Atatürk'ün, Türklerin kökeni araştırması kapsamında Meksika'ya gönderdiği Tahsin Mayatepek'in bir Maya tabletinde tespit ettiği belirtilen yazı şöyledir.
"Üç Bin Yıl Sonra, Üç Tarafı Denizlerle Kaplı Ana Karada Ortaya Çıkacak YILDIZLARIN ÇOCUKLARI.
Saldıracaklar saldıracaklar hiç bıkmadan KARA ELBİSELİLER.
KORUYACAK TANRI-TENGRİ GÖKYÜZÜNDEN GELENLERİN ÇOCUKLARINI.
Ve O Gün; Bir Tepenin Üzerinde YÜKSELECEK Koyu Gümüş Renkli İKİZ YILDIZ"
Yazıdaki "İkiz Yıldız", Türklerin kökeni olarak bilinen "Sirius A ve B" yıldızlarına işaret etmekte, "Kara elbiseliler" ifadesi ise cinleri ( negatif üst süptil boyut varlıkları ve onların insan neferleri ) tanımlamakta gibidir.
Türklerin vatanı olan "Anatolia / Anatale / Anadolu" kelimesi özünde "Yukarı Yükselen" anlamını içermektedir. Ortak Arapça köken bazında;
An / Ana = Üst, Yukarıda ( İngilizcedeki "On" ( Üstünde ) kelimesi )
Tal / Tale = Uzamak, Yükselmek
"Türk / Turk" kelimesi de "Yükselen, Yükselmiş olan" anlamlarını barındırmaktadır.
Tür / Tur* = Yüksek, Yükselmek
k = gibi olan, -miş
* Ortak TR kökünden kelimeler; Tur ( Ara. ), Tour ( Fra. ), Tower ( İng. ) = Kule, Dağ, Yükseklik
Sirius = Tiras ( Türs ) = Thrace = Trakya = Türk / Türkiye Türk = Yükselen, Yükselmiş olan
Türkiye = Yükselme yeri
Ayrıca "Tiras" kelimesinin tekili olan "Türs" kelimesi "Kalkan" anlamına gelmekte olup, "Kalkan" da zaten "Koruma amaçlı KALKAN - yükselen levhayı, olguyu" tanımlamaktadır. Kelimenin kendisi "Kalkma, Yükselme" anlamını içermektedir.
Türk kavimlerinden birinin ismi olan "Göktürk" kelimesi de "Göğe yükselme" kavramını içermektedir.
İsra suresinin 93. ayetindeki "TERKA fis sema" ( Göğe yükselirsin ) cümlesinde yer alan "Erk / Erka" ( Yükselmek, Yükselip ayrılmak ) fiili başına gelen "T" harfi vasıtasıyla ikinci tekil şahıs çekimi olan "Terka" halini almaktadır. Türkçedeki "Terk" kelimesi de aynı kök anlamı barındırmaktadır. )
17/93 Ev yekune leke beytun min zuhrufin ev TERKA FİS SEMA' min kulli meselin fe eba ekserun nasi illa kufura ve len nu'mine li rukiyyike hatta tunezzile aleyna kitaben nakrauh kul subhane rabbi hel kuntu illa beşeran rasula
( Veya sana süsten, altından ev olsun veya tüm misallerden GÖĞE YÜKSELESİN. İşte insanların çoğunluğu ancak inkarda diretirler. "Üzerimize, okuyacağımız kitap indirene kadar senin yükselişine inanmayız." De ki: "Rab’bim yücedir. Ben resul olan insanın haricindeki miyim?" )
Casiye suresinin 26. ayetinde yer alan ve fonetik olarak "Türkiye" kelimesine venzeyen "Terakiye" kelimesi insanda, göğüs kafesinin "üzerinde, üstünde" bulunan "T" şeklindeki "Köprücük kemiği" anlamına gelmektedir.
75/26 Kella iza beleğatit TERAKİYE
( Hayır, KÖPRÜCÜK KEMİĞİ ulaştığında, )
Atatürk'ün "Türk milletinin karakteri yüksektir" ve "İstikbâl göklerdedir." sözleri de "yükseliş" kavramı, Türk ve Anatolia kelimeleri açısından semantik uyum arzetmektedir.
Daima hatırlanmalıdır ki "Türk" kelimesi belirli bir coğrafyadaki bir insan topluluğunu değil, iyilik ve doğruluk yolunda olan pozitif frekanslı yani "Asil kanlı" tüm "saf insanları" tanımlamaktadır. Atatürk'ün "Türk Tezi" çalışmalarının kökeni de bu düşünceye dayanmaktadır. Zira Atatürk bu düşüncesini "Hakikât nerede" isimli şiirinde şu cümleler ile ifade etmektedir.
"Türk sadece bir milletin adı değil,
Türk bütün adamların birliğidir."
İkinci dizedeki "Adam" kelimesinin batini anlamı "Saf insan / Asil kanlı insan"dır.
Döngü sonunun deneyimlendiği ve dünyanın tam bir dejenerasyon ve çöküş içine girdiği şu sürecin sonundaki yükselişin kaynağı kolektif bilinci tesis etmiş "yüksek" idrakli insanlar yani Türkler, mekânı ise Anadolu olacaktır.
Çok güzel bir blog sayfası. Emeğinize Sağlık
ReplyDelete