Bu bağlamda, Türkçe’de
yer alan “Satmak” filinin kökü ve Arapça’da yer alan “Sat” fiilinin kendisi
olan “Sat” kelimesi ile batı dillerinde “Satan” olarak telafuz edilen “Şeytan”
kelimesindeki “Sat” veya “Şeyt” kökleri ilginç bir durum arzetmektedir.
Sat’ = Yüksek olmak,
Kesmek ( Anlam içeriği, “Büyüklenip, nimete kendisinin sahip olduğunu zannedip
diğerlerinin erişimini kesmek, kısıtlamak. )
Şeyt = Helak olmak,
Kaynamak, Yanmak
“Sat” ve “Şeyt”
kelimelerinin anlamları İblis’in ve onun neferi şeytanların temel işlevini
tanımlamakta gibidir. “Her türlü nimeti engellemek, varlıkları ateş azabına ve
helake sürüklemek”
Zira “Satmak” fiili,
Allahü Teala’nın karşılıksız olarak bahşettiği nimetlerin birileri tarafından
gasp edilmesi ve diğerlerine dünya metası karşılığında kısıtlı olarak verilmesi
eyleminden ibarettir.
Sat+an, Şeyt+an ....
sondaki “an” eki “gibi olan, yapan” anlamı taşımaktadır. ( Örnek: Kurb+an (
Yakınlaşan ), İtaly+an ( İtalya ile ilgili olan ) )
A’raf ve Maun surelerinin
aşağıdaki ayetleri, nimete erişimin İblis tarafından nasıl engellendiğinin açık
beyanı niteliğindedir.
7/16
- Kale fe bima ağveytenı le ak'udenne lehüm sıratakel müstekım
( "Öyleyse, beni azdırmandan dolayı, onlara karşı, senin doğru yolunun
üstüne oturacağım." dedi. )
107/7
- Ve yemneunel maun ( Ve ihtiyaçlığı, yardımı engelleyip
menederler. )
“Şirketler satış için
kurulurlar.” Bu cümledeki “Şirket” ve “Satış” kelimeleri konu bağlamında ilginç
anlamlar barındırmaktadırlar.
Şirket = Ortak koşma (
Şirk kökünden ) yani kendini Rab gibi addetme.
Satış = Nimeti kısıtlama
İnsanlar, birbirlerine karşılıksız fayda sağlamak yerine "faydayı satmak" kavramını zihinlerinden çıkarmadıkları ve her gün marketteki kasadan "düt" diye geçirilen mal gibi şirketlerin kapısından geçtikleri müddetçe şeytanın bu aldatma düzeni daim olacaktır. Zaten kapitalist emperyalist küresel şeytanlar çalışanları "Human Resource" ( İnsan Kaynağı ), "Asset" ( Varlık / Mal ) gibi kelimelerle tanımlamaktadırlar. Bordrolarda "İşverene maliyetiniz .... TL." yazmaktadır. Yani çalışana "Sen malsın." denmektedir. )
Her bireyin bir diğerinin faydasına olacak farklı ürünleri, hizmetleri temin etmek için ve zaten birbiri için çalıştığı bir ortamda tekrar birbirlerine dönüp ""Para vermezsen vermem." demeleri çok ilginç bir hipnoz durumu gibi tezahür etmektedir.
Ticaret adı altındaki mevcut gasp ve sömürü sistemi, şeytanın negatif tesirleri nedeniyle, tarih boyunca öylesine içselleştirilmiş, öylesine kalıplaştırılmış durumdadır ki bunun dışındaki bir sistem ütopik, hayal ürünü ve saçma olarak nitelendirilmektedir. Ancak döngü sonuna gelinen bu dönemde yükselen idrak seviyesi ve tesis edilen kolektif bilinç yeni döngünün başlamasına vesile olacaktır.
No comments:
Post a Comment