Sema ... bir halden hale geçiş kapısı

Halden hale geçiş portalı niteliği arzeden "Sema" ( Gök ) kelimesinin ebced değeri 101 olup, bu sayı halden hale geçişin, boyutlar arası geçiş portalının, düalitenin ve döngünün sembolü olan 11 sayısının bir tezahürüdür. ( Ayetlerde yer alan "İkili Yedi" ( 27, 77 ( 11 x 7 ), 49 ( 7x7 ) vb. ) ifadesi de aynı anlamların bir başka sembolüdür. )

"Göğe yükselmek" ( Terka fis sema ) ifadesinin, ruhen halden hale geçerek yükseliş, üst süptil plan frekanslarına uyum anlamında yer aldığı İsra suresinin aşağıdaki ayetindeki 11 ve "İkili Yedi" nümerolojisi dikkat çekmektedir.

17/93 Ev (1) yekune (2) leke (3) beytun (4) min (5) zuhrufin (6) ev (7) TERKA (8) fi (9) es (10) SEMA (11) min (12) kulli (13) meselin (14) fe (15) eba (16) ekseru (17) en (18) nasi (19) illa (20) kufura (21) ve (22) len (23) nu'mine (24) li (25) RUKİYYİ (26) ke (27) hatta (28) tunezzile (29) aley (30) na (31) kitaben (32) nakrau (33) h (34) kul (35) subhane (36) rabb (37) i (38) hel (39) kuntu (40) illa (41) beşera (42) rasula (43) 

( Veya sana süsten, altından ev olsun veya tüm misallerden GÖĞE YÜKSELESİN. İşte insanların çoğunluğu ancak inkarda diretirler. "Üzerimize, okuyacağımız kitap indirene kadar senin yükselişine inanmayız." De ki: "Rab’bim yücedir. Ben resul olan insanın haricindeki miyim?" )

- Surenin ve ayetin numaralarının nümerolojik toplamları 11 sayısını vermektedir. ( 17 ... 1+7 = "8" ve 9+3 = 12 ... 1+2 = "3" .... 8+3 = 11 )

- Ayetteki "Sema" kelimesinin sıra numarası 11'dir.

- Ayette 92 ( 9+2 = 11 ) harf bulunmaktadır.

- "Sema" kelimesinin sıra numarası ( 11 ) ile ayetteki kelime adedinin nümerolojik değeri ( 43 ... 4+3 = 7 ) yanyana gelerek "İkili Yedi"'yi oluşturmaktadırlar.

- Ayette "Rak" ( Yükselmek ) fiil kökünü içeren "2" kelime ( Terka ( Yükselirsin ), Rukiyy ( Yükseliş ) ) bulunmaktadır. Bu kelimelerin sıra numaralarının toplamının nümerolojik değeri "7" ( 8+26 = 34 ... 3+4 = 7 ) sayısını vermektedir.  2 ve 7 ... İkili Yedi

- Ayetteki kelime adedinin ( 43 ), ayetteki harf adedinin ( 92 ) ve ayetin ebced değerinin ( 6714 ) toplamının ( 6849 ) nümerolojik değeri 27 olup, bu sayı da 2 ve 7 rakamları itibarıyla bir "İkili Yedi" tezahürüdür.

Ayrıca bkz.

https://kuranilmi.blogspot.com/2021/10/ikili-yedi-uyumlu-kelime-frekanslar.html?m=1

Hayatta kalma derdi olmasaydı ...

İnsanın, dünyaya geliş amacının yeme, içme, sıcaktan ve soğuktan korunma mücadelesinden yani "hayatta kalma" mücadelesinden ibaret olmaması gerektiği çok açık olmasına rağmen insanların, tüm hayatlarını sadece bu ihtiyaçları karşılamak yolunda harcamaları oldukça düşündürücüdür. Elbette ki insanları sadece hayatta kalma düşüncesine mecbur bırakan şeytani sistemin de bunda rolü büyüktür.

İnsanın, hayata geliş amacını idrak edebilmesi ve kolektif bilince dahil olabilmesi için yukarıdaki maddi ihtiyaçların var olmadığı bir hali hayal etmesi yani düşüncede maddeden sıyrılması yeterlidir. Ancak bu basit ve boyut atlatıcı yaklaşım nefsani ve maddi frekanslara kapılmış büyük bir kitle tarafından ihmal edilmekte olduğundan "insanlık birliği" tam anlamıyla tesis edilememekte ve bu da şeytanların tahakküm sistemlerinin devamlılığını sağlamaktadır.

Taha suresinin aşağıdaki ayetinde yer alan cennet tasviri maddi olmayan, bedensiz yaşam planına ( üst süptil boyutlar, cennet ) ilişkin sezgiler vermektedir.

20/118 İnne leke en la tecua fiha ve la ta'ra

( Kesinlikle sana orada ( cennette ) acıkmaman ve çıplak olmaman vardır. )

20/119 Ve enneke la tazmeu fiha ve la tadha

( Ve kesinlikle sen orada susamazsın ve sıcakta yanmazsın. )

Enbiya suresinin aşağıdaki ayetinde de "bedensiz varlık" kavramına "yemek yemeyen gövde" teşbihi vasıtasıyla dolaylı ve tersten misalleme ile işaret edilmektedir.

21/8 Ve ma cealnahum ceseden la ye'kulunet taame ve ma kanu halidin

( Ve onları yemek yemeyen gövdeler, vücutlar kılmadık. Ebedi de değillerdi. )

Ne oldu "Stop the War"?!

Her kurumun içine sızan ve onları sirketleştiren zionist küreselcilerin ikiyüzlülüğü spor alanında da açıkça görülmektedir.

Hatırlanacağı üzere 24.02.2022 tarihinde Rusya'ya, Ukrayna'ya askeri operasyon düzenlettirilmesiyle başlatılan Rusya - Ukrayna savaşı ( daha doğrusu Rusya'nın Ukrayna'ya saldırıları ) esnasında Avrupa Basketbol Ligi organizasyonu olan Euroleague'in yönetimi bir karar alarak Rus takımlarını ligden ihrac etmiş, her maç öncesinde oyuncuların ve hakemlerin ellerine "Stop the War" ( Savaşı Durdurun ) yazılı pankartlar tutuşturarak şov yapmış ve sözde savaşı protesto etmişti. O süreçte oyuncusundan, koçuna, hakeminden spikerine kadar herkes savaşı kınayan veciz konuşmalar yapıyordu. Böylelikle küresel hedefler doğrultusunda "Kötü Rusya algısı" yaratılması operasyonu yürütülüyordu. 

07.10.2023 tarihinde bir terör saldırısı! kurgusu ile başlatılan ve her gün yüzlerce masum insanın ( çoğunlukla kadın ve çocuk ) katledilmesine rağmen halen devam ettirilen İsrail - Hamas savaşı ( daha doğrusu İsrail'in Gazze'ye saldırıları ) kapsamında Euroleague'in sessiz kalması dikkat çekmektedir. Hatta sessiz kalmanın yanısıra, Rus takımlarına yapıldığı gibi ligden ihrac edilmesi bir yana İsrail takımının maçları "koruma amaçlı" olarak farklı ülkelerde gerçekleştirilmektedir. 

Dolayısıyla bu "sessiz kalma" yaklaşımı katliam sürecinin desteklenmesi anlamına mı gelmektedir?

Bu sorunun yanıtı İncil'in aşağıdaki ayetinde verilmektedir.

40-Matthew-12-30 "Benden yana olmayan bana karşıdır. Benimle birlikte toplamayan dağıtıyor demektir."

Şahit olunan bir haksızlığa, adaletsizliğe, zorbalığa, zulme sessiz kalmak bu olumsuzlukları "gizliden" desteklemek değil midir?

Bu sorunun yanıtı ise Al'i İmran suresinin, "savaş" ve "müdafa" temalı! aşağıdaki ayetinde verilmektedir.

3/167 Ve o İKİYÜZLÜLÜK yapanları bilmesi içindir. Onlara "Allah yolunda savaşa gelin veya müdafaya geçin." denildi. "Şayet savaşmayı bilseydik, size tabi olurduk." dediler. Onlar o gün, inanç yerine inkara onlardan daha yakındırlar. O KALPLERİNDE OLMAYANI AĞIZLARIYLA SÖYLERLER. ALLAH NEYİ GİZLEDİKLERİNİ BİLİR. 

Aşaĝıda "Euroleague"'in logosu yer almaktadır.

"Euroleague"'in logosu "sağa doğru döndürüldüğünde" aşağıdaki şekil oluşmaktadır.

Oluşan yukarıdaki şekil İblis'in sembolü olan ve aşağıda yer alan Baphomet figürünün baş kısmı ile benzeşmekte olup, "iki boynuz" ve boynuzların arasında "yukarıya doğru genişleyen çıkıntı" görülebilmektedir.

Baphomet*

* Arapça "Muhammed" ( Övülmüş ) kelimesinin farklı telaffuzu olan "Baphomet" kelimesinin İngilizce alfabeye göre değeri 80 olup, bu kelime 8 harften oluşmaktadır. 80 ve 8 sayılarının bu kelimede tezahür etmesi, "Şeytan" kelimesinin Kur'an'daki tekrar adedi olan 88 sayısı ile ilginç bir uyum arzetmektedir.

Goyim kelimesi

"Goy" İbranice "Kitle, Topluluk, Sürü, Grup, Millet" anlamına gelen ve çoğul hali "Goyim" olan bir kelimedir.

Türkçede argo ifade olarak yer alan "Goygoy" ( Kitle manipülasyonu için boş konuşma )  ve "Goygoycu" ( Boş konuşarak kitleyi manipüle eden ) kelimelerinin kökeninde de "Goy" kelimesi bulunmaktadır.

Türkçede "Tarımsal yerleşim yeri" anlamına gelen "Köy" kelimesi de semantik köken itibarıyla "Topluluk, Toplanma" anlamına gelmekte olup, "Goy" kelimesinin bir tezahürüdür. 

Türkçedeki "Koyun" ( Sürüler, Sürü halinde olanlar ) kelimesi "Goy" kelimesinin çoğulu olan "Goyim" kelimesinin bir tezahürüdür.

"Koymak" kelimesi de semantik köken olarak "Bir yere toplamak" anlamını içermektedir.

Coğrafi bir kavram olan "Koy" kelimesi de "Bir yere toplanmış, Bir yerde birikmiş" anlamını içermektedir.

Farsçadaki "Guya" kelimesi de "Goy" kelimesinin ilintilendirildiği anlamlardan biri olan "Söylemek" anlamını temsil etmektedir.

Zionist felsefede ise "Goyim" kelimesi, kendilerini insan üstü, özel, elit, ilahi varlıklar addeden ve insanları hayvan gibi gütmek üzere yeryüzünde bulunduklarına inanan küresel müşrik zümrenin insanlara verdikleri isimdir. Bir başka deyişle, doğal kaynakları insanlardan gasp ederek sözde güç kazanmış, zenginleşmiş zionistler dünyayı bir "insanat bahçesi", "büyük bir ağıl" olarak, insanları da "koyun" olarak görmektedirler. Şeytanların tahakküm sisteminin organize yapıları olan şirketlerde, çalışanlarla ilgili birimin isminin "İnsan Kaynakları" olması da, farklı boyut varlıkları olan cinlerin, insanları kullanılıp harcanacak mal, meta olarak gördüklerinin bir delili niteliğindedir. Zira bu ifade "maden kaynakları" vb. gibi ticari ve endüstriyel bağlamda kullanılmaktadır.

Zionistler, "Goyim" kelimesine yükledikleri anlam çerçevesinde, insanları güdebilmek için asırlardır uyguladıkları ekonomik ( maddi ) ve akademik ( ilmi ) yoksullaştırma operasyonlarını, kozmik nümerolojiyle de uyumlu olarak, 2019 yılından itibaren hızlandırmış ve yoğunlaştırmışlardır. Zira bu yıldan itibaren vuku bulan pandemi, mRNA enheksiyonu, kıtlık, ekonomik kriz, savaş gibi halen devam eden gelişmeler herkesin malumudur. Nihayetinde tek dünya devletinin tesisi vasıtasıyla küresel tam tahakkümün hedeflendiği bu süreçte, sürdürülebilir

gelişme, evrim, yükseliş, insan 2.0, transhümanizm gibi kelimelerle iletişimi yapılan dijital teknolojiye dayalı uygulamaların esas amacı insanlığı tersine evriltmek ve idrak mekanizması çökmüş tam "Goyim"lere dönüştürebilmektir. 

24 saat ve "Zaman"

"Zaman" anlamına gelen "Dehr" kelimesi Kur'an'da iki kere zikredilmekte olup, bu kelimenin ilk yer aldığı ayetteki nümerolojik yapı, bir günün 24 saatlik bir döngü olması ve bunun da zaman kavramının belirleyicisi olması açısından dikkat çekmektedir. 

45/24 Ve (1) kalu (2) ma (3) hiye (4) illa (5) hayatune (6) ed (7) dunya (8) nemutu (9) ve (10) nahya (11) ve (12) ma (13) yuhliku (14) na (15) illa (16) ed (17) DEHR (18) ve (19) ma (20) lehum (21) bi (22) zalike (23) min (24) ilm (25) in (26) hum (27) illa (28) yezunun (29) 

( Ve "O, dünya hayatı haricindeki değildir. Ölürüz ve diriliriz. O bizi helak eden ancak ZAMANdır." dediler. Onlara bununla ilgili ilim yoktur. Kesinlikle onlar ancak zannederler.  )

- Ayetin numarası 24'tür.

- Ayetin kodundaki rakamlar ile ayetteki "Dehr" kelimesinin sıra numarasındaki rakamların toplamı 24 sayısını vermektedir. ( 4+5+2+4+1+8 = 24 )

Ayetteki çoklu mesajardan biri de kendi yaklaşımlarını "bilimsel" olarak tanımlayan gafil müşriklerin, kendilerini helak edenin "zaman" olduğunu iddia etmeleri ve böylelikle her şeyin ve dolayısıyla zamanın da yaratıcısı Allah'ı inkar etmeleridir. 

Türkçede de yer alan ve Arapça ZM kökünden olan "Zaman / Zeman" kelimesi ise, "Zam" ( Artmak, Artış, Çok, Fazla, Bol ) ve "an" ( gibi olan, -an ) kelimelerinden oluşan ve kökende "Artan, Artar gibi olan, Çoklaşan, Bollaşan" anlamını içermektedir. Benzer "kök ve ek" yapısına sahip bazı kelime örnekleri şöyledir. Furk+an ( Fark yaratan ), Kur+an ( Okuna, Okunan ), İns+an ( İçeri alınan, Başlatılan ), Şeyt+an ( Yakan, Helak eden, Ateş gibi olan ... ) )

Kutsal suyu niteleyen "Zemzem" kelimesi de "Çok çok, Bol bol, Gani gani" anlamlarını içeren bir kelimedir. İslami rivayete göre vaktiyle Hz. Hacer, oğlu İsmail'in ayağının altından bir kuyu açıldığını ve kuyudan bolca su çıkıp aktığını görünce "Zem Zem" diye seslenmiş ve su akışı kesilmiştir. Kuyu ve kuyudan akan su ismini bu rivayetten almıştır. 

İngilizce, Fransızca ve Almanca'da "Toplam, Yekun, İlavelerle - Artmalarla oluşan" anlamına gelen "Sum", "Somme", "Summe" kelimeleri de "Zam" kelimesiyle ortak "ZM/SM" kökündendirler.

İnsanın kaynak kodu 9!

Evvelki bölümlerde de değinildiği üzere okültizmde 6 sayısı yaratılıştaki düalitenin pozitif yönünü, 9 sayısı ise negatif yönünü temsil etmektedir. Ancak ilmin nötr olduğu ve dolayısıyla tesirlerin niteliğinin, ilmi kullanın niyetine göre rahmani veya şeytani hal alacağı gerçeği de hatırlanmalıdır. Zira sayılar da, Allah'ın temel ve mucizevi nimetlerinden olup, onlara yüklenen anlamlara göre işlev görmektedirler. Mesela bu bölüme konu olan 9 sayısı, evvelki bölümlerde de incelendiği üzere, esasen matematiksel bir fenomendir. Ve yine misalen "Melek" ( مَلَكَ ) kelimesinin ebced değeri olan 90 ( Mim 40 + Lam 30 + Kef 20 = 90 ) sayısının nümerolojik değeri 9'dur. Ancak, İncil'de de belirtildiği üzere "Şeytan da kendisine ışık meleği süsü vermektedir."!

İncil'in Vahiy bölümünün 18 alt bölüm numaralı ayetinde "insanı simgeleyen sayının" 666 olduğu bildirilmektedir. Bu sayının nümerolojik değeri, ayet numarasıyla uyumlu olarak 18 üzerinden 9'dur. ( 6+6+6 = 18 ... 1+8 = 9 ) 

66-Vahiy-13-"18" Bu konu bilgelik gerektirir. Anlayabilen, canavara ait sayıyı hesaplasın. Çünkü bu sayı insanı simgeler. Sayısı ALTIYÜZALTMIŞALTIdır. 

"İnsan" ( انسان‎ ) kelimesinin ebced değeri olan 162 sayısının nümerolojik değeri de 9'dur. ( 1+6+2 = 9 )

Elif (1) + Nun (50) + Sin (60) + Elif (1) + Nun (50) = 162 ... 1+6+2 = 9 

Kur'an'da "Zeker" (Erkek) kelimesi 18 kere, "Unsa" (Kadın) kelimesi ise 90 kere tekrarlanmakta olup, her iki sayının da nümerolojik değeri 9 olmaktadır.

"Nas" ( İnsanlar ) suresi 114. ( 1+1+4 = 6 ) sure olup, 6 ayetten oluşmakta ve ayetlerdeki kelime adedi 6 sayısıyla uyum arzetmektedir. Bu durum 3 adet 6 sayısına yani 666 sayısına yani 9 ( 6+6+6 = 18 ... 9 ) sayısına işaret niteliğindedir.

114/1 Kul (1) e'uzu (2) bi (3) rab'bi (4) el (5) NAS (6)

( De ki: "İNSANLARIN Rab’bine sığınırım." )

114/2 Meliki (1) el (2) NAS (3)

( İNSANLARIN malikine. )

114/3 İlahi (1) el (2) NAS (3)

( İNSANLARIN ilahına. )

114/4 Min (1) ŞERRİ (2) el (3) VESVASİ (4) el (5) hannas (6)

( Sinsi VESVESECİNİN KÖTÜLÜĞÜNDEN, )

114/5 Ellezi (1) YUVESVİSU (2) fi (3) suduri (4) el (5) NAS (6)

( O INSANLARIN göğüslerine VESVESE VEREN, )

114/6 Min (1) el (2) cinneti (3) ve (4) el (5) NAS (6)

( “Cinlerden ve İNSANLARDAN ." )

"Nas" suresinin son 3 ayetinde İnsanların şeytani niteliklerinden ( Şer, Vesvese ) bahsedilmekte olup, bu 3 ayetin her birinde 6 kelime bulunmaktadır. ( 6+6+6 = 18 ... 9 )

İnsanı temsil eden "Adem" kelimesi Kur'an'da 18 ( 1+8 = 9 ) kere tekrarlanmaktadır. ( İlgili ayet kodları: 2/31 2/33 2/34 2/35 2/37 3/33 3/59 5/27 7/11 7/19 7/26 7/27 7/31 7/35 7/172 17/61 17/70 18/50 19/58 20/115 20/116 20/117 20/120 20/121 36/60 )

"Adem" ( لِآدَمَ ) kelimesinin ebced değeri olan 45 ( Elif 1 + Dal 4 + Mim 40 = 45 ) sayısının nümerolojik değeri de 9 ( 4+5 = 9 ) sayısını vermektedir. 

Adem'in, ahdini "unutarak" şeytani frekanslara tabi olduğundan bahsedilen aşağıdaki ayetin kodunun nümerolojik değeri de 9 ( 2+0+1+1+5 = 9 )'dur. Ayrıca ayetteki kilit kelime olan "Nesiye" ( Unuttu ) kelimesi 9. kelimedir.

20/115 Ve (1) lekad (2) ahidna (3) ila (4) ademe (5) min (6) kablu (7) fe (8) NESİYE (9) ve (10) lem (11) necid (12) lehu (13) azma (14)

( Ve önceden Adem' e ahdettik de UNUTTU. Onda azim bulamadık. )

Allah'ın, ruhu içine üflediği madde bedeni yani insanı simgeleyen tasavvufi bir enstrüman olan "Ney" 9 deliğe sahip olup insanı simgelemektedir. Zira esasen Ney gibi bir boru niteliğinde olan insan bedeni 9 delikten ( 2 göz yuvası, 2 kulak deliği, 2 burun deliği, 1 ağız, 1 phallus, 1 anus ) oluşmaktadır.

Ruh + Madde ( Beden ) = İnsan ( Nefs* )

* 12/53 Ve ma uberriu nefsi innen NEFSE le EMMARATUN BİS SUİ illa ma rahime rabbi inne rabbi ğafurun rahim

( Ve nefsimi iyi kılıp temizlemiyorum. Kesinlikle NEFS, Rab’bimin merhamet gösterdiğinin haricinde, KÖTÜLÜĞÜ EMREDER. Kesinlikle Rab’bim affedendir merhametlidir. )

Doğumu öncesinde İnsan ana rahminde 9 ay kalmaktadır.

İnsan hücresinin 18 ( 6+6+6 = 18 ... 1+8 = 9 ) bileşenden oluşması da 666 ve 9 sayılarıyla uyum arzetmektedir.

İnsan hücresinin 18 bileşeni

https://www.britannica.com/science/cell-biology

https://courses.lumenlearning.com/suny-ap1/chapter/the-cytoplasm-and-cellular-organelles/

23 sayısı 9. asal sayı olup, insanda 23 kromozom çifti bulunmaktadır. Kur'an'daki 76. sure olan "İnsan" suresinin ilk iki ayetinde "insanın yaratılışından" bahsedilmektedir. Her iki ayette de"El İnsan" kelimesi 9. harften itibaren tezahür etmektedir. İki ayetteki iki adet 9 sayısı ile iki adet 23 sayısına yani 23 kromozom çiftine yani insandaki toplam 46 ( 2x23 ) kromozima işaret edilmektedir. Ayrıca iki adet 9 sayısı, 9+9 = 18 işlemi itibarıyla 666 ( 6+6+6 = 18 ) sayısının da temsili olmaktadır. 

76/1 Hel eta ala el insani hiynun mined dehri lem yekun şey'en mezkura

هَلْ أَتَى عَلَى الْإِنْسَانِ حِينٌ مِنَ الدَّهْرِ لَمْ يَكُنْ شَيْئًا مَذْكُورًا

( İnsana uzun zamandan hatırlanacak bir şey olmadığı zaman gelmedi mi? )       

Yukarıdaki ilk ayetin kodundaki rakamlar ile "El İnsan" kelimesinin ilk harfinin sıra numarasının toplamı da 23 ( 7+6+1+9 = 23 ) olmaktadır.

76/2 İnna halaknel insane min nutfetin emşacin nebtelihi fe cealnahu semi'an basira

إِنَّا خَلَقْنَا الْإِنْسَانَ مِنْ نُطْفَةٍ أَمْشَاجٍ نَبْتَلِيهِ فَجَعَلْنَاهُ سَمِيعًا بَصِيرًا

( Kesinlikle biz insanı, onu sınamak için karışık su damlasından yarattık da onu duyan gören kıldık. )

İlk ayette 13 kelime, 40 harf, ikinci ayette ise 15 kelime, 49 harf bulunmaktadır. Bu sayıların toplamı olan 117 ( 13+40+15+49 = 117 ) sayısının nümerolojik değeri de 9 ( 1+1+7 = 9 ) olmaktadır.

İnsanda 23 kromozom çifti yani toplam 46 kromozom bulunmaktadır. 46 sayısı 31. "bileşik sayı"dır. İnsan suresi 31 ayetten oluşmaktadır. ( Bileşik sayı, en az iki asal sayının çarpımı olarak yazılabilen pozitif tam sayıdır. )

İnsanın ilk yaratılış safhasındaki vakadan bahsedilen aşağıdaki ayetin kodunu ( 7/11 ) oluşturan rakamların toplamı 9 olmaktadır.

7/11 Ve lekad HALAKNAKUM summe savvernakum summe kulna lil melaiketiscudu li ademe fe secedu illa iblis lem yekun mines sacidin

( Ve SİZİ YARATTIK. Sonra sizi şekillendirdik. Sonra meleklere "Adem için yere kapanın." dedik de İblis hariç yere kapandılar. O yere kapananlardan olmadı. )

"İnsan"'ın niteliğinin tanımlandığı aşağıdaki ayetlerde kötülüğün ana başlıkları niteliğinde olan negatif sıfatların ( İnkarcı, Zalim, Aceleci, Cahil, Hırslı, Günahkar, Azgın, Nankör ) vurgulandığı görülmektedir. Ve ilgili ilk ayetin Hud suresinin 9. ayeti olması ve bu ayette 18 ( 1+8 = 9 ) kelime olması dikkat çekmektedir.

11/9 Ve (1) lein (2)** ezakna (3) el (4) İNSANE (5) min (6) na (7) rahmeten (8) summe (9) neza'na (10) ha (11) min (12) h (13) inne (14) hu (15) le (16) yeusun (17) KEFUR (18)

( Ve eğer İNSANA bizden rahmet tattırırsak sonra da onu ondan çekip alırsak, kesinlikle o ümitsiz olan İNKARCIya dönüşür. )

* "Lein" kelimesi "Le" ( gelecek zaman öneki ) ve "İn" ( Eğer ) kelimelerinden oluşan ve "Eğer olsa" anlamını taşıyan bir edat olup, birlikte yazıldığı dikkate alınmıştır.

14/34 Ve atakum min kulli ma seeltumuh ve in teuddu ni'metellahi la tuhsuha innel İNSANE le ZALUMUN KEFFAR

( Ve O’na her sual ettiğinizden size verdi. Eğer Allah’ın nimetini sayarsanız onları sayamazsınız. Kesinlikle İNSAN ZALİMDİR, İNKAR EDENDİR.  )

17/11 Ve yed'ul İNSANU biş ŞERRİ duaehu bil hayr ve kanel İNSANU ACULA

( Ve İNSAN hayır çağrısıyla KÖTÜLÜĞÜ de çağırır. İNSAN ACELECİDİR. )

33/72 İnna aradnel emanete ales semavati vel erdi vel cibali fe ebeyne en yahmilneha ve eşfakne minha ve hamelehel İNSAN innehu kane ZALUMEN CEHULA

( Kesinlikle göklere, yere ve dağlara emaneti biz gösterdik de onu yüklenip taşımaya yanaşmadılar, direttiler, çekindiler ve ondan korktular. Onu İNSAN yüklendi. Kesinlikle o ZALİMDİR CAHİLDİR. )

42/48 Fe in a'radu fe ma erselnake aleyhim hafiza in aleyke illel belağ ve inna iza ezaknel İNSANE minna rahmeten FERİHA biha ve in tusibhum seyyietum bima kaddemet eydihim fe innel İNSANE KEFUR

( O halde eğer yüz çevirip dönerlerse, seni onların üzerine koruyucu, gözetici göndermedik. Kesinlikle senin üzerine olan ancak ulaştırmadır. Kesinlikle biz İNSANA bizden rahmet tattırdığımızda, onunla FERAHLAR. Eğer, o ellerinin sunduğundan dolayı onlara kötülük isabet ederse, artık kesinlikle İNSAN İNKARCIDIR. )

43/15 Ve cealu lehu min ibadihi cuz'a innel İNSANE le KEFURUN MUBİN

( Ve O'na kullarından parçalar oluşturdular. Kesinlikle İNSAN APAÇIK İNKAR EDENDİR. )

70/19 İnnel İNSANE hulika HELU'AN

( İNSAN kesinlikle sabırsız HIRSLI ŞİKAYET EDEN yaratılmıştır. )

75/5 Bel yuridul İNSANU li YEFCURE emamehu

( Evet İNSAN kendi önünde GÜNAH İŞLEMEYİ ister. )

96/6 Kella innel İNSANE LE YATĞA

( Asla, İNSAN KESİNLİKLE AZAR.  )

100/6 İnnel İNSANE li rabbihi le KENUD

( Kesinlikle İNSAN Rab’bine NANKÖRDÜR.  )

103/2 İnnel İNSANE LE Fİ HUSR

( Kesinlikle İNSAN HASARIN, HÜSRANIN İÇİNDEDİR. )

İşte bu nedenledir ki dünya hayatı insan için, kötülüğünden arınma, maddeden ve madde bedenden ( nefsinden ) sıyrılma ve ruhunu keşfetme sınavıdır. 

Dokuz sayısı Türk mitolojisinde de insan ile ilintilidir. Altay Yaratılış Destanı'na göre Tanrı yerden "Dokuz dallı" bir ağaç bitirerek her dalın altında bir insan yaratmıştır. Bunlar dokuz insan cinsinin ataları olmuştur. Bu dokuz insana "Dokuz Dedeler" denmektedir.

Ayrıca bkz.

https://kuranilmi.blogspot.com/2023/09/insann-sembolu-ney-ve-9.html?m=1

https://kuranilmi.blogspot.com/2019/09/sihirli-9-says.html?m=1

Kulli şey

Yaratılıştaki "her şey" döngüsel olarak tekrarlayan yani "dairesel" bir formatta sürekli "dönen" ( devri daim yapan ) olgulardan muteşekkildir. Bu husus Rum suresinin 11 kelimelik 11. ayetinde, döngünün ve düalitenin sembolü olan 11 sayısı vurgusuyla bildirilmektedir.

30/11 Allahu (1) yebdeu (2) el (3) halka (4) summe (5) YUİYDU (6) hu (7) summe (8) iley (9) hi (10) turceun (11)

( Allah yaratışı ortaya çıkarıp başlatır. Sonra onu DÖNDÜRÜR. Sonra O'na döndürülürsünüz. )

Bir tam döngüyü tanımlayan "daire" şekli matematiksel olarak 360 derecelik bir açı ile temsil edilmektedir. Dolayısıyla döngüsel bir yapıda tezahür eden "Her şey" kavramının sayısal temsillerinden biri de 360 sayısıdır. Arapçada "Her şey" kelime grubunun karşılığı "Kulli şey" ( كُلِّ شَيْءٍ )  kelimesi olup, bu kelimenin ebced değeri 360 olmaktadır.

Kef (20) + Lam (30) + Şın (300) + Ya (10) = 360

Allah'ın, "her şeyin" yaratıcısı olması nedeniyle Mu uygarlığında Allah "daire" ile sembolleştirilmiştir.

Kur'an'da ilk "Kulli şey" ifadesi Bakara suresinin aşağıdaki ayetinde, 36. kelimelik bölümün sonunda tezahür etmektedir.

2/20 Yekad (1) el (2) berku (3) yahtafu (4) ebsara (5) hum (6) kulle (7) ma (8) edae (9) lehum (10) meşev (11) fi (12) hi (13) ve (14) iza (15) azleme (16) aley (17) him (18) kamu (19) ve (20) lev (21) şae (22) allahu (23) le (24) zehebe (25) bi (26) sem'i (27) him (28) ve (29) ebsari (30) him (31) inne (32) allahe (33) ala (34) KULLİ (35) ŞEY'İN (36) kadir (37)

( Şimşek gözlerini kapıverecek gibi oldu. Onlara her çaktığında, onun içinde yürürler, üzerlerine karanlıklar verdiğinde ayakta dururlar. Şayet Allah dilerse kulaklarını gözlerini giderir. Kesinlikle Allah HER ŞEYE gücü yetendir. )

Ayrıca "Hakk" ve "Rab" kelimelerinin birlikte yer aldığı 3/60 kodlu ayetin 11 kelimeden oluşması da 360 ve 11 sayılarının birlikte tezahürü açısından dikkat çekmektedir.

3/60 El (1) hakku (2) min (3) rabbi (4) ke (5) fe (6) la (7) tekun (8) min (9) el (10) mumterin (11)

( Gerçek senin Rab’bindendir. O halde şüphecilerden olma. )

11'li bir uzay ritüeli -2-

Evvelce aşağıda linki yer alan bölümde 18.01.2024 tarihinde 4 astronotun Axiom Mission 3 programı kapsamında SpaceX Falcon 9 roketiyle uzaya gönderilmesi ve bu operasyondaki 11 nümerolojisi incelenmişti.

https://kuranilmi.blogspot.com/2024/01/11li-bir-uzay-ritueli.html?m=1

Roket TSİ 19 Ocak'ta saat 16:49'da fırlatılmıştı.

- 19 Ocak ... 19.01 ... 1+9+0+1 = 11 ve 9/11

- 16:49 ... 1+6 = "7" ve 4+9 = 13 ... 1+3 = "4" ... 7+4 = 11

09.02.2024 tarihli basın haberi

Ekipte yer alan Türk astronot bugün dünyaya dönmüş olup, bugünün tarihindeki günü ( 9 ) ve ayı ( 2 ) belirten sayıların toplamı da 11 ( 9+2 = 11 ) sayısını vermektedir. 

Dönüş yolculuğunun 47 ( 4+7 = 11 ) saat! süreceği öngörülmüştü.

Türk astronot uzayda toplam 22 ( 2x11 ) gün kalmıştır.

Bkz.

https://www.aa.com.tr/tr/bilim-teknoloji/turkiyenin-ilk-astronotu-gezeravcinin-donus-yolculugu-basladi/3130594

Yengeç ve Yin Yang

"Yengeç" ( Geri gelen, Dönen ) kelimesi eski Türkçedeki  "Yan" ( Geri gelmek ) kökü ( YN kökü ) ile "gaç" ( -en, yapan ) sonekinin birleşiminden oluşmaktadır. "Yengeç" adı verilen kabuklu ve kıskaçlı deniz hayvanının karaya çıkması/çıkarılması durumunda hemen denize geri dönme eğiliminden dolayı bu ismi almış olması kuvvetle muhtemeldir. "Yan/Yen" kökünü ve "Geri dönmek, Geri döndürmek" anlamını içeren "Yan+sı+mak", "Yan+kı", "Yen+i" kelimeleri de benzerlik arzetmektedirler.

Arapçadaki "Ayn" ( Göz, Pınar ), "Ayna" ( Yansıtan ), "Aynı / Ayni" ( Kendisinin benzeri, Gözle ilgili, Gözle görülen ), "Aynen" ( Kendisinin benzeri olarak, Gözle görüldüğü gibi ), "Yani" ( Bir başka ifadeyle ) kelimeleri de "Kendisinin tezahürü, Kendisinin yansıması, Kendisinin dönüşü, Kendisinin diğer ifadesi" anlamlarını içermekte olup ortak YN kökündendirler.

Dolayısıyla YN kökünün, esasen "Döngü, Dönüş" kök anlamını temsil ettiği görülmektedir.

"Yengeç" burcunun sembolünün, Çin mistisizminde "düalitenin ve döngünün" sembolü olan "Yin Yang" sembolüyle benzeşmesi de söz konusu semantik ortaklığı teyid etmekte gibidir.

Yengeç Burcu sembolü

Yin Yang figürü

"Yin" kelimesinin dişil enerjiyi, negatif frekansı ve karanlığı simgelediği, "Yang" kelimesinin ise eril enerjiyi, pozitif frekansı ve aydınlığı simgelediği bilinmektedir.

Kalp masajı ile reanimasyon

Kalbi durmak suretiyle ölmüş olan birini diriltebilmek için yapılan ilk müdahalede dakikada 100 bası olmak üzere sternum alt yarısının ortasına yapılacak her 30 bası / darbe ( kalp masajı ) sonrasında  2 kere de ağızdan nefes üflenmesi ( suni teneffüs ) gerekmektedir.

https://tr.m.wikipedia.org/wiki/Kalp_masaj%C4%B1#:~:text=E%C4%9Fer%20kalbin%20durdu%C4%9Funa%20kanaat%20getirilirse,%2C%206%20cm'i%20ge%C3%A7memelidir.

Her ayet gibi çoklu anlamları olan Bakara suresinin 73. ve 74. ayetleri konu bağlamında semantik ve nümerik uyum arzetmektedir. 

2/73 Fe (1) kulna (2) İDRİBU (3) hu (4) bi (5) ba'di (6) ha (7) ke (8) zalike (9) YUHYİ (10) ALLAHU (11) EL (12) MEVTA (13) ve (14) yuri (15) kum (16) ayati (17) hi (18) lealle (19) kum (20) ta'kilun (21)

( Böylece "Ona onun bir parçasıyla DARBELEYİN / VURUN." dedik. İşte ALLAH ÖLÜLERİ BÖYLE DİRİLTİR ve ayetlerini gösterir. Umulur ki akıl edersiniz. )

2/74 Summe (1) kaset (2) KULUBU (3) kum (4) min (5) ba'di (6) zalike (7) fe (8) hiye (9) ke (10) el (11) hicarati (12) ev (13) eşeddu (14) kasveh (15) ....

( Sonra, bunun ardından KALPLERİNİZ katılaştı da onun katılığı o taşlar gibidir veya daha şiddetlidir. .... )

Yukarıdaki ilk ayette yani 73. ayette "Darbe ile ölünün diriltilmesi"nden bahsedilmekte olup, 74. ayet ise "Kalp" kelimesi odaklı olarak devam etmektedir. Dolayısıyla bu ayet ikilisinde "Kalp masajı ve suni teneffüs" vasıtasıyla ölüyü diriltme hususuna dikkat çekilmekte olabilir.

- İlk ayetin kodunun ( 2/73 ) nümerolojik değeri "3" ( 2+7+3 = 12 ... 1+2 = 3 ) olup, kalbi durarak ölmüş birine yapılacak ilk yardımda 30 ( 3+0 = "3" )basılık periyodlarla suni teneffüs yapılmaktadır.

- İlk ayetteki "İdribu" ( Darbeleyin, Vurun ) kelimesinin sıra numarası da "3"'tür.

- İkili ayet grubunun ikinci ayetindeki "Kulub" ( Kalpler ) kelimesinin sıra numarası da "3"'tür.

- Ayet ikilisindeki ayetlerin numaralarının toplamının nümerolojik değeri de "3" sayısını vermektedir. ( 73+74 = 147 ... 1+4+7 = 12 ... 1+2 = 3 )

- Ayet ikilisinin ait olduğu Bakara suresinin numarası ise "2" olup, bu sayı da 30 basılık periyodlarda yapılacak 2 adet suni teneffüs adedine eşittir.

Dilber ile Alper

Zihin kontrolü ve programlama metodunun alt stratejilerinden biri de insanlardaki gerçeklik algısının değiştirilmesidir. Bu stratejinin uygulaması ise gerçek ile batılın sentezlenerek, birbirine karıştırılarak sunulması ve neyin gerçek neyin batıl olduğunun anlaşılamaz hale getirilmesiyle olmaktadır. İşte bu noktaya getirilmiş zihinler bir süre sonra artık dışarıdan iletilen her uyarıcı etkeni gerçek olarak algılamaya başladıkları için istenen bilgi istendiği şekilde bu zihinlere kodlanabilmektedir. Dolayısıyla yok olan varmış gibi, var olan da yokmuş gibi algılatılabilmektedir.

2/42 Ve la telbisul hakka bil batili ve tektumul hakka ve entum ta'lemun

( Ve gerçeği batıl ile örtmeyin ve bile bile gerçeği gizlemeyin.  )

Bir evvelki bölümde bahsedildiği üzere TV dizileri bu uygulamanın en önemli bileşeni konumundadırlar. Bir başka önemli etken de toplum tarafından takip edilen ve hatta kanaat önderi addedilen meşhur şahsiyetlerin sözlü veya yazılı beyanlarıdır.

Yukarıdaki husus çerçevesindeki son örneklerden biri de esasen çok üzerinde durulmamış ve geçiştirilmiş olan ancak hedefi zihinlere "komplolar yapılıyor" mesajını kodlamak olan söylemdir. İsimlerin fonetik benzerliğine dayalı olarak kurgulanmış olması muhtemel olan ve metni internetteki haber sitelerinde yer alan söylemde, astronotun ismi olan "Alper" ile bir dizi karakterinin ismi olan "Dilber"' kelimesinin ilişkilendirilmesi suretiyle "komplo" mesajı verildiği görülmektedir. Bu söylem, gerçek ile batılın sentezlenerek zihinlerin bulandırılması girişimine bir örnek gibi görünmektedir. 

Ayrıca bkz.

https://kuranilmi.blogspot.com/2024/02/dizilerle-toplum-kodlama.html?m=1

Dizilerle toplum kodlama...

Hali hazırda TV kanallarında toplam 30 adet dizi yayımlanmakta olup, bu dizilerin isimleri aşağıda yer almaktadır.

Aile

Aldatmak

Arka Sokaklar

Aşka Düşman

Ateş Kuşları

Ben Bu Cihana Sığmazam

Bir Sevdadır

Gaddar

Gönül Dağı

Hudutsuz Sevda

İnci Taneleri

Kara

Kardeşlerim

Kızıl Goncalar

Kızılcık Şerbeti

Kirli Sepeti

Kod Adı Kırlangıç

Kopuk

Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi

Kuruluş Osman

Ömer

Safir

Sakla Beni

Sandık Kokusu

Şahane Hayatım

Teşkilat

Üç Kız Kardeş

Yabani

Yalı Çapkını

Yargı

Yukarıda isimleri zikredilen dizilerin çoğunda dikkat çeken nokta zengin - fakir vurgusu, gerilim, şiddet, kadına şiddet, hırs, kıskançlık, kavga, zorbalık, küfür, gasp, aldatma, zina, ahlaksızlık, intikam, ihanet, cinayet, mafya, hesaplaşma vb. gibi negatif unsurlarının gereğinden fazla öne çıkarılmasıdır. Pozitif ve negatif unsurlar elbette ki hayattaki düaliteyi ve döngüleri oluşturan unsurlardır. Ancak bu iki unsurdan hangisine daha fazla yoğunlaşılırsa yayılan frekans ve kitesel değişim de o yönde olmaktadır.

İçki kadehlerinin buğulandığı! ancak neredeyse herkesin elinde tuttuğu silahların ve her türlü kötülüğün alenen gösterildiği bu dizilerde en sık tekrarlanan repliklerin hep "tehdit, meydan okuma, racon kesme!" içerikli olduğu da dikkat çekmektedir.

Son yıllarda şiddet, silahlı saldırı, cinayet ve özellikle kadın cinayeti gibi suçların oldukça artması, medyanın, toplumun sosyopsikolojik yapısını istenen hedef doğrultusunda yani menfaatçi, bireysel, paraya ve güce tapan, maddiyat dışında değer yargısı olmayan kitleler oluşturma hedefi doğrultusunda kodlamak amacıyla kullanılan bir araç olduğunu teyid eder niteliktedir.

24/19 İNNELLEZİNE YUHİBBUNE EN TEŞİAL FAHİŞETU fillezine amenu lehum azabun elimun fid dunya vel ahirah vallahu ya'lemu ve entum la ta'lemun

( KESİNLİKLE o inananlar içinde AHLAKSIZLIĞIN YAYILMASINI SEVENLERE, dünyada ve ahirette elim azap onlaradır. Allah bilir de sizler bilmezsiniz.  )

TV Haber programlarında "dizilerdeki gelişmelerin" gerçek hayattaki olaylarmış gibi ayrıca haber yapılması da toplumun gerçeklikten uzaklaştırılmasına katkıda bulunmaktadır.

İlki 2012 yılında gösterime girmiş olan "The Hunger Games" ( Açlık Oyunları ) isimli film serisi, madden ve manen fakirleştirilmiş! bir toplumun gerçeklik algısının bir dizi vasıtasıyla yönlendirilmesini konu etmesi açısından dikkat çekmektedir.

Mal, Mülk, İktidar!

Kibir sembolü cin şeytanı İblis'in, A'raf suresinin 16. ayetinde yer alan şu sözleri şeytanların amacını net olarak tanımlamaktadır.

7/16 Kale fe bima ağveyteni le ak'udenne lehum siratakel mustekim

( "Öyleyse, beni azdırmandan dolayı, onlara karşı, senin doğru yolunun üstüne oturacağım." dedi. )

İşte bu amaç doğrultusunda şeytanlar, kurdukları şirketleşme tuzağı vasıtasıyla maddi ve manevi nimetleri asırlardır gasp etmekte, elde ettikleri sözde zenginlik ve iktidar vasıtasıyla insanları mahrum  bırakmakta ve hayatı insanlara bir nimete erişme mücadelesi olarak algılatmaya ve bu yolla insanları gerçeklikten ve Allah bilincinden uzaklaştırmaya çalışmaktadırlar. Ve maalesef dünya hayatının mal, mülk ve iktidar elde etme yarışından yani karşılıklı zulümden ibaret bir süreç olduğuna inanmış büyük bir çoğunluk nedeniyle dünya, yaratılışından bu yana cehennem niteliğini korumaktadır. 

Hadid suresinin 20. ayetinde bir idrak sınavı olan dünya hayatının bu aldatıcı niteliği vurgulanmaktadır.

57/20 İ'lemu ennemel hayatud dunya le'ibun ve lehvun ve zinetun ve tefahurun beynekum ve tekasurun fil emvali vel evladi ke meseli ğaysin a'cebel kuffare nebatuhu summe yekunu hutamen ve fil ahireti azabun şeduydun ve mağfiretun min allahi ve ridvanun ve mel hayatud dunya illa meta'ul ğurur

( Bilin ki o dünya hayatı kesinlikle oyundur, eğlencedir, süstür, aranızda övünmedir, mallardan ve çocuklardan çoğaltmadır. Bitirip yetiştirdiği, ekincilerin hoşuna giden yağmur misali gibidir. Sonra kırpılmış parça olur. Ahirette şiddetli azap, Allah’tan af ve rıza vardır. Dünya hayatı aldatıcı maddi fayda haricindeki değildir. )

Döngüsel Sayı ve Yedi Yasası

1/7 işleminin sonucu olan 0.142857 sayısının virgülden sonraki bölümü olan 142857 matematikte "Cyclic Number" ( Döngüsel Sayı ) olarak isimlendirilmiştir. Bu sayı 1,2,3,4,5 ve 6 sayılarıyla çarpıldığında, kendisini oluşturan rakamların permütasyonlarından oluşan sayıları vermektedir. 142857 sayısının nümerolojik değeri 9 olduğu için çarpım işlemlerinden elde edilen tüm sayıların nümerolojik değerleri de 9 sayısını vermektedir.

1 x 142857 = 142857 ... 27 ... 9

2 x 142857 = 285714 ... 27 ... 9

3 x 142857 = 428571 ... 27 ... 9

4 x 142857 = 571428 ... 27 ... 9

5 x 142857 = 714285 ... 27 ... 9

6 x 142857 = 857142 ... 27 ... 9

7 x 142857 = 999999 ... 54 ... 9

Yukarıda da görüleceği üzere ilk 6 işlemin sonuçları 142857 sayısındaki rakamların permütasyonlarından oluşmaktadır. Ancak "döngü sonu" niteliği arzeden 7. işlemin sonucu farklılık göstermektedir. 

Bu fenomen 7 ve 9 sayıları arasındaki kozmik ilişkiyi de ortaya koyan bir örnektir.

Bir sayının "Döngüsel Sayı" olarak nitelenebilmesi için yukarıdaki gibi "ardışık sayılarla" çarpımlarının sonucunda permütasyonlarının elde edilmesi gerekir.

6 köşeli şekil olan "Enneagram" ( Dokuz çizimi ), ilk kozmik yasa olan "Yedi Yasası"'nı simgelemektedir.

Enneagram ( Hexad )

Antik spiritüel bir kavram olan "Yedi Yasası", herhangi bir şeye doğru olan hareket yolunu düz bir çizgi olarak değil, olumlu ve olumsuz durumlardan yani düalite "döngülerinden" oluşan bir süreç olarak kabul etmektedir.

7 sayısının döngünün ve döngü sonunun sembolü olduğuna evvelki bölümlerde ayet örnekleriyle birlikte defaatle değinilmiştir.

Kısaca Besmele olarak anılan "Bismillahirrahmanirrahim" cümlesi konu bağlamındaki 7 ve 9 sayıları ilişkisi açısından dikkat çekmektedir. Zira;

- Besmele, 7 ayetlik Fatiha suresinin 1. ayetinde yer almaktadır. Bu durum 7'nin 1'i yani 1/7 tezahürüdür. ( 142857 sayısı 1/7 işleminin sonucundaki virgülden sonraki kısımdır. )

- Fatiha suresinin ve Kur'an'ın bu ilk ayeti 7 kelimeden ve 9 heceden oluşmaktadır. 

Bi (1) ism (2) allah (3) el (4) rahman (5) el (6) rahim (7)

Bis (1) mil (2) la (3) hir (4) rah (5) ma (6) nir (7) ra (8) him (9)

Ayrıca bkz.

https://kuranilmi.blogspot.com/2022/04/kaprekar-sabitine-numerolojik-baks.html

https://kuranilmi.blogspot.com/2020/12/ilahi-iletisim-sistemi-frekans-titresim.html?m=1

https://kuranilmi.blogspot.com/2022/05/ayrc-kesici-bir-frekans-hakk.html?m=1

https://kuranilmi.blogspot.com/2019/09/sihirli-9-says.html?m=1

Farkedilmemekteki mutluluk?!

Deneysel ruhçuluğun öncüsü Bedri Ruhselman ekolünün takipçilerinden olan Parapsikoloji ve Ruhsal Araştırmalar Derneği'nin toplantı salonunun duvarında asılı olan aşağıdaki yazı oldukça derin bir mesaj içermektedir.

"İnsan, gerçek mutluluğun hiç farkedilmemek olduğunu bir gün anlayacaktır."

Yukarıdaki cümle, frekans seviyesi yükselmesi sonucunda bedenen hala kaba madde planında ( dünya ) olmasına ruhen farklı bir algı safhasına geçmiş veya bedenen de kaba madde planını terk ederek üst süptil plana geçmiş olan kamil ruhların kaba madde planı ile olan maddi irtibatlarının zayıfladığını ve adeta sahneden görülemeyen seyircilere dönüştükleri mesajını vermektedir.

Nefsani, maddi ve dünyevi unsurlardan soyutlanma ve buna bağlı olarak toplumun maddi - manevi temasından arınma olarak tezahür eden "Farkedilmeme" fenomenine Bakara suresinin aşağıdaki ayetinde, dolaylı olarak ruhsal tekamül vurgusu yapılarak, değinilmektedir.

2/154 Ve la tekulu li men yuktelu fi sebilillahi emvat bel ahyaun ve lakin LA TEŞ'URUN

( Ve Allah yolunda öldürülenler için ölüler demeyin. Bilakis diridirler ve lakin FARKEDEMEZSİNİZ. )

Cabir bin Hayyan ve El Kimya

"Alchemy" ( Alşimi / Simya) / El Kimya" kelimesinin kökeni Arapça "El Kimya" kelimesi olup, bu kelimenin kökeni ise Grekçe χημεία ( Khēmeia / Himya ) ( Birlikte dökme ) kelimesidir. Ancak Arapçadaki "Cem" ( Bir araya getirmek, Birlikte kılmak, Toplamak ) kökünden türemiş olan "Cemiye / Cemiyet" ( Bir araya gelme, Birlikte olma, Toplanma ) kelimesi temsil ettiği anlam itibarıyla "Kimya" kelimesinin bir tezahürü niteliğindedir. Zira kimya, bir araya getirilen elementlerin davranışlarını inceleyen bilimdir. Keza "Kemiye / Kemiyet" ( Nicelik, Çokluk ) kelimesinin de ortak CM / KM kökünden olması kuvvetle muhtemeldir.

Kelimelerin etimolojik kökenleri, ortaya çıkış sebepleriyle ilintilidir. Kısaca, elementlerin bir araya getirilmesiyle yeni maddeler üretme ilmi olarak tanımlanabilecek olan kimya ilminin kökeni antik çağlara dayansa da bu ilme batıda "Alchemy" isminin verilmesinin sebebi Arap bilgin Cabir bin Hayyan'dır.

Cabir bin Hayyan ( Geberus )

Batı dilleri telaffuzuyla kısaca "Geber / Geberus" olarak da bilinen Cabir bin Hayyan, islami kültürde fen bilimlerinin temelini atmış, simya ( alşimi ), kimya, eczacılık, felsefe, matematik, fizik, astronomi, astroloji, sufizm ve tıp alanlarında çalışmalar yapmıştır.

"Kitab el Kimya" isimli eserinin "Alchemy" ve "Kimya" kelimelerinin kökenini oluşturduğu belirtilmektedir.

Hayyan, dietil eter ( Lokman* Ruhu ), sitrik asit, asetik asit ve tartarik asiti keşfetmiştir. Damıtma işleminde kullanılan "İmbik"'i icat etmiş olup, "Baz" kavramını da kimya ilmine kazandırmıştır. Zehirli arsenik tozunu ilk elde eden kişidir.

* https://kuranilmi.blogspot.com/2021/05/lokman-kelimesi.html

Hayyan, genetik ilmi vasıtasıyla bitki, hayvan ve insan üretilebileceği fikrini de ortaya atmıştır. 

Fen bilimlerindeki diğer önemli kavramlar olan Algebra ( El Cebir ), Algoritma ( El Harezmi ) kelimelerinin kökenlerinin de Orta Doğu coğrafyasına dayanması ve bilinen üç kutsal kitabın da bu coğrafyadan çıkmış olması önem arzetmektedir. Ayrıca Farabi, İbn-i Sina, Harezmi, Biruni, Fergani, Zehravi gibi alimler de Orta Doğu kökenli alimlerdir. Bir ilim membası olan Orta Doğu'nun, küresel şeytanlar tarafından asırlardır bir kaynayan kazan halinde tutulmasının, kitlesel algıda islamın terör ile özdeşleştirilmeye çalışılmasının sebebi gerçek Allah sevgisini temsil eden İslam kavramının zihinlerden silinmesidir.

Finans Merkezi ve okült sembolizm

İstanbul Finans Merkezi ( İFM ) bazı nümerik ve sembolik detaylar içermektedir.

- İFM'nin koordinatları 41°00′06″K 29°06′35″D ... 4+1+6+2+9+6+3+5 = 36 ... "9"*

* Matematiksel bir fenomen olan ve sihirli sayı olarak da anılan 9 sayısı okültizmde negatif frekansın, yıkımın ve sihirin sembolüdür. Bir başka deyişle halakın ve inşanın sembolü olan 6 sayısının tersi olup helaki ve imhayı simgelemektedir. 9 sayısının herhangi bir sayıyla çarpımının nümerolojik değerinin daima 9 olması, bu sayının "Sihirin" ( Buyruk altına alma, Hükmetme ) sembolü olmasıyla ilintili gibidir. 

https://kuranilmi.blogspot.com/2019/09/sihirli-9-says.html?m=1

- İFM'nin temelinin atılma tarihi 15.10.2016;

1+5+1+0+2+1+6 = 16 ... 1+6 = "7"

1+5+1+0 = "7"

2+0+1+6 = "9"

7+9 = 16 ... 1+6 = "7"

İFM içinde yer alan ve aşağıda linki olan bölümde "Piramit" kavramı odaklı incelenen 72** katlı ( 7+2 = 9 ) Merkez Bankası, tepesinde piramit yer alan bir sütun yani "Obelisk" ( Dikilitaş ) formundadır ki dikilitaşlar okültizmde "Pindar"'ı yani "Pinnacle of Dragon"'u ( Ejder Tepesi / Ejder Penisi ) simgelemektedir. "Pindar" insan neslini dölleyerek cin&insan hibridi ( melezi ) bir nesil oluşturan İblis'in penisini simgelemektedir.

** Kur'an'daki 72. sure "Cinn" suresidir. 72 sayısı aynı zamanda döngüsel düalite, döngüler gibi çoklu anlamları olan "İkili Yedi" ( 7 ve 2 ) kavramının da bir tezahürüdür. Kur'an'da ilk "Cinn" kelimesi 6/100 kodlu ayette geçmektedir. 

6/100 Ve (1) cealu (2) li (3) allahi (4) şurakae (5) el (6) CİNNE (7) ...

( Ve Allah için CİNLERİ ortaklar kıldılar. ... )

Ayetin kodundaki sayıların toplamı ve ayetteki "Cinn" kelimesinin sıra numarası 7 olup, bu durum da bir "İkili Yedi" tezahürüdür.

https://kuranilmi.blogspot.com/2024/01/merkez-bankasndaki-sembolizm.html

Obelisk ( Dikilitaş )

İMB Binası ( Binanın dikilitaş formunda olması paranın ilahlaştırılması mesajını da vermektedir. )

Maide suresinde "Dikilitaşlar"a ( Ensab ) ilişkin bilgi verilen ayetin numarasının 90 yani 9+0 = "9" olması da dikkat çekmektedir.

5/90 Ya (1) eyyu (2) ha (3) ellezine (4) amenu (5) inne (6) ma (7) el (8) hamru (9) ve (10) el (11) meysiru (12) ve (13) el (14) ENSABU (15) ve (16) el (17) ezlamu (18) ricsun (19) min (20) ameli (21) eş (22) şeytani (23) fe (24) ectenibu (25) hu (26) lealle (27) kum (28) tuflihun (29) 

( Ey o inananlar, kesinlikle şarap, kumar, DİKİLİTAŞLAR ve fal okları şeytan çalışmasından, işinden pisliktir. O halde onlardan kaçının. Umulur ki iflah olursunuz. )

70/43 Yevme (1) yahrucune (2) min (3) el (4) ecdasi (5) sira'an (6) ke (7) enne (8) hum (9) ila (10) NUSUBİN (11) yufidun (12) 

( O gün, sanki onlar kesinlikle DİKİLİTAŞLARA gönderiliyorlarmış gibi mezarlarından hızlıca çıkarlar. )

- Ayetin kodunda ( 70/43 ) "İkili Yedi" bulunmaktadır. ( 7+0 = 7 ve 4+3 = 7 )

- Ayetin numarasındaki rakamlar ile ayetteki "Nusub" ( Dikilitaşlar ) kelimesinin sıra numarasının toplamı da 9 sayısını vermektedir. ( 4+3+1+1 = 9 )

İFM'nin logosunun, cin şeytanı sembolü olan "yılan" formunda çizgilerden oluşması da dikkat çekmektedir.

Finans Merkezi'ne yakın bir konumda yer alan "Finanspark" isimli yapı da 54 ( 5+4 = 9 ) katlıdır. Şirkin sembolü olan Babil Kulesi formunda olan Finanspark kulesi ve her iki yanındaki küçük yapılar "penis" ve iki "testis" sembolizmi içermektedir.

Babil Kulesi

Finanspark ( Kule ve iki yanındaki küçük yapılar! )

Esenler otogar camii de benzer formu! yansıtmaktadır.

Ayrıca bkz.

https://kuranilmi.blogspot.com/2020/06/obelisk-sembolizmi-ve-pindar.html?m=1

https://kuranilmi.blogspot.com/2017/10/dikilitas-nasb.html

X harfi ... Olmayanla korkutma sembolü

2019 yılı sonundan itibaren Coronavirus ( COVID19 ) pandemisi vasıtasıyla yoğun bir kitle "korkutma" süreci başlatan ve Great Reset ( Büyük Sıfırlama ) olarak tanımladıklrı bu süreci savaş, ekonomik kriz, iklim krizi, kıtlık vb. gibi unsurlarla destekleyip devam ettiren ve böylelikle kadim planları olan dijitalleştirerek köleleştirme sürecini yürütmekte olan küresel müşriklerin son iletişim gündemi "X Hastalığı"dır. 

"Zombi virüsü" kavramıyla da ilintilendirilerek iletişimi yapılan sözde "X Hastalığı" uyarısı! çok tekrar metoduyla "Var olanı yok, yok olanı var" algılatarak kitlesel zihin kontrol ( sihir, hipnoz ) ve şartlama uygulamasının tipik bir örneğidir. Latin alfabesindeki sıra numarası 21* olan X harfi, bilinmeyen, ölüm, yasaklama, red, halden hale geçiş, dönüşüm, Mesih İsa'nın çarmıha gerilmesi vb. gibi anlamları simgelemektedir. ( * 21 sayısı Ruh'un sembolü olup halden hale geçişin sembollerinden olan 111 sayısının da bir başka tezahürüdür. )

Aşağıda, bir sağlık kurumunun web sitesinde yayımlanan bir metinden alıntı yer almaktadır.

"X hastalığı, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından, henüz tanımlanmamış! ancak ciddi bir bulaşıcı hastalık potansiyeli!? olan patojenlere verilen varsayımsal bir terimdir. X hastalığı, bir salgına veya birden fazla ülkeye veya kıtaya yayılması halinde pandemiye neden olabilecek bir tehdit! olarak kabul edilmektedir."

Yani özetle bu ifadeler "Ortada bir şey yok ama siz yine de korkun." mesajından ibaret görünmektedir. Bu durum, kitlesel mRNA enjeksiyonu hedefi doğrultusunda kurgulanmış olan "Coronavirus" sürecinin "Korkuvirüs" sürecine evriltilmesi stratejisiyle de benzeşmektedir. Zira Coronavirus pandemisinden 9 yıl önce, 2011 yılında çekilmiş olan ve pandeminin kodlarını içeren "Contagion" ( Salgın ) filminin sloganı "Nothing spreads like fear" ( Hiçbir şey korku kadar hızlı yayılmaz. ) idi!

15-19 Ocak 2024 tarihinde Davos'ta düzenlenen World Economic Forum ( Dünya Ekonomi Forumu ) toplantısında X Hastalığı'nın gündem yapılması ve DSÖ başkanının konuyla ilgili konuşma yapması da küresel algı operasyonunun bir parçasını teşkil etmektedir.

Süreçteki bir başka sinsi iletişim yaklaşımı da "Henüz böyle bir virüs yok. Bu hipotetik, teorik bir kavram. Hazırlık için. Panik yapmayın. Korunun." tarzı beyanlardır ki esasen bu tip beyanların batini hedefi de tersten telkinle "korkutma"'dır. Zira her zaman olduğu gibi medya manşetleri kanalıyla korku pompalanmaya devam edilmektedir.

Öte yandan yaygın kullanımı olan "Twitter" isimli sosyal medya kanalının isminin "X" olarak değiştirilmesi de X harfi vasıtasıyla kitlesel telkin ve yoğunlaştırma taktiği olabilir. Zira neredeyse herkes tarafından kullanılan bu sosyal medya kanalının ismi olan X harfinin insanlar tarafından çokça tekrarlanması bilinç dışı bir kitlesel zikir fenomenine dönüşmektedir. ( Birbirinden ayrı, bağımsız gibi görünen olguları ve olayları bütüncül bir yaklaşımla, neden-sonuç ilişkisi içinde değerlendirmek her zaman fayda sağlamaktadır. )

AXIOM Space şirketi ve WALL-E filmi

23.06.2008* yılında ABD'deki Greek Theatre'da "WALL-E" isimli bir filmin ilk gösterimi yapılmıştır. Filmin kısaca konusu, dünyanın yaşanamayacak! hale gelmesi ( getirilmesi ) sonrasında insanların, yapay zeka ( YZ ) kontrolündeki bir uzay gemisinde yaşamlarını dijital köleler halinde sürdürmeleridir. 

* Gün 23.06 ... 2+3+0+6 = 11 ve yıl 2008 ... 2+0+0+8 = 10 ... 11 ve 111 sembolizmi.

Filmde obezleşmiş, ancak yürüteçlerle hareket edebilir hale gelmiş, sürekli olarak önlerindeki ekranlara bakan ve en temel ihtiyaçları için dahi YZ'ın talimatlarına ihtiyaç duyan bir insan topluluğu tasvir edilmektedir.

Yürüteçsiz hareket edemeyen insanlar...

Arka planda "Tek Göz" sembolizmiyle tasvir edilmiş olan ve insan kaptana talimat verip yönlendiren YZ Kaptan!

Filmdeki uzay gemisi şirketinin ismi "Buy n Large Corporation (BNL)"'dır. "Buy n Large" kelime grubu semantik olarak "Buy" ( Satın al ) ve "Enlarge" ( Genişle(t) ) kelimelerinden oluşmaktadır. Bu kelimeler vasıtasıyla hem siyonist kapitalist küreselcilerin yayılımcı mülkiyet ve tahakküm hırsı, hem de insanları sadece satın alan ve obezleşen varlıklara yani kölelere dönüştürmek istedikleri simgelenmektedir. Filmin bir sahnesinde bir robot çocuklara alfabeyi öğretirken "B is for Buy n Large, your very best friend" ( B, en iyi arkadaşınız Buy n Large'dır. ) cümlesini kurmaktadır. B harfinin şirketin ismi ile ilintilendirildiği bu cümle "şirketlerin" ilah gibi telkin edilmesine örnek teşkil etmektedir.

Uzay gemisinin ismi ise "AXIOM"'dur. 

Uzay gemisi Axiom

https://pixar.fandom.com/wiki/Axiom#:~:text=prove%20your%20knowledge.-,Description,Es%20and%20huge%20mobile%20incinerators.

https://en.m.wikipedia.org/wiki/WALL-E#:~:text=The%20film%20follows%20a%20solitary,and%20pursues%20across%20the%20galaxy.

2016 yılında, yani WALL-E filminin yayımlanmasından 8 yıl sonra uzay seyahatleri düzenlemek üzere ABD'de "AXIOM Space" isimli bir uzay altyapı geliştirme şirketi kurulmuştur. Bu isim uyumu, şirketleşerek dünyayı istila eden küreselcilerin, yaptıklarını, yapmakta olduklarını ve yapacaklarını filmler vasıtasıyla zihinlere kodladıklarının bir başka teyididir.

Axiom Space şirketi logosu

SpaceX sirketiyle de işbirliği yapan AXIOM Space son olarak 18.01.2024 tarihinde "AXIOM Mission 3" programı kapsamında, "SpaceX Falcon 9" isimli uzay aracıyla 4 kişilik bir ekibi uzaya taşımıştır. Diğer uzay aracının ismi ise "Crew Dragon" ( Ejder! Tayfası )'dur.

Filmdeki erkek robot olan "Wall-E" ( Waste Allocation Load Lifter- Earth / Atık Yükü Kaldırma - Dünya ) Adem'i, kadın robot olan "Eve" ( Extra-terrestrial Vegetative Extractor / Dünya dışı Bitki Çıkarıcı ) Havva'yı simgelemektedir. "Eve" keimesi hem "Havva" hem de "Arefe, Öncesi" anlamına gelmektedir. 

YZ Robotlar Wall-e ve Eve

Ayrıca Bkz.

https://kuranilmi.blogspot.com/2024/01/11li-bir-uzay-ritueli.html

https://kuranilmi.blogspot.com/2020/02/yapay-zeka-meselesi.html?m=1