Yaratılışta Allah'ın kelamı / kelimeleri ile tezahür eden üç varlık kategorisi bulunduğuna evvelki bölümlerde değinilmişti.
1- Kelime
2- Ruh
3- Madde ( Süptil*, Yarı Süptil, Kaba ) * Süptil Varlık ( Öz Varlık ), Ruhun madde alemi olan kainattaki temsilcisi ve kaba madde ( beden ) ile birleşerek insanı oluşturan varlıktır.
Görüleceği üzere her şeyin özü "Kelime"'dir. Kelime olmadan yaratılışın tezahür edemeyeceği, gerçekleşemeyeceği ayetle sabittir.
8/7 - .... ve yürıdüllahü en yühıkkal hakka bi KELİMATİHI ve yaktaa dabiral kafirın
( ..... Allah gerçeği KELİMELERİ ile gerçekleştirmek ve inkarcıların arkasını kesmek istiyordu. )
9/40 ... KELİMETüllahi hiyel ulya vallahü azızün hakım
( ... Allah' ın KELİMESİ, yüce olan O'dur. Allah yücedir hakimdir. )
10/82 - Ve yühıkkallahül hakka bi KELİMATİhı ve lev kerihel mücrimun
( Ve suçlular hoşlanmasalar da, Allah gerçeği KELİMELERİ ile gerçekleştirir. )
Bu bağlamda özü kelime olan Ruh'un gıdası, Öz Varlık'ın maddi tezahürü olan insanın etkileşime girdiği maddi olgular ( et, ot ) değil kelimelerdir. Yani insan aslında Allah'ın kelimeleri ile doyar, tatmin olur.
Aşağıdaki Kur'an, Tevrat ve İncil ayetleri bu hususu açıkça bildirmektedir.
13/28 - Ellezine amenu ve tatmeinü kulubühüm bi ZİKRillah e la bi zikrillahi tatmeinül kulub
( Onlar inanırlar ve kalpleri, Allah' ın HATIRLANMASI ile tatmin olur. İyi bilin ki, kalpler Allah' ın hatırlanması ile tatmin olur. )
Tevrat 5 Deuteronomy 8-3 Sizi aç bırakarak sıkıntıya soktu. Sonra sizin de atalarınızın da bilmediği man ile sizi doyurdu. İNSANIN yalnız ekmekle yaşamadığını, RAB'BİN AĞZINDAN ÇIKAN HER KELİMEYLE YAŞADIĞINI size öğretmek için yaptı bunu.
İncil 40 Matta 4-3 O zaman Ayartıcı yaklaşıp, "Tanrı'nın Oğlu'ysan, söyle şu taşlar ekmek olsun" dedi.
40 Matta 4-4 İsa ona şu karşılığı verdi: "'İnsan yalnız ekmekle yaşamaz, TANRI'NIN AĞZINDAN ÇIKAN HER KELİMEYLE YAŞAR." diye yazılmıştır."
İncil'de "Suyun", sonsuz yaşamın kaynağı ve gıdası olan ilahi kozmik bilgi olduğu Mesih İsa'nın şu sözleriyle bildirilmektedir.
43 John 4-13 İsa şöyle yanıt verdi: "Bu SUdan her içen yine susayacak.
43 John 4-14 Oysa benim vereceğim sudan içen sonsuza dek susamaz. Benim vereceğim SU, içende SONSUZ YAŞAM için fışkıran bir pınar olacak."
43 John 4-31 Bu arada öğrencileriO'na, "Rabbî, YEMEK YE!" diye rica ediyorlardı.
43 John 4-32 Ama İsa, "Benim, sizin BİLMEDİĞİNİZ BİR YİYECEĞİM var" dedi.
43 John 4-33 Öğrenciler birbirlerine, "Acaba biri O'na yiyecek mi getirdi?" diye sordular.
43 John 4-34 İsa, "BENİM YEMEĞİM, beni gönderenin isteğini yerine getirmek ve O'NUN İŞİNİ TAMAMLAMAKTIR"* dedi.
( * Ayetteki "Tamamlamak" kelimesi, Kur'an'ın Hud suresinin 11/119 kodlu ayetinde de bildirilen, varlıklar arasındaki hükmün yani Rab'bin kelimesinin tamamlanmasıdır. Mesih İsa, Rab'bin kelimesiyle doyduğunu bu vesileyle ifade etmiştir.
11/119 - İlla men rahıme rabbük ve li zalike halekahüm ve TEMMET KELİMETÜ RABBİKE le emleenne cehenneme minel cinneti ven nasi ecmeın
( Rab’binin merhamet ettikleri hariç. Onları bunun için yarattı. RAB'BİNİN "Ben cehennemi cinlerden ve insanlardan topluca, tamamen dolduracağım." KELİMESİ TAMAMLANDI. ) )
"Tune" ( İng.), "Ton" * Alm. ) "Ses tınısı / Ses vurgusu / Ses ayarı" anlamlarına gelen kelimelerdir. "TONation" ( İng ), "BeTONung" ( Alm. ) kelimeleri "Ses Tonlaması / Vurgulama" anlamlarına gelmektedir. Maddenin ağırlık birimlerinden olan "Ton" kelimesinin "Ses" ile ilintili olması maddenin de özünün ses yani kelime olduğu ve herşeyin "Kelime" olduğu gerçeğini teyid etmektedir. Zira ayetlerle de sabit olduğu üzere yaratılış Rab'bin "Kun" ( Ol! ) kelimesiyle / sesiyle tezahür etmiştir. ( "Müzik ruhun gıdasıdır." söylemi bu bağlamda önemli anlam içermektedir. )
Ayrıca TIN / TINI = Ayırt edici SES. Bir cismin titreşiminden çıkan sesi, başka nitelikteki bir cisimden aynı yükseklikte olarak çıkan SESten ayırt ettiren özellik. Ses frekansı, Ses Titreşimi olarak da anılmakta olup, "Titreşim" kelimesindeki Tİ kökünün TIYN kelimesi ile ilintisi bulunmaktadır. Arapçada Titreşim anlamına gelen "İhTİzaz" kelimesi ve ince yani yüksek frekanstaki ses anlamına gelen "Tiz" kelimesi de birbirleriyle ilintilidir. Ayrıca nota sistemindeki 7. ve en ince nota olan Sİ notası batı dillerinde Tİ olarak telafuz edilir. Kulak ÇINlaması hastalığının adı da "TİNNİtus"'tur. )
6/2 - Hüvellezi halekaküm min TIYNİn sümme kada ecela ve ecelüm müsemmen ındehu sümme entüm temterun
( Sizi ÇAMURdan / SES FREKANSINDAN yaratan, sonra da vadelendiren O'dur. Belirlenen vade O’nun indindedir. Sonra siz şüphe ediyorsunuz. )
"Aura"nın yani "Işığın", Ruhun madde alemi olan kainattaki temsilcisi Öz Varlık'ın tezahürü olduğu bilinmektedir. Aşikardır ki söz konusu "Aura" ( Işık ) da bir kelimedir. Tevrat'ın ilk ayetlerinde yer alan ve Rab'bin kelamını içeren "Işık olsun." emri bu hususa çok açık bir delil niteliğindedir.
1-Genesis-1-3 Ve Tanrı, "IŞIK olsun" DEDİ ve IŞIK oldu.
Bu nedenle, tüm ilimlerin kaynağı ve yaratılışın kelimesel ve sayısal kodlarını içeren kutsal kitapları ve her alandaki bilimsel kaynakları incelemek, kelimeler ve anlamları üzerinde araştırmalar yaparak bilgi seviyesini yükseltmek insanların yegâne uğraşı ve tatmin unsuru olmalıdır.
Varlıkların, yaşam için muhtaç oldukları yegane gıdanın* “ilahi ve yönlendirici kozmik bilgiler” yani “kelimeler” olduğunu “SU” sembolizmi ( teşbihi ) ile teyid eden Kur’an ayetleri Bakara suresinin 60. Ve 61. ayetleridir. ( *Suyun varlıklar için temel gıda olması ayetlerdeki zahiri anlamın, suyun ilahi ve kozmik bilgiler olması ise batıni anlamın tezahürüdür. )
2/60 - Ve izisteska musa li kavmihı fe kulnadrib bi asakel hacer fenfecerat minhüsneta aşrate ayna kad alime küllü ünasin meşrabehüm külu veşrabu min rizkıllahi ve la ta'sev fil erdı müfsidın
( Ve zamanında MUSA KAVMİ İÇİN SU İSTEDİ de "ASAN İLE TAŞA VUR." dedik. BÖYLECE ONDAN ONİKİ PINAR FIŞKIRIP AKTI. Tüm insanlar içecekleri yeri bildiler. Allah' ın rızıklarından yiyin ve için. Yerde bozgun yaparak asileşmeyin. )
2/61 - Ve iz kultüm YA MUSA LEN NASBİRU ALA TAAMİN VAHIDİN fed'u lena rabbeke yuhric lena min ma tünbitül erdu min bakliha ve kıssaiha ve fumiha ve adesiha ve besaliha kale E TESTEBDİLUNELLEZİ HÜVE EDNA BİLLEZİ HÜVE HAYR ihbitu mısran fe inne leküm ma seeltüm ve duribet aleyhimüz zilletü vel meskenetü ve bau bi ğadabin minellah zalike bi ennehüm kanu yekfürune bi ayatillahi ve yaktülunen nebiyyıne bi ğayril hakk zalike bima asav ve kanu ya'tedun
( Ve zamanında "EY MUSA TEK YİYECEĞE ASLA SABRETMEYECEĞİZ. Haydi bize Rab’bini çağır ki bize o yerin bitirip yetiştirdiği bakliyatından ve kabağından ve sarmısağından ve mercimeğinden ve soğanından versin." dediniz. "O ALÇAK OLANI O HAYIRLI OLANLA DEĞİŞMEYİ Mİ İSTERSİNİZ? Ülkede konaklayın. O sual ettiğiniz kesinlikle sizedir." dedi. Üzerlerine zillet ve yoksulluk vuruldu. Allah’tan öfkeye maruz kaldılar. Bu, kesinlikle onların Allah’ ın ayetlerini inkar etmiş olmalarından ve habercileri haksızca öldürmelerindendir. Bu, o asiliklerinden ve hududu aşmış olmalarındandır. )
Tamamen sembolik kelimelerden oluşan bu ayetlerde Hz. Musa’nın, halkını / kavmini yönlendirmek için su ( ilahi ve yönlendirici kozmik bilgiler ) talep ettiği, bunun üzerine asa ile taşa vurunca suların aktığı ( bir portalın açılması ve kozmik bilgi akışı ) bildirilmektedir. Kavminin “Tek yiyeceğe ( ilahi ve yönlendirici kozmik bilgiler ) sabretmeyeceğiz.” Şeklindeki isyan cümlesi ise “Biz bu bilgileri istemiyoruz. Bize maddi menfaat sağlayacak olan maddeleri getir.” anlamını taşımaktadır. 2/61 kodlu ayette geçen bakliyat, kabak, soğan vb. kelimeleri maddi ve dünyevi menfaatleri sembolize etmektedir.
Asa ile portalın açılması ve kozmik bilgilerin ( su ) akışının konu edildiği ayetin kodunun ( 2/60 ) nümerolojik değeri “8” ( 2+6+0 = 8 ) olmaktadır. Bilindiği üzere 8 sayısı yeni döngü başlangıcının nümerolojik sembolüdür.
Hz. Musa’nın kavminin isyan etmesini konu alan ayetin kodunun ( 2/61 ) nümerolojik değeri ise “9” ( 2+6+1 = 9 ) olmaktadır. Bilindiği üzere 9 sayısı okült satanizmde 6 sayısının tersi olmak üzere negatif enerjiyi yani Allah’ı, O’nun nimetlerini, doğruluğu ve iyiliği reddetmeyi sembolize etmektedir.
İlahi ve yönlendirici kozmik bilgiler ile doymak yani "Kelimeler ile doymak" / "Kelimeleri YEMEK" teşbihi Tevrat'ın aşağıdaki ayetlerinde de yer almaktadır. Ayetlerin ait olduğu Ezekiel suresinin numarasının 26 olması da "8" ( 2+6 = 8 ) nümerolojisi açısından dikkat çekmektedir. )
26 Ezekiel 3-1 Bana, "EY İNSANOĞLU, SANA VERİLENİ YE. BU TOMARI YEDİKTEN sonra git, İsrail halkına seslen" dedi.
26 Ezekiel 3-2 Böylece ağzımı açtım, YEMEM için tomarı bana verdi.
26 Ezekiel 3-3 Bana, "EY İNSANOĞLU, SANA VERDİĞİM TOMARI YE, mideni onunla doldur" dedi. Bunun üzerine TOMARI YEDİM. Bal gibi tatlı geldi bana.
26 Ezekiel 3-4 Sonra şöyle dedi: "Ey insanoğlu, İsrail halkına git, onlara SÖZLERİMİ ilet.
No comments:
Post a Comment