30 Ekim 2019 Çarşamba

Gerçeği istememek

Gerçeği görüp kabul etmemek, batılı, yanlışı ve hileyi koşulsuz ilke edinmek ancak ve ancak kötü ruhun ( İblis ve onun neferleri ) zihin kontrolü yani hipnotik tesiriyle oluşacak delüzyon* sonucunda vuku bulabilecek bir fenomendir. Bu fenomen tüm varlıkların nihai erişim hedefi olan ünitenin karşıtı olan düalitenin de temelini teşkil eder. Dünyadaki tüm adaletsizlik, zulüm ve zorbalığın temeli gerçeği inkara dayanmaktadır. ( * Gerçek olduğuna ilişkin bir çok delil olan bir olguyu sebep göstermeden reddetme sendromu. ) 

Bkz.


Kutsal kitaplarda gerçek ve batıl konusunda oldukça net mesajlar verilmektedir.

2/42 - Ve la telbisül hakka bil batılı ve tektümül hakka ve entüm ta'lemun ( Ve gerçeği batıl ile örtmeyin ve bile bile gerçeği gizlemeyin. )

6/111 - Ve lev ennena nezzelna ileyhimül melaikete ve kellemehümül mevta ve haşerna aleyhim külle şey'in kubülen ma kanu li yü'minu illa en yeşaellahü ve lakinne ekserahüm yechelun ( Ve Şayet kesinlikle biz onlara melekleri indirseydik ve ölüler de onlara kelam edip söz söyleseydi ve onlara önceki herşeyi toplasaydık, Allah' ın dilemesi haricinde inanacak değillerdi. Lakin çoğunluğu cahillik ederler. )

6/111 kodlu ayette her türlü delilin sunulması durumunda dahi inkarcıların inkarlarında ve inançsızlıklarında inatla devam edecekleri bildirilmektedir. Ayet kodundaki "9" ( 6+1+1+1 = 9 ) ve 6x111 = 666 ... 6+6+6 = 18 ... 1+8 = "9" ) nümerolojisi okült satanizmde inkarın ve zıtlığın sembolü olan "9" sayısı açısından ilginç bir durum arzetmektedir.

7/146 - Seasrifü an ayatiyellezine yetekebberune fil erdı bi ğayril hakk ve İN YERAV KÜLLE AYETİN LA YÜ'MİNU BİHA ve İN YERAV SEBİLER RÜŞDİ LA YETTEHİZUHÜ SEBILA ve İN YERAV SEBİLEL ĞAYYİ YETTEHIZUHÜ SEBILA bi ennehüm kezzebu bi ayatina ve kanu anha ğafilın ( Yerde haksızca kibirlenenleri ayetlerimden men edeceğim, uzaklaştıracağım. ONLAR BÜTÜN AYETLERİ GÖRSELER DAHİ ONLARA İNANMAZLAR. EĞER DOĞRU YOLU GÖRÜRLERSE ONU YOL EDİNMEZLER. EĞER YANLIŞ YOLU GÖRÜRLERSE ONU YOL EDİNİRLER. Bu kesinlikle onların ayetlerimizi yalanlamalarından ve onlardan habersiz olmalarındandır. )

7/132 - Ve kalu mehma te'tina bihı min ayetin li tesharana biha fe ma nahnü leke bi mü'minın

( Ve "Sen bizi sihirlemek için ayetten her ne getirirsen getir, biz sana inananlar olmayız." dediler. )

8/6 - Yücadiluneke fil hakkı ba'de ma tebeyyene ke ennema yüsakune ilel mevti ve hüm yenzurun ( O açıkça belli olmasından sonra, gerçek hakkında seninle mücadele etmişlerdi. Kesinlikle baka baka ölüme sürüklenir gibiydiler. )

7/146 ve 8/6 kodlu ayetlerde, gerçek bilgiler gelmesine rağmen, araştırmadan, incelemeden, dinlemeden sadece ve sadece dogmatik yaklaşımla yani bilinegeleni bilgi kabul etmek suretiyle gerçeğin reddedilmesinden bahsedilmektedir.

8/8 - Li yühıkkal hakka ve yübtılel batıle ve lev kerihel mücrimun ( Gerçeği gerçek kılmak ve batılı batıl kılmak için. Şayet suçlular hoşlanmayıp istemeseler de. )

Gerçeğin ve Batılın, düalitenin sonsuz döngüsüne vesile olan iki olgusu olduğu "8" nümerolojisi ile bildirlmektedir. 8 sayısı yeni döngü başlangıcı ve sonsuz döngünün sembolüdür. Ayetin kodundaki 8 ve 8 nümerolojisi, düalite teşkil eden iki kavram olan "Melek" ve "Şeytan" kelimelerinin Kur'an'da 88'er kere tekrarlanmasına benzemektedir.

10/76 - Fe lemma caehümül hakku min ındina kalu inne haza le sıhrun mübın ( Onlara indimizden gerçek geldiğinde, "Kesinlikle bu apaçık sihirdir." dediler. )

10/96 - İnnellezine hakkat aleyhim kelimetü rabbike la yü'minun ( Kesinlikle o üzerlerine Rab’binin kelimesi gerçekleşmiş olanlar inanmazlar. )

10/97 - Ve lev caethüm küllü ayetin hatta yeravül azabel elım ( Ve şayet onlara tüm ayetler gelse, elim azabı görene kadar. )

23/70 - Em yekulune bihı cinneh bel caehüm bil hakkı ve ekseruhüm lil hakkı karihun ( "Onda cinlik var." mı diyorlar? Bilakis onlara gerçek ile geldi. Onların çoğunluğu gerçek için isteksizdirler, zorlanıp hoşlanmayanlardır. )

43/30 - Ve lemma caehümül hakku kalu haza sıhrun ve inna bihı kafirun ( Ve onlara gerçek geldiğinde "Bu sihirdir. Biz onu kesinlikle inkar ederiz." dediler. )

46/7 - Ve iza tütla aleyhim ayatüna beyyinatin kalellezine keferu lil hakkı lemma caehüm haza sıhrun mübın ( Ve ayetlerimiz onlara açıkça okunduğunda, gerçek onlara geldiğinde o inkar edenler "Bu apaçık sihirdir." derler. )

10/76, 23/70, 43/30 ve 46/7 kodlu ayetlerde inkarcıların gerçeği sihir olarak nitelendirdikleri ve sihirin de cin işi olduğunu kabul ve beyan ettikleri görülmektedir. Ancak sihirlenmiş olanların inkarcılar oldukları ise 23/88-89 kodlu ayetlerde açıkça bildirilmektedir.

23/88 - Kul men bi yedihı melekutü külli şey'in ve hüve yuciru ve la yücaru aleyhi in küntüm ta'lemun ( De ki: "Eğer bilenler iseniz, herşeyin mülkiyeti elinde olan, o koruyan ama kendi üzerine korunmayan kimdir?" )

23/89 - Seyekulune lillah kul fe enna tüsharun ( Allah için." diyecekler. De ki: "O halde nasıl sihirlenirsiniz?" )

43/78 - Lekad ci'naküm bil hakkı ve lakinne ekseraküm lil hakkı karihun ( Size gerçeği getirdik. Lakin çoğunluğunuz gerçek için isteksizsinizdir. )

Gerçeğin algılanmasını engelleyenler, Öz Varlık'tan bedene gelen tesirleri bloke eden ve bedeni doğrudan kontrol altına alabilen süptil nitelikli ancak 2. boyut varlıkları olan cinlerdir. Bu kontrol ve tesir cinleri ilah olarak görmeye ve Rab'be ortak koşmaya ( haşa ) neden olabilmekte ve tüm kötülüklere kapı açmaktadır.

34/41 - Kalu sübhaneke ente veliyyüna min dunihim bel kanu YA'BÜDUNEL CİNN ekseruhüm bihim mü'minun ( "Sen yücesin. Sen onlardan başka dostumuzsun. Bilakis CİNLERE KULLUK ETMEKTEYDİLER. Onların çoğunluğu onlara inanmışlardı." derler. )

İncil

43 John 12-37 Gözleri önünde bunca doğaüstü belirti gerçekleştirdiği halde O'na iman etmediler.

43 John 12-42 Bununla birlikte, önderlerin bile birçoğu İsa'ya iman etti. Ama Ferisiler yüzünden, havra dışı edilmemek için iman ettiklerini açıkça söylemediler.

43 John 12-43 Çünkü insandan gelen övgüyü, Tanrı'dan gelen övgüden daha çok seviyorlardı.

46 1 Korintliler 10-20 Hayır, yok! Dediğim şu: Putperestler kurbanlarını Tanrı'ya değil, CİNLERE sunuyorlar. Cinlerle paydaş olmanızı istemem.

55 2 Timothy 3-1 Şunu bil ki, son günlerde çetin anlar olacaktır.

55 2 Timothy 3-2 İnsanlar kendilerini seven, para düşkünü, övüngen, kibirli, küfürbaz, anne baba sözü dinlemez, nankör, kutsallıktan ve

55 2 Timothy 3-3 sevgiden yoksun, uzlaşmaz, iftiracı, özünü denetleyemeyen, azgın, iyilik düşmanı olacaklar.

55 2 Timothy 3-4 Hain, aceleci, kendini beğenmiş, Tanrı'dan çok eğlenceyi seven,

55 2 Timothy 3-5 Tanrı yolundaymış gibi görünüp bu yolun gücünü inkâr edenler olacaklar. Böylelerinden uzak dur.

66 Vahiy 9-20 Geriye kalan insanlar, yani bu belalardan ölmemiş olanlar, kendi elleriyle yaptıkları putlardan dönüp tövbe etmediler. Cinlere ve göremeyen, işitemeyen, yürüyemeyen altın, gümüş, tunç, taş, tahta putlara tapmaktan vazgeçmediler.

66 Vahiy 9-21 Adam öldürmekten, büyü, fuhuş, hırsızlık yapmaktan da tövbe etmediler.

Tevrat

5 Deuteronomy 32-17 Tanrı olmayan cinlere, Tanımadıkları ilahlara, Atalarınızın korkmadıkları, Son zamanlarda ortaya çıkan Yeni ilahlara kurban kestiler.

19 Mezmurlar 106-37 Oğullarını, kızlarını Cinlere kurban ettiler.

İncil'deki şu ayetler ise gerçeğin anlamını ve gerçeği inkarının temel sebeplerini mesih İsa'nın sözleriyle açıkça ortaya koymaktadır.

43-John-8-32 Gerçeği bileceksiniz ve gerçek sizi özgür kılacak" dedi.

43-John-8-44 Siz babanız İblis'tensiniz ve babanızın arzularını yerine getirmek istiyorsunuz. O başlangıçtan beri katildi. Gerçeğe bağlı kalmadı. Çünkü onda gerçek yoktur. Yalan söylemesi doğaldır. Çünkü o yalancıdır ve yalanın babasıdır.

43-John-12-37 Gözleri önünde bunca doğaüstü belirti gerçekleştirdiği halde O'na iman etmediler.















29 Ekim 2019 Salı

Foton Enerjisi ( IŞIK Enerjisi )

Işık miktarını ifade eden partiküllere foton adı verilmektedir. Foton enerjisi yani ışık enerjisi aşağıdaki formül ile hesaplanmaktadır.

E = h.f

E = Enerji
h = 6.63 x 10^-34 ( Joule / sn ) ( Planck sabiti )
f = Işık frekansı ( Hertz )

Formüldeki kilit değerin Planck sabiti olduğu görülmekte olup bu sayının nümerolojik değeri 15 sayısı üzerinden "6" sayısını vermektedir. ( 6+6+3 = 15 ... 1+5 = "6" )

( Not : 10^-34 sayısının nümerolojik değeri 1 olup,  6.63 ile çarpıldığında elde edilen sayının nümerolojik değerinin hesaplanması için yine 6,6 ve 3 sayıları kullanılmaktadır. )

Kur'an ve İncil'de "Işık" kelimesinin ilk kez geçtiği ayetlerde 15 sayısı üzerinden 6 nümerolojisi olması dikkat çekmektedir.

"10/5" - Hüve (1) ellezi (2) ceale (3) eş (4) şemse (5) DIYAEN (6) vel kamera nuran ve kadderahu menazile li ta'lemu adedes sinıne vel hısab ma halekallahü zalike illa bil hakk yüfassılül ayati li kavmin ya'lemun ( Senelerin adedini ve hesabını bilmeniz için Güneş’i IŞIK, Ay’ı aydınlık kılan ve ona durak mesafeleri ölçülendiren O'dur. Allah bunu gerçek haricinde yaratmadı. Bilen kavim için ayetleri ayrıntılandırıyor. )

Ayet kodu 10 ve 5 sayılarından oluşmakta olup, bu iki sayının toplamının ( 15 ) nümerolojik değeri "6" olmaktadır. ( 1+5 = 6 )

Ayetteki "Dıya / Zıya" ( Işık ) kelimesi "6". kelimedir.

"Dıya / Zıya" ( Işık ) kelimesinin 2. kez geçtiği ayet ise 21/48 kodlu ayettir.

"21/48" - Ve (1) lekad (2) ateyna (3) musa (4) ve  (5) harune (6) el (7) fürkane (8) ve (9) DIYAEN (10) ve (11) zikran (12) li (13) el (14) müttekın (15) ( Ve Musa' ya ve Harun' a, IŞIK olarak ve sakınanlar için hatırlama olarak fark yaratanı verdik. )

Ayet kodunun ( 21/48 ) nümerolojik değeri 15 üzerinden "6" olmaktadır. Ayrıca ayette 15 kelime bulunmaktadır. ( 1+5 = 6 )

"40 Matta 4-16" Karanlıkta oturan halk, Büyük bir IŞIK  gördü. Ölümün gölgelediği bölgede oturanlara IŞIK doğdu." 

Bu ayetin kodunu oluşturan sayıların toplamı 15 ( 4+4+1+6 = 15 ), 15 sayısının nümerolojik değeri ise "6"  olmaktadır.



28 Ekim 2019 Pazartesi

Allah Sevgisi = En Büyük GÜÇ

Fizikte "Gravitational Work" ( Yerçekimsel İş / Enerji ) olarak bilinen kavramın formülü şöyledir;

W = m.g.h 

olarak ifade edilir. ( m = kütle, g = gravite / yerçekimi ivmesi, h = yükseklik / derinlik )

"P" ( Power ) ile sembolize edilen "Güç"ün yani birim zamandaki İşin / Enerjinin formülü ise şöyledir.

P = W / t

( P = Güç, t = Zaman )

Bu formüllerdeki değişkenlerin ( kavramların ) yer aldığı ve yaratılıştaki enerjiye, güce referans vermek suretiyle Allah sevgisinin en büyük güç olduğunun bildirildiği İncil'in aşağıdaki ayeti ilginç bir durum arzetmektedir.

45 Romans 8-38 Eminim ki, ne ölüm, ne yaşam, ne melekler, ne yönetimler, ne şimdiki ne gelecek ZAMAN, ne GÜÇLER, 

45 Romans 8-39 ne YÜKSEKLİK, ne DERİNLİK, ne de yaratılmış başka bir şey bizi Rabbimiz Mesih İsa'da olan Tanrı sevgisinden ayırmaya yetecektir.

Bu ayetlerin sure numarası 45, bölüm numarası 8 olup, bu iki sayının nümerolojik değerleri yanyana yazıldığında "9" ( 4+5 = 9 ) ve "8" sayıları tezahür etmektedir. Yukarıda belirtilen formüllerdeki kilit bir kavram olan "g" ( gravite / yerçekimi ivmesi ) sabitinin değeri "9.8" m/sn.'dir.

Kadın ve Erkek meselesi

İdraki tekâmül sürecinin başında olan ve "okuma" yetisinden uzak olan insanlarda maalesef "erkeğin kadından üstün olduğu gibi çarpık ve mantık dışı bir düşünce tarzı bulunmakta ve bu zihni tutum toplumlarda nice ıstıraba ve elim olaylara sebebiyet vermektedir.

Oysa ki "Erkeğin ve kadının birbirlerine karşı üstünlükleri olduğu" Kur'an ve İncil ayetlerinde açık olarak bildirilmektedir.

İncil

46 1 Corinthians 11-8 Çünkü erkek kadından değil, kadın erkekten yaratıldı. 

46 1 Corinthians 11-9 Erkek kadın için değil, kadın erkek için yaratıldı. 

46 1 Corinthians 11-10 Bu nedenle ve melekler uğruna KADININ BAŞI ÜZERİNDE YETKİSİ OLMALIDIR.

46 1 Corinthians 11-11 Ne var ki, Rab'de ne kadın erkekten ne de erkek kadından bağımsızdır. 

46 1 Corinthians 11-12 ÇÜNKÜ KADIN ERKEKTEN YARATILDIĞI GİBİ ERKEK DE KADINDAN DOĞAR. Ama her şey Tanrı'dandır.

Kur'an

4/34 - Er ricalü KAVVAMUNE alen nisai bima FADDALELLAHÜ BA'DAHÜM ALA BA'DIN ve bima enfeku min emvalihim fes salihatü kanitatün hafizatün lil ğaybi bima hafızallah vellatı tehafune nüşüzehünne fe ızuhünne vehcüruhünne fil medaciı VADRİBUHÜNNE fe in eta'neküm fe la tebğu aleyhinne sebıla innellahe kane aliyyen kebira 

( Allah’ ın BİRBİRLERİNE ÜSTÜN KILMASINDAN ve mallarından harcamalarından dolayı erkekler kadınlar üzerinde KORUYUCUDURLAR, GÖZETİCİDİRLER. İyileri, saygılı durup itaat edenler, Allah’ ın korumasından dolayı gaybı, gizli olanı koruyanlardır. O geçimsizliklerinden korktuklarınıza, onlara öğüt verin. Onları yataklardan ayırın ve onları uzaklaştırın, onlara VURGULAYARAK BEYAN EDİN. Eğer size itaat ederlerse onların üzerine yol aramayın. Kesinlikle Allah uludur, büyüktür. )

4/34 kodlu ayette erkeğin kadına göre salt üstünlüğü olmadığı, kadınla erkeğin birbirlerine göre üstünlükleri olduğu "Ba'dahün ala ba'd" ( Birbirlerine ) ifadesiyle * belirtilmekte ve erkeklerin kadınlara koruyucu ve gözetici olmaları gerektiği bildirilmektedir. Ayetteki "Kavvam" kelimesi "Koruyucu, Gözetici",  "Fadl" ( Üstünlük ) kökünden gelen "Faddale" fiili de "Üstün kılmak" anlamına gelmektedir.

* "Ba'dahün ala ba'd" ( Birbirlerine ) ifadesinin kullanımına bir başka örnek Ra'd suresinin 13/4 kodlu ayetinde "Ükül" ( Yemişler ) için yer almaktadır. ( Elmanın armuttan üstün olduğu söylenebilir mi? Her yemiş içerdiği farklı özellikleriyle diğerlerinden ayrışır. Dolayısıyla herhangi bir yemişin bir diğerine göre mutlak üstünlüğünden bahsedilemez. )

13/4 ....... ve nüfaddılü ba'daha ala ba'dın fil ükül .... ( ..... ve yemişleri birbirlerine üstün kılarız. .... )

Ayrıca aynı ayette, bazılarının kasıtlı olarak "Ve o kadınları dövün" olarak yanlış tercüme ettiği "Vadribuhünne" kelime seti de yer almaktadır. Bu kelime seti "Ve onları dövün" anlamına değil "Ve onlara vurgulayarak beyan edin." anlamına gelmektedir. "Darb" ( Vurgu, Beyan ) kökünden gelen fiilin emir kipi "Idribu" ( Vurgulayın ) kelimesidir. "Darb" kökünden oluşan bir tamlama örneği : "DARB-ı mesel" yani "Örnek BEYANı", "Örnek VURGUSU" yani "Örnek verme" ...



Nuh'un Gemisi ve 11

Döngü sonundaki tufandan kurtuluşun sembolik tasviri olan ve Rab'bin vahyi, Haberci Nuh'un emeği ile inşa edildiği ayetlere konu olan "Gemi"'ye ilişkin olarak yine, farklı boyuta geçiş kapısının ( portal, Star Gate ) ve geçişin nümerolojik sembolü olan 11 sayısı dikkat çekmektedir.

1 Genesis "6-14" Kendine gofer ağacından bir gemi yap. İçini dışını ziftle, içeriye kamaralar yap. 

1 Genesis 6-15 Gemiyi şöyle yapacaksın: Uzunluğu ÜÇ YÜZ, genişliği ELLİ, yüksekliği OTUZ arşın olacak.

Tevrat'ta "Gemi" konusunun ilk kez geçtiği ayetin numarasının ( 6-14 ) nümerolojik değeri 11 olmaktadır.

"Gemi"'nin boyutlarının nümerolojik toplamı da 11 sayısını vermektedir.

Uzunluk 300 arşın
Genişlik    50 arşın
Yükseklik 30 arşın

3+5+3 = "11"

Kur'an'da "Fülk" ( Gemi ) kelimesinin ilk kez geçtiği ayetin numarası 164 olup bu sayının nümerolojik değeri "11" olmaktadır.

2/"164" İnne fı halkıs semavati vel erdı vahtilafil leyli ven nehari vel FÜLKilletı tecrı fil bahri bima yenfeun nase .... ( Göklerin ve yerin yaratılışında, gecenin ve gündüzün ihtilafında, insanlara faydalı olmalarından dolayı denizde akan o GEMİLERDE, .... )

"Fülk" ( Gemi ) kelimesinin geçtiği aşağıdaki diğer ayetlerin kodlarında da "11" ve "111" nümerolojisi bulunmaktadır. 

"10/73" - Fe kezzebuhü fe necceynahü ve men mea hu fil FÜLKİ ve cealnahüm halaife ve ağraknellezine kezzebu bi ayatina fenzur keyfe kane akıbetül münzerın ( Böylece onu yalanladılar da onu ve GEMİNİN içinde onunla birlikte olanları kurtardık. Onları halifeler kıldık. O ayetlerimizi yalanlayanları boğduk. Artık uyarılanların sonu nasıl oldu bak. )

Ayet kodu 10/73 ... 1+0+7+3 = "11"

11/37 - Vasneıl FÜLKE bi a'yünina ve vahyina ve la tühatıbnı fillezıne zalemu innehüm muğrakun ( Ve GEMİYİ gözetimimizle ve vahyimizle üret. Bana o zulmedenler hakkında söylemde bulunma. Kesinlikle onlar boğulacaklar. )

Sure numarası "11", ayet numarası 37 ... 3+7 = 10  ... "1" ... "111"

11/38 - Ve yasneul FÜLKE ve küllema merra aleyhi meleün min kavmihı sehıru minh kale in tesharu minna fe inna nesharu minküm kema tesharun ( Ve GEMİYİ üretiyordu. Onun kavminden ileri gelenler ona her rasgeldiklerinde onunla alay ediyorlardı. "Eğer bizimle alay ederseniz, kesinlikle biz de sizinle o alay ettiğiniz gibi alay ederiz." dedi. )

Sure numarası "11", ayet numarası 38 ... 3+8 = "11"

26/119 - Fe enceynahü ve men mea hu fil FÜLKil meşhun ( Böylece onu ve onunla birlikte olan kimseleri, dopdolu GEMİ  içinde kurtardık. )

Sure numarası 26 ... 2+6 = "8" ( 8 sayısı da yeni döngü başlangıcının nümerolojik sembolüdür. Ayette kurtuluştan yani yeni döngü başlangıcından bahsedilmektedir. )

Ayet numarası 119 ... 1+1+9 = "11" 

Yüksek binalarla göklere erişme gayreti

"Kibir" duygusu insana her türlü kötülüğün, günahın ve en başta da "Allah'a ortak koşma" ( Şirk ) günahının kapılarını açan en temel negatif tesirdir. Bu öyle bir tesirdir ki insanı, bir sınav ortamı olan kaba madde alemini ( dünya ) terketmeden göklere yani üst boyutlara erişebileceği hatta ilah olabileceği ( haşa ) yanılgısına sürükler.

Kibir olgusunun en göze çarpan maddesel tezahürü inşa edilmekte olan "dev binalar"dır. Bugün dünyanın her yerinde "yeni yaşam ortamı" olarak telkin edilmeye çalışılan yüksek binaların yapılmakta olduğu görülmektedir. Bu binaların böylesine yüksek inşa edilmesindeki temel sebep onları inşa eden / ettiren küresel satanistlerin büyüklük, üstünlük, yücelik obsesyonu yani kibir saplantısıdır. Bu saplantı kendini ilah olarak görmeye kadar uzanan şeytani bir yoldur. 

Kur'an ve Tevrat ayetlerinde "yüksek yapı inşa etme arzusu", "şirk" kavramı ve "Allah yolundan sapmış tek bir dünya topluluğu tesis etme" gayesi ile birlikte bildirilmiştir. Bugün de açıkça görülmektedir ki "Tek Dünya Devleti" adı altında, dinin ortadan kalktığı, tüm ahlaki değerlerin ve sınırların yok olduğu, tüm insanların köleleştirildiği bir küresel sistemin hazırlıkları yapılmaktadır. Ancak bu hedef insanlara "birlik, beraberlik ve eşitlik" söylemleriyle benimsetilmeye çalışılmaktadır. 

28/38 - Ve kale fir'avnü ya eyyühel meleü ma alemtü leküm min ilahin ğayrı fe evkıd li ya hamanü alet tıyni fec'al lı SARHAN LEALLİ ETTALİU İLA İLAHİ MUSA ve inni le ezunnühu minel kazibın

( Ve Firavun "Ey ileri gelenler, ben size başka ilah bilmem. Haydi bana çamurun üzerine ateş yak ey Haman. Bana YÜKSEK KÖŞK oluştur. UMULUR Kİ BEN MUSA'NIN İLAHINA YÜKSELİRİM. Kesinlikle ben onu yalancılardan zannederim." dedi. )

28/38 kodlu ayette, kibir ateşiyle yanmakta olan ancak bu elim durumunun farkında olmayan sapık Firavun, Haman'dan yüksek bir bina ( Piramit ? ) inşa etmesini istiyor ve hedefinin Allah'a erişmek ( haşa ) olduğunu açıkça beyan ediyor.

38/37 - Veş ŞEYATINE küllü BENNAİN ve ĞAVVAS

( Ve ŞEYTANLAR ki hepsi BİNA YAPICI VE DALGIÇ. )

43/33 - Ve lev la en YEKUNEN NASÜ ÜMMETEN VAHİDETEN le cealna Lİ MEN YEKFÜRU BİR RAHMANİ li büyutihim sukufen min fiddatin ve MEARİCE aleyha yazherun

( Ve ŞAYET İNSANLARIN TEK TOPLULUK OLMA DURUMU OLMASAYDI, RAHMAN'I İNKAR EDEN KİMSELERİN evleri için gümüş çatılar, tavanlar ve onun üzerine çıkmaya MERDİVENLER oluştururduk. )

48/33 kodlu ayette, aslında kavram olarak çok pozitif, ideal ve hümanist görünen "tek topluluk olma" gayesinin esasında ne denli şeytani bir plan olduğu dolaylı ve misale dayalı olarak bildirilmektedir.

52/37 - Em ındehüm hazainu rabbike em hümül musaytırun

( Rab’binin hazineleri onların indinde midir? Onlar zorlayıcılar, zorbalar mıdır? )

52/38 - Em lehüm SÜLLEMUN yestemiune fih fel yeti müstemiuhüm bi sultanin mübin

( Onun hakkında duysunlar diye onlara MERDİVEN mi var? O halde onların duyanları apaçık kuvveti, delili getirsinler. )

52/37-38 kodlu ayetlerde göklere ve kozmik bilgilere maddesel vesilelerle erişme saplantısı satirik bir anlatımla bildirilmektedir.

17/37 - Ve la temşi fil erdı merah inneke len tahrikal erda ve LEN TEBLÜĞAL CİBALE TULA 

( Ve yerde gösteriş yaparak yürüme. Kesinlikle sen yeri yaramazsın ve DĞA DA BOYCA ERİŞEMEZSİN. )

17/37 kodlu ayette de "gösterişin" ve "kibirin" hiçbir açıdan hiçbir fayda sağlamayacağı net bir şekilde ifade edilmektedir.

6/35 - Ve in kane kebüra aleyke ı'raduhüm fe in isteta'te en tebteğıye nefekan fil erdı ev SÜLLEMEN FİS SEMAİ fe te'tiyehüm bi ayeh ve lev şaellahü le cemeahüm alel hüda fe la tekunenne minel cahilın

( Ve eğer onların dönmeleri sana büyük sıkıntı olduysa, o halde yerin içinde delik veya GÖĞE MERDİVEN aramaya istidatın varsa, haydi onlara ayet getir. Şayet Allah dileseydi, onları yönlendirme üzerinde toplardı. O halde kesinlikle cahillerden olma. )

Tevrat 

1-Genesis-11-1 Başlangıçta dünyadaki bütün insanlar aynı dili konuşur, aynı sözleri kullanırlardı.
1-Genesis-11-2 Doğuya göçerlerken Şinar bölgesinde bir ova bulup oraya yerleştiler.
1-Genesis-11-3 Birbirlerine, "Gelin, tuğla yapıp iyice pişirelim" dediler. Taş yerine tuğla, harç yerine zift kullandılar.
1-Genesis-11-4 Sonra, "Kendimize bir kent kuralım" dediler, "GÖKLERE ERİŞECEK BİR KULE DİKİP ÜN SALALIM. BÖYLECE YERYÜZÜNE DAĞILMAYIZ."
1-Genesis-11-5 RAB insanların yaptığı kentle KULEYİ görmek için aşağıya indi.
1-Genesis-11-6 "Tek bir halk olup aynı dili konuşarak bunu yapmaya başladıklarına göre, düşündüklerini gerçekleştirecek, hiçbir engel tanımayacaklar" dedi,
1-Genesis-11-7 "Gelin, aşağı inip dillerini karıştıralım ki, birbirlerini anlamasınlar." 
1-Genesis-11-8 Böylece RAB onları yeryüzüne dağıtarak KENTİN YAPIMINI DURDURDU.
1-Genesis-11-9 Bu nedenle kente BABİL adı verildi. Çünkü RAB bütün insanların dilini orada karıştırmış ve onları yeryüzünün dört bucağına dağıtmıştı.

Yukarıdaki Tevrat ayetlerinde Allah'ın kader planına karşı durmak yani "Yeryüzüne dağılmamak" ve "Göklere erişebilmek" ( Kendilerini O'na ortak koşabilmek ve ilahlaştırabilmek ) için "Babil Kulesi'nin" inşa edilmek istendiği bildirilmektedir.


Babil Kulesi tasviri


Kabe'nin hemen yanına dikilmiş olan Royal Clock Tower ( 601 m )



Dünyanın en yüksek yapısı ünvanına sahip Dubai'deki Burj Khalifa ( 829.8 m )











27 Ekim 2019 Pazar

İkiden biri

Yaklaşmakta olan Nibiru gezegeninin dünyaya en yakın konuma gelmesiyle birlikte manyetik tesirinin maksimize olacağı ve buna bağlı olarak da döngü sonundaki tufanın vuku bulacağı evvelki bölümlerde defaatle incelenmişti. Tufan süreci, tekamül safhasına erişerek üst boyuta ( Cennet, Sirius, Sevgi Planı ) geçme liyakati bahşedilmiş olanlar ile tekamülünü tamamlayamamış ve bu nedenle mevcut 3. boyutta ( kaba madde alemi dünya ) tekrar 70,000 yıllık reenkarnasyon sürecini deneyimlemek durumunda bırakılmış olanların ayrışım süreci olacaktır.

Söz konusu ayrışım kapsamında üst boyuta geçecek olanlar ile 3. boyutta kalacak olanların adedine ilişkin Kur'an ve İncil ayetlerinde bilgi verilmekte gibidir.

Kur'an'daki ilgili ayet seti aşağıdaki gibi olup, özetle o gün dünyada yaşam bulmuş tüm insanların ilgili döngü kapsamında son kez reenkarne olacağı, cehennemin yani dünyanın devre sonunun tufan ile gerçekleşmesine şahit olacakları ve aralarında yapılacak ayrışımla / seçimle bir sonraki aşamalarına ( Cennet ( Sirius ) veya Cehennem ( Dünya ) ) intikal ettirilecekleri bildirilmektedir. 

19/68 - Fe ve rabbike le nahşürannehüm veş şeyatıne sümme le nuhdırannehüm havle cehenneme cisiyya ( Böylece ve Rab’bin, onları ve şeytanları kesinlikle toplayacağız. Sonra kesinlikle onları cehennemin etrafında diz çökmüş olarak hazır edeceğiz. )

19/69 - Sümme lenenzianne min külli şıatin eyyühüm eşeddü aler rahmani ıtiyya ( Sonra her gruptan, Rahman' a isyankarlıkta en şiddetlileri hangileriyse ayıracağız. )

19/70 - Sümme le nahnü a'lemü billezıne hüm evla biha sıliyya ( Sonra, ona salınmaya, atılmaya layık olmada önce, başta gelenleri, daha yakın olanları biz biliriz. )

19/71 - Ve in minküm illa varidüha kane ala rabbike hatmen makdıyya ( Ve kesinlikle sizlerden olanlar illa ki oraya varırlar. Rab’binin üzerine akdedilmiş hükümdür. )

"19/72" - Sümme (1) nünecci (2) ellezıne (3) İTTEKAV (4) ve (5) nezeru (6) ez (7) ZALİMINE (8) fı (9) ha (10) cisiyya (11) ( Sonra o sakınanları kurtaracağız. Zalimleri de orada diz çökmüş olarak bırakacağız. )

Ayet setinin son ayetinde 11 kelime bulunmakta olup, ayrışımın 1'e 1 esasına göre yapılacağı bilgisi mim verilmektedir? Yani 1 kişi cennete, 1 kişi cehenneme ( dünyaya gelmeye devam etmeye ) şeklinde midir? Ayetteki, "Sakınma" ( İttekav ) ve "Zalimler" ( Zalimıne ) kelimeleri söz konusu ayrışımın iki kriterini ifade etmektedir. "Sakınma" ( İttekav ) kelimesinin 4., "Zalimler" ( Zalimıne ) kelimesinin de bu kelimeden sonraki 4. kelime olması yani ayetin 8. kelimesi olması yarı yarıya bir ayrışım oranın olduğunu mu bildirmektedir ?

Ayrıca ayet kodunun ( 19/72 ) nümerolojik değeri olan "1" sayısı ( 1+9+7+2 = 19 ... 1+9 = 1 ) ayetteki kelime adediyle yanyana yazıldığında 111 sayısı oluşmaktadır. 111 sayısı da fazdan faza, boyuttan boyuta geçişin nümerolojik sembolüdür. 

Benzer ifadeler İncil'in aşağıdaki ayetlerinde daha açık bir şekilde yer almaktadır.

40-Matthew-24-39 TUFAN gelinceye, hepsini süpürüp götürünceye dek başlarına geleceklerden habersizdiler. İnsanoğlu'nun gelişi de öyle olacak.

40-Matthew-24-40 O gün tarlada bulunan İKİ KİŞİDEN BİRİ ALINACAK, BİRİ BIRAKILACAK.

40-Matthew-"24-41" Değirmende buğday öğüten İKİ KADINDAN BİRİ ALINACAK, BİRİ BIRAKILACAK. 

Yukarıdaki son İncil ayetinin numarasının ( 24-41 ) nümerolojik değeri de "11" sayısını vermektedir.

Bu ayetlerdeki 11 nümerolojisi, 11 sayısının bir başka batıni anlamına yani sembolize ettiği bir başka kavrama ışık tutmakta gibidir.

42 Luke 17-34 Size şunu söyleyeyim, o gece aynı yatakta olan İKİ KİŞİDEN BİRİ alınacak, öbürü bırakılacak.

42 Luke 17-35 Birlikte buğday öğüten İKİ KADINDAN BİRİ alınacak, öbürü bırakılacak."

42 Luke 17-36 İKİ ADAM tarlada olacak; BİRİ ALINACAK DİĞERİ BIRAKILACAK. 

İncil'deki benzer bir başka ayet setinde de aynı bilgi "Beşi akıllı, beşi akılsız olan on kız" sembolizmi ile verilmektedir.

40-Matthew-25-1 "O zaman Göklerin Egemenliği, kandillerini alıp güveyi karşılamaya çıkan on kıza benzeyecek.
40-Matthew-25-2 Bunların beşi akıllı, beşi akılsızdı.
40-Matthew-25-3 Akılsızlar yanlarına kandillerini aldılar, ama yağ almadılar.
40-Matthew-25-4 Akıllılar ise, kandilleriyle birlikte kaplar içinde yağ da aldılar.
40-Matthew-25-5 Güvey gecikince hepsini uyku bastı, dalıp uyudular.
40-Matthew-25-6 "Gece yarısı bir ses yankılandı: 'İşte güvey geliyor, onu karşılamaya çıkın!'
40-Matthew-25-7 Bunun üzerine kızların hepsi kalkıp kandillerini tazelediler.
40-Matthew-25-8 "Akılsızlar akıllılara, 'Kandillerimiz sönüyor, bize yağ verin!' dediler.
40-Matthew-25-9 "Akıllılar, 'Olmaz! Hem bize hem size yetmeyebilir. En iyisi satıcılara gidin, kendinize yağ alın' dediler.
40-Matthew-25-10 "Ne var ki, onlar yağ satın almaya giderlerken güvey geldi. Hazırlıklı olan kızlar, onunla birlikte düğün şölenine girdiler ve kapı kapandı.
40-Matthew-25-11 "Daha sonra gelen öbür kızlar, 'Efendimiz, efendimiz, aç kapıyı bize!' dediler.
40-Matthew-25-12 "Güvey ise, 'Size doğrusunu söyleyeyim, sizi tanımıyorum' dedi.













Halk Fobisi ... Cumhuriyet Karşıtlığı

İstibdadın yani herhangi bir ünvana sahip tek bir kişinin salt tahakkümüne dayalı bir yönetim sistemi yerine heyete, meclise dayalı bir yönetim sisteminin olması gerektiği "Şura" ( Heyet, Fanışma Meclisi ) suresinde açıkça yer almasına rağmen Cumhuriyet'in kurulmasının planlandığı yıllarda özellikle diyanet ile ilgili kesimden karşıt reaksiyonlar gelmesi oldukça düşündürücüdür.

Aşağıdaki cümleler Atatürk'ün yazmış olduğu Nutuk'ta alınmışlardır.

"Ali Rıza Paşa, bir gün Ahmet İzzet Paşa'yı ziyaret eder. Sohbet sırasında, aleyhimde olur olmaz bazı şeyler söyler ve bu dedikodulara önemli bir keşfini de ekler : "Cumhuriyet kuracaklar, Cumhuriyet! " diye bağırır." ( Nutuk - Sayfa 123 )

"Sarıkamış'ta bulunan Kâzım Karabekir Paşa ile Erzurum'da bulunan Hoca Raif Efendi arasında bazı yazışmalar olduktan sonra Raif Hoca, bizzat Paşa'nın karargâhına gitmiş, oradaMuhafaza-i Mukaddesat adının kullanılmasındaki sebepleri açıklarkendemiş ki : "Maksat halifelik ve padişahlık haklarını korumak, memleketin ve İslâm dünyasının bugünkü ve gelecekteki hayatı için büyük uyuşmazlık ve sakıncalar doğuracak olan Cumhuriyet idaresinden kesinlikle sakınmaktır." ( Nutuk - Sayfa 298 )

"Efendiler, kesin zaferden sonra İkinci Büyük Millet Meclisi, Cumhuriyet'i ilân ettiği zaman bile, Kâzım Karabekir Paşa, İstanbulgazetelerine verdiği demeçte, öteden beri süre gelen duygularını ve şikayetlerini "Cumhuriyet ilanını bize sormadılar." şeklinde özetlemekteydi." ( Nutuk - Sayfa 298 )

42/"38" - Vellezinestecabu li rabbihim ve ekamus salate ve emruhüm ŞURA beynehüm ve min ma razaknahüm yünfikun

( Ve Rab’lerini kabul edenler ve duaya kalkanlar, onların işleri aralarında HEYETTİR, DANIŞMA MECLİSİDİR. O rızıklandırdıklarımızdan harcarlar. )

Kur'an'ın 42. suresinin isminin "Şura" ( Meclis, Heyet" olması da önem arzetmektedir.

"Cumhuriyet" kelimesi "Halk Topluluğunun Bir Arada Olması" anlamına gelmekte olup, cumhuriyet adı verilen yönetim şeklinin özünde halkı, toplumu ilgilendiren tüm kararların halka ve halk içinden gelenlerle oluşturulmuş heyete, meclise danışılması suretiyle alınması esası yatmaktadır.

Atatürk'ün Cumhuriyet'i ilan etme günü olan 29 Ekim ile Şura suresinin ilgili ayetinin numarası ( 38  ) arasında "11" nümerolojisi ilintisi görülmektedir. ( 29 ... 2+9 = 11 ; 38 ... 3+8 = 11 )

26 Ekim 2019 Cumartesi

Rab'bin ismiyle gelene övgüler olsun.

Kur'an'da Mesih İsa'nın, Haberci Muhammed'in gelişini haber mesinden bahsedilen ayet Saff suresinin 61/6 kodlu ayetidir.

61/6 - Ve iz kale ıysebnü meryeme ya beni israile inni resulullahi ileyküm musaddikan li ma beyne yedeyye minet tevratı ve mübeşşiren bi resulin ye'ti min ba'di İSMÜHU AHMEDU fe lemma caehüm bil beyyinati kalu haza sihrun mübin ( Ve zamanında Meryem oğlu İsa "Ey İsrailoğulları, kesinlikle ben size, Tevrat' tan o benden öncekini doğrulayıcı ve benden sonra İSMİ AHMED olarak gelecek olan resulü müjdeleyici olarak Allah' ın resulüyüm. Böylece onlara açık deliller ile geldiğinde "Bu apaçık sihirdir." dediler. )

Ahmed ( En Övülmüş ), Muhammed ( Övülmüş ) kelimeleri "Hamd" ( Övgü ) kökünden türemiş kelimelerdir. "Hamid" ( Övülen, Övülesi ) kelimesi aynı zamanda Allahü Teala'nın isimlerinden ( Esmaül Hüsna / Güzel İsimler ) biridir. ( Esmaül Hüsna'nın bilinegeldiği üzere 99 isimle sınırlı olmadığı, Kur'an'da yer alması itibarıyla tespit edilmiş 263 isim olduğu evvelce "Esmaül Hüsna" başlıklı bölümde incelenmişti. 263 sayısının nümerolojik değeri 11 ( 2+6+3 = 11 ) olmaktadır. 11 sayısı, farklı boyuta, yeni bir frekansa açılan portalı ( kapı ) ve geçişi sembolize etmektedir. Bu bağlamda Esmaül Hüsna, tekâmül ve idraki boyut atlama vesilesi olması açısından önem arzetmektedir. )

Kur'an'ın ilk suresi olan Fatiha ( Açılış ) suresinin ilk ayetleri de "Allah'ın ismi", "Övgü" ve "Rab" ifadelerini içermektedir.

1/1 - BiSMİLLAHirrahmanirrahim ( Rahman ve rahim olan ALLAH'IN İSMİYLE )

Kur'an'ın "Allah'ın ismi" ifadesini içeren bir ayetle başlaması ve bu ilk ayetin kodunun 1/1 yani sembolik 11 olması, farklı, yeni ve üst boyuta geçiş kapısı AÇILIŞI ve geçiş sembolizmi açısından dikkat çekmektedir. Ayrıca "Bismillahirrahmanirrahim" kelimesi 19 harften oluşmakta olup, 19 sayısının nümerolojik değeri de "Üniteyi" yani Allah'ın Birliği'ni, tekliğini sembolize eden "1" ( 19 ... 1+9 = 10 ... "1" ) sayısını vermektedir. Sure kodu, ayet numarası ve ayetteki harf adedi yanyana yazıldığında ise 111 sayısı elde edilmektedir. Bu sayı da 11 sayısı ile benzer anlam ve enerji içermektedir.

1/2 - El HAMDU lillahi RABBil alemin ( ÖVGÜ alemlerin RAB’bi Allah içindir. )

Mesih İsa'nın, Haberci Muhammed'in gelişini haber vermesine ilişkin cümlelerin İncil'de yer alıp almadığı hep bir araştırma konusu olmuştur. Mesih İsa bu haberi, Fatiha suresinin ilk iki ayetindeki kelimeler ile İncil'de vermektedir.

40-Matthew-23-39 Size şunu söyleyeyim: 'RAB'BİN İSMİYLE GELENE ÖVGÜLER OLSUN!' DİYECEĞİNİZ ZAMANA DEK BENİ BUNDAN BÖYLE GÖREMEYECEKSİNİZ." 

Haberci Muhammed, Rab'bin isimlerinden olan "Hamid" ( Övülesi ) kelimesinden türemiş olan "Ahmed / Muhammed" ( En Övülmüş / Övülmüş ) ismiyle gelmiştir. Batıni anlam olarak ayette Mesih İsa, "İkinci Gelişi" olarak sembolize edilen "Kolektif bilincin uyanışının ve birliğin tesisinin" yani kıyametin ( ayağa kalkışın ) ancak ve ancak "Haberci Muhammed'in Allah'ın resulü olarak kabul edilmesi yani Kur'an'ın kabulü durumunda gerçekleşebileceğini bildirmektedir. Bir 70,000 yıllık döngünün daha sonlanması ( devre sonu / dünya kapanışı / tufan ) "İkinci Geliş" olarak sembolize edilen kolektif bilincin uyanışı akabinde vuku bulacaktır. ( 11 nümerolojisi işte bu yeni devreye, yeni boyuta geçişi sembolize etmektedir. )

Muhammed suresinin 47. sure olması ve 38 ayetten oluşması yine 11 nümerolojisi açısından önemlidir. ( 47 ... 4+7 = 11 ; 38 ... 3+8 = 11 )

40-Matthew-24-2 İsa onlara, "Bütün bunları görüyor musunuz?" dedi. "Size doğrusunu söyleyeyim, BURADA TAŞ TAŞ ÜSTÜNDE KALMAYACAK, HEPSİ YIKILACAK!"

40-Matthew-24-3 İsa, Zeytin Dağı'nda otururken öğrencileri yalnız olarak yanına geldiler. "Söyle bize" dediler, "Bu dediklerin ne zaman olacak, SENİN GELİŞİNİ VE ÇAĞIN BİTİMİNİ GÖSTEREN BELİRTİ NE OLACAK?"

40-Matthew-24-37 Nuh'un günlerinde nasıl olduysa, İnsanoğlu'nun gelişinde de öyle olacak.

Zira takip eden Matta 24-2/3 ve 24-37 kodlu ayetlerde "Taş taş üstünde kalmayacak" ve "Nuh'un günlerinde nasıl olduysa İnsanoğlu'nun gelişinde de öyle olacak." ifadeleriyle döngü sonundaki "Tufan", "Senin gelişin" ifadesiyle "Kolektif bilincin tesisi" bildirilmektedir. Son cümledeki "Çağın bitimi" ise zaten gayet açık bir ifade olarak tezahür etmektedir.

İncil'de Mesih İsa'nın ikinci gelişinin bir maddesel enkarnasyon olmadığı, tüm insanları kapsamına alacak bilinç uyandırıcı ilahi ve kozmik bir tesir olduğu, "şimşek" sembolizmi kullanılarak şu ayetler ile bildirilmektedir. ( 24-27 numaralı ayetteki "İnsanoğlu" kelimesi "Mesih İsa tesiriyle insanlar arasında tesis edilen kolektif bilinci temsil etmektedir. )

40 Matthew 24-25 İşte size önceden söylüyorum.

40 Matthew 24-26 "Bunun için size, 'İşte Mesih çölde' derlerse gitmeyin. 'Bakın, iç odalarda' derlerse inanmayın.

40 Matthew 24-27 Çünkü İnsanoğlu'nun gelişi, doğuda çakıp batıya kadar her taraftan görülen şimşek gibi olacaktır.





25 Ekim 2019 Cuma

9/11 İkiz Kuleler Vakası

Bilindiği üzere, Amerika'nın New York şehrinin Lower Manhattan olarak bilinen bölgesinde yer alan Dünya Ticaret Merkezi'nin İkiz Kuleleri, 11.09.2001 tarihinde, "verilen bilgiye göre", "Arap teröristlerin kontrolündeki iki uçağın çarpması" sonucunda yıkılmış ve bu olay kayıtlara "9/11 vakası" olarak geçmiştir. Olaylar kapsamında Pentagon'a da uçak çarptığı bilgisi verilmiş ancak uçağa ait bir enkaza veya ize rastlanmamıştır.



Olaydan bir süre sonra, 9/11 vakasının bir komplo olduğu, aslında kulelerin içten patlatılarak yıkıldığı, uçak çarpmalarının ise o zaman sahip olunan bugünkü dijital teknolojinin kullanılması suretiyle sahte görüntülerle* belgelendiği yönünde iddialar ortaya atılmıştır. Ayrıca, olaydan belirli bir süre önce bazı şirketlerin ofislerini binadan taşıdıkları bilgisi de edinilmiştir. ( * Video görüntüsünde olduğu gibi uçağın kanatlarıyla birlikte komple binanın içine girmesinin mümkün olmadığı kanatların mutlaka kırılacağı belirtilmiştir. )

Olayın muhtelif boyutları ve tartışılabilir bir çok nokta bulunsa da bu olaydaki 11 nümerolojisi esas dikkat çeken noktadır. Bu blogu takip edenlerin bildikleri üzere "11" sayısı farklı boyuta açılan portalın ( kapının ) ( Star Gate ) ve yeni döngü başlangıcının sembolü olan sayıdır. ( İkiz Kuleler hem 11 sayısını sembolize etmekteydi hem de kulelerin giriş kapısına “Gate” adı verilmekteydi. Ayrıca beş köşeli "yıldız" sembolü olan "Pentagon"'da da patlama olması "Star Gate" ( Yıldız Kapısı ) kavramını tamamlamıştır. )

Pentagon

- İkiz Kuleler 1973 yılında inşa edilmiştir. 19 ve 73 sayılarının nümerolojik değerleri 10 sayısını vermektedir. Yani 10 ve 10 veya 1 ve 1 ... "11"

- Olayın günü ve ayı 11 ve 9 sayılarından oluşmaktadır. Gün, ayın 11. günüdür. Gün ve ay toplamı ise "11" sayısını vermektedir. ( 1+1+9 = 11 )

- İkiz Kuleler, görünüm itibarıyla 11 sayısını sembolize etmektedir.

- İkiz Kulelerin her birinde 110 kat bulunmaktaydı.

- İkiz Kuleler ile birlikte 47 ( 4+7 = 11 ) katlı olan "7 Numaralı Bina" da yıkılmıştır.

- İkiz Kulelere ilk çarpan uçağın kodu "American Airlines Flight 11"'dir.

- Birinci kulenin yıkılmasının ardından ikinci kulenin yıkılma saati kayıtlara 10:28 am olarak geçmiştir. ( 1+0+2+8 = 11 )

- Uçakların uçuş kodu “Q33NY” olup, bu kodun “Wingdings” formatında yazılmış hali aşağıdaki gibi olmaktadır.

- Dönemin Başkanı George Bush’un olay esnasında Emma E. Booker Elementary School isimli ilkokulda öğretmen ve çocuklarla bir sınıfta okuma yapmaktaydı. George Bush’un elinde “The Pet Goat” ( Evcil hayvan Keçi ) isimli kitap bulunmaktaydı. Keçi, okült sembolizmde Baphomet'i yani cin şeytanı İblis'i sembolize etmektedir.



( * “Notre Dame Kilisesi Yangını” başlıklı bölümde bahsi geçen “I Pet Goat” isimli animasyon filmi hatırlanmalıdır. İkiz Kuleler formunda inşa edilmiş Notre Dame Kilisesi'nde 15.04.2019 tarihinde yangın çıkmış ve ikiz kulelerin arkasındaki 3. ahşap kule yanarak yıkılmıştı. Bu olay 2012 yılı yapmı olan ve Hz. İsa'nın dönüşü temasını işleyen "I Pet Goat" isimli animatik filmde konu edilmişti. Filmde ikiz kulelere sahip bir kilisenin yıkılma görüntüsü yer alıyordu. )




Notre Dame Kilisesi'nin ikiz kulelerinin arkasındaki 3. ahşap kulenin yıkılışı

- Sınıf öğretmeni çocuklara, seçilmiş bazı kelimelerin telafuzlarını tekrarlatma yöntemiyle öğretmekteydi.


Tekrarlatılan kelimeler şöyleydi.

Kite = Uçurtma
Kit = Kit / Set
Steal = Çalmak
Playing = Oynama
Must = Mecbur / -meli / -malı

Ancak bu kelimeler telafuz açısından aşağıdaki kelimeler ile benzeşiktir.

Kite = Uçurtma / İnsansız uçan nesne
Hit = Vurmak / Çarpmak
Steel = Çelik
Plane = Uçak
Must = Mecbur / -meli / -malı

Yani ortaya çıkan cümle ; “Kite Plane Must Hit Steel” ( İnsansız Uçak Çeliğe Çarpmalı ) *

* İkiz Kuleler tamamen çelik konstrüksiyon sistemiyle inşa edilmişlerdi.

Çocuk enerjisi kullanılmak suretiyle, planlanan eylemin istenen sonucu vermesi için bir zikir ritüeli mi yapılmaktaydı? İkiz Kuleler’in yıkılması, üst boyutlara açılan tekamül kapısının ( portal ) insanlara kapatılmasını ancak cinlere açılmasını mı sembolize etmekteydi?

Kur'an'daki ilk sure olan "Fatiha" ( Açılış ) suresinin ilk ayeti 9 heceden, ikinci ayeti ise 11 heceden oluşmaktadır. "Hack"leme yani "Hece"leme metodu majik operasyonların temel yapısını oluşturmaktadır. "Açılış" anlamına gelen "Fatiha" kelimesinin ilk surenin ismi olması ve ilk iki ayetinde 9/11 nümerolojisi bulunması bir "portal açılışı ritüeli" yapıldığına işaret etmekte gibidir. 

1/1 Bis (1) mil (2) la (3) hir (4) rah (5) ma (6) nir (7) ra (8) him (9)

2/1 El (1) ham (2) du (3) lil (4) la (5) hi (6) rab (7) bil (8) a (9) le (10) min (11)

Kur'an'daki ilk "11" numaralı ayet, Bakara suresinin 11. ayeti olup, ayette "Yerde bozgunculuktan" bahsedilmektedir. ( Bilindiği üzere 11 sayısı okült satanizmde Rab'be eş koşmak ( haşa ) anlamına gelmektedir. 1 ve 1 yani 1 = 1 yaklaşımıyla )

2/"11" - Ve iza kıle lehüm la tufsidu fil ardı kalu innema nahnü müslihun

( Ve onlara "Yerde bozgun yapmayın." denildiğinde, "Kesinlikle bizler iyileştirenleriz." derler. )

"İkiz Kuleler" ( İki Sütun ) 11 kavramının kökeni Tevrat'ta bahsediken "Süleyman Tapınağı"'nın ikiz sütunlarına dayanmaktadır.

14 2 Chronicles 3-15 Süleyman otuz beşer arşın yüksekliğinde İKİ SÜTUN yaptırıp tapınağın önüne diktirdi. Sütun başlıkları beşer arşın yüksekliğindeydi.

Ayetin numarasının ( 2 3-15 ) nümerolojik değeri 11 olmaktadır. ( 2+3+1+5 = 11 )

"İki Sütun" kavramı Tevrat'ta ilk kez 11. sure olan Krallar suresinde geçmektedir.

11 1 Kings 7-15 Hiram her birinin yüksekliği on sekiz arşın ve çevresi on iki arşın olan İKİ TUNÇ SÜTUN döktü.

Ayrıca olay tarihinden çok önce bu zalim eylemin muhtelif mecralarda iletişimi yapılmıştır.

1994 yılına ait bir dergiden


PIA reklamı 1979



Asi Sufre Latino America 1983


Simpsons çizgi filmi 1997


Marvel Comic Book 1983

Ayrıca İkiz Kulelerin ortasında bulunan ve Koenig Sphere olarak adlandırılan küre anıtın ön yüzünde 245 sayısının görülmesi de "11" nümerolojisi açısından dikkat çekmektedir. ( 2+4+5 = 11 )


Kur'an'da yer alan hurufu mukattanın "Kitabın işaretleri / ayetleri" ( Ayatül kitab ) oldukları ilk kez Yunus suresinin 1. ayetinde bildirilir. ( Bilindiği üzere harf zikriyle pozitif veya negatif enerji ( büyü ) tesirleri oluşturulabilmektedir. )

10/1 - Elif (1) lam (2) ra (3) tilke (4) ayatü (5) el (6) kitabi (7) el (8) hakım (9)

( Elif lam ra. Bunlar hakim kitabın ayetleridir. )

Ayetin kodunun ( 10 /1 ) nümerolojik değerinin 11 olması ve ayetin toplam 9 kelimeden oluşması farklı boyuta geçiş kapısının sembolü olan 9/11 ve 11 nümerolojisine ve hurufu mukattanın bu işlevi görmekte olduğuna dikkat çekmektedir. ( 1+1+9 = 11 ) Öte yandan "Elif Lam Ra" olarak seslendirilen harf setinin telaffuzunda 9 harf bulunmaktadır.

Ayrıca bu ayette, en önemli huruf seti olan ve toplam 6 kere tekrarlanan "Elif Lam Ra" setinin ilki yer almaktadır. Elif Lam Ra seti El ve Ra kelimelerini de ifade etmekte olup, "Allah Görür" anlamını içermektedir.

A'raf suresinin 4. ayetinde de "Ebvabüs Sema" ( Göğün Kapıları ) ifadesi Kur'an'da ilk kez geçmekte olup, bu ayetin kodunun ( 7/40 ) nümerolojik değeri 11 olmaktadır. ( 7+4+0 = 11 )

7/40 - İnnellezine kezzebu bi ayatina vestekberu anha la tüfettehu lehüm ebvabüs semai ve la yedhulunel cennete hatta yelicel cemelü fı semmil hıyad ve kezalike neczil mücrimın

( O ayetlerimizi yalanlayanlara ve onlara kibirlenenlere, onlara göğün kapıları kesinlikle açılmaz. Deve iğne deliğinden geçene kadar cennete giremezler. İşte suçluları böyle karşılıklandırırız. )

"Göğün kapıları" ifadesinin geçtiği diğer bir ayet de Kamer suresinin 11. ayetidir. Ayet kodunun nümerolojik değeri 11 olup ayrıca 9/11 sembolizmi de tezahür etmektedir. ( 54 ... 5+4 = 9 ve 11 )

54/11 Fe fetahna ebvabes semai bi main munhemir

( Böylece akıp dökülen su ile göğün kapılarını açtık. )

Hakka suresinin aşağıdaki ayeti semantik ve nümerolojik açıdan 9/11 vakası ile ezoterik uyum arzetmektedir. Ayette "çarpma" kavramı yer almaktadır.

69/14 Ve (1) humileti (2) el (3) ardu (4) ve (5) el (6) cibalu (7) fe (8) DUKKETA (9) dekketen (10) VAHİDET (11)

( Ve yer ve dağlar yükletilip de tek çarpma ile çarpıldığında, )

- Ayetin kodunun nümerolojik değeri 11 sayısını vermektedir. ( 69 ... 6+9 = 15 ... 1+5 = "6" ve 14 ... 1+4 = "5" ... 6+5 = 11 )

- Ayette 11 kelime bulunmaktadır.

- Ayetteki "Dukketa" ( Çarpıldı ) kelimesi 9., "Vahidet" ( Tek ) kelimesi ise sonuncu ve 11. kelimedir. ( 9 ve 11 ... 9/11 )

Fecr suresinin aşağıdaki ayeti de benzer uyum arzetmektedir.

89/21 Kella iza dukketil ardu dekken dekken

( Hayır yer çarpılıp parçalandığında, )

- Ayetin kodunun nümerolojik değeri 11 sayısını vermektedir. ( 89 ... 8+9 = 17 ... 1+7 = "8" ve 21 ... 2+1 = "3" ... 8+3 = 11 )

Dolayısıyla tüm bu nümerolojik durumlar 9/11 sayısal ifadesinin, cinler için yapılan negatif enerjili boyut portalı açma ve yeni süreç başlatma ritüellerini sembolize ettiğini teyid etmektedir.

Yokluk makamı

"Kibir" ve "Ben" duygusunun esaretinden henüz kurtulamamış olan insanların, diğer insanlara üstünlük kurabilmek ve onları tahakküm altına alabilmek arzusu ve hırsıyla makam ve ünvan arayışları her gün şahit olunan bir gerçektir.

Oysa ki Kur'an, insan ve diğer tüm varlıklar için en yüksek makamın "Yokluk", en yüksek ünvanın da "Hiçlik" olduğunu bildirmektedir. Zira, tekamül etme cehdi ve gayreti içinde olan varlıkların en büyük hedefleri "düalite" olgusundan kurtulup "üniteye" erişmek olmalıdır. Düalite, yaratılış ile başlamıştır. Yani yokluktan varlığa geçiş olmuştur. Öncesi ve sonrası olmayan, daimi mevcudiyeti söz konusu olan Allahü Teala, "yaratılış" nimetini varlıkların tekamül etmeleri için bahşetmiştir. Sonsuz bir süreç ve döngü olan tekamül yolculuğunun tahayyülü mümkün olmayan nihai durağının, döngüsel yaklaşım ile "Yokluk" olacağı ancak sezgisel olarak idrak edilebilmektedir. "Yokluk" kavramı Kur'an' da "Gayb" kelimesiyle temsil edilmekte ve Bakara suresinin 3. ayetinde "Yokluğa inanç" kavramı zikredilmektedir.

2/3 ELLEZİNE YU'MİNUNE BİL GAYBİ ve yukimunes salate ve min ma razaknahum yunfikun

( O GAYBA İNANANLAR, duaya kalkanlar ve o rızıklandırdıklarımızdan harcayanlar. )

İnsan suresinin aşağıdaki ayetinde, insanın döngü başında "Hatırlanacak bir şey dahi olmadığı" yani "Hiç" olduğu vurgulanmaktadır.

İNSAN 76/1 - Hel eta alel insani hıynün mined dehri LEM YEKUN ŞEY'EN MEZKURA

( İnsana uzun zamandan HATIRLANACAK BİR ŞEY OLMADIĞI zaman gelmedi mi? )

Meryem suresinin aşağıdaki ayetinde de yaratılış öncesinde insanın "Hiçlik" mertebesinde olduğu bildirilmektedir.

19/9 - Kale kezalik kale rabbüke hüve aleyye heyyinün ve kad halaktüke min kablü ve LEM TEKÜ ŞEY'A

( "İşte böyle." dedi. Rab’bin "O bana kolaydır. SEN HİÇBİR ŞEY DEĞİLKEN seni önceden yarattım." dedi. )

İnsanın yaratılışının Rab'bin "ruhundan üflemesiyle" gerçekleştiği hatırlandığında, insanın en yüksek makamının yaratılış öncesinde sadece ve sadece "Kelime" olduğu "Yokluk" makamı olduğu idrak edilebilmektedir.

32/9 - Sümme sevvahü ve NEFEHA FIHİ MİN RUHIHI ve ceale lekümüs sem'a vel ebsara vel efideh kalilen ma teşkürun

( Sonra onu düzenleyip şekillendirdi ve İÇİNE RUHUNDAN ÜFLEDİ. Size kulaklar, gözler ve gönüller oluşturdu. Ne az şükrediyorsunuz. )

Bakara suresinin 2/155 kodlu ayetinde insanların "Eksilmeler, Noksanlıklar" ile yani "Yokluklar" ile sınanacakları, bu durumun sabır gerektiren ancak müjde niteliğinde bir durum olduğu yani tekamül kapısını açtığı bildirilmektedir. Ayetin numarasının ( 155 ) nümerolojik değerinin "11" ( 1+5+5 = 11 ) olması da dikkat çekmektedir. ( 11 sayısı farklı boyuta geçiş portalının / kapısının nümerolojik sembolüdür. )

2/155 - Ve le neblüvenneküm bi şey'in minel havfi vel cuı ve NAKSIN minel emvali vel enfüsi ves semerat ve beşşiris sabirın

( Ve kesinlikle sizi, korkudan, açlıktan, malların, nefislerin ve meyvelerin, ürünlerin NOKSANLIĞINDAN gibi şeylerle sınayacağız. Sabredenleri müjdele. )

İncil'de "İnsanoğlu" olarak anılan Mesih İsa'nın "Kelime" ve "Ruh" olduğunu bildiren 4/71 kodlu ayet te bu bağlamda önem arzetmektedir.

4/171 - Ya ehlel kitabi la tağlu fı dıniküm ve la tekulu alellahi illel hakk innemel mesıhu ıysebnü meryeme rasulüllahi ve KELİMETÜH elkaha ila meryeme ve RUHUN minhü fe aminu billahi ve rusülih ve la tekulu selaseh intehu hayran leküm innemellahü ilahün vahid sübhanehu en yekune lehu veled lehu ma fis semavati ve ma fil ard ve kefa billahi vekıla

( Ey kitap sahipleri, dininizde azgınlık etmeyin ve Allah üzerine gerçek haricindekini söylemeyin. Meryem oğlu İsa Mesih, kesinlikle Allah' ın resulü, Meryem'e atmış olduğu KELİMESİ ve O’ndan RUHTUR. O halde, Allah’a ve O’nun resullerine inanın ve üçtür demeyin. Kendi hayrınıza bundan imtina edin, vazgeçin. Kesinlikle ki Allah tek ilahtır. O, çocuk sahibi olmaktan yücedir. Göklerde ne varsa ve yerde ne varsa O’nadır. Vekil olarak Allah kafidir. )





24 Ekim 2019 Perşembe

Eşcinsellik fenomeni

İnsan zihni, bedenin fizyolojik ve psikolojik durumunu etkileme ve değiştirme potansiyeline sahiptir. Zihni odaklanma, zihni şartlanma veya zihinsel telkin sonucunda fizyolojik ve psikolojik yapıda değişimler tezahür etmesi mümkündür. 

Bu çerçevede, fizyolojik bir anomali olarak bilinen "Eşcinsellik" olgusunun, telkin veya şartlanma / şartlandırma yoluyla da tezahür ettiği bir gerçektir. Örneğin insan bedeninin temel anlamda hiçbir ihtiyaç duymadığı, aksine onun için bir zarar unsuru olan sigara, dış ( çevresel ) faktörlerin tesirleri altında özenme ve taklit etme arzusu uyandırıp, daha sonra vazgeçilmez bir alışkanlığa hatta biyolojik temel ihtiyaca ( psikosomatik bir fenomene ) dönüşebilmektedir. Bu durumun ortaya çıkmasındaki en büyük etken medya yoluyla yapılmakta olan kitle iletişimidir. Bu yoğun kitle iletişimine maruz kalan birçok insan iletişimi ( telkini ) yapılan unsuru zamanla benimsemekte, kabullenmekte ve hatta onun savunucusu ve uygulayıcısı haline dönüşebilmektedir. Bugün medyada ( filmler, müzik klipleri, çizgi filmler, tv programları vb. ) "eşcinsellik" olgusunun oldukça yoğun şekilde iletişiminin yapıldığı gözlemlenmektedir.

Dolayısıyla, eşcinsellik konusuna sadece bir "doğa olayı" ve "mağduriyet" olarak bakılması ve kabullenilmesi doğru bir yaklaşım olmayacaktır. İnsanların ve özellikle çocukların konuya ilişkin bilinçlendirilmeleri, dış tesirlere ve telkinlere karşı bir kalkan işlevi görecek ve onları koruyacaktır. 

Kutsal kitaplarda "eşcinsellik" konusu uzak durulması gereken kötü bir unsur olarak vurgulanmaktadır. Eşcinselliğin, cinlerin insan soyunu yok etmek için kurguladıkları zihin kontrol komplolarından biri olduğu düşüncesi de ortaya çıkmaktadır. 

7/81 - İnneküm le te'tuner ricale şehveten min dunin nisa' bel entüm kavmün müsrifun 

( Kesinlikle siz kadınların dışında şehvetle erkeklere yetiyorsunuz. Bilakis siz müsrifler kavmisiniz. )

26/165 - E te'tunez zükrane minel alemın

( Alemlerden erkeklere mi gidiyorsunuz? )

27/55 - E inneküm le te'tuner ricale şehveten min dunin nisa' bel entüm kavmün techelun

( Kesinlikle siz kadınların dışında, şehvetle erkeklere mi yetiyorsunuz? Bilakis sizler cahillik eden kavimsiniz. )

29/29 - E inneküm le ta'tuner ricale ve taktaunes sebıle ve te'tune fı nadıkümül münker fe ma kane cevabe kavmihı illa en kalu'tina bi azabillahi in künte mines sadikın

( Kesinlikle siz erkeklere mi yeteceksiniz? Ve yol mu keseceksiniz? Ve toplantılarınızda inkarı, kötüyü mü getireceksiniz? Böylece, kavminin cevabı Eğer doğrulardan isen, bize Allah' ın azabını getir." demelerinin haricindeki olmadı. )

72/6 - Ve ennehu kane ricalun minel insi ye'uzune bi ricalin minel cinni fe zaduhüm rehekan

( Ve kesinlikle ki insanlardan o erkekler cinlerden erkeklere sığınmaktaydılar da onlara kötülüklerini artırdı. )

3-Leviticus-18-22 Kadınla yatar gibi bir erkekle yatma. Bu iğrençtir.

45-Romans-1-26 İşte böylece Tanrı onları utanç verici tutkulara teslim etti. Kadınları bile doğal ilişki yerine doğal olmayanı yeğlediler.

45-Romans-1-27 Aynı şekilde erkekler de kadınla doğal ilişkilerini bırakıp birbirleri için şehvetle yanıp tutuştular. Erkekler erkeklerle utanç verici ilişkilere girdiler ve kendi bedenlerinde sapıklıklarına yaraşan karşılığı aldılar.

Kur'an'da yer alan "Ebter" ( Soyu kesik ) kelimesi de bu bağlamda anlamlı görünmektedir. Soyun kesilmiş olabilmesi için üremenin ve buna bağlı olarak kadın - erkek arası cinsel* ilişkinin durmuş olması gerekir. ( * "Cinsel ilişki" kelime ikilisindeki "Cinsel" kelimesinin kök olan "Cin" ve ek olan "sel" kelimelerinden oluşması evvelki bölümlerde incelenmişti. )

108/3 - İnne şanieke hüvel'ebter

( Kesinlikle sana kini olan, o soyu kesiktir. )

19 Ekim 2019 Cumartesi

Evrensel Boyutlar ( Planlar )

Spiritüel kaynaklar madde âlemi olan ve maddenin kaba, yarı süptil ve süptil hallerini içeren kâinatta 11 boyut / plan olduğunu belirtmektedirler. 

Bkz.


Boyutlar aşağıdaki gibi tanımlanmakta ve 8. boyuttan sonra boyutların benzeşik özellik arzettikleri belirtilmektedir. ( 8 sayısının, boyut bazında da yeni döngü başlangıcı anlamını taşıdığı görülmektedir. )

"3. boyutta en yoğun olarak hissedilen bireysellik kavramı, 4’e çıkıldığında biraz hafifler, 5. boyutun alt tabakalarında da seçime bağlı olarak deneyimlenebilir. Ama 5. boyutun orta tabakalarına gelindiğinde, bireysellik sadece düşük boyutlardaki yaşamlar olarak algılanmaya başlar. 6. Boyut, olasılık dalgalarının bulunduğu yerdir. 7. boyut, oversoulsun, evrensel ruhun ( manevi birliğin ) mekânıdır. Bunların hiçbirinde bireysellik deneyimlenmez. 6. boyut, var olabilecek tüm olasılık dalgalarını kapsadığı gibi, 7. boyut yaratılmış tüm ruhları kapsayan oversoulsdur, manevi birliktir. 8. boyuttan sonra artık boyutların bile bireyselliği kalmaz ve birbirlerine karışmaya ve ayırd edilememeye başlarlar."

https://www.kosulsuz-sevgi.com/kanal-mesajlari/arkturus-mesajlari/daha-yuksek-boyutlar-2/

Yukarıdaki alıntıda 8 ana boyuttan bahsedilmekte ve dünya olarak bilinen boyutun 3. boyut olduğu belirtilmektedir. Söz konusu boyut kavramı temel olarak varlıkların "idrak seviyesi" kriterini esas almaktadır.

Evvelki bölümlerde değinildiği üzere Kur'an'daki "Kehf" ( Mağara ) kelimesinin batıni anlamının "Farklı boyuta geçiş kapısı ( portalı ) / Star Gate olduğu dikkate alındığında surenin 18/22 kodlu ayetinde "boyutlardan" bahsediliyor olması kuvvetle muhtemeldir. ( Kehf suresinde 110 ayet bulunması ve sure numarası ile ayet adedinin birlikte nümerolojik değerinin 11 olması farklı boyuta geçiş portalının nümerolojik sembolü olan“11” sayısı açısından dikkat çekmektedir. )

18/22 - Se (1) yekulune (2) SELASETÜN (3) RABİU (4) hüm (5) kelbü (6) hüm (7) ve (8) yekulune (9) HAMSETÜN (10) SADİSÜ (11) hüm (12) kelbü (13) hüm (14) racmen (15) bi (16) el (17) ğayb (18) ve (19) yekulune (20) SEB'ATÜN (21) ve (22) SAMİNÜ (23) hüm (24) kelbü (25) hüm (26) kul rabbi a'lemü bi ıddetihim ma ya'lemühüm illa kalılün fe la tümari fıhim illa miraen zahiran ve la testefti fıhim minhüm ehada 

( "ÜÇTÜRLER DÖRDÜNCÜLERİ  köpekleridir." diyecekler. "BEŞTİRLER ALTINCILARI köpekleridir." diyecekler. Gayba tahmin yürüterek. "YEDİDİRLER ve SEKİZİNCİLERİ köpekleridir." derler. De ki: "Onların adetlerini Rab’bim bilir." Onları azın haricindekiler bilmezler. O halde açıkça görünenlerin haricinde onlar hakkında tartışma. Onlardan hiçbirine de onlar hakkında soru sorma. )

Ayetin adetlerden / boyutlardan bahsedilen cümlelerinin son kelimesine kadar 26 kelime bulunmaktadır. ( 2+6 = "8" )

Evvelki bölümlerde değinildiği üzere, ayetteki "Kelb" ( Köpek ) kelimesi de Canis Majoris ( Büyük Köpek ) takımyıldızına ait olan Sirius yıldızını sembolize etmektedir.

18 Ekim 2019 Cuma

Babil’in sihiri


“Babil” kelimesi “Tanrı Kapısı” anlamına gelmekte olup aşağıdaki kelimelerden oluşmaktadır.

Bab = Kapı
El * = İlah / Tanrı

*Yaratıcıyı ifade eden ”EL” kelimesi “Büyük, Yüce” anlamlarını taşımaktadır. Evvelki bölümlerde incelendiği üzere batı dillerinde “Yükseltmek” anlamına gelen “Elever” ( Fra. ) ve “Elevate” ( İng. ) kelimelerinin kökünde ve Arapça’da “Büyük” anlamına gelen “Ali” ve “Ala” kelimelerinin kökünde de “El” kelimesi bulunmaktadır. ( İstanbul’daki “Bab-ı Ali”  “Büyük Kapı” anlamına gelmektedir. )

Babil, Kur’an ve İncil’de “Sihirin” ve buna bağlı faaliyetlerin merkezi ve yayılma noktası olarak bildirilmektedir. Diğer bir deyişle Babil, ilahi kozmik bilgilerin kötü amaçlı kullanımının doğum ve yayılma noktası olarak bildirilmektedir.

Babil ile 111 sayısı arasında ilinti olduğu Kur’an, İncil ve Tevrat ayetlerinde ortaya çıkmaktadır. Bilindiği üzere 11 ve 111 sayıları farklı boyuta geçiş portalının ( kapısının / Star Gate ) nümerolojik sembolüdür. Ancak okült satanizmde farklı anlam yüklenmek suretiyle 11 sayısı Allah’a eş koşma, ortak koşma ( haşa ) anlamı içermektedir. 1 ve 1 yazımıyla elde edilen 11 sayısının İngilizce’deki kelime karşılığının “Eleven” olması ve bu kelimenin kök ayrışımı yapıldığında ortaya “El” ( İlah ) ve “Even” ( Eşit ) yani “İlaha Eş” anlamının çıkması dikkat çekmektedir. 111 sayısı ise teslisin yani üçlemenin okült satanik sembolüdür. Yani üç adet 1 sayısının yanyana yazımıyla 3 ilah mesajı verilmektedir. Oysa Kur’an’da 4/171 kodlu ayette yer alan “La tekulü selaseh” ( Üçtür demeyin ) ifadesiyle asla Allah’a ortak koşulmaması gerektiği bildirilmektedir.

2/102 – Ve (1) ittebeu (2) ma (3) tetlü (4) eş (5) şeyatınü (6) ala (7) mülki (8) süleyman (9) ve (10) ma (11) kefera (12) süleymanü (13) ve (14) lakinne (15) eş (16) şeyatıne (17) keferu (18) yüallimune (19) en (20) nas (21) es (22) sıhra (23) ve (24) ma (25) ünzile (26) ala (27) el (28) melek (29) eyni (30) bi (31) BABİLE (32) harute (33) ve (34) marut (35) ve (36) ma (37) yüallim (38) ani (39) min (40) ehadin (41) hatta (42) yekula (43) inne (44) ma (45) nahnü (46) fitnetün (47) fe (48) la (49) tekfur (50) fe (51) yeteallemune (52) min (53) hüma (54) ma (55) yüferrikune (56) bi (57) hı (58) beyne (59) el (60) mer'i (61) ve (62) zevci (63) h (64) ve (65) ma (66) hüm (67) bi (68) darrıne (69) bi (70) hı (71) min (72) ehadin (73) illa (74) bi (75) izni (76) allah (77) ve (78) yeteallemune (79) ma (80) yedurru (81) hüm (82) ve (83) la (84) yenfeu (85) hüm (86) ve (87) lekad (88) alimu (89) men (90) iştera (91) hü (92) ma (93) lehu (94) fi (95) el (96) ahırati (97) min (98) halakın (99) ve (100) le (101) bi'se (102) ma (103) şerav (104) bi (105) hı (106) enfüse (107) hüm (108) lev (109) kanu (110) ya'lemun “(111)       

( Ve o Süleymanın mülkünün ve hükümdarlığının üzerine o şeytanların okuduğuna tabi oldular. Süleyman inkar etmedi ve lakin şeytanlar inkar ettiler. İnsanlara sihiri ve BABİL’ de iki melek olan Harut ve Marut’ un üzerine indirileni öğretiyorlardı. "Kesinlikle biz sınavız. O halde inkar etmeyin." diyene kadar ikisi kimseye öğretmezlerdi. Onlardan erkeğin ve eşinin arasını neyin ayırdığını öğrenirlerdi. Onlar onunla Allah’ ın izni olmadıkça kimseye zarar veremezlerdi. Onlara ne zarar verebilir ne fayda vermez öğrenirlerdi. Onu satana ahirette nasip olmadığını bilirlerdi. O nefislerini sattıkları ne kötüdür. Keşke bilmiş olsalardı.

İncil

40-Matta-1-11 Yoşiya, BABİL sürgünü sırasında doğan Yehoyakin'le kardeşlerinin babasıydı,

Tevrat

1-Tekvin-10-10 İlkin Şinar topraklarında, BABİL, Erek, Akat, Kalne kentlerinde krallık yaptı.

Babil’in coğrafi konumunun, bugün Irak’ta Hillah olarak bilinen şehirin konumu olduğu belirtilmektedir. “Hu ( O ) ve “Allah” kelimelerinden oluşan ve “O Allah” anlamına gelen şehrin coğrafi koordinatları Enlem 32 derece Boylam 44 derecedir. Bir yerin coğrafi konumu bildirilirken önce enlem belirtilmektedir. Bakara suresinin 2/102 kodlu ayetinde ilk ve son kez geçen “Babil” kelimesinin ayetteki 32. kelime olması bu açıdan dikkat çekmektedir.

İncil’de yer alan ve Babil ile ilgili aşağıdaki ayetler “Sihir” kavramı ve buna bağlı olarak kötülüklerin tezahür etmesi mesajı açısından önem arzetmektedir.

66-Revelations-14-8 Ardından gelen ikinci bir melek, "Yıkıldı! Kendi azgın fuhuş şarabını bütün uluslara içiren büyük BABİL yıkıldı!" diyordu.

66-Revelations-16-19 Büyük kent üçe bölündü. Ulusların kentleri yerle bir oldu. Tanrı büyük BABİL'i anımsadı, ona ateşli gazabının şarabını içeren kâseyi verdi.

66-Revelations-17-5 Alnına şu gizemli ad yazılmıştı: GİZEMLİ BÜYÜK BABİL, FAHİŞELERİN VE DÜNYA İĞRENÇLİKLERİNİN ANASI.

66-Revelations-18-2 Melek gür bir sesle bağırdı: "Yıkıldı! Büyük BABİL yıkıldı! Cinlerin barınağı, Her kötü ruhun uğrağı, Her murdar ve iğrenç kuşun sığınağı oldu.

66-Revelations-18-6 BABİL nasıl davrandıysa, karşılığını ona aynen verin, Yaptıklarının iki katını ödeyin. Hazırladığı kâsedeki içkinin İki katını hazırlayıp ona içirin.

66-Revelations-18-10 Çektiği ıstıraptan dehşete düşecek, uzakta durup, 'Vay başına koca kent, Vay başına güçlü kent BABİL! Bir saat içinde cezanı buldun' diyecekler.

66-Revelations-18-15 BABİL'de bu malları satarak zenginleşen tüccarlar, kentin çektiği ıstıraptan dehşete düşecekler. Uzakta durup ağlayacak, yas tutacaklar.

66-Revelations-18-21 Sonra güçlü bir melek değirmen taşına benzer büyük bir taşı kaldırıp denize atarak şöyle dedi: "Koca kent BABİL de İşte böyle şiddetle atılacak Ve bir daha görülmeyecek.