21 Temmuz 2024 Pazar

Vicdanın yoksa Kitabın olsa ne olur...

VCD kökünden olan "Vicdan" kelimesi aşağıdaki anlamları temsil etmektedir.

- İnsanın kalbine kodlanmış olan, iyiyi kötüden ayırabilme, iyilik etmekten mutluluk, kötülükten elem duyma yetisi 

- Bir şeyi bir halde görme, bulma

- Duyma, duygu

- İnanç

- Şuur ( Bilinç )

- Sırrı ve gerçeği bilmek

- Din, Haysiyet

Yukarıdaki tanımlamalar genel itibarıyla incelendiğinde  "Vicdan"'ın, insanın yaratılışı esnasında "kalbine" kodlanmış, yazılmış yani onda zaten var olan bir rehber, bir yönlendirici, bir kitap olduğu görülmektedir.

"Vecede" ( Bulmak ) ve "Vucud" ( Bulunma, Oluşma, Oluşmuş olma ) kelimeleri de ortak VCD kökündendirler. Bu kelimelerin anlamları dikkate alındığında, "Vicdan"ın, insanın bulması, keşfetmesi gereken bir veri tabanı, bir bilgi hazinesi olduğu gerçeği de ortaya çıkmaktadır.

Kur'an'da yer alan "Kitabın kalbe indirildiği" bilgisi ve ayetlerde sıkça tekrarlanan "Hatırlamaz mısınız?" ( E fe la tezekkerun ) sorusu da vicdan olgusuna işaret niteliğindedir. Zira vicdana, zaten vicdanda kayıtlı olan bir bilgi indirildiğinde, otomatik olarak "hatırlama" eylemi tezahür eder. Hatırlama eylemi, zihinde pasif konumdaki bir bilginin aktive edilmesinden ibarettir.

26/193 Nezele bihir ruhul emin

( Onu ( Kitabı ) güvenilir ruh indirdi. )

26/194 ALA KALBİKE li tekune minel munzirin

( Uyarıcılardan olman için SENİN KALBİNE, )

45/23 E fe raeyte men ittehaze ilahehu hevahu ve edallehullahu ala ilmin ve HATEME ala sem'ihi ve KALBİHİ ve ceale ala besarihi ğişaveh fe men yehdihi min ba'dillah E FE LA TEZEKKERUN

( Hevesini ilahı edinen kimseyi görmez misin? Allah onu ilim üzerine saptırır. Kulağının ve KALBİNİN ÜZERİNE MÜHÜR BASAR. Gözünün üzerine perde oluşturur. Artık Allah’tan sonra onu kim yönlendirebilir? O halde hatırlamaz mısınız? )

2/74 Summe KASET KULUBUKUM min ba'di zalike FE HİYE KEL HİCARAT EV EŞEDDU KASVEH ...

( Sonra, bunun ardından KALPLERİNİZ KATILAŞTI da ONUN KATILIĞI O TAŞLAR GİBİDİR VEYA DAHA ŞİDDETLİDİR. ... )

Ruh, Bilinç, Vicdan kavramlarının kaba madde planı dünyadaki ( cehennem ) temsili tezahürü "Kalp"'tir. "Kalb" kelimesi "Kalebe" ( Çevirmek, Döndürmek, Halden hale geçirmek, Değiştirmek ) fiilinin isim halidir. Vücudun merkezi konumundaki bu organ sistol ve diastolden yani kasılma ve genişlemeden oluşan düal bir hareket formatına haizdir ki "Kalb" ismini almasının sebebi de budur.

Konuşma dilinde kötü karakteri tasvir için kullanılan "Vicdansız", "Kalpsiz", "Taş Kalpli" gibi ifadeler de, ayetlerle uyumlu olarak bu durumu teyid etmektedir.

Esasen "Akıl" vasıtasıyla idrak edilen "Sevgi" olgusunun sembolünün "Kalp" olması da konu bağlamında önem arzetmektedir. Hacc suresinin 46. ayeti bu hususa işaret etmektedir.

22/46 E fe lem yesiru fil erdi fe tekune lehum KULUBUN YA'KİLUNE BİHA ev azanun yesmeune biha fe inneha la ta'mel ebsaru ve lakin ta'mel kulubulleti fis sudur

( O halde yerde gezmiyorlar mı? ONU AKIL ETMEYE KALPLERİ veya onu duymaya kulakları olsun. Kesinlikle gözler kör olmaz ve lakin göğüslerin içindeki o kalpler kör olur.  )

Tevrat'ın aşağıdaki ayetlerinde, kutsal kitapların, iyi ahlak ve inanç konusunda "hatırlatma"* işlevi gördükleri bildirilmektedir. Bir başka deyişle, vicdan mekanizması aktif olan yani kalplerinde mühür bulunmayanların, kitaplara erişme imkanları olmasa bile zaten inancın, dinin gereğini yapacakları bildirilmektedir.

* Kur'an'ın, ayetlerde "Zikr" ( Hatırlatma ) olarak anılmasının sebebi de budur.

45-Romans-2-14 KUTSAL YASA'DAN YOKSUN OLANLAR YASA'NIN GEREKLERİNİ KENDİLİKLERİNDEN YAPTIKÇA, Yasa'dan habersiz olsalar bile kendi yasalarını koymuş olurlar. 

45-Romans-2-15 Böylelikle KUTSAL YASA'NIN gerektirdiklerinin KALPLERİNDE YAZILI OLDUĞUNU GÖSTERİRLER. VİCDANLARI BUNA TANIKLIK EDER. Düşünceleriyse onları ya suçlar ya da savunur. 

Aşağıdaki Tevrat ayetlerinde de kitap ehli olmalarına ve kitap ayetlerini insanlara öğütlemelerine rağmen özlerinde inkarcı olan münafıklara, müşriklere yani "Vicdansızlar"a değinilmektedir.

45-Romans-2-19 Kutsal Yasa'da bilginin ve gerçeğin özüne kavuşmuş olarak körlerin kılavuzu, karanlıkta kalanların ışığı,  

45-Romans-2-20 akılsızların eğiticisi, çocukların öğretmeni olduğuna inanmışsın. 

45-Romans-2-21 Öyleyse başkasına öğretirken, kendine de öğretmez misin? Çalmamayı öğütlerken, çalar mısın? 

45-Romans-2-22 "Zina etmeyin" derken, zina eder misin? Putlardan tiksinirken, tapınakları yağmalar mısın?

45-Romans-2-23 Kutsal Yasa'yla övünürken, Yasa'ya karşı gelerek Tanrı'yı aşağılar mısın? 

Yukarıdaki Tevrat ayetlerindeki mesaj Kur'an'ın aşağıdaki ayetlerinde de tezahür etmektedir 

2/44 E T'EMURUNEN NASE BİL BİRRİ VE TENSEVNE ENFUSEKUM ve entum tetlunel kitab e fe la ta'kilun

( Kitabı okuduğunuz halde, İNSANLARA İYİLİĞİ EMREDERSİNİZ DE NEFİSLERİNİZİ / KENDİNİZİ UNUTUR NUSUNUZ? O halde akıl etmez misiniz? )

53/32 Ellezine yectenibune kebairal ismi vel fevahişe illel lemem inne rabbeke vasiul mağfirah huve a'lemu bikum iz enşeekum minel erdi ve iz entum ecinnetun fi butuni ummehatikum FE LA TUZEKKU ENFUSEKUM huve a'lemu bi men itteka

( Onlar günahın büyüklerinden ve ahlaksızlıklardan, küçük günahlar haricinde, kaçınırlar. Kesinlikle Rab’binin affı geniştir. Sizi yerden inşa ettiği zamanı ve sizin annelerinizin karınlarında ceninler olduğunuz zamanı O bilir. O HALDE NEFİSLERİNİZİ TEMİZE ÇIKARMAYIN. O sakınan kimseyi bilir. )

Ayrıca bkz.

https://kuranilmi.blogspot.com/2023/09/gercegin-kalbi-batln-beyni.html?m=1

https://kuranilmi.blogspot.com/2023/09/kalp-ve-beyin.html?m=1

https://kuranilmi.blogspot.com/2020/10/kalp-ruh-beyin-nefs.html?m=1

https://kuranilmi.blogspot.com/2020/07/akleden-kalp-mana-ve-maneviyat.html

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder