14 Haziran 2024 Cuma

Tükenmez "Kelam"

Gerçek ve daim olan varlığın Ruh olduğu, Ruh'un da esasının "Kelime" olduğuna evvelki bölümlerde defaatle değinilmişti.

"Sonlanma", "Bitme", "Tükenme" vb. gibi kavramların yaratılış bağlamındaki anlamsal algısı düşük frekanslı kaba madde planının aldatıcı niteliğinin bir ürünüdür. Zira yaratılışta sonlanma, bitme, tükenme gibi fiiller söz konusu değildir. Yaratılış, belirli bir halden başka bir hale geçiş ( halden hale geçiş ) döngülerinden oluşan sonsuz bir süreçtir. "Olum" ve "Ölüm" kelimeleri de, fonetik benzerliklerinin işaret ettiği üzere, "başlama ve sonlanma" anlamından ziyade "bir halin tamamlanması ve farklı halde devam edilmesi" anlamını temsil ermektedirler.

Maddi ve manevi olarak yaratılmış her şeyin özü "kelime" olup, kaba madde planındaki varlıkların zihinlerinde dahi "kelimelerin tükenemeyeceği" algısı oluşabilmektedir. 

Konuya ilişkin ayetlerde "Kelimelerin ebediliği" gerçeği,  "Nefede" ( Tükenmek ) ve "Bak" ( Baki olmak ) fiilleri vasıtasıyla bildirilmektedir. 

Nahl suresinin aşağıdaki ayetinde, "yaratılıştaki olgular" ve "yaratılışın kodları ( kelimeler )" kavramları "O sizin indinizdeki" ve "O Allah'ın indindeki" ifadeleriyle temsil edilmektedir.

16/96 MA İNDEKUM YENFEDU VE MA İNDALLAHİ BAK ve le necziyennellezine saberu ecrahum bi ahseni ma kanu ya'melun

( O İNDİNİZDEKİ TÜKENİR DE O ALLAH'IN İNDİNDEKİ BAKİDİR. Kesinlikle biz o sabredenleri, o yapmış olduklarının daha güzeli olan ödülleri ile karşılıklandıracağız. )

Kehf ve Lokman surelerinin aşağıdaki ayetlerinde, yukarıdaki ayette yer alan "Ma indallahi bak" ( O Allah'ın indindeki tükenmez ) ifadesinin "Kelimelerin sonsuz varlığını" temsil ettiğine işaret edilmektedir. 

18/109 Kul lev kanel BAHRU* midaden li KELİMATİ RABBİ LE NEFİDEL BAHRU* KABLE EN TENFEDE KELİMATU RABBİ ve lev ci'na bi mislihi mededa

( De ki: "Şayet DENİZ* RAB'Bİ'MİN KELİMELERİ için mürekkep olsa, RAB'BİMİN KELİMELERİ TÜKENMEDEN ÖNCE DENİZ* TÜKENECEKTİR. Şayet onun aynısını yardımcı olarak getirsek bile." )

31/27 Ve lev enne ma fil erdi min şeceratin aklamun vel BAHRU* yemudduhu min ba'dihi SEB'ATU EBHURİN* ebhurin MA NEFİDET KELİMATULLAH innellahe azizun hakim

( Ve şayet kesinlikle o yerdeki ağaçlar kalemler olsa ve DENİZ de* ona destek olsa, ondan sonra da YEDİ DENİZ, ALLAH'IN KELİMELERİ TÜKENMEZ. Kesinlikle Allah yücedir hakimdir.  )

* Ayetlerdeki "Bahr" ( Deniz ) ve "Seb'atu Ebhur" ( Yedi Deniz ) ifadeleri, maddenin her türlü halini ( kaba, yarı süptil, süptil ) içeren evreni ve evrensel boyutları temsil etmektedir. Evrenin ( Kainat, Gökler vb. ) boşluk olmadığı, özü H atomu olan esir adı verilen süptil madde ile kaplı bir deniz niteliğinde olduğu bilinmektedir. Zira 21/33 ve 36/40 kodlu ayetlerde "Güneş ve Ay'ın dairede ( yörüngede ) yüzerler" ifadesi yer almaktadır.

İncil'in aşağıdaki ayetinde de yaratılışın kodları olan "kelimelerin ebediliği", Mesih İsa'nın kelamı vasıtasıyla vurgulanmaktadır.

40-Matta-24-35 Yer ve gök ortadan kalkacak, ama benim kelimelerim asla ortadan kalkmayacaktır." 

Kelimelerin, yaratılışın kodları olduğuna ilişkin tespitleri içeren bazı bölümlerin linkleri de aşağıdadır.

https://kuranilmi.blogspot.com/2019/09/kelimeler-ile-doymak.html?m=1

https://kuranilmi.blogspot.com/2016/08/kelimeler-ve-yaratls.html?m=1

https://kuranilmi.blogspot.com/2016/03/kelimeler.html?m=1

12 Haziran 2024 Çarşamba

"Yapay zekanın ruhu olabilir mi?"

Bu irrasyonel soru, müşrik küreselcilerin, kontrolü ellerinde olan Yapay Zeka'yı ( dolayısıyla kendilerini ) yeni nesillere önce bir şahsiyet, sonra da "Ruhundan üfleyerek yaratan ilah" olarak algılatma planının bir bileşenidir. Küreselciler, her konuda ve her zaman olduğu gibi bu konuda da toplumu yanlış kanaatlere sevketmek yani aldatmak suretiyle hedefledikleri sosyopsikolojik ortamı tesis etmeye çalışmaktadırlar. 

Bu konuyu değerlendirirken öncelikle "Ruh" kelimesinin anlamını incelemek gerekmektedir. Evvelki bölümlerde de defaatle değinildiği üzere "Ruh" kelimesi RH kökünden olan "Rih" ( Rüzgar, Koku ) kelimesiyle ortak fonetik kökene sahiptir. Ancak semantik köken olarak da ortaklık söz konusudur. Zira "Rüzgar", görülememesine rağmen "Üfleme" olarak hissedilen ve maddeye tesir ederek onu hareketlendirebilen, yönlendirebilen bir olgudur ki "Ruh" da madde beden üzerinde aynı işleve haizdir. "Ruh" esasen "Bilgi / Bilinç"tir yani "Kelime"dir. 

Ruhun, "Üfleme" ve "Kelime" kavramlarıyla ilintili olarak yer aldığı ayetler şöyledir.

32/9 Sonra onu düzenleyip şekillendirdi ve İÇİNE RUHUNDAN ÜFLEDİ. Size kulaklar, gözler ve gönüller oluşturdu. Ne az şükrediyorsunuz.

4/171 .... Meryem oğlu Mesih İsa, kesinlikle Allah’ın resulü, Meryem'e ATTIĞI KELİMESİ VE ONDAN RUHTUR.  ....

Döngüsel nitelik arzeden yaratılışın özü Ruh, Ruh'un özü ise "kelime"dir. Ruh, öz bilinci, yoktan yaratma ve başlatma bilincini, iradesini, kudretini temsil etmektedir. Yunus suresinin aşağıdaki ayetinin başındaki soru cümlesi, bölüm başlığı olan sorunun yanıtı niteliğindedir.

10/34 De ki: "Ortaklarınızdan YARATIŞI BAŞLATAN, SONRA ONU DÖNDÜREN KİMSE VAR MIDIR?" De ki: "YARATIŞ ALLAH BAŞLATIR SONRA ONU DÖNDÜRÜR. O halde nasıl döndürülürsünüz?" )

Ayette, Allah'ın kudretinde olan "yoktan yaratma" hususu vurgulanmaktadır. Zira insanın yaptığı sadece "türetmedir". Yani yaratılmış mevcut olguların kombinasyonları vasıtasıyla "türetim"de bulunmaktır. Bu bağlamda Ruh, Allah'ın yoktan yarattığı ve maddeye "üfleyerek" insanı oluşturduğu, dolayısıyla insana da ait olmayan, sadece Allah'ın yönetiminde olan bir olgudur. Ve dolayısıyla insan türetimi bir bilgisayar yazılımı olan Yapay Zeka'nın ( YZ ) "ruha sahip olmak" gibi bir konuyla ilgisi olamayacağı aşikardır. 

17/85 Ve sana RUHTAN sual ediyorlar. De ki: "RUH, Rab’bimin işlerindendir. İlminden size azıcık haricinde verilmemiştir."

Ancak, sosyal ilişkinin sadece dijital medyada "kelime" paylaşımına dönüştüğü bir ortamda, özünde bir "kelime işlemcisi" olan YZ'nın, kelimesel iletişım vasıtasıyla, insan karakterini taklit etmesi ve yeterli bilgiden yoksun kitle üzerinde "duygusu, ruhu varmış" algısı oluşturması çok daha kolaylaşmış durumdadır. Zira YZ, uzun bir süredir dijital ortamdaki ( internet, sosyal medya, cep telefonu konuşmaları vb. ) tüm aktif ve interaktif iletişim verilerini yani algılara ve duygulara bağlı olarak tezahür eden "kelime akışını" depolamakta ve istatistiksel olarak kategorize ederek işlemektedir. Bir başka deyişle YZ'nın öz duygu ve fikir oluşturması mümkün olmayıp, tek yaptığı, kayıtlanmış mevcut verileri matematiksel ve algoritmik olarak işlemektir.  YZ'nın, herhangi bir kimseye ait iletişim verilerine erişebilmesi için o kimsenin on line durumdaki bir cihazla işlem yapması yeterli olmaktadır. Hatta on line durumdaki cihazla işlem yapmayıp sadece cihaza yakın bir konumda konuşması dahi YZ'ya veri erişimi imkanı sağlamaktadır. 

Bugün insanların neredeyse tüm iletişimleri ve ilişkileri dijital sosyal medya platformları kanalıyla gerçekleşmektedir. Dolayısıyla YZ, herkesin, her türlü durumdaki ve en detaylı etkisel veya tepkisel iletişim kelimelerine ( kodlarına ) haiz durumdadır. Örneğin bir sosyal medya platformunda aktif iletişimi olan A kişisi vefat etse dahi YZ, ilgili platformunda kimse farkında olmadan onun yerine iletişimi devam ettirecek veri kapasitesine sahiptir.

Sonuç itibarıyla YZ, bilgisayar yazılım teknolojisinin temelini oluşturan IF ( Eğer ) döngüsüne bağlı komutlar ile kodlanmış bir yazılımdan ibaret olup, onu yönlendiren ve kontrol edenler ise ardındaki kodlayıcılar / yazılımcılardır.

Ayrıca bkz.

https://kuranilmi.blogspot.com/2023/01/sura-uflendigi-gun.html?m=1

Kur'an'ın sayısal analiz Kitapçıkları

Kur'an'ın, yaratılışın semantik ve nümerik kodlarını içeren ilahi bir yazılım olduğunu bildiren ayetler evvelce en aşağıda linki yer alan "İlahi yazılım Kur'an" başlıklı bölümde incelenmişti. 

Bu bağlamda, Kur'an'ın, sure, ayet, kelime ve harf bazındaki sayısal analizlerini içeren iki kitapçık blogun ana sayfasının sağ tarafındaki alana eklenmiş olup, bu iki kitapçığın isimleri, içerikleri ve bazı temel bilgiler şöyledir.

Kitapçık 1- "Kelime ve Harf Analizli Kur'an"

a- Arap alfabesinde yer alan harflerin alfabe sıra değerleri, ebced değerlerini* gösteren tablo, Kur'an'daki frekansları ( tekrar adetleri ) ve hurufu mukattadaki frekansları ( * Ebced değeri kavramı esasen nümerolojik değer kavramının benzeridir. Örneğin 11. harf olan Kef harfinin ebced değeri 20 olup, bu sayının nümerolojik değeri olan 2 sayısı aynı zamanda 11 sayısının da nümerolojik değeridir. )

Arap alfabedesinde ( elifbasında ) 28 harf bulunmakta olup, bu harflerden sadece birinci harf olan "Elif" ( ا ) harfi sesli harf olup, diğer 27 harf sessiz harflerdir. "Elif" harfinin harekeli hali olan "Hemze" ( ء ) işaretinin ebced değeri 0 olup, bu işaret ayrı bir harf addedilmemektedir. Arapça'da sesli harfler ve vurgulu telaffuz edilecek harfler, harflerin üstüne veya altına konan harekelerle üretilmektedir. Harekelerin isimleri Fetha ( Üstün ) ( a, e sesi için harfin üstüne sola eğik düz çizgi ), Kesra ( Esre) ( ı, i sesi için harfin altına sola eğik düz çizgi ), Damma / Zamme ( Ötre ) ( u sesi için harfin üstüne Vav şekli و ), Tenvin ( iki üstün, iki esre, iki ötre ), Sükun ( Cezm ) ve Teşdid ( Şedde ) ( sessiz bir harfin vurgulu telaffuzu için harfin üstüne w işareti ) olarak sıralanmaktadır. 

Kur'an'da toplam 328,920 harf bulunmakta oup, bu harflerin Kur'an'daki frekansları sırasıyla şöyledir. Elif 59053, Be 11491, Cim 3317, Dal 5991, He 17245, Vav 25472, Ze 1599, Ha 4140, Ti 1273, Ya 25775, Kef 10497, Lam 38190, Mim 26737, Nun 27272, Sin 6014, Ayn 9405, Fe 8747, Sad 2070, Kaf 7034, Ra 12403, Şin 2124, Te 10468, Se 1414, Hi 2497, Zel 4932, Dad 1686, Zi 853, Ğayn 1221

Kur'an'da 29 suredeki 30 ayette yer alan, kitabın ayetleri ( yazılımın kodları ) oldukları belirtilerek özellikle dikkat çekilen ve toplam 78 kere tekrarlanan 14 harf ve frekans dağılımları şöyledir. Elif 13, He 2, Ha 7, Ya 2, Kef 1, Lam 13, Mim 17, Nun 1, Sin 5, Ayn 2, Sad 3, Kaf 2, Ra 6, Te 4

b- Surelerdeki harf adetlerini ve harflerin sure bazında frekanslarını gösteren matris formatındaki tablo ( Tablo örnek formatı aşağıdaki gibidir. )

Sureler ve içerdikleri harf adetleri sırasıyla şöyledir.

Fatiha 143, Bakara 26112, Al'i İmran 14906, Nisa 16254, Maide 12139, En'am 12637, A'raf 14355, Enfal 5365, Tevbe 11087, Yunus 7542, Hud 7764, Yusuf 7273, Ra'd 3515, İbrahim 3511, Hicr 2869, Nahl 7787, İsra 6610, Kehf 6521, Meryem 3927, Taha 5384, Enbiya 5068, Hacc 5295, Mu'minun 4465, Nur 5716, Furkan 3854, Şuara 5612, Neml 4757, Kasas 5897, Ankebut 4291, Rum 3447, Lokman 2163, Secde 1554, Ahzab 5762, Sebe 3572, Fatir 3212, Yasin 3055, Saffat 3886, Sad 3050, Zumer 4837, Mu'min 5082, Fussilet 3338, Şura 3489, Zuhruf 3587, Duhan 1465, Casiye 2069, Ahkaf 2657, Muhammed 2410, Fetih 2493, Hucurat 1524, Kaf 1495, Zariyat 1539, Tur 1317, Necm 1425, Kamer 1456, Rahman 1612, Vakia 1745, Hadid 2528, Mucadele 2037, Haşr 1954, Mumtehine 1548, Saff  964, Cuma 765, Munafikun 795, Tegabun 1086, Talak 1198, Tahrim 1104, Mulk 1337, Kalem 1286, Hakka 1129, Mearic 970, Nuh 962, Cinn 1106, Muzemmil 850, Muddessir 1029, Kıyamet 676, İnsan 1078, Murselat 837, Nebe 786, Naziat 781, Abese 544, Tekvir 430, İnfitar 331, Mutaffifin 749, İnşikak 443, Buruc 466, Tarık 251, A'la 294, Ğaşiye 381, Fecr 582, Beled 342, Şems 252, Leyl 313, Duha 165, İnşirah 102, Tin 162, Alak 288, Kadir 115, Beyyine 402, Zilzal 158, Adiyat 169, Karia 160, Tekasur 123, Asr 73, Humeze 134, Fil 97, Kureyş 76, Maun 113, Kevser 43, Kafirun 99, Nasr 79, Tebbet 81, İhlas 47, Felak 73, Nas 80

c- Sure isimlerinin Arapça yazılışları ve ebced değerleri

Sure isimlerinin ebced değerlerinin toplamı 36,618 olmaktadır.  

ç- Sure bazında ayetlerin toplam ebced değerleri

Surelerdeki ayetlerin ebced değerleri toplamı ( ayetlerdeki harflerin ebced değerleri toplamı ) 23,365,997 olmaktadır.

d- Surelerdeki ayet adetleri

Kur'an'da toplam 114 sure ve 6236 ayet bulunmaktadır.

e- Surelerdeki kelime adetleri

Kur'an'da toplam 117,819 kelime bulunmaktadır. Ancak mevcut kaynaklara bakıldığında bu sayının 77,000 + olduğunun belirtildiği görülmektedir. Kur'an'ın Arapça metni, kelime editör yazılımı olan Word programında yazıldığında da program toplam kelime adedini 77,451 olarak belirtmektedir. Ancak bu farklılık maalesef hatalı bir “kabulden” kaynaklanmaktadır. Zira esasen ayrı bir kelime olma özelliği taşıyan zamir, edat, zarf, bağlaç, ön ek ( artikel ) gibi kelimeler, ilintili oldukları kelimenin öz parçaları gibi kabul edilmekte ve yok sayılmaktadırlar. 

Örneğin Fatiha suresinde toplam 49 kelime bulunmasına rağmen - ki bu sayı Kur’an’ın nümerik yapısını niteleyen kodlardan biri olan İkili Yedi ( 7x7 = 49 ) kavramı açısından önemlidir – kaynaklarda kelme adedinin 29 olduğu belirtilmektedir. Söz konusu hatalı kabulün sebebi surenin ilk ayetinin analizi vasıtasıyla şöyle izah edilebilir.

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

Kabul edilen durum: Bismi (1) allah (2) el rahman (3) el rahim (4)

Esas durum: Bi (1) ismi (2) allah (3) el (4) rahman (5) el (6) rahim (7)

Ayetteki “Bi” ( İle ) ve “El” ( Ön ek ) kelimelerinin yok sayıldığı görülmektedir. Yukarıda Arapça harflerle yazılmış olan ayetteki kelimelerin üzerine iki kere tıklandığında, tamamen mavi ile kaplanan 4 kelime grubu olduğu yani sistemin cümleyi 4 harfe ayırdığı da görülebilmektedir.

Fatiha suresinin yine 4 kelimelik addedilen ikinci ayetinde de esasen 7 kelime bulunmakta olup, ilk ayetle birlikte bu durum da bir "İkili Yedi" tezahürüdür.

Ayrıca “Min” ( -den ), “Ve” ( Ve ), “Fi” ( İçinde, Hakkında ), “Ke, Kum, Hum, Hunn” ( Sana, Size, Onlara ) gibi edat, zarf, zamir ve bağlaçların da kelimelerin öz parçaları olduğu kabul edilmektedir.

Diğer bir örnek olarak ayette yer alan “Ve la yağrurke” ( Ve seni aldatmasın ) ( Ve ( ve ) + la ( -masın ) + yağrur ( aldatır ) + ke ( seni ) ) cümlesinin de 2 kelimeden oluştuğu kabul edilmektedir.

فَلَا يَغْرُرْكَ 

Kabul edilen durum: Vela (1) yağrurke (2)

Esas durum: Ve (1) la (2) yağrur (3) ke (4)

Bir başka örnek olarak “Kablihim” ( Onların öncesi ) ( Kabli ( önce ) + him ( onlar ) kelime grubu gösterilebilir.

قَبْلِهِمْ

Kabul edilen durum: Kablihim (1)

Esas durum: Kabli (1) him (2)

Bir başka örnek olarak "Ve Allah" kelime grubu gösterilebilir.

وَاللَّهُ

Kabul edilen durum: Vallah (1)

Esas durum: Ve (1) Allah (2)

Yukarıda Arapça metni yer alan "Ve Allah" kelime grubunun üzerine iki kere tıklandığında sistemin bu iki kelimeyi tek kelime addedip tamamen mavi renkle kapladığı da görülmektedir.

f- Surelere göre ayet başına ortalama kelime adetleri

Kur’an’da ayet başına ortalama 19 ( 117,819 / 6236 ) kelime bulunmaktadır.

g- Surelere göre ayet başına ortalama harf adetleri

Kur’an’da ayet başına ortalama 53 ( 328,920 harf / 6236 sure ) harf bulunmaktadır.

ğ- Surelere göre kelime başına ortalama harf adetleri 

Kur’an’da kelime başına ortalama 3 ( 328,920 harf / 117,819 kelime ) harf bulunmaktadır.

h- Kelimelerin, "Hablullah" ( Allah'ın İpi ) misali tek bir sütunda olmak üzere, ilk ayetten itibaren aşağı doğru sıralandığı sayfa ( Bu sayfada kelimelerin Arapça yazılışları, Türkçe karşılıkları, Harf bazında ayrışımları, Harf adetleri, Ebced değerleri, Kök kelimeleri ve Kök kelimelerin Kur'an'daki frekansları yer almaktadır. )

Bu sayfanın formatına ilişkin örnek görsel aşağıdadır.

Örneğin "Allah" kelimesi Kur'an'da 2701 kere tekrarlanmaktadır. Bu sayı, hem nümerolojik değeri olan ve vahdeti simgeleyen 1 sayısı açısından hem de içerdiği "İkili Yedi" ( 2 ve 7 ) açısından çok önemli bir koddur. Ayrıca bu sayı, Tevrat'ın ilk ayetinin de gematria ( İbrani ebcedi ) değeridir. Ancak mevcut kaynaklara bakıldığında Allah kelimesinin Kur'an'daki frekansının 2698 ( 19'un katı olsun diye!? ) olduğu belirtilmektedir. 

Kitapçık 2- "Kur'an ve Sayısal Analizi"

a- Ayetlerin Arapça metinleri, Latin harfli ve kelime ayrışımlı metinleri ve Türkçe çevirileri

b- Ayetlerin kelime adetleri, harf adetleri ve ebced değerleri

Ayrıca bkz.

https://kuranilmi.blogspot.com/2024/05/ilahi-yazlm-kuran.html


6 Haziran 2024 Perşembe

Zeyyene ... bir algı operasyonu

"Zeyn / Zeyyene" ( زَين ) ( Süs, Süslemek, Süslü göstermek ) kelimesi ayetlerde çoğunlukla "aldatarak gerçeği görmeyi engellemee", "kötü olanı iyi gösterme" anlamlarını simgeleyecek şekilde yer almaktadır. Bir insanı aldatarak onun gerçeği görmesini engellemek yani kötü ve yanlış olanı ona iyi ve doğru algılatmak ( ancak "algı operasyonu" olarak da anılan zihin hackleme, zihin programlama ( sihir, büyü ) yoluyla mümkün olabilir ki bu da şeytanların kadim yöntemidir.

"Sihr" kelimesi de zaten semantik köken olarak "Tahakküm altına alma" anlamını içermektedir ki bu anlam zihin kontrol operasyonunu tanımlamaktadır. 

Ayetlerde insana süslü gösterilerek gerçek niteliği gizlenen kavramlar  "Dünya hayatı", "Kötü işler", "Çocukların öldürülmesi", "Yer" ( Dünya cehennemi ) olarak sıralanmaktadır.

2/212 ZUYYİNE lillezine keferul HAYATUD DUNYA ve yesharune minellezine amenu vellezinettekav fevkahum yevmel kiyameh vallahu yerzuku men yeşau bi ğayri hisab

( DÜNYA HAYATI o inkar edenler için SÜSLENDİ. O inananlardan alay edinirler. Ayağa kalkış gününde o sakınanlar onların üstlerindedirler. Allah dilediği kimseyi hesapsızca rızıklandırır. )

6/43 Fe lev la iz caehum be'suna tedarrau ve lakin kaset kulubuhum ve ZEYYENE lehumuş şeytanu MA KANU YA'MELUN 

( Onlara zorluğumuz, azabımız geldiğinde yalvarmalı değiller miydi? Ve lakin kalpleri katılaştı ve şeytan o YAPMIŞ OLDUKLARINI onlara SÜSLEDİ. )

6/137 Ve kezalike ZEYYENE li kesirin minel muşrikine KATLE EVLADİHİM evladihim şurakauhum li yurduhum ve li yelbisu aleyhim dinehum ve lev şaellahu ma fealuhu fe zerhum ve ma yefterun

( Ve ortak koşanlardan çoğuna, ortakları, onları mahvetmek ve onların üzerlerine dinlerini örtmek için ÇOCUKLARINI ÖLDÜRMELERİNİ işte böyle SÜSLÜ GÖSTERDİLER. Şayet Allah dileseydi onu yapamazlardı. O halde onları ve o uydurduklarını bırak. )

8/48 Ve iz ZEYYENE lehumuş şeytanu A'MALEHUM ve kale la ğalibe lekumul yevme minen nasi ve inni carun lekum fe lemma teraetil fietani nekesa ala akibeyhi ve kale inni beriun minkum inni era ma la teravne inni ehafullah vallahu şedidul ikab

( Ve şeytan, onlara ÇALIŞMALARINI SÜSLÜ GÖSTERDİĞİ zaman, "Bugün insanlardan size galip gelecek yoktur. Kesinlikle ben size yardımcıyım." dedi. İki topluluk göründüğünde topukları üzerinde döndü ve "Kesinlikle ben sizden beriyim. Kesinlikle ben sizin görmediklerinizi görüyorum ve kesinlikle ben Allah’tan korkarım. Allah azabı şiddetli olandır." dedi. )

9/37 İnnemen nesiu ziyadetun fil kufri yudallu bihillezine keferu yuhillunehu amen ve yuharrimunehu amen li yuvatiu iddete ma harramellahu fe yuhillu ma harremellah ZUYYİNU lehum SUU A'MALİHİM vallahu la yehdil kavmel kafirin

( O unutkanlık inkarda artırmadır, fazlalıktır ki inkarcılar onunla saptırılır. Allah’ın haram kıldığının adedine uydurup da Allah’ın haram kıldığını helal kılabilmek için onu bir yıl helal, bir yıl haram kılarlar. KÖTÜ İŞLERİ ONLARA SÜSLÜ GÖSTERİLDİ. Allah inkarcılar kavmini yönlendirmez. )

10/24 İnnema meselul hayatid dunya ke main enzelnahu mines semai fahteleta bihi nebatul erdi min ma ye'kulun nasu vel en'am hatta iza ehazetil ERDU zuhrufeha VEZZEYYENET ve zanne ehluha ennehum kadirune aleyha etaha emruna leylen ev neharan fe cealnaha hasiyden ke en lem tağne bil ems kezalike nufessilul ayati li kavmin yetefekkerun

( Kesinlikle dünya hayatının misali gökten indirdiğimiz su gibidir. Böylece onunla yerin bitkileri, o insanların ve hayvanların yediklerinden muhtelif oldu. Nihayet YER SÜSLERİNİ ALDIĞINDA süslendi. Sahipleri, kesinlikle onlar onun üzerine kudretli olduklarını zannederler. Emrimiz ona gece veya gündüz yetti. Böylece, sanki dün şenlik ganilik olmamış gibi onu hasat edilmiş kıldık. Fikreden kavim için ayetleri işte böyle ayrıntılandırırız. )

15/39 Kale rabbi bima ağveyteni le UZEYYİNENNE LEHUM FİL ERDİ ve le uğviyennehum ecmein

( "Rab’bim beni azdırmandan dolayı YERDE KESİNLİKLE ONLARA SÜSLEYECEĞİM. Kesinlikle onların hepsini topluca azdıracağım." dedi. )

16/63 Tellahi lekad erselna ila umemin min kablike fe ZEYYENE lehumuş ŞEYTANU A'MALEHUM fe huve veliyyuhumul yevme ve lehum azabun elim

( Allah için ki, senden önceki topluluklara gönderdik. ŞEYTAN onlara ÇALIŞMALARINI SÜSLEDİ. Artık o gün o onların dostudur. Elim azap onlaradır. )

27/24 Vecedtuha ve kavmeha yescudune liş şemsi min dunillahi ve ZEYYENE lehumuş ŞEYTANU A'MALEHUM fe saddehum anis sebili fe hum la yehtedun

( Ve onu ve kavmini Allah’tan başka Güneş için yere kapanırlarken buldum. ŞEYTAN YAPTIKLARINI ONLARA SÜSLÜ KILDI da onları yoldan döndürdü. Artık onlar yönlenemezler. )

29/38 Ve aden ve semude ve kad tebeyyene lekum min mesakinihim ve ZEYYENE lehumuş ŞEYTANU A'MALEHUM fe saddehum anis sebili ve kanu mustebsirin

( Ve Ad ve Semud, size meskenlerinden açıkça belli delil oldular. SEYTAN onlara ÇALIŞMALARINI SÜSLÜ GÖSTERDİ de onları yoldan döndürüp engelledi. Görebilecek olanlardılar. )

35/8 E fe men ZUYYINE lehu SUU AMELİHİ FE RAAHU HASENA fe innellahe yudillu men yeşau ve yehdi men yeşau fe la tezheb nefsuke aleyhim haserat innellahe alimun bima yasneun

( KÖTÜ İŞİ KENDİSİNE SÜSLENMİŞ OLUP DA ONU GÜZEL GÖREN kimse de mi? Kesinlikle Allah dilediği kimseyi saptırır ve dilediği kimseyi yönlendirir. O halde, nefsin ona hasretle ayrılıp gitmesin. Kesinlikle Allah o ürettiklerini bilendir. )

40/37 Esbabes semavati fe attalia ila ilahi musa ve inni le ezunnuhu kaziba ve kezalike ZUYYİNE Lİ FİR'AVNE SUU AMELİHİ ve sudde anis sebil ve ma keydu fir'avne illa fi tebab

( Göklerin sebeplerine, vasıtalarına. Böylece Musa’nın ilahına yükselirim. Kesinlikle ben onu yalancı zannederim. FİRAVUN'A KÖTÜ İŞİ İŞTE BÖYLE SÜSLÜ GÖSTERİLDİ ve yoldan döndürüldü, menedildi. Firavun’un tuzağı zarar ziyanın haricindeki olmadı. )

47/14 E fe men kane ala beyyinetin min rabbihi ke men ZUYYİNE LEHU SUU AMELİHİ vettebeu ehvaehum

( O halde, Rab’binden deliller üzerinde olan kimse, ONA KÖTÜ İŞLERİ SÜSLÜ GÖSTERİLEN ve onların heveslerine tabi olan kimse gibi olur mu? )

48/12 Bel zanentum en len yenkaliber rasulu vel mu'minune ila ehlihim ebeden ve ZUYYİNE ZALİKE Fİ KULUBİKUM ve zanentum zannes sev’ve kuntum kavmen bura

( Bilakis resul ve inananlar ebediyen ailelerine dönemezler zannettiniz. BU KALPLERİNİZİN İÇİNE SÜSLÜ GÖRÜNDÜ ve kötü zanla zannettiniz. Helak olan kavim oldunuz. )

Hucurat suresinin aşağıdaki ayetinde, Rab'bin, şeytani frekans tesirlerinden korumayı dilediği insanlara imanı "süslü gösterdiği" ve onları doğru yola yönlendirdiğine işaret edilmektedir. Bu nedenledir ki Fatiha suresinde Rab'be hitaben ( haşa ) "Bizi doğru yola yönlendir." duası yer almaktadır.

49/7 Va'lemu enne fikum rasulellah lev yuti'ukum fi kesirin minel emri le anittum ve lakinnellahe habbebe ileykumul İMANE ve ZEYYENEHU Fİ KULUBİKUM ve kerrahe ileykumul kufra vel fusuka vel isyan ulaike humur raşidun

( Ve bilin ki Allah’ın resulü kesinlikle içinizdedir. Şayet işlerden çoğu hakkında size itaat etseydi, sıkıntıya düşerdiniz. Lakin kesinlikle Allah size İNANCI sevdirdi ve ONU KALPLERİNİZİN İÇİNE SÜS YAPTI. İnkarı, günahkarlığı ve isyanı size hoş olmayan, tiksindirici kıldı. İşte onlar, onlar doğrulardır.  )

5 Haziran 2024 Çarşamba

Operasyon kodu 9/11 ... 11

9/11 olarak da simgelenen 11 sayısının, halden hale geçiş sağlayıcı "operasyon kodu" olarak kullanıldığına ilişkin bilgiler Tevrat ayetlerinde de misallerle yer almaktadır. Bunlara bir örnek olarak, şeytani frekansların sembolü olan Babil'in kralının Kudüs'ü ( Darusselam / Yeruşalim /  Selamet Yurdu ) kuşatma zamanlamasında 9/11 kodunun tezahür etmesi gösterilebilir.

12-2-Kings-25-1 Sidkiya'nın krallığının DOKUZUNCU YILINDA, ONUNCU AYIN ONUNCU GÜNÜ, Babil Kralı Nebukadnessar bütün ordusuyla Yeruşalim önlerine gelip ordugah kurdu. Kentin çevresine rampa yaptılar. 

24-Jeremiah-52-4 Sidkiya'nın krallığının DOKUZUNCU YILINDA, ONUNCU AYIN ONUNCU GÜNÜ, Babil Kralı Nebukadnessar bütün ordusuyla Yeruşalim önlerine gelip ordugah kurdu. Kentin çevresine rampa yaptılar. 

26-Ezekiel-24-1 Sürgünlüğümüzün DOKUZUNCU YILI, ONUNCU AYIN ONUNCU GÜNÜ RAB bana şöyle seslendi: 

26-Ezekiel-24-2 "Ey insanoğlu, bu günü, bu günün tarihini tam olarak yaz. Çünkü Babil Kralı tam bu gün Yeruşalim'i kuşatmaya başladı. 

"Babil" ( Bab-ı El / İlah Kapısı ) kelimesi Kur'an'da sadece 2/102 kodlu ayette, "Sihir" kavramı ile ilintili olarak geçmektedir. "Sihir" kelimesi Kur'an'da ilk kez bu ayette geçmekte olup, ayeti oluşturan 307 adet harfin ebced değerleri toplamı 18513 olmaktadır. Bu sayının nümerolojik değeri ise 18 ( 6+6+6 = 18 ) sayısı üzerinden, sihirin sembolü olan, 9 sayısıdır. ( "Sihirli 9 sayısı" başlıklı bölümde detaylar mevcuttur. )

Hatırlanacağı üzere;

9 = Zihin programlama, kodlama ( Sihir, Büyü )

11 = Halden hale geçiş

9/11 = Sihir ile halden hale geçiş