21 Kasım 2022 Pazartesi

Dünya kupasındaki sembolizm!

Katar'da 20* Kasım - 18* Aralık 2022 döneminde düzenlenen 22.* FIFA Dünya Kupası'nın sembolü esasen okült ezoterik bir semboldür. ( * 2+0+1+8 = 11 ; 22 ... 2 x 11 ; 20"22" yılı )


Dünya Kupası sembolü

Yukarıdaki figür okült sembolizmde "Sonsuz Kısır Döngü"nün sembolü olan "Çift Yılan" sembolüdür. Kısır döngü kavramı, "Ouroboros" ( Kuyruğunu yiyen yılan ) sembolü ile de resmedilmektedir. ( Almancada "Kısır Döngü" kelimesinin karşılığı "Taufelskreis" ( Şeytan çemberi ) kelimesidir. )




"Çift Yılan" sembolizmi örnekleri


Dünya Kupası sembolünün üzerinde yer alan "Lale" figürü!

Sembolde yer alan sözde "Lale" figürüne tersten bakıldığında daha farklı bir sembol ortaya çıkmaktadır. Şeklin tepesindeki "boynuz" benzeri figürler, şeklin iki yandaki "kanatlar" ve alt kısmındaki "ok şeklindeki kuyruk" ve "iki ayak" ile bir ejderha tasviri yapılmış olması kuvvetle muhtemeldir.

Ejderha tasviri

Ayrıca Katar'ın Lusail şehrinde inşa edilen "Katara Towers" ( Katara Kuleleri ) veya "Crescent Tower" ( Hilal Kule )'ın, Katar'ın "Çift Kılıç" sembolünü temsil ettiği belirtilmektedir. Oysa esasen "Çift Yılan", "Boynuz", "Boyut Portalı" ve "11" sembolizmi söz konusudur.


Katar Lusail'deki "Katara Towers" veya "Crescent Tower"

Hatırlanacak olursa benzer yılan / ejderha sembolizmi İstanbul Havalimanı'nın, "Lale" şeklinde olduğu beyan edilen, kontrol kulesinde de yer almaktadır. Keza Çamlıca tepesindeki dev anten de "Yılan" formundadır. "Yılan sembolizmi" hususu aşağıda linkleri verilen bölümlerde detaylı incelenmiştir.

Dünya Kupası açılış şovu da içerdiği sembolizm itibarıyla bir satanik ritüel niteliğinde gercekleşmiştir. 

Dansçıların oluşturduğu, batıyı ve doğuyu simgelediği algısı yaratan iki dalga figürü esasen sürünen iki yılanı simgelemektedir.

Dansçıların üzerinde reptil ( sürüngen, yılan ) derisini simgeleyen kostümler bulunmaktadır.

Yılan derisi


İki Yılan sembolizmi net olarak görülmektedir.

Şovun bir bölümünde, sözde batıyı yani gayri müslim kitleyi temsil etmek üzere sahneye giren siyah kostümlü aktör Morgan Freeman ile doğuyu yani müslim kitleyi temsil eden bedensel engelli olan Ghanim Al Muftah arasında bir diyalog gercekleşmiştir.

Freeman sahneye siyah kostümle ve kibirli bir tavırla girdiği ve o girdiğinde çevresindekilerin ilaha tapar gibi eğilerek diz çöktükleri görülmektedir.

İslamın ancak esasen İnsanın, "engelli" ve cüsse olarak çok küçük bir şahıs tarafından, Gayri Müslim kitlenin ancak esasen Cin Şeytanının ise heybetli ve siyah bir cüsse tarafından simgelenmesi cin şeytanlarının ve onlara hizmet eden hibrid insansı şeytanların kibirini ve insanı tahakküm altında tutmalarının sembolizmi niteliğindedir.


Hatırlanacak olursa benzer yılan / ejderha sembolizmi İstanbul Havalimanı'nın, "Lale" şeklinde olduğu beyan edilen, kontrol kulesinde de yer almaktadır. Keza Çamlıca tepesindeki dev anten de "Yılan" formundadır. "Yılan sembolizmi" hususu aşağıda linkleri verilen bölümlerde detaylı incelenmiştir.

Freeman ile Muftah'ın kulağa hoş gelen diyalogları vasıtasıyla esasen "Tek Dünya Devleti" kavramı kitlelere telkin edilmektedir.

Freeman : “I heard something beautiful. Not just music, but also this call to celebration. Football united nations and their love for the beautiful game. What brings together nations also brings together communities. Now, the world feels even more distant and divided. HOW CAN SO MANY COUNTRIES, LANGUAGES AND CULTURES COME TOGETHER IF ONLY ONE WAY* IS ACCEPTED?”

( Güzel bir şey duydum. Sadece müzik değil, aynı zamanda bu kutlama çağrısı. Futbol, birleşmiş milletler ve onların güzel oyuna olan sevgileri. Ulusları bir araya getiren şey aynı zamanda toplumları da bir araya getirir. Şimdi, dünya daha da uzak ve bölünmüş hissediyor. BU KADAR ÇOK ÜLKE, DİL VE KÜLTÜR TEK BİR YOL* KABUL EDİLİRSE NASIL BİR ARAYA GELEBİLİR? )

* Freeman'ın yukarıdaki paragraftaki son cümlesine göre ortak "tek bir yolun" kabul edilmesi insanların bir araya gelmesine engel olmaktadır. Oysa ki Fatiha suresinde bildirildiği üzere insanların "kabul etmesi" gereken tek bir yol, "Siratel mustakim"'dir yani "Doğru yol"dur.

1/6 İhdinas siratel mustakim

( Bizi doğru yola yönlendir. )

Nedir "Doğru yol"? İnsanları birleştirebilecek "Tek yol" olan Allah'a kulluk etmektir.

3/51 İnnellahe rabbi ve rabbukum fa'buduh haza siratun mustekim

( Kesinlikle Allah Rab’bimdir ve Rab’binizdir. O halde O’na kulluk edin. Bu doğru yoldur. )

Allah'ın ipine bağlanıp ayrışmamak kabul edilmesi gereken tek yol olan  "Doğru yol"dur.

3/103 Va'tesumu bi hablillahi cemian ve la teferraku vezkuru ni'metellahi aleykum iz kuntum a'daen fe ellefe beyne kulubikum fe asbahtum bi ni'metihi ihvana ve kuntum ala şefahufratin minen nari fe enkazekum minha kezalike yubeyyinullahu lekum ayatihi leallekum tehtedu

( Ve Allah’ın ipine topluca sarılıp bağlanın. Ayrışmayın ve Allah’ın üzerinize olan nimetini hatırlayın. Zamanında düşman olmuştunuz da kalplerinizin arasını uzlaştırdı, alıştırdı. O’nun nimeti ile kardeşler oldunuz. Ateşten çukurun üzerindeydiniz de sizi oradan kurtardı. İşte Allah ayetlerini size böyle açıklar. Umulur ki yönlenirsiniz. )

Ayrıca Tek Dünya Devleti projesinin yegane amacı sentetik gıdalarla beslenen, sürekli mRNA enjeksiyonuna nuhtaç hale getirilmiş ve yapay zeka kontrolü altında sosyal skorlama sistemiyle yaşayan "tek tip insan" oluşturmak olduğundan Freeman'ın idealist gibi algılanan sözleri esasen aldatıcı nitelik arzetmektedir.

Muftah, Freeman'ın sözleri üzerine 49/13 kodlu ayeti okumuştur.

49/13 Ya eyyuhen nasu inna halaknakum min zekerin ve unsa ve cealnakum şuuben ve kabaile li tearafu inne ekramekum indellahi etkakum innellahe alimun habir

( Ey insanlar, kesinlikle biz onları erkekten ve kadından yarattık. Sizi tanışmanız için gruplar ve kabileler kıldık. Kesinlikle Allah’ın indinde en iyiniz, faydalınız en sakınanınızdır. Kesinlikle Allah bilendir haberdardır.  )

Al Muftah : “We were raised to believe that we were scattered on this earth as nations, as tribes, so we could learn from each other and find beauty in the differences.”

( Bu dünyaya milletler, kabileler olarak dağıldığımıza inanarak yetiştirildik, böylece birbirimizden bir şeyler öğrenebilir ve güzelliği farklılıklarda bulabilirdik. )

Freeman : “I can see it, for what unites us here in this moment is so much greater than what divides us. How can we make it last for more than just today?”

( Bunu anlayabiliyorum. Çünkü şu anda bizi burada birleştiren şey, bizi ayırandan çok daha büyük. Bunun sadece bir günden daha uzun sürmesini nasıl sağlayabiliriz? )

Al Muftah : “With tolerance and respect, WE CAN LIVE TOGETHER UNDER ONE BIG HOME. When we call you here, we welcome you into our home."

( Hoşgörü ve saygı ile...TEK BİR BÜYÜK EVİN ALTINDA BİRLİKTE YAŞAYABİLİRİZ. Sizi buraya çağırdığımızda evimize hoş geldiniz diyoruz. )

Freeman : "SO, WE GATHER HERE AS ONE BIG TRIBE** AND EARTH IS THE TENT WE ALL LIVE IN,”

( BURADA BÜYÜK BİR KABİLE OLARAK TOPLANIYORUZ VE DÜNYA HEPİMİZİN İÇİNDE YAŞADIĞI ÇADIRDIR. )

** İnsanlığı büyük bir kabile olarak tanımlamakta ve yine Tek Dünya Devleti'ne sübliminal atıfta bulunmaktadır

Al Muftah : “Yes, and together we can send out the call for all the world to join us.”

( Evet ve birlikte tüm dünyanın bize katılması için çağrı gönderebiliriz. )

Bu diyalogların sonunda "siyah kostümlü" Freeman ayağa kalkıp ( yani yükselip ), aşağıda kalan ( yani aşağılık olarak nitelenen ) ve sağ elinin işaret parmağını uzatan Muftah'a "sol elinin"*** işaret parmağını uzatmıştır. Bu sahne esasen şeytani nitelik arzetmekte olup "Lucifer"'in ( Luci ( Işık ), fer ( getiren ) ... Işık getiren - Şeytan ) sözde insana ışığı - bilgiyi getirerek onu cennetten yani Allah'ın esaretinden kurtararak özgürleştirmesinin**** teatral sembolizmini yansıtmaktadır.

*** "Sol el" sembolizmi Kur'an kaynaklı olup "Kitabı soldan verilen" veya "Sol tarafin sahipleri" olarak tanınlanan inkarcı müşrikleri tanımlamaktadır.


Bu sahnede, Freeman'ın **** sol elinin işaret parmağının ucuna arka plandaki ışık özellikle denk getirilmiş ve "Lucifer" ( Işık Getiren ) sembolizmi desteklemiştir.

**** "Freeman" kelimesinin "Özgür insan" veya "İnsanı kurtar" anlamına gelmesi de kozmik ve senkronik bir mesaj niteliğindedir. Evvelki bölümlerde de incelendiği üzere bir elinde kitap ( bilgi ), bir elinde meşale ( ışık ) tutar halde tasvir edilmiş olan Amerika'daki "Özgürlük Anıtı" da esasen Lucifer'in bir tasviridir.

Aynı sahne 2014 yılı yapımı olan "Lucy" filminin de son sahnesidir. Filmin adı olan "Lucy", "Lucifer" kelimesini temsil etmekte olup anılan son sahnede, "siyah kostümlü" Lucifer aşağıda duran yani aşağılık olarak nitelenen maymuna ( insanı temsilen ) sol elinin işaret parmağını uzatmakta, maymun da ona sağ elinin işaret parmağını uzatmaktadır. Parmak teması sembolizmi ile "evrim, evrilme" mesajı verilmektedir.

Siyah kostümlü Lucy ( Lucifer ) yukarıda, insanı temsil eden maymun aşağıda....

Lucifer sol elinin işaret parmağını uzatıyor.

Maymun da ( İnsan ) ona sağ elinin işaret parmağını uzatıyor.

Freeman ve Muftah şovunun benzeri olan son sahne!

Yukarıdaki parmak birleştirme sahneleri, İtalyan ressam Michelangelo'nun "Adem'in Yaratılışı" isimli eserinin, şirk mesajı veren temsili niteliğindedir.

"Creazione di Adamo" ( Adem'in Yaratılışı ) tablosu

İnsana, ışığı - bilgiyi verenin şeytan olduğu mesajını telkin eden tüm bu sahnelerin yegane amacı ilah addedilmesi gerekenin şeytan olduğu mesajının kitlelerin bilinçaltına telkin edilmesidir. Zira, kadim plan olan ve 2019 yılından itibaren, her şeyin sıfırlanmasını ( din dahil ) öngören Great Reset ( Büyük Sıfırlama ) operasyonu vasıtası ile hızlandırılan Tek Dünya Devleti projesi kapsamında küresel dinin satanizm olması planlanmaktadır.

Ayrıca bkz.



https://kuranilmi.blogspot.com/2020/05/katardaki-monolitler-ve-11.html

1 yorum: