16 Mart 2020 Pazartesi

Tanrı - İlah - Rab

Sıkça kullanılan "Tanrı", "İlah" ve "Rab" kavramlarının anlamları incelendiğinde "Allah" kelimesinden farklı oldukları görülmektedir.

"Tanrı" kelimesi kökünde, "Tanımak" fiilinin de kökünde bulunan "Tan" ( Bilmek, Aşina Olmak ) kelimesini barındırır. Bu bağlamda "Tanrı" ( Tan + -rı ) kelimesi "Bilme, Bilinen, Tanıma, Tanınan" gibi anlamları içermektedir. Aynı şekilde "Sanrı" kelimesi de "San" ( Zannetmek ) kökünden ve "-rı" ekinden oluşur.

"İlah" kelimesi "İla" ( -e doğru ) ve "H" ( O ) kelimelerinden oluşmakta olup, "Ona doğru" anlamını içerir.

"Rab" kelimesi ise "Öğretmen" anlamına gelmekte olup, İbranice'de din alimlerine ve muallimlerine "Rab / Rabbi" denmektedir.

Görüleceği üzere her üç kelime de belirli, özel bir kavramı işaret etmemekte, genel bir kavram niteliği arzetmektedir.

"Allah" kelimesi ise "El" ve "İlah" kelimelerinden oluşan ve baştaki "El" ön ekiyle belirli ve tanımlı tek bir "İlahı" işaret etmekte yani "Allah"'ı ifade etmekte ve diğer kavramlardan ayrıştırmaktadır.

"Tanrı" kelimesi Tevrat'ta "İlah" anlamında kullanılmakta ve belirtili isim tamlaması kullanımıyla "İsrail'in Tanrısı" gibi bir ifade oluşmakta, yani birçok tanrı varmış da İsrail'in tanrısı ayrıymış gibi bir algı ortaya çıkmaktadır.

12 2 Krallar 9-6 Yehu kalkıp eve girdi. Uşak yağı Yehu'nun başına döküp ona şöyle dedi: "İSRAİL'İN TANRISI RAB diyor ki, 'Seni HALKIM İSRAİL'İN kralı olarak meshettim. 

 9 1 Samuel 25- 32 Davut, "Bugün seni karşıma çıkaran İSRAİL'İN TANRISI RAB'BE ÖVGÜLER OLSUN!" diye karşılık verdi, 

Kur'an'da ise "Allah" kelimesiyle tek ve bir olan ilah yani "Alemlerin Rab'bi Allah", yaratılmış olan herşeyin tek Rab'bi Allah ifade edilmektedir. ( Tevrat'ta ise "İsrail'in Tanrısı Rab" ifadesi yer almaktadır. )

Kur'an 1/2 El hamdü lillahi RABBİL ALEMİN ( Övgü ALEMLERİN RAB'Bİ ALLAH içindir. )

Tevrat'ta ifade edildiği gibi "ulusa özel Tanrı" gibi bir kavram ancak pagan ve rahmani olmayan bir anlayışın ürünü olabilir. Bu yanılgılı yaklaşıma Kur'an'ın Mü'minun suresinin 91. ayetinde değinilmiştir.

23/91 - Mettehazellahü min veledin ve ma kane mea hu min ilahin izen le zehebe küllü ilahün bima haleka ve leala ba'duhüm ala ba'd sübhanellahi an ma yasıfun
( Allah çocuk edinmemiştir. O’nunla birlikte ilah yoktur. Aksi halde her ilahın o yarattıklarından grubu olurdu. Bazıları bazılarına üstün gelirdi. Allah o vasfettiklerinden yücedir. ) )

Öte yandan Tevrat'ta, "Tanrı"'ya atfedilen kaba madde ilintili nefsani niteliklerin de yer alması oldukça düşündürücüdür.

"Kıskanç Tanrı"

2-Exodus-20-5 Putların önünde eğilmeyecek, onlara tapmayacaksın. Çünkü ben, Tanrın RAB, kıskanç bir Tanrı'yım. Benden nefret edenin babasının işlediği suçun hesabını çocuklarından, üçüncü, dördüncü kuşaklardan sorarım.

"Pİşman olan Tanrı"

1-Genesis-6-5 RAB baktı, yeryüzünde insanın yaptığı kötülük çok, aklı fikri hep kötülükte.
1-Genesis-6-6 İnsanı yarattığına pişman oldu. Yüreği sızladı.

"Yakub'a ( İsrail ) güreşte* yenilen Tanrı" ( * "Güreş" ifadesi batıni anlamda fiziksel değil de düşünsel bir kavramı ifade ediyor olsa dahi oldukça pagan bir ifade ortaya çıkmaktadır. )

1-Genesis-32-27 Adam, "Adın ne?" diye sordu. "Yakup."
1-Genesis-32-28 Adam, "Artık sana Yakup değil, İsrail denecek" dedi, "Çünkü Tanrı'yla, insanlarla güreşip yendin."

"Suretine, benzeyişine göre insan yapan Tanrı"

1-Genesis-1-26 Ve Tanrı "Suretimizde, benzeyişimize göre insan yapalım; ve denizin balıklarına, ve göklerin kuşlarına, ve sığırlara, ve bütün yere, ve yer üzerinde sürünen her şeye hâkim olsun." dedi.

Yaratıcı'nın, yaratılıştaki hiçbir olguyla, kavramla "özdeşleştirilmesi, benzerliğinin ifade edilmesi" mümkün değildir. Yaratıcı ancak varlığının yansıması ve delili olan olan yaratıştaki unsurlar ile algılanabilir, sezilebilir.







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder