Kablosuz veri aktarımını tanımlayan Wi-Fi ( Wireless Fidelity ) teknolojisi bugün tüm dijital cihazlarda bulunan bir özelliktir. Ancak yeni dönemde verilerin her yere ve kesintisiz olarak iletilebilmesi için Li-Fi ( Light Fidelity ) teknoljisinin devreye girmesi öngörülmektedir. Li-Fi teknolojisinde de Wi-Fi'da olduğu gibi veriler elektromanyetik frekanslar vasıtası ile iletmekte ancak Wi-Fi sisteminde radyo frekansları kullanılırken Li-Fi’da görünen ışık kullanılmaktadır. Veri aktarımında ışığın kullanılması ifadesi ışığın birimi olan foton partiküllerinin kullanması anlamına gelmektedir. Sistem donanımı ışık alıcı foto-detektörden ve alınan sinyali işleyip aktarılabilir veriye çevirecek bir birimden oluşmaktadır.
Yaratılışın kodlarını içeren ve tüm bilimlerin kaynağı olan yüce Kur'an yukarıda anılan Li-Fi teknolojisi hususunda da inananları yönlendirmektedir. Zira ayetlerde "Işık / Aydınlık" ve "Bilgi / Kitap" kavramlarının esasen birbirlerini temsil edecek şekilde yer aldıkları görülmektedir. Ayetlerde "Kitab" ve "İlim" kelimeleri "Diya" ( Işık ) ve "Nur" ( Aydınlık ) kelimeleriyle ilişkilendirilmektedir. Ayetlerde bilginin bir ışık ve aydınlık olarak insanlara bahşedildiğinden bahsedilmektedir.
- Aşağıdaki ayetlerde "Kitab" ( Yazı ) Ve "Zikr" ( Hatırlama ) kelimesi "Diya" ( Işık ) ve "Nur" ( Aydınlık ) kelimeleriyle ilişkilendirilmiştir. ( Kur'an, "Zikr" ( Hatırlama ) ve "Furkan" ( Fark Yaratan ) olarak da anılmaktadır. )
21/48 Ve lekad ateyna musa ve harunel furkane ve diyaen ve zikran lil muttekin
( Ve Musa' ya ve Harun' a, ışık olarak ve sakınanlar için hatırlama olarak fark yaratanı verdik. )
3/184 Fe in kezzebuke fe kad kuzzibe rusulun min kablike cau bil beyyinati vez zuburi vel kitabil munir
( Eğer seni yalanlarsa, senden önce açık delillerle, yazıtlarla ve aydınlatıcı kitapla gelen resulleri de yalanladılar. )
Nisa suresinin 174. ayetinde "indirilen ilim", "aydınlık" kelimesiyle nitelenmektedir.
4/174 Ya eyyuhen nasu kad caekum burhanun min rabbikum ve enzelna ileykum nuran mubina
( Ey insanlar Size Rab’binizden delil geldi. Size apaçık aydınlık indirdik. )
5/15 Ya ehlel kitabi kad caekum rasuluna yubeyyinu lekum kesiran min ma kuntum tuhfune minel kitabi ve ya'fu an kesir kad caekum minellahi nurun ve kitabun mubin
( Ey kitap sahipleri, kitaptan gizlemiş olduklarınızın çoğunu açıklayan ve çoğundan vazgeçen habercimiz size geldi. Size, Allah’tan aydınlık ve apaçık kitap geldi. )
5/44 İnna enzelnet tevrate fiha huden ve nur yahkumu bihen nebiyyunellezine eslemu lillezine hadu ver rabbaniyyune vel ahbaru bi mestuhfizu min kitabillahi ve kanu aleyhi şuheda' fe la tahşevun nase vahşevni ve la teşteru bi ayati semenen kalila ve men lem yahkum bima enzelellahu fe ulaike humul kafirun
( İçinde yönlendirme ve aydınlık bulunan Tevrat' ı, kesinlikle biz indirdik. Teslim olan haberciler, Yahudiler için onunla hükmederler. Rab’be adanmışlar ve bilginler, Allah' ın kitabını korumalarından dolayı, onun üzerine şahitler olurlardı. O halde, insanlardan korkmayın, benden korkun. Ayetlerimi az değere satmayın. Kim Allah' ın o indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar inkarcılardır. )
5/46 Ve kaffeyna ala asarihim bi iysebni meryeme musaddikan li ma beyne yedeyhi minet tevrati ve ateynahul incile fihi huden ve nurun ve musaddikan li ma beyne yedeyhi minet tevrati ve huden ve mev'izaten lil muttekin
( Ve onların izleri üzerine, yanlarındaki Tevrat' ı doğrulayıcı olarak Meryemoğlu İsa'yı gönderdik. Ona içinde yönlendirme ve aydınlık olan ve ondan önce Tevrat' tan olanı doğrulayan ve sakınanlar için yönlendirme ve öğüt olan İncil' i verdik. )
6/91 Ve ma kaderullahe hakka kadrihi iz kalu ma enzelellahu ala beşerin min şey' kul men enzelel kitabellezi cae bihi musa nuran ve huden lin nasi tec'alunehu karatiyse tubduneha ve tuhfune kesira ve ullimtum ma lem ta'lemu entum ve la abaukum kulillahu summe zerhum fi havdihum yel'abun
( Ve onlar "Allah insanlara hiçbir şey indirmemiştir." dediklerinde, Allah' ı gerçek kudreti ile takdir edemediler. De ki: "Musa'nın insanlara aydınlık ve yönlendirme olarak getirdiği, sizin onu kağıtlara dönüştürdüğünüz, onu açıkladığınız ve çoğunu gizlediğiniz, sizin ve babalarınızın o bilmediklerinizi öğrendiğiniz o kitabı kim indirdi?" De ki: "Allah" Sonra onları bataklıklarının içinde oynamaya bırak. )
7/157 Ellezine yettebiuner rasulen nebiyyel ummiyyellezi yecidune mektuben indehum fit tevrati vel incili ye'muruhum bil ma'rufi ve yenhahum anil munkeri ve yuhillu lehumut tayyibati ve yuharrimu aleyhimul habaise ve yedau anhum israhum vel ağlalelleti kanet aleyhim fellezine amenu bihi ve azzeruhu ve nesaruhu vettebeun nurallezi unzile mea hu ulaike humul muflihun
( Onlar, yanlarındaki Tevrat ve İncil' de yazılmış bulacakları o gönderilen okuma yazma bilmeyen haberciye tabi olurlar. O onlara iyiliği emreder ve onları kötülüklerden meneder. Onlara temizleri helal kılar. Pisleri, kötüleri de üzerlerine haram kılar. Onlardan, üzerlerindeki yüklerini ve kelepçelerini alır. O halde, ona inanan, onu kuvvetlendiren, destekleyen, ona yardımcı olan ve onunla birlikte indirilen aydınlığı izleyenler, işte onlar iflah olanlardır. )
14/1 Elif lam ra kitabun enzelnahu ileyke li tuhricen nase minez zulumati ilen nuri bi izni rabbihim ila siratil azizil hamid
( Elif lam ra. Kitap ki, onu sana Rab’lerinin izni ile insanları karanlıklardan aydınlığa, büyüğün övülesinin yoluna çıkarman için indirdik. )
22/8 Ve minen nasi men yucadilu fillahi bi ğayri ilmin ve la huden ve la kitabin munir
( Ve insanlardan kimi, ilimsizce, yönlendirme olmadan ve aydınlatıcı kitap olmadan Allah hakkında mücadele eder. )
31/20 E lem terav ennellahe sehhara lekum ma fis semavati ve ma fil erdi ve esbeğa aleykum niamehu zahiraten ve batineh ve minen nasi men yucadilu fillahi bi ğayri ilmin ve la huden ve la kitabin munir
( Allah' ın, göklerde ne varsa ve yerde ne varsa buyruğunuza verdiğini, nimetlerini üzerinize açık, görünür olarak ve gizli olarak yaydığını görmediniz mi? Ve insanlardan, Allah hakkında ilimsizce, yönlendirmesizce ve aydınlatıcı kitap olmadan mücadele edenler vardır. )
- Ahzab suresinin aşağıdaki ayetlerinde Haberci'nin "bilgi ileten bir ışık ve aydınlık olduğu" teşbihi yer almaktadır.
33/45 Ya eyyuhen nebiyyu inna erselnake şahiden ve mubeşşiran ve nezira
( Ey haberci, kesinlikle biz seni şahit, müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik. )
33/46 Ve daiyen ilellahi bi iznihi ve siracen munira
( Ve izniyle, Allah’a çağırıcı olarak ve aydınlatan ışık olarak. )
Aşağıdaki ayetlerde "Nur" ve "Diya" kelimeleri dolaylı olarak "İlim, Bilgi" kelimesiyle ilintili olarak yer almaktadır. "Karanlıktan aydınlığa çıkmak" ifadesi de "Cehaletten kurtulup ilme, bilgiye kavuşmayı" simgelemektedir.
2/257 Allahu veliyyullezine amenu yuhricuhum minez zulumati ilen nur vellezine keferu evliyauhumut tağutu yuhricunehum minen nuri ilez zulumat ulaike ashabun nar hum fiha halidun
( Allah o inananların dostudur. Onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır. O inkar edenler, onların dostları azgındır ki onları aydınlıktan karanlıklara çıkarır. Onlar ateşin sahipleridirler. Onlar onun içinde ebedidirler. )
28/71 Kul e raeytum in cealellahu aleykumul leyle sermeden ila yevmil kiyameti men ilahun ğayrullahi ye'tikum bi diya' e fe la tesmeun
( De ki: "Eğer Allah geceyi üzerinize ayağa kalkış gününe kadar daim kılsaydı, size ışığı getirecek ilah Allah’tan başka kimdir görüp düşündünüz mü? O halde duymaz mısınız?" )
5/16 Yehdi bihillahu men ittebea ridvanehu subules selami ve yuhricuhum minez zulumati ilen nuri bi iznihi ve yehdihim ila siratin mustekim
( Allah onunla rızasına tabi olanları selamet yollarına yönlendirir. Onları, izniyle karanlıklardan aydınlığa çıkarır. Onları doğru yola yönlendirir. )
9/32 Yuridune en yutfiu nurallahi bi efvahihim ve ye'bellahu illa en yutimme nurahu ve lev kerihel kafirun
( Allah' ın aydınlığını ağızlarıyla söndürmek isterler. Allah, inkarcılar hoşlanmasalar da, istemeseler de ancak aydınlığını tamamlamayı istiyor. )
No comments:
Post a Comment