12 Eylül 2023 Salı

Okült cemiyet ürünü Hitler

- Cihanı kim yönetiyor Salih?

- İngilizler mi paşam?

- Hayır Salih,dünyayı devletler yönetmez.Eski çağlardan beri cemiyetler yönetir.

Yukarıdaki diyalog Atatürk ile yaveri Salih Bozok arasında vuku bulmuş meşhur bir diyalogdur.

Atatürk'ün ifade ettiği "Cemiyetler", kadim bir ideal olan Tek Dünya Devleti projesini hayata geçirme ihtirasına kapılmış olan şirketler sahibi siyonistlerin ( küresel şeytanlar ) bu hedef doğrultusunda, dünya çapında tesis ettikleri gizli veya açık yapıları temsil etmektedir.

İsrail devletinin kurulması, nihai heefi insanlık üzerinde sözde ilahi bir tahakküm kurmak olan Tek Dünya Devleti projesi kapsamındaki önemli atlama taşlarından birisi olmuştur. Zira Adolf Hitler kanalıyla II. Dünya Savaşı'nın başlatılmasının ve Yahudilere karşı antisemitik bir operasyon yürütülmesinin sebebi Yahudilerin İsrail'e göçünün sağlanması ve İsrail devletinin kurulmasıydı.

Hitler'in ideolojik formasyonunda büyük etkisi olan cemiyetler "List Cemiyeti" ve "Thule Cemiyeti / Thule Tarikatı"'dır.

"List Cemiyeti"'nin kurucusu olan, "Neopaganizmin" ve "Üstün Irk" düşüncesinin öncüsü addedilen Guido von List 1848 - 1919 yılları arasında yaşamış ve Adolf Hitler'in zihni formasyonunda kilit rol oynamıştır. Küresel şeytanların neferlerinden biri olan List, Cermeniklerin gerçek inançlarının Güneş Dini olduğunu yani dolaylı olarak satanizm olduğunu telkin etmeye çalışmış ve Cermaniklerin diğer insanlara göre doğuştan üstün olduğunu savunmuştur. "Üstün ırk" konseptine dayanan bu ideoloji zaten Siyonizmin temelini oluşturmaktadır. Buna karşın List, küresel strateji çerçevesinde antisemitist bir tutum sergilemiştir.

"Thule Cemiyeti" veya "Thule Tarikatı" ( Thule-Gesellschaft ) ise 17.08.1918'de Nazilerin manevi lider addettikleri, Guido von List'in öğrencisi olan Alman "okültist" ve siyasetçi Rudolf von Sebottendorf tarafından kurulan Alman milliyetçi cemiyetidir. Alman İşçi Partisi de bu cemiyet tarafından kurulmuştur. Sebottendorf 1919 yılında, Ludwig Müller adıyla, "Siyon Liderleri'nin Protokolleri"'ni Türkçeye çevirmiş ve gizli şekilde dağıtımını yapmıştır. Sebottendorf'un 1937 yılında Almanya'da bir dergiye verdiği röportajdaki şu bölüm dikkat çekmektedir.

“Adolf'ü ben seçtim. NSDPA'nın her mensubu artık birer kahraman olmaya hazır..... "

Adolf Hitler "List Cemiyeti" ve "Thule Cemiyeti" üyesi olmuş ve daha sonra da "Alman İşçi Partisi"'nin ( Deutsche Arbeiterpartei, DAP ) başkanlığına getirilmiştir. Partinin ismi daha sonra "Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi" ( Nationalsozialistische Deutsche Arbeiterpartei, NSDAP ) olarak değişmiştir.

Avusturya asıllı olan Hitler’in Şansölye seçilmesi için önündeki tek engel Almanya'da vatansız statüde olmasıydı. Bu engel, Thule Cemiyeti üyelerinden olan Bakan Dietrich Klagges'in Hitler'i Brunswick temsilciliğine ataması ve ona "devlet memuru" statüsü kazandırmasıyla ortadan kalkmıştır. Zira devlet memuru olduğu için Alman vatandaşlığı hakkı kazanan Hitler 1933’te, ülkede kurulan yeni koalisyon hükûmetinin başkanlığına atanmasıyla Şansölye ( Reichkanzler ) olmuş, 1934'te de Cumhurbaşkanlığı ( Reichspräsident ) makamını devralmıştır.

Hitler, okült ezoterik sembol olan Swastika'yı Nazi sembolü olarak kullanması, "Heil Hitler" ( Selâm Hitler ) söylemi eşliğindeki sağ kol selamını halk arasında ritüelleştirmesi ve söylevlerinde kitlesel zihin kontrol ( hipnoz, büyü ) tesis edebilmek amacıyla kullandığı telkin metotlarıyla da ( jest, fonetik vurgu ) bilinmektedir. 

1926 doğumlu olan İngiltere kraliçesi II. Elizabeth'in 6-7 yaşlarındayken, esasen okült bir sembolik jest olan "Sağ kolu dik olarak yukarı kaldırma" ( Nazi selamı ) hareketini yapması ve bunun filme alınmış olması da ayrıca dikkat çekmektedir.

Kraliçe Elizabeth ( en önde ) "Nazi Selamı" yaparken...

Hitler'in okült yönü ile ilgili kitaplar da yayınlanmıştır.


Ayrıca bkz.

https://kuranilmi.blogspot.com/2019/09/zion-ve-zionism.html?m=1

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder