Çeviri

Thursday, August 7, 2025

"İnsan Hakları" mı?!

İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi (İHEB), Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 10.12.1948 tarih ve 217* sayılı Kararıyla ilan edilmiştir. 

Mevcut küresel ortam dikkate alındığında, ilgili beyannamedeki maddelerinin tam aksine durumların gerçekleşmekte olduğuna esefle şahit olunmaktadır. Altına yorum yazılmasına dahi gerek olmayan birkaç İHEB maddesi şöyle sıralanabilir.

Madde 1- BÜTÜN İNSANLAR ÖZGÜR, ONUR VE HAKLAR BAKIMINDAN EŞİT DOĞARLAR. Akıl ve vicdana sahiptirler, BİRBİRLERİNE KARŞI KARDEŞLİK ANLAYIŞIYLA DAVRANMALIDIRLAR.

Madde 4- HİÇ KİMSE KÖLELİK VEYA KULLUK ALTINDA BULUNDURULAMAZ, kölelik ve köle ticareti her türlü biçimde yasaktır.

Madde 13-2 2. HERKES , kendi ülkesi de dahil olmak üzere, HERHANGİ BİR ÜLKEDEN AYRILMAK VE ÜLKESİNE YENİDEN DÖNMEK HAKKINA SAHİPTİR.

Madde 9- HİÇ KİMSE KEYFİ OLARAK YAKALANAMAZ, TUTUKLANAMAZ VE SÜRGÜN EDİLEMEZ.

Madde 19- HERKESİN DÜŞÜNCE VE ANLATIM ÖZGÜRLÜĞÜNE HAKKI VARDIR. Bu hak düşüncelerinden dolayı rahatsız edilmemek, ülke sınırları söz konusu 205 İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi olmaksızın, BİLGİ VE DÜŞÜNCELERİ HER YOLDAN ARAŞTIRMAK, ELDE ETMEK VE YAYMAK HAKKINI GEREKLİ KILAR.

Madde 20-3 3. HALKIN İRADESİ HÜKÜMET OTORİTESİNİN TEMELİDİR. ....

Madde 23 - 2. HERKESİN, herhangi bir ayrım gözetmeksizin, EŞİT İŞ İÇİN EŞİT ÜCRETE HAKKI VARDIR.

Madde 23 - 3. HERKESİN kendisi ve ailesi için insan onuruna yaraşır ve gerekirse her türlü SOSYAL KORUMA ÖNLEMLERİYLE DESTEKLENMİŞ bir yaşam sağlayacak ADİL VE ELVERİŞLİ BİR ÜCRETE HAKKI VARDIR.

İnsan haklarının yazılı olması, insanların bu haklardan yararlanmasını maalesef sağlayamamaktadır. Zira, olması gerekeni yazanlar ile yazdıklarının olmamasını sağlayanlar, küresel tuzaklar (krizler, savaşlar vb.) vasıtasıyla insanlığı asırlardır aldatan ve tahakküm altında tutan aynı münafık (ikiyüzlü) zümredir.

II. Dünya Savaşı'nın, İsrail devletinin kurulması hedefiyle kurgulanmış olması paralelinde, 1948 yılında bu hedefin gerçekleşmiş olması ve aynı yıl İHEB'nin yayımlanması da ayrıca dikkat çekmektedir.

Yapılmaması gerekeni yaparken bir yandan da yapılmaması gerektiğini beyan etme, kanunlaştırma ve halkı suçlama yaklaşımı küreselcilerin kadim maskeleme taktiğidir. Buna en güncel örneklerden biri "Karbon Ayak İzi" ve "İklim Değişikliği" algı operasyonudur. Zira bu kavramları ortaya atan, yıllardır çevreyi kirleten küresel bir enerji şirketidir.

Aşağıdaki ayet dolaylı olarak, konu bağlamında dikkat çekmektedir.  

2/14 O inananlara rastladıklarında "İnandık." derler. Şeytanları ile yalnız kaldıklarında ise "Kesinlikle biz sizinle birlikteyiz, bizler kesinlikle alay edenleriz." derler.

* İnsanlığı "bir"leştirme, "eşit" kılma idealini temsil eden İHEB'nin Karar sayısı olan 217 sayısının, “Allah” kelimesinin Kur’an’daki tekrar adedi olan 2701 sayısındaki rakamlardan oluşması ve nümerolojik değerinin de "vahdet (birlik)", "birleşik insanlık" ve "kolektif bilinç" kavramlarının nümerik sembolü olan 1 sayısı olması da ayrıca batıni bir uyum oluşturmaktadır. 

No comments:

Post a Comment