Neden ?
Çünkü
şeytanların gasp yöntemiyle ele geçirdikleri dünyada kurdukları sömürü,
istismar ve adaletsizlik sistemi yani şeytanın egemenliği bunu gerektirir.
Orada doğrulara, doğru söyleyenlere, doğru iş yapanlara yer yoktur. Yanlış ve
kötü olan inkarcı satanistlerin doğrularıdır. Oysa ki gerçek doğruluk, göksel
egemenliğin ürünü ve inananların temel yaşam kaynağıdır. Doğruyu söyleyen
alimlerin ve habercilerin dünya hayatındaki karşılığı alaya alınma, yalanlanma,
kovulma, acı çekme ve öldürülme olmuştur. İlgili bazı ayetler aşağıdaki
gibidir.
6/5 - Fe kad kezzebu bil hakkı lemma
caehüm fe sevfe ye'tıhim enbaü ma kanu bihı yestehziun ( Gerçek kendilerine geldiğinde onu
yalanladılar. Artık o alay ettiklerinin haberi yakında onlara gelecektir. )
7/146 - Seasrifü an ayatiyellezine
yetekebberune fil erdı bi ğayril hakk ve in yerav külle ayetin la yü'minu biha
ve in yerav sebıler rüşdi la yettehızuhü sebıla ve in yerav sebılel ğayyi
yettehızuhü sebıla zalike bi ennehüm kezzebu bi ayatina ve kanu anha
ğafilın ( Yerde
haksızca kibirlenenleri ayetlerimden men edeceğim, uzaklaştıracağım. Onlar
bütün ayetleri görseler dahi onlara inanmazlar. Eğer doğru yolu görürlerse
onu yol edinmezler. Eğer yanlış yolu görürlerse onu yol edinirler. Bu
kesinlikle onların ayetlerimizi yalanlamalarından ve onlardan habersiz
olmalarındandır. )
2/91 - Ve iza kıle lehüm aminu bima
enzelellahü kalu nü'minü bima ünzile aleyna ve yekfürune bima veraehu ve hüvel
hakku müsaddikan li ma meahüm kul fe
lime taktülune enbiyaellahi min kablü in küntüm mü'minın ( Ve onlara "O Allah’ ın
indirdiğine inanın." denildiğinde, "O üzerimize indirilene
inanırız." derler. Onun arkasından inkar ederler. O, onlarla birlikte
olanı doğrulayıcı olarak gerçektir. De ki: "Eğer inananlarsanız, o
halde neden önceden Allah’ ın habercilerini öldürüyordunuz." )
Kur'an ve İncil ayetlerinde "Doğruluk" kavramı aşağıdaki gibi bildirilmiştir.
Kur'an
1/6 - İhdinas sıratel mustakim ( Bizi doğru yola yönlendir. )
17/80 - Ve kul rabbi edhılnı müdhale sıdkın ve ahricnı muhrace sıdkın vec'al lı min ledünke sültanen nesıra ( Ve de ki: "Rab’bim beni gireceğim yere doğrulukla sok ve çıkacağım yerden beni doğrulukla çıkar. Benim için indinden yardımcı kuvvet oluştur." )
33/8 - Li yes'eles sadikıne an sıdkıhim ve eadde lil kafirıne azaben elıma ( Doğrulara doğruluklarından sual etmek için. İnkarcılar için elim azap hazırladı. )
33/24 - Li yecziyellahüs sadikıne bi sıdkıhim ve yüazzibel münafikıne in şae ev yetube aleyhim innellahe kane ğafurar rahıma ( Allah doğruları, doğrulukları ile karşılıklandıracağı için. Eğer dilerse, ikiyüzlülere azap eder veya onların üzerine tevbe eyler. Kesinlikle Allah affedendir merhametlidir. )
54/55 - Fi mak'adi sıdkın inde melikin muktedir ( Kudretli hükümdarın indinde, doğruluk koltukları içindedirler. ) ( Cennet tasviri )
İncil
45 Romalılar 5-18 İşte, tek bir suçun bütün insanların mahkûmiyetine yol açtığı gibi, bir doğruluk eylemi de bütün insanlara yaşam veren aklanmayı sağladı.
45 Romalılar 6-20 Sizler günahın kölesiyken doğruluktan özgürdünüz.
45 Romalılar 10-3 Tanrı'nın öngördüğü doğruluğu anlamadıkları ve kendi doğruluklarını yerleştirmeye çalıştıkları için Tanrı'nın öngördüğü doğruluğa boyun eğmediler.
45 Romalılar 14-17 Çünkü Tanrı'nın Egemenliği, yiyecek içecek sorunu değil, doğruluk, esenlik ve Kutsal Ruh'ta sevinçtir.
46 1 Korintliler 11-31 Kendimizi doğrulukla yargılasaydık, yargılanmazdık.
47 2 Korintililer 6-14 İmansızlarla aynı boyunduruğa girmeyin. Çünkü doğrulukla fesadın ne ortaklığı, ışıkla karanlığın ne paydaşlığı olabilir?
49 Efesliler 5-9 Çünkü ışığın meyvesi her iyilikte, doğrulukta ve gerçekte görülür.
53 2 Selanikliler 2-12 Öyle ki, gerçeğe inanmayan ve doğrulukdışılıktan hoşlananların hepsi yargılansın.
60 1 Peter 2-24 Bizler günah karşısında ölelim, doğruluk uğruna yaşayalım diye, günahlarımızı çarmıhta kendi bedeninde yüklendi. O'nun yaralarıyla şifa buldunuz.
60 1 Peter 3-14 Doğruluk uğruna acı çekseniz bile, ne mutlu size! İnsanların "korktuğundan korkmayın, ürkmeyin."
61 2 Peter 2-21 Çünkü doğruluk yolunu bilip de kendilerine emanet edilen kutsal buyruktan geri dönmektense, bu yolu hiç bilmemiş olmak onlar için daha iyi olurdu.
No comments:
Post a Comment