20 Ekim 2023 Cuma

Terör, Savaş ve Terörle Savaş aldatmacası

"Terör" ve "Terörist" kelimeleri Fransızca kökenli olan "Terreur" ( Korku, Dehşet ) ve "Terreuriste" ( Korku yayıcı, Korkutucu ) kelimelerinin Türkçe telaffuz edilmiş halleridir.  Esasen Dünyadaki tüm terör olayları ve savaşlar nimeti gasp ederek şirketleşmiş olan siyonist küresel şeytanlar zümresi tarafından sevk, idare ve finanse edilen ve insanlığı tahakküm altında tutma hedefi güden stratejik ve kurgusal operasyonlardır. Teröristler ise bu kurgusal operasyonları para karşılığı ifa etmek üzere temin edilen yüklenicilerdir. Yani belirli bir insani hedefe gönül vermiş idealist insanlar grubundan bahis söz konusu değildir. Bu nedenledir ki şeytanlarla gerek zihnen, gerek bedenen savaşmak Rab tarafından inananların üzerine vazife olarak takdir edilmiştir.

2/216 KUTIBE ALEYKUMIL KİTALU ve huve kurhun lekum ve asa en tekrahu şey'en ve huve hayrun lekum ve asa en tuhibbu şey'en ve huve şerrun lekum vallahu ya'lemu ve entum la ta'lemun

( SAVAŞ ÜZERİNİZE YAZILDI. O size hoş olmayandır, zorlanmadır.  Ve ola ki siz bir şeyi istemezsiniz, bir şeyden hoşlanmazsınız, o size hayırlı olabilir. Ola ki siz bir şeyi seversiniz, o size kötü olabilir. Allah bilir de sizler bilmezsiniz. )

Tarih boyunca terör olayları, "terörle mücadele" sloganı altında insanların özgürlüklerinin daimi olarak kısıtlanması ve onların daima korku frekansında tutulması için kurgulanagelmiştir.

3/175 İnnema zalikumuş ŞEYTANU YUHAVVİFU evliyaehu fe la tehafuhum ve hafuni in kuntum mu'minin

( Kesinlikle bu size ŞEYTANDIR. Dostlarını KORKUTUR. O halde, eğer inananlar iseniz, onlardan korkmayın da benden korkun. )

Terör olayları, siyonist küreselcilerin sosyopolitik sistem değişikliklerine yönelik aksiyonlarını alabilmeleri için sebep olarak kullanılmaktadır.

Tek Dünya Devleti'nin tesisi hedefi kapsamında 2019 yılında Coronavirus pandemisi kurgusu ile hızlandırılan ve akabinde mRNA enjeksiyonu, ekonomik kriz, gıda krizi, kıtlık, savaş ( Rusya - Ukrayna ), orman yangınları, deprem, iklim krizi algı operasyonu, yapay zeka tehdidi algı operasyonu, uzaylı istilası tehdidi algı operasyonu gibi önceden planlanmış aksiyonlarla devam ettirilen "Great Reset" ( Büyük Sıfırlama ) sürecinin güncel aksiyonu İsrail - Hamas savaşı kurgusudur.

Kurguladıkları terör olaylarında ve savaşlarda küresel şeytanlar her iki sözde muhalif tarafı da finanse etmektedir. Zira hedef tektir ve toplumda birbirlerine muhalif algısı oluşturulan her iki taraf da aslında aynı hedef doğrultusunda kullanılan piyonlardır. 

Hamas vasıtasıyla, "Aksa Tufanı" adı altında gerçekleştirilen eylemin, İsrail'in karşılık vermesiyle geniş çaplı bir savaşa sebep olarak kullanılmakta olduğu izlenimi oluşmaktadır. Söz konusu eylemin tarihi ( 07.10.2023 ) İsra suresinin aşağıdaki ayeti itibarıyla ilginç bir nümeroloji içermekte gibidir.

17/4 Ve (1) kadayna (2) ila (3) BENİ (4) İSRAİLE (5) fi (6) el (7) kitabi (8) le (9) TUFSİDU (10) enne (11) fi (12) el (13) erdi (14) merrat (15) EYNİ (16) ve (17) le (18) ta'lu (19) enne (20) uluvven (21) kebira (22) 

( Ve kitapta İSRAİLOĞULLARI' na, yerde İKİ KERE BOZGUN YAPACAKSINIZ ve büyük ululanma ile ululanacaksınız diye hükmettik. )

- Ayetin sure numarası olan 17 sayısı, Hamas eyleminin gününü ( 7 ) ve ayını ( 10 ) ifade eden sayıların toplamıdır.

- Ayetin ilk cümlesi olan "Ve kadayna ila beni israile fil kitabi le tufsidunne fil erdi merrateyni"

( Ve kitapta İsrailoğulları' na, yerde iki kere bozgun yapacaksınız ) cümlesindeki "Tufsidu" ( Bozgun yaparsınız ) kelimesi 10. kelime olup, bu cümlede 16 ( 1+6 = 7 ) kelime bulunmaktadır. ( 10 ve 7 ... eylemin günü ve ayını ifade eden sayılar )

- Ayetin kodundaki rakamlar ile ayetteki kelime adedinin toplamı da  7 sayısını vermektedir. ( 1+7+4+2+2 = 16  ... 1+6 = 7 )

Eylem tarihini ifade eden 07.10.2023 sayı grubu da 7, 10 ve 7 olarak bölünmektedir.

07 ... 7

10

2023 ... 2+2+3 = 7

Küresel şeytanlar tarafından merkezcil olarak yönetilen ve Illuminati genel ismiyle anılan okült satanik cemiyetlerin kadim ideali olan Mescid-i Aksa'nın yıkılması ve yerine, Lucifer'in tahta oturacağı Süleyman Tapınağı'nın inşa edilmesi hususu da güncel ortadoğu gelişmeleriyle ilintilidir. Zira yukarıda anılan eylemin isminin "Aksa Tufanı" olması dikkat çekmektedir.

Mason üstadı olarak bilinen Albert Pike isimli şahısın 1871* yılında, 1., 2. ve 3. Dünya savaşları ile ilgili olarak söylediği iddia edilen ve genellikle "komplo teorisi, uydurma" olarak nitelenen cümleler de hem güncel konu bağlamında, hem de küreselcilerin kadim ideali olan, satanizmi din edinmiş tek bir dünya devleti - toplumu tesis etme hedefi bağlamında dikkat çekmektedir.

* 1871 sayısının nümerolojik değeri de 17 olup, yukarıdaki ayete dayalı nümerolojik tespitlerle uyum tezahür etmektedir.

"15 Ağustos 1871, Washington

Aydınlanmacı düşüncenin amacına ulaşması için öncelikle bir dünya savaşı çıkarmalıyız. Bu sebeple; Rusya'da Çar'ı(Çarlığı) zayıflatıp, ateizmi ve Komünizmi hakim kılmalıyız. Casuslar vasıtasıyla Britanya İmparatorluğu ve Alman İmparatorluğu arasında gerginliği körükleyerek savaşa zemin hazırlamalıyız ve çıkaracağımız Birinci Dünya Savaşı sonrası, Komünist düzeni iyice inşa etmeliyiz ki, tüm hükûmetleri yıkabilelim ve tüm dini düzenleri zayıflatabilelim.

Ardından İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI'NI ÇIKARMALIYIZ ve bunu gerçekleştirmemiz için; Faşistler ve Siyonistler arasında savaşla sonuçlanacak bir gerginlik oluşturmalıyız. İsimleri Nazi olacak olan Faşistleri, savaş sonunda yok etmeli ve savaş sonrası FİLİSTİN'DE YAHUDİLERİN ana unsur olacağı İSRAİL DEVLETİ'Nİ KURMALIYIZ. İkinci Dünya Savaşı sürecinde Uluslararası Komünizm mutlaka Hristiyanlığı dengeleyecek bir güce ulaştırılmalı. Toplumlara ölçülü bir şekilde Son Çöküşü yaşatacağımız zamana kadar bu denge bizim için gereklidir.

ÜÇÜNCÜ DÜNYA SAVAŞI'NI ÇIKARMAMIZ İÇİN; İslam Dünyasının liderleri ve Siyonistler arasında ajanlarımız vasıtasıyla, ayrı düştükleri konular üzerinden gerginlik çıkarmalıyız ve BU SAVAŞ, MÜSLÜMAN ARAP DÜNYASI VE İSRAİL DEVLETİ'NİN BIRBİRLERİNİ YOK EDECEKLERİ ŞEKİLDE DİZAYN EDİLMELİ. Bu hengame içinde diğer milletleri bu konuda, fiziksel, ahlaki, ruhsal ve ekonomik olarak çökmeleri için mücadeleye zorlamalıyız. Her şeyi yok etmek ve yıkmak isteyen NİHİLİST kitlelerin ve ATEİSTLERİN önlerini açmalıyız ve müthiş bir sosyal çöküş provoke etmeliyiz ki böylece bu kanlı kargaşa ve vahşetin doğurduğu korku içinde mutlak ateizm etkisi ortaya çıksın. Böylece insanlar her yerde vahşi devrimci azınlığa karşı kendilerini savunmak zorunda kalacaktır. Daha sonra İnsanlık Medeniyeti, bu vahşi yok edicileri imha edecek. Birçok kişi Hristiyanlık'ta hayal kırıklığı yaşayacak. İnsanların kimileri bu sürecimiz tamamlandığında artık herhangi bir kutsal kitabı veya herhangi bir kişiyi yol gösterici olarak seçmek yerine Deizm'i tercih edecek. Ama bir düşünceden ötürü endişe duyacaklar. Bu endişelerinin sebebi; nereye itaat edecekleri, neye yönelecekleri, hangi felsefenin ve hangi hukuk kurallarının uygulanacağı konusu. Bizler bu aşamada evrensel bildiriler yoluyla LUCIFER'in Saf Doktrininin ışığını insanlara vereceğiz. Bu doktrin, sonunda tüm insanlık içinde Genel Dünya Görüşü hâline gelecek ve ona teslimiyet içinde olacaklar. Hristiyanlık ve ateizmin fethedilmesi ve aynı zamanda yok edilmesinden sonra insanlık evrensel dünya görüşünü kabul edince buna karşı birtakım Muhafazakâr hareketler ortaya çıkacaktır."

https://tr.m.wikipedia.org/wiki/Albert_Pike

Ayrıca bkz.

https://kuranilmi.blogspot.com/2019/09/zion-ve-zionism.html?m=1


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder