33/72 - İnna aradnel EMANETE ales semavati vel erdı vel cibali fe ebeyne en yahmilneha ve eşfakne minha ve hamelehel
insan innehu kane zalumen
cehula
( Kesinlikle göklere, yere ve
dağlara EMANETİ biz gösterdik de onu yüklenip taşımaya
yanaşmadılar, direttiler, çekindiler ve ondan korktular. ONU insan yüklendi. Kesinlikle o
zalimdir cahildir. )
Ayette yer alan "Emanet" kelimesi, Allah'ın ruhundan üflemesiyle insana sınav olarak emanet edilen ancak henüz idrakine tam olarak nail olamadığı ve cinlerin peşinde olduğu ilahi yaratış kudreti yani yaratılışın gizli kelime kodlarıdır. Cinler bu kozmik bilgiye, kaynak kodlara erişebilmek ve yaratıcıya kendilerini ortak koşabilmek için insana tasallut etmekte ve onları kontrol altına almaya çalışmaktadırlar.
Okültizmde "Felsefe Taşı", kutsal kitaplarda "Tabuti Sekine" ( Sükunet Sandığı ) veya "Ahit Sandığı" olarak da sembolize edilen "Kelimeler ile Yaratış Kudreti", harf ve kelimelerin belirli sayılarda zikrine dayalı Kabala ( Kabul ) ve Cifir öğretisinin de özünü ve nihai amacını oluşturmaktadır.
2/37 - Fe telekka ademü min
rabbihı KELİMATİN fe tabe aleyh
innehu hüvet tevvabür rahim
( Böylece Adem Rab’binden
KELİMELER aldı da onun üzerine
tevbe eyledi. Kesinlikle O, O
tevbeyi kabul edendir
merhametlidir. )
Matrix filminde Ajan Smith, Morpheus'un kafasını iki eliyle sıkarak şunu söyler;
"Bana Zion'un kodu lâzım. Biliyorum ki o senin bu kafanın içinde."
"Zion"'un ( Zi ( Tanrı ) + on ( Gibi olan, Üzerinde ) Kodu = "Tanrısallığın / İlahsallığın Kodu"
Zionism = Tanrısalcılık
Ayrıca Bkz.
Ayrıca Bkz.
No comments:
Post a Comment