23 Eylül 2021 Perşembe

Fiktif! bir karakter "Doctor Poison"

Hollywood* filmlerinin, küresel uygulamaların ve planların kitle iletişim, hazırlık ve telkin mecrası olduğu ve her filmin küresel satanistler için bir ritüel ve gerçekleşme niteliğinde olduğu bu blogda defaatle belirtilmiştir. Ayrıca zaten birçok insan artık bu gerçeğin farkına varmış ve varmaktadır. Filmlerin senaryoları, senaryolardaki mekânlar, gruplar ve kişiler gerçekleşmiş veya gerçekleştirilmesi planlanan projelerin kriptolarını, kodlarını yansıtmaktadır.

En güncel gerçekleşme örneği olarak "pandemi kurgusu ile dijital distopyaya geçiş" dikkate alındığında, önceden bu konularda birçok film yapıldığı ve tüm süreçlerin, mekânların ve kişilerin en ince detaylarına kadar senaryolarda mevcut olduğu görülmektedir.

Komployu haber verene "komplo teorisyeni", habere de "komplo teorisi" muamelesi yapılmasının ardından gelen meşhur alay söylemi "Sen çok film izliyorsun." cümlesi artık yerini "Bu filmde de şunu anlatmışlar." cümlesine bırakmış ve ortada "teori" olmadığı, doğrudan "komplo" olduğu birçok insan tarafından farkedilmeye, algılanmaya başlanmıştır. Bu değişim insan idrakinin ve farkındalığının döngü sonuna kadar geçen zaman içindeki değişimini, gelişimini göstermektedir.

* Hollywood ( Kutsal tahta / Kutsal orman ) kelimesi de okült ezoterik anlam içernektedir.

Bu bağlamda bir Hollywood yapımı olan "Wonder Woman" ( Harika Kadın ) film serisi içerdiği bir karakter ile önem arzetmektedir. Filmdeki ilginç karakter patojen, zehir ( virüs ), toksin, veba ve kimyasal silah mühendisliğinde uzman olan ve cinsiyetini gizleyen kimyager biyolog "Doctor Poison*" ( Doktor Zehir )'dır.

Doctor Poison karakteri film serilerinde Prenses Maru, Marina Maru, Albay Maru ve Isabel Maru olarak dört farklı kimlikle ( alter ego ) enkarne olmaktadır.

* "Poison" ( Zehir ) kelimesinin kökü Fransızcadaki "Boisson, Puison" ( İçecek, İçilecek sıvı ) kelimesidir.

Prenses Maru, Nazi casus çetesinin "zehir**" bölümünün şefidir. Doctor Poison'ın esasen cinsiyeti belirsizdir. ( Hem kadın hem erkek addedilmektedir! ) Hedefi ABD ordusunun içme suyuna geliştirdiği bir zehiri katmaktır ki bu zehir insana "emredilenin tam tersini yaptırmaktadır."

** Latince "Virus" kelimesi "Zehir" anlamına gelmektedir. )

2017 yılı yapımı olan Wonder Woman filminde ise Doctor Poison, 1. Dünya Savaşı'nda Almanlar için hardal gazı geliştiren toksikoloji ve sıvı dinamiği konularında uzmanlaşmış Türk! kökenli doktoru temsil etmektedir. Doctor Poison'un sol gözünün çevresi yara iziyle kaplıdır. 

 



Sol göz ve sol göz çevresindeki işaretlemeler, şeytani frekansın sembolü olan ve "Şahin" ile sembolize edilen "Horus"'a atıf için kullanılmaktadır. Tek el ile sol göz kapatılarak yapılan "tek göz" hareketi de Horus sembolizmi içeren okült ezoterik bir kodlamadır.

Yukarıdaki fiktif! ( hayali ) Doctor Poison karakterine ait bilgiler ile Coronavirus pandemisi ve mRNA aşısı kapsamında bir sembol gibi öne çıkarılan Türk kökenli doktor ( eşiyle birlikte erkek / kadın ikilemi ) dikkate alındığında ilginç bir uyum oluşmakta gibidir. Ayrıca anılan şahsın doğum gününün "29 Eylül" olması da nümerolojik olarak 9/11 mesajı vermekte gibidir. ( 29 ... 2+9 = 11 ve 9. ay ) ( Coronavirus pandemisi sürecindeki 11 nümerolojisi tezahürlerine evvelki bölümlerde defaatle değinilmiştir. )

Dolayısıyla evvelki bölümlerde de belirtilen şu sorular tekrar öne çıkmaktadır.

- Hücrenin çekirdeğine girme yeteneği olan mRNA moleküllerine zehirleme işlevi kodlanmak suretiyle hücrenin genetik yapısı değiştirilebilir, bozulabilir, gen hücreleri mutasyona uğratılabilir mi? ( Meşhur doktor "gelecekte, hasar görmüş organların gençleştirilmesinin mümkün olabileceğini" söyleyerek bu soruya tersten cevap vermiştir. Zira bu söylemin tam tersi yani mRNA'nın tersine kodlandığı düşünüldüğünde durum vahim bir hal alabilir. )

- Virüsün her mutasyonda daha zayıf değil de daha etkin varyantlar üretmesi ve salgının bir türlü sonlanmaması acaba esasen salgın sürecinde uygulanmaması gereken mRNA aşısı kaynaklı mıdır?

- Varyantların etkin olmasının nedeni esasen aşı niteliğini kazanmamış "gen terapi materyeli" olan mRNA molekülleri midir? ( mRNA ile transfeksiyonun öncülerinden olan ancak pandemi sürecinde itibarsızlaştırılmaya çalışılan Amerikalı bir başka doktor yukarıdaki soruları "Evet" olarak yanıtlamaktadır. )

- Yoksa COVID19'un kendisi de kodlanmış ( programlanmış ) bir mRNA molekülü müdür? Bir başka deyişle COVID19, mRNA mıdır? Enfekte olmayanlar da aşı ile enfekte mi edilmektedirler?

- Pandemi kurgusu kapsamında 4.5 milyon insanın satanik kitle adak ritüeli kurbanı gibi ölümünün sebebi mRNA teknolojisi midir? 

Bilimin nötr olduğu ve bir bıçağa benzediği, bıçağı elinde bulunduranın pasta da kesebileceği, insan da kesebileceği aşikârdır. Meşhur "Bıçak" pasta kesmek için kullanılmamakta mıdır?!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder