Çeviri

Wednesday, March 29, 2023

Rahmani ve şeytani cinler ... Melekler ve Cin şeytanları

6/8 Ve kalu lev la unzile aleyhi melek ve LEV ENZELNA MELEKEN LEKUDİYEL EMRU summe la yunzarun

( Ve "Onun üzerine melek indirilmeli değil miydi?" dediler. ŞAYET MELEK İNDİRSEYDİK, İŞ BİTİRİLMİŞ OLURDU. Sonra gözetilmezlerdi, bakılmazlardı. )

6/9 Ve LEV CEALNAHU MELEKEN LE CEALNAHU RACULEN ve le lebesna aleyhim ma yelbisun

( Ve ŞAYET ONU MELEK KILSAYDIK DA ONU ADAM KILARDIK. O kuşkulandıklarını, üzerlerine kuşku olarak verirdik. )

Yukarıdaki ayetler özü ateş / ışık / elektromanyetik frekans / enerji frekansı olan süptil varlık nitelikli cinlerin kaba madde planı dünyada insan görünümlü olarak da tezahür ettiklerini teyid etmektedir. 

Tepesinde ateş / ışık halesiyle ve kanatlarıyla bir melek sembolizmi

Kanat olgusu, meleklerin göksel varlıklar ( üst süptil plan varlıkları ) olduğunu belirten bir sembolizmdir. Fatir suresinin ilk ayetinde yer alan "İkişer, üçer, dörder kanatlı melek resuller" ifadesindeki "kanat adetleri" meleklerin vazife derecelerini belirten teşbihi bir ifadedir. "Cenah / Ecnihat" kelimeleri "Kanat, Taraf, Yan / Kanatlar, Taraflar, Yanlar, Boyutlar" anlamlarını içermektedir.

35/1 El hamdu lillahi fatiris semavati vel erdi cailil MELAIKETİ RUSULEN ULİ ECNİHATİN MESNA VE SULASE VE RUBA' yezidu fil halki ma yeşa' innellahe ala kulli şey'in kadir

( Övgü, gökleri ve yeri yoktan yaratan,  MELEKLERİ İKİŞER, ÜÇER, DÖRDER KANATLI RESULLER KILAN Allah içindir. O yaratışta ne dilerse artırır. Kesinlikle Allah her şeye gücü yetendir. )

İblis'in de bir cin olup melek kadrosunda yer almış olması bu noktada önem arzetmektedir. "Melek" kelimesi pozitif frekanslı süptil varlık olan ve ilahi nizamda "vazifeli varlık" aşamasına yükselmiş "rahmani cinlere" verilen genel bir isim, bir ünvandır.

Negatif frekanslı şeytani cinler ise Kur'an'da "Cin şeytanları" olarak zikredilmektedirler.

6/112 Ve kezalike cealna li kulli nebiyyin aduvven ŞEYATİNEL insi vel CİNNİ ....

( Ve her haberci için insan ve CİN ŞEYTANLARINI işte böyle düşman kıldık. ..... )

Dolayısıyla cin şeytanları olan ve Nefiller, Anunnaki vb. gibi isimlerle anılan cinler antik figürlerde kanatlı olarak tasvir edilmişlerdir. 


                   Nefil / Anunnaki figürleri

Bilindiği üzere "Şeytan" kelimesi "Yakan, Ateşleyen, Helak eden, Mahveden" anlamına gelen bir sıfattır.

Kur'an'da insanın ve cinin yapısal nitelikleri sırasıyla "Tiyn" ( Çamur, Balçık ) ve "Nar" ( Ateş ) olarak tanımlanmakta ancak melek için böyle açık bir tanımlama bulunmamaktadır. Sadece Saffat suresinin aşağıdaki ayetinde meleklerin yaratılışına ilişkin tersten ifadeyle beyan yer almaktadır.

37/150 Em halaknel melaiket inasen ve hum şahidun

( Melekleri kadın yarattık da onlar şahitler mi oldular? )

Melekler kaba madde planı algısına istinaden yapısal olarak cin* niteliğindedirler. Yani "Nar" ( Ateş ) olarak teşbih edilen "Enerji frekansı" niteliğine haizdirler. Meleklerin Kur'an'da "Şihab" ( Kıvılcım ) olarak tasvir edilmelerinin sebebi de budur. Bir "yıldız" olan Güneş de "ateş" ve temel "enerji" kaynağı niteliğindedir. Yıldız kelimesinin Melek kelimesiyle ilintili olması da konu bağlamında önem arzetmektedir. 

Necm ( Yıldız ) suresinde Allahu Teala'nın melek sembolü olan "Necm" ( Yıldız ) vasıtasıyla vahyetmesi"nden bahsedilmektedir.

* "Cin" kelimesi "Görünmeyen, Örtülü" anlamına gelmektedir. İngilizcedeki "Star" ( Yıldız ) kelimesinin Arapçadaki "Sitra" ( Örtü ) kelimesinin bir tezahürü olması da cin, yıldız, ateş ve örtü kavramları arasındaki batini ilintiyi ortaya koymaktadır.

53/1 Ven NECMİ iza heva

( Ve YILDIZ aşağı indiğinde.  )

......

53/7 Ve huve bil ufukil a'la

( Ve o en yüksek ufuktadır. )

53/8 Summe dena fe tedella

( Sonra yaklaştı da sarktı.  )

53/9 Fe kane kabe kavseyni ev edna

( Artık mesafesi iki yay kadar veya daha yakındı.  )

53/10 Fe EVHA ila abdihi ma EVHA

( Böylece kuluna o VAHYETTİĞİNİ VAHYETTİ. )

Hz. Musa'nın gördüğü ateş de esasen bilgi ve yönlendirme veren melektir. İlgili ayetlerde ateşin "Haber" ve "Huda" ( Yönlendirme ) vasıtası olduğu bildirilmektedir.

20/10 İz raa NARAN fe kale li ehlihimkusu inni anestu NARAN lealli atikum minha bi kabesin ev ecidu ALEN NARİ HUDA

( Zamanında ATEŞ gördü de ailesine "Durun, kesinlikle ben ATEŞ gördüm. Umulur ki ben size ondan ateş parçası kor getiririm veya ATEŞTE YÖNLENDİRME bulurum" dedi.  )

27/7 İz kale musa li ehlihi inni anestu NARA seatikum minha bi HABERİN ev atikum bi ŞİHABİN kabesin leallekum tastalun

( Zamanında Musa ailesine "Kesinlikle ben ATEŞ gördüm. Size ondan HABER ile geleceğim. Veya size kor gibi KIVILCIM** ile geleceğim. Umulur ki ısınırsınız." dedi. )

28/29 Fe lemma kada musel ecele ve sara bi ehlihi anese min canibit turi NARA kale li ehlihimkusu inni anestu NARAN lealli atikum minha bi HABERİN ev cezvetin minen nari leallekum tastalun

( Musa vadeyi tamamlayıp da ailesi ile seyirttiğinde dağın yanında ATEŞ gördü. Ailesine "Bekleyin, kesinlikle ben ATEŞ gördüm. Ondan size HABER ile veya ateşten bir parça ile geleceğimi umarım. Umulur ki ısınırsınız." dedi.  )

** Hicr suresinin aşağıdaki ayetlerinde Mele ul Ala'dan ( Yüksek Melekler Konseyi ) bigi çalan negatif frekanslı cinlerin ( cin şeytanlarının ) "Şihab" ( Kıvılcım ) tarafından takip edileceği bildirilmektedir. Ateş anlamı ilintisi olan "Şihab" kelimesi melek kavramını temsil etmektedir. 

15/18 İlla men isterekas sem'a fe etbeahu ŞİHABUN MUBİN

( O kulak hırsızlığı yapan kimse hariç. Artık onu APAÇIK KIVILCIM takip eder. )

Hud suresinin aşağıdaki ayetlerinde Hz. İbrahim'e gönderilen melek resullerden bahsedilmektedir.

11/69 Ve lekad caet rusuluna ibrahime bil buşra kalu selama kale selamun fe ma lebise en cae bi iclin haniz

( Ve resullerimiz İbrahim' e müjde ile geldiler. "Selam." dediler. "Selam." dedi. Kızarmış buzağı ile gelmekte gecikmedi. )

11/70 Fe lemma raa eydiyehum la tesilu ileyhi nekirahum ve evcese minhum hiyfeh kalu la tehaf inna ursilna ila kavmi lut

( Ellerini ona değmez görünce, onları belirleyemedi ürktü ve gizlice onlardan korku hissetti. "Korkma, kesinlikle biz Lut kavmine gönderildik." dediler. )

Ayette, Hz. İbrahim'e gönderilen meleklerin insan gibi göründüklerinin bildirilebilmesi için Hz. İbrahim'in onlara "kızarmış buzağı ikramından" bahsedilmektedir. Hz. İbrahim onların "yemek yemeyen gövde" olduklarını farkedince melek olduklarını anlamakta ve ürkmektedir. Çünkü bölümün başında yer alan ayette şu ifade yer almaktadır. 6/8 .... Şayet melek indirseydik, iş bitirilmiş olurdu.... "

"Yemek yemeyen gövde" tanımlaması kaba madde planı dünyada insan suretinde tezahür eden melekleri tasvir etmektedir. Bu tanımlama, haberci ( nebi ) olarak gönderilen tüm varlıkların insan niteliği arzettiklerinin yani melek olmadıklarının bildirildiği aşağıdaki ayet setinde yer almaktadır. 

21/7 Ve MA ERSELNA KABLEKE İLLA RİCALEN NUHİY İLEYHİM fes'elu ehlez zikri in kuntum la ta'lemun

( Ve SENDEN ÖNCE, ONLARA VAHYETTİĞİMİZ ERKEKLER HARİCİNDE GÖNDERMEDİK. O halde, eğer bilmemekteyseniz, hatırlama sahiplerine sual edin. )

21/8 Ve MA CEALNAHUM CESEDEN LA YE'KULUNET TAAME ve ma kanu halidin

( Ve ONLARI YEMEK YEMEYEN GÖVDELER KILMADIK. Ebedi de değillerdi. )

Haberci resul Hz. Muhammed'in 6/50 kodlu ayetteki beyanı da haberci resullerin insan olduklarını teyid etmektedir.

6/50 Kul la ekulu lekum indi hazainullahi ve la a'lemul ğaybe ve LA EKULU LEKUM İNNİ MELEK in ettebiu illa ma yuha ileyy kul hel yestevil a'ma vel besir e fe la tetefekkerun

( De ki: "Size Allah’ın hazineleri benim indimdedir." demiyorum. Gaybı da bilmiyorum. SİZE, KESİNLİKLE BEN MELEĞİM DE DEMİYORUM. Kesinlikle ben ancak o bana vahyedilene tabi oluyorum." De ki: "Kör ile gören eşit midir? Fikretmez misiniz?" )

Kaba madde nitelikli insanın ruhsal tekâmüle ermek suretiyle süptil nitelikli melek safhasına geçeği de A'raf suresinin 20. ayetinde İblis'in tersten misalleme söylemi vasıtasıyla bildirilmektedir.

7/20 Fe vesvese lehumeş şeytanu li yubdiye lehuma ma vuriye anhuma min sev'atihima ve kale ma nehakuma rabbukuma an hazihiş şecerati illa EN TEKUNA MELEKEYNİ EV TEKUNA HALİDİN 

( Şeytan onların ayıplarından, çirkinliklerinden o onlara gizlenmişleri, örtülmüşleri onlara açığa çıkarmak için onlara vesvese verdi. "Rab’biniz, ancak İKİ MELEK VEYA EBEDİLERDEN OLURSUNUZ DİYE sizi şu ağaçtan men etti." dedi. )

Ayrıca bkz.

https://kuranilmi.blogspot.com/2023/03/melekler-insanlar-ve-seytanlar.html

https://kuranilmi.blogspot.com/2023/03/anunnaki-meselesi.html?m=1

https://kuranilmi.blogspot.com/2021/09/yldzlara-yukselenler.html?m=1

2 comments:

  1. Kömür de karbondan oluşur elmas da hatta vücudundaki suyu hariç tutarsak insan da. Bir şeylerin cevherinin aynı şey olması ontolojilerinin de aynı olduğu anlamına gelmez.

    ReplyDelete
  2. Geri bildirim için teşekkürler. Ontoloji ( Oluşumbilim / Varlıkbilim ), varlığı bir bütün olarak yani özü ( cevheri ), niteliği, işlevi, ilişkileri vb. bazında kategorize ederek inceleyen bilim dalının ismi olup geniş bir kavramdır. Ancak yorumda yer alan "Ontoloji" kelimesiyle "Varlığın İşlevsel Kategorisi"'nin kastedildiği anlaşılmaktadır ki ilgili bölümde "Cevherlerin" özdeş olması ancak "İşlevlerin" farklı olması hususuna değinilmektedir. Yani özleri enerji frekansı olmasına rağmen rahmani ve şeytani nitelik arzetmeleri sebebiyle işlevsel olarak ayrışan iki "idrakli süptil varlık" kategorisinden bahis söz konusudur.

    ReplyDelete