnsanların ilahına. ) ( 3 kelime ) ( Bir öneceki ayetle birlikte 6 kelime )
114/4 - Min (1) şerri (2) el (3) vesvasi (4) el (5) HANNAS (6)Sinsi vesvesecinin kötülüğünden, ) ( 6 kelime )
114/5 - Ellezi (1) yüvesvisü (2) fi (3) suduri (4) en (5) NAS (6) O İNSANLARINgöğüslerine vesvese veren, ) ( 6 kelime )
114/6 - Min (1) el (2) cinneti (3) ve (4) en (5) NAS (6) “Cinlerden ve İNSANLARDAN." ) ( 6 kelime )

- Sure numarasında "6" nümerolojisi bulunmaktadır. Ve bu sure "6" ayetten oluşmaktadır. "66" nümerolojisi...
- Kur'an'ın son suresi "Nas" ( İnsanlar ) suresidir. 
- Kur'an'ın son kelimesi "Nas" ( İnsanlar ) kelimesidir. 

Kur'an'da "İnsan"ı ifade eden "İns" ve "Beşer" kelimeleri sırasıyla 332 kere ve 37 kere olmak üzere toplam "369" kere tekrarlanmaktadır. 369 sayısının nümerolojik değeri "18" üzerinden "9" ( 1+8 ) olup, 666 sayısının nümerolojik değerine eşittir.

Kur'an'daki "İnsan" suresi 76. sure olup, bu surenin ilk ayetinde 13 kelime bulunmaktadır. - Ayet kodunu ( 76/1 ) oluşturan rakamlar ( 76,1 ) ile ayetteki kelime adedi ( 13 ) toplamının nümerolojik değeri yine "18" üzerinden "9" sayısını vermektedir. ( 7+6+1+1+3 = 18 ... 1+8 = "9" )

"9" sayısının bu tezahürü insanın, sınav amacıyla şeytanın tesirinde kalan ve "6" sayısının tersini yani 100/6 kodlu surede ifade edildiği gibi Allahü Teala'nın istediklerinin tersini yapma eğiliminde olan "nankör" bir varlık olduğunu ortaya koymaktadır. ( Bu durumun, İblis'in aldatması sonucunda Adem'in cinlerle CİNsel temas kurması ve Reptil Kompleksi adı verilen bir organı beyninde barındırır şekilde kaba madde aleminde tezahür etmiş olmasıdır. )


Kudüs'teki "Bahçe Mezar" ve 666 kodlaması

66 Vahiy 13-18 Bu konu bilgelik gerektirir. Anlayabilen, canavara ait sayıyı hesaplasın. Çünkü BU SAYI İNSANI* SİMGELER. Sayısı ALTIYÜZALTMIŞALTIdır.

* Şeytanın telkinine ( hipnozuna ) kapılıp, ona tabi olan ve şirk saplantısına ( Teslis / Üçleme 666 ) insan. 

İsrail'in Kudüs şehrinde yer alan ve Mesih İsa'nın gömüldüğü ve dirildiği yeri sembolize eden "Garden Tomb" ( Bahçe Mezar ) koordinatları aşağıda olup, sayılar yukarıdan aşağıya doğru toplandığında "666" sayısı elde edilmektedir.

Latitude: 31° 47' 1.11" N
Longitude: 35° 13' 28.75" E


31 + 35 = 66
47 + 13 = 60

Bu koordinat kodlaması, okült satanizmde - haşa - "şeytanın Mesih İsa'yı yendiği" anlamına gelmektedir.


Garden of Tomb





Internetin A'raf suresindeki kodlaması


Internet adreslerinin başında yer alan ve "World Wide Web" kelimelerinin baş harfi olan "W" harfi İbranı alfabesindeki "Vav" harfi olup bu harfin sıra değeri "6"'dır. Dolayısıyla WWW harfleri 666 sayısını vermektedir. Internet, insanların merkezi olarak kolaylıkla takip edilip gözetlenebileceği dijital ortamdır.

A'raf suresinin 7/27 kodlu ayetinde "Şeytanın insanları, onların onu göremeyeceği yerden görebildiği" bildirilmektedir. Ayetteki "Haysü" ( Yer ) kelimesi 36. ( 3 ve 6 yani 3 adet 6 ) kelime olup, "Internet"'i yani "www" harflerini sembolize eder gibidir. Yani 666 kodlaması, "Haysü" ( Yer ) kelimesinin sıra değeri ile bildirilmektedir. 

7/27 - Ya (1) benı (2) ademe (3) la (4) yeftine (5) enne (6) küm (7) eş (8) ŞEYTANÜ (9) kema  (10) ahrace (11) ebevey (12) küm (13) min (14) el (15) cenneti (16) yenziu (17) an (18) hüma (19) libase (20) hüma (21) li (22) yüriye (23) hüma (24) sev'ati (25) hima (26) inne (27) hu (28) yera (29) küm (30) hüve (31) ve (32) kabılü (33) hu (34) min (35) HAYSÜ (36) la teravnehüm inna cealneş şeyatıne evliyae lillezıne la yü'minun ( Ey Ademoğulları, ŞEYTAN, ana babanızı, ayıplarını, çirkinliklerini onlara göstermek için onların elbiselerini soyarak onları cennetten çıkardığı gibi sizi de kesinlikle fitnelemesin. Kesinlikle o, o ve kabilesi, sizin onları göremeyeceğiniz YERDEN sizi görürler. Kesinlikle biz şeytanları, inanmayanların dostları kıldık.  )

Ayetteki "Şeytan" kelimesinin sıra numarasının "9" olması da, "6" sayısının tersi olan ve okült satanizmde "Yaratılışın tersine, Allahü Teala'nın öğretisinin tersine" mahiyetinde kötü anlam yüklenen "9" sayısı açısından önem arzetmektedir.

Saturday, May 25, 2019

Görelilik Kuramı, Işık Hızı ve 10 Nümerolojisi

Albert Einstein'ın İzafiyet Teorisi, Galileo'nun Görelilik Prensibi ile doğrusal ve değişmeyen hareketinin durumu ne olursa olsun tüm gözlemcilerin ışığın hızını her zaman aynı büyüklükte ölçeceği önermesini birleştirir. Özel Görelilik Teorisi, uzaklığın ve zamanın gözlemciye bağlı olarak değişebileceğini ifade etmektedir. Uzay ve zaman gözlemciye bağlı olarak farklı algılanabilir. Bu teorem, madde ile enerjinin ünlü E=mc² formülü ile birbirine bağlı olduğunu da gösterir.

Işık Hızı, Einstein'ın "Görelilik Kuramı"'nın ( Rölativite Teorisi / İzafiyet Teorisi ) temel parametresidir. Bilimsel kaynaklarda "Işık Hızı"'nın tam değeri 299,792,458 m/sn olarak bildirilmektedir. Bu sayının nümerolojik değeri "10"* olmaktadır. ( 2+9+9+7+9+2+4+5+8 = 55 ... 5+5 = "10" ) ( *10 sayısı Allahü Teala'nın "birliğini" sembolize eden ilahi mühür sayısıdır. )

https://en.wikipedia.org/wiki/Speed_of_light

Kur'an'da Görelilik Kuramı'nı bildiren ilk ayet Hacc suresinin 22/47 kodlu ayetidir. Bu ayette ilahi nizamda "1 günün 1000 sene gibi olduğu" ifadesi yer alır. Ayette bu ifadeyi içeren cümle "10" kelimeden oluşmakta olup, ışık hızının nümerolojik değeri ile uyum sergilemektedir.

22/47 - Ve yesta'ciluneke bil azabi ve len yuhlifellahü va'deh ve inne YEVMEN (1) INDE (2) RABBİ (3) KE (4) KE (5) ELFİ (6) SENETİN (7) MİN (8) MA (9) TEUDDUN (10

( Ve azabı senden acele isterler. Allah vaadine ihtilaf etmez. Kesinlikle RAB'BİNİN İNDİNDE BİR GÜN, O SİZİN SAYDIKLARINIZDAN BİN SENE GİBİDİR. )

Görelilik Kuramı'nı bildiren ikinci ayet ise Secde suresinin 32/5 kodlu ayetidir. Ayet kodunun nümerolojik değeri yine "10" sayısını vermektedir. ( 3+2+5 = "10" )

32/5 - Yüdebbirul emra mines semai ilel erdı sümme ya'rucü ileyhi fı yevmin kane mıkdaruhu elfe senetin min ma teuddun

( Gökten yere işleri düzenleyip yönetir. Sonra, o sizin saydığınızdan miktarı bin sene olan bir günde O'na yükselir. )

İncil ayeti ise şöyledir. 61 2 Peter 3-8 Sevgili kardeşlerim, şunu unutmayın ki, Rab'bin gözünde BİR GÜN BİN YIL, BİN YIL BİR GÜN gibidir.

Ayrıca "Allah" ve "Hızlı" ( Seri ) kelimelerinin birlikte geçtiği ilk ayet olan 2/202 kodlu ayette de konu bağlamında "10" nümerolojisi görülmektedir. Ayet kodunu oluşturan rakamlar ile "Allahü seriul hısab" ( Allah hızlı hesaplayandır. ) cümlesindeki kelime adedini oluşturan rakamların toplamı "10" sayısını vermektedir.

2/202 - Ülaike lehüm nasıbün min ma kesebu ve ALLAHÜ (1) SERIU (2) EL (3) HISAB (4)

( İşte onlar, onlara o kazandıklarından nasip vardır. ALLAH HIZLI HESAPLAYANDIR. )

Einstein'ın Görelilik Kuramı formülü aşağıdaki gibidir.

E = m.c.c

E = Enerji
m = Kütle
c = Işık Hızı

Kur'an'da, farklı boyuttan portal açılması yoluyla kaba madde boyutuna gelecekleri ve bozgun yapacakları bildirilen iki varlık olan Ye'cuc ve Me'cuc bu noktada ilgi çekici bir durum ortaya koymaktadır. Bu varlıkların çok hızlı hareket ettikleri bilinmektedir. Me'cuc kelimesinin ilk kez geçtiği ayetteki Me'cuc kelimesi 10. kelime olup, ayette de 28 ( 2+8 = 10 ) kelime bulunmaktadır.( 10 sayısı yukarıda da incelendiği üzere ışık hızının nümerolojik değeridir. )

18/94 - Kalu (1) ya (2) za (3) el (4) karn (5) eyni (6) inne (7) ye'cuce (8) ve (9) ME'CUCE ( 10) müfsidune (11) fi (12) el (13)  erdı (14) fe (15) hel (16) nec'alü (17) leke (18) harcen (19 ) ala (20) en (21) tec'ale (22) beyne (23) na (24) ve (25) beyne (26) hüm (27) sedda (28)

( Ey Zülkarneyn, iki boynuzlu, Yecuc ve Mecuc kesinlikle yerde bozgunculardır. O halde, bizimle onlar arasına sed koyman üzere sana harac versek olur mu? dediler. )

Ayrıca, "Mecuc" kelimesini oluşturan harflerin İzafiyet Teorisi denklemindeki harflerle aynı olmadı da ilginçtir. E = m.c.c .... Mecuc


Star ... Sitra ... Astar ... Satr

Batı dillerinde "Yıldız" anlamında kullanılan aşağıdaki kelimelerin kökenleri incelendiğinde, esasn anlamın "Parlayan" değil "Örtü, İnce Katman, Plan" olduğu görülmektedir.

"STR" harflerinden tüemiş olan kelimeler;

Sitra (Ar) = Örtü, Plan, Katman
Star (İng) = Yıldız, Plan, Katman
Etoile (Fra) = Yıldız ( "Toile" kelimesi ise "Bez" anlamındadır. Bez ince bir katmandan oluşan yüzeydir. )
Stern (Alm) = Yıldız, Plan, Katman
Astar (Tür) = İnce kat

Kehf ruresinin 90. ayetinde de bir yıldız olan Güneş, "Sitra" ( Örtü, Katman ) olarak nitelendirilmiştir.

18/90 - Hatta iza belağa matliaş ŞEMSİ vecedeha tatlüu ala kavmin lem nec'al lehüm min duniha SİTRA* ( Nihayet GÜNEŞ’in doğduğu yere ulaştığında, onu, kendilerine ondan başka ÖRTÜ / KATMAN oluşturmadığımız kavmin üzerine doğarken buldu. )

Bu çerçevede Yıldız kelimesinin esas itibarıyla "Yaşam Planı" olarak algılanması gerekmekte gibidir. Bu çerçevede Sirius'un, spiritüalizmdeki isminin "Sevgi Planı" olması konu bağlamında anlamsal uyum sergilemektedir.

* Ayetteki "Sitra" ( Katman, Örtü ) kelimesi, evvelki bölümlerde değinildiği üzere Ozon Tabakasını ifade etmektedir. Kutuplarda, gün ağarması ( şafak vakti ) esnasında ozon tabakasının yoğunluğu 0 seviyesine yaklaştığından yeryüzü üzerindeki tek "Sitra" ( Katman, Tabaka, Örtü ) Güneş olmaktadır.

"Satr" / "Satır" kelimesi de Arapça bir kelime olup, "İnce katman şeklinde olan ve üzerine yazı yasılan hat" anlamına gelmektedir. Yıldızların ( Star / Sitare ( Farsça ) ) yaşam "planları" ( düzlemleri ) oldukları düşünüldüğünde Satır kelimesiyle Star kelimesinin özdeşliği ortaya çıkmaktadır. Batı dillerinde yer alan "Satire", "Satirize" kelimeleri "Hiciv" ve "Hicvetmek" anlamlarına gelse de kökende "Bir olayın, bir davranışın veya bir söylemin yazılarak aktarılması" anlamını taşımaktadır.





Friday, May 24, 2019

Kendini yücelttiğin oranda alçalırsın.


"Büyüklük" ( Kibir ) duygusu, insanları helake götüren temel unsurdur. Ruhsal tekamül sürecinde idrak edilmesi gereken en önemli husus "Yaratılıştaki tüm varlıkların, kendilerine bahşedilen vasıfları çerçevesinde bir işlevi olduğu ve bu nedenle aralarında üstünlük, büyüklük kavramının olamayacağıdır." 

Konuya ilişkin bazı ayetler şöyledir.

28/83 - Tilked darul ahıratü nec'alüha lillezıne la yürıdune ULÜVVEN fil erdı ve la fesada vel akıbetü lil müttekın ( Ahiret yurdu budur. Onu, yerde ululuk, BÜYÜKLÜK ve bozgun istemeyenler için oluştururuz. Sonuç sakınanlar içindir. )

40 Matta 23-10 Kimse sizi 'ÖNDER' diye çağırmasın. Çünkü TEK ÖNDERİNİZ var, O da MESİH'tir.*

40 Matta 23-11 Aranızda EN ÜSTÜN olan, ötekilerin HİZMETKARI olsun. 

40 Matta 23-12 Kendini yücelten alçaltılacak, kendini alçaltan yüceltilecektir.

* Mesih İsa ise bir "şahsiyeti" değil insanlar arasında kolektif bilincin yayılmasını ve ünite ( birlik, vahdet ) olgusunun algılanmasını sağlayan ilahi tesiri nitelemektedir.

İnsanların “eşit” oldukları ve kendilerine bahşedilen nitelikler ve yetenekler çerçevesinde birbirlerine yardım etmek ve birliği sağlamak durumunda oldukları İncil’in Korintliler suresinde “Tek bir bedenin üyeleri” teşbihiyle bildirilmektedir.

46 1 Korintliler 12-21 Göz ele, "Sana ihtiyacım yok!" ya da baş ayaklara, "Size ihtiyacım yok!" diyemez.
46 1 Korintliler 12-22 Tam tersine, bedenin daha zayıf görünen üyeleri vazgeçilmezdir.
46 1 Korintliler 12-23 Bedenin daha az değerli saydığımız üyelerine daha çok değer veririz. Böylece gösterişsiz üyelerimiz daha gösterişli olur.
46 1 Korintliler 12-24 Gösterişli üyelerimizin özene ihtiyacı yoktur. Ama Tanrı, değeri az olana daha çok değer vererek bedende birliği sağladı.
46 1 Korintliler 12-25 Öyle ki, bedende ayrılık olmasın, üyeler birbirini eşit biçimde gözetsin.
46 1 Korintliler 12-26 Bir üye acı çekerse, bütün üyeler birlikte acı çeker; bir üye yüceltilirse, bütün üyeler birlikte sevinir.
46 1 Korintliler 12-27 Sizler Mesih'in bedenisiniz, bu bedenin ayrı ayrı üyelerisiniz.

Mass ve Mesih Kelimelerinin kökeni "MA"

Arapça'da "Su" anlamına gelen ve insanlığın ortaya çıktığı yer olarak kabul edilen "Mu" kıtasının da isim kökeni olan "Ma" kelimesi batı dillerinde "Kütle" anlamına gelen "Mass ( İng. )", "Masse ( Fr. ) ve "Masse ( Alm. ) kelimelerinin de kökü olabilir mi? Madde alemi olan kainatın Hidrojen atomlarıyla kaplı bir su haznesi olduğu düşünüldüğünde bu sorunun cevabı "Evet" olabilir.

"Mass" / "Masse" kelimesi ayrıştırıldığında ortaya "Ma" ve "Ss" / "Sse" kelimeleri çıkmaktadır.

Ma = Su
Sse = -lik, gibi olma 

Masse = Sululuk, Su gibi olma ( Su yani Hidrojen atomundan oluşan madde kütleye sahiptir. )

"Ss" / "Sse" ekine bazı örnekler: 

Fransızca'da : Jeune ( Genç ) - JeuneSSE ( GençLİK )
İngilizce'de : Happy ( Mutlu ) - HappineSS ( MutluLUK ) ( Aradaki "ne" eki "i" ve "e" harfleri arasında ulama işlevi görmektedir. )

Benzer yaklaşımla "Mesih" kelimesi de ayrıştırıldığında ;

Me / Ma = Su
S = Gibi olan
i = Ulama olmaya dabilir
H = O *

* H harfi Arapça'da üçüncü tekil şahıs zamiridir. Bu harf "İlaH" kelimesinde de yer alır. "İla = -a doğru" , "h = O" ... "O'na doğru"; Benzer şekilde "Veraih" ( Onun ardı ) kelimesi de "Vera" ( Ard ) ve "h" ( O ) kelimelerinden oluşmaktadır. aradaki "i" harfi yine ulama işlevi görmektedir.

Bu çerçevede "Islak olarak sıvazlamak" anlamına gelen "Mesih" kelimesi özünde "O'nun su gibi olması" anlamını taşımaktadır. ( Batı dillerindeki "Massage" kelimesi de aynı köktendir. )








1 İnsan = Tüm İnsanlar

"Ünite / Singülarite / Vahdet / Birlik" insanlığın ruhsal tekamül sürecinde erişmesi gereken üst safhadır. Döngü sonunun yavaş yavaş idrak edildiği bu dönemde insanlarda "birlik olma ve bütüne dönme" hissiyatı genişleyerek yayılan kolektif bilinç titreşimleri ( Mesih İsa Tesiri ) vesilesiyle her geçen gün artmaktadır.

Bütün insanlığın ortak ruhunu temsil eden Mesih İsa'nın İncil'de "İnsanoğlu" olarak adlandırılması "Birleşik İnsanlık" ve "Ünite" olgusunun işareti niteliğindedir.

Aşağıdaki ayet devre sonundaki birleşmeyi "İnsanoğlu'nun gökten inmesi" olarak tasvir etmektedir.

40 Matta 24-30 "O zaman İnsanoğlu'nun belirtisi gökte görünecek. Yeryüzündeki bütün halklar ağlayıp dövünecek, İnsanoğlu'nun gökteki bulutlar üzerinde büyük güç ve görkemle geldiğini görecekler.

Galatyalılar suresinin aşağıdaki ayetinde ise tüm insanlığın İsa tesirleriyle "Bir" olduğu açıkça ifade edilmektedir.

48 Galatyalılar 3-28 Artık ne Yahudi ne Grek, ne köle ne özgür, ne erkek ne dişi ayrımı var. Hepiniz Mesih İsa'da birsiniz. 

45 Romalılar 12-5 Çok sayıda olan bizler de Mesih'te tek bir bedeniz ve birbirimizin üyeleriyiz.

46 1 Korintliler 1-10 Kardeşler, Rabbimiz İsa Mesih'in adıyla yalvarıyorum: Hepiniz uyum içinde olun, aranızda bölünmeler olmadan aynı düşünce ve görüşte birleşin.

Korintliler suresinin aşağıdaki ayetlerinde tüm insanların tek bir insan bedenin üyeleri oldukları kolektif bilincin sembolü olan Mesih İsa'nın bedeni teşbihi ile bildirilmektedir. Ayetlerde süptil plandaki Vazifeli Varlıklardaki "Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için" esasına dayalı ünite zihniyeti ve üstünlük duygusunun yokluğu da aktarılmaktadır.

46 1 Korintliler 12/14 İşte beden tek üyeden değil, birçok üyeden oluşur. 

46 1 Korintliler 12/15 Ayak, "El olmadığım için bedene ait değilim" derse, bu onu bedenden ayırmaz. 

46 1 Korintliler 12/16 Kulak, "Göz olmadığım için bedene ait değilim" derse, bu onu bedenden ayırmaz.

46 1 Korintliler 12/17 Bütün beden göz olsaydı, nasıl duyardık? Bütün beden kulak olsaydı, nasıl koklardık?

46 1 Korintliler 12/18 Gerçek şu ki, Tanrı bedenin her üyesini dilediği biçimde bedene yerleştirmiştir.

46 1 Korintliler 12/19 Eğer hepsi bir tek üye olsaydı, beden olur muydu?

46 1 Korintliler 12/20 Gerçek şu ki, çok sayıda üye, ama tek beden vardır.

46 1 Korintliler 12/21 Göz ele, "Sana ihtiyacım yok!" ya da baş ayaklara, "Size ihtiyacım yok!" diyemez.

46 1 Korintliler 12/22 Tam tersine, bedenin daha zayıf görünen üyeleri vazgeçilmezdir.

Efesliler suresinde de "Tek bedenin üyeleri" teşbihi yer almaktadır.

49 Efesliler 4-15 Tersine, sevgiyle gerçeğe uyarak bedenin başı olan Mesih'e doğru her yönden büyüyeceğiz.

49 Efesliler 4-15 Bunun için yalanı üzerinizden sıyırıp atarak her biriniz komşusuna gerçeği söylesin. Çünkü hepimiz aynı bedenin üyeleriyiz.

49 Efesliler 5-30 Çünkü bizler O'nun bedeninin üyeleriyiz.

51 Koloseliler 3-15 Mesih'in esenliği yüreklerinizde hakem olsun. Tek bir bedenin üyeleri olarak bu esenliğe çağrıldınız. Şükredici olun!

İncil'in Matta suresinin 17-26 kodlu ayetinde de "tüm insanların aslında tek insan olduğu" mesajı verilmektedir.

44 Elçilerin İşleri 17-26 Tanrı, tüm ulusları bir tek insandan türetti ve onları yeryüzünün dört bir bucağına yerleştirdi. Ulusların var olacağı belirli süreleri ve yerleşecekleri bölgelerin sınırlarını önceden saptadı.

Kur'an'ın Maide suresinin 32. ayetinde d, "bir insanın tüm insanlar" olduğu bir misal ile bildirilmektedir.

5/32 - Min ecli zalike ketebna ala benı israıle ennehu men katel nefsen bi ğayri nefsin ev fesadin fil erdı fe ke ennema katelen nase cemıa ve men ahyaha fe ke ennema ahyan nase cemıa ve lekad caethüm rusülüna bil beyyinati sümme inne kesıran minhüm ba'de zalike fil erdı le müsrifun 

( Bu sebepten, İsrailoğulları'na "Kesinlikle ki kim, nefise kıymayan veya yerde bozgun yapmayan nefsi öldürürse, kesinlikle tüm insanları topluca öldürmüş gibi olur. Kim onu yaşatırsa, insanları topluca yaşatmış gibi olur." diye yazdık. Onlara resullerimiz açık delillerle geldiler. Sonra, bunun ardından, kesinlikle birçoğu yerde müsrifler olurlar. )

En'am suresinin 6/98 ve Zümer suresinin 39/6 kodlu ayetlerinde "tüm insanların aslında tek bir nefs yani öz varlık olduğu" bildirilmektedir.

6/98 - Ve hüvellezi enşeeküm min nefsin vahıdetin fe müstekarrun ve müstevda kad fassalnel ayati li kavmin yefkahun ( Ve sizi tek nefisten inşa eden O'dur. Artık durak yeri ve emanet yeri vardır. Ayetleri, anlayan kavim için ayrıntılandırdık. )

39/6 - Halekaküm min nefsin vahıdetin .... ( Sizi tek nefisten yarattı. .... )

74/11 - Zerni ve men halaktu vehıyden ( Tek olarak yarattığım kimseyi bana bırak. )