"Pozitivizm" tüm gerçek bilginin beş duyu deneyimine bağlı olarak akıl ve mantıkla türetilen bilgi olduğunu savunan maddi, dünyevi ve nefsani yani seytani bir öğretidir. Bu öğreti sezgi, iç gözlem veya dini inanç gibi diğer bilme yollarını reddeder veya anlamsız kabul eder. Görüleceği üzere "bilim dini" gibi uyduruk bir kelime grubu ile de özdeşleştirilen Pozitivizm, tamamen kaba madde planı dünyanın kısıtlayıcı düşük frekanslarına hapsolmuş kısır bir düşünsel akımdır.
Pozitivizmin kurucusu olan Auguste Comte, Osmanlı'da okült cemiyet yapılanmasına da vasıta olmuştur.
Nezdindeki belirli seviyedeki ilime istinaden kendisini üstün ve farklı görme eğilimine kapılan, gerçeği idrak edemeyen ve doğru yoldan sapanların misali kutsal kitaplarda açık ve net bir şekilde bildirilmektedir.
Yukarıdaki durum Kur'an'da, "heveslerini ilah edinenler" ( nefsani arzularını Allah'a ortak koşanlar ) ve "ilim üzerine sapanlar" ifadeleriyle bildirilmektedir.
45/23 Fe raeyte MEN İTTEHAZE İLAHEHU HEVAHU VE EDALLEHULLAHU ALA İLMİN ve hateme ala sem'ihi ve kalbihi ve ceale ala besarihi ğişaveh fe men yehdihi min ba'dillah e fe la tezekkerun
( HEVESİNİ İLAHI EDİNEN KİMSEYİ GÖRMEZ MİSİN? ALLAH ONU İLİM ÜZERİNE SAPTIRIR. Kulağının ve kalbinin üzerine mühür basar. Gözünün üzerine perde oluşturur. Artık Allah’tan sonra onu kim yönlendirebilir? O halde hatırlamaz mısınız? )
İncil'in aşağıdaki ayetleri de konu bağlamında net mesaj içermektedir.
54 1 Timothy 6-17 Şimdiki çağda ZENGİN OLANLARA GURURLANMAMALARINI, GELİP GEÇİCİ ZENGİNLİĞE UMUT BAĞLAMAMALARINI BUYUR. Zevk almamız için bize her şeyi bol bol veren Tanrı'ya umut bağlasınlar.
54 1 Timothy 6-20 Ey Timoteos, sana emanet edileni koru! KUTSALLIKTAN YOKSUN boş sözlerden, YALAN YERE "BİLİM" DENEN DÜŞÜNCELERİN ÇELİŞKİLERİNDEN SAKIN.
54 1 Timothy 6-21 KİMİLERİ BU SÖZDE BİLİME SAHİP OLDUKLARINI İLERİ SÜREREK İMANDAN SAPTILAR. Tanrı'nın lütfu sizlerle birlikte olsun.
Kibire kapılıp ilim üzerine sapanların sürüklendikleri durumlar aşağıdaki İncil ayetlerinde de bildirilmiştir.
45 Romans 1-22 Akıllı olduklarını ileri sürerken akılsız olup çıktılar.
45 Romans 1-23 Ölümsüz Tanrı'nın yüceliği yerine ölümlü insana, kuşlara, dört ayaklılara, SÜRÜNGENLERE benzeyen putları yeğlediler.
45 Romans 1-24 Bu yüzden TANRI, birbirlerinin bedenlerini aşağılasınlar diye, onları YÜREKLERİNİN TUTKULARI İÇİNDE AHLAKSIZLIĞA TESLİM ETTİ.
45 Romans 1-25 Tanrı'yla ilgili GERÇEĞİN YERİNE YALANI KOYDULAR. Yaradan'ın yerine yaratığa tapıp kulluk ettiler. Oysa Tanrı sonsuza dek övülmeye layıktır! Amin.
Aşağıdaki ayetlerde, döngü sonunu deneyimleyen dünyada, medya ile de telkin edilen sosyal, kültürel ve ahlâki dejenerasyon detaylı olarak tasvir edilmektedir.
45 Romans 1-26 İşte böylece Tanrı onları utanç verici tutkulara teslim etti. Kadınları bile doğal ilişki yerine doğal olmayanı yeğlediler.
45 Romans 1-27 Aynı şekilde erkekler de kadınla doğal ilişkilerini bırakıp birbirleri için şehvetle yanıp tutuştular. Erkekler erkeklerle utanç verici ilişkilere girdiler ve kendi bedenlerinde sapıklıklarına yaraşan karşılığı aldılar.
45 Romans 1-28 Tanrı'yı tanımakta yarar görmedikleri için Tanrı onları yararsız düşüncelere, yakışıksız davranışlara teslim etti.
45 Romans 1-29 Her türlü haksızlık, kötülük, açgözlülük ve kinle doldular. Kıskançlık, öldürme hırsı, çekişme, hile, kötü niyetle doludurlar.
45 Romans 1-30 Dedikoducu, yerici, Tanrı'dan nefret eden, küstah, kibirli, övüngen, kötülük üreten, anne baba sözü dinlemeyen,
45 Romans 1-31 anlayışsız, sözünde durmaz, sevgiden yoksun, acımasız insanlardır.
No comments:
Post a Comment