Nefsaniyet ve kibir safhasını atlatamamış ruhların tesiri altında olan 2. boyut varlıkları süptil madde nitelikli cinler, Öz Varlık'tan nefse yani bedene iletilen tesirleri bloke ederek kaba madde bedene ( nefs / insan ) kendi negatif tesirlerini gönderirler. Bu tesir iletisi sonucunda insanın idrak ve vicdan mekanizması devre dışı kalır ve insan cin kontrolü altına girer. Artık bedeni yönlendiren cindir. Bunun sonucu olarak da gerçeği farkedememe ( delüzyon ) sendromu tezahür eder.
Bu husus Kur'an'da "La yeş'urun*" ( Farketmezler ) ifadesiyle bildirilmektedir.
* Şuur ( Bilinç ) kökünden türemiş fiil
2/9 - Yuhadiunallahe vellezine
amenu ve ma yahdeune illa
enfüsehüm ve ma yeş’urun
( Allah’ ı ve o inananları
aldatmaya çalışırlar da
nefislerinden, kendilerinden
başkasını aldatmazlar ve
farketmezler. )
İlk "Farketmezler" fiili Bakara siresinin 9. ayetinde geçmektedir. 9 sayısı sihirin nümerolojik sembolüdür.
2/12 - E la innehüm hümül
müfsidune ve lakin la yeş’urun
( İyi bilin ki kesinlikle onlar
bozgunculardır ve lakin
farketmezler. )
3/69 - Veddet taifetün min ehlil
kitabi lev yüdılluneküm ve ma
yüdıllune illa enfüsehüm ve
ma yeş'urun
( Kitap sahiplerinden bir grubunuz
sizi saptırmayı arzuladılar da
nefisleri haricindekini
saptırmazlar ve farketmezler. )
6/26 - Ve hüm yenhevne anhü
ve yen'evne anh ve in
yühlikune illa enfüsehüm ve
ma yeş'urun ( Ve onlar, ondan menederler ve
kendileri de ondan uzak dururlar.
Ancak nefislerini helak ederler
ve farketmezler. )
6/123 - Ve kezalike cealna fı
külli karyetin ekabira
mücrimıha li yemküru fıha ve
ma yemkürune illa bi
enfüsihim ve ma yeş'urun
( Ve işte böyle, her şehrin
büyüklerini, orada hile yapıp
tuzak kurmaları için, oranın
suçluları kıldık. Nefislerinden,
kendilerinden başkasına hile
yapıp tuzak kurmazlar ve
farketmezler. )
23/56 - Nüsariu lehüm fil
hayrat bel la yeş'urun ( Onlara hayırlarda koşuyoruz.
Bilakis farketmezler. )
26/202 - Fe ye'tiyehüm
bağteten ve hüm la yeş'urun
( Böylece onlara ansızın azap
gelir de onlar farketmezler. )
27/65 - Kul la ya'lemü men fis
semavati vel erdıl ğaybe
illellah ve ma yeş'urune
eyyane yüb'asun
( De ki: "O göklerde ve yerde olan
kimseler, Allah' ın haricinde
gaybı bilmezler. Ne zaman
diriltileceklerini farketmezler." )
29/53 - Ve yesta'ciluneke bil
azab ve lev la ecelün
müsemmen le caehümül azab
ve le ye'tiyennehüm bağteten
ve hüm la yeş'urun
( Ve azabı senden acele isterler.
İsimlendirilmiş belirli vade
olmasaydı, onlara azap gelirdi.
Ansızın azap kesinlikle onlara
gelir de onlar farketmezler. )
No comments:
Post a Comment