Coronavirus vakasının ilk olarak 2019 yılında tespit edilmesi nedeniyle bu virüse COVID19 ( COronaVIrus Disease 19 ) ismi verilmiş ve tarihte ilk kez bir virüs, tezahür ettiği yıl ile kodlanmıştır. Ancak küresel şeytanların bir kurgusu olduğu, "laboratuar üretimi bir virüs" söylemleriyle artık alenen de dile getirilen Coronavirus vakası ile insanlık tamamen yeni bir döngünün, yeni bir sürecin ( Yevmel Kiyameh ( Ayağa Kalkış Günü ) ) içine itilmiştir. Esasen bu süreç de diğerleri gibi, varlıklara her türlü hayırı ve şerri, genişliği ve darlığı yine yarattığı varlıklar vasıtasıyla veren Allahu Teala'nın rızası ve izniyle hasıl olmaktadır.
COVID19 ile başlatılan süreç, zaten asırlardır küresel şeytanların tahakkümü altında köleleştirilmiş olan insanların kölelik seviyelerinin en üst noktaya taşınmasına ve aynı zamanda da insanların idrak seviyelerinin yükselmesine ve gerçekleri görmelerine aracılık etmek üzere Allah'ın izni ile vazifeli varlıklar ( melekler ) tarafından planlanmıştır. Bir başka deyişle insanların, içinde bulundukları, içinde yaşadıkları dünyanın esasen cehennem olduğunu tam anlamıyla idrak edecekleri bir süreç başlatılmıştır. Ancak Allah'ın tuzağı en büyük olduğundan, küresel şeytanlar bu sürecin kendi kurguları, planları ve yönetimleri kapsamında ilerlediğini zannetmektedirler.
74/26 Seuslihi SEKARE ( Onu SEKARA, ateşe yaslayacağım. )
74/27 Ve ma edrake ma SEKARU ( Ve sana SEKARIN, ateşin ne olduğunu ne bildirir? )
74/28 La tubki ve la tezeru ( Baki kılmaz ve geriye bırakmaz. )
74/29 Levvahatun lil beşeri ( İnsan derisi için yakıcıdır. )
74/30 Aleyha TİS'ATE AŞERE ( Onun üzerinde ONDOKUZ vardır. )
Yukarıdaki ayet setinin ilk ayetinde yer alan "Sekar" ( Ateş ) kelimesi, insanların içine girdikleri yeni süreci yani döngü sonu sürecini ( Yevmel Kiyameh ) tanımlamakta gibidir. Bu ilk ayetin kodunun ( 74/26 ) nümerolojik değeri de 19 ( 7+4+2+6 = 19 ) sayısını vermektedir.
74/31 kodlu ayette ise "Onun ( Sekar ) üstünde ondokuz vardır" ifadesi yer almaktadır. Yeni tip Coronavirus'ün isminde 19 bulunması da "Onun üzerinde ondokuz vardır." ayeti ile uyum arzetmektedir. COVID19'un ayette belirtilen "Sekar" ( Ateş ) sürecinin başlangıcını temsil eden bir kavram olması muhtemeldir.
74/31 kodlu ayette de Sekar" sürecinin ( döngü sonu ayağa kalkış sürecinin ) bazı insanlar tarafından idrak edileceği, bazı insanlar tarafından ise idrak edilemeyeceği "Saptırma" ve "Yönlendirme" kelimeleri ile vurgulanmaktadır.
Sur üflenmesi ile başlayacağı bildirilen "Yevmel Kiyameh" ( Ayağa Kalkış Günü ) kapsamında insanların gerçekleri algılamaya başlayacağı Kaf suresinin aşağıdaki ayetlerinde "Besari hadid" ( Keskin göz ) ifadesi ile bildirilmektedir.
50/"19" Ve caet SEKRATUL MEVT bil hakk zalike ma kunte minhu tehid ( Ve ÖLÜMÜN SARHOŞLUĞU gerçekten gelir. Bu, ondan kaçmış olduğundur. )
50/20 Ve nufiha fis sur zalike yevmul veiyd ( Ve borunun içine üflenir. Bu vaad edilen gündür. )
50/21 Ve caet kulli nefsin meaha saikun ve şehid ( Ve her nefis beraberinde sevkeden ve şahit ile gelir. )
50/22 Lekad kunte fi ğafletin min haza fe keşefna anke ğitaeke fe BESARUKEL YEVME HADİD ( Bundan habersizlik içinde oldun. Üzerinden örtünü kaldırdık. Artık BUGÜN GÖZÜN KESKİNDİR. )
"Ölümün sarhoşluğunun gelmesi" ifadesinin geçtiği ayetin numarası da 19'dur. Pandemi ve aşılama sürecinde insanların adeta bir "sarhoşluk halinde"oldukları gözlemlenmektedir. Pandemi kapsamında yaratılan korku ve çaresizlik frekanslarına maruz kalan insanlar kurtuluş beklentisiyle, içeriğinin ve etkisinin ne olduğu belli olmayan bir "aşıya" doğru yine adeta "sarhoş gibi" koşturulmaktadırlar. Ancak yukarıdaki ayetlerde de belirtildiği üzere nihayetinde insanların algıları yükselecek ve insanlar hesap verme sürecinde gerçekte neler olduğunu, nasıl bir kurgunun içinde olduklarını "keskin göz ile" idrak edeceklerdir. Dolayısıyla şeytanların tuzakları ayetlerde de zikredildiği üzere kendi başlarına geçecektir.
Evvelce "Sura üflenmesi ve Aşı" başlıklı bölümde şu ifadelere yer verilmişti.
3/16 Ellezine yekulune rabbena innena amenna fağfir lena zunubena ve KİNA AZABEN NAR
( O, "Rab’bimiz kesinlikle biz inandık, o halde bize günahlarımızı affet ve bizi ATEŞİN AZABINDAN KORU." diyenler. )
No comments:
Post a Comment