22 Aralık 2021 Çarşamba

Doğrudan, Açık ve Zorla değilki...

7/16 Kale fe bima ağveyteni le ak'udenne lehum siratakel mustekim

( "Öyleyse, beni azdırmandan dolayı, onlara karşı, senin doğru yolunun üstüne oturacağım." dedi. )

Cin şeytanı İblis yukarıdaki ayette çok açık ve net bir hedef tanımlamaktadır. "İnsanı Allah yolundan saptırmak" ... yani insanı iyilikten, doğruluktan, mutluluktan uzak tutup onu kötülüğün, günahın, ıstırabın içine hapsetmek...

Peki İblis neferi şeytanlar yukarıda tanımlanan hedef doğrultusundaki eylemlerini "Doğrudan, Açık, Zorla" mı uygulamaktadırlar? Elbette ki hayır. Şeytanın kadim zulüm metodu "Dolaylı, Gizli, Rızayla" modelidir. Şeytan, kurguya dayalı koşullar oluşturur ve bu koşullarda insanın nefsini cezbedecek karar seçeneği sunarak telkinle onu vesveseye ve yanlış karar almaya sevkeder. Dolayısıyla nihayetinde aldanan insan yanlış, günah ve kötü olanı kendi "rızasıyla" yapmış olur. 

Tevrat'ın aşağıdaki ayetlerinde yaratılıştaki ilk "telkinle oluşan rıza ile yanlış karar alma" misali yer almaktadır.

1 Genesis 3-1 RAB Tanrı'nın yarattığı yabanıl hayvanların en kurnazı yılandı. Yılan kadına, "Tanrı gerçekten, 'Bahçedeki ağaçların hiçbirinin meyvesini yemeyin' dedi mi?" diye sordu.

1 Genesis 3-2 Kadın, "Bahçedeki ağaçların meyvelerinden yiyebiliriz" diye yanıtladı,

1 Genesis 3-3 "Ama Tanrı, 'Bahçenin ortasındaki ağacın meyvesini yemeyin, ona dokunmayın; yoksa ölürsünüz' dedi."

1 Genesis 3-4 Yılan, "Kesinlikle ölmezsiniz" dedi,

1 Genesis 3-5 "Çünkü Tanrı biliyor ki, o ağacın meyvesini yediğinizde gözleriniz açılacak, iyiyle kötüyü bilerek Tanrı gibi olacaksınız."

1 Genesis 3-6 Kadın ağacın güzel, meyvesinin yemek için uygun ve bilgelik kazanmak için çekici olduğunu gördü. Meyveyi koparıp yedi. Yanındaki kocasına verdi, o da yedi.

Şeytan, insanı yönlendirdiği seçenekle esasen ona helâki "vaad eder". Aldatma kurgusunu algılayamayan insan da yanlış karar vererek ama nihayetinde kendi "rızasıyla" seytanın hedefini gerçekleştirir. "Vaad" hususu aşağıdaki ayetlerde zikredilmektedir.

2/268 Eş şeytanu yeidukumul fakra ve ye'murukum bil fahşa vallahu yeidukum mağfiraten minhu ve fadla vallahu vasiun alim

( Şeytan size fakirliği, yoksulluğu vaad eder ve size ahlaksızlığı emreder. Allah size kendisinden ve üstünlüğünden affı vaad eder. Allah geniştir bilendir. )

4/120 Yeiduhum ve yumennihim ve ma yeiduhumuş şeytanu illa ğurura

( Onlara vaad eder ve onları saplantılara, kuruntulara sokar. Şeytan onlara aldatma haricindekini vaad etmez. )

Yanlış karara vasıta olan "Vesvese" hususu ise aşağıdaki ayetlerde bildirilmektedir.

114/4 Min şerril vesvasil hannas

( Sinsi vesvesecinin kötülüğünden, )

114/5 Ellezi yuvesvisu fi sudurin nas

( O insanların göğüslerine vesvese veren, )

114/6 Minel cinneti ven nas

( “Cinlerden ve insanlardan ." ) 

Sad suresinin 23. ayetinde "99 koyunu olmasına rağmen kardeşinin 1 koyununa da göz diktiği" bildirilen şeytanların "Dolaylı, Gizli, Rızayla" saptırma ve gasp etme kurgusuna en güncel örnek yaşanan son döviz hareketi olayıdır. Kurgusal olarak oluşturulan ortam insanları belirli bir beklentiyle belirli bir yöne kendi rızalarıyla olacak şekilde sevketmiş ancak nihayetinde beklentinin tam tersi bir sonuç oluşturularak insanlar zarara uğratılmışlardır. Daha açık bir ifadeyle halkın parasına halkın rızasıyla el konmuş ve finansal sistemin kadim kuralı olan "Fakirden alınıp zengine verme" sistemi işlemiştir. Uygulanan bu kurgu ayetlerde mekruh olduğu belirtilen "Riba" ( Prim, Haksız Kazanç ) kavramının tam tezahürüdür. Ayrıca dolar kurunun manipülatif şekilde 18 TL seviyesine kadar çıkartılıp aniden 11 TL seviyesine indirilmesi de yapılan operasyondaki 9/11 nümerolojisine işaret etmektedir. ( 18 ... 1+8 = 9 ve 11 )

Halkın sağlığına el konulması ( çökülmesi ) olarak nitelenebilecek "Pandemi ve Aşılama" sürecine de "Dolaylı, Gizli, Rızayla" modeli açısından bakılabilir.

Halk arasında yaygın olan ancak yine aynı halk tarafından gereği yapılmayan "Şeytan detayda gizlidir." sözü oldukça ilginçtir. Zira şeytanın "detaylarını" ifşa edenler ve insanları uyarmaya çalışanlar maalesef toplumun çoğunluğu tarafından hep "komplo teorisyeni" olarak nitelendirilip alaya alındıklarından şeytanlar asırlardır "komplolarını" başarıyla yürütmektedirler. Yani herşey yine "rızayla" gerçekleşmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder