15 Kasım 2020 Pazar

Aşı meselesi

COVID19 aşısının bulunduğuna dair haberler medyada müjde gibi sunulurken aşı konusunda bazı soruların cevaplarının detaylı ve net olarak verilmesi de önem arzetmektedir. Aksi halde insanların kobaya, dünyanın da açık hava laboratuarına dönüşme riski söz konusudur.

DSÖ'nün ve Küresel Partnerleri! 21.03.2019 tarihinde, yani pandemiden bir yıl önce, 2021 - 2030 yıllarını kapsayan "DIFFERENT APPROACH For Post 2020 Vaccine Strategy" ( 2020 Sonrası İçin Aşı Stratejisine FARKLI YAKLAŞIM*) konulu toplantı yapmışlardır.

* "Farklı yaklaşım" pandemi vakası mı olmuştur?

İlgili haber aşağıdaki linktedir.

https://healthpolicy-watch.news/who-stakeholders-meet-to-establish-a-different-approach-for-post-2020-vaccine-strategy/#:~:text=The%20new%20plan%20of%20action,decade%2C%E2%80%9D%20the%20release%20states.

Ayrıca 05.03.2019 tarihinde hazırlanan "The Global Vaccine Action Plan" ( Küresel Aşılama Aksiyon Planı ) başlıklı dökümandaki şu bölüm dikkat çekmektedir. 

"Ninety five percent of EPI managers and Regional Advisors were supportive of a new or updated GVAP strategy for 2021 - 2030." ( EPI yöneticilerinin ve Bölgesel Danışmanların yüzde doksanbeşi, 2021 - 2030 yılları için yeni veya güncellenmiş bir Küresel Aşılama Aksiyon Planı'nı desteklemektedirler. )

GVAP plan dökümanı aşağıdaki linkten indirlebilir.

https://www.researchgate.net/publication/334524946_The_Global_Vaccine_Action_Plan_-_insights_into_its_utility_application_and_ways_to_strengthen_future_plans

Mayıs 2010 tarihinde Rockefeller Foundation ( Rockefeller Enstitüsü ) tarafından yayımlanan "Scenarios for the Future of Technology and International Development" ( Uluslararası Gelişim ve Teknolojinin Geleceği İçin Senaryolar ) isimli dökümanda 2012 yılına ilişkin bir pandemi senaryosu da aynı COVID19 pandemisine benzer şekilde yer almaktadır. Senaryo kapsamında "Lock down" ( Kapanma ), "Tighter government control and more authoritarian leadership" ( Sıkılaştırılmış hükümet kontrolü ve daha otoriter liderlik ), "Economocally depressed world" ( Ekonpmik depresyon içindeki dünya ) gibi kavramlar da açıkça yer almaktadır. Öte yandan dökümanın kapağında "dijital dönüşüm ve tüm dünyanın kodlanması" mesajını veren bir görsel yer almaktadır. Görselde dünya haritasındaki kıtaların üstü binary kodlarıyla yani 1 ve 0 ile doldurulmuştur.

Avrupa Birliği Komisyonu'nun 2019 yılının 3. çeyreğinde yayımladığı "Roadmap on Vaccination" ( Aşılama Yol Haritası ) başlıklı dökümanda 2018 - 2022 dönemini kapsayan aşılama aksiyon planları yer almaktadır. Başlıca aksiyon planları "Vaccination Card / Passport" ( Aşı Kartı / Pasaportu ), "Guidance and Projects on Vaccine Hesitancy" ( Aşı Tereddütüne Karşı Rehberlik ve Projeler ) olup, Coronavirus pamdemisi öncesinde belirlenem bu planların mevcut gelişmeler ile olan uyumu oldukça dikkat çekicidir. Çok başarılı bir öngörü mü söz konusudur yoksa planlar pandemi kurgusu vasıtasıyla uygulamaya mı konmuştur.

- Türkiye'nin 11. Kalkınma Planı 2019 - 2023 dönemini ( pandemi projesi uygulama dönemi ) kapsamakta olup, planın 8. sayfasındaki 61. maddede şu cümleler yer almaktadır. "Sağlık bilimlerinin gelişimiyle biyoteknolojik ürün ve bireyselleştirilmiş ilaçlar gelişmekte, vücut değerlerini ölçen DERİ ALTI ÇİPLER, akıllı saatler ve bileklikler gibi giyilebilir sağlık teknolojilerinin çeşitlenmesi ve kitlesel kullanımlarının yaygınlaşması beklenmektedir." 

- Sağlık Bakanlığı tarafından 2019 yılında ( pandemi öncesinde! ) "Pandemik Influenza Ulusal Hazırlık Planı" başlıklı bir eylem planı dökümanı hazırlanmıştır.

Sonuç itibarıyla mevcut COVID19 pandemisinin, evvelce planlanan küresel dijital dönüşüm projesini hızlandırmak amacıyla kurgulamış ve 2019 yılı sonunda uygulamaya konmuş bir senaryo olduğuna ilişkin veriler güçlenmektedir.

Dolayısıyla yukarıdaki küresel hedeflere ve plan tarihlerine uygun!? olarak 2021 yılında yaygınlaştırılacak gibi görünen ve özünde “dijital kimlik uygulamasını“ barındıran aşılama operasyonuna ilişkin medikal ve sosyal bağlamdaki bazı sorular yanıt beklemektedir.

- Ölü veya zayıflatılmış virüs içeren inaktif aşı için virüsün çoğaltılması gerekmektedir. Bu işlem için ölü fetüsten veya hayvanlardan alınan hücreler kullanılmakta olup, inaktif aşının otizm ilintisi olduğu belirtilmektedir.

- Tüm aşıların içeriğinde olduğu gibi coronavirus inaktif aşısının içeriğinde de alzheimer sebebi olan aluminyum bulunmaktadır. 

- Tarihte bir ilk olan genetik madde transferine dayalı mRNA* ( messenger Ribonucleicacid ) aşısının, insanın DNA yapısını değiştirmek suretiyle bağışıklık sistemini zayıflatma potansiyeli var mıdır?

* Uzun yıllar onay alınamayan ancak şimdi "acil kullanım onayı" verilerek alelacele uygulamasına geçilen "mRNA" aşısı genetik mühendislerinin ve mikrobiyologların dizayn ettiği bir yazılımdır. "Messenger RNA" ( Mesajcı RNA ) hücreye "mesaj" iletir ve hücre de bu "mesaja" göre protein üretir. Üretilen proteinler bağışıklık hücrelerini tetikleyerek onlara antikor ürettirir. Vücuda COVID19 virüsü girdiğinde antikorlar virüsün proteinlerini tanır ve böylelikle immün sistem virüsü tespit ve imha eder. Aşının işleyiş algoritması böyle olsa da sonuçta bir "yazılım" olan bu "mesajın" içeriğine farklı "mesajlar" da eklenirse ne olur? Cevap: Genetik koda yani DNA yazılımına müdahale söz konusu olur. Dolayısıyla yazılım istenildiği gibi algoritmalandırılabilir. Mesela immün hücrelere farklı "mesaj" iletilerek vücudun kendi hücrelerini düşman addetmesi sağlanabilir ve böylelikle zaman içinde bünye kendisini yiyip bitirebilir. Güveni sarsan ve insanların herşeye şüphe ile bakmalarına neden olan şu dezenformasyon ortamı aşılama sürecinin, filmlerdeki "zombileri" yaratma projesi olduğu düşüncesini dahi oluşturabilmektedir.

- mRNA aşısının doğurganlık üzerindeki etkilerinin bilinmediği belirtilmektedir. Yani bu aşının kısırlığa sebep olma potansiyeli bulunmaktadır. Zira bağışıklık kazanılan protein virüsteki sivri kısım olan spike ( başak ) proteindir. Spike protein spermde ve rahimdeki plasentada bulunan syncytin proteinine benzemektedir. Dolayısıyla bağışıklık kazanıldığında immün hücreler syncytin proteinini yokederek kısırlığa sebep olabilirler.

- Aşının bağışıklık sistemini zayıflatması durumunda insanlar, vücutlarında zaten mevcut olan virüslerden dolayı hastalanmaya başlayabilirler mi?

- İnsanlar hem bağışıklık sistemlerinin zayıflaması, hem de sürekli gündeme getirilen "yeni virüsler" nedeniyle her yıl aşılanmak zorunda kalabilirler mi?

- Tarihte ilk kez bir virüs, ortaya çıktığı yıl ile kodlanmıştır. Bu durumda COVID22, COVID25 vb. gibi "yazılım güncellemeleri!" mi olacaktır? 

- Basında her gün Coronavirus'ün "uzun dönemde" yeni bir hastalığa daha sebep olduğu yönünde haberler çıkmaktadır. Bugüne kadar şunlar dile getirilmistir. Felç, Kalp krizi, Kalp tahribatı, Böbrek tahribatı, Karaciğer tahribatı, Bağırsak tahribatı, İktidarsızlık, Beyinde kalıcı hasar, Alzheimer'ı ilerletme, Diyabet, Körlük, Sağırlık, Deri döküntüleri, Saç döküntüsü ....tüm bunların sebebi virüs müdür yoksa aşı mı olacaktır?

- Aşının koruma süresinin en fazla üç ay olmasından ve yukarıdaki diğer sebeplerden dolayı her yıl aşılanmak durumunda bırakılan insanlar bir süre sonra aşısız yaşayamaz hale gelebilirler mi? 

- Aşılanılsa dahi virüs yayma ve hastalanma riski olduğu belirtilmektedir. Yani aşılanmak ile aşılanmamak arasında fark yok denilmektedir.

- Aşılanılsa dahi maske ve kodla takip uygulamasının devam etmesi hatta uygulama kapsamının genişletilmesi planlanmaktadır. Neden?

- Aşının olumsuz etkisi olursa aşı şirketleri kanunen dava edilememektedir. İlk aşılama sonrası iki kişi ölmüş olup, ayrıca alerjik reaksiyonlar, yüksek ateş, deri döküntüleri gibi erken etkiler görülmüştür. 

- Aşının içeriğinde hangi bileşenler bulunmaktadır? 

- Bir aşının etkinliğinin tespiti için en az iki yıl gibi bir süre gerekirken neden COVID19 aşısında süreç bu kadar çabuk ilerletilmekte ve "aşı bulundu" beyanatlarıyla topluma telkinde bulunulmaktadır? Bildirilmeyen başka bir plan ve bir hedef tarih mi söz konusudur? ( Aşının "effectivness"'i laboratuar ortamındaki performansını, "efficacy'si ise sahadaki performansını tanımlayan kavramlardır. )

- Aşının -70-80 C derecede stoklanması gerektiği bildirilmekte olup, çok kritik olan bu sürece tam uyum nasıl kontrol edilecektir?

- Aşının yan etkileri nelerdir?

- Aşının kalıcı etkiler yaratma potansiyeli var mıdır?

- Aşının yaş gruplarına ve kronik hastalık türlerine göre farklı riskleri bulunmakta mıdır?

- Dünya nüfusunu azaltma planıyla uyumlu olarak aşının kısırlaştırıcı etkisi bulunmakta mıdır?

İrlanda'nın Sovereign Independent gazetesi Haziran 2011 baskısının kapağında "Zorunlu aşılama yoluyla nüfus azaltma" ifadesine yer vermiştir.

- Sürekli mutasyon geçirdiği söylenen bir virüse ve sürekli gündeme getirilen yeni virüslere karşı aşı yoluyla nasıl bir koruma sağlanabilecektir? Bu açıkça sürekli aşılanmak anlamına gelmektedir.

- Aşılanma bir zorunluluk ve sosyal ayrışım unsuru olacak mıdır?

- Aşının içinde luciferase vb. gibi kişinin aşı olup olmadığını gösterecek maddeler bulunacak mıdır?

- Aşıdaki nano parçacıklar vasıtasıyla insanların biometrik verileri bulutta mı toplanacaktır?

- Biometrik veriler ile kripto para sistemi ilişkilendirilecek midir?

- İnsanların fiziksel ve zihinsel durumlarının yapay zeka vasıtasıyla takibini sağlayacak biometrik veriler sosyal skorlama unsuru olarak kullanılacak mıdır?

- Afrikadaki çocukları yıllarca denek olarak kullanan, bunu açıkça söyleyen ve halen tüm aşılama sürecinin yöneticisi konumunda olan yazılım şirketi sahibi şahıs şöyle diyebilmektedir. "You don't have choice. People think they have choice. Normalcy only returns when we largely vaccinated the entire global population." ( Seçim şansınız yok. Millet seçme haklarının olduğunu sanıyor. Normalleşme ancak tüm küresel nüfusun geniş çaplı olarak aşılanması durumunda geri gelebilir. ) 

Yani özetle şöyle denmektedir. "Bu aşılar bir muamma, sonuçları ve etkileri hakkında hiçbir şey bilmiyoruz!? Ama sizi yine de aşılayacağız." 

Yaptığı yanlış değerlendirmeler ve verdiği yanlış kararlar nedeniyle yaratılıştan bu yana başına gelen her sorunun yegane müsebbibi olan insan, akıl tutulmasının her alanda zirve yaptığı bu döngü sonunda yine büyük bir sınavdan geçmektedir. İnsanın bu sefer gerçekleri algılayıp doğru kararı vermesi ümit edilir.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder