Kitaplarda "Cehennem" olarak ifade edilen kavramın esasen varlıkların ruhsal tekamüle erşebilmek ve cennete ( yarı süptil üst plan ) amacıyla reenkarnasyon döngülerini deneyimledikleri kaba madde planı dünya olduğu evvelki bölümlerde defaatle incelenmişti.
Bakara suresinin 155. ayetinde, kaba madde planındaki reenkarnasyon döngüleri esnasında karşılaşılacak olan zorluk ve sıkıntıların sabredenler ( iyilik yapanlar, doğru olanlar ve şükredenler ) için müjde niteliğinde olduğu bildirilmektedir. Ayet numarasının ( 155 ) nümerolojik değerinin "11" ( 1+5+5 = 11 ) olması da üst boyuta geçiş kavramı ile uyumludur.
2/155 Ve le NEBLUVENNEKUM bi
şey'in minel HAVFİ vel CUİ ve
NAKSİN minel emvali vel enfusi
ves semerat ve beşşiris sabirin
( Ve kesinlikle SİZİ, KORKUDAN,
AÇLIKTAN, malların, nefislerin ve
meyvelerin, ürünlerin
NOKSANLIĞINDAN gibi şeylerle
SINAYACAĞIZ. Sabredenleri
müjdele. )
Nahl suresinin 112. ayetinde de inkarcıların açlık ve korku ile sınanacakları bildirilmektedir. ( Ayetteki "Nimetleri inkar edenler" ifadesi esasen tüm insanları ve onların ortak günah eylemini ifade etmektedir. Bu noktada günahsız insan bulunmadığının tekrar hatırlanması büyük önem arzetmektedir. ) Ayetin kodunda ( 16/112 ) yine "11" nümerolojisi bulunmaktadır. ( 1+6+1+1+2 = 11 )
16/112 Ve darabellahu meselen
karyeten kanet amineten
mutmeinneten ye'tiha rizkuha
rağaden min kulli mekanin fe
keferat bi en'umillahi fe EZAKahallahu LİBASEL CUİ vel
HAVFİ bima kanu yasneun
( Ve Allah, güvenli, tatmin
olmuş, rızıkları ona her yerden
bolca gelen şehirin misalini
beyan eder. Ama Allah' ın
nimetlerini inkar ettiler de Allah,
o üretmiş olduklarından dolayı AÇLIK ve KORKU ELBİSESİNİ TATTIRDI. )
İnsan suresinin 7. ayetinde ise tüm insanlığın yakinen deneyimlediği "Salgın" konusu yer almaktadır. Ayetin 11 kelimeden oluşması ve "Salgın" kelimesinin 11. kelime olması, Coronavirus pandemisi sürecindeki yoğun 11 nümerolojisi açısından dikkat çekmektedir. )
76/7 Yufune (1) bi (2) en (3) nezri (4) ve (5) yehafune (6) yevmen (7) kane (8) şerru (9) hu (10) MUSTETİREN (11)
( Yapılacak işlerini, adaklarını ifa
ederler ve kötülüğü SALGIN olan
o günden korkarlar. )
Büyük reenkarnasyon döngüsü sonundaki olaylar kitaplarda "7" sayısı eşliğindeki sembolizm ve tasvirler ile bildirilmektedir.
Hicr suresinin 43. ve 44. ayetlerinde cehennemin 7 kapısı olduğundan bahsedilmektedir. ( Ayet ikilisinin ilk ayetinin numarasının nümerolojik değeri de 7 ( 4+3 = 7 ) sayısını vermektedir. ) Bu teşbihi ifade vasıtasıyla büyük döngü sonu olaylarının 7 kategori altında toplandığı bildirimektedir ki bu olaylar İncil'de yine 7 nümerolojisi ve sembolizm ile bildirilmektedir.
15/43 Ve inne CEHENNEME le
mev'iduhum ecmein
( Ve kesinlikle vadeleri,
mekanları topluca CEHENNEMDİR.
)
15/44 Leha SEB'ATU EBVAB li kulli
babin minhum cuz'un maksum
( Orada YEDİ KAPI vardır. Her
kapı için onlardan kısımlar
bölüştürülmüştür. )
İncil'de döngü sonu olayları "7 Mühür", "7 Tas" ve "7 Borazan" tasvirleriyle yer almaktadır. Ayetlerdeki kelimeler ve ifadeler detaylı incelendiğinde, tasvirlerde şu anda dünyanın içinde bulunduğu ve ileride maruz kalacağı durumların ( Pandemi, İklim Krizi, Yangınlar, Güneşteki Patlamalar, Ekonomik Kriz, Kıtlık, Açlık, Savaş vb. ) bildirildiği sezilebilmektedir. İsra suresinin 16. ayetinde bildirildiği üzere, ilahi nizam, kaderi daima insanların birbirlerine olan söylem ve eylemleri vasıtasıyla gerçekleştirmektedir. ( 17/16 Ve iza eradna en nuhlike karyeten emarna mutrafiha fe fesku fiha fe hakka aleyhel kavlu fe demmernaha tedmira ( Ve şehri helak etmeyi istersek, oradaki refah şımarıklarına emrederiz de orada kan döküp öldürürler. Artık onların üzerine söz gerçek olur da orayı yıkıp mahvederiz. ) )
İncil'de "Yedi Mühür" ile tanımlanmış döngü sonu ayetleri şöyledir.
66 Vahiy 5-1 Tahtta oturanın
sağ elinde iki yanı da yazılı, YEDİ MÜHÜRLE mühürlenmiş bir tomar
gördüm.
1. Mühür
66 Vahiy 6-2 Bakınca beyaz
bir at gördüm. Binicisinin yayı
vardı. Kendisine bir TAÇ* verildi ve
galip gelen biri olarak zafer
kazanmaya çıktı.
* Pandemideki virüsün ismi olan "Corona" kelimesi "Taç" anlamına gelmekte olup, ayetteki "Taç" kelimesiyle tasviri olarak ilintili olma ihtimali bulunmaktadır.
2. Mühür
66 Vahiy 6-4 O zaman kızıl
renkte başka bir at çıktı ortaya.
Binicisine dünyadan BARIŞI KALDIRMA yetkisi verildi. Bunun
sonucu olarak İNSANLAR BİRBİRLERİNİ BOĞAZLAYACAKLAR.
Atlıya ayrıca büyük bir KILIÇ verildi.
Halihazırda "savaş" konusunun sürekli olarak dünya gündeminde tutulduğu görülmektedir.
3. Mühür
66 Revelations 6-5 Kuzu üçüncü
mührü açınca, üçüncü yaratığın
"Gel!" dediğini işittim. Bakınca
siyah bir at gördüm. Binicisinin
elinde bir TERAZİ vardı.
66 Revelations 6-6 Dört yaratığın
ortasında sanki bir sesin şöyle
dediğini işittim: "Bir ölçek
buğday bir dinara, üç ölçek arpa bir dinara. Ama zeytinyağına,
şaraba zarar verme!"
"Kıtlık" konusu da küresel şeytanların gündeminde yer almakta olup, medya kanalıyla yoğun algı operasyonu yapılmaktadır.
4. Mühür
66 Revelations 6-8 Bakınca soluk
renkli bir at gördüm. Binicisinin
adı Ölüm'dü. Ölüler diyarı onun
ardınca geliyordu. Bunlara
KILIÇLA, KITLIKLA, SALGIN HASTALIKLA, yeryüzünün YABANIL HAYVANLARIYLA ölüm saçmak için yeryüzünün dörtte biri üzerinde yetki verildi.
Küreselcilerin aksiyon planları kapsamında yer alan üç önemli husus ( Savaş, Kıtlık, Salgın ) ayette zikredilmektedir.
5. Mühür
66 Vahiy 6-9 Kuzu beşinci
mührü açınca, sunağın altında,
Tanrı'nın sözü ve sürdürdükleri
TANIKLIK NEDENİYLE ÖLDÜRÜLENLERİN canlarını gördüm.
6. Mühür
66 Vahiy 6-12 Kuzu altıncı
mührü açınca, büyük bir DEPREM
olduğunu gördüm. Güneş keçi kılından yapılmış siyah bir çul
gibi karardı. Ay baştan aşağı
kan rengine döndü.
İlk 4 mühür "Mahşerin Dört Atlısı" olarak bilinmektedir.
7. Mühür ( 7 Mühür, meleklere verilen 7 Borazan ile tanımlanmaktadır. )
66 Vahiy 8-1 Kuzu yedinci
mührü açınca, gökte yarım saat
kadar sessizlik oldu.
66 Vahiy 8-2 Tanrı'nın
önünde duran yedi meleği
gördüm. Onlara yedi borazan
verildi.
1. Borazan
66 Revelations 8-7 Birinci melek
borazanını çaldı. Kanla karışık
dolu ve ateş oluştu, yeryüzüne
yağdı. Yerin üçte biri, ağaçların
üçte biri ve bütün yeşil otlar
yandı.
2. Borazan
66 Revelations 8-8 İkinci melek
borazanını çaldı. Alev alev
yanan, dağ gibi büyük bir kütle
denize atıldı. Denizin üçte biri
kana dönüştü.
66 Revelations 8-9 Denizdeki
yaratıkların üçte biri öldü,
gemilerin üçte biri yok oldu.
3. Borazan
66 Revelations 8-10 Üçüncü melek borazanını çaldı. Gökten meşale
gibi yanan büyük bir yıldız
ırmakların üçte biri üzerine ve
su pınarlarının üzerine düştü.
66 Revelations 8-11 Bu yıldızın adı
Pelin'dir. Suların üçte biri pelin
gibi acılaştı. Acılaşan sulardan
içen birçok insan öldü.
4. Borazan
66 Vahiy 8- 12 Dördüncü melek borazanını çaldı. Güneşin üçte biri, ayın üçte biri, yıldızların
üçte biri vuruldu. Sonuç olarak
ışıklarının üçte biri söndü,
gündüzün ve gecenin üçte biri
ışıksız kaldı.
66 Vahiy 8-13 Sonra göğün ortasında uçan bir kartal
gördüm. Yüksek sesle şöyle
bağırdığını işittim:
"Borazanlarını çalacak olan
öbür üç meleğin borazan
seslerinden yeryüzünde
yaşayanların vay, vay, vay
haline!"
5. Borazan
66 Vahiy 9-1 Beşinci melek
borazanını çaldı. Gökten yere
düşmüş bir yıldız gördüm.
Dipsiz derinliklere açılan
kuyunun anahtarı ona verildi.
66 Vahiy 9-2 Dipsiz
derinliklerin kuyusunu açınca,
kuyudan büyük bir ocağın
dumanı gibi bir duman çıktı.
Kuyunun dumanından güneş ve
hava karardı.
66 Vahiy 9-3 Dumanın
içinden yeryüzüne çekirgeler
yağdı. Bunlara yeryüzündeki
akreplerin gücüne benzer bir
güç verilmişti.
6. Borazan
66 Vahiy 9-13 Altıncı melek
borazanını çaldı. Tanrı'nın önündeki altın sunağın dört boynuzundan gelen bir ses işittim.
66 Revelations 9-14 Ses, elinde
borazan olan altıncı meleğe,
"Büyük Fırat Irmağı'nın yanında
bağlı duran dört meleği çöz"
dedi.
66 Revelations 9-15 Tam o saat, o
gün, o ay, o yıl için hazır tutulan
dört melek, insanların üçte birini
öldürmek üzere çözüldü.
7. Borazan
66 Revelations 10-7 Yedinci melek
borazanını çaldığı zaman,
Tanrı'nın sır olan tasarısı
tamamlanacak. Nitekim Tanrı
bunu, kulları peygamberlere
müjdelemişti."
7. borazan, 7 olaya vesile olacak "Yedi Tas" ile sembolize edilmektedir.
1. Tas
66 Revelations 16-2 Birinci melek gidip tasını yeryüzüne boşalttı. Canavarın işaretini taşıyıp heykeline tapanların üzerinde acı veren iğrenç yaralar oluştu.
2. Tas
66 Vahiy 16-3 İkinci melek tasını denize boşalttı. Deniz ölü kanına benzer kana dönüştü, içindeki bütün canlılar öldü.
3. Tas
66 Vahiy 16-4 Üçüncü melek tasını ırmaklara, su pınarlarına boşalttı; bunlar da kana dönüştü.
4. Tas
66 Vahiy 16-8 Dördüncü melek tasını güneşe boşalttı. Bununla güneşe insanları yakma gücü verildi.
66 Vahiy 16-9 İnsanlar korkunç bir ısıyla kavruldular. Tövbe edip bu belalara egemen olan Tanrı'yı yücelteceklerine, O'nun adına küfrettiler.
5. Tas
66 Vahiy 16-10 Beşinci melek tasını canavarın tahtına boşalttı. Canavarın* egemenliği karanlığa gömüldü. İnsanlar ıstıraptan dillerini ısırdılar.
66 Vahiy 16-11 Istırap ve yaralarından ötürü Göğün Tanrısı'na küfrettiler. Yaptıklarından tövbe etmediler.
* "Canavar" kelimesi düalitenin negatif tarafını ifade eden İblis'in negatif frekansını tanımlamaktadır.
6. Tas
66 Vahiy 16-12 Altıncı melek tasını büyük Fırat Irmağı'na boşalttı. Gündoğusundan gelen kralların yolu açılsın diye ırmağın suları kurudu.
66 Vahiy 16-13 Bundan sonra ejderhanın ağzından, canavarın ağzından ve sahte peygamberin ağzından kurbağaya benzer üç kötü ruhun çıktığını gördüm.
66 Vahiy 16-14 Bunlar doğaüstü belirtiler gerçekleştiren cinlerin ruhlarıdır. Her Şeye Gücü Yeten Tanrı'nın büyük gününde olacak savaş için bütün dünyanın krallarını toplamaya gidiyorlar.
7. Tas
66 Vahiy 16-17 Yedinci melek tasını havaya boşalttı. Tapınaktaki tahttan yükselen gür bir ses, "Tamam!" dedi.
66 Vahiy 16-18 O anda şimşekler çaktı, uğultular, gök gürlemeleri işitildi. Öyle büyük bir deprem oldu ki, yeryüzünde insan oldu olalı bu kadar büyük bir deprem olmamıştı.