“Huruc” kelimesi “Çıkış”
anlamına gelmekte olup, Kur’an’da kaba madde alemi olan dünyadan yani cehennemden*,
tekamül etmek suretiyle “çıkış” liyakatine erişmeyi, yani kurtuluşu ifade
etmektedir. ( * Cehennem, maalesef birçokları tarafından farklı bir mekanmış
gibi algılanmakta, cennetten çıkarılanın nereye gönderilmiş olabileceği
üzerinde fikredilmemektedir. )
45/35
- Zaliküm bi ennekümüttehaztüm ayatıllahi hüzüven ve ğarratkümül HAYATÜD DÜNYA
FEL YEVME LA YUHRACUNE MİNHA ve la hüm yüsta'tebun
( Bu, kesinlikle Allah' ın ayetlerini alay edinmenizdendir. Sizi DÜNYA
HAYATI aldattı. ARTIK BUGÜN ORADAN ÇIKARILMAZLAR. Onların özürleri
de istenmez. )
Ayette açıkça “o gün”
yani “Yevmel Huruc” ( Çıkış Günü ) geldiğinde inkarcıların o çok sevdikleri,
tutkuyla bağlandıkları dünyadan çıkamayacakları, cehennemin aslında cennet
yapabilecekleri şu dünya olduğunu idrak edecekleri ancak tekamüllerini
tamamlayabilmeleri için tekrar tekrar reenkarnasyon döngülerine maruz
kalacakları bildirilmektedir.
5/37
- Yürıdune en YAHRUCU minen nari ve ma hüm bi HARİCINE minha ve
lehüm AZABÜN MÜKIM ( Ateşten ÇIKMAYI isterler.
Ama oradan ÇIKACAK değillerdir. Onlara SÜREKLİ AZAP vardır. )*
22/22
- Küllema eradu en YAHRUCU minha min ğammin üıydu fıha ve zuku AZABel
harık ( Gamdan dolayı, oradan her ÇIKMAYI
istediklerinde oraya geri döndürülürler. Tadın yakıcı AZABI.* )
*Ayettki “Yakıcı Azab”
ifadesi, dünya hayatındaki zorlukları, acıları, hayal kırıklıklarını,
umutsuzlukları ve mutsuzluğu sembolize eden ifadedir.
65/2
- Fe iza belağne ecelehünne fe emsikuhünne bi ma'rufin ev farikuhünne bi
ma'rufin ve eşhidu zevey adlin minküm ve ekımuş şehadete lillahi zaliküm yu'azu
bihi men kane yü'minu billahi vel yevmil ahıri ve men yettekıllahe yec'al lehu MAHRECEN
(
Böylece vadelerine eriştiklerinde, onları iyilikle tutun veya onları iyilikle
ayırın. Sizden adil iki kişiyi şahit kılın. Allah için şahitliğe kalkın.
Allah’a ve sonraki güne inanan kimseye öğütlenen budur. Kim Allah’tan
sakınırsa, ona ÇIKIŞ oluşturur. )
71/18
- Sümme yu'ıyduküm fiha ve YUHRİCUKÜM IHRACEN
( Sonra sizi oraya döndürecek ve sizi ÇIKIŞ OLARAK ÇIKARACAK. )
50/11
- Rizkan lil ıbadi ve ahyeyna bihi beldeten meyta kezalikel HURUC
( Kullar için rızık olarak. Onunla ölü beldeyi dirilttik. İşte ÇIKIŞ
böyledir. )
Ayette “çıkış” kavramı
“ölüyken dirilme” olarak tanımlanmaktadır. Bu durum dünya hayatının gerçek
yaşam olmadığını, bir ilüzyon, bir aldatmaca, sınav niteliğinde bir cennet /
cehennem simülasyonu olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
50/42
- Yevme yesmeunes sayhate bil hakk zalike YEVMÜL HURUC
( O gün çığlığı gerçekten duyarlar. Bu ÇIKIŞ GÜNÜDÜR. )
7/24
- Kalehbitu ba'duküm li ba'dın adüvv ve leküm fil erdı müstekarrun ve metaun
ila hıyn ( "Birbirinize düşman olarak inin. Size yerde
belirli zamana kadar durak yeri ve fayda vardır." dedi. )
7/25
- Kale fıha tahyevne ve fıha temutune ve minha TUHRACUN
( "Orada dirileceksiniz. Orada öleceksiniz. Oradan ÇIKARILACAKSINIZ."
dedi. )
19/68
- Fe ve rabbike le nahşürannehüm veş şeyatıne sümme le nuhdırannehüm havle cehenneme
cisiyya ( Böylece ve Rab’bin, onları ve şeytanları kesinlikle
toplayacağız. Sonra kesinlikle onları cehennemin etrafında diz çökmüş
olarak hazır edeceğiz. )
……
19/71
- Ve in minküm illa varidüha kane ala rabbike hatmen makdıyya
( Ve kesinlikle sizlerden olanlar illa ki oraya varırlar. Rab’binin
üzerine akdedilmiş hükümdür. ) *
*Tüm insanların cehennemi
görecek olmaları ancak dünyanın cehennem olması ile açıklanabilir.
50/22
- Lekad kunte fi ğafletin min haza fe keşefna anke ğıtaeke fe besarukel
yevme hadid ( Bundan habersizlik içinde oldun. Üzerinden
örtünü kaldırdık. Artık bugün gözün, görüşün keskindir. )**
14/48
- Yevme tübeddelül erdu ğayral erdı ve semavatü ve berazu lillahil
vahıdil kahhar ( O gün yer başka yere dönüşür.
Gökler de. Ve tek kahredici Allah için meydana çıkarlar. )**
**Ayette o gün yerin
artık farklı bir yer algısı oluşturduğu ( dünyanın cehennem olduğunun idrakine
varıldığı ), gözlerden perdenin kalktığı ve gözlerin gerçeği gördüğü
bildirilmektedir.
No comments:
Post a Comment