15 Ağustos 2024 Perşembe

İnsanlığı öğrenmeden insanlıktan çıkarılmak!

Teknolojik her türlü buluş, Allah'ın yaratışının basit ve sınırlı kapasiteli bir kopyası olmaktan öteye geçmemiş ve geçemeyecektir.

Ancak, nihai hedefi insanı, daha insanlığın ne olduğunu idrak edemeden insanlıktan çıkarıp, merkezden kontrol edilen dijital bir "ŞEY"e ( robot vb. ) dönüştürmek olan Transhumanizm, Singularity, Human 2.0, IOT ( Internet Of THINGS / ŞEYLERİN İnterneti ) vb. gibi projelerin reklam ve iletişiminde verilen mesajın özü, "Tanrı insanı kusurlu yarattı ama biz onu kusursuz yapacağız ve Tanrı'dan da üstün olacağız." gibi son derece mantıksız ve vicdansız bir söyleme dayanmaktadır. Zira "Yaratılmışın, yaratıcısına meydan okuması" gibi saçma bir durum söz konusudur. 

Dile getirilmesi ve üzerinde konuşulması bile akıl dışı olan hususların bugün maalesef kitleleri ikna etmek amacıyla argüman olarak kullanıldığını görmek, insanlığın büyük döngü sonunun eşiğinde olduğunun da göstergesidir.

Şeytanlar, insan deneyimini yaşaması için enkarne edilmiş bir ruhun, suni yollarla idrak mekanizmasının bloke edilmesinin ve insani niteliklerinin yok edilmesinin ondaki Allah bilincinin de kaybolması anlamına geldiğini çok iyi bilmektedirler ki zaten en nihai amaçları da budur.

Bu şeytani amaca A'raf suresinin aşağıdaki ayetlerinde işaret edilmektedir.

7/16 "Öyleyse, beni azdırmandan dolayı, onlara karşı, senin doğru yolunun üstüne oturacağım." dedi. 

7/17 Sonra önlerinden arkalarından, sağlarından sollarından onlara yeteceğim. Onların çoğunluğunu şükredenlerden bulmayacaksın. 

Sağlıklı bir insan vücuduna, herhangi bir organik işlevi sözde "geliştirmek, üstün hale getirmek" amacıyla entegre edilecek her türlü suni ünite esasen ilgili işlevi yerine getirmesi gereken hücrelerin ve dolayısıyla organların atıllaşarak atrofiye ( körelmeye ) uğramasına sebebiyet verecektir. Bu durum, yukarıda değinildiği üzere zamanla insanın, insani niteliklerinin kaybolmasına, hayvanlaşmasına hatta hayvandan da aşağı bir noktaya, "Şey" noktasına düşmesine sebep olabilecektir. Örneğin, sağlıklı bir beyine çip takılması, zaman içinde nöronların atrofiye maruz kalmalarına sebebiyet verecek ve insan artık çip olmadan beynini kullanamaz hale gelebilecektir.

Yukarıdaki hususa, yine A'raf suresinin aşağıdaki ayetinde işaret edilmektedir. Ayetteki "Cehennem" kelimesinin "Dünyayı" temsil ettiği ve ayette, kâmil insan safhasını deneyimleyemediği ve bu nedenle ruhsal tekâmüle eremediği için üst planlara geçiş yapamayıp, "Dünyada bırakılmış" varlıklardan bahsedildiği  düşünüldüğünde ayetteki anlam konuyla tam uyum arzetmektedir.

7/179 Ve cinlerden ve insanlardan çoğunu cehennem için bıraktık. Onların kalpleri vardır, onlarla anlamazlar. Onların gözleri vardır, onlarla görmezler. Onların kulakları vardır, onlarla duymazlar. Bunlar hayvanlar gibidirler. Bilakis daha da sapmışlardır. İşte onlar habersizlerdir.  

Benzer şekilde sağlıklı bir vücuda suni mRNA enjeksiyonu vasıtasıyla yapılacak genetik modifikasyonlar da zaman içinde genetik atrofiye, immün sistem yetersizliğine ve hastalıklara kapı açabilecek ve vücudu sürekli mRNA enjeksiyonuna mahkum hale getirebilecektir.

İnsanlık, yukarıda kısaca özetlenmeye çalışılan hususlardan dolayı çok kritik bir karar ve reaksiyon aşamasında bulunmaktadır. Söz konusu reaksiyonlardan en basiti ise anılan teknolojik gelişmelerin sosyal yaşamı kontrol altına almak veya sağlıklı insanları kobaylaştırmak için değil sadece gerçekten ihtiyacı olan insanlara çözüm olmak üzere kullanıma sunulmasını talep etmektir. 

Unutmamak gerekir ki bilim bıçak gibidir. Onunla pasta da kesilebilir, cinayet de işlenebilir. Kritik olan ise bıçağı tutanın niyetidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder