69/1 El HAKKatu
( GERÇek )
69/2 Mel HAKKatu
( Nedir GERÇek? )
"Gerçek" anlamına gelen "Hakk" kelimesi sonuna aldığı "-at" ekiyle "Gerçeklik" anlamına gelen "Hakkat" kelimesini oluşturur. "Hakk" kelimesinin öz anlamının "Kesmek, Ayırmak" olması muhtemeldir. Zira "Hakk" kavramı esasen bir bilgi kümesi içindeki doğruları ve yanlışları "Ayırıcı" tesiri olan bir frekanstır. Dolayısıyla "Hakkat" kelimesinin öz anlamının "Kesme, Ayırma" olması ihtimali mevcuttur.
Aşağıdaki ayetlerde "Hakk"'ın "kesip ayırıcı" tesiri tasvir edilmektedir.
İsra suresinin 81. ayetinde "Hakk"'ın, batılı bütünden "kesip ayırdığı" bilgisi verilmektedir.
17/81 Ve kul CAEL HAKKU ve ZEHEKAL BATİL innel batile kane zehuka
( Ve de ki: "GERÇEK GELDİ ve BATIL HELAK OLDU. Kesinlikle batıl yok olasıdır." )
Enbiya suresinin 18. ayetinde ise muteşabih ( benzetmeli ) olan "Hakkın batılın beynini çıkarması" ifadesiyle yine bir "kesme, ayırma" işleminden bahsedilmektedir.
21/18 Bel nakzifu bil HAKKİ alel batili fe YEDMEĞUHU fe iza HUVE ZAHİK ve lekumul veylu min ma tesifun
( Bilakis, GERÇEĞİ batılın üzerine atarız da ONUN BEYNİNİ ÇIKARIP AYIRIR. O zaman o YOK OLUR. O vasfettiklerinizden dolayı sizlere vaylar olsun. )
Yunus suresinin 108. ayetinde "Hakk"'ın insanları, "yönlenenler" ve "sapanlar" olmak üzere "ayırıcı" tesirine değinilmektedir.
10/108 Kul ya eyyuhen nasu kad caekumul HAKKU min rabbikum fe men ihteda fe innema YEHTEDİ li nefsih ve men dalle fe innema YEDİLLU aleyha ve ma ene aleykum bi vekil
( De ki: "Ey insanlar, size Rab’binizden GERÇEK geldi. Artık kim yönlenirse kesinlikle kendi nefsi için YÖNLENİR. Kim saparsa kesinlikle onun üzerine SAPAR. Ben üzerinize vekil değilim." )
Yukarıdaki ayetlerde yer alan "Hakk" ( Gerçek ) kelimesi dolaylı olarak kitap ilmini yani Kur'an'ı da temsil etmektedir ki bu noktada Kur'an'ın diğer ismi addedilen "Furkan" ( Farklılaştıran, Ayıran ) kelimesinin anlamıyla da bir uyum söz konusudur. Zira "Furkan" kelimesi "FRK" kökünden türemiş olan "Ferraka" ( Ayırmak ) ve "Firkat" ( Ayrılış, Ayrışım ) kelimelerinin bir tezahürü olup kelime ayrışımı şöyledir. Batı dillerindeki "Fraction" ( Bölünme, Kesir ) kelimesi de ortak kökendendir.
Furk ( Fark, Ayrışım ) + an ( -cı, gibi olan ) = Farklılaştıran, Ayıran
Batı dillerinde "Sıklık, Titreşim Sıklığı" anlamına gelen "Frequency / Fréquence / Frequenz" kelimeleri de "FRK" kökünden türemiş olup "Fark" kelimesinin tezahürü niteliğinde olan kelimelerdir. Yaratılıştaki düalite / döngü ilkesinin yansıması olan Frekans ( Titreşim Sıklığı ), "kesik kesik" ve "ayrık" parçalardan oluşan bir olgudur.
İncil ayetlerinde de ilahi kelâmın yani gerçeğin "kesip ayırıcı" tesirinden teşbihi ifadelerle bahsedilmektedir.
40-Matthew-10-35 Çünkü ben babayla oğulun, anneyle kızın, gelinle kaynananın arasına AYRILIK sokmaya geldim.
Ayette gerçeğin temsilcisi olan Hz. İsa'ya inancın en yakın insanlar arasında dahi düşünsel "ayrışıma" sebep olacağı bildirilmektedir.
58-Hebrews-4-12 Çünkü TANRI'NIN KELİMESİ diridir, etkindir. İki ağızlı her kılıçtan daha KESKİNDİR. Can ile ruhun AYRILDIĞI yere dek –eklemlere iliklere varıncaya dek– delip BÖLER, yüreğin düşüncelerini tasarılarını eleştirir.
Bu ayette ise yine teşbihi ifadelerle, Gerçeklik ( Hakkat ) frekansını temsil eden ilahi kelâmın ( ilahi kozmik bilgilerin ) "kesip ayırıcı" tesirine vurgu yapılmaktadır.
Mesih İsa'nın bir sözünün yer aldığı aşağıdaki İncil ayetinde gerçeğin, insanı ruhsal tekâmüle sevkedeceği ve kaba madde aleminin prangalarını kopararak onu özgür kılacağı bildirilmektedir. Bu ayette de "Gerçek" kelimesinin "ayırıcı, kesici" anlamı dolaylı olarak tezahür etmektedir.
43 John 8-32 Gerçeği bileceksiniz ve GERÇEK SİZİ ÖZGÜR KILACAK." dedi.
Kertü ( Doğru, Kesen * ) + çek ( gibi olan ) = Kertek = Doğruluk = Gerçek
* Matematikteki "Doğru" kavramı da bir düzlemi ikiye "ayıran, kesen" çizgi niteliği taşımaktadır. "KERTmek" fiili de bir bütünde kesik oluşturmak, bir bütünü kesmek anlamına gelmekte olup semantik ilinti arzetmektedir.
Türkçe'deki "HAKlamak" fiili de "Kesmek, Bozmak, Kırmak" anlamına gelmekte olup "Hak", "Kert" ve batı dillerindeki "Hack" ve "Hex" kelimeleriyle semantik ortaklığa sahiptir. Bilgisayar terminolojisinde yazılımın işleyişini kesmek olarak tanımlanabilecek "Hack" fiili "Kod KIRmak" anlamında kullanılmaktadır.
"Hakk" ( Gerçek ) kelimesinin "Kesmek, Ayırmak" anlamını temsil eden ve bu kelimeyle ortak kökene sahip Batı dillerindeki bazı kelime örnekleri ve açıklamalar şöyledir.
Bilgisayar terminolojisinde yer alan "Hack" ( yazılımı bozmak, değiştirmek ) fiili "Kesip parçalara ayırmak" kök anlamını taşımaktadır. ( "Kıyma" anlamına gelen "Hachis" ( Fra. ) ve "Hackfleisch" ( Alm. ) kelimeleri de "Hack" kökü içermektedir. "Hack" kelimesi esasen "Hece" kelimesindeki "Hec" köküdür. "Hece" kelimesi ise "Hec+e" şeklinde oluşmakta ve "Heclenmiş / Kesilip ayrılmış / Kıyılmış" anlamına gelmektedir. Zira "Hece" kelimesi, bir kelimenin telaffuzu esnasında ağızdan tek seferde çıkan kısımları tanımlayan bir kelime olarak kullanılmaktadır. Dolayısıyla "Hacklemek = Hecelemek" olmaktadır.
"Kesip ayırmaya, kıymaya" yarayan "Balta" kelimesinin İngilizce karşılığı "Hatchet", Fransızca karşılığı "Hache", Almanca karşılığı ise "Axt" kelimesidir. ( İngilizcede "Axe" de denir. ). Bu kelimeler de "Hece" kelimesinin tezahürü niteliğindedirler.
Ayrıca büyü yapma eylemi İngilizcede "Spell casting" ( Heceleme dökümü ) olarak isimlendirilmiştir. Büyü, hecelerle yani frekanslarla ruh / zihin / bilinç frekansını "Hackleme" operasyonudur. "Büyücü, Cadı" anlamına gelen İngilizcedeki "Hex" ve Almanca'daki "Hexe" kelimeleri de "Hec" kökünden türemiş olup, "Hexe" kelimesi "Büyü yoluyla insandaki idrak sistemi işleyişini bloke etmek, kesmek" kök anlamını içermektedir. "Hakk"'ın, inkarcılar tarafından "Sihir" olarak algılandığını bildirmek suretiyle "Hakk", "Hack ve "Hex" kelimelerinin fonetik ve semantik ilişkisine ışık tutan aşağıdaki ayetler bu bağlamda dikkat çekmektedir.
43/30 Ve lemma caehumul HAKKU kalu haza SİHRUN ve inna bihi kafirun
( Ve onlara GERÇEK geldiğinde "Bu SİHİRDİR. Biz onu kesinlikle inkar ederiz." dediler. )
10/76 Fe lemma caehumul HAKKU min indina kalu inne haza le SİHRUN mubin
( Onlara indimizden GERÇEK geldiğinde, "Kesinlikle bu apaçık SİHİRDİR." dediler. )
Bir bilinç bölünmesi ( kesilmesi, heklenmesi ) sendromunu tanımlayan "Şizofreni" kelimesi "Schizo ( Kesilme, Yarılma )" ve "Phrenia ( Zihin, Bilinç, Kalp )" kelimelerinden oluşmakta olup, kökte yine "Kesilme, Bölünme, Engellenme, Heklenme" anlamı bulunmaktadır.
"Çit" anlamına gelen İngilizcedeki "Hedge" ve Almancadaki "Hecke" kelimeleri de "HK / Hec / Hek" kökündendir. Zira "Çit" bir alanı "kesip ayırarak ikiye bölen" ve arada bir engel ve koruma teşkil eden olgudur. Finanstaki "Hedging" kelimesi de aynı kökten olup finansal kaybı "engellemek" ve "koruma" sağlamak amacıyla yapılan işlemleri tanımlar.
İngilizcede yer alan ve "Gerçek" anlamında kullanılan "Fact" kelimesi de kök itibarıyla "Ayrışım, Kesim, Kesme, Bölüm" anlamlarını içermektedir. ( “Faction” ( Hizip, Bölüm, Kısım ) kelimesi de “Fact” kökünden türemedir. )
Bu bağlamda, "Kesmek" kök anlamını temsil eden "Hacklemek", "Haklamak, "Kertmek" fiilleri esasen nötr olup, önemli olan ise neyin hacklendiğidir. Yanlış işleyen bir akış mı hacklenmektedir? Doğru işleyen bir akış mı hacklenmektedir? Haberci resuller ve ilim sahibi müminler yanlış akışı hackleme vazifelerini icra ederlerken, İblis ve şeytan neferleri ise doğru işleyen akışı hacklemek yönünde çaba sarfetmektedirler. Baş hacker İblis'in aşağıdaki ayette yer alan söylemindeki "Doğru yolun üstüne oturmak" ifadesi de hacklemek eyleminin tam tanımı niteliğindedir.
7/16 Kale fe bima ağveyteni le ak'udenne lehum siratakel mustekim
( "Öyleyse, beni azdırmandan dolayı, onlara karşı, senin doğru yolunun üstüne oturacağım." dedi. )
No comments:
Post a Comment