3 Kasım 2021 Çarşamba

Ars Goetia - Clavicula Salomonis 

"Ars Goetia" ( Cadılık Sanatı, Kadılık Sanatı, Hükmetme Sanatı ), kaynaklarda Hz. Süleyman tarafından yazıldığı belirtilen,  içerisinde cinlere hükmetme metodlarına ilişkin bilgiler bulunan kadim kitaptır.

Ars = Sanat 
Goetia = Goet ( Cadı ) + ia ( -lik ) = Cadılık**, Kadılık, Hükmetme

* "Suleyman" kelimesi "Selamen" ( Barışçıl ) kelimesinin fonetik deformasyona uğramış halidir.

** Türkçede yer alan "Cadı" kelimesi esasen Arapçadaki "Kadi / Kadı" ( Hükmeden ) kelimesinin bir tezahürüdür. "Goet" kelimesi de "Cadı" ve "Kadı" kelimelerinin batı dilinde farklı telaffuz edilmiş halidir. Zira ortak kökene ait farklı dillerdeki kelimelerde yer alan G, C ve K harfleri birbirlerini ikame etmektedirler. İngilizcedeki "God" ( Tanrı, İlah ) kelimesi de "Kad" kökündendir.

Ars Goetia'nın birinci bölümü "Lesser Key of Solomon" / "Clavicula Salomonis" ( Süleymanın Küçük Anahtarı / Süleyman'ın Köprücük Kemiği ) olarak bilinmektedir. "Clavicula" ( Anahtarcık, Küçük Anahtar ) kelimesi "Clav" ( Anahtar ) ve "icula" ( küçük anlamı veren ek ) kelimelerinden oluşmaktadır. ( Örnek : "Particule" ... Part ( Parça ) + icule ( -cık, küçük ) ... Parçacık / Küçük parça, "Dracula" ... Dra = Ejder + cula ( -cik, küçük ) ... Ejdercik / Küçük Ejder )

"Clavier" ( Klavye, Anahtarlık ) kelimesi "Clav" ( Anahtar ) ve "ier" ( -lik ) kelimelerinden oluşmakta olup, bilgisayarda yazı yazmak için kullanılan tuşları içeren nesneyi tanımlamaktadır. Zira "Klavye" kelimesinin İngilizcesi de "Anahtar paneli" anlamına gelen "Keyboard" kelimesidir. Fransızcadaki "Clé" ( Anahtar ) kelimesi de "Clav" kelimesinin bir tezahürüdür. Arapçadaki "Kavl" ( Söz ), "Kale" ( Söylemek ) ve "Kelime" kelimelerinin de "Clav" kelimesiyle ortak "KL" kökünden olmaları kuvvetle muhtemeldir.

"Clavicle" kelimesinin "Köprücük kemiği" anlamına gelmesi, Köprücük kemiğinin omurga ile birlikte "T" şekli oluşturması, "Ankh" sembolü ve Göbeklitepe'deki "T" şeklindeki monolitler arasında ilinti de söz konusu gibidir. Ayrıca Arapçadaki "Terakiye" ( Köprücük kemiği ) kelimesi de baş harfinin "T" olması nedeniyle dikkat çekmektedir. "Terakiye" esasen "Terk" ve "iye" ( -lik, yeri ) kelimelerinden oluşmakta ve "Terk yeri, Yükselme yeri" anlamına gelmektedir. Ve bu anlam açıkça "boyutlar arası geçiş portalını" ve "halden hale geçişi" tanımlamaktadır. Keza "Türk" kelimesi de bu bağlamda önem arzetmektedir. Anılan tüm kavramların birbirleriyle ilintili oldukları ve batinen "değişim, dönüşüm, portal açılışı, halden hale geçiş" kavramlarını temsil ettikleri sezilmektedir. Bu durum da "Anahtar" anlamının sebebini ortaya koymaktadır.

Kıyamet suresinin 26. ayetinde de "Terakiye" kelimesi vasıtasıyla "halden hale geçiş aşaması, portal açılış aşaması" tanımlanmaktadır.

75/26 Kella iza beleğatit terakiye ( Hayır, köprücük kemiğine ulaştığında, )

                                                

   
Köprücükkemiği


Ankh


Göbeklitepe'deki T şeklindeki monolitler

Kitabın içeriğinde, Hz. Süleyman'a hizmet etmiş "yetmişiki cini"** çağırmak için açıklamalar ve semboller bulunmaktadır. ( ** Kur'an'daki "Cinn" suresi de 72. suredir. 72 sayısının nümerolojik değeri de sihirin ve negatif frekansın sembolü olan "9" sayısını vermektedir. )

                                                

"The Grand Grimore" ( Büyük Grimoire / Büyük Gramer ) olarak bilinen kitap da yine cinlerle temas ve iletişim hususundaki bilgileri içermektedir. "Grimoire" kelimesi Türkçede de "Gramer" olarak yer alan "Grammaire / Grammar" kelimesinin bir tezahürüdür. "Gramer", bir dildeki yazıma, şekilselliğe, seslendirmeye ve anlamsallığa ilişkin yapısal kurallar bütününü tanımlayan kelimedir. Dolayısıyla "Grimoire" kelimesi de cinlerle temas ve iletişim ritüelleri esnasında uygulanması gereken metodları ve uyulması gereken kuralları içeren kitaptır.




Clavicula Salomonis ( Süleyman'ın Anahtarı / Köprücük Kemiği )

Kitabın kapağında yer alan "Great Clavicle of Solomon" ( Süleyman'ın Büyük Anahtarı / Süleyman'ın Büyük Köprücük Kemiği ) ifadesi "Clavicula Salomonis" olarak da zikredilmektedir. 

Hz. Süleyman'ın cinleri muhtelif işlerde kullanmak üzere buyruğuna alması daha doğrusu Allahu Teala tarafından bu imkanın kendisine bahşedilmesine ilişkin bilgiler aşağıdaki ayetlerde yer almaktadır.

21/82 Ve mineş şeyatini men yeğusune lehu ve ya'melune amelen dune zalik ve kunna lehum hafizin

( Ve şeytanlardan ona dalgıçlık yapanları ve bundan başka işler yapanları. Onlara koruyucu, gözetici olduk. )

Yukarıdaki ayette "cinler, "şeytanlar" olarak tanımlanmaktadır.

27/17 Ve huşira li suleymane cunuduhu minel cinni vel insi vet tayri fe hum yuzeun

( Ve cinlerden, insanlardan ve kuşlardan oluşan orduları, askerleri Süleyman için toplandı. Artık onlar düzenlenip hizalanıyorlardı. )

34/12 Ve li suleymaner riha ğuduvvuha şehrun ve ravahuha şehr ve erselna lehu aynel kitr ve minel cinni men ya'melu beyne yedeyhi bi izni rabbih ve men yeziğ minhum an emrina nuzikhu min azabis seir

( Ve Süleyman için rüzgar**. Onun gidişi bir aydı ve onun dönüşü bir aydı. Ona erimiş bakır pınarı gönderdik. Önünde çalışanlar Rab’binin izniyle cinlerden kimselerdi. Onlardan kim emrimizden çıkarsa, ona ateş azabından tattırırız. )

38/36 Fe sehharna lehur riha tecri bi emrihi ruhaen haysu esab

( Böylece rüzgarı onun buyruğuna verdik**. Onun emriyle, yumuşak eserek nereye isabet ederse akardı. )

** Okültizmde "Air Magic" ( Hava Sihiri ) olarak bilinen hususa değinilmekte gibidir.

38/37 Veş şeyatine kulli bennain ve ğavvas

( Ve şeytanlar ki hepsi bina yapıcı ve dalgıç.  )

Bakara suresinin 102. ayetinde de cin şeytanlarının sihir uygulamalarından, ferdi menfaat için nefislerini negatif frekansa satmalarından bahsedilmektedir.

2/102 Vettebeu ma tetluş şeyatinu ala mulki suleyman ve ma kefera suleymanu ve lakinneş şeyatine keferu yuallimunen nasas sihra ve ma unzile alel melekeyni bi babile harute ve marut ve ma yuallimani min ehadin hatta yekula innema nahnu fitnetun fe la tekfur fe yeteallemune minhuma ma yuferrikune bihi beynel mer'i ve zevcih ve ma hum bi darrine bihi min ehadin illa bi iznillah ve yeteallemune ma yedurruhum ve la yenfeuhum ve lekad alimu men işterahu ma lehu fil ahirati min halakin ve le bi'se ma şerav bihi enfusehum lev kanu ya'lemun

( Ve o Süleymanın mülkünün ve hükümdarlığının üzerine o şeytanların okuduğuna tabi oldular. Süleyman inkar etmedi ve lakin şeytanlar inkar ettiler. İnsanlara sihiri ve Babil’ de iki melek olan Harut ve Marut’ un üzerine indirileni öğretiyorlardı. "Kesinlikle biz sınavız. O halde inkar etmeyin." diyene kadar ikisi kimseye öğretmezlerdi. Onlardan erkeğin ve eşinin arasını neyin ayırdığını öğrenirlerdi. Onlar onunla Allah’ ın izni olmadıkça kimseye zarar veremezlerdi. Onlara ne zarar verebilir ne fayda vermez öğrenirlerdi. Onu satana ahirette nasip olmadığını bilirlerdi. O nefislerini sattıkları ne kötüdür. Keşke bilmiş olsalardı. )

"Clavicula Salomonis" ( Süleyman'ın Anahtarı / Süleyman'ın Köprücük Kemiği ) ifadesindeki "Clavicula" kelimesi "Köprücük Kemiği" anlamı itibarıyla Kıyamet suresinin aşağıdaki ayetlerindeki "Terakiye" ( Köprücük Kemiği ) kelimesiyle semantik uyum arzetmektedir. Zira "Clavicula" kelimesi "Anahtar" anlamında kullanılarak "Halden Hale Geçiş, Değişim, Dönüşüm, Portal Açılışı" kavramlarını temsil etmektedir. Aşağıdaki ayetlerde "Terakiye" kelimesi "Firak" ( Ayrılma ) kelimesiyle ilintilendirilmiştir.

75/26 Kella iza beleğatit terakiye
( Hayır, köprücük kemiğine ulaştığında, )

75/27 Ve kile men rakin
( Ve "Gözetip çare bulacak, tedavi edecek kimdir?" denilir. )

75/28 Ve zanne ennehul firaku
( Ve onun kesinlikle ayrılma olduğunu anlar. )

"Terakiye" kelimesi "Terak" ( Terk ) ve "iye" ( -lik, yeri ) kelimelerinden oluşmakta ve kök anlam itibarıyla "Terk Yeri, Çıkış Noktası, Portal" anlamlarını içermektedir. ( Bu bağlamda "Terakiye" kelimesiyle fonetik ve semantik anlam ilişkisi bulunan "Türkiye" kelimesi de bir "Ayrılış, Terk, Çıkış, Yükseliş" noktasını, yerini mi ifade etmektedir? Göksel yükseliş Türkiye vasıtasıyla mı gerekleşecektir? Bu sorular elbetteki ayrı araştırmaların konusu olup, evvelki bölümlerde farklı başlıklar altında incelenmiştir. )

Kur'an'daki ikinci ve son besmele Neml suresinin 30. ayetinde geçmektedir ki bu ayette "Süleyman" kelimesi de yer alır.

27/29 Kalet ya eyyuhel meleu inni ulkiye ileyye kitabun kerim

( "Ey ileri gelenler kesinlikle bana faydalı yüce kitap atılıp bırakıldı." dedi. )

27/30 İnnehu min suleymane ve innehu bismillahirrahmanirrahim

( Kesinlikle o Süleyman’ dandır. Kesinlikle o şefkatli merhametli Allah' ın ismi iledir. )

27/29 kodlu ayette, Hz. Süleyman'ın askeri olan Huhud kuşunun Sebe melikesine, Süleyman'dan bir kitap getirdiği bildirilir. Bu hangi kitaptır?! Ayrıca bu ayetin kodunda 9/11 nümerolojisi bulunmaktadır. ( 2+7 = 9 ve 2+9 = 11 )

"Eski Ahit'te Süleyman'ın öyküsü 1. Krallar kitabının ilk "11" bölümünde ve 2. Tarihler kitabının ilk "9" bölümünde anlatılır." ( Vikipedi ) ( Burada da 9/11 nümerolojisi dikkat çekmektedir. )

Krallar suresi 11. sure olup, Süleyman'dan ilk bahsedilen ayetler esasen birleşik olan 9 - 11 ayet aralığıdır. Yine 9/11 nümerolojisi tezahür etmektedir.

11 1 Krallar 1-9 Adoniya, Eyn-Rogel yakınlarında Sohelet Kayası denilen yerde davar, sığır ve besili buzağılar kurban edip bütün kardeşlerini, yani kralın oğullarını ve krala hizmet eden bütün Yahudalılar'ı çağırdı.

11 1 Krallar 1-10 Ama Peygamber Natan'ı, Benaya'yı, muhafızları ve kardeşi SÜLEYMAN'ı çağırmadı.

11 1 Krallar 1-11 Bunun üzerine Natan, SÜLEYMAN'ın annesi Bat-Şeva'ya, "Hagit oğlu Adoniya efendimiz Davut'un haberi olmadan kendini kral ilan etmiş, duymadın mı?" dedi.

Sebe suresinin aşağıdaki ayetlerinde cinlerin Hz. Süleyman için çalıştıkları bildirilmektedir.

34/12 Ve li SULEYMAN er riha ğuduvvuha şehrun ve ravahuha şehr ve erselna lehu aynel kitr ve MİNEL CİNNİ MEN YA'MELU BEYNE YEDEYHİ bi izni rabbih ve men yeziğ minhum an emrina nuzikhu min azabis seir

( Ve SÜLEYMAN için rüzgar. Onun gidişi bir aydı ve onun dönüşü bir aydı. Ona erimiş bakır pınarı gönderdik. ÖNÜNDE ÇALIŞANLAR Rab’binin izniyle CİNLERDEN KİMSELERDİ. Onlardan kim emrimizden çıkarsa, ona ateş azabından tattırırız. )

34/13 YA'MELUNE lehu ma yeşau min meharibe ve temasile ve CİFANİN KEL CEVABİ ve kudurir rasiyat i'melu ale davude şukra ve kalilun min ibadiyeş şekur

( ONA mihrablardan, timsallerden, HAVUZLAR GİBİ ÇANAKLARDAN ve sabit çömleklerden ne dilerse yaparlardı. Şükrederek çalışın Davud ailesi. Kullarımdan çok azı şükreder. )

Ayette yer alan "Havuzlar gibi çanaklar" ifadesi cinler tarafından inşa edilen "boyutlar arası geçiş portalını" temsil etmekte gibidir. Zira boyut kapısı ( Star Gate ) daima "içi su dolu çember" ile sembolize edilmektedir. Ayrıca ayetin kodunun ( 34/13 ) nümerolojik değerinin yine "11" ( 3+4+1+3 = 11 ) sayısını vermesi de konuyla uyumludur.


Enbiya suresinin 82. ve Sad suresinin 37. ayetlerinde "Cin şeytanlarının dalgıç" oldukları bildirilmektedir. Bu ifadenin çoklu anlamlarından biri de cinlerin boyut portalından geçerek farklı frekanslardan bilgi getirmeleridir.

21/82 Ve mineş ŞEYATİNİ MEN YEĞUSUNE LEHU ve ya'melune amelen dune zalik ve kunna lehum hafizin

( Ve ŞEYTANLARDAN ONA DALGIÇLIK YAPANLARI ve bundan başka işler yapanları. Onlara koruyucu, gözetici olduk. )

38/37 Veş ŞEYATİNE kulli bennain ve ĞAVVAS

( Ve ŞEYTANLAR ki hepsi bina yapıcı ve DALGIÇ. )

Cin şeytanlarının dalgıç olduklarından bahsedilen son ayetin kodunda 11 ve 111 nümerolojisi bukunmaktadır. ( 38 ... 3+8 = 11 ve 37 ... 3+7 = 10 ... 1 )







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder