"Bana BİR KELİME öğretenin kırk yıl kölesi olurum."
Hz. Ali'ye atfedilen bu anlamlı cümle iyi düşünüldüğünde ve Allah'ın, idrakli varlıkları, "kelimeleri" ile idrakli hale getirdiği hatırlandığında Allah'a ne denli minnet duyguları içinde olunması gerektiği çok daha iyi anlaşılmaktadır.
"Allah'ın BİRliğini" ifade eden ve tek cümleden oluşan yegane ayet İhlas suresinin "1." ayetidir. Ayet numarasının 1 olması, ilahi yazılımdaki semantik ve nümerik kodlama uyumunun da bir yansımasıdır.
112 /1 Kul huvallahu EHAD ( De ki: "O Allah BİRdir." )
Yukarıda da zikredildiği üzere, yaratılmış varlıklara, "idrakli varlık" olma özelliği kazandıran unsur Allah'ın "kelimeleridir." İdraklere sığmaz sonsuz bir kaynak olan "kelime" olgusunun kutsal kitaplarda 1 sayısı ile kodlanmış olduğu görülmektedir.
- Kur'an'da, tekrarlı olmak üzere toplam 117820 kelime bulunmaktadır. ( 1+1+7+8+2+0 = 19 ... 1+9 = 10 ... "1" )
- Kur'an'da, yazılışları farklı olmak üzere 11305 tekil kelime bulunmaktadır. ( 1+1+3+0+5 = 10 ... "1" )
- "Allah" ( اللَّهَ ) kelimesinin Kur'an'daki tekrar adedi 2701'dir. ( 2+7+0+1 = 10 ... "1" )
- "Kelime" kelimesinin kökü olan "Kelam" ( كَلَامَ ) kelimesinin ebced değeri 91'dir. ( Kef 20 + Lam 30 + Elif 1 + Mim 40 = 91 ... 9+1 = 10 ... "1" )
- "Kelime" kelimesinin Kur'an'daki tekrar adedi 46'dır. ( 4+6 = 10 ... "1" )
Allah'ın kelimelerinin sonsuzluğunda bahsedilen aşağıdaki ayette "1" nümerolojisi bulunmaktadır. Ayetin kodunun ve ayet numarasının nümerolojik değerleri "1" sayısını vermektedir. ( 1+8+1+0+9 = 19 ... 10 ... "1" ve 109 ... 1+0+9 = 10 ... "1"
18/109 De ki: "Şayet deniz Rab’bimin KELİMELERİ için mürekkep olsa, Rab’bimin KELİMELERİ tükenmeden önce deniz tükenecektir. Şayet onun aynısını yardımcı olarak getirsek bile."
İnsanların, ortak tek bir kelimede yani "Allah" kelimesinde buluşmaları gerektiğinin hatırlatıldığı aşağıdaki ayetin numarasının nümerolojik değeri de "1"'dir. ( 64 ... 6+4 = 10 ... "1" )
3/64 De ki: "Ey kitap sahipleri, BİZİM VE SİZİN ARANIZDA EŞİT OLAN KELİMEYE GELİNİZ. Ancak Allah’a kulluk edelim ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmayalım. Bazılarımız bazılarını Allah’tan başka Rabler edinmesin. Eğer yüz çevirirlerse, “Şahit olun. Kesinlikle biz teslim olanlarız.” deyin."
Tevrat'ın, kodu sadece "1" lerden oluşan ( 1-1/1 ) ilk ayetinin İbrani alfabesine göre ebced değeri ( gematria değeri ) 2701 olmaktadır. ( 2+7+0+1 = 10 ... "1" )
1-Genesis-1-1
בְּרֵאשִׁ֖ית בָּרָ֣א אֱ-לֹהִ֑ים אֵ֥ת הַשָּׁמַ֖יִם וְאֵ֥ת הָאָֽרֶץ
296 407 395 401 86 203 913 = 2701
( Başlangıçta Tanrı göğü ve yeri yarattı. )
Yukarıdaki ayetin İngilizcesinde 10 kelime bulunmaktadır. ( Bilindiği üzere, Tevrat ve İncil'den oluşan ve "Bible" olarak bilinen kutsal kitabın İngilizce metni "King James Version" olarak bilinmektedir. )
In (1) the (2) beginning (3) God (4) created (5) the (6) heaven (7) and (8) the (9) earth (10) ... "1"
"Pi" sayısını temsil eden 3.14 sayısındaki rakamların, noktadan sonra aşağıdaki şekilde uzatılması durumunda, noktadan 164 ( 1+6+4 = 11 ) basamak sonra gelen rakamların sırasıyla 2, 7, 0, 1 olması da dikkat çekmektedir.
3.141592653589793238462643383279502884197169399375105820974944592307816406286208998628034825342117067982148086513282306647093844609550582231725359408128481117450284102701
Ruhi veya maddi öğelerden oluşan tüm yaratılışın "kelimelerden" ibaret olduğunun, yani esasen "her şeyin kelime" olduğunun bildirildiği, İncil'in aşağıdaki ayet grubunun ilk ayetinin alt bölüm numarası ve ayet numarası da "1"'dir.
43-John-1-1 Başlangıçta KELAM vardı. KELAM Tanrı'yla birlikteydi ve KELAM Tanrı'ydı.
43-John-1-2 Başlangıçta O, Tanrı'yla birlikteydi.
43-John-1-3 Her şey O'nun aracılığıyla var oldu, var olan hiçbir şey O'nsuz olmadı.
Hz. Adem'in, Rab'den "kelimeler aldığının" yani kendisine "ilim verildiğinin" ilk kez ifade edildiği aşağıdaki ayetin numarasının nümerolojik değeri de "1" olmaktadır. ( 3 +7 = 10 ... "1" )
2/37 Böylece ADEM RAB'BİNDEN KELİMELER ALDI da onun üzerine tevbe eyledi. Kesinlikle O, O tevbeyi kabul edendir merhametlidir.
Allah'ın, tüm yaratışı "kelimeler" ile gerçek kıldığının bildirildiği ayetin kodunda da "1" nümerolojisi mevcuttur. ( Sure numarası 10 ... "1" ve ayet numarası 82 ... 8+2 = 10 ... "1" )
10/82 Ve suçlular hoşlanmasalar da, ALLAH GERÇEĞİ KELİMELERİ İLE GERÇEKLEŞTİRİR.
Burada şu soru doğuyor herşeyin Allah'tan kopan parça olduğunu düşünürsek. Reenkarnasyon döngüsüyle basitten komplike ve gelişmişe gelişen ruh yolun sonunda rabbin kendisi mi olur? Ona mı karışır? Mümkün müdür? Mümkün değilse döngünün amacını neye bağlarız? Vahdet meselesi oldukça kafa karıştırıcı ve beyin yakıcı bir konu bunu soru kalmayacak şekilde nasıl çözeriz?
ReplyDeleteYine sudurdan yola çıkarsak merhamet duygusunu huzur ve mutluluğu tanrıdan izah ederiz ama acı gibi duyguları nasıl izah edeceğiz. Tanrı acı mı çekiyor ki ondan tecelli ediyor haşa.
ReplyDeleteBir idrakli varlık, "Allah" ve "Vahdet" kelimeleri üzerine tefekkür ederken, içinde bulunduğu yaşam planındaki yaratılış parametrelerinin ve kısıtlı varlık idrakinin dışına çıkamayacağından, maddenin farklı hallerini ( kaba, yarı süptil, süptil ) kapsayan madde planındaki ve ruhsal plandaki - ki bunlar kainatı oluşturur - yaşam döngülerini anlamlandırmakta ve akıbetini tasavvur etmekte hep zorlanmış, kendisini bir çıkmazın, bir kısır döngünün içinde hapsolmuş gibi hissedegelmiştir.
ReplyDeleteYaratılış, yaratılmış bir varlık idrakiyle ancak, "Yaratıcı'nın düşüncelerinin, kelimelerinin, ruhunun tezahürü" ( haşa ) olarak tanımlanabilmektedir. Ancak, Allah tarafından yaratılmış olan "ruh" ve "madde"nin O'nun bir "parçası" olmaları ve nihayetinde O'nun kendisine dönüşmeleri gibi bir durum söz konusu değildir. Zira dünyevi ve maddi nitelik arzeden böyle bir yaklaşım, Yaratıcı'yı yaratılmış bir varlık gibi değerlendirmek anlamına gelir. Bu yaklaşıma, "bir bilgisayar oyunundaki karakterin, yazılımcısına dönüşmesi" gibi oksimoron bir düşünce ile örnek verilebilir.
"Allah'ın indi" kavramı esasen, yaratılmış varlık idraki ile "yokluk" anlamına gelmektedir. Ayetlerdeki "O'na döndürülürsünüz" ifadesinin çoklu anlamlarından biri de "varlık niteliğinin sonlanmasıdır." Zira varlık idrakiyle temel düalite olan "Yokluk - Varlık" ( Cennet - Cehennem ) düalitesinin negatif tarafını "Varlık" kavramı oluşturmaktadır. Dolayısıyla her varlık tekamüle muhtaç olup, tekamül etmesi ve nihayetinde yok olması ( kendi algısına göre ) için yaratılmıştır. Bu yüzdendir ki bir varlık için en üst makam, kendisinin algılayamayacağı "Yokluk Makamı"'dır. İdrakli bir varlıktan beklenen, sonsuz algısı oluşturan ve her yaşam planına ( var olduğu ortam ) özgü farklı vasıtaları olan tekamül döngülerini, kendisine verilen ilmi yönlendirmeler ( kitaplar vb. ) doğrultusunda tamamlamasıdır.
Belki de olumsuz gerçekliği tezahür ettirdiği için bu acı dolu dünyayı devam ettiren asıl tuzak kelimelerdir. Sizin katı-yarı süptil-süptil diye isimlendirdiğiniz farklı boyutları kişi aynı anda yaşıyor olabilir. Kelimeler katı dünyayı biçimlendiren komutlar, düşünceler (bilinç) yarı süptil dünyayı bilinçaltı ise süptil dünyayı. İnsan rüyalarda değil de ayakları yere basan bu “kelime” dünyasında varolmayı seçtiğinden oldukça fazla acı çekiyor. Acının, dolayısıyla varlık hapishanesinin devamını sağladığından “demiurge” kelimeye bu kadar kutsal bir mevki vermiş olmalı.
ReplyDelete