İmkânlar ölçüsünde, gereken tepkiyi ve mücadeleyi vermek koşuluyla maruz kalınan adaletsizliği, zulmü ve zorbalığı ruhsal tekâmül vasıtası addedebilmek, bunların sebep olduğu olumsuzlukları ve yoksunlukları müjde, mutluluk unsuru olarak görebilmek imanda yüksek derecelere ulaşabilmiş olmayı gerektirmektedir. Bu dereceye ulaşabilmenin yegane yolu da yaratılış mekanizmasına geniş ve bütüncül açıdan bakabilmek, korku ve üzüntü frekanslarından uzaklaşabilmektir. Yazıya ve dile kolay olan bu husus ancak ve ancak Allahu Teala'nın bahsedeceği ilim, kalbi basiret ve sabır ile mümkün olabilir. Dolayısıyla insanların, dualarında Rab'lerinden öncelikli olarak dileyecekleri nimetler basiret, idrak ve sabır olmalıdır.
Kur'an'da ve İncil'de bu hususa ilişkin çok açık ayetler bulunmaktadır.
2/155 Ve kesinlikle sizi, korkudan, açlıktan, malların, nefislerin ve meyvelerin, ürünlerin noksanlığından gibi şeylerle sınayacağız. Sabredenleri müjdele.
2/216 Savaş üzerinize yazıldı. O size hoş olmayandır, zorlanmadır. Ve ola ki siz bir şeyi istemezsiniz, bir şeyden hoşlanmazsınız, o size hayırlı olabilir. Ola ki siz bir şeyi seversiniz, o size kötü olabilir. Allah bilir de sizler bilmezsiniz.
41/30 Kesinlikle O "Rab’bimiz Allah' tır." diyenlere, sonra doğru olanlara, "KORKMAYIN VE HÜZÜNLENMEYİN. Vaad edilmiş olduğunuz cennet ile müjdelenip sevinin." diye onların üzerine melekler inerler.
57/23 O size kaybettirdiğine, yitirttiğine üzülmeyesiniz. O size verdiğinden dolayı da ferahlayıp sevinmeyesiniz. Allah şımaranların, övünenlerin hiçbirini sevmez.
İncil'de yer alan aşağıdaki ayetler, kaba madde planı dünya hayatındaki maddi olumsuzlukların ruhsal plan olan uhrevi hayattaki huzurun ve mutluluğun müjdecisi olduğuna işaret etmektedir.
42-Luke-6-20 İsa, gözlerini öğrencilerine çevirerek şöyle dedi: "Ne mutlu size, ey yoksullar! Çünkü Tanrı'nın Egemenliği sizindir.
42-Luke-6-22 İnsanoğlu'na ( Mesih İsa'ya ) bağlılığınız yüzünden İnsanlar sizden nefret ettikleri, Sizi toplum dışı edip aşağıladıkları Ve adınızı kötüleyip sizi reddettikleri zaman Ne mutlu size!
60-1 Peter-3-14 Doğruluk uğruna acı çekseniz bile, ne mutlu size! İnsanların "korktuğundan korkmayın, ürkmeyin."
60-1 Peter-4-14 Mesih'in adından ötürü hakarete uğrarsanız, ne mutlu size! Çünkü Tanrı'nın yüce Ruhu üzerinizde bulunuyor.
Dolayısıyla ilk algıda rahatsız edici gibi görünse de inananların ruhsal tekâmülü için gerekli olan musibetlerin ve olumsuz algılanan olayların çoğu Rab'bin rızası ve izniyle şeytanlar tarafından gerçekleştirilmektedir. Ancak, insanların mutsuzluğundan mutluluk duyan bu şeytanlar kurguladıkları musibet tuzaklarıyla kendilerine menfaat sağladıklarını düşünürlerken esasen kendilerini helake, mağdur ettiklerini zannettikleri insanları da tekâmüle sevkettiklerini farkedememektedirler. İşte bu nedenle ayetlerde "Allah'ın tuzağının daha büyük, en büyük olduğu" bildirilmektedir.
Yukarıdaki durum çerçevesinde şöyle bir yanlış düşünsel yaklaşımın oluşma potansiyeli bulunmaktadır. "Madem şeytanlar yaptıklarıyla inananların tekâmülüne vasıta oluyorlar o halde nihayetinde onlar iyilik yapmış olmuyorlar mı?" Bu noktada hatırlanması gereken en önemli husus iyi veya kötü olarak algılanan her şeyi Allahu Teala'nın, yarattığı varlıkları vasıta kılmak suretiyle gerçekleştirdiğidir. Ancak varlıklar faaliyetlerini, etkisi altında oldukları frekans tesirlerinin niteliğine göre iyi veya kötü niyetli olarak gerçekleştirmektedirler. Bu nedenle inananların, her şeyin Allah'tan olduğunu bilmeleri ancak iyi veya kötü davranışa gereken tepkiyi ve mücadeleyi de vermeleri gerekmektedir. Bu nedenledir ki ayetlerde "Savaş üzerinize yazıldı." ve "Şeytan size apaçık düşmandır." ifadeleri yer almaktadır.
No comments:
Post a Comment