Allahü Teala, kurduğu ilahi nizamı çerçevesinde, inanan kullarının gerçeği fark ve idrak ederek tekamül etmelerini ve aldatıcı dünya hayatında zorluk, sıkıntı, üzüntü, ıstırap olarak algıladıkları durumlar ve olaylar karşısında sabır gösterebilmelerini sağlamak amcıyla onları sürekli olarak bu durum ve olaylara maruz bırakarak hem sınadığını hem de eğittiğini Al'i İmran suresinin 153. ayetinde şöyle bildirmektedir.
3/153 - İz tus'ıdune ve la telvune ala ehadin ver rasulü yed'uküm fı uhraküm fe esabeküm ğammen bi ğammin li keyla tahzenu ala ma fateküm ve la ma esabeküm vallahü habırun bima ta'melun ( Zamanında, resul sizi arkanızdan çağırırken uzaklaşıyordunuz ve hiçbir kimseye yüz çevirmiyordunuz. Böylece, o kaybedip yitirdiklerinize ve o size isabet edene hüzünlenmemeniz için size gam üstüne gam isabet etti. Allah ne yaptığınızdan haberdardır. )
Ayette resul ile birlikte doğruluk uğrunda mücadele etme hususunda tereddüt, korku ve hüzün içinde olanların idraki olarak gelişebilmeleri için "gam üstüne gam" ( sürekli zorluk ve sıkıntı ) ile sınandıkları ve eğitildikleri bildirilmektedir.
Kur'an'da "La tehaf ve la tahzen" ( Korkmayın ve hüzünlenmeyin ) ifadesi 17 ( 1+7 = 8* )kere tekrarlanmaktadır. Bu ifade inanan, doğruluktan ayrılmayan ve tekamül yolunda olanların, kaba madde alemi olan dünyada vuku bulacak her türlü olumsuz olaydan etkilenmeyeceklerinin açık bildirisidir. Bazı örnek ayetler aşağıdadır. ( * 8 sayısı yeni döngü başlangıcının ve üst plana geçişin nümerolojik sembolüdür. )
2/38 - Kulnehbitu minha cemia fe imma ye'tiyenneküm minnı hüden fe men tebia hüdaye fe la havfün aleyhim ve la hüm yahzenun ( "Oradan topluca inin. Eğer benden size kesinlikle yönlendirme gelirse, artık kimler yönlendirmeme tabi olurlarsa, artık onların üzerine korku yoktur. Onlar hüzünlenmezler." dedik. )
2/277 - İnnellezine amenu ve amilus salihati ve ekamüs salate ve atevüz zekate lehüm ecruhüm ınde rabbihim ve la havfün aleyhim ve la hüm yahzenun ( O inananlara, iyilikler yapanlara, duaya kalkanlara, zekatı verenlere, Rab’lerinin indinde onlara kesinlikle ödülleri vardır. Onlara korku yoktur ve onlar hüzünlenmezler. )
39/61 - Ve yüneccillahüllezınettekav bi mefazetihim la yemessühümüs suü ve la hüm yahzenun ( Ve Allah o sakınanları başarılarından dolayı kurtarır. Onlara kötülük dokunmaz ve onlar hüzünlenmezler. )
41/30 - İnnellezine kalu rabbünellahü sümmestekamu tetenezzelü aleyhimül melaiketü en la tehafu ve la tahzenu ve ebşiru bil cennetilletı küntüm tuadun ( Kesinlikle O "Rab’bimiz Allah' tır." diyenlere, sonra doğru olanlara, "Korkmayın ve hüzünlenmeyin. Vaad edilmiş olduğunuz cennet ile müjdelenip sevinin." diye onların üzerine melekler inerler. )
"Korku ve hüzün ortamı yaratmak, korkutmak ve hüzünlendirmek" insanları Allah yolundan saptırıp köleleştirmek isteyen şeytanların yegane yöntemidir. Zira korku ve hüzün düşük frekanslı olgular olup yüksek frekans gerektiren ruhsal tekâmülün önündeki en büyük engellerdir. Esas itibarıyla, bu şeytanlar insanlığın yükselerek tekamül etmesinden ve dünya hayatında kurdukları bu korku ve kontrol sisteminin çökmesinden büyük korku duymaktadırlar.
"Korku ve hüzün ortamı yaratmak, korkutmak ve hüzünlendirmek" insanları Allah yolundan saptırıp köleleştirmek isteyen şeytanların yegane yöntemidir. Zira korku ve hüzün düşük frekanslı olgular olup yüksek frekans gerektiren ruhsal tekâmülün önündeki en büyük engellerdir. Esas itibarıyla, bu şeytanlar insanlığın yükselerek tekamül etmesinden ve dünya hayatında kurdukları bu korku ve kontrol sisteminin çökmesinden büyük korku duymaktadırlar.
No comments:
Post a Comment