31 Mayıs 2020 Pazar

Hoşuna gidene dikkat etmek!

Kaba madde alemi olan aldatıcı dünya hayatındaki yoğun nefsaniyet tesirleri altında bir sınavdan geçmeye çalışan insanın en çok ihtiyaç duyduğu unsurlar yüksek "farkındalık" ve "idrak" seviyesidir. Yüksek farkındalık ve idrak insanın olgular ve olaylar arasındaki en ince detayları görmesine, değerlendirmesine, karşılaştırmasına ve buna göre düşünce, tutum ve davranış belirlemesine vesile olur.

İlahi kozmik sınavın en önemli niteliği, varlıkların karşısına nefsani açıdan "hoş" ve "cazip" olarak algılayacakları olguları ve olayları çıkarmasıdır. Dolayısıyla varlıkların yapmaları gereken ruhsal tekamülü geciktirecek ve nefs tatmini ile sonuçlanacak bir aksiyon alternatifi ile, ruhsal tatmin ve tekamül ile sonuçlanacak bir aksiyon alternatifi arasında seçim yapmaktır. 

Kur'an'da "Hoşa gidenlerin, sevilenlerin aldatıcı özelliğini" ve şeytanın cazibe oluşturmak suretiyle  aldattığını bildiren ayetler mevcuttur.

2/216 - Kütibe aleykümül kıtalü ve hüve kürhün leküm ve asa en tekrahu şey'en ve hüve hayrun leküm ve asa en tühıbbu şey'en ve hüve şerrun leküm vallahü ya'lemü ve entüm la ta'lemun
( Savaş üzerinize yazıldı. O size hoş olmayandır, zorlanmadır.  Ve ola ki siz bir şeyi istemezsiniz, bir şeyden hoşlanmazsınız, o size hayırlı olabilir. Ola ki siz bir şeyi seversiniz, o size kötü olabilir. Allah bilir de sizler bilmezsiniz. )

Ayette, varlıkların zahiri dünya hayatındaki nefsani algılara göre değerlendirme yapmamaları ruhsal tekamül açısından oluşacak sonuçlara göre kalben değerlendirme yapmaları gerektiği öğütlenmektedir.

2/221 - ....... le abdün mü'minün hayrun min müşrikin ve lev a'cebeküm ..... (  ....... İnanan kul, şayet hoşunuza gitse bile ortak koşandan daha hayırlıdır. ....... )

5/100 - Kul la yestevil habisü vet tayyibü ve lev a'cebeke kesratül habıs fettekullahe ya ülil elbabi lealleküm tüflihun
( De ki: "Şayet pisin çokluğu hoşuna gitse de, pis olanla temiz olan eşit olamaz. O halde Allah’tan sakının ey akıl sahipleri. Umulur ki iflah olursunuz.” )

2/204 - Ve minen nasi men yu'cibüke kavlühu fil hayatid dünya ve yüşhidüllahe ala ma fı kalbih ve hüve eleddül hısam
( Ve dünya hayatında insanlardan kiminin sözleri senin hoşuna gider. O kalbinin içindekine Allah’ ı şahit eder. O, düşmanların en sertidir inatçısıdır. )

63/4 - Ve iza reeytehüm tu’cibuke ecsamuhüm ve in yekulu tesma’ li kavlihim ke ennehüm huşubun musennedeh yahsebune kulle sayhatin aleyhim hümül aduvvu fahzerhüm katelehümullahu enna yu’fekun
( Ve onları gördüğünde cisimlerinden hoşlanırsın. Eğer konuşurlarsa sözlerini dinlersin. Kesinlikle onlar yaslanmış keresteler gibidirler. Her çığlığı onların üzerlerine sanarlar. Onlar düşmanlardır. Onlardan çekin, korun. Allah onları öldürsün. Nasıl da döndürülüyorlar. )

63/4 kodlu ayet, herkesin bugün içinde bulunduğu ortamla bağdaştırabileceği net tasvir ve tanımlamaları içermektedir.

Ancak şu gerçek asla unutulamalıdır ki Allahü Teala'nın varlıklara deneyimlettiği ve varlıklar tarafından olumlu veya olumsuz olarak algılanan her durum aslında nihai olarak varlıkların ruhsal tekamülüne vesile olmaktadır. 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder