"Sürrealizm" ( Gerçeküstücülük ), aklın, her türlü kısıtlayıcı gelenek, kural, norm ve alışkanlıklardan sıyrılarak, kabul gören gerçeklikle bağının kesilmesini ve "asli gerçekliği" idrakini daha doğrusu sezgisini tanımlayan kavramdır.
Örneğin "1+1 = 2" gibi bir formül belirli bir idraki frekans seviyesinde ( planında ) rasyonellik arzetmektedir. Ancak frekans yükselmesine bağlı olarak idraki kapasite genişledikçe ve sebep - sonuç kriterlerini belirleyen tesirler değiştikçe rasyonellik ve gerçeklik kavramı da değişim göstermektedir. Dolayısıyla "1+1" formülünün farklı değerleri de temsil edebileceği ortaya çıkmaktadır. İşte bu fenomen "asli gerçekliğin" ve Rab'bin ilahi kudretinin sadece "dünyevi akıl ve rasyonellik" ile takdir edilemeyeceğinin de bir delili niteliğindedir. Bu husus En'am suresinin 91. ayetinin ilk cümlesinde net olarak bildirilmektedir.
6/91 Ve MA KADERULLAHE HAKKA KADRİHİ iz kalu ma enzelellahu ala beşerin min şey' kul men enzelel kitabellezi cae bihi musa nuran ve huden lin nasi tec'alunehu karatiyse tubduneha ve tuhfune kesira ve ullimtum ma lem ta'lemu entum ve la abaukum kulillahu summe zerhum fi havdihum yel'abun
( Ve onlar "Allah insanlara hiçbir şey indirmemiştir." dediklerinde, ALLAH'I GERÇEK KUDRETİ İLE TAKDİR EDEMEDİLER. De ki: "Musa'nın insanlara aydınlık ve yönlendirme olarak getirdiği, sizin onu kağıtlara dönüştürdüğünüz, onu açıkladığınız ve çoğunu gizlediğiniz, sizin ve babalarınızın o bilmediklerinizi öğrendiğiniz o kitabı kim indirdi?" De ki: "Allah" Sonra onları bataklıklarının içinde oynamaya bırak. )
Ayetteki "Kadere" fiili "Ölçmek, Ölçümlemek, Değerlendirmek" anlamını içermektedir.
Sürrealist ( Gerçeküstü ) yani idrak ötesi "asli gerçekliğe" ilişkin diğer bazı ayet örnekleri şöyledir.
Aşağıdaki Kur'an ve İncil ayetlerinde, Rab'bin rızk nimetinin bilinen matematiksel hesaplarla tespit edilemeyeceği, ölçülendirilemeyeceği bildirilmektedir. Bu vesileyle Rab'bin her şeye kadir olduğunu ispatlayan ve insanın idrak kapasitesinin çok üzerinde bir gerçekliğin mevcudiyeti de bildirilmektedir.
2/212 Zuyyine lillezine keferul hayatud dunya ve yesharune minellezine amenu vellezinettekav fevkahum yevmel kiyameh vallahu YERZUKU MEN YEŞAU Bİ GAYRİ HİSAB
( Dünya hayatı o inkar edenler için süslendi. O inananlardan alay edinirler. Ayağa kalkış gününde o sakınanlar onların üstlerindedirler. ALLAH DİLEDİĞİ KİMSEYİ HESAPSIZCA RIZIKLANDIRIR. )
3/27 Tulicul leyle fin nehari ve tulicun nehara fil leyl ve tuhricul hayye minel meyyiti ve tuhricul meyyite minel hayy ve TERZUKU MEN TEŞAU Bİ GAYRİ HİSAB
( Geceyi gündüze sokarsın ve gündüzü geceye sokarsın. Ölüden diriyi çıkarırsın ve diriden ölüyü çıkarırsın. DİLEDİĞİN KİMSEYİ HESAPSIZCA RIZIKLANDIRIRSIN. )
3/37 Fe tekabbeleha rabbuha bi kabulin hasenin ve enbeteha nebaten hasenen ve keffeleha zekeriyya kullema dehale aleyha zekeriyyel mihrabe vecede indeha rizka kale ya meryemu enna leki haza kalet huve min indillah İMNELLAHE YERZUKU MEN YEŞAU Bİ GAYRİ HİSAB
( Böylece Rab’bi onu, kabulün en güzeli ile kabul etti. Onu bitki gibi güzel yetiştirme ile yetiştirdi. Zekeriya’ yı ona kefil kıldı. Zekeriya mihraba, onun yanına her girdiğinde, onun içinde rızık bulurdu. "Ey Meryem bu sana nasıl olur?" derdi. "O Allah’ın indindendir. Kesinlikle ALLAH DİLEDİĞİ KİMSEYİ HESAPSIZCA RIZIKLANDIRIR." derdi. )
40/40 Men amile seyyieten fe la yucza illa misleha ve men amile salihum min zekerin ev unsa ve huve mu'minun fe ulaike yedhulunel cennete YURZEKUNE FİHA Bİ ĞAYRİ HİSAB
( Kim kötülük yaparsa, onun aynısının haricinde karşılıklandırılmaz. Erkeklerden veya kadınlardan kim iyilik yaparsa ve onlar inananlarsa, işte onlar cennete sokulurlar. ORADA HESAPSIZCA RIZIKLANDIRILIRLAR. )
40 Matthew 14-17 Öğrenciler, "Burada BEŞ EKMEKLE İKİ BALIKTAN başka bir şeyimiz yok ki" dediler.
40 Matthew 14-18 İsa, "Onları buraya, bana getirin" dedi.
40 Matthew 14-19 Halka çayıra oturmalarını buyurduktan sonra, BEŞ EKMEKLE İKİ BALIĞI aldı, gözlerini göğe kaldırarak şükretti; sonra ekmekleri bölüp öğrencilerine verdi, onlar da halka dağıttılar.
40 Matthew 14-20 Herkes yiyip doydu. ARTAKALAN PARÇALARDAN ONİKİ SEPET DOLUSU TOPLADILAR.
Ayet setindeki "5 ekmek", "2 balık" ve "12 sepet" ifadelerindeki sayılarının toplamı 10 sayısını vermektedir ki bu sayının nümerolojik değeri olan 1 sayısı Rab'bin birliğini ve tekliğini simgelemektedir.
40 Matthew 16-9 Hâlâ anlamıyor musunuz? BEŞ EKMEKLE BEŞBİN KİŞİNİN DOYDUĞUNU, kaç sepet dolusu yemek fazlası topladığınızı hatırlamıyor musunuz?
Ayetteki "5 ekmek" ve "5000 kişi" ifadelerindeki sayılarının toplamı da 10 sayısını vermektedir.
40 Matthew 16-10 YEDİ EKMEKLE DÖRTBİN KİŞİNİN DOYDUĞUNU, kaç küfe dolusu yemek fazlası topladığınızı hatırlamıyor musunuz?
Ayetteki "7 ekmek" ve "4000 kişi" ifadelerindeki sayılarının toplamı ise 11 sayısını vermektedir ki bu sayı da döngünün, düalitenin, halden hale geçişin ve boyutlar arası geçiş portalının sembolüdür.
No comments:
Post a Comment