Kanıksama, içinde bulunulan koşulların sıkıcı, rutin ve sıradan olduğu algısıyla oluşan bir duygudur. Kanıksama duygusu çoğunlukla "unutma" eyleminin etkisiyle ortaya çıkabilmektedir. Peki ne unutulmaktadır?İçinde bulunulan durumdan çok daha farklı ve ıstıraplı durumların olabileceği, hatta mevcut duruma ıstıraplı süreçlerden geçilerek gelindiği unutulmaktadır. Bir başka deyişle Allah'ın bahşettiği nimetlere şükretme ve sabretme unutulmakta, kanıksama ve hatta şikayet etme aşamasına gelinerek Allah'ın nimetleri inkâr edilmektedir.
Bu husus şu ayetlerle bildirilmektedir.
70/19 - İnnel insane hulika
helu'an
( İnsan kesinlikle sabırsız hırslı
şikayet eden yaratılmıştır. )
Rahman suresinde "Ve bi eyyi alai rabbiküma tükezxiban ( Ve şimdi Rab'binizin hangi nimetlerini yalanlarsınız? ) ifadesi 31 kere tekrarlanmaktadır.
Bakara suresinin 61. ayetinde ise bahşedilen rızıkı kanıksayıp daha fazlasını isteyenlerin misali beyan edilmektedir.
2/61 - Ve iz kultüm ya musa len
nasbira ala taamin vahıdin fed'u
lena rabbeke yuhric lena min
ma tünbitül erdu min bakliha ve
kıssaiha ve fumiha ve adesiha
ve besaliha kale e testebdilunellezi hüve edna
billezı hüve hayr ihbitu mısran fe
inne leküm ma seeltüm ve
duribet aleyhimüz zilletü vel
meskenetü ve bau bi ğadabin
minellah zalike bi ennehüm
kanu yekfürune bi ayatillahi ve
yaktülunen nebiyyıne bi ğayril
hakk zalike bima asav ve kanu
ya'tedun
( Ve zamanında "Ey Musa tek
yiyeceğe asla sabretmeyeceğiz.
Haydi bize Rab’bini çağır ki bize
o yerin bitirip yetiştirdiği
bakliyatından ve kabağından ve
sarmısağından ve
mercimeğinden ve soğanından
versin." dediniz. "O alçak olanı o
hayırlı olanla değişmeyi mi
istersiniz? Ülkede konaklayın. O
sual ettiğiniz kesinlikle sizedir."
dedi. Üzerlerine zillet ve
yoksulluk vuruldu. Allah’tan
öfkeye maruz kaldılar. Bu,
kesinlikle onların Allah’ ın
ayetlerini inkar etmiş
olmalarından ve habercileri
haksızca öldürmelerindendir.
Bu, o asiliklerinden ve hududu
aşmış olmalarındandır. )
İsra suresinin 67. ve Ankebut suresinin 65. ayetinde insanın nankörlüğü ve hainliği vurgulanmaktadır.
100/6 - İnnel insane li rabbihı le kenud ( Kesinlikle insan Rab’bine nankördür. )
100/6 - İnnel insane li rabbihı le kenud ( Kesinlikle insan Rab’bine nankördür. )
17/67 - Ve iza messekümüd
durru fil bahri dalle men ted'une
illa iyyah fe lemma neccaküm
ilel berri a'radtüm ve kanel
insanü kefura
( Ve size denizde darlık
dokunduğunda O’nun haricinde
o çağırdıklarınız sapar. Sizi
karaya doğru kurtardığımızda
ise yüz çevirip dönersiniz. İnsan
inkar edendir. )
29/65 - Fe iza rakibu fil fülki
deavüllahe muhlisıne lehüd dın
fe lemma neccahüm ilel berri iza
hüm yüşrikun
( Böylece, gemiye bindiklerinde,
dini O’na halis kılarak Allah' ı
çağırdılar. Onları karaya doğru
kurtardığımızda, o zaman onlar
ortak koştular. )
No comments:
Post a Comment