Çeviri

Sunday, September 8, 2019

"Anunnaki" kelimesi

Evvelce "Tayr" ( Kuş ) başlıklı bölümde incelenmiş olan "Anunnaki" kelimesi, kökeni Sümer uygarlığına dayanan ve üst alemden ( frekans, boyut ) - ki bunun Sirus B olması muhtemeldir - dünyaya gelmiş olan kozmik varlıkları tanımlamaktadır. Bu varlıkların "Cin" olarak bilinen ve Vazifeli Varlıklar ( Melek ) gibi süptil özelliğe sahip varlıklar oldukları düşünülmektedir.

Göksel varlıklar olan Anunnaki Sümer rölyeflerinde aşağıdaki figürlerdeki gibi kuş kafalı ve kanatlı olarak tasvir edilmişlerdir.





"Anu" olarak bilinen kozmik karakter ( Figürde Anu'nun daire şeklindeki yıldız kapısından / boyutlar arası geçiş portalınden geldiği görülmektedir. )

"Anunnaki" kelimesinin kökeni 3 kök kelimeden oluşmaktadır.

An/-u ( Önce, Evvel )*
Na ( Biz )
Ki/Ke ( Sen )

Bu kök yapısına göre "Anunnaki" kelimesi "Biz senden önceyiz" gibi bir anlam ihtiva etmektedir. 

* "An" kelimesinin "Önce, Evvel, Geçmiş" anlamındaki kullanımına bazı örnekler şöyledir.

ANcient = Eski
AHN ( Alm. ) = Ata
ANcestor = Ata
ANtécedent = Öncesi
ANtérieur / terior = Arkası
ANmak = Hatırlamak, Geçmişi düşünmek
ANı = Geçmişteki kişiler, mekânlar ve olaylar
ANi = Çabucak olup biten
ANlamak = Geçmişine dahil etmek, Hafızasına almak 
ANA / ANNE = Doğuran, doğandan önce var olan
ANalysis = Bir olgunun öncesini, geçmişini inceleme
ANNeau ( Fr. ) = Halka ( Mu uygarlığında Tanrı "O" şekliyle sembolize edilirdi. Dolayısıyla ANN kelimesi döngüyü ifade eder. Daire şekli ise boyutlar arası geçiş kapısının ( Star Gate ) sembolüdür. )
ANANE = Gelenek, geçmişte yapılan ve yapılagelen ( Bu kelime Anunnaki kelimesindeki "Anunna" kısmına olan benzerliği ile de dikkat çekmektedir. Anunnaki = Ananeke = Senin geleneğin/ Senin tören / Senin geçmişin )

"Anunnaki" kelimesini insana cinler de söylemiş olabilir, Vazifeli Varlıklar da. Cinler insandan önce yaratılmışlardır. Vazifeli Varlıklar ( Melekler ) ise insanların tekâmül etmiş halleridir. Anunnaki olarak bilinen varlıkların esas itibarıyla "Cin" olarak bilinen süptil ancak nefsani sürüngen ( reptilian ) varlıklar olması kuvvetle muhtemeldir. 

1 ABD dolarının üzerinde yer alan aşağıdaki figürde görülen daire şeklindeki boyutlar arası geçiş portalının ( yıldız kapısı ) içinde ANNUit Coeptis" ( ONAylanmış Başlangıç ) yazmaktadır. Yani "ANU'nun istediği" / "ANUlanmış" / ONAnmış" Başlangıç. ONAmak kelimesinin de kökeninde ANU kelimesinin olduğu görülmektedir. ( Novus Ordo Seclorum ise Yeni Dünya Düzeni anlamına gelmektedir. )







Friday, September 6, 2019

Plasebo Etkisi

"Plasebo Etkisi", farmakolojik olarak etkisiz bir ilacın telkine dayalı bir etki ortaya çıkarma halidir. Tıp alanında kullanılmakta olan bu kavramın özünde odaklanma, zihinsel şartlanma ve en önemlisi inanma yoluyla herhangi bir sorunun ortadan kalkması veya imkânsız görünen bir durumun gerçekleşmesi bulunmaktadır. Esas itibarıyla Plasebo Etkisi fenomeni vibrasyon frekansının yükseltilmesi yoluyla süptilleşme ve böylelikle kaba madde planındaki etkilerden azade olma durumudur. Ateşte yürüyebilenler, vücut ısısını değiştirebilenler, uzun süre yemeden içmeden yaşayabilenler bu fenomenin başlıca örneklerdir. "Plasebo" kelimesi Latince "Hoşnut etmek" anlamına gelmekte olup, bu kelime İngilizce'de "Please", Fransızca'da ise "Plaire" olarak telafuz edilir.

Kur'an'da ve İncil'de "İnanç" olgusunun gerçekleşmenin temel koşulu olduğu misallerle izah edilmektedir.

Kur'an'daki "Azabın olmaması" misali;

4/147 - MA YEF'ALÜLLAHÜ Bİ AZABİKÜM İN şekartüm ve AMENTÜM ve kanellahü şakiran alima ( EĞER şükrederseniz ve İNANIRSANIZ ALLAH AZABINIZI NE YAPAR? Allah şükredendir, bilendir.  )

Kur'an'daki "Ateşin soğuk olması" misali;

21/69 - Kulna ya naru kunı berden ve selamen ala ibrahım ( "Ey ateş, İbrahim' e soğuk ve güvenli ol." dedik. )

Kur'an'daki "Mesih İsa'nın asılamaması, öldürülememesi" misali;

4/157 - Ve kavlihim inna katelnel mesıha ıysebne meryeme rasulellah VE MA KATELUHÜ VE MA SALEBUHÜ VE LAKİN ŞÜBBİHE LEHÜM ve innellezinahtelefu fıhi le fı şekkin minh ma lehüm bihı min ılmin illettibaaz zann ve ma kateluhü yekına ( Ve "Kesinlikle biz Allah' ın resulü Meryem oğlu İsa Mesih' i öldürdük." sözlerinden dolayı. OYSA ONU ÖLDÜRMEDİLER VE ASMADILAR. LAKİN ONLARA BENZETİLDİ. Kesinlikle onun hakkında ihtilaf edenler, ondan şüphe içindedirler. Onlara onun ilminden yoktur. Ancak zanna tabi olurlar. Doğrusu onu öldürmediler. )

Ayette kaba madde aleminde enkarne olan süptil vazifeli varlık Mesih İsa'nın frekansını tekrar yükselterek süptilleştiği ve böylelikle asılma ve öldürülme girişimlerinden etkilenmediği bildirilmektedir.

İncil'deki "Su üstünde yürüme" misali;

40 Matthew 14-28 Petrus buna karşılık, "Ya Rab" dedi, "Eğer sen isen, buyruk ver suyun üstünden yürüyerek sana geleyim." 

40 Matthew 14-29 İsa, "Gel!" dedi. Petrus da tekneden indi, suyun üstünden yürüyerek İsa'ya yaklaştı. 

40 Matthew 14-30 Ama rüzgarın ne kadar güçlü estiğini görünce korktu, batmaya başladı. "Ya Rab, beni kurtar!" diye bağırdı. 

40 Matthew 14-31 İsa hemen elini uzatıp onu tuttu. Ona, "Ey KIT İMANLI, neden kuşku duydun?" dedi.

"Büyük imanlı adam" misali

40 Matthew 8-5 İsa Kefarnahum'a varınca bir yüzbaşı O'na gelip, "Ya Rab" diye yalvardı,

40 Matthew 8-6 "Uşağım felç oldu, evde yatıyor; korkunç acı çekiyor.

40 Matthew 8-7 İsa, "Gelip onu iyileştireceğim" dedi.

40 Matthew 8-10 İsa, duyduğu bu sözlere hayran kaldı. Ardından gelenlere, "Size doğrusunu söyleyeyim" dedi, "Ben İsrail'de BÖYLE İMANI OLAN birini görmedim.

40 Matthew 8-13 Sonra İsa yüzbaşıya, "Git, İNANDIĞIN GİBİ OLSUN." dedi. Ve uşak o anda iyileşti.

Wednesday, September 4, 2019

Yedi Deniz = Yedi Gök

Kur’an’da yer alan “Seb’atü Ebhur” ( Yedi Deniz ) kavramı esas itibarıyla “Seb’a Semavat” ( Yedi Gök ) ifadesiyle eş anlam taşımakta yani göksel anlam da taşımaktadır. Zira madde alemi olan kainatın temel yapı taşının hidrojen ( H ) atomu olması uzayın aslında boşluk değil H atomu ile yani su ile kaplı olduğunun delili niteliğindedir.

31/27 - Ve lev enne ma fil erdı min şeceratin aklamün vel bahru yemüddühu min ba'dihı SEB’ATÜ EBHURİN ma nefidet kelematüllah innellahe azızün hakım ( Ve şayet kesinlikle o yerdeki ağaçlar kalemler olsa ve deniz de ona destek olsa, ondan sonra da YEDİ DENİZ, Allah' ın kelimeleri tükenmez. Kesinlikle Allah yücedir hakimdir. )

41/12 - Fe kadahünne SEB’A SEMAVATİN FI YEVMEYNİ ve evha fı külli semain emraha ve zeyyennes semaed dünya bi mesabıha ve hıfza zalike takdırul azızil alim ( Böylece onları YEDİ GÖKLER olarak İKİ GÜNDE * koyup oturttu. Her göğe işini vahyetti. En yakın göğü kandillerle, lambalarla süsledik ve koruduk. Bu yüce bilenin ölçüdüdür, takdiridir. )

*Ayette “yedi göklerin iki günde düzenlenmesi” ifadesiyle evvelki bölümlerde defaatle incelenen “İkili Yedi” kavramına da işaret edilmektedir.

Aşağıdaki ayetlerde göksel cisimler ( uzaydaki küreler ) için “Yüzme” ve “Akma” fiilleri kullanılmıştır.

21/33 - Ve hüvellezi halekal leyle ven nehara veş şemse vel kamer küllün fı felekin YESBEHUN ( Ve geceyi ve gündüzü, Güneş’i ve Ay’ı yaratan O'dur. Hepsi dairede YÜZERLER. )

31/29 - E lem tera ennellahe yulicül leyle fin nehari ve yulicün nehara fil leyli ve sehhareş şemsi vel kamera küllün YECRI ila ecelin müsemmen ve ennellahe bima ta'melune habır ( Kesinlikle Allah' ın, geceyi gündüze soktuğunu ve gündüzü geceye soktuğunu görmedin mi? Ve Güneş’i ve Ay’ı buyruğuna almıştır. Hepsi isimlendirilmiş belirli vadeye AKARLAR. Kesinlikle Allah ne yaptığınızdan haberdardır. )

Furkan ( Fark Yaratan ) suresinin 25/53 kodlu ayetinde “İki Deniz” olarak tanımlanan kavramın  dünyevi madde idrakiyle algılanan anlamı dışında göksel planlar için de kullanılmış olması kuvvetle muhtemeldir. Zira, astronomik terminolojiyle “Paralel Evrenler” olarak tanımlanmaya çalışılan kainattaki göksel planlar ( Yedi Gök ) birbirlerinin içine girmiş yapılara haiz değildirler. Her bir göksel plan ( gök ) varlıklar için ayrı ayrı tekamül mekanları ve ortamlarıdır.

25/53 - Ve (1) hüve (2) ellezi (3) merace (4) el (5) BAHR (6) EYNİ (7) haza (8) azbün (9) füratün (10) ve (11) haza (12) milhun (13) ücac (14) ve ceale beynehüma berzehan ve hıcran mahcura ( Ve İKİ DENİZİ salan O'dur. Bu tatlı içecektir. Bu ise tuzludur, acıdır. Onların aralarında perde ve menedici yasak oluşturur. )

Ayette iki denizin yani iki göğün ( göksel planın ) birbirlerine karışmadıkları ve ayrı oldukları bildirilmektedir. Ayette “İkili Yedi” kavramına da dikkat çekilmektedir. Zira ayetteki “Eyni” ( İki ) kelimesi 7. kelimedir.

Sihirli 9 sayısı

"9" sayısı matematiksel hesaplamalar açısından aşağıdaki örnekte olduğu gibi ilginç durumlar arzeden bir sayı olup, bu özelliğinden dolayı "Sihirli Sayı" nitelemesini kazanmıştır.

Yaratılıştaki düalitenin sembolü olan "Yin Yang" figüründe “6” sayısına benzeyen kısım olan "Yang", düalitenin pozitif yönünü yani “Aydınlığı” ( Allah yolunu ), “9” sayısına benzeyen kısım olan "Yin" ise düalitenin negatif yönünü yani “Karanlığı” ( Şeytan yolunu ) temsil etmektedir. 

Yin / Jin* = Karanlık
Yang** = Aydınlık

* Yin = Cin, ( Görünmeyen, Karanlık )

** Yang = Doğum, Aydınlanma ( "Young" ( Genç, Doğan, Yeni Doğan) )



Okültizmde kelimelerin ve sayıların potansiyel kudreti, kendilerine yüklenen anlamlara göre yani niyete bağlı olarak, "İnşa veya İmha", "Şifa veya Cefa" amaçlı olarak kullanılabilmektedir. Halk arasında Sihir / Büyü olarak anılan fenomenin özü kelimelerin ve sayıların tesir kuvvetlerinin istenen amaca göre kullanılmasından ibarettir. İlmin nötr olduğu, ilme haiz olanın niyetine göre pozitif veya negatif nitelik arzedeceği hatırlanmalıdır. Dolayısıyla 9 sayısı, mutlak negatif olmayıp, okültizmde kendisine yüklenen sembolik anlam çerçevesinde negatif tesirlere vasıta kılınmaktadır. 

9 sayısı ile herhangi bir sayının çarpımının sonucunun nümerolojik değeri daima 9 olmaktadır. 9 sayısı bu koşulu sağlayan tek sayıdır. 9x1 = 9; 9x2 = 18 ( 1+8 = 9 ); 9x3 = 27 ( 2+7 = 9 ); ....... 9x9 = 81 ( 8+1 = 9 )

9 sayısının herhangi bir sayıyla çarpımının nümerolojik değerinin daima 9 olması, bu sayının "Sihirin" ( Buyruk altına alma, Hükmetme ) sembolü olmasıyla ilintili gibidir. 

Doğal sayıların toplamlarının ve çarpımlarının ( sıfır hariç ) nümerolojik değeri de 9 sayısını vermektedir.

0+1+2+3+4+5+6+7+8+9 = 45 ... 4+5 = "9"

1x2x3x4x5x6x7x8x9=362,880 ... 3+6+2+8+8+0 = "9"

Nümerolojik değeri, 0'dan kendisine kadar olan sayıların toplamının nümerolojik değerine eşit olan sayılar sadece nümerolojik değeri 1 ve 9 olan sayılardır. ( 1+2+3+4+5+6+7+8+9 = 45 ... 4+5 = 9 )

Herhangi çok basamaklı bir sayının 9 ile toplanması sonucunda elde edilen sayının nümerolojik değeri, o çok basamaklı sayının nümerolojik değerine eşit olmaktadır. ( Örnek: 123 + 9 = 132 ... 1+3+2 = 6 ... 1+2+3 = 6 )

Bir daire 360 ( 3+6+0 = 9 ) derece, yarım daire 180 ( 1+8+0 = 9 ) derece, 1/4 daire 90 ( 9+0 = 9 ) derece, 1/8 daire 45 ( 4+5 = 9 ) derece, 1/16 daire 22.5 ( 2+2+5 = 9 ) derecedir. Küçülmeler devam ettikçe çıkan açısal sonucun nümerolojik değeri hep 9 olmaktadır.

Diğer geometrik şekillerin iç açılarının toplamları ise şöyledir. Üçgen* 180 ( 1+8+0 = 9 ) derece, dörtgen 360 derece ( 3+6+0 = 9 ), beşgen 540 ( 5+4+0 = 9 ) derece, altıgen 720 derece ( 7+2+0 = 9 ), yedigen 900 ( 9+0+0 = 9 ) derece, sekizgen 1080 ( 1+0+8+0 = 9 ), dokuzgen 1260 ( 1+2+6+0 = 9 ) derece, ongen 1440 ( 1+4+4+0 = 9 ) derecedir.

Zaman ölçüsü olan "Dakika" cinsinden yapılan gün, ay ve yıl hesaplamalarının nümerolojik değerleri de 9 sayısını vermektedir.

60 dk x 24 saat = 1440 dk/gün ... 1+4+4+0 = 9

1440 dk x 30 gün = 43200 dk/ay ... 4+3+2+0+0 = 9

43200 dk x 12 ay = 518400 dk/yıl ... 5+1+8+4+0+0 = 18 ... 1+8 = 9

* Mürselad suresinin 30. ayetindeki "Selasi şu'abin" ( Üç çatal ) ifadesi "Üçgen"'e işaret etmektedir.

77/30 İntaliku (1) ila (2) zillin (3) ziy (4) selasi (5) şu'abin (6)

( Üç çatallı gölgeye gidin. )

- Ayetin numarasının ( 30 ) nümerolojik değeri 3 olup, üçgenin üç kenarına / üç çatalına işaret etmektedir.

- Ayetin numarası ( 30 ) ile ayetteki kelime adedi ( 6 ) çarpıldığında ( 30x6 = 180 ... 1+8+0 = 9 ) 180 sayısı elde edilir ki bu sayı üçgenin iç açılarının toplamına eşittir. 30 ve 6 sayılarının nümerolojik toplamları da ( 3+0+6 = 9 ) 9 sayısını vermektedir.

9 sayısı ile hangi sayı toplanırsa toplansın çıkacak sonuç sayısındaki rakamların toplamı çıkan sonuca eşit olmaktadır. 9+1 = 10 (1+0 = 1); 9+2 = 11 (1+1 = 2 ); 9+3 = 12 (1+2 = 3); ...... 9+9 = 18 (1+8 = 9)

Fibonacci serisinde Altın Oran serideki 12. sayı olan 144 ( 1+4+4 = 9 ) sayısından sonra 1,618 değerine sabitlenmektedir. ( 233/144 = 1,618 )

1, 1, 2, 3, 5, 8, 13, 21, 34, 55, 89, 144, 233, ....

9 sayısı ayrıca düalite prensibindeki negatif tarafı sembolize eden ve şekil olarak da 6 sayısının tersi olan sayıdır. Düaliteyi sembolize eden Yin Yang da 6 ve 9 şekillerinden oluşmaktadır. Kur'an'da "Sitte" ( Altı ) kelimesi 9 kere, "Tis'a" ( Dokuz ) kelimesi ise 6 kere tekrarlanmaktadır.

9 sayısı, temeli "zihin kontrolü ( sihir / büyü ) yoluyla bilinci bloke etme, gerçeğin algılanmasını engelleme, aldatma, robotlaştırma ve doğru yoldan saptırma" metoduna dayanan satanizmde de ters anlam yüklenmek suretiyle yer almaktadır.

Kur'an'da cin şeytanı İblis'in insana yönelik ilk aldatma ( zihin kontrolü, sihir ) söyleminin, yasak agaca yönlendirne teması vasıtasıyla yer aldığı ayette 9 nümerolojisi bulunmaktadır. Ayetin kodunun ( 7/20 ) numerolojik değeri 9 ( 7+2+0 = 9 ) sayısını vermekte olup ayrica ayette 36 ( 3+6 = 9 ) kelime bulunmaktadır

7/20 Fe (1) vesvese (2) lehum (3) eş (4) şeytanu (5) li (6) yubdiye (7) lehum (8) ma (9) vuriye (10) an (11) huma (12) min (13) sev'ati (14) hima (15) ve (16) kale (17) ma (18) neha (19) kuma (20) rabbu (21) kuma (22) an (23) hazihi (24) eş (25) şecerati (26) illa (27) en (28) tekuna (29) melek (30) eyni (31) ev (32) tekuna (33) min (34) el (35) halidin (36)

( Şeytan onların ayıplarından, çirkinliklerinden o onlara gizlenmişleri, örtülmüşleri onlara açığa çıkarmak için onlara vesvese verdi. "Rab’biniz, ancak iki melek veya ebedilerden olursunuz diye sizi şu ağaçtan men etti." dedi. )

İncil'de insan şeytanlarının okült kodu olarak bildirilen 666 sayısı da nümerolojik olarak 9 sayısıdır. İlgili ayetin numarası da 18 olup bu sayının da nümerolojik değeri 9 olmaktadır. ( 1+8 = 9 )

66 Vahiy 13-18 Bu konu bilgelik gerektirir. Anlayabilen, canavara ait sayıyı hesaplasın. Çünkü bu sayı insanı simgeler. Sayısı ALTIYÜZALTMIŞALTIDIR.

Mesih İsa'nın çarmıha gerildiğinde saatin 9 olduğunu bildiren İncil ayetinin kodunda da 18 sayısı üzerinden 9 nümerolojisi bulunmaktadır.

41 Mark 15-25 İsa'yı çarmıha gerdiklerinde saat DOKUZDU.

Ayet kodunun nümerolojisi 4+1+1+5+2+5 = 18 ... 1+8 = 9

"9" sayısının "Sihir ve Aldatmanın" sembolü olarak yer aldığı Kur'an'daki ilk 9 numaralı ayet olan Bakara suresinin 9. ayetinde bildirilmekte gibidir. "Aldatmak" anlamına gelen "Had" kökü ayette iki kere geçmekte olup, ayetin 1. kelimesi "Yuhadiune" ( Aldatırlar ), 8. kelimesi ise "Yahdeune" ( Aldatırlar )' dir. Aynı kökten olan bu iki kelimenin sıra numaraları toplamı da 9 sayısını vermektedir. ( 1+8 = 9 )

2/9 YUHADİUN (1) allahe (2) ve (3) ellezine (4) amenu (5) ve (6) ma (7) YAHDEUNE (8) illa (9) enfuse (10) hum (11) ve (12) ma (13) yeş’urun (14)

( Allah’ ı ve o inananları ALDATMAYA çalışırlar da nefislerinden, kendilerinden başkasını ALDATMAZLAR ve farketmezler. )

Kur'an'da "Sihirlenmek" ve "Kör, Sağır, Dilsiz olmak" kavramlarının geçtiği ayetlerde 9 nümerolojisi göze çarpmaktadır.

2/18 - Summün bükmün umyün fe hüm la yarciun ( Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Artık onlar dönmezler. )

Kur'an'da "Sağır, dilsiz, kör" ifadelerinin ilk kez ve bir arada kullanıldığı ayetin numarasının ( 18 ) nümerolojik değri "9" sayısını vermektedir. ( 1+8 = 9 ) Ayetteki "sağır, dilsiz, kör" nitelemesi, algıları kapanmış, hipnotize edilmiş olmak suretiyle obsesör varlık kontrolüne girmiş insanları, varlıkları tanımlamaktadır.

Al'i İmran suresinin aşağıdaki ayeti hem "Aldatma, Saptırma" anlamı hem de 9 ve 666 nümerolojisi açısından dikkat çekmektedir.

3/69 Veddet (1) taifetum (2) min (3) ehli (4) el (5) kitabi (6) lev (7) YUDİLLUNE (8) KUM (9) ve (10) ma (11) yudillune (12) illa (13) enfuse (14) hum (15) ve (16) ma (17) yeş'urun (18)

( Kitap sahiplerinden bir grubunuz sizi SAPTIRMAYI arzuladılar da nefisleri haricindekini saptırmazlar ve farketmezler. )

- Ayetin kodunun ( 3/69 ) nümerolojik değeri ( 3+6+9 = 18 ... 6+6+6 = 18 ... 1+8 = 9 ) 9 sayısını vermektedir.

- Ayetin "Yudillunekum" ( Sizi saptırırlar ) ile biten ilk cümlesinde 9 kelime bulunmakta olup ayrıca ayette 18 kelime bulunmaktadır. Ayet 9'ar kelimelik iki cümleye ayrılmıştır.

Tevbe suresinin 9/9 kodlu ayetinde de yine "Aldatma" ve "Allah yolundan saptırma" konusu yer almaktadır.

9/9 - İşterav bi ayatillahi semenen kalılen fe saddu an sebılih innehüm sae ma kanu ya'melun ( Allah' ın ayetlerini az değere sattılar da Allah yolundan engelleyip döndürdüler. Kesinlikle onların o yapmış oldukları kötüdür. )

İsra suresinin 101. ayetinde ise "Dokuz" ve "Sihir" kelimeleri bir arada geçmektedir. Firavun, kendisine 9 ayet gösteren Haberci Musa'yı "Sihirlenmiş" olarak tanımlamaktadır. Zira, kuvvetle muhtemeldir ki Firavun da kitleleri kontrol altına almak, "bozguna, hilelere, tuzaklara" ve kaosa dayalı bir kontrol sistemi kurabilmek için 9 sayısını sihir ( büyü ) amaçlı kullanmaktadır.

17/101 - Ve lekad ateyna musa TİS'A AYATİN beyyinatin fes'el benı israıle iz caehüm fe kale lehu fir'avnü innı le ezunnüke ya musa MESHURA

( Ve Musa' ya delil olarak DOKUZ AYETİ verdik. O halde İsrailoğulları' na sual et. Zamanında onlara geldi de Firavun ona "Kesinlikle ben zannederim ki sen ey Musa, SİHİRLENMİŞSİN." dedi. )

27. * sure olan Neml ( Karınca ) suresinin 48. ayetinde de bozgunculuk yapan "9 çeteden" bahsedilmektedir. ( * 27 ... 2+7 = 9 )

27/48 - Ve kane fil medıneti TİS'ATÜ RAHTIN YÜFSİDUNE fil erdı ve la yuslihun

( Ve şehirin içinde, yerde BOZGUN YAPAN ve iyileştirmeyen, iyileşmeyen DOKUZ ÇETE vardı. )

Ayetin devamında "9 çetenin tuzak kurmalarından" bahsedilmektedir.

27/50 - Ve mekeru mekran ve mekerna mekran ve hüm la yeş'urun

( Ve hileli tuzak kurdular. Onların farketmedikleri hileli tuzak kurduk. )

Kur'an'daki Cinn suresinin 72. sure olması da 9 nümerolojisi açısından dikkat çekmektedir. ( 7+2 = 9 )

"Dokuz" kelimesinin, sihir cümlesi olan "Hokus Pokus" kelime ikilisindeki "Hokus" olması kuvvetle muhtemeldir. İngilizce'de "Hile, Aldatmaca" anlamına gelen "Hoax" kelimesi de aynı köktendir.

Talbot Mundy tarafından yazılan ve 1923 yılında yaımlanan "The Nine Unknown" kitabı konu bağlamında ilginç bir durum arzetmektedir. Kitap, 9 bilinmeyen kişiyi ve oluşturduğu bir gizli örgütü konu etmektedir. Kitabın kapağında bir büyücüye / cine tapınmakta olan insanlar görünmektedir.


Kitabın ilk bölümün ilk cümlesi de hipnotik telkin yani büyü yoluyla kandırma ve farkettirmeden kötülük yapma mesajını vermektedir.

CHAPTER I

"I cut throats with an outward thrust!"

Aşağıdaki atasözü de 9 sayısının "doğru olmayan, yanıltıcı ve aldatıcı olan" ile ilişkilendirilmesi açısından önem arzetmektedir.

" Doğru söyleyeni DOKUZ köyden kovarlar."

Ayrıca 9 sayısı ile herhangi bir X sayısının toplamından elde edilen sayının nümerolojik değerinin, X sayısının nümerolojik değerine eşit olması da okült mesaj içermekte ve sanki şeytan insana "Ben saptırmıyorum. Seni, nefsini sana gösteriyorum." demekte gibidir. Zira İncil' de "666 sayısı insanı simgeler." ifadesi yer almaktadır. ( 666 ... 6+6+6 = "9" )

9+"2" = 11 ... 1+1 = "2"
9+16 = 25 ( 16 ... 1+6 = "7" ; 25 ... 2+5 = "7" )
.....
.....

"Bir işi sıkıntı ve güçlük çekerek sona erdirmek, işi sona erdirinceye değin çok güçlük, sıkıntı çekmek." anlamını yansıtan "Dokuz doğurmak" deyiminde de 9 sayısının yer alması yine negatif frekansa ilişkin mesaj vermektedir.

Sunday, September 1, 2019

Değişimin işareti zelzele

Zelzele yani deprem esas itibarıyla vibrasyon ( titreşim ) değişimi nedeniyle oluşan denge bozulması ( değer farklanması ) olarak tanımlanabilmektedir. Zira yaratılıştaki her olgu belirli bir frekansta titreşmekte ve böylelikle varoluş dengesini korumaktadır.

Zelzele, döngü sonu veya bir başka deyişle dünya devresinin kapanışı aşamasında en önemli rolü oynayacak olan doğal fenomen olacaktır. Evvelki bölümlerde değinildiği üzere, yaklaşan gezegen nedeniyle aşamalı olarak artacak olan kozmik manyetik alan tesirleri dünyanın vibrasyon dengesini bozacak ve başta büyük magnitüdlü zelzeleler olmak üzere doğal afetlere sebebiyet verecektir. 

İlahi nümerolojide değişimin yani yeni döngü başlangıcının sembolünün 8 sayısı olduğu evvelce örneklerle defaatle belirtilmiştir. Enfal suresinin, kodu 8 nümerolojisi açısından dikkat çeken 8/53 kodlu ayetinde "değişime" ilişkin bilgi verilmektedir. ( 8 ve 53 ... 5+3 = 8 ... 8 ve 8 )

8/53 - Zalike (1) bi (2) enne (3) allahe (4) lem (5) yekü (6) müğayyiran (7) nı'meten (8) en'ameha ala kavmin hatta yüğayyiru ma bi enfüsihim ve ennellahe semıun alim

( Bu, Allah' ın kesinlikle bir kavime verdiği nimeti, onlar nefislerindekini değiştirmedikçe değiştiren olmamasından dolayıdır. Kesinlikle Allah duyandır, bilendir. )

Ayette, değişimin ancak varlıkların kendilerine verilen nimetleri ve imkanları değiştirmesi, bozması sonucu vuku bulduğu bildirilmektedir. Bir başka deyişle, toplumların doğruluktan sapmaları, inkarcı yaklaşımla düzeni bozmaları durumunda Allah ta onlara verdiği imkanları ve ortamı bozacak, değiştirecektir. Son dönemde dünya çapında tezahür eden sosyal dejenerasyon, ahlaki bozulma ve muhtelif sapkınlıklar döngü sonunun vuku bulmasına sebep teşkil edecek ölçüde bir değişimin delili niteliğindedir. Ayette "nimetin değişiminden" bahsedilen ilk cümle "8" kelimeden oluşmaktadır.

Türkiye, kozmik sistemdeki Sirius'un kaba madde alemindeki projeksiyonu olması nedeniyle döngü sonu vakalarına ilişkin nümerolojik tespitler açısından da büyük önem arzetmektedir. Zira zelzele  vakaları açısından bakıldığında iki önemli zelzele, yeni döngü başlangıcının sembolü olan 8 nümerolojisi uyumu açısından dikkat çekmektedir.

Türkiye tarihindeki en şiddetli deprem 17 Ağustos 1668 tarihinde Kuzey Anadolu Fay Hattı'nda meydana gelen ve Anadolu Depremi olarak anılan 8 şiddetindeki zelzeledir. Bu zelzelede 8,000 + kişinin öldüğü kayıtlara geçmiştir.

Son dönemde meydana gelen en büyük zelzele ise 17 Ağustos 1999 tarihinde Kuzey Anadolu Fay Hattı'nda meydana gelen ve Gölcük Depremi olarak anılan 7.4 şiddetindeki zelzeledir. Bu zelzelede 17,000 + kişinin öldüğü kayıtlara geçmiştir.

- Her iki depremin de günü ve ayı 17 Ağustos'tur. 17 ( 1+7 = 8 ) ve 8. ay 
- Her iki depremde de ölenlerin sayısının nümerolojik değeri 8 olmaktadır. ( 8,000 ve 17,000 )

1999 yılı ile 1668 yılı arasında 331 yıllık bir fark bulunmaktadır ki bu sayının nümerolojik değeri bir döngülük frekansın ve döngü sonunun nümerolojik sembolü olan "7" sayısını vermektedir. ( 3+3+1 = 7 ) Bu bağlamda, 1999 yılı ile arasındaki yıl farkının nümerolojik değeri "7" olan bir yılda büyük magnitüdlü zelzele / -ler olması kuvvetle muhtemel görünmektedir.

Kur'an'daki Zilzal ( Zelzele ) suresinin 99. sure olması ve 8 ayetten oluşması son Gölcük Depremi'nin tarihini oluşturan rakamlar açısından dikkat çekmektedir. 

Zilzal suresinde döngü sonu yani dünya devresi kapanışı olaylarına ilişkin bilgi verilmektedir.

99/1 - İza zülziletil erdu zilzaleha 

( Yer zelzelesiyle sarsıldığında. )

99/2 - Ve ahracetil erdu eskaleha

( Ve yer ağırlıklarını çıkardığında. )

99/3 - Ve kalel insanü ma leha

( Ve insan "Ona ne oluyor?" dediğinde. )

99/4 - Yevmeizin tühaddisü ahbaraha

( O gün haberlerini anlatır. )

99/5 - Bi enne rabbeke evha leha

( Kesinlikle Rab’binin ona vahyetmesiyle. )

99/6 - Yevmeizi yasdürun nasü eştaten li yürav a'malehüm

(O gün insanlar, çalışmalarının gösterilmesi için bölükler halinde meydana çıkarlar. )

99/7 - Fe (1) men (2) ya'mel (3) miskale (4) zerratin (5) hayran (6) yera (7) h (8)

( Artık kim zerrelerin ağırlığı ölçüsünde hayır yapmışsa onu görür. )

99/8 - Ve (1) men (2) ya'mel (3) miskale (4) zerratin (5) şerran (6) yera (7) h (8)

( Ve kim zerrelerin ağırlığı ölçüsünde kötülük yapmışsa onu görür. )

Surenin son iki ayetinde döngü sonu akabinde ( yani 7'den 8'e geçişte ) insanların liyakatlerine göre maruz kalacakları yeni durumlarından yani yeni döngülerinden bahsedilmektedir. Her iki ayette de "8" kelime bulunmaktadır. 

Surenin numarası ve ayet adedi toplandığında yine "8" nümerolojisini veren bir sayı elde edilmektedir. ( 9+9+8 = 26 ... 2+6 = "8" ) 

Ayrıca Ahzab suresinin 33/11 kodlu ayeti de hem "Zelzele"den bahsedilmesi, hem ayet kodunun nümerolojik değerinin "8" ( 3+3+1+1 = 8 ) olması, hem de ayette "8" kelime olması açısından ilginç bir durum arzetmektedir.

33/11 - Hünalike (1) ibtüliye (2) el (3) mü'minune (4) ve (5) zülzilu (6) zilzalen (7) şedıda (8)

( Burada inananlar sınandılar. Şiddetli zelzele ile sarsıldılar. )










Saturday, August 31, 2019

Döngü sonu şehadeti

19/68 - Fe ve rabbike le nahşürannehüm veş şeyatıne sümme le nuhdırannehüm havle cehenneme cisiyya ( Böylece ve Rab’bin, onları ve şeytanları kesinlikle toplayacağız. Sonra kesinlikle onları cehennemin etrafında diz çökmüş olarak hazır edeceğiz. )

19/69 - Sümme lenenzianne min külli şıatin eyyühüm eşeddü aler rahmani ıtiyya ( Sonra her gruptan, Rahman' a isyankarlıkta en şiddetlileri hangileriyse ayıracağız. ) 

19/70 - Sümme le nahnü a'lemü billezıne hüm evla biha sıliyya ( Sonra, ona salınmaya, atılmaya layık olmada önce, başta gelenleri, daha yakın olanları biz biliriz. )

19/71 - VE İN MİNKÜM İLLA VARİDÜHA kane ala rabbike hatmen makdıyya ( VE KESİNLİKLE SİZLERDEN OLANLAR İLLA Kİ ORAYA VARIRLAR. Rab’binin üzerine akdedilmiş hükümdür. ) 

19/72 - Sümme nüneccillezınettekav ve nezeruz zalimıne fıha cisiyya ( Sonra o sakınanları kurtaracağız. Zalimleri de orada diz çökmüş olarak bırakacağız. )

Yukarıdaki ayetlerde, 70,000 yıllık döngü ( bir dünya devresi ) içindeki ortalama 700-800 enkarnasyon sonucunda idraken tekâmül edip üst plana geçme liyakatine erişmiş ve döngü sonu safhası ( devre sonu / dünyanın döngüsel kapanışı ) için spatyomda ( A'raf ) beklemekte olan varlıklar da dahil olmak üzere 70,000 yıllık döngü içinde ( dünya devresinde ) enkarne olmuş tüm varlıkların döngünün sonuna yani dünyanın kapanışına ( tufana ) bizzat şahit olmak üzere reenkarne edilecekleri yani üst plana / aleme ( Cennet / Sirius / Sevgi Planı ) geçişin veya tekrar 70,000 yıllık döngüde enkarne olma durumunun tufandaki vefattan sonra gerçekleşeceği bildirilmektedir.

Friday, August 30, 2019

30 Ağustos

30.08.1922 tarihi Atatürk kumandasındaki Türk ordularının kurtuluş mücadelesindeki son savaşı olan Büyük Taarruz sonrasında milli zafere ve kurtuluşa eriştiği tarihtir.

O günkü fiziki ordu ve techizat imkânlarıyla erişilmesi mümkün görünmeyen zaferin nasıl gerçekleştiği Al'i İmran suresinin 3/125 kodlu ayetinde nümerolojiyle destekli şekilde bildirilmekte gibidir.

"3/125" - Bela in tasbiru ve tetteku ve ye'tuküm min fevrihim haza YÜMDİDKÜM RABBÜKÜM Bİ HAMSETİ ALAFİN MİNEL MELAİKETİ müsevvimın ( Evet. Eğer sabrederseniz ve sakınırsanız, onlar size aniden yetip gelirler. RAB'BİNİZ SİZE BEŞBİN İŞARETLİ MELEK İLE bu şekilde YARDIM EDER. )

- Ayet kodu 3 ve 125 ( 1+2+5 = 8 ) sayılarından oluşmaktadır. Nümerolojik olarak 3 ve 8 sayısı 30 Ağustos ( 30 ... 3+0 = "3" ve 125 ... 1+2+5 = "8" ) ile uyumlu bir durum arzetmektedir. 

- 30 Ağustos tarihi ve 3/125 kodunun nümerolojik değeri "11" olmaktadır. ( 11 sayısı üst boyuta açılan geçiş portali, yeni döngü başlangıcı ve yeni safhaya geçişin sembolüdür. ) 30 Ağustos zaferiyle Türk milleti için yeni bir dönem, yeni bir safha başlamıştır.

- Türk milletini zafere götüren sürecin 26 Ağustos 1922'de Büyük Taarruz ile başlamış olması da 8 nümerolojisi açısından dikkat çeknektedir. 26.08 ... 2+6 = 8 ve 8 ) 88 sayısı "Melek" kelimesinin Kur'an'daki tekrar adedidir. Ayrıca 8 sayısı da yeni döngü başlangıcı ve sonsuz döngü kavramlarının nümerolojik sembolüdür.

"Beşbin melekin yardımından" bahsedilen 3/125 kodlu ayetten bir önceki ayette de "Üçbin melekin" yardımından bahsedilmektedir. İki ayette toplam "8000 melekten" bahsedilmekte olup bu durum da "8" nümerolojisi açısından önem arzetmektedir.

3/124 - İz tekulü lil mü'minıne e len yekfiyeküm EN YÜMİDDEKÜM RABBÜKÜM Bİ SELASETİ  ALAFİN MİNEL MELAİKETİ MÜNZELIN ( Zamanında inananlara, "RAB'BİNİZİN, İNDİRİLEN ÜÇBİN MELEK İLE SİZE YARDIM ETMESİ size kafi değil mi?" diyordun. )

Enfal suresinin 8/44 kodlu ayetinde ise "Savaşta karşı tarafın adedinin inananlara az gösterilmesinden" bahsedilmektedir. Bu ilahi kozmik bilgi 30 Ağustos zaferinin sebeplerinden birine açıklık getirmektedir.

"8/44" - Ve iz yürıkümuhüm izil tekaytüm fı a'yüniküm kalılen ve yükallilüküm fı a'yünihim li yakdıyellahü emran kane mef'ula ve ilellahi türceul ümur ( Ve onlarla karşılaştığınızda, onları sizin gözünüzde az gösteriyordu. Allah işin yapılmış olmasını sağlamak için sizi de onların gözlerinde azaltıyordu. İşler Allah’a döndürülür. )

- Ayetin kodunda 88 yani Melek nümerolojisi bulunmaktadır. ( 8 ve 44 ... 4+4 = 8 ... 88 )

Thursday, August 29, 2019

Tether Vakası 1996

NASA 25.02.1996 tarihinde, dünyanın manyetik alanından faydalanarak elektrik üretilmesine ilişkin TSS-1R kod adıyla bilinen bir deney gerçekleştirmiştir. Deneyin amacı dünyanın manyetik alanının kullanılması suretiyle elektrik üretilmesiydi. Deney kapsamında dünyanın yörüngesine "Tether" adı verilen ip formunda bir endüktör yerleştirilmesi hedeflenmekteydi. Ancak "Tether"'ı uzay mekiği Columbia'ya bağlayan kablonun kopması sonucunda "Tether" kontrolden çıkmış ve deney başarısızlıkla sonuçlanmıştır.

Deney başarısız olsa da bir süre sonra "Tether"'ın çevresini bazı nesnelerin sardığı gözlemlenmiştir.  UFO olarak nitelenen bu nesnelerin ortaya çıkması bu deneyin "Tether Incident" olarak tarihe geçmesine sebep olmuştur.

https://youtu.be/JuFBUS0kiSA





Tether çevresinde beliren nesnelerden bir örnek

Nesnenin formu 12,000 yıllık olduğu bilinen Dropa Taşlarına benzerliği ile dikkat çekmektedir. Ortak unsurlar dairesel bir formun ortasında bir küçük daire ve dairenin çember hattı üzerindeki çentiktir.



Dropa Taşları

Tether nesnelerine benzeyen temsili bir UFO resminin 1948 yılında ( olaydan 48 yıl önce ) yayımlanan bilim kurgu dergisi Fate'in kapağında yer alması da ilginç bir durum ortaya koymaktadır.


Ayrıca Tether nesnelerinin formlarının embriyoya olan benzerliği de önem arzetmektedir.



Döllenmeyi gösteren figürlerde daire şeklindeki hücrenin ortasındaki tek iken bölünmüş çekirdek ve çember hattı üzerindeki çentik gibi görüntü arzeden "Kutup Cisimcikleri" Tether nesneleriyle olan benzerlik açısından dikkat çekmektedir.

Kur'an'daki Alak ( Asılı duran, Kan pıhtısı, DÖLLENME ) suresinin 96. sure olması ve 19. ayetten oluşması da olay tarihi olan 1996 yılı ile ilginç bir uyum sergilemektedir.





Wednesday, August 28, 2019

Cinler ve 7 sayısı

Kur'an'da ve İncil'de "Cinn" ( Örtülü olan, Gizli olan ) kelimesiyle 7 sayısı arasında bir ilinti göze çarpmaktadır. Evvelki bölümlerde de ifade edildiği üzere 7 sayısı yaratılıştaki bir döngülük frekansı ifade eden sayıdır.

- Kur'an'da ilk "Cinn" kelimesi 6/100 kodlu ayette geçmektedir.

6/100 - Ve (1) cealu (2) li (3) allahi (4) şüraka (5) el (6) CİNNE (7) ve halekahüm ve haraku lehu benıne ve benatin bi ğayri ılm sübhanehu ve teala an ma yesıfun ( Ve Allah için cinleri ortaklar kıldılar. Halbuki onları yarattı. İlimsizce O’na oğullar, kızlar uydurdular. O yücedir ve o vasfettiklerinin üzerindedir. )

Ayet kodunun nümerolojik değeri 7 olmaktadır. ( 6+1+0+0 = 7 )

Ayetteki "Cinn" kelimesi 7. kelimedir.

- Kur'an'da "Cinn" kelimesi 43 ( 4+3 = 7 ), "Can" ( Yılan, Büyük cin ) kelimesi ise 7 kere tekrarlanmaktadır.

- "Cinn" suresi 72. suredir. ( 7 ve 2 ... İkili Yedi )

- Dünya olarak bilinen cehennemdeki 70,000 yıllık reenkarnasyon döngüsünün “70 kol uzunluğundaki zincir “ olarak sembolize edildiği 69/31 kodlu ayet de bu kapsamda önem arzetmektedir. Zira alt idrak kademesindeki obsesör varlıklar olan cinlerin amacı insanı sürekli olarak yedilik döngüde yani cehennemde tutmak ve tekamül edip üst boyutlara, planlara, alemlere geçmesini engellemektir.

69/31 - Sümmel cehıme salluhu ( Sonra onu cehenneme salın. )
69/32 - Sümme fi silsiletin zer'uha seb'une zira'an feslükuhu ( Sonra ölçüsü yetmiş kol uzunluğu olan zincirin içinde, böylece onu sokun. )

Ayette tekamül etme liyakatine erişip üst aleme ( cennet, Sirius, Sevgi Planı ) geçemeyen insanın tekrar 70,000 yıllık reenkarnasyon döngüsüne tabi tutulması, her bir halkası bir enkarnasyon döngüsüne karşılık gelen "zincir" sembolizasyonu ile bildirilmektedir.

İncil'de ilk "Cin" kelimesi aşağıdaki ayette geçmektedir.

40 Matthew 4-24 Ünü bütün Suriye'ye yayılmıştı. Türlü hastalıklara yakalanmış bütün hastaları, acı çekenleri, CİNLİLERİ, akıl hastalarını, felçlileri O'na getirdiler; ve O onları iyileştirdi.

Ayet kodunun nümerolojik değeri 14 yani İkili Yedi ( 2x7; 7+7 ) olmaktadır. ( 4+0+4+2+4 = 14 )

İncil'de "cin adedinin" belirtildiği ayetlerde en fazla "7 adet cin" misali verilmektedir.

41 Mark 16-9 İsa, haftanın ilk günü sabah erkenden dirildiği zaman önce Mecdelli Meryem'e göründü. Ondan YEDİ CİN kovmuştu. 

42 Luke 8-2/3 Kötü ruhlardan ve hastalıklardan kurtulan bazı kadınlar, içinden YEDİ CİN çıkmış olan Mecdelli denilen Meryem, Hirodes'in kâhyası Kuza'nın karısı Yohanna, Suzanna ve daha birçokları İsa'yla birlikte dolaşıyordu. Bunlar, kendi olanaklarıyla İsa'ya ve öğrencilerine yardım ediyorlardı.,

7 sayısının cin ile ilintilendirilmesinin nedeni, alt kademe obsesör varlıklar olan cinlerin insanı kısır döngüde tutması yani 7'lik frekans içine hapsetmesi olabilir mi?




"Ben öncesinde sizin aranızda ömür boyu kaldım."

10/16 Kul lev şaellahü ma televtühu aleyküm ve la edraküm bihı fe kad lebistü fıküm UMÜRAN  min kablih e fe la ta'kılun ( De ki: "Eğer Allah dileseydi ben onu size okumazdım. Onu size bildirmezdi. BEN SİZİN İÇİNİZDE ONDAN ( kitaptan ) ÖNCE ÖMÜR BOYU KALDIM. O halde, akıl etmez misiniz?" )

Haberci Muhammed bu ayette; "Kitabı size aktarmamdan önceki enkarnasyonumda aranızdan biriydim. Sonra tekâmül liyakatine erişip Vazifeli Varlık oldum. Ve tekrar enkarne olarak kitabın size ulaşmasına vesile oldum." mu demektedir?

Baphomet

"Baphomet" karakteri okültist yazar Eliphas Levi tarafından resmedilmiş olan İblis figürü olup satanizmin sembolü olmuştur. Baphomet kelimesi Mahomed / Muhammed ( Övülmüş olan / Övülesi ) kelimesinin farklı telâfuz edilmiş halidir.


"Baphomet" figürü nümerolojik ( 8 ve 11 nümerolojisi ) açıdan ilginç ilintiler ve durumlar arzetmektedir. ( Nümerolojinin nötr olduğunu, sayıların kendilerine yüklenen anlama göre enerji ( tesir ) yaydıkları hatırlanmalıdır. )

- "Baphomet" kelimesi 8 harften oluşmaktadır. 8 sayısı yeni döngü başlangıcı, sonsuz döngü ve düalite sembolüdür. ( Şeytanlar ilahi nümerolojiyi ve ilmi kullanmak suretiyle varlıkları saptırmaktadırlar. )

- Baphomet, figürde her iki elinin parmağıyla da, boyutlar arası geçiş portali, döngü ve düalitenin sembolü olan 11 sayısını işaret etmektedir. Aynı jest Mesih İsa figürlerinde de görülmektedir.

- Baphomet'in karın bölgesinde yer alan yarım daire şeklindeki portalin ( Star Gate ) içi sürüngen derisi deseniyle kaplıdır. Portalin önünde yer alan ve düalite sembolü olan iki yılan 8 formu oluşturmaktadır.

- Baphomet ismi aldatıcı özelliğe sahip olup Muhammed isminden türetilmiştir. Muhammed suresi 47. sure ( 4+7 = 11 ) olup, 38 ayetten ( 3+8 = 11 ) oluşmaktadır.

- "İblis" kelimesi Kur'an'da 11 kere tekrarlanmaktadır. ( 11 sayısı, satanizmde kendisine yüklenen çarpık ve sapık anlamıyla Rab'bin üzerinde olmayı ( haşa ) da sembolize etmektedir. )

- Figürün çizerinin ismi ( Eliphas Levi ) 11 harften oluşmaktadır. Ve Levi'nin doğum tarihi 08.02.1810'dur. Bu tarih 10 ve 10 sayıları itibarıyla 11 nümerolojisi içermektedir.

08.02 ... 10 ... "1"
1810 ... 10 ... "1"

"11"

Monday, August 26, 2019

Öldürmeyin!

18.08.2019 tarihinde Kırıkkale'de, boşandığı kocası tarafından küçük kızının önünde bıçak darbesiyle katledilen merhume Emine Bulut ile ilgili 11 nümerolojisi tezahür etmiştir.

- Emine Bulut 38 yaşındayken katledilmiştir. ( 3+8 = 11 )

- Bu cinayetin, Ocak - Temmuz 2019 dönemindeki 245. kadın cinayeti olduğu bildirilmektedir. ( 2+4+5 = 11 )

- Olay tarihi 18.08.2019 olup bu tarhi oluşturan rakamların toplamı 29 yani nümerolojik olarak 11 sayısını vermektedir. ( 1+8+0+8+2+0+1+9 = 29 ... 2+9 = 11 )

- Kur'an'da "La taktulü" ( Öldürmeyin ) emrinin ilk verildiği surenin ismi "NİSA" ( KADINLAR ) ve ilgili ayetin numarası ise 29'dur. ( 2+9 = 11 ) ( Ayet numarası olay tarihinin nümerolojik değeriyle aynıdır. "29" )

4/29 - Ya eyyühellezine amenu la te'külu emvaleküm beyneküm bil batıli illa en tekune ticaraten an teradın minküm VE (1) LA (2) TAKTÜLU (3) ENFÜSE (4) KÜM (5) İNNE (6) ALLAHE (7) KANE (8) Bİ (9) KÜM (10) RAHİMA (11) ( Ey o inananlar, isteğinizle ticarette olmanızın haricinde, mallarınızı aranızda batıl ile yemeyin. KENDİNİZİ, KENDİNİZDEN OLANLARI ÖLDÜRMEYİN. KESİNLİKLE ALLAH SİZE MERHAMETLİDİR. )

- Ayetteki ilgili son iki cümle 11 kelimeden oluşmaktadır.

Ayrıca "Emin" ( Emin ) ve "Ğaşiye" ( Örtü, Örten ) ( Bulut gökyüzünü örter. ) kelimelerinin birlikte geçtiği ayetin kodunun ( 12/107 ) nümerolojik değeri de 11 olmaktadır. ( 1+2+1+0+7  = 11 )

12/107 - E fe EMİNU en te'tiyehüm ĞAŞİYETÜN min azabillahi ev te'tiyehümüs saatü bağteten ve hüm la yeş'urun ( Peki onlara Allah' ın azabından bir ÖRTÜNÜN yetmesinden veya onlar farketmezlerkensaatin onlara ansızın yetmesinden EMİNmidirler? )

Bu vakadaki nümerolojik mesaj, her yıl birçok kadın cinayeti olmasına rağmen bu vakanın toplumsal vicdan bilincini harekete geçirerek yeni bir anlayış ve idrak kapısı açacak olması gibi görünmektedir.

Saturday, August 24, 2019

Gaybın ilmi

"Gayb" / "Gıyab" kelimesi "Bilinmeyen, Algılanamadığı için yok durumunda olan" anlamlarını taşımaktadır. Türkçe'deki "KAYBetmek" kelimesi de esas itibarıyla "Gayb + etmek" bileşik kelimesinden ibarettir.

Kur'an'da "Gayb" kelimesi yaratılışa ilişkin zahiri olmayan yani varlıkların açıkça idrakleri ve algıları dahilinde olmayan bilgileri, bir anlamda akaşa kayıtlarının tümünü ifade eder. Kur'an'da gayb ilminin sadece Allahü Teala tarafından bilindiği, bu ilmin O'nun icabet ettiği resullerine ( Vazifeliler ) aktarıldığı ve gayb ilminin yani yaratılışın kodlarının Kur'an'da gizli olduğu ifade edilmektedir.

3/179 - Ma kanellahü li yezeral mü'minıne ala ma entüm aleyhi hatta yemızel habıse minet tayyib ve MA KANELLAHÜ Lİ YUTLİAKÜM ALEL ĞAYBİ VE LAKİNELLAHE YECTEBI MİN RUSÜLİH MEN YEŞAÜ fe aminu billahi ve rusülih ve in tü'minu ve tetteku fe leküm ecrun azım

( Allah inananları sizlerin üzerinde olduğunuzda bırakacak değildir. Nihayetinde kötüyü, pisi, iyiden, temizden ayırır. ALLAH SİZE GAYBI OKUYACAK DEĞİLDİR. LAKİN KESİNLİKLE ALLAH RESULLERİNDEN DİLEDİĞİ KİMSEYİ KABUL EDİP SEÇER .)

6/59 - Ve INDEHU MEFATİHUL GAYBİ LA YA'LEMUHA İLLA HU ve ya'lemü ma fil berri vel bahr ve ma teskutu min verakatin illa ya'lemüha ve la habbetin fı zulümatil erdı ve la ratbin ve la yabisin İLLA FI KİTABİN MÜBİN

( Ve GAYBIN ANAHTARLARI* O'NUN İNDİNDEDİR. ONLARI ONDAN BAŞKASI BİLMEZ. Karada ve denizde ne varsa bilir. Yaprak düşmez ki O onu bilmesin. Toprağın karanlıklarında ne bir tohum tanesi, ne yaş, ne de kuru bir şey yoktur ki APAÇIK KİTABIN İÇİNDE OLMASIN. )

* Ayetteki "Mefatiha" ( Anahtarlar ) kelimesi ilmi açılım ( Feth ) sağlayacak olan Kur'an'daki kodları ifade etmektedir.

Gayb ilminin esasen frekansı yükselmiş olan varlıklar tarafından algılanabileceği ve inancın temelinin de gaybın idraki olduğu ayetlerde bildirilmektedir.

7/7 Fe le nekussanne aleyhim bi İLMİN ve MA KUNNA ĞAİBİN

( Kesinlikle onlara İLİMLE anlatacağız. BİZ GÖRÜNMEYENLER, GİZLİLER DEĞİLİZ. )

2/3 Ellezine YU'MİNUNE BİL GAYBİ ve yukimunes salate ve min ma razaknahum yunfikun

( O GAYBA İNANANLAR, duaya kalkanlar ve o rızıklandırdıklarımızdan harcayanlar. )

Aşağıdaki ayetlerde gayb ilmine habercilerin dahi vakıf olmadıkları bildirilmektedir.

7/188 - Kul la emlikü li nefsı nef'an ve la darran illa ma şaellah ve LEV KÜNTÜ A'LEMÜL ĞAYBE lesteksertü minel hayr ve ma messeniyes suü in ene illa nezırun ve beşırun li kavmin yü'minun

( De ki: “Ben nefsim için Allah' ın dilediğinden başka faydaya veya zarara malik olamam, hükmedemem. ŞAYET GAYBI BİLİYOR OLSAYDIM hayırdan artırırdım ve kötülük bana dokunmazdı. Kesinlikle ben inanan kavim için ancak müjdeci ve uyarıcıyım." )

11/31 - Ve la ekulü leküm ındı hazinüllahi ve LA A'LEMÜL ĞAYBE ve la ekulü innı melekün ve la ekulü lillezıne tezderı a'yünüküm len yü'tiyehümüllahü hayra allahü a'lemü bima fı enfüsihim innı izen le minez zalimın

( Ve "Ben sizlere Allah' ın hazinesi indimdedir demiyorum. GAYBI DA BİLMİYORUM. Kesinlikle ben meleğim de demiyorum. O gözünüzde hakir olanlar için, Allah onlara asla hayır vermez de demiyorum. O nefislerinin içinde olanı Allah bilir. O zaman kesinlikle ben zalimlerden olurum." )

27/75 - Ve ma min ĞAİBETİN FİS SEMAİ VEL ERDI İLLA Fİ KİTABI MÜBIN

( Ve GÖKTE VE YERDE APAÇIK KİTABIN İÇİNDE OLMASININ HARİCİNDE GAYB YOKTUR. )

Yusuf suresinin 27/75 kodlu ayetinde de Kur'an'ın "Kitabı mübin" ( Apaçık kitap ) olduğu bildirilmektedir.

12/1 - Elif lam ra tilke ayatül kitabil mübın

( Elif lam ra. Bunlar apaçık kitabın ayetleridir. )

Gayb ilminin kodlarının da "Hurufu mukatta"'da saklı olduğu bilgisi verilmekte gibidir.

İnd

"İnd" kelimesi "Hissi ve manevi zaman / mekân" anlamına gelmekte olup, Kur'an'da sembolik olarak Allahü Teala'ya yakınlığı ifade eden bir kelime olarak geçmektedir.

"İnd" kelimesi batı dillerinde "Yerli" anlamına gelen "İndian / Indien" kelimelerinin de köküdür.

"İnd" kelimesinin batıni anlamlarından en önemlisi İngilizce ve Almanca'daki "Son" anlamına gelen "End" kelimesidir. Bu kelime esas itibarıyla maddesel varlığın sona ermesi ni ve ruhsal boyuta geçişi yani aslifade etmektedir.  

Kur'an'da "İnd" kelimesi 197 kere tekrarlanmaktadır. Bu sayının nümerolojik değeri, yeni döngü başlangıcı kavramının sembolü olan "8" sayısını vermektedir. ( 1+9+7 = 17 ... 1+7 = 8 )

"İnd" kelimesinin ilk kez geçtiği ayetin kod nunarasının nümerolojik değerinin "11" olması da ayrıca dikkat çekmektedir. ( 11 sayısı da bilindiği üzere farklı boyuta / plana / aleme geçiş kapısının sembolüdür. )

2/54 - Ve iz kale musa li kavmihı ya kavmi inneküm zalemtüm enfüseküm bittihazikümül ıcle fe tubu ila bariiküm faktülu enfüseküm zaliküm hayrun leküm İNDe bariiküm fe tabe aleyküm innehu hüvet tevvabür rahim ( Ve zamanında Musa kavmine "Ey kavmim siz buzağıyı kendinize edinerek kesinlikle nefislerinize zulmettiniz. O halde tevbe edip güzel yaratanınıza tabi olun da nefislerinizi öldürün. Bu, güzel yaratanınızın İNDinde size hayırlıdır." dedi. Böylece üzerinize tevbe eyledi. Kesinlikle O, O tevbeyi kabul edendir merhametlidir. )

Cennetin yani Yarı Süptil Sevgi Planı'nın sembolik olarak "Rab'bin İNDinde olduğunu" bildiren 68/34 kodlu ayet de 

68/34 - İnne lil müttekıne İNDe rabbihim cennatin ne'ım ( Kesinlikle sakınanlar için Rab’lerinin İNDinde bolluk cennetleri vardır. )

Sunday, August 18, 2019

Ruhun sembolik tezahürü Rüzgâr

"Rüzgâr, alçak basınçla yüksek basınç bölgesi arasında yer değiştiren hava akımıdır, daima yüksek basınç alanından alçak basınç alanına doğru hareket eder."

Yukarıdaki fiziksel tanımlama ışığında rüzgârın, yaşayan her varlık gibi bir birim düalite ( Alçak / Yüksek - Sıcak / Soğuk ) oluşturduğu anlaşılmaktadır. Rüzgâr, görülemeyen ancak hissedilebilen ve maddelerin hareketlenmesine vesile olan bir fenomendir. Rüzgâr bu özelliği ile Ruhların madde alemi olan kainattaki maddeleri hareketlendirmesine ve idraklendirmesine benzer bir işlev görmektedir. Arapça'da Rüzgâr kelimesinin karşılığı Ruh kelimesine çok benzeyen "Rıh" kelimesidir. Bu benzerliğin rastgele olamayacağı, ilim sahipleri tarafından kolaylıkla idrak edilebilir. Allahü Teala'nın "Ruhundan üflemesi" kavramı da rüzgârın, ruhun kaba madde alemindeki sembolik tezahürü olduğunu teyid eder niteliktedir. Fransızcadaki "Âme" ( Ruh ) kelimesinin kökeninin Latince "Anima" ( Rüzgar, Hava, Üfleme ) kelimesi olması da "Ruh" ve "Rıh" kelimelerinin fonetik ve semantik köken ortaklığını teyid etmektedir.

32/9 - Sümme sevvahü ve NEFEHA FIHİ MİN RUHIHİ ve ceale lekümüs sem'a vel ebsara vel efideh kalilen ma teşkürun

( Sonra onu düzenleyip şekillendirdi ve İÇİNE RUHUNDAN ÜFLEDİ. Size kulaklar, gözler ve gönüller oluşturdu. Ne az şükrediyorsunuz. )

A'raf suresinin aşağıdaki ayetinde Ruh, Öz Varlık ve Beden üçlemesi Rüzgâr, Bulut ve Ölü Belde üçlemesiyle sembolize edilmektedir. Bilindiği üzere Ruh, kainatta kendisinin süptil madde halindeki temsilcisi olan Öz Varlık'a tesirler gönderir ve Öz Varlık da ölü olarak nitelenebilecek kaba maddeye tesirler göndererek onu şekillendirir, hareketlendirir, idraklendirir ve Beden olarak yaşam bulmasını temin eder. Ayetteki sembolizmde de Rüzgarın Bulutu, Bulutun * da Su niteliğiyle Ölü Belde'yi hareketlendirmesinden, diriltmesinden bahsedilmektedir. ( * Madde alemi olan kainatın temel yapısının Hidrojen olduğu da hatırlanmalıdır. Bulut ise kaba hidrojen alemi olan dünyadaki süptil madde nin temsilidir. )

7/57 - Ve hüvellezi yürsilür RİYAHA büşran beyne yedey rahmetih hatta iza ekallet SEHABEN sikalen SUKnahü li BELEDİN MEYYİTİN fe enzelna bihil mae fe ahracna bihı min küllis semerat kezalike nuhricül mevta lealleküm tezekkerun

( Ve RÜZGARLARI, rahmetinin önünde müjdeci olarak gönderen O'dur. Nihayet BULUTLAR ağırlıklarını yüklenince, onu ÖLÜ BELDEYE beldeye göndeririz. Onunla SU indiririz de onunla tüm ürünlerden, meyvelerden çıkarırız. İşte ölüleri böyle çıkarırız. Umulur ki hatırlarsınız. )

Ruh ( Rüzgâr ), Süptil Öz Varlık'a ( Bulut ) tesir iletir. Süptil Öz Varlık ( Bulut ), Yarı Süptil Varlık'a ( Su ) tesir iletir. Yarı Süptil Varlık ( Su ) da Kaba Madde bedene ( Ölü Belde ) tesir iletir ve Bedenli Varlık ( Nefs / İnsan ) yerde ( dünya ) yaşam bulur.

Enfal suresinin aşağıdaki ayetinde yer alan "Tezhebe rıhuküm" ( Rüzgârınız gider ) ifadesi Allah'ın yönlendirmesinden mahrum kalmayı sembolize etmektedir. ( Rüzgar maddeyi hareketlendiren ve ona yön veren bir olgudur. )
8/46 - Ve etıy'ullahe ve rasulehu ve la tenazeu fe tefşelu ve TEZHEBE RIHUKÜM rıhuküm vasbiru innellahe meas sabirın

( Ve Allah’a ve O’nun resulüne itaat edin ve tartışmayın. Yoksa korkarsınız ve RÜZGARINIZ GİDER. Sabredin. Kesinlikle Allah sabredenlerle beraberdir. )

Thursday, August 15, 2019

Elementler ve Atom

Elementlerin bilinen periyodik tablosunda 118 element bulunmaktadır. Aşağıdaki tabloda elementlerin "atom ağırlıkları" da ( atom numaraları ) belirtilmiştir.
          


Yapılan bilimsel araştırmalar sonucunda doğadaki element adedi 172 olarak güncellenmiş olup bu elementleri gösteten tabloya da "Extended Periodic Table" ( Genişletilmiş Periyodik Tablo ) ismi verilmiştir.

      

Her iki tablodaki element adetlerinin nümerolojik değeri 10 sayısını yani "1" sayısını vermektedir. ( 118 ... 1+1+8 = 10 ; 172* ... 1+7+2 = 10 )

* Genişletilmis Periyodik Tablo'daki element adedini ifade eden sayıdaki ( 172 ) 1,7 ve 2 rakamları, Allah kelimesinin Kur'an'daki tekrar adedi olan 2701 sayısındaki rakamlardır.

Bir elementin birim varlığı "atom" kelimesiyle ifade edilir. Örnek : 1 Hidrojen atomu

Arapça'da "Atom" kelimesinin karşılığı "Zerre" kelimesidir. Kur'an'da ilk "Zerre" kelimesi Nisa suresinin 4/40 kodlu ayetinde geçmektedir. 

4/40 - İnne (1) allahe (2) la (3) yazlimü (4) MİSKALE (5) ZERRAH (6) ve (7) in (8) tekü (9) haseneten (10) yüdaıf (11) ha (12) ve (13) yü'ti (14) min (15) ledün (16) hü (17) ecran (18) azıma (19) ( Kesinlikle Allah ZERRELERİN / ATOMLARIN AĞIRLIĞI ölçüsünde dahi zulmetmez. Eğer iyilik olursa onu kat kat artırır ve indinden büyük ödül verir. ) 

Ayette 19 kelime bulunmakta olup 19 sayısının nümerolojik değeri olan "1" sayısı ( 1+9 = 10 ... 1+0 = 1 ) periyodik tablodaki element adetlerinin nümerolojik değerine eşit olmaktadır.

"Zerrelerin / Atomların Ağırlığından: bahsedilen bu ayetteki batıni manâlardan biri de, maddenin tezahürüne vesile olan tüm element atomlarının aslında bir bütün halinde üniteyi ( vahdet, birlik ) oluşturmalarıdır.

Tuesday, August 13, 2019

2 Hidrojen + 1 Oksijen = Su

"Su", madde alemi olan kâinatın temel yapı taşı olan Hidrojen atomunun Oksijen atomu ile birleşmesi sonucunda ortaya çıkan ve kâinatta "yaşayan" niteliğine haiz tüm maddelerin özünü oluşturan maddedir. Suyun özü ise esas itibarıyle yine Hidrojendir.

"Herşeyin sudan oluşturulduğunun" ilk kez bildirildiği Enbiya suresinin 21/30 kodlu ayetinde suyun kimyasal yapısının H2O olduğunun idrak edilebilmesi için ilahi bir yönlendirme yapılmakta gibidir.

"21/30" - E (1) ve (2) lem (3) yera (4) ellezıne  (5) keferu (6) enne (7) es (8) semavati (9) ve (10) el (11) erda (12) kaneta (13) ratkan (14) fe (15) fetakna (16) hüma (17) ve (18) CEALNA (19) MİN (20) EL (21) MAİ (22) KÜLLE (23) ŞEY'İN (24) HAYY (25) e (26) fe (27) la (28) yü'minun (29) ( O inkar edenler, gökler ve yer kesinlikle bitişiklerken onları ayırdığımızı ve DİRİ OLAN HERŞEYİ SUDAN OLUŞTURDUĞUMUZU GÖRMÜYORLAR MI ? Artık inanmazlar mı? )

Su, 2 adet Hidrojen ve 1 adet Oksijen atomundan yani toplam 3 atomdan oluşan bir madde kombinezonudur.

Ayetin kodunun 21/30 olması, 2 atom + 1 atom = 3 atom fenomenine işaret etmekte gibidir.

Ayetteki toplam kelime adedi olan 29 sayısının nümerolojik değeri olan "11" sayısı da suyun kimyasal yapısında mevcut olan 2 Hidrojen atomuna işaret etmekte gibidir. Zira Hidrojenin atom numarası "1"'dir. Suda bulunan 2 Hidrojen atomunu için "11" sayısı nümerolojik olarak bildirilmiş olabilir.

Hidrojen'in sembolü olan H harfinin Türkçe alfabedeki 10. kelime olması da yine Hidrojenin atom numarası olan "1" sayısı ve Ünite ( Vahdet ) kavramı açısından dikkat çekmektedir. ( Türkçe alfabenin 29 harften oluşması ve yukarıdaki ayette de toplam 29 kelime bulunması ayrıca ilginç bir uyum sergilemektedir. )

Ayrıca Hidrojen ( Hydrogen ) kelimesi "Hidro"  ( Hydro ) ve "Jen" ( Gen ) kelimelerinin birleşmesinden oluşmaktadır. "Hidro ( Hydro )" ve "Hidrat" * kelimelerinin kökeninin Arapça'daki "Hadra" / "Hıdr" / "Hudr"( Yeşillik / Yeşil ) kelimesine dayanması kuvvetle muhtemeldir. Zira doğada yeşillenmenin olabilmesi için temel etken sudur.

* Vücudun susuz kalma sendromuna "Dehidratasyon" ismi verilmektedir.

"Jen" ( Gen ) kelimesi ise "Bir olgunun kaynağı, kodu" anlamına gelmektedir. ( Genetic, Genom vb. kelimeler bu kökten türemişlerdir. )

Hydrogen = Yeşillendirme Geni

22/63 - E lem tera ennellahe enzele mines semai MAEN fe tüsbihul erdu MUHDARRAH innellahe latıyfün habır ( Görmedin mi ki kesinlikle Allah gökten SU indirdi de yer YEŞİLLENMİŞ olur. Kesinlikle Allah latiftir haberdardır. )

Monday, August 12, 2019

Cennet - Sirius ve 11 Nümerolojisi

Evvelki bölümlerde Canis Majoris ( Büyük Köpek ) takımyıldızının bir üyrsi olan Sirius ( Şi'ra ) yıldızının Kur'an'da Cennet olarak sembolize edilen yarı süptil madde niteliğine sahip Sevgi Planı olduğuna değinilmişti. Cennet veya Sevgi Planı insanı daha üst plan ( boyut, alem ) olan Vazife Planı'na hazırlayan ara geçiş planıdır.

11 sayısının da portal açılması vesilesiyle üst boyutlara geçişin, boyutlar ( alemler ) arası kapının, yeni başlangıcın, düalitenin, döngünün nümerolojik sembolü olduğuna evvelce değinilmişti. Aşağıdaki ayetlerdeki nümerolojik ve semantik durum dikkate alındığında 11 sayısının aynı zamanda Cennet'in / Sirius'un sembolü olması kuvvetle muhtemeldir.

Kaynaklarda Canis Majoris takımyıldızının 8 veya 11 yıldızdan oluştuğu kabul edilir.


11 yıldızlı Canis Majoris ( Büyük Köpek ) Takımyıldızı

Haberci Yusuf'un, rüyasında 11 yıldızı kendisine secde ederken görmesi, Cennet'teki meleklerin ( Vazifeli Varlıklar ) Adem'e secde etmeleri kısası ile ilintilidir.

12/4 - İz kale yusüfü li ebıhi ya ebeti innı raeytü EHADE AŞERA  KEVKEBEN veş şemse vel kamera raeytühüm li sacidın ( Zamanında Yusuf babasına "Ey babam, kesinlikle ben ONBİR YILDIZ, Güneş ve Ay gördüm. Onları benim için yere kapanırlarken gördüm." dedi. )

Kur'an'da "Cennet" kelimesi ilk kez Bakara suresinin 2/35 kodlu ayetinde geçmektedir.

2/35 - Ve (1) kulna (2) ya (3) ademü (4) eskün  (5) ente (6) ve (7) zevcü (8) ke (9) el (10) CENNETE (11) ve (12) küla (13)  min (14) ha (15) rağaden (16) haysü (17) şi'tüma (18) ve  (19) la (20) takraba (21) hazihi (22) eş (23) şecerate (24) fe (25) tekuna (26) min (27) ez (28) zalimın (29) ( Ve "Ey Adem, sen ve eşin cennette iskan edin. Oradan arzuladığınızca, her nereden dilerseniz bolca yiyin. İşte şu ağaca yaklaşmayın. Yoksa zalimlerden olursunuz." dedik. )

Ayetteki Cennet kelimesi 11. kelime olup ayette de 29 ( 2+9 = 11 ) kelime bulunmaktadır.

Cennet'teki yarı süptil madde niteliğindeki varlıkların  tanımının yapıldığı ve Cennet'te kaba madde alemi olan dünyadaki gibi bedensel ve maddesel ihtiyaçların bulunmadığını bildiren Taha suresinin aşağıdaki ayetlerinde de 11 nümerolojisi bulunmaktadır.

20/117 - Fe kulna ya ademü inne haza adüvvün leke ve li zevcike fe la yuhricenneküma minel CENNETİ fe teşka ( Böylece, "Ey Adem, kesinlikle bu senin için ve eşin için düşmandır. O halde, kesinlikle sizi CE NNETTEN çıkarmasın. Yoksa meşakkat içinde bedbaht olursun." dedik. )

Ayet setindeki ilk ayetin kodunun nümetolojik değeri 11 olmaktadır. ( 2+0+1+1+7 = 11 )

20/118 - İnne (1) leke (2) en (3) la (4) tecua  (5) fı (6) ha (7) ve (8) la (9) ta'ra (10) ( Kesinlikle sana orada acıkmaman ve çıplak olmaman vardır. )

20/119 - Ve (1) enne (2) ke (3) la (4) tazmeü  (5) fı (6) ha (7) ve (8) la (9) tadha (10) ( Ve kesinlikle sen orada susamazsın ve sıcakta yanmazsın. )

Ayet setinde, Cennet'te yeme, içme, ısınma ve serinleme ihtiyaçlarının bulunmadığını yani maddesel varlık olunmadığını bildiren iki ayette de 10'ar kelime bulunmaktadır. İki adet 10 sayısı nümerolojik olarak 11 sayısı tezahürüdür. Ayrıca ayet setinin son ayetinin numarası 119 olup bu sayının nümerolojik değeri de 11 olmaktadır. ( 1+1+9 = 11 )

Aynı bilgiler İncil'in Vahiy suresinin 66 Vahiy 7-16 kodlu ayetinde de verilmektedir.

66 Vahiy 7-16 Artık acıkmayacak, Artık susamayacaklar. Ne güneş ne kavurucu sıcak çarpacak onları.

66 Vahiy 7-17 Çünkü tahtın ortasında olan Kuzu onları güdecek Ve yaşam sularının pınarlarına götürecek. Tanrı gözlerinden bütün yaşları silecek."

Ayrıca Kur'an'da "EBVABÜS semai" ( Göğün KAPILARI ) ifadesi ilk kez A'raf surezinin 7/40 kodlu ayetinde geçmektedir. Ayet kodunun nümerolojik değeri yine 11 sayısını vermektedir. ( 7+4+0 = 11 )

7/40 - İnnellezine kezzebu bi ayatina vestekberu anha la tüfettehu lehüm EBVABÜS SEMAİ  ve la yedhulunel CENNETE hatta yelicel cemelü fı semmil hıyad ve kezalike neczil mücrimın ( O ayetlerimizi yalanlayanlara ve onlara kibirlenenlere, onlara GÖĞÜN KAPILARI kesinlikle açılmaz. Deve iğne deliğinden geçene kadar CENNETE giremezler. İşte suçluları böyle karşılıklandırırız. )


Saturday, August 10, 2019

Nibiru ... Yaklaşan 12. Gezegen

Kaba madde alemi olan dünyadaki varlıkların 70,000 yıllık reenkarnasyon döngüsü, yaklaşmakta olan 12. gezegen Nibiru'nun manyetik alanının dünyanın manyetik alanıyla tesirleşmesi sonucunda oluşacak doğa olayları vesilesiyle sona erecektir. Güneş sistemi aşağıdaki kürelerden oluşmaktadır.

1- Güneş
2- Merkür
3- Venüs
4- Dünya
5- Ay
6- Mars
7- Jüpiter
8- Satürn
9- Uranüs
10- Neptün
11- Plüto

12. gezegen olan Nibiru 70,000 yıllık döngülerde büyük bir kavis çizerek ait olduğu yıldız sisteminden uzaklaşıp Güneş sisteminin çok yakınından geçmekte ve tekrar kavis çizerek ait olduğu yıldız sistemine geri dönmektedir. Nibiru'nun Güneş sistemine yaklaşması sonucunda oluşan doğa olayları neticesinde 70,000 yıllık döngü sona ermekte, ait olduğu kendi sistemine dönüş için uzaklaşması sonucunda da dünyanın yeni döngüsü taş devriyle başlamaktadır.



Nibiru, Nibiru'nun yaklaşmakta olması ve 12 nümerolojisi, döngü sonu mesajını içerecek şekilde Necm ve Hadid surelerinin aşağıdaki ayetlerinde yer almaktadır. 

53/"57" - Ezifetil azifeh ( Yaklaşan yaklaştı. ) 

Ayet numarasının ( 57 ) nümerolojik değeri 12 sayısını vermektedir. 

"57"/22 - Ma (1) esabe (2) min (3) musıbetin (4) fi (5) el (6) ardı (7) ve (8) la (9) fi  (10) enfüsi (11) küm (12) illa (13) fi (14) kitabin (15) min (16) kabli (17) en (18) NEBREE (19) ha (20) inne (21) zalike (22) ala (23) allahi  (24) yesir (25) ( Yerde ve nefislerinizde, biz onu YARATMADAN önce kitabın içinde olanın haricinde musibet isabet etmez. Kesinlikle bu Allah’a kolaydır. ) 

57/22 kodlu ayette "Yaratılan musibetin isabet etmesinden" bahsedilmektedir. Ayette "Yaratırız" anlamına gelen NEBREE kelimesinin NİBİRU kelimesi olması kuvvetle muhtemeldir. Sure numarasının 57 olması da yine 12 numerolojisi açısından dikkat çekmektedir. ( 5+7 = 12 )

Ayette 25 ( 2+5 = 7 ) kelime olması da 70,000 ( 7+0+0+0+0 = 7 ) yıllık döngüye "7" nümerolojisi ile işaret etmektedir.

Ayrıca Nibiru gezegeninin manyetik alan tesiri kaynaklı "Musibet"*, hem yerkürede hem de insanlarda maddesel ve ruhsal değişikliklere sebep olacaktır. Bu nedenle ayette "Yerde ve nefislerinizde isabet eden musibet" ifadesi yer almaktadır. Manyetik alan tesiri yerkürede doğa olaylarını tetiklerken bazı insanlarda ruhsal dejenerasyona, bazılarında ise ruhsal rejenerasyona vesile olacaktır. Bu kapsamda insanın DNA'sında yani genetik yapısında da değişim olacaktır. Kur'an ayetlerinde geçen "Yevmel fasl" ( Ayrışım günü ) ifadesi bu noktaya da işaret etmektedir. ( * "Musibet" kelimesi "isabet eden" anlamında olup anlamsal olarak nötrdür. Yani tek başına negatif veya pozitif anlam içermez. )

Kur'an'da ikinci NEBRE kelimesi Taha suresinin 20/91 kodlu ayetinde geçmektedir.

20/91 - Kalu len NEBREha aley hi akifıne hatta yarcia iley na musa ( "Musa bize dönene kadar, ona inançta sebatkar olmaya BIRAKMAYACAĞIZ." dediler. )

Ayette Musa cemaatinden ayrıldıktan sonra cemaatinin "Buzağı"'yı ilah edindikleri ve ona inançta sebatkâr olduklarını söylemelerinden bahsedilmektedir. Ayet kodunun nümerolojik değeri 12 ( 2+0+9+1 = 12 ) olmaktadır. Sümer tabletlerinde Anu isimli ilahi varlığın Nibiru'nun sembolü olan "Buzağı / Boğa" üzerinde resmedildiği görülmektedir.


Sumerian Cylinder adı verilen aşağıdaki rölyefte de 12 gezegen resmedilmiştir.


Araştırmacı yazar Zekeriya Siccin'in "12. Gezegen Nibiru" isimli kitabı bu bağlamda önemlidir.