İlahi kozmik bilgiler daimi olarak varlıkların eirişimine açık halde onların etrafını sarmaktadır. Bu sonsuz bilgiye spiritüalizmde "Akaşa Kayıtları" adı verilmektedir. ( Akaşa Kayıtları hususu evvelki bölümlerde detaylı olarak incelenmişti. )
"İlim sahibi" veya "İlim verilen" olarak anılan varlıklar, çevrelerini saran kozmik bilgileri algılama yetisine erişmiş olan varlıklardır. Allahü Teala'nın, liyakatleri hususunda razı olması sonucunda Vazifeli Varlıklar ( Melekler ) tarafından bilgiye erişim yeteneği açığa çıkarılan varlıkların en büyük sorumluluğu ve vazifesi bu bilgileri yaymak, çevrelerindeki diğer varlıklara aktarmak ve onları da ilimde, bilgide kendileriyle eşit seviyeye taşımak ve böylelikle "Ünitenin / Kolektif Bilincin" tesisi yolunda gayret göstermektir. İşte yaratılıştan bu yana haberciler ( peygamberler ) ve alimler her türlü zulüme, acıya ve adaletsizliğe katlanmak suretiyle sürekli olarak bu vazifeyi icra etmeye çalışmışlardır. "Paylaşılmayan, aktarılmayan bilgi" ancak şeytanların planlarına hizmet eder. Zira dünyayı bir hapishaneye, bir ıstıraphaneye çeviren küresel satanist elit kulak hırsızı cinler kanalıyla edinebildiği ilahi kozmik bilgileri ve kutsal kitaplardaki bilgilerin batıni içeriklerini toplumlardan gizlemekte ve bu bilgileri onları aldatmak, sömürmek ve köleleştirmek için bir araç olarak kullanmaktadırlar.
"Bilginin gizlenmemesi" hususu Kur'an'da muhtelif ayetlerde bildirilmektedir.
2/42 - Ve la telbisül hakka bil batılı ve tektümül hakka ve entüm ta'lemun ( Ve gerçeği batıl ile örtmeyin ve bile bile gerçeği gizlemeyin. )
2/101 - Ve lemma caehüm rasulün min ındillahi müsaddikun li ma meahüm nebeze ferıkun minellezine utül kitab kitabellahi verae zuhurihim ke ennehüm la ya'lemun ( Ve Allah’ ın indinden onlara, onlarla birlikte olanı doğrulayıcı olarak resul geldiğinde, o kitap verilenlerden bir kısmı sanki kesinlikle onlar bilmiyorlarmış gibi Allah’ ın kitabını sırtlarının arkasına attılar. )
2/101 - Ve lemma caehüm rasulün min ındillahi müsaddikun li ma meahüm nebeze ferıkun minellezine utül kitab kitabellahi verae zuhurihim ke ennehüm la ya'lemun ( Ve Allah’ ın indinden onlara, onlarla birlikte olanı doğrulayıcı olarak resul geldiğinde, o kitap verilenlerden bir kısmı sanki kesinlikle onlar bilmiyorlarmış gibi Allah’ ın kitabını sırtlarının arkasına attılar. )
3/71 - Ya ehlel kitabi lime telbisunel hakka bil batıli ve tektümunel hakka ve entüm ta'lemun ( Ey kitap sahipleri, neden gerçeği batıl ile örtersiniz de gerçeği bile bile gizlersiniz? )
No comments:
Post a Comment