Küresel şeytanların, insanın genetiğini değiştirerek, bağışıklık sistemini zayıflatarak insanları sisteme daha bağımlı hale getirmek ve böylelikle planlanan tam tahakküm sistemini daha da güçlendirmeye yönelik aksiyonları aşamalı olarak devreye sokulmaktadır.
Bu çerçevede "sentetik yapay gıdalar" konusunda medya kanalıyla algı ve telkin operasyonları bir süredir yoğunlaşmış durumdadır. Süreçteki önemli gündem maddesi "Yapay Et" konusudur. Çiftlik hayvanlarının çıkardığı metan gazını, küresel ısınmanın kök sebebi gibi algılatmaya dayalı bu süreçte yapay ete alternatif olarak "insan etinin" yenebileceğini beyan eden sistem sözcüleri ve bu konuyu işleyen filmler dahi ortaya çıkmıştır.
Bu konuda bir TV kanalı reklâm ve kitlesel telkin girişiminde bulunmuştur.
Virüsler, mRNA enjeksiyonu, Ekonomik Kriz, İklim Krizi, Gıda Krizi, Kıtlık, Yapay Gıda gibi insanlığı sıfırlamaya ( Great Reset - Büyük Sıfırlama ) yönelik büyük kurgunun bileşenleri, nümerolojik metodlarla evvelce belirlenmiş zaman planı çerçevesinde aşamalı olarak uygulamaya konmaktadır.
Özetle küresel şeytanların niyeti şu şekilde cümlelendirilebilir.
"Dünya nimetlerinin ve insan varlığının dünyaya zarar verdiği algısını oluşturarak sizi nimetlerden men edecek, tüm nimetlere ve habitatınıza biz çökeceğiz. Sizi de sentetik yapay gıdalarla, virüslerle, aşılarla hasta edecek, Metaverse gibi sanal platformlarla oyalayacak ve bu arada dünya nüfusunu azaltma planımızı da gerçekleştireceğiz."
İnsanlığın, şu anda deneyimlenmekte olduğu süreçleri ve haberdar olduğu her gelişmeyi bu geniş açıdan değerlendirmesinde kendi selâmeti açısından büyük fayda bulunmaktadır. Noktalar birleştirilince maalesef çirkin bir resim ortaya çıkmaktadır.
İnsan neslinin tarihteki helâk süreçleri de hep aynı döngüsel formatı arzetmektedir. Bu döngünün tanımı ise gaspla, adaletsizlikle, zulümle zenginleşmiş şeytani muktedirlerin azgınlıklarını maksimize ederek "Tanrısal Ego" sendromuna ( Hubris Sendromu ) kapılmaları, bilimi negatif amaçlar doğrultusunda kullanmaları, zâlim, nefsâni ve sınır tanımayan teşebbüsleriyle hem kendilerini hem de kavimlerini helâk etmeleridir.
2/205 Ve iza tevella sea fil erdi li yufside fiha ve yuhlikel harse ven nesl vallahu la yuhibbul fesada
( Ve yüz çevirip başa geçtiğinde, yerde bozgun yapmak, ekini ve nesli helak etmek için çabalar. Allah bozgunu sevmez. )
Allahu Teâlâ, insanlara hayrı da şerri de yine insanlar kanalıyla bir sınav olarak vermekte ancak insan bir türlü akıllanmamaktadır. Bu akılsızlığın kaçınılmaz sonucu olarak da aynı ıstıraplı döngüleri binlerce yıldır deneyimlemektedir.
No comments:
Post a Comment