25 Mayıs 2024 Cumartesi

Bilenler ve Bilmeyenler

Rab'bin tesis ettiği kozmik nizamın kodlarını, ilahi yaratılış sisteminin batini bilgilerini ( ezoterik ilmini ) yani gerçeği getirmiş olan kutsal kitaplardaki bilgileri ve sembolizmi kısmen idrak etmiş ve ilim sahibi olmuş cinler* ve insanlar varlık nüfusunun çok küçük bir zümresini oluşturmaktadırlar. Bu küçük zümre de kendi içinde Müminler ve  Müşrikler olarak ikiye ayrılmaktadır. İşte tarih boyunca insanlığı tahakküm altında tutmuş ve tutmaya devam eden zümre, kitap ilmine haiz olan ancak heveslerini ilah edinmek suretiyle ilmi gizleyen ve ilim üzerine sapmış müşrikler zümresidir. Kitleleri cehil ve sefil kılma stratejisini yürüten şirketler sahibi küresel elitler veya küresel şeytanlar olarak da anılan bu müşrikler zümresinin durumu Casiye ve Bakara surelerinin aşağıdaki ayetlerinde bildirilmektedir.

45/23 HEVESİNİ İLAHI EDİNEN KİMSEYİ GÖRMEZ MİSİN? ALLAH ONU İLİM ÜZERİNE SAPTIRIR. Kulağının ve kalbinin üzerine mühür basar. Gözünün üzerine perde oluşturur. Artık Allah’tan sonra onu kim yönlendirebilir? O halde hatırlamaz mısınız?

2/42 Ve gerçeği batıl ile örtmeyin ve BİLE BİLE GERÇEĞİ GİZLEMEYİN.

*  Farklı frekansta olan ve kaba madde frekansında görülemeyen süptil varlıklar. ( Cin = Görülmeyen, Örtülü, Kapalı, Gizli )

İnsan nüfusuna oranı çok küçük olan bu şeytani azınlığın, çoğunluğu tahakküm altında tutabilmesinin kök sebebi ise söz konusu "çoğunluğun", gerçeğe yönlendiren kitap ilmine karşı ilgisiz ve dolayısıyla da bilgisiz olmasıdır. 

23/70 "Onda cinlik var." mı diyorlar?Bilakis onlara gerçek ile geldi. ONLARIN ÇOĞUNLUĞU GERÇEK İÇİN İSTEKSİZDİRLER.

1959 yılında, deneysel spiritüalizmin öncüsü Bedri Ruhselman tarafından, üst planlardaki vazifeli varlıklardan alınan tebliğlerin derlenmesiyle oluşturulduğu belirtilen "İlahi Nizam ve Kâinat" isimli kitap, içerdiği bilgilerin Kur'an ile uyumu açısından dikkat çeken bir kaynak niteliğindedir. Örneğin kitaptan alıntı olan aşağıdaki cümleler, bu bölümün konusu olan "İlme çok küçük bir azınlığın haiz olması" bağlamında dikkat çekmektedir.

"Fakat zamanla bu idraklerin üst plâna doğru inkişafları o kadar arttı ki dinlerin, sembollerle vermiş oldukları sezgileri anlamak ve mânâlandırmak ihtiyacı insanlarda şiddetle belirdi. Bunu da bu dinlerin muvaffakiyetleri cümlesinden saymak gerekir. Bugün insanlar bu sembollerin, kendilerinde uyandırmış oldukları yüksek sezgilerin mümkün olduğu kadar açık bilgilerine susamışçasına iştiyak duymaktadırlar. Bununla beraber, bu mânâları din kitaplarının muvaffakiyetle yerleştirmiş oldukları kuvvetli sembollerin içinden ayırıp çıkarabilmeye İNSANLARIN ANCAK YÜZDE İKİSİ VEYA NİHAYET ÜÇÜ MUVAFFAK OLABİLİR."

Yukarıdaki son cümlede, kitaplardaki batıni bilgileri insan nüfusunun ancak %2'sinin veya %3'ünün bilebileceği, idrak edebileceği ifade edilmektedir.

Kur'an'da "Ekseran nasi la ya'lemun" ( İnsanların çoğunluğu bilmezler ) ifadesi ilk kez A'raf ( Yüksek mevki, Bilme ) suresinin aşağıdaki ayetinde geçmektedir.

7/187 Yes'elune (1) ke (2) an (3) el (4) saati (5) eyyane (6) mursa (7) ha (8) kul  (9) inne (10) ma (11) ilmu (12) ha (13) inde (14) rabb (15) i (16) la (17) yucelli (18) ha (19) li (20) vakti (21) ha (22) illa

(23) hu (24) sekulet (25) fi (26) el (27) semavati (28) ve (29) el (30) ard (31) la (32) te'ti (33) kum (34) illa (35) bağteh (36) yes'elune (37) ke (38) ke (39) enne (40) ke (41) hafiyyun (42) an (43) ha (44) kul (45) inne (46) ma (47) ilmu (48) ha (49) inde (50) allahi (51) ve (52) lakinne (53) EKSERA (54) EL (55) NASİ (56) LA (57) YA'LEMUN (58) 

( Sana, "Vuku bulması, karar kılınması ne zaman?" diye saati sual ediyorlar. De ki: "Onun ilmi kesinlikle Rab’bimin indindedir. Onu, O’nun haricinde vaktinde tecelli ettirecek yoktur. Göklerde ve yerde ağırdır. O size ancak ansızın gelecektir.” Kesinlikle sen onu gizleyenmişsin gibi sana sual ediyorlar. De ki: "Kesinlikle lakin İNSANLARIN ÇOĞUNLUĞU BİLMEZLER." )

Ayetteki "Eksera" ( Çoğunluk ) ve "El Nas" ( İnsanlar ) kelimelerinin sıra numaraları sırasıyla 54 ve 55'dir. Ayetteki nümerik yapıya göre, "Bilmeyen insanlar" kitlesinin oranı, ayetteki "Çoğunluk" kelimesinin sıra numarasının "İnsanlar" kelimesinin sıra numarasına bölünmesiyle yani  54/55 işlemiyle elde edilebilmektedir. İşlemin sonucu %98 olup, bu orana göre "İlmi bilen insanların" oranı %2 olmakta ve İlahi Nizam ve Kâinat kitabında belirtilen oranla uyum arzetmektedir.

78/29 Ve kitapta olmak üzere her şeyi saydık.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder