7 Temmuz 2017 Cuma

Fülk ( Gemi )

"Fülk" kelimesi "Gemi" anlamına gelmekte olup, çoğul anlamda yani "Gemiler" anlamında da kullanılmaktadır. Fülk kelimesinin kökeni "Felek" ( Daire ) ve/veya "Felk" ( Yarmak ) kelimelerine dayanmaktadır. “Fülk” veya “Falik” kelimeleri “Yaran” anlamına gelmektedir. "Felek" kelimesiyle olan ilişki, 36/40 kodlu ayette geçen "fi felekin yesbehun" ( dairelerinde yüzerler * ) ifadesiyle, "Falik" kelimesiyle olan ilişki ise 35/12 kodlu ayette geçen "Mevahira" ( yararak akıp giden ) anlamıyla kurulabilmektedir. ( * "Dairelerde yüzmek" ifadesi bazında düşünüldüğünde "Fülk" kelimesinin "Gezegen" veya "Uzay Gemisi / Uçan DAİRE) anlamına da gelme olasılığı gündeme gelmektedir. Zira, Kur'an'da Güneş, Ay, Yıldız, Yer, Gök/Gökler kelimeleri yer almakta olup, Gezegen anlamında herhangi bir kelime yer almamaktadır. )

Germen dilinde "Fulk"’a yakın şekilde telaffuz edilen “Volk” kelimesi "Halk" anlamına gelmektedir. Halk kelimesinin "toplanmış kitle" olduğu düşünüldüğünde "Fülk"'ün "topluluğu taşıyan olgu" olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu noktada "gezegen" anlamı da kuvvetlenmektedir. Ayrıca Türkçe'deki "Gemi" kelimesinin kökeni de "Cem'i" kelimesine yani "Cemiyetle ilgili, cem olunmayla ilgili, toplanmış olmayla ilgili" kelimesine dayanmaktadır. Bu çerçevede, "Fülk"'ün "topluluk ve taşıma" ile ilintili anlam içerdiği sonucuna varılabilmektedir. 
Kur'an'da "Fülk" kelimesinin geçtiği ayetler incelendiğinde "Fülk"'ün, "Gök", "Yer","Deniz", "Bulut", "Rüzgar" gibi Allahü Teala'nın doğrudan yaratışı olan olgular ile birlikte ve  "insanların buyruğuna verilmesi" ifadesiyle yer aldığı görülmektedir. "Fülk" bildiğimiz insan yapımı gemiden farklı Allah'ın doğrudan yaratışı olan bir olgu mudur?
Ayetlerde "Fülk" "Allah'ın yaratışı" sonucunda "İnsanların buyruğuna verilmiş" bir olgu olarak geçmektedir.
Bakara 2/164 - İnne fı halkıs semavati vel erdı vahtilafil leyli ven nehari vel fülkilletı tecrı fil bahri bima yenfeun nase ve ma enzelellahü mines semai min main fe ahya bihil erda ba'de mevtiha ve besse fıha min külli dabbetin ve tasrıfir riyahı ves sehabil müsahhari beynes semai vel erdı le ayatin li kavmin ya'kılun ( Göklerin ve yerin yaratılışında, gecenin ve gündüzün ihtilafında, insanlara faydalı olmalarından dolayı denizde akan o gemilerde, Allah’ ın gökten indirdiği suda, onunla yeri ölümünün sonrasında diriltmesinde, içine debelenenlerin hepsinden göndermesinde, gök ile yer arasında buyruğa alınmış bulutları ve rüzgarları yönlendirip idare etmesinde akıl eden kavim için ayetler vardır. )
"Bulutlar" ve "Rüzgarlar" buyruğa alınmış.
İbrahim 14/32 - Allahüllezı halekas semavati vel erda ve enzele mines semai maen fe ahrace bihı mines semerati rizkan leküm ve sehhara lekümül fülke li tecriye fil bahri bi emrih ve sehhara lekümül enhar ( Allah O'dur ki gökleri ve yeri yarattı. Gökten su indirdi de onunla sizlere meyvelerden, ürünlerden rızık çıkardı. Emriyle denizde aksınlar diye gemileri buyruğunuza verdi. Nehirleri de buyruğunuza verdi. )
"Gemiler" ve "Nehirler" insanların buyruğuna veriliyor.
İbrahim 14/33 - Ve sehhare lekümüş şemse vel kamera daibeyn ve sehhara lekümül leyle ven nehar ( Ve usulünde devam eden ikili olan Güneş’i ve Ay’ı buyruğunuza verdi. Geceyi ve gündüzü de buyruğunuza verdi.)
"Güneş" ve "Ay" insanların buyruğuna veriliyor.
Nahl 16/14 - Ve hüvellezi sehharal bahra li te'külu minhü lahmen tariyyen ve testahricu minhü hılyeten telbesuneha ve teral fülke mevahıra fıhi ve li tebteğu min fadlihı ve lealleküm teşkürun ( Ve ondan taze et yemeniz, giymeye ve takmaya süsler, zinetler çıkarmanız için denizi buyruğa alan O'dur. Gemileri onun içinde yararak akıp giderken görürsünüz. O’nun üstünlüğünden aramanız için. Umulur ki şükredersiniz. )
"Deniz" buyruğa alınmış.
İsra 17/66 - Rabbükümüllezı yüzcı lekümül fülke fil bahri li tebteğu min fadlih innehu kane biküm rahıma ( Rabb' biniz O dur ki, O’nun üstünlüğünden aramanız için size gemileri denizde sevkeder yürütür. Kesinlikle O size merhametlidir. )
Hacc 22/65 - E lem tera ennellahe sehhara leküm ma fil erdı vel fülke tecrı fil bahri bi emrih ve yümsiküs semae en tekaa alel erdı illa bi iznih innellahe bin nasi le raufün rahım ( Görmedin mi ki kesinlikle Allah, o yerde olanları, denizde O’nun emriyle akan gemileri buyruğunuza verdi. Göğü, izni dışında yerin üzerine düşmesin diye tutar. Kesinlikle Allah insanlara esirgeyendir merhametlidir. )
Rum 30/46 - Ve min ayatihı en yürsiler riyaha mübeşşiratin ve li yüzıkaküm min rahmetihı ve li tecriyel fülkü bi emrihı ve li tebteğu min fadlihı ve lealleküm teşkürun ( Ve rüzgarları müjdeci olarak göndermesi, rahmetinden tattırması ve emriyle gemileri akıtması ayetlerindendir. O’nun üstünlüğünden, lütfundan aramanız içindir. Umulur ki şükredersiniz.  )
Lokman 31/31 - E lem tera ennel fülke tecrı fil bahri bi nı'metillahi li yüriyeküm min ayatih inne fı zalike le ayatin li külli sabbarin şekur ( Size ayetlerinden göstermek için, gemilerin denizde Allah' ın nimeti ile aktığını görmedin mi? Her sabredip şükreden için, kesinlikle bunda ayetler vardır. )
Fatir 35/12 - Ve ma yestevil bahrani haza azbün füratün saiğun şerabühu ve haza milhun ücac ve min küllin te'külune lahmen tariyyen ve testahricune hılyeten telbesuneha ve teral fülke fıhi mevahıra li tebteğu min fadlihı ve lealleküm teşkürun ( Ve iki deniz eşit olmuyor. Bu tatlı içecektir, onun içilmesi kayar gibidir. Bu ise tuzludur, acıdır. Hepsinden taze et yersiniz ve giydiğiniz süs, zinet çıkarırırsınız. O’nun üstünlüğünden, lütfundan aramanız için gemileri onun içinde yararak akıp giderken görürsün. Umulur ki şükredersiniz. )
Yasin 36/40 - Leş şemsü yembeğıy leha en tüdrikel kamera ve lel leylü sabikun nehar ve küllün fı felekin yesbehun ( Aya erişip çatması Güneş’e yaraşmaz. Ve gece gündüzü geçemez. Hepsi dairede yüzerler. )

Yasin 36/41 - Ve ayetün lehüm enna hamelna zürriyyetehüm fil fülkil meşhun ( Ve onlara ayettir ki onların soylarını dolu gemi içinde kesinlikle biz taşıdık. )

Ard arda gelen Yasin suresinin 40. ve 41. ayetlerinde önce 40. ayette "Felek" kelimesinin "Daire / Yörünge" anlamında sonra 41. ayette "Fülk" kelimesinin "Gemi / Topluluk" anlamında kullanılmış olması, kelimeler arasında anlam ortaklığı olduğuna işaret etmektedir.
Yasin 36/42 - Ve halakna lehüm min mislihı ma yarkebun ( Ve onlara o bindiklerinin aynısından yarattık. )
Binilen gemilerden yaratılması "yarattık" ifadesiyle doğrudan bir müdahaleyi işaret etmektedir. Tıpkı "Gök", "Yer", "Bulut", "Rüzgar", "Güneş" ve "Ay" gibi.
Aşağıdaki ayet setinde de "Gemi"nin yaratılması diğer olgularla ( "Gök", "Yer", "Su", "Hayvanlar" ) aynı kapsamda ifade edilmiştir.
Zuhruf 43/9 - Ve lein seeltehüm men halekas semavati vel erda le yekulünne halekahünnel azızül alim ( Ve onlara "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye sual etsen, "Onları yüce bilen yarattı." derler. )
Zuhruf 43/10 - Ellezi ceale lekümül erda mehden ve ceale leküm fıha sübülen lealleküm tehtedun ( O yeri size beşik kıldı. Orada size yollar oluşturdu. Umulur ki yönlenirsiniz. )
Zuhruf 43/11 - Vellezi nezzele mines semai maen bi kader fe enşarna bihı beldeten meyta kezalike tuhracun ( Ve o gökten ölçü ile su indirdi de onunla ölü beldeyi dirilttik. İşte böyle çıkarılırsınız. )
Zuhruf 43/12 - Vellezi halekal ezvace külleha ve ceale leküm minel fülki vel en'ami ma terkebun ( Ve eşlerin hepsini o yarattı. Size, o bindiğiniz gemilerden ve hayvanlardan oluşturdu. )

5 Temmuz 2017 Çarşamba

Vakia ... Ayrılış Günü ... Asteroid Çarpması??

1917 - 2008 yılları arasında yaşamış olan İngiliz bilimkurgu yazarı Arthur C. Clarke tarafından 1953 yılında yayımlanan "Chilhood's End" ve 1973 yılında yayımlanan "Rendez Vous With Rama" isimli kitaplar Kur'an'da "Vakia" ( Olay ) veya "Yevmel Fasl" ( Ayrılış Günü ) olarak tanımlanan kavramlar açısından önem arzetmektedir. Zira kitapların konusu dünyanın sonunu konu almaktadır.
 

Kapağında "reptil tek gözü" yer alan Childhood's End kitabı...Dünyanın sonunu konu almaktadır.
 

Rendez Vous With Rama kitabı...Dünya'ya 2077 yılında asteroidin çarpmasını konu almaktadır.( Rama ... "Ra" ve "Mu" kelimelerinin birleşmesinden oluşmaktadır. )
 
Arthur C. Clarke'ın doğum ve ölüm tarihlerindeki 8 nümerolojisi dikkat çekicidir.
 
Doğum Tarihi 19"17" ... 1+7 = 8
Ölüm Tarihi 200"8" ... 8
 
Clarke'ın ilk kitabı olan "Chilhood's End"'in yayınlanma tarihinde de 8 nümerolojisi bulunmaktadır. 19"53" ... 5+3 = 8
 
Clarke'ın "Rendez Vous With Rama" isimli kitabında, 2077 yılında dünyaya bir asteroidin çarpacak olması ve İtalya'nın doğusunu yok etmesi konu edilmektedir.
 
77. sure olan Mürselad ( Gönderilenler ) suresinde vaad edilen "vakanın" ( Vakia ) gerçekleşeceğinin ve "ayrılış gününün" ( Yevmel Fasl ) geleceğinin bildiriliyor olması 77 ( ikili yedi ) nümerolojisi açısından önem arzetmektedir. "Vakadan" ve "Ayrılış Gününden" bahsedilen son sure 77. suredir.
 
Meleklerin ve Ruh'un inerek "vakayı" yani hesap gününü gerçekleştirmelerini konu alan ayetler incelendiğinde 21 ve 8 nümerolojisi yine göz çarpmaktadır.

Hakka 69/14 - Ve hümiletil ardu vel cibalu fe dükketa dekketen vahidet ( Ve yer ve dağlar yükletilip de tek çarpma ile çarpılıp düzlendiğinde, ) ( Ayette açıkça asteroid çarpması betimlenmektedir. )
 
Hakka 69/15 - Fe yevmeizin veka'atil vakı'at ( Artık o gün vaki olacak olan vaki olur. )
 
Mürselad 77/7 - İnnema tu'adune le vakı'un ( Kesinlikle vaad edildiğiniz vaki olacaktır. )
 
Yukarıdaki her iki ayetin kodlarını oluşturan rakamların toplamı 21 olmaktadır. ( 6+9+1+5 = 21 ve 7+7+7 = 21 )
 
Hakka 69/17. Ve (1) el (2) meleku (3) ala (4) ercai (5) ha (6) ve (7) yahmilu (8) arşe (9) rabbi (10) ke (11) fevka (12) hüm (13) yevme (14) izin (15) semaniyet (16)" ( Ve melek onun çevresindedir. O gün onların sekizi, üstlerinde Rabb' inin arşını, tahtını taşırlar. )
 
Meleklerden bahsedilen 69/17 koslu ayetin numarasında 8 nümerolojisi bulunmaktadır. Ayet 16 kelimeden oluşmakta olup, 8+8 = 16 olarak düşünüldüğünde iki sekiz yani 88 sayısı ortaya çıkmaktadır. 88 sayısı, Melek kelimesinin Kur'an'daki frekansını temsil etmektedir.
 
Mearic 70/4 - Ta'rucü (1) el (2) melaiketu (3) ve (4) er (5) ruhu (6) iley (7) hi (8) fi (9) yevmin (10) kane (11) mikdaru (12) hu (13) hamsine (14) elfe (15) senet (16) ( Melekler ve ruh, miktarı ellibin sene olan bir günde O’na çıkarlar. )
 
Melekler ve Ruh'tan bahsedilen 70/4 kodlu ayette de 16 kelime bulunmaktadır.
 
Kur'an'da bildirildiği üzere, "Vakanın" gerçekleşeceği gün "Ayrılış" da gerçekleşecektir. Ayrılış anlamına gelen "Fasl" kelimesi vakayla bağlı ayrılış anlamında olmak üzere 8 ayette geçmektedir.
 
 "Fasl" kelimesinin "Yevmel fasl" olarak ilk geçtiği ayetin sure numarasının 37 ( 3+7 = 10 ve 3x7 = 21 ) ve ayet numarasının ise 21 olması dikkat çekicidir.
 
Saffat 37/21 - Haza yevmül faslillezı küntüm bihı tükezzibun ( Bu, o yalanlamış olduğunuz ayrışım günüdür. )
 
Şura 42/21 - Em lehüm şürakaü şerau lehüm mined dıni ma lem ye'zen bihillah ve lev la kelimetül fasli le kudıye beynehüm ve innez zalimıne lehüm azabün elım ( Onlara, Allah' ın dinden o izin vermediklerini onlara meşru yol kılan ortaklar mı var? Ve şayet ayrışım kelimesi olmasaydı, onların aralarında hüküm verilirdi. Kesinlikle zalimler, elim azap onlaradır. )
 
Duhan 44/40 - İnne yevmel fasli mıkatühüm ecmeın ( Kesinlikle ayrışım günü, onların toplanma zamanlarıdır. )
 
Mürselad 77/13 - Li yevmil fasli ( Ayrışım günü için. )
 
Mürselad 77/14 - Ve ma edrake ma yevmül fasli ( Ve ayrışım gününün ne olduğunu sana ne kavratıp idrak ettirir? )
 
Mürselad 77/38 - Haza yevmül fasli cema'naküm vel evvelin ( Bu, sizi ve evvelkileri topladığımız ayrışım günüdür. )
 
Nebe 78/17 - İnne yevmel fasli kane mikaten ( Kesinlikle ayrışım günü tayin edilen vakit olmuştur. )
 
Tarık 86/13 - İnnehu le kavlün fasl ( Kesinlikle o ayrışım sözüdür. )
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Fatr ( Yaratış ) ... Fatır ( Yaratıcı )

"Fatr" kelimesi "Yaratış" anlamına gelmekte olup, bu kelimenin 6 ve 8 nümerolojisi ile ilintisi bulunmaktadır.
 
* Fatr kelimesi ilk kez 6. sure olan En'am suresinde geçmektedir. ( 6 rakamı Yaratılışın tamamlandığı günün sıra numarasını ifade etmektedir. )
 
* Fatr kelimesi kitapta 17 kere tekrarlanır. ( 1+7 = 8 )



* Fatr kelimesinin Kur'an'da 6. kez tekrarlandığı ve ayet içindeki sıra numarasının 17 ( 17 ... 1+7 = 8 ) olduğu ayet 17. sure olan İsra suresinin 51. ( 5+1 = 6 ) ayetidir.
 
* 17/51 kodlu ayet, içeriği açısından da dikkat çekicidir. Ayetin ilk cümlesi olan "Ev halkan min ma yekbüru fi suduriküm" ( Göğüslerinizin içinde büyüyeninden yaratık ) ifadesi 8 kelimeden oluşmaktadır. 
 
İsra 17/51 - Ev (1) halkan (2) min (3) ma (4) yekbüru (5) fı (6) suduri (7) küm (8) fe (9) se (10)yekulune (11) men (12) yüıydü (13) na (14) kul (15) ellezı (16) fetara (17) küm evvele merrah fe seyünğıdune ileyke ruusehüm ve yekulune meta hu kul asa en yekune karıba ( Veya göğüslerinizin içinde büyüyeninden yaratık. "Kim döndürür, diriltir bizi?" diyecekler. "O sizi ilk keresinde yaratan." de. Böylece sana başlarını sallayacaklar ve "O ne zaman?" diyecekler. "Belki olması yakındır." de. )

* Arapça "Fıtrat" ( Yaratılış ) kökünden "Fatr" / "Fatır" kelimesi İngilizcedeki "Father", İtalyancadaki "Padrino", Almancadaki "Vater" kelimesiyle aynıdır. Esas itibarıyla "Father" "Yaratıcı" anlamına gelmektedir. Bu nedenle İncil'de Tanrı'dan "Baba" olarak bahis bulunmaktadır.

Kur'an'ın Bakara suresinin 2/200 kodlu ayetinde de "Allah" ile "Baba" kelimesi ilişkilendirilmiştir.
 
Bakara 2/200 - Fe iza kadaytüm menasikeküm fezkürullahe ke zikriküm abeküm ev eşedde zikra fe minen nasi men yekulü rabbena atina fid dünya ve ma lehu fil ahırati min halak ( İbadetlerinizi yaptığınızda Allah’ ı, babalarınızı hatırladığınız gibi veya daha şiddetli hatırlayın. İnsanlardan kim "Rab'bimiz bize dünyada ver." derse, ona ahirette nasip yoktur. )
 
 
 

Kuyruklu Yıldız ( Comet ) ... Halley... .Ahtapot

En'am 6/76 - Fe (1) lemma (2) cenne (3) aley (4) hi (5) el (6) leylü (7) raa (8) kevkeba (9) kale (10) haza (11) rabb (12) i (13) fe (14) lemma (15) efele (16) kale (17) la (18) ühıbbü (19) el (20) afilın (21) ( Üzerine gece örtüp bastırdığında, yıldız gördü. "Rabb' im budur." dedi. Ama kaybolduğunda " Ben kaybolanları sevmem." dedi.  )
 
En'am suresinin 76. ayetinde önce görünüp, sonra kaybolan yıldızdan bahis söz konusudur. Bu hareket paterni Kuyruklu Yıldız olarak adlandırılan Comet'lerin hareket paterniyle uyum göstermektedir. Zira, Kuyruklu Yıldızlar galaktik yörüngesel hareketleri sebebiyle belirli bir noktadan, belirli bir süre gözlenebilmekte daha sonra gözlem dışı kalmakta ve belirli bir süre sonra aynı noktadan tekrar gözlemlenebilmektedirler.
 
Bilinen en meşhur Kuyruklu Yıldız, Edmond Halley tarafından keşfedilen ve kendisinin adı verilmiş olan Halley isimli Kuyruklu Yıldızıdır. Halley ismini verdiği kuyruklu yıldızın yörüngesel hareketini incelemiş ve Halley'in 76 yıllık periyodlarda gözlemlenebildiğini keşfetmiştir.
 
"Önce görünüp, bir süre sonra sonra kaybolan yıldız"dan bahsedilen ayetin En'am suresinin 76. ayeti olması, Halley Kuyruklu Yıldızı'nın gözlemlenebilme periyodu olan 76 yıl ile ilintisi var gibi görünmektedir.
 
                                                                       
                                                            
                 Halley Kuyruklu Yıldızı
 
Ayette yer alan 5. ( hi ), 6. ( el ) ve 7. ( leyl ) kelimelerin birlikte telaffuz edilmesi sonucunda fonetik olarak "hilley" kelimesinin ortaya çıkması da "Halley" kelimesiyle çağrışım yapmaktadır. ( Bu husus ilk olarak bir araştırmacı yazar tarafından evvelce gündeme getirilmiştir. )

En'am suresinin 76. ayetinde toplam 21 kelime bulunması, evvelki yayınlarda değinilen ve "Ruh" ile ilintili olan 21 nümerolojisine dikkat çekmektedir. Yine ayetin en önemli kelimelerinden olan ve "gözlemi" ifade eden "Raa" ( Gördü ) kelimesinin 8. kelime olması da 8 nümerolojisi açısından dikkat çekmektedir.
 
Halley Kuyruklu Yıldızı'nın çapının 16 x 8 x 8 km olduğu belirtilmektedir.
 
 
8 ayağa sahip olan ve adını da bu özelliğinden alan Ahtapot'un ( Octopus ...Octo ( Sekiz ) + Pus ( Ayak ) ) şeklinin Kuyruklu Yıldıza benzemesi ve 8 rakamına ilişkin nümeroloji içermesi dikkat çekicidir.
 
                                                
    Kuyruklu Yıldız formuna sahip ahtapot
 
Ayrıca 2016 yılı yapımı olan "Arrival" filminde "Alien"lerin "Ahtapot" formunda tasvir edilmesi de düşündürücüdür.

                                          
Arrival 2016 filminde Alien ile iletişim sahnesi
 
 2017 yılı yapımı olan Life isimli filmde uzayda bulunan organizma büyüyerek ahtapot formunda düşman bir yaratığa dönüşüyor. Ana hedef melekleri düşman alienler olarak algılatabilmektir.




 
 
 
 
 
 

4 Temmuz 2017 Salı

İman ( İnanç )

İman ( İnanç ) kavramını kısaca, bir olgunun, bir olayın veya bir sözün var olduğunu, gerçek olduğunu kabul etmek olarak tanımlayabiliriz.
 
İnsanlardan bir çoğunun Allah inancı konusunda şu söylemini duyarız. "Ben sadece Allah'a inanırım. Kitapmış, peygambermiş gerisi beni alakadar etmez." Bu söylem şu ironik cümle örneğine benzemektedir. "Ben yerçekimine inanırım. Elma ağaçtan düşmüş vesaire beni alakadar etmez."
 
İnanç sisteminin çalışabilmesi için, inanca konu olan ana kavram ile onun sonuçları olan ve onun etki alanında olan parametrelerin de sistem içinde konumlandırılmaları gerekir. Allah inancı konusundan örnek verecek olursak, bir insan Allah'a inandığını söyleyip, O'nun kitabı olan Kur'an'daki ilme itibar etmiyorsa inançtan söz edilebilir mi? "Allah" kelimesini Kur'an sayesinde bilen bir insanın Kur'an'a itibar etmemesi çelişkili bir durumdur. Diğer bir deyişle, "Varlığı Kabul" ancak "Varlığın Etkilerini ve Sonuçlarını" red olabilir mi?
 
Kur'an ayetlerinde bu konu detaylı bir şekilde bildirilmiştir. "Allah'ın varlığına inanç" ile "Allah'ın kelamına inanç" arasında anlamsal farklılık bulunmaktadır. Zira, "varlığı kabul" ancak "varlığın etkilerini ve sonuçlarını" red hususu şeytani yaklaşımın yani "isyanın" kapılarını açar. Şeytan'da Allah'a inanmaktadır. Ancak kelamına itirazı ve isyanı söz konusudur. Bu durumda gerçek ve samimi bir inançtan söz etmek mümkün olabilir mi?
 
Kur'an'da "Allah'a inanmak" ifadesinin mutlak surette "Ahirete inanmak" ifadesiyle birlikte "amene billahi ve yevmel ahıri" ( Allah'a ve ahiret gününe inanan ) olarak yer aldığı görülmektedir. Bu iki ifadeyi birlikte, yanyana içeren ayet adedinin 21 olması da, "Ruh" kavramıyla olan ilintiyi ortaya koymaktadır. ( Ruh kelimesi kitapta 21 kere tekrarlanmaktadır. )
 
"Amene billahi ve yevmel ahıri" ( Allah'a ve ahiret gününe inanan ) ifadesini içeren 21 ayet olması ve bu ayetlerin 8 farklı surede yer alması da 21 ve 8 ilintisini tekrar gündeme getirmektedir. Ayetler aşağıdadır. 
 
1- Bakara 2/8, 2/62, 2/126, 2/228, 2/232, 2/264
2- Al'i İmran 3/114
3- Nisa 4/38, 4/39, 4/59, 4/162
4- Maide 5/69
5- Tevbe 9/18, 9/19, 9/29, 9/44, 9/45, 9/99
6- Nur 24/2
7- Mücadele 58/22
8- Talak 65/2
 
Ayrıca "İyilik" kavramının tanımının yapıldığı Bakara 2/177 kodlu ayette de inanç kavramının ahiret, kitap, melek ve haberci kavramlarını da içeren bütünleşik bir sistem olduğu vurgulanmaktadır.
 
Bakara 2/177 - Leysel birra en tüvellu vücuheküm kıbelel meşrikı vel mağribi ve lakinnel birra men amene billahi vel yevmil ahıri vel melaiketi vel kitabi ven nebiyyın ve atel male ala hubbihı zevil kurba vel yetama vel mesakıne vebnes sebıli ves sailıne ve fir rikab ve ekames salate ve atez zekah vel mufune bi ahdihim iza ahedu ves sabirıne fil be'sai ved darrai ve hıynel be's ülaikellezine sadeku ve ülaike hümül müttekun ( Yüzünüzü doğu tarafına ve batı tarafına çevirmenizde iyilik yoktur. Lakin iyilik, o Allah’a , sonraki güne, meleklere, kitaba, habercilere inananlara, sevdiklerine, yakınlarına, yetimlere, yoksula, yolda kalmışa, dilenenlere, boyunduruk içindekilere sevgiyle mal verenlere, duaya kalkanlara, zekatı verenlere, ahdettiklerinde ahdlerini ifa edenlere, zorlukta, sıkıntıda, darlıkta ve zor savaş zamanında sabredenleredir. İşte onlar doğrudurlar ve işte onlar sakınırlar.  )
 
 
 
 
 
 
 
 

3 Temmuz 2017 Pazartesi

Zina ve 9

Kur'an'da geçen "Zina" kelimesinin anlamı "Nikahsız cinsel ilişki" olarak bilinmektedir. Bu anlamı korumakla birlikte Zina kelimesinin daha derin bir anlamı olabilir mi?

Zinanın "İnsan ile cin arasındaki cinsel ilişki" olarak tanımlanması ve bu ilişkinin "ortak koşmak" suretiyle Allah'ı inkar etmek olarak addedilerek haram kılınması gibi....Ortak koşmanın "cinlere kulluk etmek" olduğu düşünüldüğünde onlarla kurulan cinsel ilişki de onlara kulluk etmek, hizmet etmek, Allah'ı inkar etmek ve Allah yerine cinlere inanmak anlamına gelmektedir. Zina kelimesi Arapça "Zny" kökünden gelmekte olup, bu kök İngilizcedeki "Deny" ( İnkar etmek ) kelimesine de kaynak oluşturmuş gibi görünmektedir.

İsra suresinin 17/64 kodlu ayetinde Allahü Teala'nın şeytana hitaben ;

İsra 17/64 - Vestefziz men isteta'te minhüm bi savtike ve eclib aleyhim bi haylike ve racilike ve şarikhüm fil emvali vel evladi veıdhüm ve ma yeıdühümüş şeytanü illa ğurura ( Ve onlardan kime istidatın olursa bağırman ile yerinden oynat, kımıldat. Atlarınla ve yayalarınla üzerlerine yönel. Onlara malda ve çocuklarda ortak ol. Onlara vaad et. Ve şeytan onlara aldatmanın haricinde vaad etmez. ) buyurulmaktadır.

Ortak olma / koşma durumu karşılıklı olarak düşünüldüğünde insan da evlatta yani nesilde şeytanla ortaklık yapmakta, ortak koşmaktadır. 

* "Zina" kelimesi Kur'an'da 9 kere tekrarlanmaktadır.
* "Zina" kelimesinin son kez geçtiği ayetin kod numarası ise 60/12'dir. ( 6+0+1+2 = 9 )
* Zina eden erkeğin ve kadının ancak zina eden kadın ve erkeği nikahlayabileceğini belirten ayetin kodu 24/3'tür. ( 2+4+3 = 9 ) Bu ayette cinlerle cinsel ilişkiye giren yani zina eden insanların zina etmeyenlerle yani saf insanlarla cinsel ilişkiye girmeleri yasaklanmıştır.

İsra 17/32 - Ve la takrabüz zina innehu kane fahışeh ve sae sebıla ( Ve zinaya yaklaşmayın. Kesinlikle o ahlaksızcadır ve kötü yoldur. )

Nur 24/2 - Ez zaniyetü vez zanı feclidu külle vahıdin minhüma miete celdetin ve la te'huzküm bihima ra'fetün fı dınillahi in küntüm tü'minune billahi vel yevmil ahır vel yeşhed azabehüma taifetün minel mü'minın ( Zina eden kadın ve zina eden erkek, onlardan her birinin derisine yüz kez vurun. Eğer Allah’a ve sonraki güne inananlar iseniz, Allah' ın dini hakkında, onlardan dolayı sizi merhamet, acıma almasın. İnananlardan bir grup da onların azaplarına şahitlik etsinler. )

Nur 24/3 - Ez zanı la yenkihu illa zaniyeten ev müşriketen vez zaniyetü la yenkihuha illa zanin ev müşrik ve hurrime zalike alel mü'minın ( Zina eden erkek, zina eden veya ortak koşan kadından başkasını nikahlayamaz. Zina eden kadın, zina eden veya ortak koşan erkekten başkasını nikahlayamaz. Bu inananlara haram kılınmıştır. )

Furkan 25/68 - Vellezine la yed'une meallahi ilahen ahara ve la yaktülunen nefselletı harramellahü illa bil hakkı ve la yeznun ve men yef'al zalike yelka esama ( Ve onlar Allah ile birlikte başka ilahı çağırmazlar ve haksızca, gerçek sebep dışında, Allah' ın haram kıldığı o nefisleri öldürmezler ve zina etmezler. Kim bunları yaparsa günahı karşılar, tutar. )

Mümtehine 60/12 - Ya eyyühen nebiyyu iza caekel mü'minatü yubayi'neke ala en la yuşrikne billahi şey'en ve la yesrıkne ve la yeznine ve la yaktülne evladehünne ve la yet'ine bi bühtanin yefterinehu beyne eydihinne ve erculihinne ve la ya'sıyneke fi ma'rufin fe bayi'hünne vestağfir lehünnallahe innallahe ğafurun rahiım ( Ey haberci, inanan kadınlar, Allah’a  hiçbir şeyi ortak koşmayacaklarını, hırsızlık yapmayacaklarını, zina etmeyeceklerini, çocuklarını öldürmeyeceklerini, elleri ve ayakları arasında uydurdukları iftirayı getirmeyeceklerini ve sana iyilikte isyan etmeyeceklerini beyan ederek sana geldiklerinde beyanlarını al. Onlara Allah' tan af iste. Kesinlikle Allah affedendir merhametlidir. ) ( Sure ismi olan "Mümtehine" kelimesi "Sınav edilen kadınlar" anlamına gelmektedir. )


Ortak koşmanın "cinlere kulluk etmek" olduğu düşünüldüğünde onlarla kurulan cinsel ilişki de onlara kulluk etmek ( hizmet etmek ) ve Allah yerine "cinlere inanmak" anlamına gelmektedir. Aşağıdaki ayetler bu açıdan önemlidir.

Sebe 34/41 - Kalu sübhaneke ente veliyyüna min dunihim bel kanu ya'büdunel cinn ekseruhüm bihim mü'minun ( "Sen yücesin. Sen onlardan başka dostumuzsun. Bilakis cinlere kulluk etmekteydiler. Onların çoğunluğu onlara inanmışlardı." derler. )

Zina edenlerin karşılıklandırılması esnasında "inananlardan" bir grubun şahitliği istenmektedir.

Nur 24/2 - Ez zaniyetü vez zanı feclidu külle vahıdin minhüma miete celdetin ve la te'huzküm bihima ra'fetün fı dınillahi in küntüm tü'minune billahi vel yevmil ahır vel yeşhed azabehüma taifetün minel mü'minın ( Zina eden kadın ve zina eden erkek, onlardan her birinin derisine yüz kez vurun. Eğer Allah’a ve sonraki güne inananlar iseniz, Allah' ın dini hakkında, onlardan dolayı sizi merhamet, acıma almasın. İnananlardan bir grup da onların azaplarına şahitlik etsinler. )

Kur'an'da ve İncil'de geçen ve ortak koşarak cinlere kulluk eden satanistlerden bahseden aşağıdaki ayetlerdeki 9 nümerolojisi de anlamlıdır.

41 Mark 15/25 İsa'yı çarmıha gerdiklerinde saat dokuzdu.

Neml 27/48 - Ve kane fil medıneti tis'atü rahtın yüfsidune fil erdı ve la yuslihun ( Ve şehirin içinde, yerde bozgun yapan ve iyileştirmeyen, iyileşmeyen dokuz çete vardı. )

İsra 17/101 - Ve lekad ateyna musa tis'a ayatin beyyinatin fes'el benı israıle iz caehüm fe kale lehu fir'avnü innı le ezunnüke ya musa meşhura ( Ve Musa' ya delil olarak dokuz ayeti verdik. O halde İsrailoğulları' na sual et. Zamanında onlara geldi de Firavun ona "Kesinlikle ben zannederim ki sen ey Musa,  sihirlenmişsin." dedi. ) * Cinlere kulluk eden Firavun ile ilgili ayette 9 ayetten bahis.

Sad 38/23 - İnne haza ehıy lehu tis'un ve tis'une na'ceten ve liye na'cetün vahıdetün fe kale ekfilnıha ve azzenı fil hıtab ( Kesinlikle bu benim kardeşim. Ona doksandokuz dişi koyun ve bana bir dişi koyun. "Onu bana ver." dedi. Beni söylemde yendi. ) * Mütekebbir müşrik satanistin koyun adedi 99.

9 rakamı, yukarıda yer alan tesbitler çerçevesinde Allah'ın ilahi mühürü ve yaratışın sembolü olan 6 rakamının tersi olarak düşünüldüğünde daha da anlam kazanmaktadır.

Ayrıca 9 rakamının satanik nümerolojide anlam taşıdığı bilinmekte olup, aşağıdaki nümerolojik hesaplama tablosu da dikkat çekicidir.

"THE TABLE OF NINE

9x1=9
9x2=18/1+8=9
9x3=27/2+7=9
9x4=36/3+6=9
9x5=45/4+5=9
9x6=54/5+4=9
9x7=63/6+3=9
9x8=72/7+2=9
9x9=81/8+1=9

TABLE OF THE BEAST

666x1=666/6+6+6=18/1+8=9
666x2=1332/1+3+3+2=9
666x3=1998/1+9+9+8=27/2+7=9
666x4=2664/2+6+6+4=18/1+8=9
666x5=3330/3+3+3+0=9
666x6=3996/3+9+9+6=27/2+7=9
666x7=4662/4+6+6+2=18/1+8=9
666x8=5328/5+3+2+8=18/1+8=9
666x9=5994/5+9+9+4=27/2+7=9
666x10=6660

THE NINE BIO-SYSTEMS ( Kaynakta şeytanın biyolojik sistemi 9 bileşenle tanımladığından bahis söz konusudur.

I. Skeletal
II. Muscle
III. Nervous
IV. Digestive
V. Repiratory
VI. Circulatory
VII. Lymphatic
VIII. Endocrine
IX. Reproductive"


* Kur'an'da cinlerden olan İblis'in "soyağacı" anlamında da kullanılan "Şecer" ( Ağaç ) kelimesi 27 ( 2+7 = 9 ) kere tekrarlanmaktadır.


* İsra suresinin 17/60 kodlu ayetinde "Lanetlenmiş Ağaç" ifadesi yer almaktadır. Yani lanetlenmiş cin soyu tanımlanmaktadır. Bu ayette "Şecer" kelimesi 27. kelime olarak ilk kez 9 nümerolojisiyle ilintili frekansa sahip olarak geçmektedir.

İsra 17/60 - Ve (1) iz (2) kulna (3) leke (4) inne (5) rabbe (6) ke (7) ehata (8) bi (9) en (10) nas (11) ve (12) ma (13) cealna (14) er (15) ru'ya (16) elletı (17) erayna (18) ke (19) illa (20) fitneten (21) li (22) en (23) nasi (24) ve (25) eş (26) şecerate (27) el (28) mel'unete (29) fi (30) el (31) kur'an (32) ve (33) nühavvifü (34 hüm (35) fe (36) ma (37) yezıdü (38) hüm (39) illa (40) tuğyanen (41) kebira (42) ( Ve zamanında sana "Kesinlikle Rabb' in insanları kuşatmıştır." dedik. Sana gösterdiğimiz o rüyayı ve o Kur'an' da lanetlenmiş ağacı insanlar için sınav olması haricinde oluşturmadık. Onları korkuturuz da onlara büyük azgınlık haricindekini artırmaz. )

* "Şecer" kelimesi son kez Vakia suresinin 56/72 kodlu ayetinde geçmektedir. ( 72 ... 7+2 = 9 ) Bu ayet 9 kelimeden oluşmaktadır. Ayette ateşten yaratılmış olan İblis / Cin soyunun Allah tarafından inşa edildiği vurgulanmakta ve insanın cin soyu ile cinsel ilişkiye girmesi de "ateşin yakılması" olarak teşbih edilmektedir. 

Vakia 56/71 - E fe reeytümun nar elletiy turun ( Yaktığınız ateşi gördünüz mü? )
Vakia 56/72 - E (1) entüm (2) enşe'tüm (3) şecerete (4) ha (5) em (6) nahnü (7) el (8) munşiun (9) ( Onun ağacını siz mi inşa ettiniz? Biz miyiz inşa eden? ) *

( * Cinlerle zina ederek yakmamanız gereken ateşi yaktınız. Oysa cinlerin soylarını da biz oluşturduk. Sizin onlarla birleşerek melez bir soy oluşturmanız sizi helaka sürükleyecek. )

9 rakamının satanizmde ilahi mühür olan 6 rakamının tersi olarak kullanıldığı varsayıldığında "Kur'an" kelimesiyle ilgili ilginç bir durum ortaya çıkmaktadır. "Okuma" anlamına gelen "Kur'an" kelimesi Latin alfabesi itibarıyla 6 karakterden oluşmaktadır. Kur'an kelimesinin tersi ise "Senin Ateşin" anlamına gelen ve konu kapsamında da oldukça anlamlı olan "Na'ruk" kelimesini ortaya çıkarmaktadır. “Na’ruk” kelimesinin de 6 rakamının tersi olan 9 rakamını temsil ettiği düşünülebilir.

Kur'an'da 9 kere tekrarlanan 34 kelime bulunmaktadır. 34 x 9 işleminin sonucunun 306 olup, bu sayı üç adet 6 rakamının yanyana yazılmasıyla oluşan 666 rakamına yani Allah'a isyanı ve ortak koşmayı işaret eden sayıya işaret eder gibidir. Ayrıca 306 sayısının nümerolojik değeri de 3+0+6 = 9 olmaktadır.

Kur'an'da 9 kere tekrarlanan kelimeler aşağıda olup, olumsuz anlam içeren kırmızı ile işaretlenmiş kelimelerin anlamları dikkat çekicidir.


Arapça Kök Türkçe Frekans
aduazmak/hududu aşmak 9
ame yıl/bir yıl/sene 9
ane şimdi 9
bekara sığır/yarma 9
cenah kanat/koyun/taraf 9
daim daim 9
eynema nerede/hani nerede/her nerede/nereye 9
ferc yarık/çatlak/ayıp/kusur 9
haidboş lafa dalan 9
hedy hediye/kurbanlık 9
hünalike burada/orada/şurada 9
hür hür 9
irtabşüphe etme 9
ivecaeğrilik 9
kazef atış/bırakış/koyuş/sokuş/ortaya atış 9
kenz hazine 9
levn renk 9
meab dönüş yeri/varış yeri 9
mübaya alışveriş/satın alma 9
müdafa defetme/savma/savunma/kovma 9
mütteki yaslanıp oturan 9
nevm uyku 9
nüzl ağırlama/ikram/karşılık/misafirlik 9
ravasiye dağlar 9
sari koşma/yarışma 9
sebeb sebep/vasıta 9
sehab bulut 9
sirkatçalma/hırsızlık 9
te yüce 9
tuğyanazgınlık 9
tüahız sorgulama/sorumlu tutma/cezalandırma 9
unuk boyun 9
zıbh boğazlama/kesme/kesilecek hayvan 9
zinazina 9

ALLAH kelimesini oluşturan harflerin Türk alfabesindeki sıra değerleri toplamı "42" , bu toplamın nümerolojik değeri ise"6"'dır. ŞEYTAN kelimesini oluşturan harflerin sıra değerleri toplamı "99" !!; 99 sayısının nümerolojik değeri ise 9+9 = 18 ... 1+8 = "9"'dur. Bu durum 6 ve 9 rakamlarının simgelediği zıtlık olgusunun ( Ying Yang ) ispatı niteliğindedir.

“9” rakamı filmlerde de satanizm ile ilintili olarak kullanılmaktadır. Aşağıda 2009 yılı yapımı olan ve Alien’lerin ( Şeytanlar ) Dünya’ya gelişini konu alan “District 9” isimli filmin afişi yer almaktadır.














29 Haziran 2017 Perşembe

Cennet mi? Cennetler mi? Paralel Evrenler mi?

“Cennet” kelimesi “Bahçe” anlamında kullanılmakta olup, kök anlam itibarıyla “örten, bürüyen, kaplayan” anlamına gelmektedir. Zira bahçe kelimesi de “bitkilerle örtülmüş” bir mekanı betimlemektedir. “Cin” ( Cin ), “Cünnet” ( Kalkan ), Ecinnet ( Cenin, Örtülmüş Olan ) gibi kelimeler de köklerinde “gizli, örten, örtülmüş”  anlamlarını taşımaktadırlar.
 
Allahü Teala ayetlerinde 7 gökten ve farklı sıfatlarla eşleştirilmiş 7 farklı “Cennet”ten bahsetmektedir. Anılan “Gökler” ile “Cennetler” arasında ilinti bulunmakta mıdır? Paralel Evrenler ve  farklı boyutta eş zamanlı tezahür fenomeni konuyla bağlantılı mıdır?
Kur’an’da "7" farklı “cennet” tanımlaması yer almaktadır. Bu tanımlamalar, ayet kodları ve Kur’an’daki tekrar adetleri aşağıda yer almaktadır.
Tanımlama - Ayet Kodları - Tekrar Adedi                              

1-      Cenneti Adn ( İkamet Cenneti )  - 9/72, 13/23, 16/31, 18/31, 19/61, 20/76, 35/33, 38/50, 40/8, 61/12, 98/8 - 11
2-      Cenneti Me’va  *( Mekan Cenneti ) – 53/15 - 1
3-      Cenneti Huld ( Ebediyet Cenneti ) - 25/15 - 1
4-      Cenneti Neım ( Nimet/Bolluk Cenneti ) - 5/65, 10/9, 22/56, 37/43 - 4
5-      Cenneti Aliyet ( Yüksek Cennet ) - 69/22, 88/10 - 2
6-      Cenneti Firdevs ( Bostan Cenneti ) - 18/107 - 1
7-   Cenneti Ğuraf ( Köşk Cenneti ) - 29/58 - 1

Allahü Teala'nın varlığını bildirdiği 7 gökler yukarıda anılan 7 cennet midir? 7 farklı cennet tanımının toplam tekrar adedinin 21 olması, "Cennet/Evren" kelimesiyle, kitaptaki tekrar adedi 21 olan "Ruh"  kelimesi arasındaki ilişkiyi ortaya koyar gibidir.

Ayetlerde geçen "Cennati tecri min tahtiel enhar" ( Altlarından NEHİRLER akan cennetler/bahçeler/GÖKLER/EVRENLER insanların dünya hayatındaki amellerine göre derecelendirilip yerleştirilecekleri cennetleri/evrenleri mi tanımlamaktadır? Cennetler paralel evrenler midir? Gökler arası frekans geçiş kapıları ( Star Gate ) daima SU ile temsil edilir. Ayetlerdeki "nehirler" kelimesi evrenler/gökler arasındaki su katmanlarını temsil eder gibidir. Zira "nehirlerin cennetlerin altında" yer aldığı bildirilmektedir.

Allah'ın arşının su üstünde yani en yüksek gökte, en üst evrende olduğu teşbihi yapılan Hud suresinin 11/7 kodlu ayeti hem içerik hem de ayet kodu itibarıyla 7 nümerolojisi açısından dikkat çekicidir.

Hud 11/7 - Ve hüvellezi halekas semavati vel erda fı sitteti eyyamin ve kane arşühu alel mai li yeblüveküm eyyüküm ahsenü amela ve le in kulte inneküm meb'usune min ba'dil mevti le yekulennellezine keferu in haza illa sıhrun mübın ( Ve gökleri ve yeri altı günde yaratan O'dur. Hanginiz daha güzel iş yapacaksınız diye sınamak için arşı, tahtı su üstündedir. Eğer "Kesinlikle siz ölümün ardından dirileceksiniz." dersen, kesinlikle o inkarcılar "Kesinlikle bu apaçık sihirdir." diyeceklerdir. )

* Cennetül Mev’a ile ilgili aşağıdaki ayetler Conjunction / Deja Vu gibi fenomenlere ışık tutar gibidir. Ayrıca “Cennetül Me’va” ile “Sidratil Münteha” ( Son Varış Yeri Sidre ) kavramları eşleştirilmiştir. 

Necm 53/1 - Ven necmi iza heva (Ve yıldız aşağı indiğinde. )
.....…..
……...
Necm 53/7 - Ve hüve bil ufukıl a'la ( Ve o en yüksek ufuktadır. )
Necm 53/8 - Sümme dena fe tedella ( Sonra yaklaştı da sarktı. )
Necm 53/9 - Fe kane kabe kavseyni ev edna ( Artık mesafesi iki yay kadar veya daha yakındı. )
Necm 53/10 - Fe evha ila abdihi ma evha ( Böylece kuluna o vahyettiğini vahyetti. )
Necm 53/11 - Ma kezebel fuadu ma raa ( Kalp o gördüğünü yalanlamadı. )
Necm 53/12 - E fe tümarunehu ala ma yera ( O halde o gördükleri üzerine onunla uğraşacak mısınız? )
Necm 53/13 - Ve lekad raahu nezleten uhra  ( Ve onu başka sefer de inerken görmüştü. ) **
Necm 53/14 - Inde sidratil münteha ( En son varış noktası Sidre' nin indinde. )
Necm 53/15 - Indeha cennetül me'va ( Mekan bahçesi onun indindedir. )

** Aynı olay farklı bir boyutta tekrar mı veya eşzamanlı mı yaşanıyor?