10 Eylül 2018 Pazartesi

Şarap ... Alkol ... Sarhoşluk

Kur'an'da "Şarap" ( Hamr ) ve "Sekeran" ( Sarhoşluk Veren ) kelimelerinin geçtiği ayetler incelendiğinde, alkolün / şarabın kontrollü olarak alınması gerektiği, bu konuda insanın iradesine ve nefsine hakim olmasının büyük önem taşıdığı ve bu hususun başlı başına bir sınav olduğu görülmektedir.

2/219 - Yes'eluneke anil HAMRİ vel meysir kul fıhima ismün kebirun ve menafiu lin nasi ve ismühüma ekberu min nef'ıhima ve yes'eluneke maza yünfikun kulil afv kezalike yübeyyinüllahü lekümül ayati lealleküm tetefekkerun ( Sana ŞARAPTAN ve kumardan sual ederler. De ki: "Onlarda insanlar için büyük günah ve faydalar vardır. ONLARIN GÜNAHLARI FAYDALARINDAN BÜYÜKTÜR." Sana neyi harcayacaklarını sual ederler. De ki: "Fazlasını ve iyisini." İşte Allah ayetlerini size böyle açıklar. Umulur ki düşünürsünüz. )

"Günahı yani zararı faydasından büyük." Bir başka deyişle, alkol / şarap insan için yararı olabilecek  bir nimet olup, bu nimetin tüketiminde ifrata kaçılmaması nasihat edilmektedir. ( Su da insan için hayati bir nimet olup, suyun aşırı tüketilmesi ise su zehirlenmesine dayalı ölüme yol açabilmektedir. )

Hangisi daha etkin irade kontrolünü ve takvayı tanımlar. Zararı faydasından fazla olan bir nimeti, hiç tüketmemek mi? Yoksa, zarar vermeyecek miktarda, kontrollü bir şekilde tüketebilmeyi becerebilecek iradeyi sergileyebilmek mi? Alkolü / Şarabı hiç tüketmeyen birinin, çok tüketen kişi veya kişilere yönelik olarak söyleyeceği uyarı ve alkolden sakınma cümleleri o kişiler tarafından ne derece dikkate alınabilir? Böyle bir uyarı kuvvetle muhtemel "Sen ne anlarsın?" cevabı ile sonuçlanacaktır. Ancak, irade kontrolü altında, zarar görmeyecek seviyede alkol tüketen bir kişinin yapacağı uyarı muhatabı tarafından çok daha fazla dikkate alınacak ve uyarı sözlerine o derece daha fazla itibar edilecektir.

5/90 - Ya eyyühellezine amenu innemel HAMRU vel meysiru vel ensabü vel ezlamü ricsün min ameliş şeytani FECTENİBUHÜ lealleküm tüflihun ( Ey o inananlar, kesinlikle ŞARAP, kumar, dikili taşlar ve fal okları şeytan çalışmasından, işinden pisliktir. O halde ONLARDAN KAÇININ. Umulur ki iflah olursunuz. )

5/91 - İnnema yürıdüş şeytanü en yukıa beynekümül adavete vel bağdae fil HAMRİ vel meysiri ve yesuddeküm an zikrillahi ve anis salah fe hel entüm müntehun ( Kesinlikle şeytan, ŞARAP ve kumarla sizin aranıza düşmanlık ve kin sokmayı ve sizi Allah' ı hatırlamaktan ve duadan döndürmeyi ister. Artık vazgeçenler misiniz?  )

Ayetlerde alkolün / şarabın, şeytan tarafından bir aldatma ve kötü sonuçlar doğurabilecek eylemlere yönlendirme unsuru olabileceği, bu nedenle inananların sakınmaları ve dikkatli olmaları gerektiği bildirilmektedir.

47/15 - Meselül CENNETilletı vüıdel müttekun fıha enharun min main ğayri asin ve enharun min lebenin lem yeteğayyer ta'müh ve ENHARUN MİN HAMRİN lezzetin liş şaribın ve enharun min aselin musaffa ve lehüm fıha min küllis semerati ve mağfiratün min rabbihim ke men hüve halidün fin nari ve süku maen hamımen fe kattaa em'aehüm ( Sakınanlara vaad edilen, içinde bozulup pis kokmayan sular, lezzeti değişmeyen sütten nehirler, içenler için lezzetli ŞARAPTAN NEHİRLER, saf baldan nehirler, onlara içinde tüm ürünlerden, meyvelerden ve Rab’lerinden af olan CENNETİN misali, ateşin içinde ebedi olan ve bağırsaklarını kesen kaynar su içirilen kimseninki gibi midir? )

Alkolün / şarabın bir cennet nimeti olduğu ayette açıkça vurgulanmaktadır.

4/43 - Ya eyyühellezine amenu LA TAKRABÜS SALATE VE ENTÜM SÜKARA hatta ta'lemu ma tekulune ve la cünüben illa abirı sebılin hatta tağtesilun ve in küntüm merda ev ala seferin ev cae ehadün minküm minel ğaitı ev lamestümün nisae fe lem tecidu maen fe teyemmemu saıyden tayyiben femsehu bi vücuhiküm ve eydıküm innellahe kane afüvven ğafura ( Ey o inananlar, SİZLER SARHOŞKEN ne söylediğinizi bilene kadar ve yolcu olmanızın haricinde, pisken yıkanıncaya kadar DUAYA YAKLAŞMAYIN. Eğer hastaysanız veya seferdeyseniz veya sizlerden biriniz dışkısından getirirse veya kadınlara dokunup da su bulamazsanız temiz toprağa niyet edin. Böylece yüzlerinizi ve ellerinizi meshedin. Kesinlikle Allah affedendir bağışlayandır. )

Alkolün / şarabın, bilinci kaybettirecek ve sarhoşluğa sebebiyet verecek şekilde tüketilmemesi ayette açıkça bildirilmektedir. Özellikle, sarhoşluk durumuna düşen bir insanın duaya ve kutsala yanaşmaması gerektiği de öğütlenmektedir.

16/67 - Ve min semaratin nehıyli vel a'nabi tettehızune minhü SEKERAN ve rizkan hasena inne fı zalike le ayeten li kavmin ya'kılun ( Ve hurmanın ve üzümün meyvelerinden, onlardan SARHOŞLUK VEREN içkiler ve güzel rızıklar edinirsiniz. Kesinlikle bunda akıl eden kavim için ayetler vardır. )

Alkol içeren, sarhoşluk verme özelliğine sahip ürünlerin, rızkların Allahü Teala tarafından insanların kullanımına verildiği ayette bildirilmektedir. "Sekeran" kelimesinin kökünde "Şeker" olarak bilinen kelime bulunmakta olup, alkol de zaten özünde şeker içeren bir üründür.

Ayrıca "Hamr" ( Şarap ), "Meyte" ( Ölü ), "Dem" ( Kan ) ve "Lahmel Hınzıri" ( Domuz Eti ) gibi "haram" kılınmış olgular kapsamında yer almamaktadır. 

Batı toplumlarındaki "Vaftiz" esnasında çocuğun, günahlarından arındırılması niyazı ile "Şarap" ile ıslatılması da ayrıca incelenmesi gereken bir ritüeldir.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder